ibi ve Neşriyat Müdüşü Hasan Rasim Us RK 1939 Ve ENİ yilt... Dünya ile beraber küçük büyük herkesin bir Yil daka bilyümeye mecbur oldukları gür... : 1938 senösl, daha düne kadar hep iyken bugün onu, kondisindin; bakla, usanılmiğe Mir sevgili gibi atıvö yanlış, | İİyee y simış bu muyOruz, sanlığın bu müşteri. ğa <K sevgilisi, dünya yüzünde giz kıpıf- tiran, nefes alan her fe M2 © yerde ayrı ayrı çehreler gösterecek bir yös- sevgimizin mukabelesini akosuyla bize biç a çalıştı ve piyan t alan bir deli İle bir iyoruz, fakat bu nasıl göreceğiz? O e geçen sevgililer sl yanl a / daha, konun en büyük akıllinm emirle Paranin aman .. Biten yıl KŞAMA yakm bir saat, su- | karardı. Bir kaç imlerdeki son yi , 1938 senesi müşterek bile amade idi, « akılları çıldıçttığını çok görmüşüzdür. Paran Silginları da akıllandırabileciğini mi anlatmak Isti- yor dersini iyesin saat Yeni yıl bire geçecek, Biliriz ki 39 sevgilisinin de 938 den farkı bulunmıyacak. Aramızda ne bir akıllı fazla, ne bir akılsız eksik. Ben bu manasız kehanetimi, başka memleketlere, başka di- yarlara mal etmek istiyorum, a menim gu: nko talililerinden akıllısı kendisini tutsun, aklmt boz sın, delisi hakikaten eşsin. Böylece siker bir akıllı , bir akılsız ii bulunsun. S“den yalı düş yonu Vir ene | 58 yali. i . p ti i. Askerlik <7 Fransa niçin endişede ? ie Fransanın emniyeti, Fransayla müstemlekeleri arasındaki yolların hürriyeti ile kaimdir RANSA son günlerde bilhassa deniz kuvvetlerini arttırmaya ka lunuyor. Gerek müstemlekelerini, gerek bu müs temlekeleri olan deniz yollarını muhafazaya azmetmiş görünen kül Daladyeson'birmütükta şöyle demiştir : edip YENİ Yıldan Bimaizi tuk. GEF€ hahsedili- A gezme yi; ereden Anka” İ bakiştaki ve TA OYA da örneriie” Hat avatarı ayrr | eğe, m de ha Jan Kay yatın ye i mkf çarpış tmiş bi e ebe ba edar, >” , #lar Litre bir resim görme” Onra içimize gam haberle karşılaş aşve" stikbali geniş imik- a bağ Kii Mil li emniyetimiz ancak Fransa ile müstemleke: Jeri arasındaki yolların hürriyeti ile kaimdir.,, Daladyenin bu sözleri, bilhassa İtalyanın Tuhus üzerinde gösterdiği arzu! arşısında ehemmiyet almaktadır. Romadaki nümayişlere şid- detli cevaplar veren Fransız gazeteleri başvekilin bu sözünü tekrar etti" ler ve İmparatorluğun “tek ve taksim kabul etmez,, olduğunu, “bu top” raklardan herhangi birini istiyenlerin bunun için çarpışmaya hazırlan» maları lâzımgeldiğini, isini, İngiltere gibi, bir imparatorluk devleti olarak kabul et- sonra Fransanın, deniz kuvvetlerine ehemmiyet vermesi gayet ir. Esasen, harp sonrasmdan bugüne kadar bahriyesini kuvvetleri” dirmeye çalışan Fransa bu sahada büyük bir mevki almıştır. Fakat, i ye kadar harp tehlikesine İngiltere ile beraber karşı koyacağı ka” bul edildiği için, Fransanm bir deniz ordusundan ziyade kara ordusu cihetinden kuvvetlenmesi düşünülüyordu. Hattâ, İngiliz donanmaşının şerek Fransız, gerek İngilterenin, Fransiz ordusunun da gerek İngiltere, gerek Fransanın olduğu söyleniyordu. Bügün ise, İngiltere kara ordusunu kuvvetlendirmeye — çalişirken Fransa da donanmasını arttırmaya karar vermiş bulunuyor. Bu suretle Fransız » İngiliz beraberliği karşılıklı bir yardımda bulunduğu gibi, icabında tek başına müdafaa imkânmı hazırlamış