Dünkü lik maçları l stanbulspor Sü . Dün taksimde evvelâ Süleyma- * — Istanbulspor B takımları hn:-"lnıhı'. Neticeyi 1— 2 1ş- Hi j or kazandı. ! “Slanbulspor — Süleymaniye ı",î Arriki takımın kuvvetleri ara- deç ” Müsavat olsun olmasın ne- kiîh daima heyecanlı olur. Bu i> g çu klüp birbirleriyle ateşli lthklp halindedirler, Ve bu re- 'ı?,e“'h en çok İstanbulspor müte N ıo!'"ı çünkü maça çıkarken si- tm T ve alelekser maçın verdiği Raş C AÇr İ & Vermesi lâzım gelen netice Ü n ,'h-î levrede şiddetli esen rüzgâr “ıl ıllınbulspnr düşmüştü, Bu 'a vaziyet Süleymaniye için *:n telâkki olunabilirdi. Buna , sen hücum fazlalığı itibariyle  l D Ydi. Onuncu dakikada sol a- ı'ı.n_e“dln bir inişi golle netice- İh #ti Fakat kendisine vuruş- ie_m'ı çelme takıldığı için ha- !q.:'“ıllı cezası vermiş, düdük ış“: h'lıı.ı.nuyoı'du.Penaltıyı gene İ Attı. Fakat muvafak ola- q)ık:îll yandan gitti. Süleyma- €esinin ilk şansı, —:—ndın sonra sayı çıkarama- kıîkdl,'llum'lı İstanbul muhacim sohkuirlcriylc yarışa başladılar. "L,_'—'Ye kadar getiriliyor,fakat ; _hi:niye kalecisinin iyi tutuş- t_khl»i &z da İstanbulspor muha- "yg g in vuruşlarını daima kale- ;“e?:::" yapışları sayıya imkân " 'du, 30 uncu dakikada da N y%"iie bir gol çıkardı, fakat k?ılu;:'ullr karışıl. olduğu için L d0 incı dakikada — ma- 'ç“?..'“"!nn hâdisesi oldu. Ve ğ'l Tnüg Maniye kalesi önünde u- kı[.,:l“.kalıınmııı rağmen ge- Biremedi. « d“rcde rüzgâr İstanbul- e idi. Bunun içindir ki '©r muhacimleri Süley- he lehi, Alesini adeta muhasara et | im t top hâlâ bir türlü ka- 'ş“”—ı.l':;’" Ve €en umulmaz tu- ;[u"";:îln, sıçrayış ve dönüş t M .;:n dördüncü dakikada Sü alesi ikinci bir penal- Tn Ayağı ile bir sayı " 2ğ ; VAziyet birdenbire de- 1 dakikada Süleymani Dzhke | N V—"!*" maçı Suphi Bey idare et- h ya -'“nnhulspor lehinde açılıp | andı, Bi 4 , G, Bilhassa başlangıç kuv İ j eg SA ileymaniye Istanbulspor maçından bir görünüş | ye kalecisi bir avut vuruşu yaptığı saniyede daha kalesine dönmeden topu gene ağlara takılmış buldu. | | Avut vuruşu rüzgâr — dolayısiyle fazla ileriye gidememiş ve İstan- | bulspor muhacimlerinden birisi de gayet atik davranarak ayağına ge | çirdiği topu hemen boş kaleye sal- layıp sokmuştu, Bunu üç daki- ka sonra üçüncü bir sayı daha ko- valadı. Bu sayı da hemen diğeri- ne benziyordu. Şimdi İstanbulspor muhacimle- ri uzaktan gol çıkarmanın daha ko lay olduğunu görerek kaleye doğru dire değer bir gayret göstererekbu tazyiki kırmıya ve mukabil hücum lara geçmiye başladılar. Sol açık- ları vasıtasiyle güzel inişler yapı- | yorlardı. Bunlarm birisi de 40 mcı dakikada golle neticelendi ve maç bu suretle yani 1 — 3 İstanbulspo- run galebesiyle bitti. berabere Dün Taksim ve Kadıköy stad- yumlarında lig maçlarının sonun - cusu oynanırken, Şeref stadında, yarım kalan Galatasaray - Fener maçına hazırlık olmak üzere Be - şiktaşla