DOKTOR. GAYMER$ i k SGİTMEĞE fp YERLERİN ESRA|| MECBURUM HN! KEŞFETMEK İÇN HAYATINI ; TEHLIKEYE SOK. MAĞA KARAR VERİYOR... a” a e — v İİ Sa8UK Ol GENÇ rıza Böle ece! r m Tedavisi MAALESEF ARTIK Bax Bar 8&v TARAFA DOSRU BiR YERLİ GELİYOR sx» Karaciğer - Barsak - Mide « için TUZLA İÇMELERİ Mevsiminden istifade et 5 15 ps anla mem vir diem pe Çelik yüreğin sergüzeşti GİTTİSMMZDEN MÜTE- ESsikim. NE GÜZEL ANLATI YORDUNUZ DINLE NE YATIYOR ;*BA GİTMESE RAZI OLMADI ZAMAN ONUN YANINO Olâ4Cc46m Liva Gay» MES. Bu BEvukDğ HMAYD HATIRLAN 283 r EA FAYA KALSIN MN YALNIZ NDAN ARKA» SINDAN GİD'YORUM . —ekruğu ALDIĞINIZ O ŞOK BiwYOR. | S9Dv öÖLMmEsiLâ Zımpı,.. ARTIK BAŞKA DEİ | KIZIMIN PEŞİMDEN i GELMEMESİ İŞİNMEE T. EDiyorum, E4$ U ELİ ve İ SEM DELMS/N LR. BAa7 BAR, SELiryu REĞİN UZAKLAŞ MASIN! BEMLE. MELİ İDİN., Doktor MAĞLUP FAUSTA direklerin hakiki (bulunduğunu) rahlıyor, yeniden hayat buluyorum hayretle farketti. Yattığı yatağın) sanıyordu. p* ve bulunduğu odanın... ve gördüğü İ hayalin rüya değil hakikat olduğu. na kanaat getirdi. k i GO rüya görmiyordu!.. O eski ? ; * Nasıl oluyordu da bu odada bu. N Tunuyordu. Çilehanenin rutubtli ve bozuk havası yerine baş döndü. rücü kokularla dolu temiz bir ha- va teneffüs &ödiyordu? Acaba ki- min vasıtasile buraya getirilmişti? Iztırap ile karışmış olan kafasında bu sorgular birbirini takip ediyor fakat o bunların hiçbirine kafasm- da bir cevap bulamıyordu. Buldu. ğu yegâne cevap, bunun bir mucize eseri olduğu idi, Jak OKlemanın yalvarırcasına kollarını uzattığı sırada Mari dö Monpansiye gülümsiyerek kendisi ne yaklaşmıştı. Zavallı keşiş solu. yordu. O, bu gülümseyiş için en müthiş ıztıraplarla can vermeği bile göze almıştı. Mari dö Monpan siye olduğuna karar verdiği kadın bir elinde altm bir kupa tutuyor öbür elile de Jakı başının altından tutarak biraz yukarıya kaldırıyor- du. * Merhamet ve şefkat dolu bir . sesle: p — Biraz daha içiniz! diyordu. Jak bu kupadan içtikçe içi fe- Başı tekrar yastıkların arasma düşünce bir söz söylemek istedi... Fakat Mari, susmasını anlatan bir tarzda elini Jakın ağzına kapadı ve alnına bir öpücük kondurdu. Bu öpücük Jakın kalbini titretti. Mari hafifçe: — Uyuyunuz! Şimdi öyle lâzım. dır... dedi. Jak bu emre itaat etti, Gözlerini yumdu ve hemen derin bir uykuya daldı. Artık'rüya bile görmiyordu. Yalnız arasıra ferahlatıcı ve kuv- vet verici bir şurubun dudaklarına akıtılmakta olduğunu hissediyor- du. in Uyandığı zaman kendisini aynı yerde gördü. Gündüzdü. Zaten uyuduğu zamanda böylece ortalık aydınlıktı. Jak, tam bir gün ve bir gece uyumuştu. Kendisini kuvvet- lenmiş, düşüncesini toplamış, ge- rilmiş olan adalelerini gevşemiş buldu. Yanında bir koltuğun üze- rinde Şartrden Parise kadar giy- miş olduğu süvari elbisesi duruyor. du. Hemen fırladı, giyindi. Bakışi- le