Kipura ve Marta Eggert Pariste otura Güzel sesli sarışın Yı M kocası Jan Kipura Pariste bir hastanede tedavi e- lunmaktadır. JanKipura Alman hükümeti tenilmiyenler,, listesine dahil olduğu için bundan te oturacağını söyle” sonra karısile birlikte Pari mektedir, Halen hasta olan güzel sesli gün sonra hastaneden çıkacak ve nide Paris operasında eski opera İaatine karrsile birlikt: gert birçok operalardan parçalar gibi, çevirdi terennüm ekler ve her süsiyede hazırlamış ciduklar; ikisi bi M “Türk marşı,, nr da söyliyeceklerdir. Güzel sesli yıldızlâr yakında birkaç zaman için İtalya ve Amerikaya da gide sasi olarak Fransada ikamet edeceklerdir, Jan Kipura Fransada çök rahat edeceklerini ve güzel filmler çevirebilecekleri meti tarafından “İstenilmiyenler,, olduğunu söylemektedir. Sevimli yıldızlar Fransada gördükleri hüs » nükabulden fevkalâde memnun o dirmekte ve ayın 26 sında Paris opetasında ve - emmiyet vermekte recekleri konsere büyük bir dirler. Marta Eggert Paris şarkı söyliyeceği: oper mektedir, Fransız gazetelerinden birisi Fransız sinemacılığının tanınmış sanatkârları arasında “mesleğimi - zin en feci ve en komik dakikasını anlatınız,, diye bir anket açmıştır. nketl yapan muharririn, seriye başlamadan evvel yazdıklarımı şu suretle hulâsa etmek mümkündür: “Bir aktörün yaşadığı en feci dakikanm, sinemada câanlandıtdığı şahıslardan -birisinin “feci"bir da « kikasile- karşılaştığı da wiki ola - bilir. Meselâ meslek icalş binler - ce defa sahnede ve stüdyoda ölüm sahnesi yaşatmış bir sanatkârın yi- De ölüm dakikası temsil ettiği da-| bir konser verecektir, Bu konserde gerek Jan Kipura, gerekse Marta Eğ- çri Ülmlerin en güzel şarkılarımı da mİ, esasen Fransızlara karşı büyük bir sempa- tisi bulunduğunu ve bu sebeple de Alman hükü- en heyecan duyduğunu ve mu» vaffak olabilmek için fevkalâde çalıştığını caklar Karta Eggertin tarafndan “İs- i artist birkaç 26 kânunusa « artistleri men söyliyecekleri irden sureti hu ozarın meşhur cekler, fakat © ni tahmin ctti- listesine dahil kluklarını bil - asında ilk defa söyle Fransada yeni gösterilmeye başlıyan yüzhaşı Benuva filminden geçen gün bahsetmiştik. #ynl filmde oynıyan Mirey Balenin resmini koyuyoruz... En feci ve en komik dakikalarını şımda kavakyelleri esiyordu; Kısa bir eteklik ve 29 franga alınmış bir Polover ile kontes rolüne çıkma - nın çok gülünç clacağını düşün - düm, İşin bir imtihan olduğu çok» İ tan aklımdan çıkmış, kendimi bü- yük bir role hazırlanan bir sanat- | kâr gibi görmiye başlamıştım, Pa- kat ne yapayım ki bu eteklikle plo- kikalardan birisinde, nefesinin ke-| verden başka giyecek hiçbir şeyim silmiye başlaması, ölüm ı?tırapla nr duyması ve nihayet hakikaten ölmesi mümkün değil midir? Fa - kat bu gibi halleri nadir bir istiş- na olarak kabul etmek daha doğru plur.. Yalnız bu anketi yapark onların kususi hayatını anketin mevzuundan Ç kik etmek istediğimiz insan değil, aktör veya aktristir, Anketimizde yıldızların yalnız n bahsedin de ndan bahsetmek İ..cneyişimizin başka bir sebebi daha var: Greta Garbonun yahırt Şarl Buvayenin bayatlarındaki ne- | şelerin ve elmlerin herhangi bir insan oğlunun duyduğu neşe ve e- Temden ne farkı vardır? Onlar da severler, onlar da sevdiklerinin ölümü veya