Tara; Rayan , . UFAK TEFEK BİR DELiK LERİMİI GÖRMÜŞTÜ * i PATRIKİ GÖRMEK CİN KAHVEYE OĞ” i Ü DI aPiLi BIR FRANJIZLA ÇELİK YÜREK Me A EEE SENİN GiBi DEV YAPILI BIR Adamın * Küçük BIR ADAMI DÖYMESİNE DAYANAMAM - DOSAVSU ! ME! SENDEMİ K Rışıyorsun 2 j iLECE gir - SARIYOR g Sun? df DEV YAPIL MELEZ EDiĞi KORKUNÇ SAVURDU - lar BİR YİN enine EK UKLA YERE SERDİ * ELik YÜREK EŞİK ÇELİK YÜREK!, KAPYYA Çelik yüreğin sergüzeşti | mdri Bi SM ni 0. LABAT ÜŞERKEN ARKASINDAKI MASA çangprı YE OLARAK YERE “YIKıLoDı. ÇELİK e iR YAY MİZE NUN NN yaaa uı Tı. BU BIR KıZDı ÖMRUNO DAR G Gici Banyo hamamı Yemek terlemek banyo ve masajla kuvvetlenmek için yeni örnek bir banyol hamam plân: ile suyu istenilen hararet |ğii derecesinde veren ofefor adlı duş âle- tinin ve banyo İeğeninde rahat yıkar mak için asma küvetin (o 25 mayıs 936 tarihli beratla alınan yapış ve satış bak” kı devredileceğinden Vakit propaganda servisine doktor M. adresine müracaat OLIMPOS Meşhur ve halis gazozunüj tecrübe ediniz dh Nefaset ve temizlik itibarile bütün gazozların fevkindedir. Halis şeker meyve suyundan imal edilir. Her yerde esrarla arayınız. Halis inek tereyağı, halis inek yoğurdu, kâse yarım kiloluk teneke, hakiki 1,2, 3, günlük yumurta denemek için lütfen 43656 numaraya telefon ediniz, adres Cihangir susam sokak No. 37. Cihangir süthanesi, Şube: İş- vklâl cad. No. 72 Meyvahı süt mucidi FERHAN AKSÜT edilmesi rica olunur. ME ği izinin Mir 4. MAĞLUP FAUSTA z MAĞLUP FAUSTA 75 — Ne alçaklık.. diye bağırdı. ki kaçmak imkânsız.. dedi. kat ben bir düşmanınız mışım gibi — İsminiz nedir mösyö? diye Fiömen titriyerek: Jan ismile anılan kız ise: i davranınız. Fakat size yemin ede-| sordu. İ — Oh kardeşim... Kardeşim... : — Halbuki bunu ben teklif et- rim ki bir dostunuzum, Çünkü| (— Pikvik bendeniz, muhterem s diye mırıldandı. miştim. Sizi buna ben kışkırttım. mösyö dö Pardayanla monsenyör| SÖr-. “Sör Mari Anj çok şiddetli - bir) Korkarım ki bu teşebbüsten sizin Dük Dangulemin sadık bir uşağı.) (o Pikvik Parisin en dindar katoli- şekilde vevap vermeğe kalkışacağı| için bir felâket doğmasın... Sizin yım. ği olduğu gibi en ahenkli ismine de sirada birdenbire kapıdan dışarı) için diyorum. Çünkü ben şimidye Viyoletta şaşkın bir hal aldr. sahiptir. Kilise aşrkılarında derin ya fırlamakta olan iki kızı görerek) kadar ö kadar ıztırap çektm ki ar. Karşısındaki leylek gibi herifin) Pir ustalığım vardır. Onları çok “dâfrkesti ve: tık hiçbir şeyden korkum kalmadı. söylediği bu son ismi duyunca az) süZel okurum. İsbatı da işte... 4 , — Aman Allahım, şu iki dinsiz| © İki zavallı birbirlerini kucakla- kalsın bir sevinç çığlığı koparacak-| . Pikvik hemen, Marj Anja son kız kaçıyor... diye bağırdı. dılar. Bu anda Pikvik: ie derece ahenkli gelen ince bir sesl8 Mari Anj kızların arkasından) (— Bana bakmız, böyle nereye Pikvik: ilâhi okumağa başladı. soluk soluğa