Galatsaray birinci takım- | ları hususi bir maç yaptılar. Sabıh leyin yapılan üçüncü küme maç - larından sonra Beşiktaş « Galata - saray (B) takımlarının aralarında yaplıkları maçı Galatasaray 2 - 1 kazandı. * * Saat beş, sahada epeyce kalaba- lık var. Evvelâ Galatasaray, son- arasında sahaya çıktılar. Galatasaray takımı veçci balta antrenman esnasmda bir tekme yi- yerek sakatlanan sağ açık Necde » tin yerine genç takrm oyuncula- rından Şevketi alarak şu şekilde sahaya çıkmıştı. Avni. Lütfi, Faruk. İbrahim, Nihat, Kadri. Danyal, Kemal Fa- ruki, Rasih, Muslih, Şevket. Galatasaray takımının Fenere Süleymaniyeyi - Vefa Beykozu yendiler uzun vuruşlar yapmıya başlamış- | lardı. Fakat Süleymaniyeliler tak | Galatasaray - Beşiktaş Dün yaptıkları hususi maçta 1-1 ra da Beşiktaş takımları alkışlaı'l | atlatıyor. Top gene sol açık Dan- AAT €) HA Y3 | Süleymaniye takımında en iyi oynıyan Ali idi. kusuru kale önüne geldiği vakit bizzat ka leye şüt atmaması — ve lüzumsuz | yere sağa sola pas vermesidir, Vefa - Beykoz Günün ilk maçını Vefa — Bey- koz B. takımları yaptılar. Bu maç | Vefalıların 3 — 2 galibiyetiyle bit- ti, Yegâne İkinci kümeden topkapı, ikinci maçta Beylerbeyi takımını 4 — 2 | mağlüp etti. Oyuna başlandığı zaman Vefa- Ilar çok sert esen rüzgârmn altına | düşmüşlerdi. Beykozun bu vazi- yetten istifade ederek gol çıkarma- sı beklenebilirdi. Fakat, Beykoz- lular bilhassa hücum hattı, — kabil olduğu kadar tatlı bir oyun oynu- yordu. Müdafi Sedadın 12 nci da- kikada sakatlanarak oyundan çık- masından sonra Vefa, Beykozun kalesini oldukça tehlikeli akmlarla | ziyarete başladı. Maamafih, her iki takım da birinci devreyi gol çı- karmadan bitirdiler. İkinci devrede Vefa, rüzgârı da |Hehine almıştı. Üstüste — yapılan hücumlar, en iyi müdafiinden mah rum bir halde oynıyan Beykozu çok tehlikeli vaziyetlerle karşılaş- tırıyordu. Netekim 17 nci dakika- da Muhteşemin kafasiyle bir güzel gol kazanan Vefalılar 34 üncü da- kikada da bir şütle galibiyeti ga- ranti ettiler. Bu gollerden sonra | Beykozlular daha sönük bir oyun- la oynamağa başladılar ve müsa - baka 2 — O Vefalıların galibiyeti- le bitti, kaldılar Beşiktaş: Mehmet Ali, Hüsnü, Adnan - Nihat, Kadri, Fahri » Eş ref, Şeref, Muzalfer, Hakkı, Ha- yati. Hakem Galhtasaraylı bey. Oyun Galatasarayın bir akını | ile başlandı, biraz sonra Beşiktaş vaziyete hâkim olmıya başladı. Şimdi Beşiktaşın bir akınında Ha- yatinin güzel bir şütünü Avni kar- | | sılıyor. Bu sefer top Galatasaray - | da. Güzel bir pas alan Danyal bekleri atlatarak kalenin önüne geliyor. Yerden çektiği nefis bir şütü Mehmet Ali çok güzel karşı- hıyor ve birinci devre O - O boera - berlikle bitiyor. İkinci devre başladığı zaman Galatasaray bir korner tehlikesi Burhan yalda. Danyalın güzel bir şütünü Mehmet Ali kurtarıyor. Oyun Be- şiktaş kalesi önünde, tep Kemal Faruktde, Kemalin yerinde ve gü - zel bir pasını alan Rasih onuncu dakikada topu Beşiktaş ağlarına takıyor, Gol.. | dir. Zi BğR. — Akşam Postası —M. A. Hamdi: Mütereddit ve ais tiplerden. Muhitine karşı ekseriya itimatsızlık gösterir. Vefası azdır. Tasarrufu çok sevmez, Biraz i- natçıdır. 