İKANU 3! HABER — Akşam postası mx — — ince maharet isteyen esrarlı bir meslek! Emeksiz, zahmetsiz, biraz yüzüne yözüne acayip bir çeki düzen vererek, alelâde bir oaktörlükle . Holivudda bir cinayet mi? vevimli kız meşum Kadını öldürdü! İreta Garbo ve Marlen Ditrih tipleri sinema tarihine karışıyor XX meşin kadını öldürdü! verilen bu haber bir cina- değildir, Sadese İekabetin yeni “bir neticesi... NR kadın, senelerdenberi beyazl © Dük, tar dm olan bir Sy kendisine esir ir eden, peşin ae başmı türlü maceraya gokan May pie Sinemaya getiren artist Li- ke, dir. diyebil Di Yy, Nik a dö Putti Ahihgale beraber KİR katil" ni “lân kadı çevirdiği filmde baş sirlerini,, ölüme | Varı k irdi, Si dir rolünde muvsffak olan ar- Nina #virde, dö Püttiden bi Ma Pia Norma Talmaç, Mey Mur- egri 4di, Mİtemanın geçen asrı sayılabi- devresinin kahramanları. Son Vamplarıysa, Mi: i Mib, yy, değildir ve geçmiyecektir de. “ny de yı ş ikinci derece ar- va başlamış! ardır. İlden biri haber veriyor ve #u noktaya çekiyor: veya Greta Garbonun irçok kişiyi sinemaya çe- İlimden #onra: in | Ditriy, (veya Garbo) ne teshirkâr <a rasgeliyor musunuz? e b na Durbin'in bir filminden öz ki, bugün 90, Marlen Ditrih, Con » Döanna e, Yani Durbin ve onun tipln- i, meş'um kadın £ ka) Kaç NN se, hanın filmlerini tercih ediyorlar. Çünkü romantik maccradan ziyade neşeye ibti- yaçları var. Bu yeni tarz artistler arazmda da Con Fonten, Anna Nig!, Mirma Loy, Cen Artur Neşeli kızların pâlkleri bu filmlerde dikkate çarpan bir taraf da öpüşme ve sarmalaşıma r. Meselâ, “Süveyş” ismindeki son filmlerden birinde bir tek öp ayıp si sahnelerinin az şme sahne- Bu inkılâp niçin? Şüphesiz, buna sinemaerları — Halk öyle istiyor da ondan, ceya- bını verecekler... Hakikaten, bugü leri düşünülürse filmlerin onlarla ne yük bir tezad teşkil ettiği kolayen Yür. Meselâ, Cin Harlu'nun melekleri” filminde bir sahne vardır ki, n aşkta haval genç- “Cehenaem bu gün bir karikatür gibi gelmektedir. Artist, Ben Layın'ın yanma, geniş bir izerine uzar:r ve baygin bir va» » Bu sahneyi görüp zor alanlar herhalde az değildir. “Bugünkü” filmlerde aşk yok mu? . Fakat, bugünün aşkı var, attım Deoroli Lamurla be ismindeki filmde artist ölmek üzeredir ve karşısın. dazi kadma: — Çabuk, çekil buradan git! diyor. Haibuki “caki” bir filmde olsaydı, Doroti Tamur'ün rine kapanır mehtabdş "Gözlerin sözler mereye gidiyorsun?,, gibi çığlıklar kopa- rirdı... Doroti Lamurda belki biraz Vamp tipi bulmak kab « Son günlerim meşhur dan Hedi Ta tiptedir. Fakat onlar da ancak kalı” yüdizl ri de aym hür ve çapkın kadın temsil ctr yorlar ve neşe cihetin Daryölerle birleşi, O halde, yalan geçinip giden binlerce insan —i ğ olduğu kadar tekâmil ve Dilencilik, İstanbulda dünyanın hiçbir yerinde modem bir şekle ge Dilencilik k bir âlemdir. mü miş değildir. ine mahsus, b iz, zahmetsiz, biraz ip bir çekidüzen vere törlükle geçinip giden babı öyle i öyle çeşitler i yeniden dilencilik yapabilecek açıkgöz, emektar ve sabıkalı meslektaşla” rın arasında kendisine asla bir mevki te- min edi Bu it jı yaparak meğe mecbur lek değil in Sahnelerimizde, seyi ni, Istirabını uyandı vaffak olmak için anala süt burnundan gelen sal ızın pek başaramadıkları bu İşi i pek az gayret sarfile elde eder. Bu itibarla dilenciler o arasında, biraz yontularak büyük sahne adamları bulmak mümkündür. Dünyanın gemü serdini tatmış feleğin çenDerinden geçmiş nice hatipleri" miz var ki gırtlaklarını yırttı bazı dilencilerin müessir kın bir muvaffakiyet bile elde ede: 1 