oluyor, *.. İngiliz ve Fransız donanmaları imparatorluklarını müdafaada rol- lerini hemen hemen kısmen taksim i ir, İngilterenin bir urla bilhassa u- be n ön Önleri biribirininar ve 10 ik nciteşrine in , endişenin her an joğazımız sıktığını yalnız bir adamm ö , tabiatin sanki üzene ia getirdi r varlığın Bunu anlatabilecek hiç mıyorum, ancak hatr İnun iki mısrar geliyor İlmiyeceğim, çünkü bü- fı ve azameti sözlerin ge- Jengindedir? '— Oh! guel bruit font dans le cröpus- chömes gu'on obat pour f d'Hercule),, 1938 yilin” iye'de bir Heraklis; o da, kahramanı gibi o ejderleri yatağı oları yerleri te- oralarda hayat havasmi miyetle bu ezas üzerine teşkil edil miştir. Bunuda beraber, uzak şark” ta İngiltereye Fransa, gerek Ak denizde Fransaya İngiltere, pek ta bildir ki, yardım edecektir. zak şarktaki müstemlekeleri İngilterenin deniz kuvvetlerini art dafaaya mecbur olacağı gözününde |tırmak için gil bahri inşaat i lerinin müdafaası da (Fransiz de: İlunuyor. Bugün İngiliz tezgâhların | burada eski Bedestan Halk için mi, esnaf için mi vurdurarak iş gören Mallarına esnaf damgasını . açıkgözler, bedestanı bir dükkân, bir meşher Sandal bedestanı, balk elinden çıkacak eşyanın esnaf tarafından sudan ucuza gitmemesi ve yani halkın hukukunun siyaneti mak“ sadiyle kurulmuştur. Ama, bu maksat bir türlü hasıl olamsı Bedestan de bir takım dedikodu- lara uğrayan yer haline gelm Önce Bedestanda iş nasıl yap bu ciheti öğrenelim: Bir mal geti- rirsiniz, bunu alırlar, kaydederler, muhâammine verirler, o bir kıymet takdir eder, üzerine etiket konur ve alna mezad tarihi, kıymeti, sahibi, malın kusuru varsa kusuru ve numarası yazılır. Mal da eğer büyükse teşhir edilir, küçükse me- zad günü meydana çıkarılır, Halılar, mücevherat, ev eşyası, sobalar ve saire hep böyle kıymet tahıminlerinden sonra mezada kö- nur. Mezad sırasında malın sahi- bi de arttırmağa iştirak eder, İcap cderse mal: bir başkasının Üzetin- de bırakmıyarak kendi üzerinde bırakır ve harcını verip çıkarır, Eğer mezad sırasında sâhibi yoksa mal takdir edilen muham- bulunca sat'lır. Mal sahibi oradaysa sorulur, sat- muyorum, derse sati'r Şimdi gelelim di cip noktalara; Bir takım açıkgöz cena bedes- tandan bir meşher gibi istifade etmektedir, Dikkat olunursa bit takım eşyanın üzerinde (esnaf malı) diye bir damga görülür. Bunlar esnaf eşyarıdır. Dükkânı olmıyan, vergi vermiyen, men kıymetini oduyu mu- bükümete evinde, şurada püskü, kırıkdökük eş- yağı elde edip bunları üstünkörü bir taniizle adama çevirdikten son- ra bedestana getiren esnaf orada uzun müddet teşhir ettirir, bir de kıymet tekdir ettirerek şattırır, Küçücük bir harç vererek paracığı nr cebine koyup yeni bir meta ha- zırlamak üzere çıkar gider, Ne kazanç, ne vergi, ne dükkân kirası hiç bir şeyle mükellef olmı- yan bu adam, esnafın dükkânla. tırda her türlü vergi ve saireye bağlı eşyasının satış: önüne de beşer bin, i kırkar bin tonluk 7 zırhlı; 6 tayyare gemisi ve 5 yar dımcı gemidir . Otuz beşer bin tonluk | zırklılar dan ikisi “Kral beşinci o Corç,, ile “Gal prensi, nin (sürati sıatte 30 mil olacaktır ve bu iki zırhir 1940 senesinde hizmete verilmiş buluna” caktır. Diğer üçü de 1941 senesinde bitecektir, Bu hesaba göre daha iki sene, İn- giliz donanmasında Almanların