2 — (Maçka) Cahit Alp : Melân - kolik müte n. Musikiye i selim sahibidi yiftir. Fakat tet e yaptığı işlerde muvaffak olur. 3 — (Beyazıt) Hayri Hüseyii tiplerden. Fikri sabit sahibidir. ese itimadı. yoktur. Maddiyata inhimaki fazladır. Tasarrulfu sever, 4 — Serbülent: Gösterişten hoşla- vardır. Henüz yen bir emel ve gayesi yoktur. Zekâsı tedricen in- kişaf etmektedir. Tasarrulu sevmez. Mübalâğaya meyli fazladır. 5 (Çarşu) M. Galip: Dikkatsiz tiplerden. Dostlarına itima- reufu çok sevmez. Kadı- K ver- İradesi za- tur, müsikiye istida: fikri sabit hal di azdır. / na meyli dır. 6 — Polatlı M. Ali: T den. Uzağı görmez mat etmoz. Şür yaşar. Muhit yetini kaybetmektedir. 7 — (Daldaban) Ibrahim: Dikkat- ve tla he ve tereddüt iç tesiri altında h dı yoktur. Hayata karşı atılgan değil- dir. Hafızası tedi n inkişaf eder. Sc- fahete meyli vardı 8 —F.P. M.: Mağrur ve inatçı tip lerden. Nefsine itimadı vardır. Para - dan ziyade şöhreti gever. Tasarruftan hoşlanmaz. 9 — (Şehremini) Aptullah: T- kayt tiplerden. Nefsine itimadı vardır, Azimkârdır. Dostlarını sever ve aile- sini sayar. Mütevazidir. 10 — Alpullu) O. Rami selim ve ida İ r. Kar Soğük kanlıdır. Uzağı görü; Mari Bratiı Zevki selim asikiye istidadı k olmakla be - re kudreti artmakta- a ve ailesine hürmetkâr- Ülün bid r azım dır. Dost dır. 12 — A, A.: Azimkârdır. M lerde muvalfak olur. Mü y mez. Tasarrufa riayeti vardır. fazla mütereddittir. 13 — (Yeşilköy) Bedi Ziya: Gös- terişi sSever. Biraz Zevki selimine güv Şiir ve musik idadı vardır. Z $t tedricen inkişaf etmektedir. Müba Tâğaya meyli artmaktadır. 14 — Adnan K.: Ketümdür. Ta- Barrufu sever. Tahlil kudretj fazladır. YARTUNDANU K GECENSKENAALEEARAAELEASEKAN Moskova, 4 (A.A.) — Kremlin sarayının büyük salonunda fırka ve hükümet — erkânı ile bir mayıs tezahüratına iştirak edenlerin ha - taş akında. Galatasaray kalesinin neticeleniyor. Bu sefer Galatasa - ray sağ tarafı ile hücum ediyor, Şevket seri bir inişle Beşiktaş ka- lesi önünde. Fakat çektiği şüt a - vuta gidiyor. Oyunun bitmesine 15 dakika var. Beşiktaş sıkı ve güzel nun bitmesine 10 dakika kala Be- şiktaşın golünü atıyor ve birkaç dakika sonra da oyun bitiyor. . Dünkü maç çok sert fakat temiz ve zevkli oldu. Her iki takım da güzel bir oyun oynadılar, Biz yal- nız Galatasaraylı gençlere geçire - cekleri imtihanın pek şiddetli ola- cağını bildiğimizden daha fazla | lenmektedir. karşı da bu şekilde çıkacağı söy * | Rasihin ikinci bir şütünü kaleci Mehmet Ali tutuyor. Şimdi Beşik- çalışmalarını tavsiye ederiz. zır bulunduk'arı bir ziyafet veril- | önü karışıyor. Çekilen şüt avutla | bir hücuma geçiyor. Muzaffer oyu | siz ve lâkayt tiplerden. Nefsine itima- | | Ha Mütehassısımız, bir kariimize hava ve güneşi bol ve gürültüsü az bir muhitte yaşamasını tavsiye ediyor | | Fikirlerinde ittirat ve insicam vardır. Uzağı görür. 