Fethiye sahilinde bir Italyanın öldü- rüldüğü söyleniyor Çocuk Sahifesi bilmecesinde he- diye kazananların listesi Çukulata kazananlar 1 — Kütahya istihkâm taburu ikin- € B. K. Kadri Beyin kızı bilgi 2 — Üsküdar Hâkimiyeti milliye caddesi 150 Abdullah 3 — Bahçekapı Yıldız han İsmail 4 — İstanbul ticaret mek- tebi 1081 Sadi 5 — Ortaköy yeni mey- hane sokak 29 Sadettin 6 — Çenber- Ktaş Turan apartımanı 1 Osman 7 — Cümhuriyet orta mektep 275 Hüsni « ye 8 — Fatih Saraçhane 157 Nahide Leylâ 9 — Etyemez Sultançeşme Ça- vuş zade 37 Ekrem 10 — Eminönü ga- zeteci Dimitronun çırağı Kori 11 — Beyoğlu 31 inci mektep 37 Nermin E- min 12 — Kasımpaşa 7 inci mektep 35 Salih 13 — Fevziye lisesi 385 Ari- me 14 — Beşiktaş ıhlamur Yıldız cad- desi 29 Jülbenk 15 — Balıkpazarı 10 M. Reşit 16 — Arapcami kutu çıkma- zında 7 Şahabettin 17 — Gedikli kü - çük zabit mektebinde Emin Nedim 18 — Galata Papazyan han 4 Süley - man 19 — Galata sahil sıhhiye merkez mermurlarından Raif Bey oğlu Şakir 20 — Beşiktaş Abbas ağa mahallesi 23 Kavmakam Tahir Bey oğlu Alâed. din Bey ve Hanımlar, k-SİYASET . İavusturya meselesi . . bitmedi, başlıyor! (Baş tarafı üçüncüde) set meselesinden bu vakanım ilk neti- eelerini şimdiden söylemek büyük bir cesaret sayılmaz! Bu vakada Alman - yanın yakından alâkadar olduğu teeyyüt ediyorsa Almanya ile İtalyanm arası adamakıllı açılacağı gibi Avusturyaya Italyan askeri girdiği takdirde de di- ğer devletlerin ve bilhasın Yugosrlav: yabuna — bigâne kalmıyabilir - ve ka- lamaz. 'Avasturya meselesi bitmiş değildir; yeni başlıyor.... M. R. Necdet Kimyager HUSAMEDDİi Tam idrar tahlili 100 kuruştur. Bilâmum tahlilât. Bahçekapı, Emlâk ve Eytam Bankası kar- şısında İzzet Bey Hanı HABER Akşa Nn Postası İSTANBUL AN. KARA CADDESİ Tolgent Adresi: İSTANDUL HABEK Telelon — Yazı: 28872 — İdaro: 24970 darehanesi: ABONE ŞERAITI 1 8 6 12 aytılk Türkiyer 120 380 660 1250 Krg.| Benebi:. 150 do 840 1616 ILÂN TARIFESİ Hoaret İlânlarının satırı 12,50 Resmi Hânlar 10 kuruştar. Sahibi ve Neşriyat Müdürü: HASAN RASİM Basıldığı yert (VAKIT) Matbaası Sultanahmette San'at Mektebi Sergisini Görünüz. 3 Ağustos Cuma Günü 17 ye kadar açıktır. — (4082) ' “İ numaralı halk düşmanı,, denilen haydut kimdi, nasıl öldürüldü? Şimdiye kadar kadınlar sayesinde kurtulan gene bir kadın oldu Dillinger'i ele veren Con Dillinğer morgda.. Amerika haydutlarının en kor- kuüncu, en tehlikelisi olan Con Dillinger'in Şikagoda öldürüldü- ğünü, birkaç gün evvel, telgraf- lar haber verdiler. İsmi, Amerika- hükümeti tarafından, ortadan kaldırılması lâzım tehlikeli adam- lar listesinin başma “1 numaralı halk düşmanı,, diye geçen bu hay- dut, bir yıldanberi aranıyor, fa- kat bütün Amerika polisinin se- ferber edilmiş olmasına rağmen bir türlü yakalanamıyordu. Ame- rika hükümeti Dillinger'i ölü ve- ya diri yakalıyana, yahut ele geç- mesini temin edecek bir ip ucu verene bir servet denebilecek de-| recede mühim miktarda para mü- kâfatı vaadetmişti. Fakat bu pa- raya, macera düşkünü adamların © kadar çok bulunduğu Amerika- da bile, şimdiye kadar, kimse hak kazanamamıştı. Kimdi, neler yapmıştı? Dillinger, iki sene önceye dar fena şöhretini kazanmamıştı. 