hançeri aradı. Fakat yalnız o yoktu. Bununla meşgul olmağa va- kit bulamadan gözleri iki kişilik olarak hazırlanmış olan sofraya dikildi. Bu anda kapı açılarak içe- riye Mari dö Monpansiye girdi. Jak Kleman titredi. Topallığını gizlemek için adeta sıçrar gibi bir ikm bile Yi du Sare ahh” Ml ke Operatör Ürolog Süreyya Atamal Muayenehane: Beyoğlu * Pi kapı tramvay durağı, Roma oteli yanmda 121 birinci kat 5—8 Her gün 15 — 20 ye kadar. IŞIKLI MAĞLÜP FAUSTA NEON REKLAMLARI Ucuz ve taksitle NECiP ERSES Galata : Sesli Han 87 Çİ İİ ni yürüyüşle büsbütün hoş bir hal alan Mari dö Monpansiye, Dük dö Gizin kiz kardeşi gülümsiyerek | kendisine yaklaştı ve: — E, nasılsınız bakalım mös yö?.. dedi. — Madam, acaba cennette mi- yim? Vaadedilmiş olan ebedi sa- adet mi başladı diye düşünüyo- rum ve bu düşüncemde de haklı. yım, Çünkü karşımda bir melek duruyor. Mari, güzel bir kahkaha savur- du: — Ne yazık ki, hayır... Burası cennet değil, sadece Otel dö Mon pansiyedir. Ve melek dediğiniz kimse ise, melek olmaktan çok uzak bir zavallı günahkârdır. Fa kat Şuraya otursanıza mösyö. Ben de oturacağım. Size ikram etmek istiyorum. Papaslarımızın en din- darı olan sizinle başbaşa yemek yemek benim için en doyulmaz bir saadet ve en büyük bir şereftir Onun için bu teklifimi reddetmeyi niZ. Şu sözlerle öyle bir göz süzüşü ilâve etmişti ki, Jak Kleman insanı büyülüyen bu bakış karşısında mü vazenesini kaybetti ve Marinin göstermiş olduğu koltuğa oturmak. tan çok yığıldı. Sofra, en yüksek yemekler ve çerezler!e süslenmişti. Billâr sura- hiler içinde gülrenkli şaraplar göze çarpıyordu. Onlara yemek verecek bir üçüncü kimse yektu. Mari dö Monpansiye yüksek bir ustalıkla börekleri, karaca ve gü- vercin etlerini kesip ayırıyor, pır” lantalar içinde parlayan beyaz ve ince elletile kadehlere şarap dok duruyordu. Zavallı delikanlı rüya - görüyo rum sanıyordu. Farkına varmadan mütemadiyen yiyor, içiyor ve YA” vaş yavaş sarhoş oluyordu. Fakat bu sarhoşluk şaraptan değil ,kars sındaki inanılmaz manzaradandi Mari dö Monpansiyenin üzerin İde yüksek kokotların bile hasedini : çekecek derecede açık ve güzel bi” elbise vardı. Adeta ipek bir bulut halinde bulunan bu elbise vücud” nun biçbir tarafını örtemiyordu» Biraz tombul fakat şaşılacak der€ cede güzel olan kolları -tamamef çıplaktı. Korsajının ö ön tarafı iyic* süsleri bütün güzelliklerile görünü” yorlardı, Boynunda baha biçilme” derecede kıymetli bir gerdan! göze çarpıyordu. Sahi ve dindarca bir aşkla 8€”” diği bu vücuttan gözlerini ayır! Jak Kleman için imkânsız bir hal almıştı. Papasta bu mütemadi *€* yir, yavaş yavas çılgın bir şeb uyandırıyordu. Bu çekici ve bü İeyici, her hareketi bir davet olar kadının gözlerinde sıcak bir bak hasıl olmağa başlamıştı. Jak man bunu görünce büsbütün #