11 Temmuz 1936 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3

! l Siyaseti ve ';î"lz siyaseti Izda 'î?tîığku ;ıt:ııımz mi, lisanı- ir k'"!mı, übidi, irinie adeta $M — İngiliz politikası Sultan Hamit politikası “!'Ğî yukarı aynı manayı Hamit politikası, ara aça İ lmaktı, keıemıyeceğı , lmrnulıkln işleri sav- Hİ Zr n aöt çe İK ı'ı:llız Politikasının da bundan ee | du; bir şey olmadığı zaten ma- alI , busbutun ortaya çıkıyor. y İng, " » 4 Kt3f el p 'z' şahsen hayli mükem- göefli eiliş T çelebidir. (Centilmendir). evletı kendi halkı için olabilir. F akat şu dış siyasa- sırlardanberi dünya- silktirdi; hâlâ da silktiri- Da ıı"lçı daha saldırıcı yeni em. Bn *Tin zuhur ettiğine ve bü. t'—Ilırımm Mısırda, Hindis- İ ip ettiği siyasetlere baka. Ser büyük ylı Britanya anberi x şo:b"“-“!' demiştik, N | S o% saller anlatıyor ki meğer, Sczinden ileri geliyor 6'leı.,,r:""""'lld!':ye rıbbıın güneş S d | İöııîu; ÜS Uyur yılan uyanma- yi '?.’.'_'—şv, t hile * zeki adam bag'ka. kur- ı“ Biliş , kı"!üranlar olur. !Eu_ bi N Metı aslâ akıllı, zeki 3, kurnaz ve hilekâr- İ: | siyaset âlemindeki ber. b , ız, İşte, o diplomatlık H (Üt buîkıc'!'kîar yüzünden dün lı ale gelmiştir. Asrrmızda n Ngiltere, kendi siyaset d ipl ine sokmuştur. Bu sebep- ık, politikacılık,, söz İyede 'ğeı- Manası da, efkârı İlıcı] üpedüz düzenbazlık, EN ikle e$ olmuştur. f D ayla a kâinat idare edilir z“m ak mümkündür. U- ;" zarfında insanların "'*t "*mak da kabildir. İ ,( ırıı..,,,_ ümumiyeyi ilelebet ü ı"hmd. yoktur!,, . ts 9 d. P"ht heYhat yatsıya kadar İ & d!la or. | Kurunun ya- k% Veresinden sonra Bo- P“eu?.. ı"t ı[“- eğıl Yalnız müşterek K 'malinden, milletler şö 'ı | hm" iğelerek makul ıîııyı d.üln idik sşekilde konugmn-w " gö p Glınelı! | Otlada grev daki grevci tütün beraber ko" erin tesvik ed i karışıklık 12 kişi tevkif etmiştir. : İ: ı:fhı fikrini vazıh söylemi-| ni de İ ' başka devletler i için | Bugünlerde Vilâyete tebliği beklenmek- €n vesikalar bu-| A gğ HAHE:R Akşam Poıtaıı . —.._ı!._ Elişleri kursu Muallimlerden büyük alâka gördü Maarif Vekâletinin ilkmektep mual" limleri için tertip ettiği elişleri kursuna şehrimizde başlanmıştır. — Kürs bütün ders levazımı tam olduğu için Fındıklı" daki İsmet İnönü ilkmektebinde tertip edilmiştir. İlkmektep muallimleri kur- sa büyük bir alâka göstermişlerdir. Bir çok başmuallimler de kursa iştirak et" mişlerdir. Haftada üç gün olan bu kursta mu" allimliği, Avrupada elişleri üzerinde ih- tisas kesbetmiş olan müfettiş Şinasi yap maktadır. Kursta kâğıt, çamur, gazete bez işlerinin her nevi gösterilmekte ve tatbikatı yapılmaktadır. Elişleri kursu ilkmekteplerin tatil dev resinin sonuna kadar devam edecektir. Ç SİMBERİ MA LA a ııw:.üb.