1932 senesinde, bir hırsızlıktan dolayı mahpus bulunduğu, İndia na hapishanesinden çıktıktan son- ra teşkil ettiği çetenin hayret ve dehşet verici maceraları onur tanmmasına sebep olmuştur. Dil- linger çetesi güpegündüz en bü yük şehirlerin en işlek caddele- rinde bankaları basıyor, memur- ları tehdit ederek, icap ederse öldürerek kasalardaki — paralar: alıyor, sonra zırhlı ve makinelitü- feklerle mücehhez otomobillerine atlayıp kaçıyordu. Çete, az zamanda Amerika po- lisinin başa çıkamadığı müthi: bir teşkilât haline gelmiş, Dillin- ger Amerikanın “Yeni Alkapone, si olmuştu. Dillinger — çetesinin bir sene zarfında öldürdüğü — zavallıların sayısı yüzden - fazladır. Otuz bir yaşında cinayetlerinin cezasını hayatiyle ödiyen Dillinger tek ba- şına, 35 adam öldürmüştü, ki bun-| lardan 20 si polis memurudur. Çete efradındân birisi * polisir eline geçtiği zaman — arkadaşları hapishaneyi basmak cüretini bile gösteriyorlar ve bir çok polislerin hayatı pahasıma bunda muvaffak da oluyorlardı. Dillingeri yakalamak için şim- diye kadar bir çok tuzaklar kurul- muş, fakat kadınlar üzerinde bü- yük bir tesiri olan bu cür'etkâr haydut, her defasında kendisine alâka duyan bir kadın tarafın- dan kurtarılmıştı. Fakat ne ga- riptir, ki son defa onu ele veren ve yakalanmasına sebep olan gene bir kadın olmuştur. Telefonda bir ses Dillinger geçen pazar akşamı Şikagoda, öon beş kişilik bir polis kuvveti tarafından — öldürülmüş- tür. Bu kuvvete riyaset eden, A- merika emniyeti umumiye müdür- lüğü erkânından M. Purvis'tir. Bir senedenberi bu ele geçmez haydudun izi peşinden koşan, fa- kat bir türlü muvaffak olamıyan M. Purvis, cumartesi günü akşa- mı bürosunda çalışırken - telefon çalmış, bir kadın sesi ona: — Yarın akşam, haydut Dil- linger Biograph — sinemasında “Manhatan Meldrama,, — filmini seyredecek, sinemaya kendi oto - mobiliyle gidecektir! Demiştir. Meçhul kadının söy- ledikleri bundan ibarettir. Tele- fon bu sözlerden sonra kapatıl- mış, tek bir kelime ilâve edilme- miştir. Polis âmiri bu haber üzerine derhal faaliyete geçmiş, en emin ve mahir polis hafiyelerinden or beşini yanma çağırmış, ertesi gü- nü mühim bir iş için hazırlanma- larını söylemiştir. Sivil polislere bundan başka bir şey söylenilme miş, yapılacak “mühim iş,, hak- kında malümat — verilmemiştir. Bunun sebebi ise Dillingerin pel nüfuzlu bazı dostlarının - polir müdürlüğü dahilinde bile bulun dukları şüphesidir. Yakalıyan polis anlatıyor Sözü burada, polis âmiri M Purvis'e bırakalım: *« — Pazar günü, Dillinger si- nemaya geldiği zaman, adamla: rımdan on beşi sokakta tarassut mevkilerini almış bulunuyorlardı. Hepsine ancak en ton dakikad: mevzuubahis işin ne — olduğunu anlatmıştım. *“1 numaralı halk düşmanı,, nır yanında çok güzel iki kadın var- dı. Bilet aldıktan sonra sinemayı girdi. Tam iki saat sinemanın önün de duran otomobilimin içind: büyük bir heyecanla bekledim Bu fırsatı kaçırmamak, haydudı ölü veya diri ele geçirmek lâzım dı. Fakat nasıl?. Bu sual beynim' bir burgu gibi deliyordu. Eve nasıl?., Sokak çok kalabalıktı, si- nema çıkışında ise daha kalaba: Jıklaşacaktı. Bu kalabalık arasın- da Dillinger, işin farkma varınca kaçması kolay olacaktı. Ateş et- mek de fevkalâde tehlikeli ola: caktı. Ahaliden birçoklarının öl mesi tehlikesi vardı. Haydudun sinemaya — girerker hiçbir şeyden şüphelenmediğine emindim. Otomobilimin — hemer yanından pek sakinane bir tavır- la geçmişti. Pantalonunun — arka cebinde iri bir tabanca kendisini belli ediyardu. Sinemadan çıkıyor Saat 23... Sinemadan ilk seyir- ciler çıkmıya başladı. Dikkat ke- silmiştim, Birdenbire — Dillingeri gördüm. Sinemaya beraber gir - diği