Sazpam» öpme na — 4oy890p :yasor 0g seg 70)) :asop os pe :Teyi © 1 2K220| om :08104 zısuyyun — 7gı90du *olgresodun UEpdşRA 'yereşo ütyek Moi prg :Kumgrea NI Dİ — puapsbuopuv :puncuğuspum unpek PL Tepey o — yap uokuruy — yoğ Suyşresıy Un “sn40)0,, 8tgoy0 — SOgUM0 1070m£ tengri 40yOnr miym3 — MOkLUp TEYdU "Gİ — sduyua toouenu? your dpyeı — Oğof nj :MojtoJ on aryığıpe — peni 696 wa :posn pipo aığes — Guşuafap :Sur “ors 'pzox oyyJo apıs Jaylooy u9o — mayalar, Cu89p9 giz Op ağu “ppa vp av pide 49,p0 sp UY) iammp öpasdu 131310010 SİZDAMD 4I3ENGOŞ0 #DADİDA TPOLON, 4do1s #asng #yı Op ATAM (Cidojs 2ş990 9p np 4g) s E E ? : : P i : gi İ z : ; Cay; Bg IŞMYS LDÖJOf ae v5 Ş0İ Av Mİ dogulu 4g örnbg re3peyezı, 0? Yİ Y uv) — “urapd IyyaĞ0) YOĞ “YCİ yo a) oy vo oan, CÜCENİN — Xralm gözleri, biraz daha tribünlere daldıktan sonra, gerilen iplerin ve a5- kirlerin üzerinden daha öteye, uzak- Yara daldı. Orada ayakta, halk kütleleri duru. Orada haşmet, süs ve zenyinlik T ,, sadelik, fakirlik, sefalet vardı. * oradakilerin fırtmadan kaçmaları" DA İmkân yoktu. Bilâistisna herkes teh- likeye maruzdu. Kral Filip tekrar düşündü: fa olarak ürperdi ve bir hümma içinde Yünan başımda şu düşünce belirdi: — Bu kadar insanı feda etmek doğ» Yu mudur? Pencere ve balkonları tribünleri lâ- Yt bir nazarla süzen gözler gayri ih. “yari bu halk kütlesi üzerinde durdu VE oralar ayrılmadı. Ve insani hisse benziyen bir | his, endisini beşeriyetin fevkinde adde- den kralın kalbini doldurdu. Ve kral Filip tekrar düşündü: — Bu katliâm neden? Bu genç a- m niçin korkayım? (don Sezar: ediyorlu) acaba biliyor mu? Bilse '€ ne yapabilir? Hiçbir şey! (Niçin ğa hakkı olmasın? Her şey ba DA güleryüz gösteriyor. Şu madam Fa. i Fransa kralı yapan evrakı da , Bütün Fransız katolikleri- bana taraftar olduklarını gören din *İZ Hanri kaçmağa mecbur olacsktır. Marş kaçmasa bile ordularım meseleyi gider. Siyasetimin düşmanı olan ** Kent de artık yaşamıycr. Onun fi de bana ait bir adam olacaktır. ek ki hâdiseler arzularıma uygun e Şekilde cereyan ediyor. Niçin #ldü- Yim? Buna ihtiyaç mı var? Vaka şu S Yedö Pardayan var! Fakat o #ten mahküm edilmiştir. Bugün elim 5 *“(imu yapa vd yuo) “gonu Âd nok yuryı, — Gveyisiy0p Save URÂJ109 > MES Sans Ipsulynuz 'Tuaysp — Şe) STEYSUO) 49J)9W149y YB99U9J499Zg döZITllvNI “gonul £19A nok yueyl, —G “aanş piopxO UMop Op “Kyayeyeğ — “ĞDULOJUŞ SUOrYUUE 1AISOYOU — 4DMADIIM SELOYOUL imunyo OPUYYOĞ Mİ upuLrEpuos SUN NOLL 4 yasmsjsaz 9y) Tu MOYR NOK U) — 1gouloyo ys) — 1u3'1suad oyn “(Capaye < “aenbg ref “veye, ur uMOp NOK and oz zoyonpuoo oy) şE8 pus ** “opr A0ÖJOpDEL pu 218 ayymuflorj aygaypuoz Çirşhosı) WM403 DA © “Bag VW v4munu utyD "İva “4303 (uff sogum yaş “498 “34 ) ““uyulg 9sngoyo ıysıtumu Gi “ea “Aeg çox 14a'ısuza 479217119NI “aypur epurdapdau TEĞÇEJULL, (2) UOpUYINUDUON SA anö;pfd y wa mapp di şad m3 dapper ap 189 pu Mördn AŞKI den'kurtulursa ne çıkar, yarın onlu na, sl olsa ele geçiririm. Kararım karar- dır. Hayır! Bu müthiş katlilm yapıl. suyacaktır. Tam bu anda, bir ses kulağına murıl dandı: — Seon emirlerimi verdim. Elimiz. den kurtulamıyacaklar. Biraz