ee AŞ © FİNENM Sinema hiyleleri HABER — Akşam Cilâsız ayna yardımiyle çevrilen sahneler Aktörleri uzun mesafelere götürmeden, yıldızlara yol parası Deniz harbine ait bir filmin stüdyoda çe vrilmiş sahnel vermeden, uzak iklimlere ait filmler nasıl çevriliyor ? lerini deniz ortasında almmış gibi göslermek için haşvurulan hile: Der vi 5 korun ve sahısların gerisinde beyaz bir perde vardır. Perdenin arkasında film göst erme makinesi mevcuttur. Stüdyo dışım. dn çevrilen ve denizde yanan gemileri gösteren filim « tepks sinemalarda olduğu gibi - beyaz perde üzerine aksettirilir. Ve stüdyoda dekorların önünde bulunsa» “m alma makinesi, faaliyete geçerek 3 üncü resimde gördüğünüz sahneleri tesbite başlar. Sıcak sinema salonu kapka - ranlıktır. Beyaz perde üzerinde hir Fas manzarası... Vahşi ve susuz bir dekor ocanlanıyor. Askeri bir kamyon dolusu ne- ferler uzak ufuklara koşuyor. Vakası Fasta geçen bir film... Kamyonun arkasında da Jan Gaben ve Ani konuşuyorlar. Önlerinde film (dönmekte de- vam ediyor, Fakat manzara birazdaha gölgelidir. Halk filmin mevzuu ile alâkadar, aktör lerin sözlerini dinliyor.. Biraz evvel gör dükleri canlı manzara ile sonradan gör dükleri gölgeli manzaranın ayni şekilde filme alınmadığına dikkat bile etmemiş lerdr. Belki farkına varan birkaç kişi var dır. Onlar da: “Filmin bu iki parçasını amanda çevrilmemiş,, demekle ikti- yi söyliyenler filmin hakikaten Fasta çevrildiğini sanıyorlarsa da aldanr- yorlar, bu filmler sinema Sanatinde “ay- ut “şeffaflık,, ismi verilen basit hilesindi fade edilerek ya- ır. Ve bu basit hile rejisörlerin bir hayli mühim masraflardan kurtulma sına sebeb olmaktadır. Bu hile çok basit bir şeydir: Aktörleri i önünde oynatmak, bu sinema perdesinde eskiden o çekilmiş bir filmi aksettirmek ve bu film sahneleri ile beraber önünde oymayan aktörleri yeni” den filme almak, Bu sayede, aktörleri uzun o mesafelere götürmeden, yıldızlara yol parası verme- den uzak iklimlere ait filmler o çevirmek imkânı elde edilmiş oluyor. Bu usul yal niz uzak memleketlere ait filmlere tatbik edilmez.. Sokaklarda çevrilmesi lâzım gelen filmlerde böyle çevrilmektedir. Me- selâ farzediniz ki Danyel Daryö Parisin kalabalık caddelerinden birisinde bir film çevirecek. Hem de vaka caddenin halkla “dolu olduğu bir saatinde cereyan etmekte- dir. Filmalan makinenin etrafını merak- M'bir seyirci yığını saracak... Hakiki Dan yel Daryöyü görmeğe müştak olar. binler ve insan yıldızın etrafını saracak. Bunlz- on dağıtmak ve sokağı film çevirmeğe mü sait le getirmek için bir tabur jan darma bile göç muvaffak olur.. İşte bu i- cat bu mahzurun da önüne (geçer. Bir manzara filminde muhakkak o sokağın “ilmi vardır. Bu film stüdyoda oynatılır. © Ekran dekorlar vazifesini görür, sanat kârlar da bu dekor dahilinde çalışır. © Bu usulün nazari olarak icadı eskidir, İlik defa bu Süretle film alınabileceği 1931 de düşünülmüştüğ., 1904 de ameli sahada , muvalfakiyetie tatbik edildi. Fakat bir yük flimlerde de usülün kullanılışı ancak 1986 da ba; r, Yukardaki resimde İzah ettiğimiz şeklin krokisi. Bu usulün mekanizması da çok basittir. Bu sahneleri çevirmek İçin, ekran olarak cilâar alınmış bir ayna kullanıdıyor. Bu aynanın uzunluğu 6 metre, eni 4 melre. dir, Aynanın cilâsı tipki otomobil karo- erleri gibi kumla silinir. Aralıkta şunu söyllyelim: Bu iş hayli tehlikelidir ve ya- pan mütehassıs ameleler yüzlerine tipki dalgıç başlıklarına benziyen bir başlık ge- çirirler, Ayna stüdyoda icab eden yere konur, operatör, aynayla projeksiyon arasma filmi alacak makinesini yerleştirir. Işık- ları tamamı tamamina ayarlar. Stüdyoda Hanri Gara le Mez Lömonni- yenin bir filmi çevriliyor. Vaka okullar sokağında cereyan ede: i yıldız bir oto- büsün sahanlığında Parisin bu eski sa - kağını baştan başa geçerler, Bu geçiş e3- nasmda Hanri Gara durmadan şarkı söy- ler. Tabil bu filmi Okullar sokağında çevir- meğe imkân yektur, Merakllar otobüsün yolunu keser, Onun için ayna hilesine mü- racaat olunur, Bir operatör bir taksiye binerek Okulrar sokağmı filme'alır. Bu hal enddedeki ka- labalığın nazarı dikkatini o kadar celiet- mez., Halk havadis ve manzara filmleri nin alınmasına alışkındır, İşte biraz son- ra stüdyoda cilâsız ayna üzerine aksetli- rilecek olan bu filmdir. Stüdyoda birinci