üç “Doyçland,, zırhlısı ve diğer 26 şar bin tonluk iki gemiri ile çarpışabile- cek kuvvette yalnız üç gemi buluna tutularak, Akdeniz ve Afrika sahil- amy Ba tatbikine geçilmiş bur nanmasına veriliyor. Bugün, İngil- İda 600 bin tonluk gemi inşa halinde tere ve Fransanın deniz üsleri umu" bulunmaktadır. Bunlar, beşi otuz Rasgele i Kuru fasulyede ihtikâr 8 ndırmış, oda fanller için ız görünen şeyleri bir haki- niŞtİ, in son günü... buğün bir sene mızı düşünmemek ve hep i? Senenin sor saatlerini ve her dakika o gözlerimizin ON günlerde kuru fasulyede ihtikâr yapıldığından şiktiyet olu nuyor. Ihtikârdan şikâyet edenler, kal « birliğinde olduğundan bahsediyorlar. Umumi harptenberi; — Kendini fasulye sulyenin nimet olduğunu fiilen gördük. .n o parıltıyı bir daha Süpürge tohumu yarında kuru fasulyenin nimetullahı aleyh oldu- yen o parıltıyı bi: kalmadı. unutamıyacaklar ve yaşama | #u2A şek ve şüphe kabahatin bakkallarda değil taciri İ rn tadımı, bir gün, bir lâhza gör | Fakat şu insanlar ne nankördürler. Nimete de el uzatap ihtikâr öğ” pi sa st7180n1 cağız. Onu yakımı rd in görmüş w a şmasmı, belki Sina'da karştlaştır i sinai mi sayıyorsun? sözü kalktı. Fa- imakta bulacaklar. dular. Fakat bu ihtikâr her evin kilerine, her ins kadar ol a a e 308 senesi... geçtik, artık birkaç giren habis bir ihtikârdır ha! : “saatin kaldı; yarın sabah takvimde Odunda ihtikâr, yanıp gidiyor, unutuluyor. Eşyada ihdikâir, eski! aska bir rakam görecek ve belki | yor, nisyana görülüyor. rem ihtikâr kana yarışıyor. İhti- Gl kım ümitlere kapılacağız. Geç kir böylece iliklerimize işlemiş bulunuyor. 1 “oğat bizi v Bu gidiş, insan ırkında da maazallah bir ihtijgira GOĞrU reviştir. l, 5 nış yağla beslenip K insan, tere niye” bir yara açarak geçtin. 0E Pp makineleşei kA | ifa yuz Nurullah ATAÇ — | tine krem yiyip içini sütle banyo etmiş bir yaldız artist ei ibi cilâlayan caktır ki, bunlar da De Devar»ı 4 ünc i de hlüy #eveulier yet etmemiş gibi mamu- lâtanı, dük re yapmak suretiyle fiyatların da sok aşağıya düşmesine sebep olur. Bu münasebetle esnaf cemiyeti teöslerindn biriyle görüştük, Di- yor ki: “Bedeslan halk için ku- rulmuştur. Orada eznaf ma. İman müzayede konmasında ne mâna vardır? Esnaf malı- nr dükkânda satsın. Ben vergi veririm, kira veririm, kazanç veririm, veririm, ve- ririm.. Bedestan gibi bir meşherim de yoktur, O bu kayıtlarla meğğul bile değildir, Eviâde veya şurada burada hazırlar, ayak altı güzel bir meşher olan be destana getirir, Bura, ne dükân kirası verir, ne- ka zanç verir, pekâlâ star ve geçinir, Haftada bir "aç defa bu işi yapam mesele İcsiraaz, “Hood., “Re- | Böyle açıkgöz esme! es. tana dadanmışlardır.,, Ayrıca bu gibi esnaf malm rici süsüne ehemmiyet vererek müzaydeye girenlerin 1: a bir kaç tanıdığı ile çıkıp p ruldukça pey vurarak mali yük- seltmeğe çalışır. Nihayet kendi üzerinde kal maktan ne zârar görecektir?, Hal- buki ne kadar yüksek fiyatla tarsa kârı da o nisbette artar. Halıcılardan biri diyor ki: “Bedestanın (halı kısmın- da ekseriya esnaf malı satı- Tır. Esnaf birbiriyle muta- bıktırlar. Bir mala kendileri Sandal Bedesteni $wi rafa bırakılsın, halkın da zararına olan bu işler alâkadaşların için söyledikleri şu “Bedestana esnaf malı kabul €- dilmemeli