iŞ © Sahirde otobüs yolculuğu ie bir âlemde. rl nyanın en usta Soförü Istanbulda ! m elmeli ki, dünyanın otomobil altında Mimak hünerine vakıf bahtıyar ınsanları Kek, Süre, ta, e Na ma) #ehrin ivicaclı yollarında O Ve, biz 13 müşteri B€ uğursuz bir rakam!) kaçırır giih kaşırılıye- İran teklem— taklım dolu, Mamvay Arabalarını kâh ni bırakiyoruz... Dir sürüş Kalan üzerine * #avallı “yaya” ların faj- ven gözleri, bir karış açı- Sil camda bir anda beli- Yayakaldırımından in- ilan karşıya geçmek ; “ehnlar; kovalıyoruz. Bu, e İlamı torpil hızıyla uçan “van sirki — ' red > sirkiaden, kaçruş m paniği yapıyor... t otobüsüne bindi, kadar, İstanbullu hem- ktü bir kanaatim m vücutlariyle, ağir ktm yürüyüşleriyle, hem- il ve battal tasanlar diye, Na adar aldanıyormuşum!... Şevik mahlüklarmış?... canavarın altında kal- “Kx6rtizli bir atlet ka» VE hoplamasını biliyor- çe sta #oförü muhakkak ki nd itiraf etmeli ki, Ritmda kalmamak tİyar insanları bizle- Bidiyoruz. Yerlerinde dakikalar, “luyor. Perçemleri ga- Mary yn biletçimiz, oto- X Ü için diller döküyor, di ye İK başka durak yerine N ye hizla uçuyoruz... , ay, alay li Geçitleri, sarı, dişlen Onla, “dercesine #uratımı- ii büzün, “bölediye yar a diyen hemşerilerin b Yarıyan canlı birer Aşka, işe Yaramıyorlar; ne » me aç Di dna e. Aman ya- Si Tehlike işareti bu. v ça yer. “ogi #ötörün ii yap- aa, ret... Otobüs, İma gibi, hazmı art, Mi, Petçemleri şa- | < *tçimizden öğre - ALİN otobüsü yetişiz le Yetişmesi demek, YAY durak yerlerin. kn demekmiş... İ dömek, yüzdelik İS. Çünkü bilet M yüzdesine or. e Istanbullulardır takmış... Dar caddelerdeki çılgınca Kr “War gibi sağa koşuyor, | yın sirrr işte burada!.. v4 Başta goför olduğu halde, hepimizde de, hayatından bezmiş birer insan hali | var; yabut da bu çılgmen hızdan zevka- yoruz... Kimse sesini çikurmiyor. Yağız suratlı, kafası sifir pumars traşlı, pehlivan azmanı şoförümüz, Şiş- hanenin üetameli yokuşunu İnerken, Tarlahaşından aldığımız malüm evlerin malüm sekenelerinden biriyle yarenlik yapıyor... Sapsarıyım... Haykırmak bulamıyorum... “Şoförle konuşmak ya- saktır!,, tabelâsma mıhlanan gözlerim korkudan donuklaşıyör. Yar kisa sürüyor. Ve, a müz, iel Yürütme ri “kopartıtiş bulunuyor!” Bupazar FO da buluşacaklardır? #. * $ Köprü başında birdenbire kakılıp ka, lıyoruz... Şoför, küfürler ederek iniyor; motörün kapağmı kaldırıyor. İğiliyor, yokluyor... — Bir kibrit! Diye, aramıyor... Perçemleri şokakla- rma dökülen biletçi kibriti yetiştirmek için seğirtirken, bir yolcu müdalinle e- diyor: — Motörü tufuştaracaksmız; birak kibriti... Size ceb fenorimi vereyim... Ve, muhtemel bir tehlikenin önü böy- lece alınmış oluyor. Birdenbire, pehli- van azmanı şoförümüzün: — Tuuuh! Diyo dövündüğünü duyuyoruz... Göz- leri dönmüş bir halde, dudaklarını sişi- rip sarkıtarak, başıfı sallıyarak urüba- nin İçine uzanıyor: — Baylar, bayanlar... Hepimize büyük geç olsun! Diyor... Ve, yana yakıla, koca Şişhane yokuşunu bozuk fretlerle indiğimizi anlatıyor. Arasma klfür serpiştirilmiş birkaç basit cimle içersinde, atlatılan korkunç facianın dehşetino işaret edi. yor: — Ya önümüze bir araba, yahut tram- vay çıksaydı! diye, ürperiyor... “iş Mademki İstanbulda yaşıyoruz; mia- demki otobüse de biniyoruz... şimdiden, muhtemel bir felâketi düşünerek aziz hemşerilerime kazasız belâsız yoleuluk- lar temenni ederim... Süheylâ Şefik bBüridan Okuyucularımızın zevk ve merak la okudukları Mişel Zevako'nun bu en güzel eseri, yeni neşriyat pro- Lramımız mucibince haftada bir gün ve B sayfalık bir ilâve olarak veri. lecektir. 