plânda, bir »toblls sahanlığı dekor halinde yapılır. Hanri Gara ve Meg 18- monniye istedikleri kadar şar- kı #öyliyebilirler. Pilm alan ma- kine bir taraftan şarkı söyli- Yen iki yıldızı, diğer taraftan cilâsi alınmış ayni üzerindeki hayalleri filme çeker. Bu usul basittir, fakat tahmin edildiği kadar kolay değildir, operatörün bece - rikli, ses mühendisinin çok mütehasats ol- ması İÂsşmdır, Bunun içindir ki bu usulde çevrilen filmlerde sık sık büyük birtakım yanlışlıklar görülmektedir. Tablat unsur- Jarınım (meselâ deniz dalgası, bit arabanın yürümesi gibi) hareketleri aktörlerin jestleriyle çok defalar uymaz. Meselâ bir sandalda şarkı söyliyen bir adam görür- sünüz, Vücüdunda 6n wfak'bir hareket bi. le yoktur, halbuki bindiği sandal Çtabii arkadaki ayfh Üzerinde hareket eden fil. min yardımiyle) on kürekçi tarafından Ni- jer nehrinin köplüklü dalgaları üzerinde kuş gibi vçup gitmektedir. Yahut yıldırım gibi giden bir takside iki sevdalı görürsü- nüz, bu müthiş sürate sğmen yüzlerinde mütbiş bir süratle koşan bir sakil vasıta- 8: içersinde bulunmaktan doğan nana yok- tur. p Bazan aktörün kalabalık bir caddede yü rümesi lâzımgelir. Cadde cilâsız ayna üze- rinde film halinde hareket etmektedir. Aktör ise makineyle geriye hareketl € den bir hayaletin Üzerine yürümektedir. Aktör adım star, fakat halr geriye döğ- ru yürüdüğü gibi yine aktör olduğu yer- de, yani aynada hareket eden manzara- um tam orta yerinde görünür. Bunları öğrendikten sonra göreceğiniz filmleri bir defa da bu bakımdan tetkik ediniz. Bakalım cilâsız ayna Şardrmiyle çevrilmiş kısımlarını tabii olarak çevril - miş kısımlardan ayırabilecek misiniz? BENZEYİŞ — Mayır bu hoşuma gitmedi? İ — Neden bayan? — Mapishanenin resmi başlıklı kâğrtla- rından birkaç tane verir mishuiz. Alacak- kılarıma mektup yarasağım. — Belçika karikatürü — - iflâs Sokakta avuç açmıştı: — EL bin Wra kaybeden bir zavallıya merhamet edir. Birisi merakla sordu? —iflâs mı ettiniz? — Hayır. Bir piyanko bileti almıştım. İkramiye çıkmadı? . Mastalık — Kendim! basta sanıyordum. Aldan- mığım. — Na rahatsızlığın vardı? — Başımda bir ağırlık hissediyordum. 'Tartılmea aldandığımı anladım. Dün kaç kiloysam bügün de o kadar kiloyum! Kumarbaz Kahvede İskambil. oynuyorü kızı koşarak yanma geldi: — Baba, baba... Annem yolladı övde yangın çıktı. Babası aldırmadı. Oyuna devam öderek söylendi: — Annen de amma tuhaf ha! Yangm çıktıysa bana değil, itfalyeye haber gön- dersin. Küçük beni, Borç — Bana olan borcunu ne zaman öğiye- ceksin? — Ne bileyim, ben peygamber deği- im! İlfaiye neferi — Geçen yangında hani zayıflamağı vaadetmiştiniz? Oldu mu ya bu iş? — Fransız karikatürü — Moda İki arkadaş Beyoğlundan geçiyorlardı. Biri, camekândak! bir şapkayı gösterdi: — Bu şapkanın modası bir aya varmaz geçecek. Arkadaşı şaştı: — Maşallah! Sen artık modadan bu ka- dar anlıyorsun demek? Nereden bildin? — Karım daha dün bir aynini aldı da! Arkadaşlık — Cizğaran var mı? — Hayır. Artık cigara almıyorum. — Neden? — Seni cigara içmekten vazgeçirmek için! Model Ressam, genç kadının resmini yapar ken: — Bu ay içinde resmini yaplığım mo- dellerin en güzeli sizsiniz? Kadın yaemnunane sördü: — Bu ay kimlerin resimlerini yaptınız? — Bir elma, bir armud ve bir çöp ara- bası! Gaf Misafir, ziyafelte yemeğin sonlarına doğru anlattı; — Ban fazla yediğim zaman fena halde basta olurum. gz Pv sahibi teliğiz sördu! — Şimdi size ne İliçları kazırlıyalım? a ANN çi rw — Horlamandan bıktım, Başka ber hat uyuyamıyacağım! ney “2 n K lv e — İnd üç elma daha takarsa” kıskançlığından muhakkak gidi © Mantık geti, Es” Çok genç bir kizla evlen ” Yakı ki kendisi ellisini çoktan aşef'” bir arkadaşi onu ayıbladı: ak — Aranızdaki yaş farkı gok bü? İtiraz etti: as” — Hayır. Çünkü ona baktığı” pinseli” ben kendimi otuz yaş gen$l eydi” yorum, O da bana baktığı za58” gey” ni otuz yaş ihtiyarlamış hissedi ! leco aramızda yaş farkı kalmıyo” Hayadı durma! gri Dilikanlr sinema dönüşü #9 kakta nişanlısına #ordu: yap — Simdi seni sarılıp öpsem 79 * sm? e den seve veri Ve Genç kız tereddüd etme: — Bağırırım tabil.. Fakat galiba, bugün sesim pek kısık: Gıbta — Karım müthiş tembeldif: dar uyur. — Taliin var azizim. — Anlıyamadım. şen 0 — Benimki o zamana kadi” e” kağa çılımız ve muhakkak hirksi k camışlır. İN »