1 İKİNCİKANUN — 1939 Ispanyayı titreten adam General Anido (Barselonda, muayyen bir ücret mukabilinde adam öldüren gizli çemiyetlerle nasıl çarpıştı Geçen mayıs ayı içinde Saragos- Ya bulunduğum sıralarda bir gün yritabil bir hâdisenin © cereyan j€tmekte, şehirde her zamankinden İbaşka bir havanin esmekte olduğu- Ju, gördüm... Her yerde, her mu- İitte ateşli (o hureketlerin İfadesi okunuyordu. Hattâ oturduğumuz 0- telin kapıcısı bile: — Bugün asayiş ( mazırı general Meritnez Arido gelecek, Du bazır- ık onun İçindir. Arman dikkatli dav ini, dedi. : Halk üzerinde bu kadar büyük bir tesir yaratmış olan bu hi Benerali görmek, bir mülükat ak arzusuna düştüm. Gazetecile- rin murahhası olan general “Lüm- bari,yi bularak bu fikrimi o söyle dim, Biraz müteessir göründü ve: — Canım, generali görüp de ne Yapacaksınız kil, dedi. Sonra bir köşeye çekti: - Bilmiyor O musunuz, general Martinez AÂnido hiç kimseye mülâ- Benden sizs (o tavsiye, bu arzunuzdan vazgeçin. Generalin sizi meranun etmek değil | bilükis prüşkül vazlyellere sürükliyece « Boş yere ısrar kat verme meyin. Israr etmek hekikaten boştu, Et Tafında bu şekille bir sliküt balesi aratan adamın bugün artık ölmüş Olduğunu biliyoruz... (Avrupa gaze“ teleri, bu generalin bir suik: but hastalık neitcesi öldüğünü yaz” meaktadırlar.). Bu kayıptan en çok Mmüteessir olan general Frarkodur. Çünkü general Mattinez Anido her ne bahasına olürsa olsun dahilde a- sayişi temin edebilen yeğine adam- dı. Her şeyi görür, duyar ve bilir Al, Çelik gibi bir karaktere malikti.. Ketüm-ve, kiraz da sert tabiniliydi. Ispanyanm yükselmesi için büyük bir ihtiras ile yanardı. Taş kalpli general General Martinez Ahidoyu çok is yi tanıyan birisi onu şöyle izah et» Ms — Martinez Yaşralı şarlat avukat manza- Yası arzeder, © kısa boyu, alek &ile-çehresi, taş gibi merbamelsiz kölbi 16 snet asır maceraperesileri- bi hatırlatır. Hakikat halde Ise Marlinez Ani- osun omuzlarına yüklü olan ve- Zile kolay bir iş değildi. O yazife- Bini büyük bir süküt ve sabı'la ba armağa çalışmış ve me | düşman arından ne de ölümden biran için olsn çekinmemiştir » İ Martinez Arido hiç kimse lara Tendan sevilmemiş, (bilâkis bülün Salışmasının mükâfatı olarak pan Sürlük görmüştür. V21 senesi ve onu müteakip se Belerde Prima dö Rivera mevkii ptidara geçtikten sonra İspanyanın İdahilt siyaseti artık ürsülsir hir ha- Pe Eetmişti, Büyük şehirleri hebsinde tethiş Bareketleri porlu. Sendikato Üniko toplanmış olan anarşist! ler bet“ ,#ön beş altı mühim şahsiyeti öldü- » Ve bü suçlerandan do'ayı ibiçb'e suale maruz kalmıyorlardi böylece hergün hirkaç patron örla- dan kalkıyordu. Cinayet merkezleri Madrit ve Barselona civarındaki kasabalarda bütün işi adam öldür” mek olan kücük cemiyetler leşek- kül etmişti. Bu cemiyet azmları mu- Avyen bir fiyat mukabilinde iş gö- Tüyorlardı, Ortadan kalkması istenilen ndö- mın bildirilmesi, o işinin sona er mesine kifayet ediyordu. Bu eli tabancalı o adamlar kur banlarını ya caddenin bir kö: Anido görünüşte, b ş #na böşullar iFak ölümden © kurtutmalarınn İns kün birakmıyorlardı. Polis hu hoydutların Hepsini ta myordu.. Birini tevkif etseler hi- kimlerin korkudan berâni ettirecek lerini takdir ediyorlar ve bu #ebeb- )e katilleri ha serbe: