duymamaktadır. venleri, hattâ ipi bile todarik edip katile vermişti. t Her ikisi de tevkif edildiler. Ve bü - tün suçlarını itiraf ettiler. Tehdit edilen grafolog L Hinili grafoloğdan sonra, Amerikalı grafaloğ Miste> Vilyams söz aldı. Gra. folojiye ait hayli neşriyat yapmnış bulu. nan Mister Vilyams sözlerine mütebes- sim bir çehre ile başlamıştı. Anlaşılı. yordu ki söyliyecekleri bir cinayet vak ası değildi. Dedi ki; “Bir gün, öğle vakti, evde yemeği V yemiş oturuyordum. Çocuğum, elinde . bir zarf içeri girdi : — Baba, dedi, şimdi'Slr adaâm kapıyı çaldı, şu mektubu beraktı, Sordum: — İçeri girmek, beni görmek isteme. | di mi?, — Hayır.... — Başka bir şey söylemedi mi? — Hayırt.. Mektubu açtım, aşağı yukarı mektup ta şunlar yazılıydı: vet tevarüs etmiş bulunuyorsun. Esa- sen oldukça da kazanıyorsun. Parandan bana bir hisse ayırmanı rica ederim. fa. tediğim çok değildir, 10.000 dolar yeti. vir. Bu parayı bir hafta zarfında hezır « Tamalısın.Hafta sonunda parayı nasıl ala ;:_"'" sana tekrar yazacağım.. İstedi . yPmMazsan — evini Ha mz yakar çocuğunu İ 14 senedir bunca emek verdiğin ço- p cuğunun kaçırılmasını ve çok sevdiğin h yuvanın yakılmasını istemiyorsan para. O darrhazırla.. SeıH.. Az kaldı yazmağı unutacaktım.. İ iki satır yazıdan her şeyi anlarmış. j sın., Sana 10 kere iki satır yazıyorum.. İmzamı atmtyorum amma., yazdığım satırlar adedi fazla.. Bunlar elyazımdır. - Tetkikedip beni bulabilir misin?, — Şimdiden bahse girişebilirim, bula - | miyacaksın!., < , , Btnadi bir hırsız değilim. Öyle olsa | idim, evde mücevherlerin saklandığı — kasanım ve anahtarının konulduğu yeri bildiğim için bir fırsattan istifade ede. ;f*“'ıüıo—lııwn ünebilir. ım., M Kasa, yatak odası ile t d:ııılıplımm“.h_—h raya merbuttur. i Kasanın anahtarı da, yazı masan alt gözünü çıkardıktan sonra kalan u- fak boşluğun köşesindedir. Artık, her şeyi bildiğimi isbat etmiş oluyorum. Bundan sonra karar vermek sana mittir? 1 — Ya paraları hazırlarsın; 2 — Yahut evinia yanmasıma, çocu , | — ğunün kaçırılmcsıma razı olursün; 3— Ve yahut ta başkalarını aldatmak için kullandığın meşbur ihtisasınla beni bulursun!.. Hürmetler!.. Kim olabilir ? — KENESE ei ÜSÜ e Geçmhm sayılarımızdan birinde, Lonürada bir Kuş hastahanesl Bulunduğunu ve un yeryüzünde tek müesseso olduğunu, burada kuşlara aleminyom | ,,, bti parmaj bir dan takma bacak da takıldığı yazmıştık. Son defa aldığımız İngiliz mecmu- | kalka ..;_S:îm K B alarından birinde bu kuş hastahanesine ait resimler bulunmaktadır. Buraya koyduğumuz resimde, hastahanenin sahip ve mücasisleri olan Tüğü bazan sağ ellerinin dördüncü par karı kocayı bir kuşa ameliyat yaparken görüyorsunuz. Elindeki pamukla | kaşa hissi iptal eder bir madde koklatmakta ve kuş ameliyatın aCISInı | dan golanarak göğüslerine doğru sar- İnsanlar, en iptida 1 devirlerde bile Yyüzük kullanırlar ve bunu sembolik bir halka telâkki edezlerdi, Pariste, (Louvre) müzesinde, Mısı. rın ilk hükümdar sülülesine ait bir çok yüzükler vardır. Yüzük o zamanlarda kudret ve kuvvet büküm ve nüfuz alâ. meti idi. Firavun ; tam bir salâhiyet ile vezir Mesırlılar, Finikeliler, Babilliler yü- mağına takarlar, bazan da boyunların. kan bir zincirin ucuna asarlardı. k Köşedeki resim, aleminyomdan bacak takılmış bir kuşa aittir, Bu takma Bacaklarm kuşları rahatsız etmediği de anlaşılmışçır. Romalı srkekler kadınlardan daha yüzük takıyordu — aa nit | — Yunanlılar ve Romalılar sol ellerinin eden bir mektup vardı. Her hangi