yıllarca £ k > Bu itibarla dilenciler ar a, biraz n $ r okutularak, büyük halk hatipleri Hanendeler $e8 notalarında bilir, fakat, dilenciler sahte (illetlerinin tabii» Insanların o ruhiyatını asırlardanberi| den daha firaklı asarından bir santim şaş| tetkik etmiş psikolozlar dilenciler kadar) mazlar. Bir dilenci da etmişlerdir ki tur. Dilencilik yalnız sanattir de, iciler kadar hay“ vanliğa yardım etmiş sayılamaz. Bu ayni! zamanda Misir g cını da temin bakımından adamakıllı ik- tisadi bir hareket telâkki oluru Dilendileri sınıflara taksim edip te »unların esrarına Dilenciler ya alil veya ki bu sakatlıkları değme erba! nacak kapıyı, yana: rüşte takdir hassalarma psikoloğdur. , Dilenciler rurlar, diğerleri seyy Uarı para bul 'ahut kucağında Np GİN/MLE LONGİZ- Paxi paemER & re MIZIL GÖLGE MAX. KUMDA BİLOMLE BİM GAZETELERDE & OKUOYKLARNİ Dün 189 ger ENLİKELİ Sölç S MAKKNDA, Siymişr— 20. VAR: DOKTOR *poD. BLM YARYM Bi Pvvek ŞU MEK v8U Do379 İLE Abk N DOĞRYEUNU GSTERSENİZ a mi BEN/MLE BERA». il v BER MASTANANE Kuki NE YAKIT İNT. VE GELMİYECEK MS v2? 5 YASINA, OLUR, $EANA SMA Zi AN ŞO 2 ? DİK ç ONU GİDER BULURSUNUZ BEN GVDİYERYM — — — YİKİYEN PYH MUZ İNANILI CAK GiBi DEJİL.DIYANA ŞE NİNLE ŞçeaBea Pat/$ Mö.| Ez ERE Girme; SİNG TARIKATINANİ DENDE BAMSEPİ «YE AHMED Bgare()i | P1.. * be ili , MN 3Ye İKY Bu D4mogL! MEKTUPTAN SONRA ON İki MADİJE sis KARŞILADIK... MEPSNDE DE çanKııı şa MEYVIYSANID! | Bu GÜN ONLARDAN. BiR MEKTUP DA“ HA ALDM. çizi İ bom teline doku şaşırırlar, var | zevk ve heves dilenciler bu lar. Bu çocuklar onların mahsulleri olduğu halde, masumları pekâlâ Merhamet celbine vesi- le bir hale getirirler. Yavruların çimdi ten nasipleri pek boldur. Onu ağlatarak: — Maksım açtır! Diye insanm merhamet ve dilenci ka #fkatinin ma kadar bir fazlasını toplar, Eİ ariyettir. Dilenciliğin merhamet vasıtalarından biri olan çocuklar, biraz olg gelince köşelerde d riya bu çocuklar hemen en fazla yekünü mini bir mukavva kutu içinde beş on ka" remelâ, yahud bir sopaya dizilmiş çorap bi , kundura bağları, veya beş on düzüne iğne, firkete burların sermayele- iş ridir. Halkın burunlarının dibine kadar s0- kulup öyle istirhamkâr bir tavırla boyun k masını yalvarırlar ki daha Jüksleri cbadem sata” bir sepelte mandarinı gezdirenine sadü olunur. Hele zarf kâğıt satanlar pek çoktur. Lokanta camekânlarma, alçı dükküm larmın divar diplerine, tünel gişesi önü- a çocuklara, kadınlara tesa- dü olunur. ı tok bir bahtiyarın 20 parasına mubtaç bu fakire yardım etmesi çök müm kündür. Dilencilerin bazıları geceleri çıkarlar. Ve yahut öyle bir vakitte görünürler ağa k ışmamıştır. eyahut evlâdı merltâmet hidisel Ka hastanededir ve yani iri dakunabi! ne gibi varsa onlardan biri: visa ptır. kuruşluk dilenciler değildir. Nadir 3 lar, fakat, tam alırlar, ile larla dolu gibi gösterdiği sapsarı yüzü ile sürünerek yürüyen yeni hastaneden çık” mışlara merhamet eden çok olur, Yeni ve görülmemiş bir usul daha dik- arımızı celbeder, İki çocuğun can ağlaştıklarını görürsür Müdahale etmemek mümkün değil/ r. Meğer hâdise şudur! Babası 15 kuruş vermiştir, kaybetmiş” asıl dönsünler. Halbur ki ba hast, tağında ekmek gö” türeceklerdir. 15 kuruşu verirsiniz, kavga biter, Ve bu çocuklar beş yüz metre öte“ ğer bir sokakta gene dövüşerek ağ laşırla Yağmurlu h mış birini sizdir. Ar lerdir. Şimdi eve ni yersizdir. Elbise ır da bu biçareye bir kaç kuruş vermezsiniz. Dilencilerin enva" #mı saymakla bitmez, Bımlarm gratör leri, profesyönelleri vardır. Prolesyönel- ger Devamı 10 uncuda