23 Ağustos Sah günü ve müteakip Salı günleri HABER ga- zeiesile - birlikte “Büridan” » mik vezzilerinizden 6temeği “unutmayı 'z. için mefes | 19 AĞUSTOS — 19; / Hicri: 1307 — Cemari yelâhır: 2 sameyin değayı vüergin Balı 5,14 19,03 e ee ere 8,14 12,17 16,05 19,03 90453 Lüzumlu Teletonlar Yangın: İstanbul için: 44014, Kadıköy için: 24222, Beyoğlu İçin: 60020, Üsküdar İ- Bakırköy, Bebek, Tarabya, nüyükder; Fenerbahçe, Kan , Eren- köy, Kartal, Büyükada, Hey , Burgaz, Kınal Telefon o muhabere memu- runa detnek Ki Rami ilfaiyesi Deniz İtfaiyesi Beyazıt kwlesi: 21906. kulesi: 40060 Sihhi imdat: 22290. Emniyet Gelala yangın 44998, a ya ri 2. 4 Neyi oğlu: 44801 - İstan Sular İdaresi: tay: 40938, Cibali 31708. Üskü K Hava 60790, B: ; Taksı Otomobili İstemek için Bevoğlu cibet!: 49084. Bebek ciheli: 36 - 101. Kadıköy ciheli 60447. Denizyolları ei acenleliği: 22740. Karaköy: 42162, P. tesi Tophaneden 16,30 Mudanya, 20 Tandırma, Sah Tophaneden 9,39 İzmit, 16,30 Mu- danya. 10 Karabiga, 20 Bandirma, Gala- tadan p Karadeniz, Sirkeciden 10 Mer- urşamba Topbaneden 18,30 Mudanya, 20 e e Sirkesiden 15 Ayvalık, 18 »e Tophaneden 9,30 İzmit, 16,30 20 Bandırma, Galatadan 12 Karaleniz. Cumartesi Tophaneden 14 Mudanya, 90 Banılırma, Sirkeciden 15 Ayvalık, 18 Fartın, Pazartesi Tophaneden $linroz, 9,80 İz- atadan 8,30 Mudanya, 10,30 İzmir Sür, 12 Karadeniz, 22,30 Mudanya, Müzeler Ayasofya, Roma « Bizans, Yunan €ser- leri ve Çinili Köşk, Askeri Müze ve sarnıç Tar, Ticaret ve Sanayi Müzesi, Sıhhi müze. (Bu müzeler herelin saat 10 dan 16 ya açıkdır.) Türk ve İslâm eserleri müzesi: Pezar- tesiden “baska hergön saat 10 dan 16 ya kadar ve Cuma yünleri 16 dan 17 ye ka- dar açıktır. Kabi 5 Hergün annl 48 len 16 Müzesi, ya karlar açıklır. Wemleket Dışı Deniz Seferleri a vapurları: Cumartesi günleri ? Salı günleri 18 de Pi- Pire, Brendizi, Ven 1 rkeci İstasyon Vlutriupa Telefon “vrupa Hattı Semplon ekspresi hergün Sirkeciden saat 22 de kalkar ve Avrupadan geleni 5 te Sirkeciye muvasalat eder. nsiyonel 20,50 da kalkar, 19,20 de gelir, ene posiası: Hergün saat 8,50 de hareket eder, 19,33 de gelir, Anadolu hattı Hergün bareket eden şimendiferler: Saat $ de Konya, 9 da Ankara, 15,15 de Diyarbakır ve Samsun, 15,30 da Eskişe- hir, 19,10 da Ankara ekspresi, 20 de A- dapazarı, Ru trenlerden sast 9 da hareket eden Ankara muhleliti pazartesi, çarşamba ve cuma günleri Haleb ve Musula kurlar seler etmektedir. MUNAKASALAR: Tahmin edilen bedeli (83395) lira ulan 6415 ton Lavamarin kömürü Askeri Fab rikalar Umum müdürlüğü merkez satm. alma komisyonunda 20.8.9838 cumartesi günü saat 11 de kapalı zarf ile ihale edile. cektir, GEÇEN SENE BUGÜN NE OLDU? Üsküdar adliye binasını o tutuşturan adam tutuldu ve tevkif edildi. Istanbul Radyosu 19 AĞUSTOS — 1938 CUMA 18,90 plâkia dans musikisi, 19,15 konfe, rans, Dökler Baktriyolog, Fethi