Baltık misakı Almanyanın kalbıne çevrilmiş bir oktur Alman istihbarat bürosu bir nota neşrederek Mösyö Litvinofun teklifini muvafık gördüğünü bildirdi Berlin, 27 (A.A.) — Baltık devletleri arasında bir misak ıklil hakkında Sovyetler — tarafından | yapılmış olan teklif — dolayısiyle Alman istihbarat bürosu, bir noe- ta neşrederek Sovyet — Rusyanın Almanya ile daha ziyade itimat e- sasına müstenit münasebetler vü- cude getirmek için müsbet bir şey- ler yapmak arzusunu beslemesin- den memnun olduğunu, ancak Al- man hükümetinin M. Litvinof tax rafından serdedilmiş olan teklifi muvafık görmemekte bulunduğu- Japonlar aldı yürüdü Şimdide İngilizlerin Sengapurdaki bahriüslerinin ilgasını istiyecekler Vaşington, 27 (A.A.) — M. Saito Japon hariciye nezareti na- mına yapılmış — olan beyanatın dünyada uyandırmış olduğu heye- canın zail — olarak yerini makul bir anlayışk terketeceği — ümidini izhar etmiştir. M. Saito, bu beyanat hariciye nazırı veya başvekil — tarafından yapılmış olsaydı, fena tefsir edil- mek ihtimalinin daha az olacağını | zannetmektedir. M. Saito, hariciye namma söz söyliyen zatın bu beyanatı, Çin ile yapılması müzakere edilen bey- nelmnilel istikrazlara Japonyanın niçin muhalefet ettiğini öğrenmek istiyen gazetecilerin tazyiki üze- rineyaptığını söylemiştir. M. Saito, Amerika hükümetine yapılacak hiç bir resmi tebliğatı olmadığını ve Japonyanın vaziye- tinl anlatmak için hiç bir müraca- atte bu'unmak niyetinde olmadığı- nı ilâve etmiştir. M. Saito, milletler cemiyetinin ecnebi murahhaslarının — Çindeki faaliyetlerinin Japonyanın canmı sıktığını bıldınımır M. Saito, şunları ilâve etmiştir: — Japonya, Çine yapılacak bü- tün istikrazların Çinin kalkmması ile meşgul olan ve içlerinde — Ja- ponların bulunmasını — Çin hükü- metinin itiraz etmesine — rağmen, Fransız, Amerikan, İngiliz ve Ja- pon bankerleri grupu vasıtasiyle yapılması lüzumu kanaatindedir. M. Saito, Japonyanın — dokuz devlet muahedesini ihlâl — etmek istemediğini tekrar teyit etmiş fa kat Japonyanın Çine yapılan is« tikrazların askeri gayelere kulla- mılmasını istemediğini söylemiştir. Londra, 27 (A.A.) — Mançet- ter Guardiyan gazetesi, Hochinin bir makalesini iktibas etmektedir. Bu makalede Japonyanm yakında Singapur üssübahrisinin — ilgasını talep edeceği beyan edilmektedir. Londra, 27 (A.A.) — — Uzak şark vaziyetini mütalea eden “Ni- yus kroanikl"gazetesi, Japonyanın vaziyeti en iyi şekilde tefsir bile - dilse, kabul edildiği takdirde tam bir kaos teşkil edeceğini yazmak- ta ve demektedir ki: — Japonyanım itirazları sade- ce Çinde silâh satışma bile inhisar etse, bu itirazlar haksız olur. Zi ra, silâh ticareti fena bir şey ol- sa bile zayıf bir memleketi kendi- ni müdafaaya mani olacak bir ha. reketten daha iyidir. Fakat Ja- ponyanın itirazları ile örtülmek is- tenen hakikat bundan daha ağın dır. Filhakika, — propagandalara, suların taşmalarına, Japonyanın Mançuri ve Mongolistan akınları- na rağmen Nankin hükümeti Çi- nin büyük bir kısmında metaneti. ni muhafaza etmektedir. İnsani hisler bertaraf, iyi bir müşterimiz olması için Çinin sulh, sükün — ve refah içinde olmasına ihtiyacımız vardır. Halbuki Japonya bu refa- hı biz ne kadar istiyorsak, o kadar