— EINCIKANUN — 1039 Siyam, Siya m ve debdeb bir zamanda, küçük prens hidol krallık tac undan Üç sena Anandayı türerek ken ik merasimle krallık tacın Meceklerdir. takbel kral, prens OAnauda, 8 dine kadar Lozanda tal Mi apmakta olan ve yalnızca oyun, düşünen on iki yaşlarında “e bir çocuktur. tayin hakkmda hemen bir çok- min) mslümatı yoktur. Siyam, tl Hindiçin! yarrmadasında İns lerin Birmanyası #le Fransız İçinizi orasında bulunan ve ee Yaya akn yarrmadası ve Male. adar uzanan bir memleket. > Hükümet merkezi cönupta Me- mehrinin döküldüğü noktada ok gobridir. ağ bilhamsa cenub kısmı çok bir memlekettir. İşte küçük Peta ala cenub memleketine kral i prens Bayı, e medeni bir memlekett i mÜrevverdir. Bilhassa maarif lâ mükemmeldir 120 lise, edebiyat, ün, su v6 saire mü- vardır. NE Bilosu ervenitar. Hava küv- e NE tayyarelerin bi a yı eri fabrikalarda ime Merâsimlere bağlı k SE Börülür, Tu medeniy & Biyamda çok *ükin *tmektedir. Tesolâ Siyamirlara göre 3 YAğnUr mevsimi bitti güzel bir tezat tay yi sene başlarken e stnin bayramı kutlular - Elenen bayramın kutlulanmzası çok an merasime tâbidir. , “Yasime, başta kral olmak Üze- Bi e ve memleketin zen ik iştirak ederler, Pi kral sarayın his & Sıkar, Bu kapmn Ben *YE kapanmadan hiç kimse Vaz, Ki Ml Ye morasime dahil olan ze *veolâ Vat Pra Keo m ler. Sonra da htikümet merke- kap ai tarafındaki mabedleri te- Baş er ziyaret ederler, akat a enn en güzel kısmı ikinci gün AN eder, Merasimin ikinet günü, kral ci - mabedleri ziyarete çıkar, ay seyahatini yapmak £. 818 mucibince baş tarafı €j- lniş büyük Merasime İşti- eler de kayıkta birçok mai bedlerin hepsi lik ve fakirlik prco. al temeli eden Buda- Asya'da bir ma — a postası m'da kralın salıncakla Sallandığı mukaddes gün Siyamın hükümet merkezinde her sınıf halk i için hususi yollar vardır; âşıklar için bile etrafı sık ağaçlarla çevrilmiş yollar ayrılmıştır Siyamm küğük kralı sene münasebe iteakip | güler yüzün göstermiş. mı daha enteresan Y ranedir. Bu bayram da evsimi okuna tesadüf yade Erahmanların bir tezatlar alm « memleketidir İn levanta gi dınlar deniz vi böcek ti ığlıklarını bir plarlar ki bu ber adalarının lu kadmlarr bunu yücutl larının vü ekleri şiddetle cezbeden oku verir, Hizmeti mde bulunan aya karşı yerlilerin X kr ime dair beni bir düşü: kia Mikraneç vasıma çok alışmıştı bu iklimin icapl ekle de la a liyen kr bir plâjda yaşamış a 1. Binaenaleyh yava kadını temsil etmektedir. ME e ge Efsane şudur: Bir bahçede, se- vişen bir çift, salıncak kurmuş sal- lanıyorlarmış. Gökyüzünde Civa Mihr ile Urra İlâhesi bu çifti ile seyrediyorlarmış, Uma bu yeni eğlenceye iştirak et- u teklifi kan lerine bu kad alışmakla beraber Tuht Bi lm £ incakta sallanmaktadırlar. am'larm bun dar ileri gitmiş ki, yer gök sar- raslmleri, dini bayıra sulmış ve müthiş sağanaklı yağmur lar yağmağa başlamış, fakat tlâh- Yar işin farkında değil, sallanıp du- ruyorlar, Nihayet işe melekler mü- dahale etmiş ve vaziyeti axlatm » İlâhlar da fakir halkı düşüne. ıâmete gelmişler ve oyun- ha birsok me ikaten »ikre değer: n İnsanları sevmedi gibi österiş yapanlardan ve servetiyle n anmaz. Siyamda oldu k şarkta Budizm d den halk umumiyet larına nihayet vermişler. Bunun (- pılan İzerine sema tekrar'parlamış, güneş Bu efsaneye dayanarak Siy da. İlar hükümet merkezi olan Baukok yi da Sao - eder, | m bir sel geçinmeği tir, meydanının ortası. | cak kurmuş - | fütfüna fendi bu Dap Devamı 10 uncuda adam gibi ün vücudum tunç ren- dan bilhassa Ya si çok bahtiyar o- fazla | bilhassa m sıradan ilâhesinin azhar olmak ve fonalıkla, gibi yası itibarile de lerinden aşağı ? Gilber mdzlarındaki ka- lâtif esmer vik cekler Gibber a” garip Po afetine gi“ sözü verdikte " (büyük hotoz taşımaktadır. Samoa yerli reislerinden birinin ve- zinde kafa kesmeye mahsus Samoa kıl. man kO | cı tutmaktadır.) lâyim İnsan bir sertlik biatim yardım etmiş ol- ber kendi kendimi rahat> sız ediyordu. nde hi tabialim kilde bir temayül olsun ruhu şidd arşı derin bir ihtiyaç dudydgunu nissediyordum. Ayni zamanda etra- f a binlerce irili ufaklı adaları dolduran bu hepsi ayni renk, hep ında dola” , pırıltılı ve esm ıların derin ve gizli 1 beni gitti heye Orlarla kaynaşmak, ruhi canlarına karışma araularma düşünüyordum. M lak yerli 5 | ber, bana, İMKAN VEK. Çomü ER İsi 014, TAFGLANI UYARMA ELİ (Biye ŞiM0i TÜREN MENE. YAMSİLER Vİ, MEMEZES Zay İŞCA TED, GÜLER krema ETMİS MER Sezt 7 KİŞİ Bi? MÜPREZ 4 vex İŞİ BİLİYORSUNUZ. NİYYAPFAMIYETLER BFMEK Yu ZğAğı HORTON yay zina FARZ an8aP | 345» Yoğ. İM gös a öl e a BU SürüNE EU 8x ŞEY ANLAMI YORUM. Bu SENADA Gi ÇAKIN SAY FUNDA - SAMİ KE MELİ SAN Rat Oğraş İda WizMEr sırl bu geceleri in nasıl şevk içinde tiha ile düşünmek- nenedemiyordum. hissetmek, yakım Narın gizli yaşa" yakından Yaşamak istiyorum “Onun için zâten F rinin güneşleri al leşmiş vücuduma tıpkı bu denizlerin insanları gibi, tıpkı Poli- nezya Vahşileri gibi le dağlan ü ta dahi garip vahşi bir haz duymakta ki de yerlilere benzemek- de, vücuduma o tatau yap” Iğım şiddetli acıya dahi ihtiyacım vardı. o Bunu iyice hiç bir zaman tahlil edemiyorum. İhtimal ki bu o İklimlerin yavaş tli hayatı insanları yavaş iş şiddetli acılar, azaplı, ıstarab- U coşkunluklarâ karşı o acıktırıyor. ve garip, a olduğunu itiraf etm mem lâzımgelen bir hazla göğsü a tatatu yaptırmak letine kendimi inezya denizle art için bir çok atau yapılması hiç de ko- şey değildi. MEMSİ bir beyaz adamı t: çin ba Dn mukaddes t A kimene Fakat bir gece Pahua iki adamla la gemime geldiler. Gizlice beni sw Ye yatırdılar. Kendimin intihap garip ve hoşuma giden re“ iri vi a çizdirdim. Ta Jtaun vur dağlanma acısını ise, pek duğum için, pek az hisset“ ucular be tatau mu kor ku içinde ve gizlice yaptıkla akşımda ikmal edip gene ko, ştular. Onlara bu hiz- ü yarı sıp- ak bir balde tatau olmuş omuzları mı gördüğüm zaman şiddetle mü" | teheyyiç oldum. ret, vakia dünyanm fındaki gemi adamlarında urtlarında ogörülen pek e bir şey olmamakla bera medeni dünyadan resmen ayrılışı bir damgası gibi görün- dü. Pohua k her ve den Tevkelâd eni bu halde, acı bir te- ce heyeca- muş dudaklarile: Diye bir dua mi anmağa baş- ladı. Ben kendisine bile artık bir beyaz gidi görünmüyordum. Pohtâ! dedim. Oraya ne gü- nü. gideceğiz ü — ram, Mau! Bi ne günü gideceğiz?.. A- ını mı bekliyeceğiz? — Evet, Man!.. gitmemiz lâzım hiçbirine görün miyeceğiz? — Elbette, Mau! —Artık beni diğin bir ş Pohua tereddüt (içinde yüzüme bakıyordu. —- Neye öyle bakıyorsun, Pohua,, dedim. Artık tatauluyum hata cennetini boylasam dahi herhalde orada iyi bir yer bulacağım!.. Fakat Mahataya gitmeden evvel şu Bohu- ıları görmek rum,. Sen de nde duruyorsun yâ? Pahua birdenbire ayaklarıma ka” pandı: ”— Elbette Mau! dedi, Fakat Bo- | hu: Bohuya gidebilmek için sana bir eve mecburum pılmasını iste- Boh Devamı var