ÜErden, Torsa haberleri, 20, Saat ayarı, Gran viç rasalhanesinden naklen, Radife Neydik ve arkadaşları tarafından Türk — musikisi ve hülk şarkıları, 20,40 Hava raporu, 20. “a von Rıza Doğrul tarafından arapça a 22,30 tası) pk brahim ve ar sları tarafı 2210 muhtelif sololar (plâk), 22.50 berler ve erlesi günün programı, 23 son. BÜKKES: 10,15 Nuinen havaları, 20,15 viyolonsel konseri, 20,40 balalayka ofkesirası, 21,25 plâkiu Verdinin Rigoletto operası, BUDAPECSŞTE: 18: salon orkesirası, 20 plâk, 21,30 klâsik konser, 22,10 sigan orkestrası, 22,50 plâk 24,10 salon orkestrası, BERLİN: 18,30 piyano konseri, 19 22,15 plâk, 23,10 hafif . erenarlar, VARŞOVA: 18 cazbün!; 19,10 klâsik konser, 20 Ja, bando, 21,10 müzik, ve “lamak için yukurı çıkmak, öteş içinde ka- Yaz bir sarsıntı, geminin Birdenbire kayalara çarpm an: Rahmi YAGIZ asından çıkan bir gürültü duyuldu Dia Süvarimiz telâşa düştü, provamızı bu adaya çevirdi, baştan kara etmek ii hızıyla gemiyi koşturmağ telbahir bize / yor, fakat kaptanımız buna aldırış ei yordu. Tahtelbahir küçük topünu (o peşimiz sıra ateşledi. Bir mermi ıslık çala çala tepemizden uçtu. Onümüze düş bir ikinci takip etti. Üçüncü isabeti muhaklkaktı. Kaptan bu karşısında hepimizi güverteye bizimle helallaştı, kısaca: — Arkadaşlar, dedi.. Fena vaziyette yakalandık. Ne imdat istiyecek bir va- sıtamız var (1), me de bize yardıma Ko. şacak bir kuvvet. Adaya kadar bile kaça mıyacağız. Tahtelbahirin mermileri bizi i paramparça edecek. Duralım. Bakalım ne yapacak. Herhalde bizi peşine takıp götürecek değildir. Allah (yardımcımız olsun! Sönra gemiye stoper emrini verdi, Tahtelbahir bizim durdufumuzu gö- rünce ateşi kesti. Yanımıza geldi, Abor. da etti, İçinden çıkan silâhlı Rus babri. yeileri güvertemize doldular. Hepimizin üstünü başını aradılar, Sonra tahtelbahir süvarisi de gemiye çıktı.. Gemi; nn ev raklarını topladılar. Bizi de birer birer tahtelbahire geçirdiler. Ben, bu arada kaçtım. Başaltı anbarının safra kısmına girdim, saklandım. . Yukarda ne olduğunu — bile Biraz geçti, dehşetli bir sıcak e topl adı, Değ da FON Ki, RAE YAN benden başka kimse yoktu. Seslendim. Sesime cevap mara koridoruna man üme açrptı. Genzimi t guluyordum. Yukarı, güverteye fırladım. Daha merdiveni tırmanırken müthiş bir alevle karşılaştım. Gemi yanıyor Şaşırdım.. Ne yapacaktım; denize at- lan güverteye varmak iâzımdı. Bu da im. kân haricinde bir işti. Ceketimi attım, gömleğimi o çıkardım. Terden sırsıklam kesilmiştim. o Sıcaktan ellerim, ayaklarım tutmuyor, sanki dam. Ja damla etiyordum. Bu sırada tüzgür arttı. Dalgalar alev âlev yanan yemiyi kayalıklara doğru sü- rüklemeğe başladı. Ben, kapalı kaldığım lırın köşesi gibi dar tahta bölmeden dı. şarısını görmek, biraz serin hava almak için oradaki tomboz camıni elime geçirdi- ğim bir demirle parçala Taze hava. ya yüzümü, göğsümü verdim. Biraz ken. dime geldim. Güvertedeki alevlerin harareti. yanan tahtaların çatırdıları büzüldüğüm köşe. den duyuluyordu. Göz göre kebab olacak, diri diri yanacaktım. Bütün ( kudretimle Allahdan istimdat ediyor, beni kurtara. cak bir mücize göndermesini yalvarıyur- dum, Birdenbire dehşetli bir sarsı nin kayalara çarpmasından gürültü duyuldu. Bunu