28 BİRİNCİKANUN — 138 me bilgiler l NSAN oğlunun en büyük, en mü- him meselelerinden biri, belki inin başında geleni İğninmuz bilgi. 2 Disselesidir. Asırlardanberi bir çok iz Adamları, terbiyeciler onunla uğ- fakat bir türlü bir hal çaresi bu- lardır. Mekteplerde çocuklara öğ. bir yığın geyden, yetişmiş adama Kaba mekteb kapısı aşılmadan unütu- » O Enlde zihinleri onlarin yorma- tinıf geçmek, şekadetname olmak, Mal bir meslek sahibi olmak hakkını için onları öğrenmeği şürt koş- IN manası nedir?,.. Dahası var; çocu-! gerek mektep dışmda, gerek m İs karşılaştığı “büyük” ler, kerdi i Öğrenilmesi istenilen şeyleri bilmiyen İP. in Pakat sadece lüzumlu, unatulmıyacak ler vermeğe kalkan mekteplerin ye. İĞ Sediği kimselerin de, birer insan ola hayli eksikleri bulunduğu görülüyor. Ükalde o işe yuramadıkları iddia edilen ene, İnsanda bir iz mi bırakıyor? yek Onlar da vücudun, vazifesi ne olduğu mi yerı Aza: gibi ml? o âzü çikarılm. Yürü kuvvetini kaybediyor ve diğer MA azirelerini iylern göremez alayor. ler de onlar gibi mi7... Bunu iddia €- eyi; çünkü asırlar ilerledikçe lüzum " bilgiler de artıyor. Eflâtun, belki i nm bütün ilmini bilirdi ama ken, | düden sonraki zamanların ilmini bilmez- © halde bugün bir insanın, Eflâtun ka” Mükemmel bir insan olabilmesi için onun bildiklerini bilmesi Mai beş asrm tarihinden, Kegifl arından, iddialarından obaberdar ol- ve a ihtiyaç yoktur... Bu sözü söyler lemez başımızdan büyük bir hezeyan ara aydan a yi adama mükemmel hir insan di- yiz, O halde "IUzumsuz bilgiler, de Yüzumsuz sanilan OÂzâları gibi $ © âzl çoğalmadığı halde o bil- *T çoğalıyor; o Azâ tabli olduğu halde, Paları vücudumuzda hazir bulduğumuz © bilgiler tabii değil, onları zihni, hazır bulmuyoruz, Onları öğren. İçin uzun seneler sarfetmeğe mec “luyoruz. O bilgiler, onların öğrenli. & lüzumu insan oğlunun kendi icadı. * demek ki bir kısmını oldun atmak kendi elindedir, kem de hakkıdır, Takat hangilerini atacak? hangilerini Yar ? işte bunu bir türlü kestiremi. Kestiremeğiği için de çirpiniyor. Bu yn “ihtiaas” denilen şeyi icad etti; işe muhtelif kısımlara ayırıp her bunlardan bir tanesini öğrenme. NU ötekiler hakkında da ancak çocuk. biraz fikir edinmesini kâfi bul- İn Pakat bubun zetleesi olarak bu gün k; herkes cahildir, Bir büyük fizikçi “İx , büyük tarihçiyi alın: bunlar iki biribirinin karşısında cahildir. Ne ür fizikçinin, karşımdaki adam ka- Aa bilmesine; ne de büyük tarih- pi kadar tarih bilmesine imkân Ma Demek ki ikisi de, kendi sahela. he derece İlerlemiş olursa olsunlar, Maiden, birçok bakımlardan yine a Halbuki ilmin, İnsan Oğlunu Taa, €den bütün şeylerin, bir bütün A t İsab eder; o bütüne eremiyen da- & kendinde bir eksiklik duymağa mah- İt böylese insan, fıtri merakı dolayı- Omn bilgi âlemini genişlettiği ve Ne da elde ettiği şeylerden hiçbirini Ya Tazt olamadığı için hiçbir ferdin o Ermesire imkân birakmiyor; ya- İmüke Geçtikçe kendini « hiçbir şey İk manasında “değil, her şeyi â. F bir surette ( öğrenmemiş adam e - cahilliğe mahküm ediyor. kurtulması için birtakım bilgile- Üİyyen lüzumsuz olduğunu