hasreti karştamda ağ- larlar, onlar da ümitle kör ve ü - mitizlikle çarpışırlar,. Emelleri ve elemleri izinkilerden farknızdır. Bunları tekrar buraya sıralamak, | neye yarar? Fakat bir sanatkâr meslek haya- tin: yaşarken kendisini sevindiren veya kederlendiren hangi vakalara rastgelir? İşte okuyucuların tasav- vur ve tahmin edemiyecekleri duy- gular bunlardır, Biz bu anketimiz Je bunu tesbit etmek istiyoruz.,, Muharririn mukadiimesini bu suretle bulâsa ettikten sotra ge * len tevaplardan birkaçını alelrm; Edvig Föyye şunları yazıyor; Bana “zarif Ogiyiniyorsunuz, cümlesile iltifaş etmek istedikleri vakıt daima eski bir vakayı batırla rım. Bu bence hayatımın en feci dakikasıdır. Pakalım dinledikten İdüf bazan insana yardım eder; İ bara da öyle oldü.. Odeon tiyat- İ mindelci arkadaşımla karşılaştır. | bise dolabının yanındaki bir raf ü- yoktu B.ana ödünç bir elbise vers- cek kimseyi de bulamadım. Tesa- rosunla oynıyan Jermen Delba is- kaç saat için giyeceksin. O halde) Ve imtiha imtihan günü gelir, elbiseyi bura- dan al:r ve giyersin dedi. dı KAMARA ANRRANAAR AA, Bir sanatkâr, meslek hayatını yaşarken kendi. ? ; sini sevindiren veya kederlendiren hangi ? * vakalara rastgelir ? Fransiz yıldızları bu me- ? raklı ankete cevap veriyorlar ş BAKANA MANA n salonuna bu müthiş kı- yaletle girdim, Fakat imtihana ge len mümeyyizler arsında Odeon Tiyatrosunun müdürü de varmış 'orlar. Sanam Arkadaşımın dediği gibi yaptım. Bana Tiyatroya gel, beni bul, ora da sana elbiselerimdön biris'ni ve- | ririm, dedi, ona gittim, Fakat heyhat.. Jerme: dı min elbiselerinden hiçbirisi bana uymuyordu, Yapılacak hiçbir şey yoktu.. İşte bü sırada Jermenin el- zerinde bir rop gördüm. Burop bana bir peri elinden çıkmış gibi yuyordu. Rol sevine sevine Jermene gös terdim, o bana: “Bu elbişe bana ait değil, bu lo- cada benimle beraber giyinen ar - kadaşımndır.. Fakat mademki sen bu elbiseyi imtihan müddetince bir sonra siz de öyle bulacak mısmız? O vâlut konservatuvarda talebe idim. İlk seneyi bitirdik, sıra imti- Barlara geldi, İmtihan vazifesi o- arak bana da bir piyeste kontes Tükaret rolü düştü. O vakıt henüz bir çocuk sayılabilirdim. Tabii ba: Tabii ertesi gün koşa koşa Ode- merika bükümetine müracaat e Amerika filminin dünya sinemala. rında (gösteri ka kükğmetinin tavassutunu Tica etmişti, Fransanın meşhur Kürek Cehennemi uygun olmıyan bir şekilde göster güzel göründü, Bu uzun etekli be- | diği rivayet edilen bu filmin imali yaz bir ipekli elbiseydi ve sanki öl | SİN 10 milyon franktan fazla mas İ çi ile dikilmiş gibi bana tıpatıp we | 78 edilmiş olmasına rağmen A * merika hükümeti filmin gösteril. mesini ve başka memleketlere ih- râcını menetmiştir. KÜÇÜK HABERLER * Fransanın Amerika sefiti A -| sında “Silinmiş İzler, isimli bir “| Silm de vardr. Almanlar tarafından ismindeki | çevrilmiş olan bu filmde 19 ncu asır Parisi pek pis ve kötü bir çe. kilde tasvir edilmişti, Bu film Ve nedikte gösterilirken orada bulu man Fransızlar tarafından isleklar İ ve yuhalarla karşılandı, Eylül ayı sonunda Fransa hükümeti filmin gösterilmemesini Almanyadan if timus etti. Bu ilümasa geçenler. de Almanya tarafından uygun ce- vap verilmiş ve filmin Alman si- nermalarında gösterilmesi yasak © dilmiştir. Almanya hükümeti erek “Şeytan Adası, mesi için Ameri- gülünç ve hakikate Fransanın Berlin sefiri de Al - Fransanın man hükümeti nezdinde buna ben | Berlin sefirine verdiği cevapta fil. zer teşebbüste * bulunmuştur. Bulmin ecnebi o memleketlerde olan | kikam 1937 sergisinde radyoda söz ağustoş ayı içersinde Venedik ser| nüshalarmı geri çekeceğini bildir. gisinde teşhir edilen filmler ara -| miştir, anla —.e İ Yapmacık yapmıyorum. Fakat mik Fernandel, Korin Liiser.. ” Marlen Dirin ve Şövalye ayni * Bugünlerde Amerikan bazı halşerlere inanmak rihin önümüzdeki ilkbaharda ceği filmele Moris Şovalye de haberi kaydi ihtiyatla telâkği Çünkü ayım gazeteler daha evvel minin bir Fransız şirketi hesabini mun şirketi tarafından çevrileti Bugün için muhakkak olan şuduf? için senaryo hazırlanmamıştır. Fransız oalcağı muhakkak Fransız ismi henüz taayyün etme zifenin Marsel Karre ve Juliyen P $ine verilmesi souhtemeldir. İli zo) al etmek i * Erol Flen Amerikan vatasö tesmen müracaat etmiştir. Yelken pılan sporlara fevkalâde merakli 30 tonhuk bir yatr vardır, Halbuki nunlarıma göre Amerikadaki tondan fazla gemi gatın alamazlar. kümeti adinda sarahati karşısndf N dere etmek istemiş, Erol yatı verm? rikan tabfiyetine geçmeği terçih eb * Henry Garat wfak bir ameli) tir. Tekmi) dostları kendisini ziyâ dir. Bu meyanda hiç tanımadığı bif nı da Henry Garat'nın ziyaretine yı şefkat we muhabbetle alnından koşarak oradan uzaklaşmıştır, Zi; kim olduğu anlaşılamamıştır. Buzun de | rolon karşısında #ö£' korkunç bir âkıbetti En komik hatıra! “Tehlikeli oyunları, narken başımdan geğ” dır, İlk temsil akşamı” mak üzere iken hi de dolaşıyordum. A de serili halıya takıldı! meğerse, Yeni bir temsil için yap- tırdığı robu derhal tanıdı. İmtihanı durdurdu.. Telefonla zobun yeri beenii ZU sor du. H lek suçile yakalanmak tebii çinde heyecani: dakikalar geçirdim. Fakat iş birkaç dakikalık heyecanla da bitmedi. Bu yüzden az daha beni könservatuvardan, ar- kadaşımı.da Odeondan kovacak « İardı, Maamafih her felâketin hayırlı ibir tarafı vardır. O günden sonra kendime ait olmıyan hiçbir şeye «| sürmedim, Başıma gelen en komik vakaya | geliner, bunun üzerinden henüz i çok geçmedi. Son çevirdiğim “Ya- rini olmıyan gün,, filmi için başı rm olmıyan gün,, filmi için 8, 9 yaşında bir çocuk lâzrmdı.. Gaze- | teye ilân verdik. Gelen birçok mek tuplar arasında Fransanm şimalin- den bir kadın şunları yazıyordu: “Oğlum 19 yaşındadır. Fakat Yaşına göre çok küçük görünlyor. Lise mezunu olduğu için anlayışlı» dır, Dokuz on yaşındaki bir ço - cuktan daha fazla işinize yarıya - çağını tahmin ediyorum.,, Danyel Darriyö şu vakayı anla- tıyor: Mesleğimin en feci vakaları bir değil, birçoktur. Fakat en kötü da- Düştüğüm Janaçağımı haber kadır. En komik dakikanı # kikadır.,, Fernandel; “Hayatının en ted bir müsikbolde l rev oynuyordum. T# rol... Şimdi 8,5 yaj zim, 9 vakıt yeni GOP yatıyordu. Hastalığı * Gelen doktor “sabahö £ İ söylemek icap - ettiği dakikadır. ladığım dakikayı t#biİ sunuz. İşte meslek Alber Prejan ş en feci dakikayı â si,, filminde yaşadığı ; “Bu filmin bir vardır. Her yer ateğ / bi < çevriliyordu. fakat ipi tutamadım” ken tahtalarla çil dım, Eğer opera den vazgeçerek muhakkak ateş i9 caktım,