15 — V. Enfiyeciyanı Asabi ve mütereddit tiplerden. Dostlarına iti « madı yi Mübalâğaya ve sefahe- te meyli vardır. Zekâsı yaşiyle inkişaf etmektedir. Tasarrufu sevmez. 16 — G. . Ziya: İnatçı ve azim- kâr tiplerden. Kimseye itimadı yok- tur. Az göyler, çok dinlemesini sever. Muktexittir. 17 — (Galata) A, Salâhattin: Ke- Nefsine iti- madı vardır. İşlerinde muvalfak olur. Uzağı az görür, fakat fikirlerinde itli- yardır, mühakemesi kuvvetlidir. Hüsnü niyet sahibidir. 18 — H. Saliha: Aceleci ve müves- vis tiplerden. Kimseye itimadı yoktur. Hafızası zayiftir. Herkesten çeki 'Tereddüt v içinde yaşar. (Mu hitini değiştirmelidir). 19 (Şehremini) Şükrüye: Aceleci ve asabi tiplerden. Geçici hevesleri ima — muvaffakiyetsizliğe ine itimadı yoktur. Mü vardır. Tasarrı tüm tçı tiplerden. Tat meyli seve atkir olmağa çalrşmalıdır.) mi) Kadri: Zevki Birar mütecessistir, meyli vardır. Zekâsı ya « £ edecektir. 21 — (Maçka) Kâmil Hamit: Me- lânkolik Sebatkâr değildir. işleri taemamlamadığı için isini muvaffakiyetsiz. zanneder. zası tedricen inkişaf etmektedir. Sebat etmek - şartiyle bayatta daima muvaffak olur. ğ 22 — (Maçka) Fuat Münir: Yazı- nız 21 numazalı yazıya çok benzi- yor?) Biraz mübalğayı rden. azim- | kâr tiplerden. Işlerinde doğruluğu se- ve güneşi bol, gürülti İ ver, Muktesittir. Sefahete meyli az- dır, Nefsine itimadı vardır. 24 — Vahan Tekfuryan: (Beş sa - tır k satır yazmıssı- nız!) Herkesten hattâ kendinden de şüphe eder, madı yoktur. Sinirlerinden çok muztariptir, (Hava bir muhit- fi idi. Elli sekiz kimse te yaşamalısınız..) 25 — (Maçka) Remzi Riza: Zevki selimi, bütün hususiyetleri arasında daima göze çarpar, Resme, mimariye istidadı vardır. Işte olduğu kadar söz- de de öl sever, Tasarrufa rlayet- kârdır. Yaşı ilerledikçe sefahete mey- li artacaktır. Dr. W. Türk-Sovyet dostluğu miştir. Bu ziyafette kıizıl orduya men - sup iki bine yakın kumandan ve yararlı zabitler bulunmuşlardır. Stalin, Molotof, Voroşilof, Ka- linin, Budiyenni yoldaşların — ve baş kumandanlığın diğer erkânı « nın salona girişleri alkışlarla kar- şılanmıştır. Miralay Celâl Beyin riyasetin « deki Türk tayyare zabitleri de zi- yafette bulunmuşlardır. - Ceneral Voroşilof hazırınu Türk Sovyet dostluğunun kuvveti şerefine — iç- meğe davet etmiştir. Miralay Celâl Bey kadehini Sov yet Rusyanın büyük şefi M. Stali- nin şerefine kaldırmıştır. M. Sta- Tin, Molotof, Voroşilof ve Kalenin Türk tayyare zabitlerini samimi surette selâmlamışlardır. Ceneral Voroşilof hazurunu ay- rıca Türkiye reisicümhuru Gazi Mustafa Kemal Hazretleri şerefi- ne kadehlerini kaldırmağa davet etmiştir.