kadınların biraz peşinden müsterih bir tavırla — ilerliyordu Yanında çetesi efradından — kim- seyi farkedemedim. Her - halde şüphe uyandırmaktan — çekinmiş olacaktı. Dikkatli bakarak — şüphesin' celbetmek korkusuyle ancak a- yaklarına bakıp nereye gittiğini gözetliyordum. Tabancam sağ elimde, par- mağım tetiğin üzerindeydi. Oto- mobilimin yanından geçti. Adamlarım kaldırımım sağ ve soluna, her sokak başına dağıl- mışlardı. Hepsinin gözleri hare- ket işaretini verecek sol elime dikilmişti. Dillinger — otomobilimi geçer geçmez kolumu kaldırdım, fakal tekrar aşağıya indirmek harekete geçme işaretini vermekte — tered- düt ediyordum. Biraz evvel an- lattığım tehlike, halktan bir ta- kım masumların öldürülmesi teh- likesi” aklımdan çıkmıyordu. Yaylım ateş! Fakat haydut gittikçe uzakla: şıyordu. Aramızdaki mesafe or metreye çıkmıştı. Tereddüdümü yendim, adamlarım nişancılıkta mahir ve soğukkanlı kimselerdi. 'Tehlikeyi ve mes'uliyeti göze ala- R rak işareti verdim. Sivil polisler bulundukları noktalardan ayrı - Jarak hayduda doğru — ilerlemeğe başladılar. Bu süretle Dillinger bir polis çemberi arasına girmir oluyordu. Lâkin nasıl oldu, bilmem, Dil- linger işin farkıma vardı, adamlar rımdan ikisi hemen yanma g8€ miş bulunduğu bir sırada geriyt doğru sıçradı, iki büklüm bir var ziyette yan sokağa doğru koşmıyâ başladı. Sağ eli bir şimşek ; süratiyi” pantalonunun - cebine girmiş, V€ ayni süratle büyük bir reyolvef meydana çıkarmıştı. Fakat bu sü* rat ne kadar şayanı hayret olurs# olsun haydut çok geç kalmışt!' Revolverini henüz kullanmıy? vakit bulamadan ilk kurşun göl” süne girdi. İlk kurşunun tesiriyl? sendeliyen Dillinger yere düşm?” den önce ikinci kurşun — beynin? girmişti. Bundan sonra kurşunllf haydudüun üzerine bir yağmur g bi yağdı. öldükten sonra.. “1 -numaralı hâlk düşmanı,, 4” tık fenalık yapamıyacak bir hale getirilmişti. Yanındaki kadınle? hafifçe bacaklarından — yaralaf” mışlardı. Fakat korktuğumuz ol mamış, halktan kimsenin burd' bile kanamamıştı. H Haber şüyu bulur bulmaz müt hiş bir kalabalık hâdise mahalli” ni doldurmuştu. Bunlar arasınd? ellerindeki mendilleri, gazeteler | haydudun kaldırımlara yayılaf kanma bulaştırarak kemali ehem” miyetle saklıyan hatıra meraklı” ları görülüyordu. Dillingerin cesedini alıp morf* götürebilmek için 150 polisin yi rım saat halkı dağıtmıya çalışma” sı icap etti. Parası kalmamışmıydı Son dört ay içinde sade bankâ” lardan 100 bin dolar çalmış ol&? Dillingerin üzerinden 2 dolar, çent ile, Evelin Piketti isimli geti bir kadının fotoğrafı çıktı. Bu kadın, Dillingerin çetesinde ) şanlardan biriydi ve - onun ölür münden bir müddet evvel bir baff ka soygunu esnasında ele geçer' hapse tıkılmıştı. Kırmızı roplu kadın Dillinger, polis tarafından 4” nmmamak için akla gelmez çar” lere baş vurmuştu. Ameliyatla ” nesinin ve burnunun şeklini €? ğiştirmiş, bıyıklarını uzatarak $' yaha boyamış, saçlarını da l!"i renge çevirmişti. Parmakların!? uçlarını da bir aside sokari parmak izi alınamaması için İ.İ' bir almıştı. Fakat bütün bu * birler kıskanç bir kadına kart' koyamadı. Kim olduğu anlaşıl” mıyan bu kadın kırmızı bir el se giymiş olduğu halde hâdise * nasında bir köşede duımuıı. “ linger yere düştüğü sırada elit | tuttuğu kırmızı bir karanfili o" üzerine bırakarak süratle kaçm” tır. a Polise telefonlâ haber ver sesin sahibi olması muhakkak 4 yılan bu kadın kimdi?. Bu, a? şılamamıştır.