bırakmayı daha muv vor” İşle İspanyada — bu vaziyet wken Marlinez Anido anarşist- derin metkezi olan İarselonaya var M isyin ölundu. Martiiez Anido © yeni vazifesine gekace, etki arkadaşlarından ken de disi gibi başin tabiatli general Ar leği ile birlikte çalışmağa başladı. Artık başka kimsenin yardımına ih- tiyacı kalmamıştı,. Kendi İşini ken- di görebilirdi. Tik iş olarak kanun- ların bü tabancalı haydutları uslan dıramıyacağını gördü ve bu hay» dutlara ayni şekilde mukabele ef» meği muvafık buldu. Mer hayduda mukabil kendi tarafından bir hay- dut bulunacak'ı, Birkaç gün içinde Sendika Üni- koya mukabil Sendika Libera İs- minde bir cemiyet teşkil etti. Karşı tarafın her cinayetine mukabil ban lar da bir haydut öldürmekle mü- kelleftiler. Bu şekilde bir sene zarfında 600 © ortadan kalkmış, diğerleri ağılarak saklanmışlarda. ten sonra da Parselonada r cinayete tesadüf © olunama- Asayiş nazırı Primo dö Rivera merkli iktidar dan düşüp de İspanyada diktatör- küm sörmeğe © başlayınca, diktatör general Martinez Anidoyu sraiyeti e çağırdı. Yalsız bu habe ması bütün tethişçilerin nnda ortadan (o kaybol: a Ati geli Diktatörlüğün sonüna do İspanyuya dehşet sa bundan sonra Anido or boldu,. Ancak 1936 senesin ral Frankonun © kendisine ımı vermesile yeniden » dar Ani- Fukat hey» Martinez Anido ferkulâde haşin ve demirden bir ruha naliktir. Av- ni samanda şayanı hayret derece w küçük misal ok #jzel tezahür Generalın kızım” kaçıracaklardı “Anidonan karısı ölmüştü, On- yaşındaki kızı ile / birlikte Darselona vali o konağında oluru yordu. Bir gün kızı bir arkadaşına ziyarete gilmeğe hazırlanırken te- lefan çalmış ve hallın o öbür tara- fındaı -— Markiz, malmazel o Anldoya kendilerini almağa gelecek olsn 2- rabanın Kararlaştırılan saslten bir ax önce geleceğini bildirir. den- miş ve kız bir tesadüf eseri olarak bu telefon wuhaveresini babasına da söylemişti: Birkaç dakika sonra mükellef bir ölorsobil kapıda durdu. Markizin yolladığı çok kibar bir adam araba- dan inerek ilerledi, bu sırada da mafmazel Anido, babasile birlikte | | evden çıkmış otomobile doğru yü rüyordu.. Tam bu esnada © Anido- nun bir işareti üzerin bahçede sak- lanmış olan on iki kadar sivil mu- hafır yerlerinden fırlıyarak şoför ile markizin uşağının üzerine a dilar ve elletile ayaklarını — bağla- dılar, Hakikat halde Arido o bunların Sendika Ünikoya mensup iki hay» duk olduğunu errelce keslirmiş ve tertibatı alarak yakalatmıştı..., Anido hakkında anlatılan vuka- ların hepsi bu emekli generalin bü- yük bir soğuk kanlılık ve ayni za- manda ceshret timsal! olduğuna de- ildir. İşle diğer bir vakası: “— Sendika Ünikoya mensup bay dutların o barındıkları Monjuikde Zatürrie in bir halde iken hay- dut reisleri valiye müracaat ederek bir çare bulmasını rica et meğe ka rar vermişlerdi, Vali Anido müracaatçıları büyük bir soğuk kanlılıkla karşılamı$ ve biz ara parmağile yarı açık duran (çünkü mersim yazdı) pencereyi İşaret ederek: unuz ya beyler ba- rada da küçük bir hava cereyanı var, Yoksa hissetmiyor musunuz? Dikkat edin, bu odadaki ufacık ee- reyan bile «ize felâket getirebilir, Çok dikkatli olmak, kendinizi koru mak gerektir. Söylediğiniz gibi Za türrie hakikaien salgın bir vaziyet” tedir.,, Demiş ve sonra