bundan korkuyor.. Bir genç arkadaşını öldürdü Elâsiz, 23 (Hususi) — Takri- ben on yedi gün kadar evvel saat ©n dokuz buçukta — vilâyetimizin Nail Bey mahallesinde çok — feci bir cinayet olmuştur. — Hâdise ay- nen şöyle cereyan etmiştir. , Azerbayecanın şimal Türklerin- den olan Piri Mehmet oğlu Fehim katildir. Maktül de — demiryolu inşaat fen kısmında çalışan ve Ka- sımın çok aziz — arkadaşlarından Azerbayecanlı İsfendiyar isminde lı:lmuılu bir gençtir. Cinayet sebe- i: Memleketinde — iki karısı olan Fehim Azerbayecanlı Ali Bey is- minde birinin kızını istemiş, kızm ailesi de evvelâ kendisine söz ver miştir. Fakat bilâhare Kasımın memleketinde iki karısı — olduğu kız tarafından — duyulduğundan | tir. sözden sarfı nazar edilmiş ve kızı maktul İsfendiyar Efendiye ni - ıınlımnıır:lır. Bu halden çok N . eli fazla münfail olan — Fehim, kızın babasını bir kaç defa ölümle teh- dit etmişse de adamcağız — aldırış etmeyince Kasım bu defa da kini- ni İsfendiyar — Efendiye çevirmiş | ve intikam almağa karar vermiş - tir. Nihayet vak'a günü İsfendiyar Efendinin evine — gitmiş ve büyük bir bıçakla zavallıyı sol memesin- den ağırca yaralamıştır. Bir vur. ma ile kanmıyan Fehim bıçağını İsfendiyar Efendinin komşuları a- vücudunun muhtelif yerlerine de saplamış ve bilâhare — kaçmıştır. Neden sonra vak'adan haber alan sfendiyar Efendinin komşuları a- damcağızı hastahaneye kaldırmış- larsa da hastahanede bir saat son- ra feci sancılar çinde can vermiş- Kıçın katil Hankendi nahiye - sinde saklandığı yerde yakalan - mıştir. nu bildirmektedir. Alman istihbarat bürosu, Sov - yet Rusyanın Baltık misakını Al - manyanın kalbine doğru bir ok gi bi çevirdikten sonra şimdi bunu bir Alman - Sövyet misakı şeklin- de tahakkuk ettirmek - istemesine şaşmaktadır. Sovyet Rusyanın teklifine Bal- tık devletlerine karşı Sovyet Rus- ya veya Lehistan tarafından bir taarruz tehlikesi mevcut olmadığı kaydolunmakta ve Almanyanın bu memleketler - istiklâline riayet etmiyeceği işrap edilmektedir. Alman hükümeti, böyle bir id- dia serdedilmesine müsaade ede - mez, ——— Avrupa batacak mı, kurtulacak mı? Geçenlerde, Kadro mecmuasında, gayetle alâkayı câlip iki yazı çıkmıştı. Şevket Süreyya Bey, Istanbul gazete- lerinin birinde, aynı nüshada neşrolu- nan haberlere dikkat etmiş: Bir Çin heyeti, kurulacak fabrikalar için ma- kineler almak üzere, garba seyahat ct- miş... Bir de Türk heyeti, aynı sebep- | le seyahate çıkmış.. Kadronun kudret- H muharriri, Şark — memleketlerinin Garptan boyuna makine alışlarını “ma- kinelerin muhacereti,, diye tavsif edi- yor. Ve, bunun şu manaya geldiğini uzün uzadıya anlatıyor: Sanaylin va- tanı: olan gafp, artık bu imtiyazını kay- bediyor. Şark ta sınalleşiyor... Avru- padaki bulranın sebebi, budur. Kadronun ikinci yazısı da, bir Fran- Bız muharririnin müşahedesinin tercü- mesidir: Fransada 1834 senesinde te- ceslis etmiş büyük bir fabrika var. Bu nun etrafında, bir kasaba teceslt et- miş; fabrikada çalışan binlerce amele, burada oturuyor... Fakat, her yerde kontenjan usulleri tatbik olunduğun- dan ve Şark memleketleri kendi ihti- yaçlarını bizzat yapmıya başladık- tan sonra, Fransız fabrikasının hikme- ti vücudu kalmıyor. Makinelerini te- ker teker satıyorlar. 