-— General Ali Hikmet ve genel sekreter Nizamettin busabah Ankaradan geldiler Türk spor kurumu başkanı gene- ral Ali Hikmet Ayardem, iki gün evvel bazı işlerin halli için kuru- mun genel sekreteri Nizamettin Kırşanla beraber Ankaraya git- mişti. Gerek general, gerekse Nizamet tin bu sabahki trenle İstanbula av- det etmişlerdir. Evvelce ilkmekteplerde elişleri muallim | ÖRü leri ayrı iken son senelerde bu işi sınıf muallimleri yapmaktadır. Başmuallim” lerden İstiyenler de elişi muallimliğini üzerine almaktadır. Bunun için bütün ilkmektep muallimlerinin bu işte sas kesbetmesi istenmektedir. Deniz Ticaret müdürlüğü binası büyüllülüyor Deniz Ticaret müdürlüğü tarafından işgal edilen Galatada Rıhtım üstündeki bina ihtiyaca kâfi gelmediğinden bu bi" nanın arka kısmı trasasının üstüne ye- niden birkat ilâvesi takarrür etmiştir. Bu kısmın İnşaatına ay başında başla" nacaktır. KÜÇÜK HABERLER * Belgrad elçimiz Ali Haydar Ankaraya gitmiştir. Birkaç güne kadar Belgrada dönecektir. * İlktisat Vekili Celâl Bayar bugün- ler içinde şehrimize gelecek ve buradan aa uu ua glüTCLÜK Gi 4 * Hayvanları koruma cemiyeti, Be" lediyeye müracaat ederek merkep, at ve katırlarla yük nakledenlerin, yükleri indirdikten sonra yorgun hayvanların sırtına binmelerinin men'ini istemiştir. * Temmuzun oh beşine doğru 25 ki“ şiden mürekkep bir Yugoslav — talebe kafilesi şehrimize gelerek tarihi yerleri gezeceklerdir. * Yeni maliye teşkilât nizamnamesi Vekiller heyetince — tasdik edilmiştir. tedir. * Sovyet Rusyanın yeni ticaret mü” messili Össinof şehrimize gelerek vazi" fesine başlamıştır. * Alman bandıralı Erlih vapuru bu- gün 400 seyyahla limanımıza gelecektir. * Havayolları idaresinin posta tayya" releri satın almış olduğu fabrikanın bir mümessili dün şehrimize gelmiş ve tay” yare ile Ankaraya gitmiştir. Mümessil yeni satın almacak tayyareler için gö- rüşecektir. * Türk Hava Küurümu — Ankarada 44000 lira sarfile büyük bir paraşüt ku- lesi inşası için münakasa açmıştır. * Erna Rutichanser ve Mari Kuhn isminde ik İisveçli kadın gazeteci yaya olarak Bulgaristana kadar, Bulgaristan"| - dan da vapurla şehrimize gelmişlerdi. İki kadımn buradan yaya olarak dönmek istemişlerse de kendilerine müsaade e“ dilmediği için dün akşam ekspresle Sof- yaya gitmişlerdir. ihti- Türk spor Icımımu kıymetlı genel baş- kan General Ali Hikmet Ayardemin gazetemize hediye ettiği son Coğrafi tetkikler için Çek Alman üniversitelileri Memleketimizde coğrafi — tetkiklerde bulunmak üzere Prag ve Berlin üniver- siteleri — talebelerinden kalabalık bir grup şehrimize gelmiş, talebeler Galata saray lisesinde misafir edilmişlerdir. Talebeler bugün üniversite coğrafya şubesi doçentlerinden ÂAhmet — Hulüsi ve son sınıf talebesinden — Nureddinle beraber şark vilâyetlerine hareket ede“ ceklerdir. Bir ay sürecek olan bu seya" hat, Samsun, Amasya, — Tokat, Srvas, Erzincan, Erzurum, ve Van — üzerinde yapılacaktır. Dönüşte Kars, — Beyazıt, Ardahan vilâyetlerine uğranılacaktır. Hicri: 1855 , Reblülahır: 21 DK " Gıfmquı Güneşin Bnlı.ıı xl* 1949 WWW bi 'W' ala : frcıoı 2,40 12,19 16,10 19,42 21,42 222 6,590 4,87 8,8712,00 150 641 tur ko GEÇEN SENE BUGUN NE oumr Dünkü maçta Atina muhteliti İstanbulu 83—1 yenmiştir. Bulgar kralr Boris Bulgaristandaki bütün siyasi partileri lâğvetmiştir. Boğazlar Sabalh gareleleri meselesine dair Matbuatımızda galeyan var ! Boğazların tahkimine dair teklifi. mize karşılık İngilterenin ikinci bir teklif çıkarmış olması matbuatımız. da şiddetli tenkitlere uğramaktadır. Mütecaviz lmngiliz zihniyeti Yunus Nadi, bunu bir nezaketsizlik. ten