— e | AĞUSTOS — . özüm EEE ELER g LİE KN TN v lar arasında ii reke İolüğmi beğenmezler... Şu rin mucizesine bakm sicak havalarda gazetele- imüne yeni bir Yeni bir kan vermekle kalmı Mile kininin ateşini de i niz mi? r Iki facia Bir genç, arkadaşını domuz sanıp vurdu iBiradam da karısını âşıkile yakaladı ve Fransız komünist küstah herifin kurşunlarına hedef oldu Mısır radyosundan kurtulmak için Halk şarkıları programını genişletmeliyiz ! gazetesine göre, Al İzmir, 4 (Hususi) — Bundan iki) © Bunun ne derhal bir köşeye Olimpiyatlara iki saz heyeti iki ayrı grup tegkil eder j Meni kendi azalarına şu| gün evvel Buca yakınmdaki bağlarda! sinen Hasan Hüsfyin de tabancasını idisin mânası ve karşılıklı ses ve saz yarışma çıkar» bir tebliğde bulunmuş: kanlı bir vaka olmuş ve Ramszan is-| çekerek hasmına ateş etmeğe başlamış g Ş | lardı. da, Mimpiyatlar devam veltiği minde bir adam domuz zanniyle arkr«! ve bu arada atılan kurşunlardan bir nedir ? O zaman Boğazın her iki kıyısı da, sakın ha, Yahudilere Mürye hareket etmeyin. Hatta renlerde filân ba- aye Yahudi suratlı olan bir K ile rastlarsanız, berayı ne. ' Yağa kalkıp yer verin!,, Ee olimpiyatlar, zen an Amerikaya, zenci tasile büyük bir şeref e çekirdeğini doldur. vi hadiseden bir harp çı: iş, Çmismuz ki, klar arasın. rekeye sebebiyet veren| r, sulha da yol açsın? . Yatla, .. uu enin yeri in yeri neresi ıyorlar, mü. i soruyorlar. #azetede okuyup Kadıkö- İstanbula gelirken bir ân Ki şehrimizin pano Ni banaa olan İstanbul sem lerimi sıralayayım: Y, surlar, Bayezit kulesi, olarak kullanılan Aya vi i, Ayasofya, tevkifha- dye enkaz yeri, iz in sizde İbetisi ediniz, ii silietinde asrımızın hiç ade lamadı mızı görerek iniz, ite bu iz? Belki, di amı yapılma. ğer devirlerin birde bizimkini b mer Bl de İnkılâp Lü Konlmalıdı, Aiden bir ye muhakkak ki, bu e o tarihi sahil halinde bırakmamak i A bi, a ld İİ hiç de-! kıyıl ları temiz- yani inkılâbımızın ig *e bile bir izini, bir Umran kıpırtısını Ni ünen, , en kıymetli! Mü (Va-No0) a Va en a: Mektu. NE dair Eirüimek ü. Uğrayın, W.N) Spor müst, Eni * evvelâ Tan ği yalı dan a bugünkü erip olünu » Gi a m öylemi uriyetin kuru, ig kümes, çini Yenİ teşekkül Porda Yenilmenin İş Rİteneş ğı kanaatit, futbol. Ve adı A örmüş ' e, sal tu l ve Aslan hastahaneye kaldirilmiş ve | tegörmüş, fakat daha kıpırdamağa va- daşmı öldürmüştür. Vaka şu şekilde cereyan etmiştir: Ramazanla aynı bağda ve ayni yer- de yatan Aslan, geceleyin yatağından kalkmış ve biraz dolaştıktan sonra ge-; ri dönmüştür. Uzaktan bir karaltı gö-! ren Ramazan bunu bir domuz zannede»' rek hemen av tüfeğine sarılmış ve iki| defa ateş ederek Aslanım kafasınm kı- rılmasına, sol gözünün kör olmasına ve çene kemiğinin parçalanmasına sebe- biyet vermiştir. Vakadan sonra derhal amcasının evine kaaçn Ramazan: — Ben domuz zannederek Aslanı vurdum, demiştir. Vaka biraz sonra etraftan duyulmuş Ramazan tevkif edil Çirkin bir alle faclası Balıkesir, (Hususi) — Balıkesirin Koru nahiyesine bağlı Mallıca köyün- de çirkin bir sile faciası neticesinde bir kadın vurularak ölmüştür. Mallıca köyünden Hasan Hüseyin, evde