mm — 20 MAYIS — 1938 Hayata dör « Tİ Yine yenilik ÜNKÜ Kurun'da Hasan Kum. çayı, "Edebiyatta yenilik” ad- İr yazısında, Abdülhak Hâmid'in; “Dalma gördilğümüz gibi yazmakta ne terakki olabilir? Biraz da düşündüğü- müz gibi yazmalıyız... sözünü zikret. tikten sonra diyordu ki: “Zannediyorum ki Hâmid bu sözü ile: “Daima başkalarının yazılarını taklid etmekte ne fayda olabilir? Bir az kendi gördüğümüz ve düşündüğü- müz gibi yazmalıyız,, demek istetc ge. rektir, Çünkü yenilik ve yenilik için- de güzellik ancak görüleni ve düşünü- leni yazmakla mümkün olabilir.,, Hâmid'in sözünü, Hasan Kumçayı. nm verdiği manada anlamak da #ip- hesiz kabildir; fakat ben, gâirin “te. rakki,, kelimesini de kullandığı dü- şlinerek, ona başka bir mana vermeği tercih ededeğim: “Gördüğümüzü, gö- zilmüzün önünde olanı tasvir etmek mi? Niçin?... Şairin, edibin bir vazi, fesi de insan oğlunun İlerlemesine, da- ima bir halde kalmayıp imkânları ta. hakkuk ettirmeye çalışmasına hizmet değil midir? Her şiir, her yazı in- sanlari daha iyiye, dahadoğruya, dâ- ha'güzele davet etmelidir. Şair; edib, #anatkâr gördüğünü tasvir İle kalma. malı, bu âlemden daha mükemmel bir âlem tasavvur edip onu, düşündüğünü. anlatmalıdır ki terakki kabil olsun. Yoksa hep ayni hal sürliklenir, gi- der.,, Bir sözün böyle birkaç manaya çe. kilebilmesini, ne yalan söyliyeyim? severim. Böylece Hâmid'in sözünden: “Sanat hakiki hayatın bir tasviri ol- malıdır,, diyenler de, “Yok, sanatkir hakiki hayata esir olmayıp hulyasını, rüyasmı söylemelidir. diyenlerde , kuvvet alabilirler. Hasan Kumçayı'na teşekküre met. burum :'benim: “Yeniye hürmet, ya zmn bir parçasını da almış; Hâmid'in sözünlü zikretmekle de beni tasvib et. tiğini gösteriyor. Son günlerde bu sa- hatta yenilik meselesi birçok muhar. tirrermkalamını işgal ödiyor: yeniye hücum edehler, yeni yollar aramak is- tiyenlere hayat hakkı vermiyenler ol. duğu gibi her yeni hamleyi müdafaa etmek istiyenler de var. Bazıları da, yeniyi, güzel olmak gartiyle kabule hazır olduklarmı söylüyorlar, İlk ba- kışta bunlar haklı gibi gözükürler; fa. kat “görünüşe aldanmamalıdır.. Yeni'yi güzel olmak şartiyle kabul- de pek o kadar mana yoktur; günkü Züzellik bir takdir meselesi, bir peşin. hükümdür. Biz bugün, meselâ Ome- Tos'un destanlarmı güzel buluyoruz. Niçin? Çünkü onları güzel diye oku. duk, bizdeki güzellik telâkkisi onları Ve onlar gibi eserleri okuyarak teşek- kül etti, Zaten “klassik edebiyat, tabiri de, bir manada, İnsanda güzel. lik fikrini teşkil eden eserler demek değil midir? O halde yeni, gerçekten Yeni olan hiçbir sanat eseri, meydana Belâlği zamanda, güzel değildir; son- Tadân güzel olur, yani kendisindeki Yeni telâkkiyi bir peşinhüküm olarak a ettirirme. Her yeni sanât eseri bir “teklif” tir. Zamanın belki kabul, i de reddedeceği bir teklif... ,, Zaman neye kabul ediyor? neye red. “iyor? Bunu iyice kestiremediği- ke için hiç de vazrh olmıyan bir se. gösteriyoruz: “kabul ettiklerinde yeni Dir kiymet vardır. diyoruz. ie bu beşeri kıymet nedir? neye Ni serde var da ötekinde yok? Bum- Symi muammadır. İşte bunun için ki ye E2iyİ serbest bırakmalıyız; bel. Mep siyetlerini zamana “beşeri kıy- a diye kabul ettirecek kuvveti var, Ür gem göremem sezemedi- Kim iel sini li ol görebilir; bi. zi Vİb edabiyir. e Nurullah ATAÇ Frânsanın yeni bir zırhlısı Ba, rende hizmete girecektir. Boyu Zırhlı 26 bin 500 tonilâtoluktur. 