bir adam gibi hemen zabr taya da müracat edemezdim. Mektubü yazanın, evdeki her şeyi bütün teferrü. atiyle bildiği muhakkatı. Kim olabilir. di?. Hatırıma evvelâ; çocuğuma Pransır. ca Öğreten ve on beş gün kadar önce ayrılmış olan mürebbiye geldi. Fakat yazı, onun değildi. Evde gizli şeylere kadar bilen insan, kim olabilirdi? Zevcemden de bir sani ye için şüphelenmedim değil!. İhtimal. ler arasında vakit geçirmekten ise mek. tubu aldım. Yazıyı tetkika başladım.. Vardığım neticeler şunlardı: — Yazı, mektubun daxi (hür metler...) kelimesine &W idi. 2 — (Hürmetler) kelimesini başkası yazmıştı. » 8 — ÂAsıl yazı; 15 — 20 yaşlarında, :mı:;'yıu, şişimanca, :ıwymm Ç e sever, neşeli, iyi kalpli, g B olmıyan geylerde cüretli birisinin idi. —| xa kallınları taklı ve Kattt 'onları 4 — (Hürmetler) kelimesini yazanın Di dalele 2 #a aşağı yukarı ayni karakterde olması ve geçti T' Si Senii ” relalut eteytir fakat 10—15 yaşlarında bulunması muh | tiyorlarmış gibi ellerinin bütün par. temeldi. (Muhtemeldi) diyorum. Çün . ::n."m;;uu:ı'm' orta parmak inlli . kü önümkle bu ikinci kimsenin yazdığı | glar O dereşese Coldurmuya başla - tek bir kelime vardı. Belki, ikincisi daha | grünmez oldç P armaklarının etleri büyük bir yaşta idi. Kâfi bir tetkik için | * ğ elde hiç olmazda iki satır ve bir imza b bulunması şart olduğuna göre tek bir halka taşıması Gdetti. Halkaların üst kısmında ya bir ilâhın tasviri, ya maru! ve meşhur bir adamın timsali, gürür duyulan bir hâdiseyi, veya şahst hatır.- latan bir resim bulunuzdu. (Sylla) nın yüzük — taşında Yugur- thayı kendisine teslim eden Bacchus'un resmi vardı. Sezarın yüzük taşınıda bir Venüs başı mahkük idi. Pompse'nin - kinde bir aslan, August'un taşıdığı yü. zük taşında da bir Sphınx veya İsken . derin profili bulunuyordu. Romalılar bu altın yüzüklere (An . nulus sigillarins — Mühür halkası) derlerdi. Roma şövalyeleri, Cannes savaşından ”sonra uzun müddet bu yüzükleri taşı. mışlardı. (Annibal), Kartacaya bu yü- züklerle dolu üç kova göndermişti. yüzükler takmak modası çıktı. Ya- zın İnce ve hafif, kışın kalın ve ağır yü kelime ile kati hükümlere varmaktan | çükler b m“ ,::_ A ŞRR LNt Bu kadın mukallitlerinin en çılgınla. vin her tarafını bilen, 1520 yaşların. da, şişmanca, orta boylu, cilldi şeylerden AFT ST ziyade alay etmek için ıuıe':ıı'ılı bir | — — Yazan yalnız ben değilim, Ridle genç. beraber düşündük ve beraber yazdık. B S ZL MEDEM gee BN | — Çocuğam di aa we ee de onu tanımaklığım lâzımdı, Düşün. düm, dişündüm.. WRĞdtü 'İf:ln içeri girmişti.. i 'e ledim, paralar hazır,. Fakat Birdenbire hatırladım: h pa — Fred.., ö ::'f- Sen yökken onları almak isteme - Dedim, şu çocuğumun en iyi arkada- — * Fred.. Ne garip ve heyecanlı (di.. g, pamuk taciri Harrinin çocuğu Fre ea gel İ vi 18 yaşındaki çocuk. Mesele anlaşılıyor Büroma döndüm.. Akşam Üüzeri eve geldiğim vakit, Fred evdeydi.. Müstehzi, biraz çekingen gözleriyle beni seviyordu. Çocuğumu bir gazete almak bahanıc- siyle dışarıya yollıyarak Fredi yazı oda ma çağırdım. Gözlerine baktım, ve: — Fred, dedim, paraları nasıl ve ne. reden alacaksın?. Fred, kıpkırımızı oldu : — Hangi paraları? diye kekeledi.. — Hangi paralar olacak? 