1034 senesinde, Amele, ailelerini bir asırdır geçindiren mMmüessesenin yüzüncü yılmını tes'it et- mek istiyor. Lükin, ayar günler zar- fında, son büyük makine de uulmıı- tır. Onu dışarı çıkarmak için, binanım böğründe koskoca bir delik açıyorlar... Ve amele, cenaze merasimine iştirak e- der gibi, çelenkler koyarak, bu maki- neyi teşyi ediyor... O sanayi kasabası, şimdi, mevcudiyetinin manasını kay- betmiş bir haldedir... Işte, dünyanın manzarası budur... Garbi Avrupa, Şimalt Amerika, yegâ- ne sanayi merkezi olmak hususiyetleri- ni kaybediyorlar.... Halbuki, bir yere toplu olan o de- rece nüfus, başka türlü yaşıyamaz!... Bir çok memleketlerde, bilhassa Al. manyada: “Şarka makine satmıyalım! Hattâ Şarklıları mekteplerimirde okut- mıyalım!,, diye cereyanlar var. Lâkin bu fikri terviç için muazzam bir kon- grenin toplandığı gün, devâsa bir Al- man fabrikası, en bÜyük ocağından en küçük çivisine kadar Sovyetlere satıl- Hitlerin “Ari ırk müntesipleri ara- larında anlaşmalıdır!.. demesine 1ağ- men, büyük devletlerin büyük — şer- mâyeleri arasındaki Tekabet öyle müt. hiğtir ki, katiyen, Şarktaki arnalleş. me hareketine karşı MÜltehit cephe tu. tamıyorlar... Tutamayınca da, Avrupa, işte böyle buhran USUrümüna yüvar- lantyor. On bin yıldanberı Tuı" akınlarının konağı 28 bisan töcd —a | Taşköprü saltanat devrinde ihmale uğramış ancak yeni yeni | terakkiye başlamıştır Taşköprü, 25 (Hususi) — Size bu mektubumla on binlerce yıl önce Türk akınlarının ehemmiyetli kanak yerle- | rinden biri olan şimal anadolusunun güzel bir köşesini anlatmak istiyorum. Kastamonu — Boyabat şosesi ü- zerinde Gökırmağının kenarında olan Taşköprü seltanat devrinde ihmale uğ- ramış, aâancak ıııhır!yıhı tesininden - beri terakkiye başlamış Pek yanlış bir .ıııılı tarih, bura. arazisin- yerdir. Milâttan önce Puntos impara- toru Mühürdadın Bitinyalılarla yaptığı muharebede Mühürdada yardıma ko- şan Roma cenerallerinden — Pompeis kendisine batıra olarak tersim — edilen burasının imarına epey yardımlar — et- miştir. Bugün şehrin kenarında Zım- billi namiyle anılan tepe, hiç şüphe yok ki o, devrin her yerden güzel bir kaşabası idi. Ara sıra tesadüfen ele geçen eserler bunu pek güzel ispat et- Sırasiyle Selçukilerin bir ayaleti ve Çandar oğullarının emareti olan bura- #t Fatihin bir hilesiyle Osmanlı oğul- larına intikal etmişti. Tanzimattan biraz önceye kadar Akyörük denilen buraya beynelmilel ismi kadim Zara köprüsü olduğunu iddia ederler Bürası aynı zamanda mühim karr dir istihsal mmtakalarmdandır. .':; hassa Lev Italyan (fabrikaları kendirlerinin haiz olduğu MW!JA nazarı dikkate alarak ihtiyaçlarını DW Tadan temin ederlerdi. Maslesef Ç w tanbulda eçılan kendiri wlâh ve netif don fabrika bura; ziraatini adeti iffi| edercesine fiatleri kırmıştır. TÜ yede belli başlı üç mmtakada kendir piyasasını istediği gibi — elikt| tutmak istiyen bu fabrikaya karşt bf yapacak bir şey bulamıyor. yet idaremizin iktısadi programa ettiği kendir fabrikasını (Tire) bi sına kurulacağını — işittik. El; uzunluğu ve sağlamlığı 1928 Varşova ve Tiryestede resmen line tevafuk ettiğine karar Kastamonu kendir mıntakasının bir fabrikaya çok lüzum old evliyâyı umurumUZzUN