215 metre ve genişliği de 31 Tal Sürati 30 mildir. Zırhlı 330 pe ek meki daha kalibrelik 50, lik 16 tayyare topu ile a lenhhezdir. Gemide dört tane de| Kış günlerinin ve son günlerin “Gülhana parki,,. Fotoğraf muhabirimizin ili m va, İstanbullu için, gla kadar lüzumlu bir ihtiyaçtır. İş saatlerini umumiyet lc kapa imde tesbit ettiği Du resimlerden gi neticeyi çıkarabiliriz: temiz ha. k, gayrisihhi binalarda geçiren, bir sayfiyeye çıkmak imkân da bulamsyan amele ve halk için umumi parkların lüzumu vo faydam nekadar aşikirsa, iki üç parkın kalabalık bir şehir halkına kâfi gelmiyeceği de o ka. dar meydandadır. Şehrin yoni plâneni ynparken bu nokta üzerinde de ehemm iyotle durmak Idzımdır. 200 Bin ton hurda demir Limanın temizlenme» sile elde edilecek Memlekette mevcut hurda demir mik tarı tesbit edilmektedir. Bu arada I- manlara emirli bulunan ve batmış olan eski gemi tekneleri de birer birer sa- tılmaktadır. Yapılan tetkikler netice sinde İstanbul llmanındaki hurda demir miktarının iki yüz bin tondan fazla ok duğu anlaşılmaktadır. Hükümet bu hurda (demirleri yeni demir endüstrimizde kullanacaktır, Bu- nun için Heliçie bulunan ve yarı yarıya batmış olan eski teknelerin çıkarılma- sı işine yeni sene bütçesinden verilecek tahsisat ile önümüzdeki aylar içinde başlanacaktır. Eski teknelerin buradan çıkarılması Halicin temizleğmesi için kuvvetli bir. vesile teşkil etmektedir. Hükümetin bu“ radaki harap ve batmış tekneleri çıkar- mak için faaliyete geçmesi, üzerine liman idaresi de buranın temizlenmesi için tertibat alacaktır. İstanbul Ilmanı için yeni iki temizle- me tarağı alınması programa (Okonul- muştur. Fakat bunların satın alınması veya yeniden yaptırılması uzun zamâ- na mütevakkif bulunmaktadır. Bunun için, bahriyye ait tarak ve deniz tica- ret müdürlüğünün tarağı bir ay Ha- liçi temizleme işine tahsis olunacaklar- dır. Haliçten ve Böğaziçinden çıkarıla- cak batmış gemilerin bir yerde toplan- ması ve orada parçalanıp kırılması dü- “şünülmektedir. Bunun için, dün alâka. dar dâirelerin mümessillerinden mü rekkep bir heyet liman civarında tet- kiklerde bulunmuşlardır. —. Valde hanının yıkılması işi Eminönü meydanın açılması için istimlâk edilmiş olan Valide hanının yıkılması süratle ilerlemektedir. Evvelce bu hanın ancak'iki ayda yı- kılabileceği tahmin olunuyordu. Fakat bu tahminlerin yanlış olduğu bugünkü vaziyetle anlaşılmıştır. Çünkü hanın üçte İkisi yıkılmıştır. Belediye, işin böyle süratle yürüdü- günü görerek bu (Osahada (İstimlâk İş lerini de biran evvel netilelendirmek i- çin tedbir almıştır. Diğer taraftan yı- kılan binanın enkazmı süratle taşıma- $i ve yanan adliye saraymın olduğu gi- bi enkazın kalmamas: için elinde