koşuyordu. Viyoletta| koşuyordunuz?... Bu iki mukaddes — Sesi dedi, Sonra yüksek ses. Sör Mari Anj dindarca bir ihti” * ile arkadaşı iki dişi geyik gibi du.) kadını birakıp nereye gidecekti. ge ramla hemen ellerini kavuşturarak vardaki yarığa doğru fırlamışlar- di. Sör'Filömen olduğu yerde mıh. lâğıp kaldı. Kroas ise, şu vakadan bir şey anlayâmamıştır. Pikvik, yiyecek ve yatacak yer bulabileceğine emin olan bir adam tavrile etrafına bakmdıktan son. ra: — Tamam... Şimdi bir taşla iki kuş vurmak zamanı geldi! dedi. Bir anda kararını vererek ayak- larını açtı. Ve kızlar daha duvar- daki yıkık yere varmadan Pikvik oraya yetişerek yollarını kesti. Viyoletta ile arkadaşı durdular. İkisinin yüzünde de bir yeis ve ümitsizlik ifadesi belirdi. Viyoletta içini çekerek başını göğsünün üze. rine eğdi. Arkadaşı ise ağlamağa başladı. © Zavallı kız: —İste sevgil Janım, görüyorsun! Benden katiyen ürkmeyiniz... Fa. niz? Haydi bakalım, dairenize gi: riniz!,. dedi. Viyoletta kekeliyerek: — Mösyö... dedi. Güzel gözlerini Pikvike kaldırıt kaldırmaz karşısındakini tanıdı. Korkusundan titredi. Gerçi kendisi © serseri kumpanyasında iken Pik. vikle Kroastan fena muamele gör- memişti ve bu iki zavallı da Belgo- derin tuzağına düşmüş vaziyettey- diler. Fakat o Pikviki görür gör. mez Belgoderin de oralarda bulun duğunu düşünerek titremişti. Bitkin bil halde: — Oh, mahvoldum... Belgoder buralarda dolaşıyor. dedi. Bu anda Pikvik onlara yaklaşa- rak her birini birer kollarından tutmuştu. Alçak sesle ve süratle şunları mırıldandı: — Hiçbir şeyden korkmayınız?. — Sizi gidi aşifteler sizi... Ar- kamdan gelin bakayım. diye ilâve etti. Mari Anj bu sırada soluk soluğa onların yanına gelmişti. , — OF, eğer bu muhterem adam olmasaydı, şu iki dinsiz kız elim. « den kaçmış bulunacaklardı hal. O zaman ben ne yapacaktım. Mari Anjm muhterem diye ad- landırdığı Pikvik idi. Eski canbaz . kızların kollarından tutmakta de. “ «“wam #derek onları dairelerine ka- “dar götürdü. İçeriye söktu ve kapı- Yı kapadı. Kızlar, kendilerine ha- pishane hizmetini gören harap k ke girdiler. : Mari Anj, o zaman başını kaldı. rarak Pikvike baktı. Şüphesiz bu sivri burun, çukura batmış gözler, hile eseri okunan bu yüz hoşuna gitmişti. Çünkü hemen: Oo © diz çöktü. Bu anda Kroasın kalın sesi de tempo tutmağa başlad. Böyle bir ahenk Sen Magbevs! kilisesinde bile duyulmamıştı. Sör Filömen arkadaşı gibi diz çök& rek: — Ne ses... Ah, ne ses bu... diy tekrarlamağa başladı. : İki arkadaş şarkıya devam edi yorlardı. X p Sör Mari Ani, pek titiz ve muts” assıp olan şu papas şimdiye kadâ” böyle kulağını okşıyan bir ahenk dinlememişti. İlâhi biter bitme sör ayağa kalktı. Mari Anj göl ucile, bakışını Kroastan ayırmıyaf ve heyecanından tir tir titriyen sör Filömene bakıyordu. Kroas müt” madiyen bıyıklarını buküyor “9 hafif bacaklarının üzerinde sall#* j nıyordu. j Sör Mari Anj şöyle düşünüyOo””