da geminin parça larm: delâlet eden şiddetli bir çatır. dı takip etti, Artık sığındığım köşede du. ramazdım, 'Tekrur bütün kuvvetimi top. tadım, Güverteye çıkmak için merdivene saldırdım, Hararet biraz hafille divenin son kısımla tırmi verte göründü. Gemimizin, zav dırmanın kıç tarafı parçalanmış, ka bol. lı muş, ön kısım, benim bulunduğum baş güverte kayaların arasına saplanmış, hü. cüm eden dalgalar ateşi söndürmüş, yarı yanık tahta parçalarından beyaz duman- lar çıkıyordu. Ne olursa olsun dedim. Hızla yuka çıktım. Tabanlarım yana - yara küçük güverteyi başlan o başa geçtim, Kendi suya altım. Serin su ku vwetimi biran işti. Mer rüdüm. İki kayanm ortasında mahfuz bir nokta buldum. Oraya çökmüşüm. Sonra öldü bilmiyorum. o Gözlerimi açımca kendimi burada, sizin aranızda buldum beybabal, Cafer, ke r & tekrar yumdu. Etrafında bulundular, Etem kaptandan kes tayfaya atıyor: sb zavallı Me Neler kendi hallerini ni yar, minik yolculukta kendilerinin de böyle bir âki- bete uğramaları ihtimali karşısında bey- ni bulanıyordu. Tayfa gözlerini yumunca süvari öteki kaptanlarla konuştu: — Nasıl, İs kaptan, gördünmü Karadenizdeki doranmamızın hâkimiye. 2.. İşte, herifler bir Rus tahtelbahiri. nin elinde bek neye (uğramışlar!.. Diri yorlarmış. Hemen'Tanrı bizi e e bir Akibetten korusun! kaptan, hiç ses çıkarmadılar, Çer. il kaptan endişeli bakışlarını Sa. kudan ufalan göz- tırırken murıldandı: uz yeter artık, yola çıka. iahmerle oOMitatpaşa Süvarileri, rile Bezmiâlemin yan merdivenin. den yollarken Etem kaptanda ku. Makine tel, , Bezmiâlemin bodoslama» $ıtekrar rotasma <köpüklü.biriizle baş. larken Etem kaptanınabuğulu gözleri u. fukta tehlikeli bir işaret arıyor, minin n kaldırlan kazazedenin & lerine delâlet ederi bir iz görmeğe em yordu. Hareket saatindenberi süvarinin Yanın dan ayrılmıyan alay komutanı yarbay Saim, Etem kaptanın omuzuna dokundu: na baksana kaptan bey! — Ne var yarbayım? — Telâşında haklı olduğunu şu tayfa- ım şulattıklarından öğrendim. Sahi biz, muhafız gemi almadan yola çıkmakla ha. ta etmişiz! Etem kaptan can'sıkıntısı İle cevap verdi: — Çok uğraştım. Baş vurmadığım ma. kam kalmadı. “Karadenizde Rus donan. ması hareket kabiliyetinden mahrumdur, Korkusuzca, yalnız başınıza gidebilirsi. niz, Muhafıza lüzum yoktur!,, dediler. Veyse. Olan oldu, Şimdi başımızın çaresine baksak bari... — Ne gibi? — Kendi vasıtalarımızla gemileri ani bir düşman *âarruzuna karşı koyacak hale getirsek. — Yapabilir miyiz beyefendi? — Tabit,. Elimizde bu kadar silâh var. fek top, bomba var. Bunlar- dan istifade edebiliriz. — Top kullanılmaz.. Gemi, üzerinde a. teşlenecek topun sarsıntısına müteham., mil değildir. Makinelitüfeği bilmem. Bel ki bunu kullanmak kabil olur. — Ben şimdi tertibatı alacağım! Bu sözlerden sonra yarbay Saim köp. rüden ayrıldı. Aşağı güverteye indi. Alay , Ona emir verdi: i makineli tüfeklerden 12 ,. Güverte | denizden çıkardığımız ada: nü anlattı. Buralarda Rus tah telbahirleri varmış. Gemilere taarruz e, diyorlarmış. Rasıtlar tahtelbahir izi gö, rünce derhal o noktaya ateş açılacak. Biz de bir felâkete uğramıyalım. (Devamt var) (0) O zaman bonsborlarin - ekserinin sizi yoktu, Bu meyanda Bondırmapın v DI b Mi Mi