4 44 — Yordan Kestantin Dişçi 45 — Mustafa Ekmekçi 46. Mihal Sobacı 47 — Arit “ 48 — Eltalya Şapkacı gu 5 50 — Kostentin Yorgi Hurdacı 51 — Mustafa Ekmekçi — Mihal Andreya Sobacı 53 — Makhold Jozef o Cam harf imalcisi 54 — Isak Mezeci 55: Sultana Şapkacı 56 — Yahya Cilâcı N— . 58 — Davit Kohen Ekmekçi 59 — Karakin Oyuncakçı 60 — Yorgi oğlu Atanas Sobacı Teoharidiş 61 — Yani Çiçekçi GE iy ” — Arif Sobacı 64 — Eltalya Şapkacı © — Zak Katketçi 66.— Mordo Eskinazi > Gramoloncu Eğ ğa yp, 68 — Davit Tuhafiyeci 69 — Peti Yani Sobacı 70 — Mustafa Recep oo Köfteci TI — Saime Ebe e “ 73 — Salamon Nalbur “74 — Salamon Levi Tuhafiyeci 75 — Celâl Kömürcü 76 — Hüseyin Hulki ” 77 — Ziya Hulki 78 — Jak Fteş Balıkçı 79 — Siflas Nikolas Terzi 818 — Salamon Levi "© Dişçi 82. — Ahmet Kömürcü 83 — Jak Menteş Baskıcı 84 — Nahaetlin ve şeriki Garaj © Siler 85 — Pepo Sebze deposu 86 — Emin Meyhaneci HABER — Aksam postası » 8 460S 922 8,30 A.C. Şahkulu karanfil 16 4500 900 “ei, 4171 2004 5,8i A.C. caddei kebir 534 N. 3100 6,39 567 128,45 11.21 2015 22,05 440 A.C. Şahkulu 23 03,75 615 Şahkulu Karanfi! 16 N. 15,00 2.25 P 345 sa ai 24,30 4,sö 4,37 384,00 16,80 « Karanfil 6/1 1410 » Cerrah 21/4 w Gatldei kebir 622 623 n küçükhendek 14 25.20 « Caddei kebir 454 2553 ıı Oo 1254 «e Şahkulu 7N. 8,63 » caddei kebir 577 20,04 1582 .* 425 bi 451 ATI : 143 w Kabristan 5 25,56 4,60 511 « caddei kebir 520“, . 88,48 . 13,70 13,70 » Emekyemez minare 133.16 sokak 12 No, 26,63 72,00 10,80 16.56 n Şişhane 14/1 48,87 785 11.24 « Okçu Musa 21/1 97,05 6,61 20,73 » Şişhane 37/1 56,82 5,34 12.39 112,50 16,87 25,87 Emekyemez Şişhane 37/1 540,00 21,00 Emekyemez Okcumusa 47 2263 339 5.20 e m e OE 2154 3.28 4,95 » Okçumusa 35/1 28.50 4,05 4,50 18/13 100,67 , 51410 i 20,35 w Okçumusa tenha 1143 12.2 192 2.67 w Emekyemez Okçu. 21.60 musa 67/1 432 w Okçumusa yeni sair 15.60 Eşref 12 N. 648 ia 10,49 « Şehsuvar 4548/1 8,16 1.60 w Okçumusa 109 55,54 8,33 137 De Gi Kazanç Ceza Buhran Kazanç Buhran Kazanç Bultran Kazanç Buhran Ceza Kazanç Ceza Buhran Kazanç Buhran Kazanç Buhran Kazanç Ceza Buhran Kazanç Buhran Ceza Kazanç Buhran Kazanç Buhran Kazanç Buhran Kazanç Ceza Buhran Kazanç Buhran Kazanç Buhran Kazanç Buhran Kazanç Buhran Kazanç Buhran Kazanç Buhran Ceza Kazanç Buhran Kazanç Buhran Kazanç Ceza Buhran Kazanç Buhren Kazanç Ceza Buhran Kazanç Ceza Kazanç Ceza Buhran Kazanç Buhran Buhran Kazanç Buhran Kazanç Ceza Buhran Kazanç Coza Buhrar Kazanç Ceza Buhran Kazanç Ceza Buhran Kazanç Ceza Buhran Kazanç Buhran Kazanç Ceza Buhran Kazanç Ceza Buhran Kazanç Ceza Buhran Kazanç Ceza Buhran Kazanç Ceza Buhran Kazanç Buhran Kazanç, Cezz Buhran Kazanç Bühran Kazanç Cezai Buhran 45/18 10/44 