de başka bir şey addediyor: İngi. lizler bizim emniyetimizi baltalamak için projemizin maddelerine teker te ker ıliraz edecek yerde toptan yekün bir projeyle ortaya çıkmışlardır. İşte Montrö konferansını müşkül kılan nokta, bu mütecaviz İngiliz zih. niyetindedir. Eğer İngiltere bu zihni. yet üzerinde srar edecek olursa o halde kendi emniyetimizi kendi kendi. mize tesis etmekten başka yapacak işimiz kalmaz. İngiliz projesi işimize gelmez ! İngiliz teklifinin ruhu, bizim do nanmanın yarısı kadar tonajda ve do kuz parçadan mürekkep bir donanma. nın Marmaraya girebilmesi merkezin. dedir. Yeni alacağımız ufak gemile rin de ilâvesile donanmamızın tonajı 75 bin tonu bulduğu takdirde, bir gün İstanbula karşı şu kuvvetlerin topla. rını “nizami bir şekilde,, çevirmiş ol- duğunu göreceğiz demektedir. Abidin Dâver şöyle anlatıyor: İngilizlerden 81.'00 tonluk Kuvin Elizabet dretnotu ile beheri 1200 ton- luk 5 tane muührip. Yahut 33,000 ton. luk Nelson dretnotu ile 4 tane muh- Trib. Fransızlardan 26,500 tonluk — yep. yeni Dönkerk muhaürebe kruvazörü ile bir tane 7000 tonluk büyük kruva. züör ve-dört tano muhrib. Yahut Yüla nız Dönkerk ile 8 tane muhrib. İtalyanlardan: Tecdiden tamir e. dilmekte olan 21,500 tonluk dretnot. larda;, birile Kondotierri sınıfı 42 mil- den fazla giden 5000 tonluk iki kru. vazör ve 5 tane muhrib. Yahut yeni yapılmakta olan 35,000 tonluk müthiş dretnotlardan birile 2 tane muhrip. Almanyadan: Beheri 10,000 tonluk üç ceb zırhlısı ile 6 tane muhrib; ya. hut yeni yapılmakta olan 26,000 tone lük bir dretnmot ile 6000 tonluk bir kruvazör, 5 tane muhrib. Sovyetlerden: 83,000 tonluk bir dretnot (yeni Fransız salnameleri Rus dretnotlarının 26,000 ton olduğunu ya- giyorlar), 7900 tonluk bir kruvazör, 7 tane muhrib. Bu maddeyi biz, ancak şöyle kabul edebiliriz: Boğazlardan bir defada sayısı beşi te. cavüz etmemek üzere 15,000 tonluk ge. mi geçebilir. nin hususi müsaadesi olmadıkça 7500 tondan büyük gemi geçemez. Abidin Dâver, Ingılız teklifindeki “Muharebe olur da Türkiye bitaraf kalırsa istemediği takdirde Boğazlar. dan muharipleri geçirmez,, tezinin Türkiyeyi bir harbe sürükliyebileceği. ni yazıyor. Şöyle bir faraziye yürü. tüyor: İngiltere ile Sovyetler harb halin. dedir. İngiltere denizde kuvvetli ol. duğu için, Sovyetleri Karadenizden vurmak istiyecek, bize, Boğazları a. çınız, diyecektir. Sovyteler ise kat. İmzası bizce mahfuz bir zattan aldığnmz demyor ki: “Şirketihayriyenin emektar memurlarından birisi ge- çenlerde hastalanır. Salâhiyettar makamatın yapılan muayene neticesinde kendisinin dört ay istirahat halinde tedavisine lüzum gösterilen bu yevmiyeli memura, Heyeti sıhhiye raporuna rağmen, verilen bu istirahat, İş- letme encümeni müdiranı tarafından böyle bir istirahat çok görülmüş ve yarı yarıya indirilmiştir. Heyet s. Bd A G Z' A ideş li S e d ğ |F mektupta havalesile raporunda, | | ll M | Raporlarına rağmen istirahat alamıyan işçiler hastanın dört aylık istirahatten sonra tekrar muayenesile işe başlıyacağı yazılmış olduğu halde, kendisi biter bitmez derhal vazife başına davet edilmişve hastalığı geçmediği halde çalışmağa icbar edilmiştir. Koca