ilân ©- esi, onları büsbütün fedaya katlan. un dır. Fakat bu cesareti bir türlü miyor ve belki de hiçbir zaman u pecektir. Nurullek ATAÇ Mak pek küçük bir kısmı yarıyor; - toyata dir Zaraat Kurultayı görülmemiş kesif bir kalabalık huzurunda açıldı Umumi Reisliğe “Türk Köylüsü, yıpranır, Türk Çiftçisi, Seçilen Celâl Bayar Büyük Türk Tarihinin, Büyük Kalmış Adsız Kahramanlarıdır!,, “Çiftçi kadın, daba genç yaşla iken çekliği zahmet, cefadan çöker bununla beraber fakirliğin, paçavraların Diyor ki : Daima örtemediği hakiki büyüklük ifade eden vasılları vardır., Umumi reis vekilliğine seçilen Ziraat Ve kili Faik Kurdoğlu Ankara, 27 (A.A.) — Birinel Kür ve Ziraat Kalkınma Kongresi bugün saat 11 de Büyük Millet Meclisinde ilk umum! toplantısını yapmış ve Başvekil Celâl Bayar söylediği bir nutukla kongre mes&isini açmıştır, Bu tovlantıda kongreye Iştirak et- MEK üzere gelen bine yakın delege ilç vekâletler trkânr, matbuat mü- messilleri hazır bulunmakta, samtin localarını ve Meclis koridorlarını dolduran kalabalık bir halk kitlesi kongrenin açılış merasimini takip ey- lemekteydi, Saat tam 11 de yüksek ziraat en3- titüleri talebelerinin koro halinde sörledikleri İstiklâl marşını mütea- kip Başvekil Celâl Bayar şık, sık sürekli alkışlarla karşılanan nutku- nu söylemiştir, Delegelerden, Eskişehirin Şerefiye köyünden Ahmet Takıldayı ile Salih- İlden Mehmet Eronat biribirini teki- ben söz alarak köylünün dileklerini ifade eylemişler, Tanrıverdi Gökçay da yüksek tahsil gençleri adına bir şlir okumuştur. Kongre, bundan sonra alkışlarla kabul edilen bir takrir ile umumi roisliğa Başvekil Celâl Bayarı, umum rels vekilliğine Ziraat Vekili Faik! Kurdoğlunu, umum! kâtipliğe de Niğde Mebusu Cavid Oral: seçmiştir. Sabik Ziraat Vekillerinden Rahmi Köken ve Muhlis Erkmen ile Büyük Millet Meclisi Ziraat Encümeni Reisi Falk Kaltakktran, kongre delegele- rinden Eskişehirin Şerefiye köyün- den Ahmet Takıldayı da kongre rels- liklerine ayrılmışlardır. Kongre fah- rİ relliklerine de Vekiller Heyeti â- Zaları seçilmiştir. Reisicumhur İsmet İnönü'ne kon- arzı hususunda verilen bir takrir, sonra kohgre mesaisiyle mütenazız olarak teşekkül eden komisyonlara rel& ve mazbata muharrir! seçilmiş ve gens ziraat enstilüleri talebeleri. nin söyledikleri Ziraat marşı İle ilk omumi toplantıya ulhayet verilmiş- tr. , Başvekilin Nutku Dünkü kongrede başvokil Celâl Bayı rm irad ettiği ve büyük alâkayla karşı- lanan nutkundan bazı parçalarını aynen koyuyoruz: ix “Birinci Köy ve Ziraat Kalkınma Kongresinin sayın âzaları; Bugün burada, büyük bir milli dava | hareketini hızlandırmağa, plânlaştırma grenin Sonsuz saygı ve bağlılığınm |! alkışlar arasında, kabul edildikten) i pm ğa devam için toplanmış bulunuydruz Bu dava üzerinde yaşadığım tün kudret, yaşama, dayanma im rını kendisinden aldığımız topra mızın canlandırılması, kıymetlendiril- mesi davası, Türk köylü ve çiltçisinin seri, radikal kalkınması, geniş, dinamik bir refaha ulaştırılması davasıdır, Biz bu davayı, Osmanlı saltanatının haksız hükümdarlığiyle alâkamizı ke. sip halkın hükümdar! gün