Rus bölelerinde danse» den kızlara danst iyice öğ” yetmek için, idman esnasın» da projektörlerle divara göl geleri aksettirilir ve dansöz- ler bunlara bakarak hataları. nı düzeltirler. n > # Xx Yeni Gine adasmın yere Yileri olan Pigne : kadınları “süs!,, olsun diye burun de- liklerine, hurma ağacı yap" raklarnın uclarını geçirirler Bunun içinde burun delikle» rini delerler. Olur şey değil, şu kadmlar süslenmek için her işkenceye tahammül e- diyorlar, değil mi? van gelir. Halpuki iki koyun vardır ki bunların yü- nü yoktur. Bunlardan birisi yabani koyunlardır. Ötekisi de ke" yalıklarda yaşıyan koyunlar» dır ki, bunların üzerinde sa- cins van say, — Bir kaplan..üçde ars lan! Lokantada: — Garson, bana bir porsi- a yon “imlâ yanlışı,, geti - tin. Garson hay retle müşteri- nin yüzüne bakarak cevap veriyor: — Bizde öyle bir şey yok. — Öyle ise ne diye liste- ye koyuyorsunuz. X * Dükkânda: — Ne emredersiniz ba- yan? — Bir ayna almak isti - yorum. — EL aynası mı? — Haym, yüzüme bak. mak için. 0 “> Fotoğrafçı —-Sizi rahat- sız ettiğim için affedersiniz bayım, fakat oğlunuz bir- kaç fotoğraf ısmarladı onlar rı getirdim. İşte.. Baba — Fena resimler değil fakat oğluma da pek fazla benzemiyor. Oğlum pa. rayı verdi mi? Fotoğrafçı — Hayır ba- yım! Baba — Öyleyse resim sahibi oğlumun tâ kendisi. xx Bir köyden diğer bir kö- ye yol açmağa memur edi- len bir mühendis, bir sürü âletlerle ölçüler alıyor. Yoldan geçen bir köylü soruyor: — Bütün bu öletler ne- ye yarar? —Bunlarla mesafeyi öl. çüyor ve en kısa yolu bul - mağa çalışıyoruz. —Biz öyle yapmayız. Bizim usul daha basittir. Biz en kısa yolu bulmak için, köyümüzden bir eşek alır ve onu öteki köye götürdükten sonra koyuveririz. Geriye dönerken, eşek muhakkek en kısa yoldan döner. Bu tecrübeyle sabittir. — Öyle ama, eşek bu lamayınca ne yaparsınız? — O zaman, bu işi mü hendis yapar! » XX» Evde: — Bana ceza yazılm - ca, bir arkada Z şımın kartivi- zitini veriyo « rum, cezayı ödüyor. — Evet, bu mükemmel bir dalavere, zaten bende hep öyle yaparım. Zaten bu sabah iki defa senin karti. vizitlerini verdim. sokağın köşe sinde çarpışı - yorlar. Birisi hiddetle bağı- — Bayım , eşeklere hiçbir zaman yol vermek âdetim değil, Ötekisi kenara çekilerek nazikâne bir tavırla: — Ben de tamamiyle ak. sini yaparım, buyurun geçin bayım. * k * F İki “cesur!,, arasmda: — Bir daha bana eşek dersen haddini bildiririm. — Tekrar dediğimi far- zedebilirsin( — Sen de, şu halde had- dini bildirdiğimi farzet! * yy 4 Bayan — Giderken ba- na para bırak! Hava iyi olur sa sokağa çıkıp öteberi ala- cağım. Bay — Sakın çıkayım deme, gazete okudum müt- hiş fırtına yağmur, kasırga olacakmış | DEĞİŞEN PARDESÜ Büyük bir fabrikanın di. rektörü olan Bay Ahmet Uras sabahleyin evinden çi- karken tıraş olmadığının far- kıma vardı. o Tekrar içeriye dönmeğe üşendi kendi ken- dine: — Karşıma ilk çıkacak berber dükkânma girer, beş deküce isibde tıraş > oluyari- Dedi. Kapısının önünde kendi sini beklemekte olan lüks o- tomobilin şoförüne: — İlk rastgeleceğin ber - ber dükkânının önünde dur!, emrini verdi. — Başüstüne!... Birkaç dakika sonra oto. mobil