bir şirkete böyle insafsızca bir hareket yakışır mı? HABER — Biz hâdiseyi yakından bilmediğimiz fazla bir şey ilâve etmiyor ve Şirketihayriye gibi müessesenin, emektar memurlarına bu kadar — insafsızca davranacağına da inanmak istemiyoruz, istirahati için eski bir Boğazlardan Türkiye-| iyyen açmayınız, talebinde bulunacal. lardır. Biz ne yapacağız? Israrların sonu tehdid, tehdidin sonu harb ola. caktır. Boğazları açarsak Sovyetler. le, açmassak İngilizlerle harbetmek mecburiyeti karşısında kalacağımız muhakkaktır. İngilizlerin teklifi, son şekli ile de bizi böyle fena vaziyete düşürecek mahiyettedir. Bu madeyi biz ancak şöyle kabul edebiliriz: Harb zamanında, Türkiye bitarafa ken Boğazlar bütün muhariblere kat, iyyen kapalıdır. Ğ Abidin Dâver, şu iki maddeyi de ilâ, ve ediyor: Harb tehlikesi karşısında Türkiye, keyfiyeti ilân ittikten sonra Boğazlara dan harb gemilerini isterse geçirir, is, temezse geçirmez, İngiliz projesinde “kaşığı ile yediriği sapı ile göz çıkarmak,, kabilinden bir madde daha var. Boğazlar mukave., lenümesi biütün Üükidler tarafından “sürati mümküne ile,, tasdik ve teati edildikten sonra meriyete girecekmiş! “Sürati mümküne, ne demek? Bir misal: Fransa ve Sovyetler arasında imzalanan dostluk paktınş Fransa takriben bir sene sonra tasdili etmiştir. Boğazlar —mukavelesi ise, beklemeğe tahammülü olan bir dosta luk paktı değil, bir devletin emniyet ve müdafaasını tamamlıyacak olan müstacel bir muahedenamedir. Bu maddeyi biz ancak şöyle kabul edebiliriz: Boğazlar mukavelenamesi imzalan, diğı günden itibaren meriyete girer. * Muahede bozanlar haklı çıkacak! Asım Us yazıyor: Baoğazlar rejiminin değiştirilmesi bir zaruret olduğu bütün devletlerce müfttefikan tasdik edilirken ve bu re. jimin değiştirilmesi için Türkiye hü. kümetinin müracaat ettiği diplomatik vasıtı her tarajta müküfata lâyık bir. hareket olarak takdir edilmekteyken, Montröde toplanan yüz bu kadar de. legenin bu meseleyi halledemeden da. ğılması çok hazin bir hadise olur. O vakit bu hadise arsıulusal mukavele. leri bir taraflı hareketler ile bozanları cihan efkârı umumiyesi önünde haklı çıkarır. Onun için Montröde tonpla. nan devletlerin hazin olduğu kadar — — tehlikeli olacak olan böyle bir vaziyet ile karşılaşmamak için mutlaka müs. bet bir neticeye varacaklarını ümit & debiliriz. Hükümetin müstacel vazifesi Açık Sözde Ergökmen yazıyor: Emrivakilerin alıp yürüdüğü ve her emrivakiin bir istiklâlı önüne hka, tıp götürdüğü bir devirde. daha çok sabır göstermek, bize yersiz görün. mektedir. Ve Boğazların askerce tile tulmasına hemen başlamak bugünün şartları altında hükümetin müstacel bir vazifesi olmuştur. Kuvvete karşı saygısızlık 'Tan gazetesinde Yusuf Zıya yazı. yor: Komşularımıza nezaketen hatirlat. sak mı?. Buv sahibiyiz. — Yabancı. ların bahçe kapısına değil, kendi evi. mizin kapısına dair — konuşuyoruz. Hem o kapıya ki, çok z2avif zamanı. mızda bütün dünyaya karşı onu tek başına kapamıştık. Akdenizin dalgü- ları gibi eşiğinde Türk kanı aktı! Banü öyle geliyor ki: Bu mevzu üzerinde daha fazla konuşmak, yalnız hakka karşı değil, kuvvete karşı da bariz saygısızlıktır. " ğ Hir