misafirlerini ka- pıya kadar leşy! etmiştir. Du ufak hareketi de ondaki karakterin, İs- panyol ruhucun güzel hir ifadesi- dir, Soukkanlılığın şaheseri" Hatti Anido, bastrleri “türafin- dan öldürülmeğe memur edilen hay dudu bile yarına kabul © etmekten çekinmemi “Anido ziyaretine gelecek ada man kendisini öldürmek kasdında olduğunu. öğrenmişti. — Beni yalnız bırakın. Yazıha- nemde hiç kimsenin kalmasını 4s temiyorum. diye muhafızlarına dı Şari çıkmaları emrini verdi. Ve an cak bundan sonra ziyaretçisini ka- bul eti. Kapı yavaşça An 'mşek kalkarak tabancasını tevcih etli vez — Cebindeki tabanci şu kolluğun üzerine bır Diye emir verdi ve haydut kor- erek emri derhal yeri- 4 Sonra (o Anido kali bir açıldı, bu sırada süratile ayağa #iyaretçisine i —ğ1 Polinezya vahşileri arasında Bütün beşeriyete bir sual sor- mak isterim: Medeniyetin en büyük kemaline eriştiği 20 inci asırda bulunuyo- ruz. Hâlâ, dünyanin hangi fara. fında olursa olsun, tek bir insan çi- kabilir mi ki şunu söyliyebilsin: — Ben bütün insanları tanıyo- rum! Hayır, bütün insanları tanımıyo* ruz. Ben hattA gunu dahi iddia €- debilecek vaziyetteyim ki Merih yıldızındaki insanları ve onların sırlarını no kadar İaammıyortak yeryüzü insanları dr hepimiz için bil& o kadar meçhuldür), Bu günkü dünyremem mamur kıt'aları dışında milyonlarca insan yaşıyor, doğuyor, ölüyor, boğuşu- yor, azab çekiyor. Bu yüz milyon. larca insan yığınları hayatı bizim bildiğimiz gibi değil, büsbütün baş- ka, adetâ korkulu bir rüya halinde, fakat insanm bulunduğu her yer- de olduğu gibi hllmmalı, ihtiraslı, heyecanlı olarak yatıyorlar. Hali adalar veya ucu bucağı yek göller içittde, yahut kutupların ebe. di kar ve buzları arasında yaşıyan bu yüz milyonlaren insan yığınla- sınm 60-70-80 senelik hayatlarını nasıl öldürdüklerini düşünürsek hay retlere düşmememiz kabi değil. dir. Adalar, çöller veya buzlar için. de bü yarı çıplak insanlar ne Yaşi- yorlar? Çoğu bir arra yakin ömür- lerini neyle dolduruyorlar? Niçin hepsi birden intiher etmiyorlar? Bu gün'bir karnaval gecesinde boloyz giderken bir kilapgı came kfnmdaki mecmua kapağında vah- #lsresimlerini gördüğü zaman bir şehirli genç kizin ve ya bir gece klübü müdaviminin bu garib İnsan- lar için böyle düşünmesi pek ta * bildir: sesle konuştu: — Tamam şimdi disle. seni kos layca öldürebilirdim değil mi? Far kat bumu yapiıyecoğım, buradan serbestçe gidecel fakat dikkat et, eğer bir gün he ngi bir sebeb Je senden bahsolurduğunu duyar- İ sam kendini ölmüş anlaşıldı Jmı9. Ye, kettdisini öldürmek için ge len haydudu serbest bıraktı, Anido bir daha (ba hsydoltan babsolunduğunu duyms#1., Çünkü bir sant sonra öldürülmüş!ü.. — Jurnal,dan — <İu denilen y yerli Bir Maori yerli reisi; yüzünde Tatan denilen dövme nakişlarile ve kendisini yağmura kargı few kalâde bir surette Toruyan ge yet zarif kuştüylerinden muhte- gem empermeabli ile Eyet! Bu insanlarm yaşamasm. daki mana nedir? Dünya kurulalı beri hâlâ ayni halde yaşamaları. daki esrar nedir?.. İşte bu sırları öğrenmek için, yer yüzlinde yüz milyonlarca İnsanı bendeden nasıl müthiş, heyecanlı, hümmalı, rüyalı ve bize hiç benze- miyen hayatlar olduğunu görmek için, bu yüz milyonlarca insanm da tıpkı bizler gibi yine sırf ken- dilerinin tahayyül ettikleri #saade- te ulaşmak, bpki bizler gibi srt mes'ut olmak uğrunda ne müthiş Azublur ve heyecanlar yaşadıkları- nı dehşetle, merhametle ve Kay- retlerle görmek için benimle be- rabr geliniz. 