berberin önünde “dur. du. Burası mahallenin orta halli bir dukkanı ıdı. Bay Ah met Uras gibi Zengin müşte. rilere alışık değildi. Bay Uras içeriye girer girmez, pardesüsünü çıkara- rak portmantoya astı. Belli ki vakit kaybetmek istemi » yor, işinin çarçabuk yapılı - vermesini gözetliyordu. İşte size küçük ve eğlenceli bir horos ailesi ki, biraz sabır ve itina ile kendiniz yapabilirsiniz. Yukarıda gördüğünüz resimlerin hepsini olduğu gibi ince bir karton kâğıdı üzerine yapıştırmız. Bunları istediğiniz gibi, uygun renklerle boyayın ve her resmi ayrı ayrı kesin. Sonra, iç taraflarma tutkal kıvırm ve yapıştırın. Yalnız alt taraflarını yapıştırmayın çünkü sürerek noktalı yerlerden onları yanlara doğru kıvırarak kuşları ayakta durduracaksınız. Dükkânda hiç dikkat et- mediği başka bir müşterinin saçlarını çırak kesiyordu. Bay Uras'ın acelesi var « dı. Berber tıraşmı bitirir bi. trmez, koltuktan kalktı, pa- rayı verdi ve portmantoda asılı duran pardesülerden bi- rini alarak dükkândan. hızlı adımlarla çıkıp gitti. Fakat almış olduğu pardesü kendi sininki değildi; saçlarını kes. tirmekte olan adammdı. Pnclk Day Uras FUUrKa- ya vardıktan sonra yanlışlığı anladı. — Vay canma! bu değiş tokuşta biz zararlı çıktık! di- ye söylenip durdu. Almış olduğu pardesü pek eski idi; Yoksul bir adamm mala benziyordu. Fabrika direktörü mera « ka düştü; Eski pardesünün ceplerini araştırmağa başla - dı. İç cebinde bir mektup bul. du. Adamın kim olduğunu anlamak için bunu okudu. Mektupta isim yoktu fa- kat fabrikatör okuduğu yazı lardan, istiyerek pardesüsü » nü almış olduğu adamm u - zun zamandanberi işsiz güç» süz kalmış bir zavallı oldu * ğunu, yoksulluk yüzünden hasta düşen karısınm. şim” di hastahanede Yattığını öğ“ rendi. ağ Bay Uras zengin olmak- la beraber yoksullara daima merhamet duyan, yüreği 812- hyan iyi bir adamdı. Bu fa- kir adamı nerede bulurum diye düşünüp dururken oda» sınm kapısı vuruldu içeriye, kolunda bir pardesü elinde de şişkince bir para çantasiy« le bir adam girdi. e Direktör hemen kendi pardesüsiyle © çinde beş Yüz liradan fazla para bulunan çantasını tanı dı. Yoksul adamm dürüst- Tüğüne hayran oldu; onu bütün varlığiyle tebrik etti. Okumuş olduğu mektup. tan da vaziyetini bildiği için bu namuslu adama fabrika- da iş verdi. HABER ÇOCUK SAYFASI Bilmece kupona 10 NİSAN — 1937 Bu adamın iş bulup, p# ra ve rahata kavuşması rast gele bir tesadüf eseri değil * dir. Yoksulluktan kıvranır * ken bulduğu beş yüz lira gi” bi büyük bir parayı cebine atmış olsaydı hazır para ça” buk biter ve çok geçmeden gene sıkmtıya düşerdi. Ahmet Ekrem Yazısız Hikâve:. Yukarıda gördüğünüz on “alı göze birden 16 ya kadar olan rakamları o suretle dizi niz ki soldan sağa, yukarı * dan aşağı ve köşeden köşe” ye cemedilince yekün hep 34 çıksın. Fakat birden 16 ya kadaf olan rakamlar 16 gözü dol durmak için yalnız birer defti kullanılacak, diğer gözlerd4 tekerrür etmiyecektir. Doğru halledenler arasm* dan birinciye kristal şişe # çinde lüks bir losyon, ikinci" ye üç şişe esans, üçüncüyü bir şişe briyantin ve iki yüf okuyucumuza muhtelif hedi” yeler verilecektir,