bulunmadığı bir sırada karısı Ay»! şe dostunu eve alarak eğlenmeğe bâş- lamıştır, Tam bu esnada evine dönen Hasan Hüseyin kapıdan girer girmez karısı ile dostunu biçimsiz bir vaziyet- kit bulmadan karşısmdaki adamım kur. şunlariyle karşılaşmıştır. Istanbul rıhtımları | Parasızlıktan Bu sene Salıpazarına| kadar uzatılamıyacak Yeni Jiman idaresi kurulurken İs- tanbul rıhtımlarının da bir baştan Sarayburnuna diğer taraftan da Dol mabahçeye kadar uzatılmasına karar verilmiş ve derhal projeler yapılmış- ti. Fakat şimdilik bu Trhtımların ya- pılması geri kalmıştır. Buna da sebep! mali imkânsızlıklardır. i Verilen karara (göre, ( şimdilik mevcut Galata ve Sirkeci rıhtımları- nm tamiri ve yükseltilmesi işi liman idaresi tarafından yapılacak, gümrük binası antrepo haline getirilecek, mev cut rıhtımlar modern tesisatla techiz edilecek ve liman dahilindeki şaman- dıralar boğaza doğru alımacaktır. Fakat yeni rıhtımlar ve diğer tesi satın yapılması liman idaresi mali vaziyetinin üstünde olduğu için bunla rın devlet elile veya devletin temin edeceği bir para ile yapılması takar- rür etmistir, Bu da bittabi bu sene için kabil olamıyacaktır. Bununla beraber ilk fırsatta Galata rıhtımının, mevcut rıhtımlar birbirine eklenmek suretile, Salıpazarına kadar uzatılması da ay rica karar altıma alınmış bulunmak- tadır, Zavallı tayfa Gemi ile iskele arasında sıkıştı | Rizenin Mapavli nahiyesinden U. zun Ahmet oğlu Ahmet, Pendik vapu- Hında tayfalık yaptığı sırada, vapur) iskeleye yanaşırken balon denilen tam- ponu geminin çarpacağı yere koymak istediği sırada sarsıntı yüzünden deni- ze düşmüş ve vücudu iskele ile vapur! arasmda sıkışmıştır. Ahmet, ağır yarali olarak Cerrah» kısmı Aygeye isabet ederek öldürmüş- tür. Hasan Hüseyinin de bacağında a- ğır bir yarası vardır. Vakadan biraz sonra her iki adam dn jandarrınlar tarafmdan yakalan. mışlardır. INMISARLAR — | Memur alıyor | Müsa sami imtihanı açtı Inhisarlar kadrosunda geçen ma- nr ikmal elmiş olan me- ahdemlerden 400 kişi açığı çıkarılmıştı. Bunların yeri evvelee yapılmış © lan müsabaka imtihanında kazanan gençlerle ve idarenin elindeki memur larla kismen doldurulmuştur. Fakat tam bu sırada geçen aym başında inhisardan yeniden 70 memur daha çıkarılmıştı ki bunların on beşi! Istanbuldadır. Inhisarlar idaresi gerek bu münhalle. | ri doldurmak, gerek yeniden © olacağı anlaşılan mahallere tayinleri yapıl - mak üzere yeniden büyük bir müsaba ka imtihanı açarak memur almağa karar vermiştir. Müsabaka imtihanı bu aym on ikisinde yapılacaktır. Bu imtihana orta, mektep tahsilini . ikmal eimiş, askerliğini yapmış ve 21 yaşından 31 yaşına kadar olan herkes girebilecek. tir, İmtihan Sirkecideki memurin kur- su binasında yapılacaktır. Bu imtiha- na girenlerle de münhaller dolmazsa tekrar bir imtihan daha (o yapılacak- tar, Çerkes Reşid haininin yeni marifetleri Romanyanın pazarcık kazaamda çı- kan Romanya isimli Türkçe gazetede yazıldığına göre, yüz elliliklerden Çer- kes Reşit Köstencede Türklük &leyhin- de neşrettiği bir hezeyannameyi tabet- Mehtap safaları tirersk oradaki Türkelre dağıtmak is- temişse de bu hareket her tarafta umus| mi bir neftet uyandırmıştır. Çerkes Reşit bu — sözde — eseri- ne: “Sabık Osmanlı ordusu Üümerasm- dan ve ilk Ankara Büyük Millet Meeli.