10.000 do- sonradan kahkahalarla gülmeğe başla - dılar. Rid boynuma sarıldı: — Babacığım dedi, bu bir lâtifeden lıır_mîr, Mektepte bazı arkadaşlarım €© alay ettiler. Baban yazıdan an. larmış, halbuki bunlar boş şeyler.. dedi. ler. Hem merakımı gidermek ve hem de beni ve evimizi ne kadar sevdiğini bir kere daha tecrübe etmek istedim. Fredle düşündük ve sana © mektubu yazdık.. Bizi affet... — Yavrularım, hez şeye merak ede- tek ve merakınızı giderecek bir yağta . sınız. Merak edebilirsiniz ve merakmızı tatmin edecek çareleri de arayabilirsi. niz.. Yalnız size tavsiyem, bütün bare - ları., ketlerinizde en iyi, en münasip oları yo — Bilmiyorum!.. lu aramak ve bu yoldan gitmektir. — Neyi bilmiyorsun, paraları nasıl ve Dedim. nereden alacağını mı bilmiyorsun.. Amerikalı grafoloğ, alkışlar arasınlda — Hayır! Para meselesini.. Sözünü bitirmişti.. Mektubu gösterdim: Söz sırâsı bana geldi. Toplantıda — Bunu kim yazdı?, Ürrer e benlayarlina Aliğa Artık, her türlü inkârın faydasız ol. | tacağım .. gelecek yazımda an! duğunu anlamıştı.. R . — Ben, dedi fal Grafoloji ve grafometri i üRi cezum A ae> İi Ölüm halkası Küçük ve sivri iki ucu bulunan bu yüzük Eli sıkılacak adamı hemen öldürecek bir zehir taşıyor! Parisliler ihtilâ! günlerinde Bastil hapishanesinin taşlarile süslü meşrutiyet halkalarını takarlardı rından birisi olan (Hiliegabal), bir kul. landığı yüzüğü Lir daha kullanmamakla temayüz etti. Ayak parmaklarına takılan yüzükler, yalnız açık meşrepli şuh kadınlaraz mah sus idi. Olüm halkası Orta zaman hükümdarları mühür ye- rine parmaklarında birer yüzük bulun. dururlardı. Kendilerini (Adriyatik) in hâkimi sayan (Venedik) dükaları, nişanlandık ları gün denize kalın bir altın halka a. tarlardı. Bilâhare, balıkçılar tarafından bulunan bu halkalar, tarihi şeylerin en garip ve meraklıları sırasına geçti. 15 inci asrın sonlarına doğru, yani zehirle öldürmenin sıksık vuku bulduğu sıralarda, İtalyada, bilbassa ( Veredik) te, (Ölüm halkası) ismi verilen ve çok çabuk tesirini gösterir bir zehri ihtiva eden yüzükler kullanılması moda olmuş tu. Halkaların alt kısmında göze görün- miyecek derecede küçük ve sevri iki çelik uç vardı. Bunun açtığı ufak bir yara, in sanı hemen öldürürdü. — Bunun için de bir el sıkması kâfi idi, 16 ıncı asırda, (Venedik) te, Sşıklar arasında, (Ricordini) denilen yüzükler teatisi moda oldu. Bunlar, muhtelif şe. kilde bir takım halkalardı. Üzerlerine taş yerine tesbit olunan miniminicik maskelerin ağzında sarkan ince korde . lâların uçları incilerle süslenirdi. (Ricordini) ler bazı sevdalılar tara- fından ümit ve muvaffakryet alâmeti olarak sol ayağın serçe parmağıma takı. lır ve görünebilmesi için ayakkabınm küçük parmağına tesadüf eden kısmı hilâi şeklinde kesilirdi. Ingiltere kralı Şarlın yüzüğü (Bayar) ın yüzüğünün — üzerinde (korkusuz ve lekesiz...) remzi yazıdıy. dı, İngiltere kralı Şarl kendisinin mi. neli resmini ve bunun üstünde de bir Glü kafası ile C. R. harfleri bulunan bir yüzlk taşırdı. Bu yüzüğü, idam olunacağı günün arifesinde yaveri mivalay (Yate) c ver. di. Bu kıymettar ve tarihi yüzük — bir kaç sene evvel, miralayın varisleri ta. rafından Londradar müzayede de satıl- dr. (Essex kontu) nun yüzüğü aşk ve kan efsaneleriyle meşhürdur, (Eesex kontu ÂAlbert de Vereus) kibar zarif ve son derece yakışıklı bir asilzade idi. (Kraliçe Elizabet) in — teveccühünü, sonra sevgisini kazandı. Daha sonra da biricik nedimi oldu. Kraliçe Elizabeline yüzüğü Elizobet sevgilisine bir yüzün hediye etti. Ve bunu verirken de, ileride her hangi bir hatasının affını dilerse bu yüzüğü kendisine göndermesini söyle. di.. (Albert de Vereus); kraliçe hükü. metine karşı yapılan bir isyana iştirak türmiyle divanıharbe sevk ve idama mahküm edildi. Zindanda, kraliçenin