Kekliğim tutulmuyor, Pahalı satılmıyor... Bu uzun gecelerde Yalnız yatılmıyor. Değirmen üstü çiçek, Orak getirin biçek. .. Benim bir yarim vardır. Orta boylu mor çiçek.. Ne bakarsın bacadan Gömleğin alacadan Gel kız seni kaçıramı, | Kurtulasın kocadan... Abraham ATIM 4 venin Birinci hırsız — Yahu ne yaptın.. Dünyayı ayağa kaldırdın.. İkinci hırsız — Ne bileyim elektrik düğmesi diye radyonun düğmesini çevirmişim... 7 | Şen fıkralar | Hırsızlara karşı Bir zengin, arkadaşına yeni yaptığı evini gösteriyordu. Evin et Himayei hayvanat cemi- yeti âzası Biri Himayei Hayvanat cemi- Sinemaya gidiyor iğ # rafında bir iki dolaştıktan sonra arkadaşı: — Evçok güzel. Yalnız, gali- ba mimar kapısını yapmayı unut- muş... yeti azasmdan iki zat ayakla dev- riâlem seyahatine (o çıkmışlardı. Üzerlerinde kendilerini icabında müdafaa edebilecek hiç bir silâh- ları yoktu. Yolları belki o zama- e çel gn eğ — Hayır.. Unutmuş değil, ben mahsus yaptırmadım. Hırsızlığa mani olmak için... Yazık ki... Meneceri yediği yumruklar- dan dolayı gözleri kapanan ve bir şey göremiyen boksöre ravnt ara- sında: — Yazık ki fevkalâde oyunun dan dolayı seni alkışlıyan halkı görmüyorsun, dedi. na kadar insan geçmemiş bir or- mana düştü. Yavaş yavaş, konu- şa konuşa ilerlerlerken © önlerine aslan çıktı. Himayei Hayvanat cemiyeti a- zasından olan zat: — Eyvah.. Ne yapacağız? Dedi. Öteki gayet sakin: ere ER Te miyeti azasındansın, çabuk hüvi- yet varakanı göster, diye cevap verdi, MN — Sana belki yüz kere söylemi- şimdir. Lâkırdı dinlemezsin ki. Her söz bir kulağından girer öte- kinden çıkar. Ben makarna yerken niçin örgü ile uğraşırsın.. i ğ — Ne o yahu, köpeğe ayna üstün 0 e ban lem Ef. Hesap dersinde Muallim sordu: — İyi taksim bilen elini kal - dırsın.. Kemal elini uazttı: — Ben biliyorum.. Bu sırada, en arkada oturan Cevt ayağa kalktı: — Muallim bey, Kemal yalan söylüyor! — Neden anladın?. — O, Boğaziçinde oturur. Tak sim tarafına ömründe bir defa bile geçmemiştir! Birinci sarhoş — Geceyi nerede — Sen Himayei Hayvanat ce-|geşirdiğimizi bilseler evde kıyamet koptuğu gündür, İkinci sarhoş — Hakkın var.. Fa-| yorum, sermayeni soruyorum, de- kat biz geceyi nerede geçirdik, de m.i yemek yediriyorsun.. izin ln Ürünle İlel, milnlkinsn — Geç bakalım tahta başma!) Çayda çınar ağacı, Çift gezer iki bacı.. Büyüğü hele hele Küçüğü cahil harcr.. Kayalar gölgelendi, Güzeller suya indi. Her güzelden bir öpüş, Yüreğim tazelendi. Esen poyraza benzer. Genç kızların dudağı, | i Şu dere saza benzer, i Olmuş kiraza benzer. İ — Madam azıcık çabuk olsanız herkese treni kaçırtacaksınız.. — Herkes treni kaçırsm da kumpanyanın aklı başına gelsin. Böyle beceriksiz memur kullanmanın cezasını çeksin... — en fıkralar Benziyor mu? Piyanko zengini Ahmet bey, bir avukata müraca- Yeni tayyare piyankosunun bü- üre > ğa | at ederek arkadaşlarımdan biri a- yük ikramiyesi çarpmış, zengin- lerden birinin kızına, bir genç ta- lipti, Bu maksatla zengin adamı ziyaret etmişti. Uzun uzadıya ko- nuştuktan sonra yeni ozengin, leyhinde (zem ve kadih) davası açmak istediğini söyler. Avukat sormuş: — Ne söyledi — Bana (su aygırı) dedi! eee — Ne zaman? — Bari paranız var mı? diye |. Üç sene evvel! sordu. — Acaip; peki, şimdiye kadar neden beklemişsiniz? — Dün bizim oğlanın kitabımda ilk defa olarak bir su aygırı resmi gördüm de... Hatırladım. Suratı — Evet beş bin lira param var. Yeni zengin kendisine (daha başka bir süs vererek: — Cep harçlığından bahsetmi- Lıpkı bana benziyordu. di. | — Azıcık duralım yahu. Karan lıktan göz gözü görmüyor, yangın fazlalaşsın da ortalık aydınlansın, ne yapacağımızı görelim.. Şu dallar sallanıyor, Erikler ballanıyor Kiz yüzüne bakınc? Yanağın allanıyor.