| si azasından Saruhan meb'usu,, diye imza almıştır. Romanya güzetesi bu malümatı ver. dikten sonra, bu gibi hainlere Türklük arâsmda verilecek yer bulunmadığını! yazmakta ve Türk gençliğinin böylele- Tipe en ağır cezayı vermekten çekinmis| yeceğini ilâve etmektedir. GEÇEN SENE BUGÜN NE OLDU? ; paşa hastahanesine kaldırılmıştır. Za- Yallının altı tane çocuğu vardır. Haya» tı tehlikededir, Giritteki isyan neticesi: 7 ölü, 44 yaralı. Bugün şehrimizde 7 vesaiti hak. liye kazası olmuştur. Sadri Ertem Kurun refikimizdeki/ İşaretlerinde, olimpiyatlara iştirak e- den sporcuların kaybedişlerinden bir çoklarında doğan üzüntüyü bir feyle- sol düşüncesiyle gidermeye çalışıyor ve kaybetmekle mağlüp olmanın haki- ki manasını ortaya koyuyor. Mağlübiyet, diyor, bir sayıyı kay- betmek değil, sayıyı kaybettiğine edi) naat getirmektir. Sadri Ertem ve onun yerinde ola- cak her hangi bir yazıcı için böylel mağlübiyetle karşılaşılmış bir zaman- da zaten başka türlü düşünmek kabi! olmazdı. Hiç şüphe yok ki olimpiyat» lara iştirakimiz bu dostun da söylediği İ gibi bize beynelmilel mikyasta çalış-; manın aşkmı, heyecanımı ve metodla-| rını öğretecek tek çaredir, Fakat ne de olsa, bize öyle geliyor ki Sadri Er» tem, sporcularımız galip gelseydiler işl bu cepheden mütalea etmiyecek, 6- limpiyatlara gidişin mana ve mah'ye- tini kazanmak mefhumundan başka bir şeyde aramıyacaktı. Mısır radyosu Peyami Safa, bugünkü fıkrasında çok haklı olarak slaturkanm yerini As| rap musikisinin kapladığını ve bunun alaturkadan çok daha zararlı olduğunu söylüyor, diyor ki: “Türk halkı, Mısır radyosundan ge- len Arap sesini kendi sesi zan İ devam ediyor, Gazetele ramının da neşredilmesini ati öküz yucular pek çok, Ankara ve İstanbul radyolarında alaturka musiki yasak e dildikten sonra Türk sesi Mısıra mı hicret etmiştir? Peyami Safa, bu yazısında: Anka- ra ve İstanbul radyolarında halk tür. Külerine ayrılan yeri genişletecek olur.) İ sak, Mısır radyosunun Türk samiası- na her gece yaptığı bu Arap ıgısının tesirlerinden halkı uzaklaştıracağını heniiz doğmıyan Avrupai ve muasır Türk musikisi yerine halzın Arap mus sikisiyle gıdalanması ve terbiye etmesi eski alaturka musikimizden bin kat da» ha zararlıdır, demektedir. Abidin Daver, eski mehtap sefala- riyle, geçen gece Şirketi Hayriyenin yaptığı mehtap sefasını mukayese eği. yor. Eski zamandan hatıra satırların! da İçinde toplıyan bu yazıyı okuyuru larımız aynen veriyoruz: Boğaziçinde eski mehtep sefalar: ihya edilmek isteniliyor. Bir düzine Şirketi Hayriye vapurlarınm, evvelki akşam, bir filo halinde Boğazda yap-" tıkları mehtap gezintisiyle eski mehtap sefaları arasında ne büyük fark vardı. Gençliğimin ilk yıllarmda, Boğazın ; mehtap sefalarına iştirak etmiştim; ev-' velki akşamkini de gördüm. l Sultan Hamid devrinde üç kişinin bir araya toplanması memnu olduğu i/ çin, şimdiki gibi gezetelerle bütün İs | ! tanbul halkı mehtap âlemine davet e» dilmezdi. O âlemler, sakin