HABER — Akşam Postası ŞUNDAN BUNDAN Bal arıları hırsız yakalıyor! Güney Moldavyada Hodonin şebrinde bal arıları bir hırsız çe- tesmin yakalanmasına sebep ol - muştur. Geçen hafta bir gece hır- sızlar simendifer istasyon memu- | runun evine girmişler (o ve yükte hafif pahada ağır ne varsa bir çu- vala doldurarak evden çıkmışlar- dır, Fakat bahçeyi karanlıkta ge - çerken içlerinden birisi arı kova « nına çarparak devirmiştir. Vay sen misin arıların rahatı - nı bozan! Arıların hepsi birden saldırarak hırsızların yüzlerini soka soka davul gibi şişirmişler - dir! Ertesi günü polisler, yüzleri lü zumundan fazla şiş olan üç kişiy? yakalayınca, bunların geceki hır- sızlar olduğu anlaşılmış ve gizle - dikleri eşyalar meydana çıkarıla: rak istasyon memuruna verilmiş * tir. Borca karşılık çocuk! Geçenlerde bu sütunlarda Ro * manya vergi memurlarının bir | köyde vergi borcu mukabilinde | bir kızı haczederek götürmüş ol - duklarını yazmıştık. ; Aynı ülkede böyle bir hadise daha olmuştur. Kazanç vergisini ödeyemiyer bir adamın evine gi: ren isra memurlari kaldırılabile » cek eşya bulamayınca 17 yaşm - daki kızına haciz koymuşlardır Yalnız bu defa kızı beslememek |» çin alıp götürmemişler ancak ev: den çıkmasını yasak etmişlerdir Bu iş yalnız Romanyada değil, ekoromik buhran dolayısiyle dün yanız başka ülkelerinde de olar hadiselerdendir. Hattâ bazı ana ve bebaların borçlarına mukabil eviitlasımı bile teklif ettikleri var- dır Nevvorklu bir adam borclu bu lunduğu dört doları ödemek için sor günlerde onbir yaşındaki oğ: lunu vermiştir. Alacaklı ile borçlu aravında varılan uzlaşmada çocuk dört dolarlık iş yaptıktan sonrs babasına geriye verilecekti. Ço - cuk bir hafta süren iş esnasında alacaklı tarafından beslenmiş ol- duğuzdan, böyle bir ödeme tarzı pek ozhalıya patlamıştır. Boşanma sebepleri rekoru! Rekozların her türlüsünü kır - mak hevesi en çok Amerikalılar. dadır. Bir rekor tesis ettiler mi yahut mevcut bir rekoru kırdılar| mı bumu hemen öğüne öğüne dün- yaya ilân ederler, Nevyork Taymis gazetesinde o kuduğumuza göre, Nevyorklu kir kadın boşanma için mahkemeye dayadığı istidada boşanma isteği» ne sebep olarak tam yetmiş bir madde saymıştır. Gazete bura “Boşanma sebepleri rekoru, ismi-| xx ni vermektedir. Bu da bir rekor! Belgradın yanıbaşındaki Jeze- vitza köyünden Svetozar Preljiç adlı ihtiyar tuhaf bir rekor kur - muş olduğunu iddia etmektedir. Bu adam şon altmış yedi yıl için- de mahalli memurlar aleyhine tam 147 şikâyetname yazmış, kırk yedi polis komiserinin değiştiril « mesine sebep olmuş ve bütün bu işleri yapabilmek için tam 64320 kilometre yol yürümüştür. Nasıl beğendiniz mi? Postacı gırlangıç İtalyan sömürgesi Eritreden a- yağma bir haber bağlanarak sa - lıverilmiş olan bir kırlangıç kuzey! İtalyâda Torfona şehrine gitmiş ve orada yuvasında bulunmuştur. | i Dünyada birinci defadır ki pos- tacı olarak kırlangıç kullanılmış- tır. : Su geçmez kadifeler Modacılar şimdi listelerine s0 -! j kaklık elbiseler için yeni bir ku - maş daha ilâve edebilirler, Kadi- fe kumaşlar şimdiye kadar hep sudan bozulduğu için sokaklık el- bise olarak pek kullanılmazlardı. Halbuki şimdi kadifeler yeni bir usülle suya karşı mukavim yapıl - maktadır. Yağmur ve su serpinti- leri artık kadife üstünde leke bı - rakmamaktadır. Bu dokuma usulünü birçok yıl- ların araştırma ve denemesi neti- cesinde İngilizlerin “Kadife do - kuyucu ve iplik boyacısı cemiye- ti,, bulmuştur. Tarihten önceki şergedanlar Petrosko - Zabaykal bölgesinin Karauz köyü yakınlarında yağ - murların aşındırarak oymuş ol - dukları bir kovukta bir gersede-! nın kafatası bulunmuştur. | Geçen sene aynı yerde tarihten önce yaşamış başka hayvanların! da kemikleri bulunmuştu. : Buzlar çağında Sibiryada yazö-| mış olan iki cins gergedan on bin-| lerce yıl önce ortalıktan tamarıiy- le kaybolmuştu. Bu iki cins hay «| vanın gövdeleri uzun tüylerle kaplı ve burunların üstünde arka arkaya duran iki boynuzu vardı. Büyüklükleri de şimdi tanıdığı - mız Afrika gergedanlarmnın iki misliydi. Tarihten önceki çağlarda ger - gedanlar Sibriyanın her tarafına yaşamaktaydılar. Ortasından ikiye ayrılan yıldız Bundan 1000 yıl evvel Novaj Herküles yıldızı ortasından ikiye ayrılmıştı. Bu yıldız o kadar müt- hiş bir uzaklıktadır ki saniyede üç yüz yetmiş bin kilometre hizla yol alan işık şuaları yeryüzüne ancak şimdi varabilmiştir. Yıldı- zın iki parçasını son günlerde Kaliferniyanın San Joze rasatha- nesi görmüştür. Bu suretle bin sene evvel vuku- bulan semavi bir hadise ancak şimdi görülebilmiştir. “Doktor Ali ismail Haydarpaşa hastanesi bevliye mütehassısı Urologue — Operaleur Babıâli caddesi Meserret ote li 88 numarada her gün öğleden sonra saat ikiden sekize kadar Ra aeeezirze iinde tee rreaaii sesiz 20208, Çi No50 Bu söz Taksimin arkasındaki Futa, o kalabalığın “arasından zorla kendine bir yol açıp tekrar Kâhtaneye doğru süzülürken sa - lapuryadakilerden biri işi çaktı ve bize lâf attı; — Futa ile Uzunçarşıya gazel-! ci ısamrlandı; biraz bekliyelimi| çocuklar, yeni geleceği de dinli -' yelim bakalım! İ Fakat. bu söz sanki hizim pasar kayığımın kaburgasına bir torpil gibi çarpmıştı. O ânda koca kayı” ğın içi allak bullak oldu. Reha Beyin arkadaşlarından Benli Lâ- tif başta olmak üzere yedi sekiz kişi birden köpürdü; salapurya - dakilere küfürler başladı. Buna karşılık olarak salapur - yadakiler de olanca hızlarıyle a - ğızlarını aetılar; iki taraf da kar-| calara, kürklere, oturak tahtala -| rına, sarıldılar, Her iki tarafın da etrfinı sımsıkı bir çember gibi sa- ran bütün kücük kayıklar, sandel- lar etrafımızdan telâşle ieÇİ | koyuldular, Bereket v aralık Eyüp merkesinin deniz devriyesi ile bir babriye kol san - dalı yetişti, Bunlar hemen zraya İ girdiler; iki tarafı da mayna et -| tikten sonra gelen devriye ve kol san'lalları Reha Beyi yakından tanıdıkları icin salapuryaya yol gösterdiler; — Haydi bakalım, acın başı dü- zülün yola! Salapurya ağırağır ve sessiz sessiz yanımızdan acılırken bizim saz takımı da oradaki sazlı ada - nın bir kenarında yeni doğmakta olan aya karşı şu kıvrak kantoyu tutturdu: “Hani benim elli dirhem kan - yağımı,, “Yardan başka ne bahçem var, ne bağım, yürü!,, “Dümenini sürü!,, Artık benim fena halde canım sıkılıyor; gündüzkü o tatlı eğlen- tiler şimdi. fitil fitil burnumdan gelmeğe başladığı icin bugün! bunlarla buralara geldiğime bin| kere pişman oluyordum! Hem daha durun bakalım, da- ha