sonra © İlimize geçezekler ve mesele helledile- cektir. Kral şiddetle ürpererek başmı çevir» di. Arkasında başengiztör (o Espinoza duruyordu. Üzerinde kırmızı, kıpkırmı- #1 bir elbise vardı. Bu elbise bir Okan lekesi halinde kralm gözlerinde büyü. dü, büyüdü.. Sanki her taraf kandı. Bu kırmızı gölge kralm biraz evvelki kararını sarsmağı kâfi gelmişti. Biraz evvel merhamet etmeğe karar veren kral tereddüt içindeydi. — Bize gelen son haberler üzesine projelerimizin tatbikinden vazgeçmenin daha hayırlı olacağını zannetmiyor mu- sunuz mösyö? deği, bu gencin ölümü bize ne gibi faydalar temin © edebilir? Onu nefyetmek, meselâ bir daha büra- .ya dönmemek üzere Fransaya gönder. mek daha iyi olmaz mı? Espinoza böyle bir tahavvülü bek- İemekten çok uzaktı. Buna oriğmen heyretini gizledi ve gözleri, sanki irede- sini kabul ettirmek istiyormuş (o gibi, kralı gözlerine dikerek ağır ağır söy. lemeğe başladı: — Eğer, yalnız bu genç mevruubahş olsaydı belki bundan vazgeçilebilirdi. Fakat başka birisi var, şu şövalye dö Pardayan var. Fausta da dehşetle ürperdi. Kral ni- çin birdenbire merhamet etmeğe kalk- tı? Acaba Pardayanı da m; affedecek? O da, Espinozaya yardım etmek istiyor, muş gibi, kralın gözleri içine baktı. numara Yeni kelimeler üzerinde istasyon INGİLİZCE DERSLERİ biraz ctor; kondök'tör — kondüktör on: stdşin few: fiyu not at ali, sir: maf ef ol,sör — bir şey değil, efendim nuraber: namber Bu dersimizde geçen kelime ve onlar üzerindeki kai deler bizi fazla meşgul etmiyecek. Üzerinde izahat vere. cek'erimizi birer birer görelim: “Bus: bös,, kelimesi “otobüs,, manasına gelen (omni- bus: omnibös) ün son hecesi alınarak kısaltılmış gexlidir. Evvelee de gördüğümüz bazı kelimeler gibi, sonu 4 oldü. DERSLERİ ederim öyle,, Var zannediyorum. İNGİLİZCE & polisman övr dör, go end ask him). “Var bir polis memuru üstünde orada, gidin ve sorun He will give you all the informatlon you want. (Hi wil giv yü ol di informâşın ye wonl.) “0 verecek siz bütün malü: Şurada bir polis memuru var, gidin ona Sorun, O size istediğiniz malümatı verir, — 1 expect,so. (ay ekspokt 8ö) There's a policeman over there, go and ask him, (Dâr — Ts there a bus? (iz dör & böst) “Var mı bir otobris?,, Otobüs var mı? CÜCENİ Bu küçük teferrüat Faustanm gö- zünden kaçmadı. Bünun manasım: an. ladı ve şöyle düşündü: — Espinoza beni bu iki odamdan kurtaracaktır. Bilmeden ve istemeden bana büyük bir iyilik yapmış o olacak. Çünkü bu iki aşk delisi beni lüzumun dan (azla rihatsız etmeğe başlamışlar dr. Ve birdenbire Sikst - Kenti hatirir- yarak mırıldandı: — ihtiyar kurt nihayet öldü! Aca. ba oraya dönsem daha iyi olmaz mı? Niçin o muazzam eseri yeniden ihyaya çalışmayayım? Mademki artık Sikst Kent yaşamıyor bana mani olmağa kim cesaret edebilir? Bu sırada derin bir düşünceye dal miş olan kral nazert dikkatini celbetti. Ona baktı ve tekrar mırıldandı: — Hayır! Papa Faustanın hülyeları bitmiştir. Tabii şimdilik şimdi başladı- ğım yeni iş diğerinden daha muazzam. dır. Ve kim temin edebiilr ki, böylelik le papalık tahtına daha kolay çıka mam? Sonra herşeyi gözönünde bulun- durmak lâzımdır: Eski projelerimden vazgeçmiş gibi yaparsam, beni rahat bı rakırlar. Bana ait olan ve ihtiyar papa. nin elimden almış olduğu emval ve em- lâkimi, servetimi, devletlerimi tekrar bana iade ederler, Eğer burada Omu- vaftak olamazsam İtalyaya gider ve 0. rıda rahat rahat yasarıml. Sonra, oğ- Ium, Pardayanın oğlu! Nihayet . onu rahat rahat arayıp © bulabilirim. Çün- kün onu artık papanın gayzından sik. Yamağı lüzum kalmıyacak. Diğer taraf- tan, gizlemiş olduğum ve yerini yalnız Mirtisin bildiği servet de artık yaşamı» yan o adamın elinden kurtulacak ve hiç olmazsa oğlum zengin bir insan olacak. tır. siz istiyorsunuz. ,, bir 6 | “insan,, Meselâ yukardaki cümle || görülür bösiz — otobüsler “bus” kelimesi de, ceminde, $ den evvel, “One: van — bir, kelimesi fiillerin başma gelerek, © fiile meçhul manasını verir: Kelimenin bu kullanılışını dersimizde şu cümlede gö- Bu gibi cümlelerde “one” kelimesi dilimize rüyoruz: buses: I see: ay ai — görüyorum One see: van si kelimesi ile terelime edilebilir, şöyle olur: “İnsan görür. Zu için bös izâ muktedirsiniz siz söyle. mel beni (bana) eğer vardır bir otobüs den - bura . # Trafalgar meydan? ,, — Excuse me, officer, can you tell me if there isa bus from here to Trafalgar Sguare? (EKskiyus mi, afiser, ken ye tel miif dör (Aym vöri maç obliced tu yü). “Ben im çok müteşekkir sis.,, fram hir tu Trafalgar skuör?) “Masur görün beni, memur, Size çok teşekkür ederim. —I'm very much obliged to you. AŞKI 81 Sonra garip bir hayretle düşündü: — Fakat, birdenbire, şu masum kü- şük mahlüku görmek, onu (kollarım arasmda sıkmak ihtiyacı nereden çik- tı. Yoksa onu her tehlikeden azâde gör mekten mütevellit bir sevincin tesirile. mi?.. Eh! Artık olan oldu geri dönül- mez. Espinoza, siyasetine uygun bir- papazın intihap edilmesi için Montalt, le Sfondratoyu Romaya göndere dur- sun, ben burada kalacak ve buradan da nihayet oraya gideceğim. Tam bu kararı verdiği anda Espino. *za kendisine hitap ederek: — Ya siz madam, dedi, siz ne yap- mak tasavvurundasınız? i Espinoza yüksek bir mevkie sahip olmakla beraber, Fausta onun kendisi- ni bu suretle istiçvap etmesine fenâ hal de kızdı. Fakat kralın o huzurunda bu kızgınlığını izhar etmek İstemediği i- çin ancak, soğuk bir sesle kısaca sor. duz — Hangi mesele hakkında? Espinoza ayni sakin sesle cevap ver- di: — Papa beşinci Sikstin halefliği hak kınida, n PFausta haşmetli bir lâkaydile; — Bu iş beni alâkadar etmiyor, de- di. Espinoza onun gözleri içine baktı ve ağır ağır söylemeğe başladı: — Bazı teşebbüslere girişmiş ve mu. vaffak olamayınca idima mahküm © dilmemiş miydiniz? Sizi mağlüp eden ve şimdi ölümü haher verilen adam si- zi avlarca hapsetmemiş miykli? Proje. lerinizi tekrar tatbik etmek (oiçin bu mükemmel fırsattan İstifade etmiyecek misiniz? — Anlıyorum mösyö, fakat endişe etmeyin. O projeler artık benim için » göts yüscd tu it), One gets used to it. (va İnsan ona alışır. bay memur. Buradan oTrafalgar — Affedersiniz, meydanına otobüs var mı, söyliyebilir misiniz bana? alışır,, mana. j Burada görüyoruz ki “one gets used * sma geliyor, — Yes, sir, take number.15...