ve ılık meh tap gecelerinde, hemen hemen hiç ha- zırlıksız, hiç gürültüsüz, ani bir şekil. de yapılırdı. Meselâ, Sadrazam merhum Prena Said Halim paşanın yalısndan çıkan saz heyetini hamil bir balık ka- yığı heyetiyle birkaç üç çifte frta veya kayık yavaş yavaş denize açılır, İlk “hey, hey!,, Boğazın gümüşlenmiş su- ları üstünde duyulur duyulmaz, ber taraftin sandallar, kayıklar, kikler fıtalar denize dökülürdü, Bötün bu İ külçük deniz vasıtaları, esrarlı bir mike natısla çekiliyorlarmış gibi. çalakürek, sesin geldiği tarafa doğru akarlardı. O vakit, henüz pek genç bir hanende olan Bimen Şenin şen sesi, Boğazın nurlu suları üzerinde titriye titriye ya- gimdiki gibi boş değildi. Denize çıka» cak vasıtası olmıyanlar da kıyılarda toplanarak Boğazın nur'u sularından fışkıran bu ahengi dinlerlerdi. Eski mehtap scfalarının en büyük mümey- yiz vasfı sessizlikti, Herkes dindara. ne bir sükütla musiki dinlerdi, Kürek çekenler bile, fazla gürültü etmemek için küreklerini suya bafifçe daldırılar. dı. O devirde, Boğaziçinde, kürekleri denizden çıkarırken geriye su atarak şapırtılı ve cakalı bir küre kçekme mo dası vardı. Yalnız, mehtap sefalarma da, gürültü olmasın diye bü şekilde kü- rek çekmezlerdi, O zamanki dindarane süküta mu- kabil, son mehtap âleminde, mskine hâkimdi. Motörlerin takırtısı, uskun larm gürültüsü, makinelerin hiriltist, mehtap sefasında Denizkızı Eftalyanm, denizde daha çok çıkması lâzım gelen sesini bile kimseye işittirmedi, Devir o kadar değişmiş ki Boğazda mehtap âlemini, makine ve motör gürültüsü öl- dürüyor. Mehtabı gördük amma, sefa» sını süremedik. / Korradina Mola'nın konseri tehir edildi Ağustosun 7 sinde Tepebaşındaki Şehir tiyatrosu bahçesinde valinin hi. konser yazdığımız Kiavsenist mayesi altında bir vereceğini radina Molanır konseri 11 ağustos sa. İk günü saat 21 re tehir edilmiştir. Biletler Tepebaşı tiyatrosunda, Lon dra ötelinde ve Natta acentasında satil- maktadır. .... .. Büyük .. müsabakamız Büyük müsabakamıza iştirak e. den okuyucularımız topladıkları re. sim parçalarını sırasına koyduktan ve sorular üç sua'in cevabını verdik. ten sonra mufassa! adreslerile bera ber, Ankara cadiesinde Vakit kü. tüphanesine getirerek mukabilinde bir numara alacaklardır. Polis bilmeceleri için (o verilecek ce vaplarda uzun uzadıya tafsilâta Hi zum yoktur, yalnız neticeleri birer, ikişer kelime ile bildirmek kâfidir. Cevapları posta ile göndere ceklerin, hallettikleri resim ve süsl leri (HABER gâas“tesi büyük müsü, baka memurluğu) Istanbul Adresine göndermeleri rica olu nur , Bu gibilerin sira numaraları posla ile kendilerine gönderilecek tir. Ancak bunun için ayrıca Üzer. lerine mufassal adresleri yazılı ve pulu bir zarf göndermeleri lâzım dır. Müsabakaya iştirak edenlere ve. rilen numaraların kaybedilmemesi bilhassa rica olunur. 15 Ağustoslan sonra gönderiler sevaplar kabul edilmiyecektir. A Haber gazetesinde neşredilen Fausta romanları 10 kuruş mukabilinde ciltlen- meğe başlamıştır. Vakıt kütüphane- sine Metinde, : yılr. Boğuz koyları sabaha kadar Li ye sit geşit güzel seslerle inlerdi. Bazan matmazel Kor... -