bu- Yunan bütün vasıtaları bu işe tahsis et- mektedir. Valide hanından sonra istimlâk edi- Jerek yıkılacak olan karşı sıra binalar» daki kiracılara tebligat yapılmıştır. ŞEHİRDE vE MEMLEKETTE Kömür mıntakası Kuruçeşme olmıyacak mı? Alâkadar bazı makamlar Yeni- kapı cihetini İstanbul limanında kömür mıntakası olarak Kuruçeşmenin seçildiği yazıl mıştı. Filhakika liman idaresi bu karar üzerine Londradaki Kip müessesesine Ji manın yeni kömür tesisat ve teşkilâtk üzerinde icap eden projeler! yaptırmış- tır. Denizbank kurulduktan sonra kömür mınlakasına ajt inşaat İşinin Ooyeniden tetkikine kârar verilmiştir. Banka fen heyeti-bu işle devami bir şekilde meş- gul olmaktadır. Çünkü, İstanbul:Jima- sının ihyası programının en mlihim kıs mmı bu kömür muntakasını tesis işi teşkil etmektedir. Fakat, dün haber aldığımıza göre, Küçük sam'at erbabı ve kazanç vergisi Küçük sanat erbabı, kazanç kanu- nunda ötedenberi tefsire bağlı olan bir noktanın bu mali senede tasrihi için ma Yiye vekâletine müracaat etmişlerdir. Mesele şudur: Kazanç vergisi kanu- nunda, küçlik sanayi işlerinde imalât- hane olarak bir kısım gösterilmiştir. Bu kısım, esnaftan bir derece (o yukarı ve beş beygirden aşağı kudret ve on ame- Jeden aşağı işçi ile çalışarak muamele vergisinden muaf olarak küçük sanayi erbabından da bir derece aşağı bir snf teşkil etmektedir, Fakat kanunda bu #i- nıfların vergi hadleri başka başkadır. Meselâ: bir marangoz İle marangoz İ- malâthanesinin vergileri biribirinden çek farklı ve Ikineinin o birineiye.naza. ran kazanç vergisi daha çok (oyükseklir, Halbuki kanunda imalâthanenin mahi- yeti ve İş hacmi hakkında hiçbir tarif yapılmamıştır. Bu vaziyette, o bu husus kazanç tahakkuk memurlarının kanaat ve ictihadile tayin ve tesbit edilmekte- dir. Bunda da mmtakalara ve memurla- ra göre bir çok değişmeler o olması tabi! bulunmaktadır. İşte maliye vekâletin- den bu çihetin kanunun ruhuna uygun bir şekilde tasrihi istenmektedir. Ton ton amca nn çocuğu ve karısı ileri sürdüler kömür muntakası için Kuruçeşmenin intihabı bazı alâkadar makamlarca iti- razı mucip olmaktadır. Bunlar kömür mıntakast olarak şehrin Yenikapıdan itibâren olan koy kısmında bir yer in- tibabını ileri sürmektedirler. Bu su- retle eskidenberi kömür mmtakası için devam eden münakaşalar resmi makam lar arasında yeniden tazelenmiş bulu- muyor. Diğer taraitan şehir mimarı Porst da kömür mıntakasının Kuruçeşmede te sis edilmesi hakkında kati bir mütalea dermeyan etmemiştir, Prost, (Obugün- lerde Kuruçeşme ile diğer sahil imınta- kalarını bu maksatla tetkik edeecktir, Biroz geç oldu ama... Susuz kalan mahalleler Yakında suya kavuşacak in en susuz mntakasını Şeh teşkil eden ve geçen sene tifo salzını esnazın- da belediye tarafından çeşmelerinin su yu kesilen, kuyuları kapatılan Fatih ka- zasınm Horhor mahallesi ve civarında ki mahallelere su vermek üzere Edirne- kapıdaki terşih havuzundan ( itibaren boru döşenmeğe © başlanmıştır. Bu boru- Mirın daha faydalı olabilmesi için Edirne. kapının mahalleler! arasından geçiril