flilen ortaya attı “Anadolu ve Rümeli' Müdafaai Hu- kuk cemiyeti,, adı altında; milli hükü- metin ilk nüvesi kurulduğu zamanlar- da, milli ümdelerimizin ve misakımızın arasıda ve içinde bu dava bu ana dava var: Büyük Türk milletinin, kurtarıcı ve müşahhas ideali Müebbed Önder Ata- türk; Türkiyenin hakiki sahibi, efendisi, hakiki müstahsil olan köylüdür. O halde, herkesten daha çok refah ve saadete müstehak ve lâyık olan da 0. dur, Türkiye Büyük Millet Meclisi hökü metinin iktısadi siyaseti bu asil gayeyi matultur.,, ve her Türkün burasi! dava karşısında almas; gerekli yeri, duyma- $ı ve yapması gerekli vazifeyi en açık, en keskin kelimelerle gösteriyordu. Arkadaşlar, İmparatorluktan devralınan vaziye- ti hepiniz bilirsiniz; — Şuursuz, gafil, meğnun bir ida nin akla gelebilen bütün fenalıklarına sahne olmuş bir memleket, Milli Olan Her Şeye Düşman Hükümet — Milli olan her şeye düşman, hu- rafeler içinde bir hükümet, — Her türlü refah ve kalkınma va. sıtalarından tecrit edilmiş; ciddi milli, her hareketinin karşısına ya kendi bü- snr kurduğumuz | kümeti, ya kapitülasyonlar çıkan bir millet, Büyük Türk inkılâbı, bundan dola- yıdır ki yalnız Türk vatanımı düşman- larından temizlemekle kalmadı, Türk milletinin tam ve mutlak istiklâlini de istirdat etti, Arsulusal mmüeyyidelere bağlamak suretile işe başladı, 1933 yılında, Türkiye iktisadiyatın: tetkik için Amerikadan getirdiğimiz i- lim heyeti, uzun tetkiklerden &önra Türk çiftçisi hakkında şunu söylüyor. u: “Türk çiftçisi nesillerce çiftçilik et- miş bir soydan gelmektedir. Kendi; lindeğir, m 3 vid Ege” ii de silesilik, şevki tabii ha- | e ey vi Bir köylü hatip kongrede samimi ve coşkun tezahürata sebep oldu Uztn ve mühim bir muluk irat eden Zivaal | ıgrâsi umumi reisi Başvekil Celâl Bayar Tarihin başlangıcındanberi, Türk giltçisinin ceddi, harple meşgul olma- dıkça, sürülerini beslemiş, kendi gıda maddelerini yetiştirmiş, koyun « keçi- sinden elde ettiği yünü, tarlalarından elde ettiği pamuğu eğirmiş, giyimliğini elle dokumuş, umumiyetle çalışkan ve kendi ihtiyacma kifayet edecek bir ha. yat geçirmiştir. | Buna ilâveti içi halk asırlarca he- sapsız karplere lâzem olan gıda madde- | lerini hayvanatı, insan kuvvetini temin etmiştir, Bunlar vergi tahsildarlarının gadrine uğramış, yazıp okuma bilmediklerinden ekseriyetle murahabacıların esizi clmuş lardır. Ekinletinin yağmursuzluktan solup mahvolmasına, hayvanlarının gıdasız. İıktan, barınacak yersizlikten ölüp git- melerine seyirci kalınmıştır. Harpler, tekrar ve tekrar evlerinin tahrip edilmesine aile ferdleri dağıl- masına sebep olmuştu Zulmü, cefayı ve ölümü tarımışlardır Türk Çiftçisinin Karısı da Çalışkandır Türk çiftçisinin karısıda, koca- sı kadar çalışlrandır, Sabahın ilk ışığın. dan, karanlık basıncaya kadar kocasile yanyana tarlada ekin biçmekle veya ekin dövmekte meşguldür. Kocasi harp için uzakta olduğu za- man, dâvara bakan, tarlaları ekip biçen karısıdır. İstiklâl harbinde olduğu gibi ihtiyaç hasıl olduğu zaman, cephede harbeden, srdunün cephane ve levazımiyle yüklü yim 347) (Devami 4 üncüde) Vali