elbette ıdı-l' tiklerini ümit etmekteyiz, Hükümet doktorunun vazifei keriyesini yapmak üzere vuıkı) n ayrıldığı zamandanberi burası suzdur. Esasen doktor da olsa nesi yoktur. Seksen kahvecisi * buraya bir tane doktor M barada bir çok hastalıkların çoğelti” sına sebep oluyor. * Ahmet n-d' Ibrahim Tali B. Edirne Je Namık Kemal mektebı tarafında güzel bir müsamere verildi j Edirne, 28 (Hususi) — Umumi mü- fettiş Ibrahim Tali Bey ve maiyeti er- kânı pazar günü şehrimize otomobille gelmişlerdir. ©O gün şehrimizin her tarafı bay- raklarla donatılmış, şehrin haricine bü- ! yük bir tak yapılmıştı. Şehre vasıl ol- | malarına bir saat Varken şehrin İstan- bul yolu ciheti müfettişlerini karşıla- mıya giden dolmuştu. Otomo- billerin geleceği Yolun her iki tarafına askerler, » İzciler dizilmiş- ler, Ibrahim Tali Beyi — sabırsızlılda bekliyorlar. Nihayet saaat beş buçukta etomobiller göründü. Ibrahim Tali B. ve erkânı otomobillerden increk kendi- lerini karşılamıya gelen halk aratında İecr selllölerarak Gerlünkyü büğibül lar. Kendilerine şehir namına ve her mektepte ayrı ayrı büketler tiler. Otomobilleri çiçek buketl dolmuştu.. > Halkın mütemadi alkışları ü şehre yaya olarak vasıl oldular. C# || billerine binerek doğru istirahat üzere belediye dairesine gittiler. r| Akşam şereflerine belediye T fıtdan 50 kişilik bir ziyafet verildi- ce Halkevi salonunda — Namık KE, meklebi tarafından verilen mü: ye teşrif buyurmuşlardır. Salona, dakikalarca süren alkti / yaşa sesleri arasında, halkın, €0t tezahüratı ile karşılanmışlardır. — » Müsamereden sonra otomobili” g| Kıyık tabyelerina kadar kısa bir (p nezzühten sonra belediyeye ı'”ı? yurmuşlardır. Edirnede çocuk bayramı Edirne, 25 (Hususi) — Şehrimiz- de çocuk bayramı her senekinden çok daha güzel bir şekilde kutlulandı. Şeh- rin her tarafı bayraklarla donatılmış, sabahın dokuzunda Halkevi önüne bin- lerce halk kütlesi akın ediyor.. Cadde- ler mekteplilerin boru ve trampete ses- leriyle inliyor, herkeste neşe var.. Sa- at on.. Halkevi önü hıncahınç dolmuş.. Askerler ve isciler, ilk mektepler yer- li yerine de mevki almışlar.. Sant onda Ibrahim Tali Bey vefa- katlerinde ba$ müşavir Şükrü Bey, va- li S. Ozdemir; B- reişi Ekrem; Halk fırkası reisi Ibrahim Beyler hudut ta- buru kumandanı ve erkânı hükümet olduğu halde geldiler. Merasime 1s- tiklâl marşiyle başlandı.. Ilk mektep talebelerinden bir kaçı tarafından sözler söylendi.. — Ibrahim *“Çocuklarım 23 Nisan sizin günü- nüzdür. Koşunuz, gülünüz, eğleniniz.. Biliniz ki siz Türkiyenin yarınısınız., 23 Nisan Türk istiklâl savaşıntfı y hakkuk tarihidir. Şunu biliniz V büyük günün çocuk bayramına / ması hükümetin sizlere verdiği miyetin en büyük delilidir..,, Bundan sonra Türk çocuğu 4 söylenerek merasimin birinci na nihayet verilmiştir. 4| Halkevinden hareket cdeni ü mektepliler Cumhuriyet f | toplandı. Burada da çocuklar ? ğw dan sözler söylendi, şürler N -Lala Şahin ilk mektebinden bi” ğun söylediği sözler çok ve Ibrahim Tali Bey çouıi“ miştir. Sonra belediye önünde geçit yapılarak Gıxı ı..,uu miştir. Gece Halkevi ..ıoıı-*' N. Kemal mektebi tarafından " re verilmiş, müstantik Safnet! Bey tarafından (Teçkilâtı ”a' mevzuu üzerinde bir mül! Ş mıştiır, NL