henüz yolun yarısında idik; (çöplük) deni len çingene mahallesinin güler yüzlü çocukları NGENELER | ARASINDA Hayattan alınmış hakiki bir macera Yazan: Osman Cemal Kaysısız Z bizim pazar kayığının kaburgasına bir tor- pil gibi çarpmıştı. O andakoca kayığın içi allak bull! sanki bunun sonra bir de gecesi vardı. Kim bilir bu adadan gece kaçta kalkacak; Cibaliye kacta vara - cak ve orada bu sulu alayı ile Re- ha Beyin evinde nasıl sabahı ede- cektik? Reha Bey bana ilk defa ölsrâk| fena gücenmiş; hattâ fena kız - ii GE ali vakit | bon vi fitil gibi'ihvanı förkediğ doğruca! evime kağınış; onlarla birlikte Re-| ha Beyin evine gidip sabahlamı J mMışım... | Oh, ne de iyi etmişim ya! Çün- Tefrikamızda kendilerinden bahsedi ten Topçulârdaki harmancılardan © firşe gözlü Gülizarın akrabalarından koca Sünbül ile Fethiye kü birkaç gün sonra közek Şevki- yi gördüm, o bana anlattı: O gece i Reha beyin evinde sabaha kadar yeniden beş okka rakı ile dört ka: sa bira daba yuvarlarmış... Gel de sen şimdi arama bizim Topşulardaki o ter temiz, gürül - tüsüz palırdısız, rakısız bilmem nesiz harman hayatın,!... Hani'ne yalan söyliyeyim hu son Kâhtane âlemi dörüşündeki patırdıdan ve Reha Byin iki gün sonra gece hi- zi bırakıp kactın diye bana biraz kafa tutmasından semra benin | Nazlılarım, Gülizarlarım, hatti Etemlerim O burnumda tütmeğe başladı! Zaten annem de bugün: lerde Topçulara dönmemiz için inadına beni zorlayıp duruyor. Bir hafta var, Reha Beyin ol - sur, onun arkadaşlarının olsun ak oldu. 25 AĞUSTOS — 1995 yüzlerini gördüğüm yok... Anla * şılan onun bana kafa tultuğu gün ben de kendisine biraz tokça kar şılık vermiş olmalıyım ki bir haf” tadır artık beri biç sorup aramı * yor. Ben de onun gittiği yerler8 hiç wğramıyorum. Yalnız dün Reha Beyin azi? dostlarından mühendis İzzet Bey! gördüm bana: — Hazır ol! dedi, yakında Lom cada büyük bir düğün var, Rebs Beyin çok sevdiği birinin kızı e genç ve meşhur bir udi evlene * cek... İşte bu havadis fena... Çünkü ben artık buralardan kaçmak Topçulara dönmek isterked Loncada büyük bir düğün olma#f beni gene bir müddet buralard8 alıkoyacağa benziyor. Anlattık * larma göre Loncada yapılacak büyük bir çingene düğünü gerçek ten görülecek çok parlak, çok a * laylı, eğlenceli, çok şatafatlı, çok enteresan ve bambaşka bir âlem“ miş... Şimdi bunun icin yenidef Reha Beyle filân barışmak, onlar” lâ veniden icli drslr olmak: İeke»* ardı arası biç kesilmiyen akşam * cılık âlemlerine dalmak ve tekraf sürmeli, rastıklı, düzgünlü, pud * ralı, baygın bakışlı Ziynetleri, Se herleri, Küheylâlanları görmeki onlarla yeniden ahbap olmak W— zım... Hem Gâvur Etemin dedi gibi İstanbulun bu meşhur ve © bilmiş Eanende ve çengi kızl# hiç de Nazlılara, Gülizarlara fi” lân benzemiyor. Bunlar daha demeden leblebiyi çakıyor ve K€ dilerine tutulanlar etrafların?* tıpkı Marmara çirası gibi çay çayır yakıyor, İşittiğime göre zavallı yaşlı müteka't Reha Bey bir defa geni liğinde bunlardan birine nas" feryadı vermiş; bugün elli yaşın? geldiği halde hâlâ kendisini ku” taramamış... Kırk beşlik mile dis İzzet Bey de öyle... O da as dan beş on yıl önce Karanfil # esmer bir kemancı kıza abay* mış; hâlâ söndürememiş. (Devant var)