13/62 4/13 45/59 45/51 5/21 44/18 44/25 40/32 19/93 1131 45/10 15/85 17/68 M. 43/49 45/58 44/5 144/6 13/50 14 47/70 17/46 sTYAT 46/51 44/86 43/63 46/18 41/22 46/61 45/70 46/50 46/50 8/88 di 45/72 45/74 20/18 45/15 45/18 46/63 44/60 45/83 Dap Devamı 15 incide 30 MAYIS — 1938 Sinema yıldızı olarak Amerikan aşk hayatına düşmüş Tahitli bir kızın duyduğu ıztırap A Paşlarafı 13 üncüde bambu #opdsı yi bekliyor : buldun, Beni öldürünceye kadar döğmeye ni . yet etmişti. Yalvardım, yakatdım. dinletemedim. Annem o kadar kızmış» tiki! Nihayet babam araya girdi, annem de, affetti, fakat bir şartla: bir daha bara gitmiyecektim. O gece evde oluracaktım. Annem, babam ve W#ardeşlerim erkenden yat. tılar, uyudular. Dışarda gül bir mehtab vardı. Böyle bir gecede insan dans etmeden, çalgı dinlemeden nasıl durabilirdi? Anneme verdiğim sözü unuttum 've hemen arkama entarimi geçirerek, ev. den dışarı fırladım, koşa koşa bara gittim. Bütün arkadaşlarım orada toplan - mışlardı. Beni görünce çok sevindiler, alkışlarla karşıladılar. Barda Amerikalı bir seyysh vardı. Bana çok bakıyordu. Biraz sonra va- nma çağırdı, en pahalı içkilerden bol bol ısmarlamaya başladı. Hiç o kadar gok içki içtiğimi bilmiyorum. Güzel bir rüya Bütün gece Amerikalı ile içtik, dans ettik. Artık ne eve dönmeyi dü. şünlyordum, ne de asbahm yaklaştı. ğı. Çalgılar çalıyor, şampanya şişe. leri açılıyor, biz de işip boyuna dans ediyorduk. Bir aralık Amerikali boynuma sa - rıldı ve kulağıma iğilerek: — Benimle beraber gelir misin? de- di, Başımı salladim, gelirim dedim. Bu adam çok hoşuma gitmişti. O- nunla beraber, istediği yere giderdim. O geceki, hakikaten bir rüya imiş. Sabaha karşı Amerikalınm kollarında uyumüştum, Gözlerimi açtığım zaman — Gitti, dediler, z O zaman, yaptığım deliliğin farkma verdim ve hemen eve koştum, Fakat annem beni eve alniadı: Rapeote kü- gük bir yer, ne yapsak hemen o saat duymadık kimse kalmaz. Bardaki hâdise de hemen annemin kulağma gitmişti. Annem bana kapı, yı açmadı ve bağırarak koğdu... Ondan sonra evden içeri adımımı a. tamadım. Sokaklarda, kırlarda tek ba- şıma yasamaya başladım. Bir müddet sonra karşıma yine bir Amerika'lı çıktı, Cenub denizlerine â- şık olan bir adamdı bu, Yerliler gibi yaşamasmı seviyordu. Bizim adaya yatla gelmişti. Bir de Italyan kontu vardı. O da ba. na büyük bir alâka gösteriyordu. Son- ra bir de Kanadalı bir tanıdığım var. dı. Bunların Oçü de hoşuma gidiyor . lardı. Fakat, hayatımı değiştiren bun - lardan hiçbiri olmadı. Nihayet bir gün, bizim adaya Fred Murnau ismin- de bir adam geldi. Bu meşhur sinema müdürü idi. Yanında birçok adamlar vardı. Bir de “Pal” isminde bir köpek. Beni kendisiyle barda tanıştırdılar. Fred hoşuma