35 sene bu yüz mil. yonların henüz medeniyet meşalesi Kızıl Gölge HABER'İN RESİMLİ ZABITA ROMANI: 47 İND İĞNTOK ADASI FEN rLLERTDE Mizi GÖLGE 1 YORGUK ve 4 iyakaır JO Ha) ME GÖĞE BİTKİN BT man MADE YMA YĞLO LEOPAR iMTYATEM AVININ Şİ AZI YARİS Dis e (Sv OSTUNEEKİ ag EEE ZA BAM EZ SD Diva i z4vaı- 2? BALI. ÇOK A MEYE JyöâN 3TİDE EE DAŞ Rİ PAR ee Sözeriiyom kumaşlarından eledi tutuşmamış karanlık ve vahşi ÜL kelerinde yaşamalısnız. (Gelinir, #ize insan yiyenlerin duydukları saadeti tattırmadan evvel, yer yü- ünün en vahşi insanlarile aramızda son bir tabaka teşkil eden yarım yahşilerin ve yarım zentilerin dily- yazma girelim. Zira, ben de bu ikinci düpyanm beyaz insan girmemiş koyu âlem- lerine girmeden evvel, ilk, bu ya- Tmlar tarafından yakalandım. Bundan 85 yıl evvel geçmiş olan ve benim bugünkü medeniyetten dö- müp ikinci dünyanm sadık evlâtlar Yı arasina girmeme nebeb olan bu hâdiseyi arlıyabilmek için Okya « nusyaya, ebedi güneşler memleke, tine rotanışı çevirmeniz lizimgelir, Yani, Avustralyanm garb ve gi- malinden Amerikaya doğru uza- msn ve Okyanusya denilen sayısı moçhul, irllinfakir, bitmez tüken- mez adalara,. ebedi güneş adala- EDA: İşte hepsine birden: (Okyanus ya) en bu adalarda iki türlü, İki tip insan trkr yaşar, biri kus. guni siyah, biri esmer. Kurgunile- rin yaşadıkları adalarma (Mele - nezya), diğer esmerlerin yaşadık. ları sdslara da (Mikronezya) ve (Polinezya) denir, Polinezya adaları grupunda, © ğer garka doğru gidersek, tam (Fıçı) ndularının arkasında (Ton- ga) ve (Samöod) gruplarına, ondan sonra garpta (Kuki), Tahiti, Pav- motu ve Markiz adalarma raslarsi- rm, Ayni istikamette (İlerlemeye devam eylerseniz nihayet bu böl genin en sonuncusu olan (Oster) adalarma vartrsiniz; Şimalâo de hemen hemen ayni şekilde ve ayrı bir halde meş, hur (Havay) adaları yatar ki tam aksi istikametten, yani garbi cenu- hiye doğru yine ayni ayri halde bu #ossi? Okyunus. denizlerinin bü «“ yük adaları olan (Yeni Zelanda) adalarını görürsünüz... Pollnezyanın şimali garbisinde ve Melhnezyanın tam çimalinde 136 Odikronezya) adaları bulunur ki (küçük sdalar) demektir. Okyanusya denizlerinin bu esra rengiz ve ucu bucağı bulunmaz &- dalar daha tali, ikinci derecede gruplara ayrı Palav adalarile birlikte Karolin adalar: grupu, Ma» ran yahut Yadronlar ve Mareşal, Gilber, Ellice (veya Sağunlar) ada, ları gibi. İşte bu son ikisi müstesna olmak şartile bu son iki grup, Mikronez- yanın o zamanlar Alman müstemle- kesi olan adalarıydı. Bu adaların üstünde sakin görü nen bâyatım içinde nasil garib Sir» lar ve nasıl ihtiras fırtınaları yaşa diğını hir Avrupalı aklından bile geçirmez, Fakst insanlar hayatları, ni tehlikeye almadıkça yeni hiçbir şey öğrenmemişlerdir ve öğrenimi yeceklerdir. — Esmer Polinesyanm tatl güler yüzlü İnsanları arasından da in sanlığın en garib sırlarına elzü. Tüp geçebilmek için evvelâ can teh- İikesini göze almak lâzrmgelir. MU Bü esmör Polinözyu İnsanlarını er güzel temsil eden tip (Ssmos) Yarır ki, kellbaşı Pollnezya tipi olarak gösterilel (Devam var)