Anknraya gitti İÇERDE: ip yüzünden mekteplerin tatf edi diği haberi henüz doğru değildir. Mektep" lerde göze çarpar derecede hik görül“ memekle beraber sıhhiye müdürlüğü tet»; kikat yaptırmaktadır. * Üsküdar adliye binası dün 45 bin li aya kar raya ihale edilmi ştir. İnşaata bir de Hapishane binasının ön kısmı yakında yıkılmaya başlanacak tır, * İngiltere piyasamızdan ipekli kadın gorabi almak üzere müracaatta bulunmuş tur. İpek çorap fabrikatörleri, çorap ima” İâtr için getirilen ipeklilerin gümrük res minde bundan dolayı bazı o tadilât iste mektedirler, * Hariee yaptıkları uygunsuz halleri görülmi hakind a i ihracatda bazı * Takas tetkik komisyonu dün toplara" rak bir haftalık muameâtı gözden geçir * Üniversitede yılbaşı tatili 14 kânunu aniden başlıyarak 5 şubata kadar devam edecektir, * Zirai mahsullerin memlekete sokulmar ları esnasında bu husustaki kanuna isti” naden sıkı bir muayeneye tabi tutulmalar rılüzumu gümrükler idaresi (tarafından; adarlara bildirilmiştir , ayat pahalılığı ile mücadel yede Töplüran”iktisadi kofrisyon" içte” larına bugün de devam edecektir. Ko i misyona ticaret odası umumi kâtibi Cevat Nizami de iltihak etmiştir. * Karadeniz boğazı dışımda Elmas tab- yasının açıklarında mahruti bir cisim gö” rülmüş ve gemilere müteyakkız davran» maları bildirilmiştir. * Yılbaşı münasebetile balo verecek mü €sseseler geçen sene neşredilen kanunun biribirini nakzeden maddeleri yüzünden fazla damga resmi tahsiline sebebiyet ve- rildiği iddiasile vilâyete şikâyet etmişler» dir. DIŞARDA: * Meksiko mebusan meclist, petrol ma” denleri imtiyazmın başkasına verilmemesi ve memleket madenlerinin ileride mütiha- “ sıran devlet tarafımdan işletilmesi hakkın daki kanun lâyihasmı kabul eylemiştir, © © * Neşredilen bir emirname ile Çekoslo* vakyadaki komünist partisi asayişi teh- dit eden faaliyetinden dolayı bugünden i* tibaren fesholunmuştur. * Mekso mebusan meclisi yeni bütçeyi Kabul etmiştir. Masraf faslı 245 milyon pezo olup bunun 93 milyonu ordu içindir. * Amerikan milletleri okönferansı'dün gece saat 23 teresmen nihayet bulmüştür. * Noel yortusunun üçüncü günü akşa- * mında Amerikada kaza neticesinde ölenle- rin adedi, 608 olarak tesbit (edilmiştir. Bunlardan 400 ü otomobil o kazalarının heticesinde ölmüştür. * Şili hükümeti tarafından verilen emir üzerine başkumandan Fuehtes, 4 liva'ile bir feriğin tekaüde sevkedilmesini istemiş" tir, * Evvelki sabah Slovakvada ilk resmi turneye çıkmış olan Cumhurbaşkanı Haşa * dün akşam Rösenberge gelmiş ve Slovak başvekili Tise tarafıdan istikbal edilmiş tir, * Hariciye nazırı Bone Parise Büs umumi valisi Labonu dün sonra kabul etmiştir. gelen Tur öğleden İstabul vali o ve belediye reisi doktor Lütfi Kırdar dün akşam Ankaraya git miştir, Vali dahiliye vekâleti ile tamas e derek İstanbuldaki teftiş ve tetkikleri mü: nasebetile edindiği inhba'ar o bildirerek kalk, mebilslar ve Kordiplorkalik mülidam bir kalabahk kuzuruida açilan 2i-| “direktif alacak ve birkâç gün (kaldıktan vaat kalkınması büyük kurultayınâ $öhne olan Büyük Millet Meclisi sonra dürecektir,