giden bir adam değildi, ; Hattâ biraz korkuyordum: tanıdığım öteki adamlara benzemiyordu. Çok u. zun boyluydu; çok ciddi konuşuyordu. Ne fazla içki içiyordu, ne dans edi - yordu.. Fred Murnau beni filmde çalıştır . mak istediğini söyledi. Ben film çe - virmek nedir bilmiyordum. Fakat o- nun istediği, ertist değilmiş, Tahitili güzel bir kız arıyormuş, Peki dedim. bir menbadan öğrenildiğine göre, Cinler diyarında Fred ile beraber adadan ayrıldık. Film çevirmek için başka bir yere gi. diyorduk. Nihayet filmi Motu Tapu a. dasmda çevirmeye karar verdik, ora- ya çıktık. Fakat Fred Marnau, filmin hazir « lanması için lâzımgelen binaları, kulü. beleri yaptıracağı zaman yerliler: — Olmaz! dediler, Burası mukad- des bir yerdir. Bütür Polinezya ilâh. ları bu toprakta yatar. Yere bir çivi çakamayız, hiçbir bina yapamayız. . , Fred, bunun saçma bir düşünce ol.” 9 duğunu, başlarma bir şey gelmiyeceğis ni söyledi. Fakat yerliler böyle ilâhlar rın ruhlarına inanmıyanlari cinlerin nasıl çarptığmı anlattılar: Bir balıkçı bu adanın sularında ba. lik tutmağa gelmiş, kendisini dalga“ lardan çıkan cinler esir almışlar va suda boğmuşlar... Sonra bir genç kız, buradaki ağaç. lardan birinden bir Hindistancevizi koparmış, sütünü içmiş. Biraz sonrü kendisini ölü bulmuşlar... “ Yerliler, buradaki toprağa, suya, ne batlara kim elini sürerse “Tapatav,, ların, yani cinlerin hışmına uğrıyaca- gmı söylüyorlardı. Fred Murnau yerlilerin anlattıkla- rint dinledi, fakat yine bu adada film reddüd aldı, Papeeteden ayrılmak be. | nim için pek z6r olacaktı. Fakat, be | suları aşarak yeni bir dünyaya kavus / şacağımı düşünüyordum. Nihayet karar verdim: gidecektim. | Amerikaya Sanfransiskoda ayak bastım. OoOOradan ONevyorka gif“ tik. Gerek Sanfransiskoda, gerek Nev- yorkta etrafımızı gazeteciler çevirdi: Resmimizi aldılar. Hepsi benimle kö” nuşmak istiyordu. Ben fransızcada” ve bizim yerli lsanından başka bir li san bilmiyordum. Amerikalılar beniri sesimi ve konuşuşumu pek beğenmif” Nevyorkta çevirdiğim filmden 800 Ta artık meşhur olmuştum. Bir gü”. beni milyoner bir Amerikalı ile tan” tardılar. Bunun, Papeetede ilk konu tuğum Amerikalı olduğunu hemen 4” | Iadım. e Bana: — Sizi aresira görebilir mi matmazel ? deği, — Aveo plaisir (maalmemnu: diye cevab verdim. Ondan sonra İz sık gik buluştuk. Beni tayyare © | gezdirdi, A Bir gün Frank isminde bir ge karşılaştım. Sonra anlağım ki, i i genç, Nevyorkta çevirdiğim filmde, | almış. Fakat o zaman biribirl! , farkına varmamıştık. Belki yalnı ER orun farkına varmıştım. Ki — Beni seviyorsun, değil mi? Ö” Başımla evet, dedim. e gl Ve e A Onu öptüm, m ceğimi anladı. O zamana kadar Frank kadar" seyi sevmemiştim, Kendimi ons