mektedir. Yeni konulan elek» trik lâwbaları Belediyenin yeni (programla şeh- rin karanlıkta kalan yerlerine dikilme- sine karar verdiği 2000 elektrik limba- sının dikilmesi ameliyesi ikmal edilmiş- tir. Bu elektrik lâmbaları biç elektrik olmıyan yerlere dikildiği gibi elektrik lâmbaları da pek seyrek olan yerlerde de aralara konulmuştur. i İfatez'den Tarihe Tatlı ve çocuklarımız Dünden itibaren orta okullar ve lise- İer yaz tatiline başladılar. Son sınıfların imtihanlara girecek çocukları ile tem. bellikleri yüzünden engellerle karşıla- şanları istisna edersek, bugün on bin- lerce Türk çocuğu, sabahtan akşama kadar işsizdir. Ben tatili, bacaklarını uzatıp sırtüs tü yatmak, azami neş'e ve şetaret için- de plâjlarda, kırlarda, çayırlarda gezip eğlenmek diye anlamıyorum. Tatilde gelecek ders yılına hazırlanmağı da pek medrese işi buluyorum, Tatil, ço- cuğun ders çerçevesinin dışında okuma devri ve yurdunu tanımak için. gezip dolaşma zamanlarıdır. Harita üzerinden ve coğrafya kita- bından yurdu tanımakla iktifa etmek yarım iştir. Tatil günlerinde çocuklarımıza mem- leketimizi o gezdirip tanıttırmalıyız. Devlet Demiryolları bu yurd gezintile. ri için azami kolaylıklar göstermekte- dir, Fakat, çok acı bir hakikat olarak kaydetmek isterim ki, talebelerinin bs- şında bir memleket seyahatinden zevk alacak öğretmeni göremiyoruz. Hattâ; tatil aylarında kendi başına seyahate çıkan öğretmenlerimiz de parmak İle gösterilmektedir. Çocuklarımıza gelince, line küçük bir çanta alıp trene yahut vapura atla- yan, bir sy, bir buçuk ay, hattâ on, on beş güncük kendi başıma gezebilecek bir cesareti gösterenler acaba kaç tane, dir? Kaç çocuk babası oğluna böyle bir memleket gezintisi hazırlayacak ter- biyeye sahiptir, * Yurdunu kitaplardan öğtenen genç- leri, masallarda dünya güzelinin resim- lerine âşık elan bahtsızlara benzetirim. Yurdunun köşesini bucağını gezip do. laşmıyan, yurdunuri dört bir bucağın - dan su İçmiyen vatandaşın memleket işlerinde yüksek sesle konuşmağa hak- kı yoktur. Çocuğunu tatil aylarında yurd gezintilerine "göndermiyen hali, vakti yerinde baba, memleket hesabına kötülük yapan insandır. Oğullarımızı, onlara verdiğimiz terbiyenin salâmetine güveperek tatil aylarında yurdumuzun seçeceğimiz bir parçasını görmek için yola çıkarmaktan korkmamalıyız. R. Ekrem KOÇU Tütün satışları devam ediyor Son © günlerde memleketimizde tü- tün satışları iyi bir vaziyete girmiştir. Gerek Karadeniz, gerekse Marmaranın Bursa mıntakasında tütün iyi fiyatlarla satılmaktadır. Satışların böyle devamir surette iyi gitmesinde mahsulün keyfi- yetçe güzel olmasının tesiri bulunduğu gibi Alman fabrikaları hesabına verilen yeni siparişler de âmil olmuştur. Diğer taraftan Tunus ve Lehistan rejileri de piyasamızdan tütün almak özere faaliyete geçmişlerdir. Tunus re- jisine satılan ilk parti tütün sevkeğil- miştir. Pek yakında Lehistan rejişin- den de bir beyet şehrimize gelerek bu zada tütün muayene edecek ve mezkür reji için bir miklar tütün satım almak ü. zere tüccarlarla müzakerelerde buluna