ve yahut icap eden ka» zanç, teşhir ve saire gibi vergiler ve paralar konmalıdır. Bu takdirde esnaf malın: getir- mez, Lâzımgelen şey halk için açi lan buraya, ait ne olursa kabuldür , Bir de mal sahiplerine pey vur- mek hakkı vermemelidir, Çünkü, mal sahibi zaten muhammen kıys meti kabul etmezse malını geri a- labilir, Bü kıymet itabında malın br. esası üzerinden satılacağını gösterir, Bu da mal sahibinin ka- bulü demektir. Artık o malın satışında onun pey vurması doğru olamaz. © Halkın zararınadır. Çünkü mu hatabı ne derse desin ondan Üs- tününü söyleyebilecek vaziyettes ten yukarı arttırmıya iştirak edip te bizzat kendi üzerinde kaldığı zaman yalnız mal sahiplerine ait kalmak üzere bu farktan mühimce bir harç almak gerektir, Böylece hem halkın hukuley Mo bedestan dedikodular runmuş olur, hemde muhiti etrafındaki nihayet bulmuş olur, 4 Bedestanda, bugünkü statistikle- rine nazara günde 2000 - 3000 | lira arasında satış cereyan etmek- İ tedir. Bu işlerde muhamminletin İde büyyk rolü ve meviii vardır, Tek muhammin usulünü kaldı- afak yerine beyet halinde istişa- de pey sürerek onu alacak ç,. )'fe süretiyle takdiri kıymet esasını dama pahalıya maletmeğe koymak ta faydadan hali değildir. çalışırlar, Hangisinin de Bunun için de gene alâkadarlar- rinde kalmışsa gene pölı asıl | din biri diyor ki; sah'bi olan esnafi öntülel edeceği için ehemmiyeti yoktur. Hakikj falk malının da fiyatlayinı kardıkça kırarlar. Müceyyörat kısmı da böyle di lin esnaf bu hareket- sen şikâyetçidirler. Şikâyet bir ta- —ğ—ğ m beşeriyet, hayva yenin en inatçısını dişlerile kemirerek kazıma nevine y pi bulan Ademoğlu bir gün hilesiz bir Anne çocuğunu emzirdiği ecek, / Le Yetiştirmekt- ihtikâr yapacak ve nihayet satiyet melâmet, | piniye nazlı bedhahlık olacak ve insanlık bu minval üzere medeniyetin | memisk* balâsına irtifa etmiş bulunacaktır, Zel €vçi berta manı evailde ist f. Fasulye bugün yun muvacehesinde 40 kuruş nimettir ki Kemali cesaretle “eski çamlar şimdi bar seline nazire düzülüp: “Eski kuru fasulye şimdi bex Bir kuruşluk'suda ihkâ İnsulyede ihtikâr yadı Belki de m tü şöylet, ar olunup, hezele a medeniyetinde 35 lik etin, onluk ekmeğin, bir kuruşluk b'7 nesne yediği zaman zehirlene- sütüne terkos karıştıracak, nimet değil nimetün alamdır. Ze ane olan kuru fasulye dak sur yo satıma hem öyle bir r,, oldu denilebilir. ir da a benim efendim. 40 Kuruşluk rmı hiç? hçi Ahmet Relik fasulye için tarih düşürmüş” Rabbin bana bir nimeti varsa oda sensin,, a. i Behçet “Muhammin fazla söylemiş veya eksik söylemişie ne ola- caktır? Bu kıymet takdirleri- nin kontrol edilmesi gerektir. Bu muhamminlerien şüphe etmek değil, şüpbe esasına göre işi emniyete bağlamak- tr. Bedestanın ıslâh edilme- ü lâzemder.,, Görülüy> dikodular h rulmuş icap ettirecek sakat usullere bağ- tadır, etrafta dönen de» dir. Halk için ku- müessese, halkın zararını Irakın Ankara elçisi Ankara, Ji (A.A) — dam rine olan 1 yek elçisi > da Reji ul buş dim eti saat » ka tak- dün Uz İzmir valisi mi oluyor ? İzmir valisi Fazlı Güleç'in başve- kület müsteşarlığına tayini Üzeri- ne, boynlian yerine belediye velsi Behçet Uz'un getirileceği kuvvetle söylenmektedir. olsun eşya koymamak presisibini d j dir. Yahut ta muhümmen kıymete”