sözlerini hatırladı. Ve yüzüğü götürüp kendisine vermesini -(Kontes Nattıng- ham) dan rica etti. Kontesin kocası, mahkümun şahsi bir düşmanı idi, Karısını, yüzüğü götü. rüp kraliçeye vermekten menetti. Elizabet; eski nedimini affetmek için can atıyor, ve yüzüğü iatle etmesini sa. bırsızlıkla bekliyordu. Yüzük gelme - yince hayrette kaldı. Kontun sükütunu hakaret telâkki etti. Sinirlendi, tered . düde düştü. Bu sırada da idam hükmü inlaz olundu. Kont; 25 şubat 1601 de, 34 yaşında darağacına çıktı. Elizabet; hıçkırıklarla ağlamaktan kendini alamadı. Ve uzun müddet yeis ve keder içinde yaşadı. Neden tonra, kontes hastalandı.. ha - yatının son demleri yaklaştığını anladı. 10 İKİNCİTEŞRİN — 1939 y Mühim bir sız tevdi edeceğini söyliy*” rek kraliçeyi davet etti. | Ktaliçe geldi. Zavallı kadın, ı_tl:_ rak hatasını itiraf ve af talep etti. zabet: — Asla!.. j Dedi. K 3 üncü Hanri; yüzüklere ve leyatfi! tar taşlara çok meraklı idi. Kralın * merakı sarayın bütün kadımlarına d8 *” rayet etti. . (Sen Simon) un rivayetine göre (l-’._ı şes dö Berri) nin yüzlükleri 200 ıirı'l:. ! altını krymetinide idi. (Prens dö i nin 4,000 yüzüğü vardı. Ve w;, desine göre bu yüzüklerin her biri. #7 bir muhabbetin hatırası idi. (15 inci Lüi) zamanında yüz! pek ince ve pek zarif yapılırdı. Sonfi * Jarı daha kalın ve daha ağır yüz! moda oldu. (Bachaumont), — gizli hatıra! ü Yüzük modasına ateş — püskürenler de var — , 1782 de, (Mercier); yüzük sultt” maline karşı ateş püskürüyor: j güzel bir kadının elini tutunca halkât'” ra, üç köşeli taşlara temastan başka " nylıiıuunı'yot:puıııldımhdu *, | ğini, güzelliğini görebilmek için bunlf rı çıkarmak mecburiyeti karşısıda w İryor..., diyor. ımd..yaıauerinhımımpıkv" j idi, Bunların ekserisi, mineli bir. B üzerinde ya tek, yahut ta muhteli! ti larla süslü, beyzi, baklava inldtr dört, sekiz köşeli idi. Renkleri bazan Y? şil, sarı, açık havaf mavi idi. Ertesi 97 ne, İngiliz usulü, dört köşeli, mineli Y” taşlı yüzlüikler sonraları da yüzükler moda olmuştu. Resim çerçeveleri, tütün tabakalafir gümüş sofra takımları, madalyonlar, * lâhlar, ilâh.., gibi sefirlere verilmesi V det olan hediyeler meyarımda ıııud" bir de yürük bulunurdu. On beşinci Lüinin hediyeleri (15 inci Lüi), 1725 de (Marle 14 zinska) ile evlendiği zaman elini Frâf” saya getiren Polonyalı (Kral İstanilâs) mm — maiyetine P | kıymettar yüzükler hediye etti. Düğünde bulunmak üzere gelen PO” lonya valisine 40 bin altın egü kıyıtf” — tinde tek taşkı bir pırlanta yüzük verik, di, Bir başka yüzük te, 1770 de (Arşidi” şes Mari Antuvanet) 1 (İstrazburg) getiren ve (Comte de Noailles) e teslitf eden (Prens Starenberg) « hediye * Tundu. Bu yüzlk gayet iri beyzi bir pf lanta ile müzeyyeridi. Ağırlığı 53 krtt? kıymeti de 40 bin egü altını idi, (Bastille) in zaptından sonra Parif” liler (Meşrutiyet) halkalarını başladılar. Bu halkalar, pırlantalarl? yakutlarla, zümrütlerle değil ,eski HH pisane taşlariyle süslenirdi. Nişan yüzükleri üç köşeli ve minti idi. Kral taraftarı gençler, karşı muhalefetlerini izhar için üzerlt * rinde (Domine salvum foiregem) !J mahkük bağa yüzükler taşırlardı. İhtilâlin en hararetli günlerinde ra) nın, (Şalye) nin veya (W"& ye) nin resimlerini havi enli gümlş kalar moda olmuştu. . * İ oe Göz hekim! Dr.Murat RamiAydı! Muayenehanesini Taksim.Talimat? Tarlabaşı Cad, URFA Apt, nın$ nakletmiştir. Tel; 41553 . 'azardan maada hergün: Öğlede s«onra saat ikiden altıya kadaf / aa ae LA ae