7 Haziran 1947 CUMHURİYE1 Bt A îzmirde otobüs ücretleri nteselesi lzmir Belediye Meclisinin dünkü toplantısında zam kararına itîraz edildi îzmlr 6 (Telefonla) İzmir mechsmin bugünkü toplantısında azanın ekseriyetd otobüs ücretlerine zam yapılması hakkındaki karara itiraz etrnişlentır. Ücretin 10 kuruştan 15 kuruşa çıkanlması meselesi İki saat süren müzakerelere sebeb olmuştur. Avukat Hulusi Selek. bu hususta blr takrir ver<ügi gibi ilk sözU almış. ücretin 15 kuruşa çikanlması fazla olmadığını kaydetnıekle beraber hulâsatan şöyle demiştir: « Ancak meselede, Belediye meclisinin muvafakatini almak daha doğru olurdu. Bugün alacafımız bir prensip karan lle bundan sonra her türlü zamlarm belediye meclisi kararına Iktiran e^neslnl temin etmeliyiz.» Muhtelif hatibler. çeşidli fikirler ileri sürmüşler, yalnız Dr. Lebit Yurdoğlu, Belediye Meclisinin, salâhiyetini kullanarak otobüs ücretlerinin indirilmesini istemiştir. Cevdet Alanyalı, 15 kuruş 15 kurus ücreti tasvib etmediğini söyCcretl tasvib etmediğini söylernlşttr. Neticede fikirler, işçiler için muayyen 6aatlerde terzüâtlı tarife tatbikı etrafında toplanmıştır. Belediye Ba;kanı, Reşad Leblebici cğlu, otobüs ücretlerinin tesyidi, bir oldu bitti şeklmde ve başkanlığm emrivakii olarak tefsir edilirse bundan müteessir olacağmı, böyle bir şeye ımkân bulunmadığını söylemiş, harbden evvelki ve sonraki vaziyetlerle ücret lerin mukayesesini yaparak ücretin tezyidini müdafaa etmiştir. Başkan, işçilere tenzdâtlı tarife tat bikı işinin inceleneceğini de söylemiştir. B E R Balkanlarda durum gittikçe vahimleşiyor Baştaraft 1 inci sahijede Daha az eheramiyette olmıyan bir diğer haber de, Rus Patriği Aleksis'ın Bükreşteki sözleri hakkında verilen malumattır. Bu habere göre, Patrik Aleksis, «bütün tehlikelerin ortadan kalkacağmı ve bugünkü ortodoks kilisesinin yerine genc ve canlı bir ortodoks kilisesinin geçeceğini ümid ettiğini» söylemiştir. Varga'nın öldürüldüğü hakkındaki haberleri teyid etmek kabil değildir; fakat bu haber, dün gece Ankarada umumiyetle iyi malumat sahibi kaynaklaı tarafmdan veTİlmiştir. Aynı kaynaklara göre, Macaristandaki küçük emlâk sahibleri partislne son zamanlarda o kadar çok komünist girmiştir kl parti tamamile sol bir teşeskül haline gelmiş ve geçenlerde 734 îza «fazla millıyetçi olmaktan dolayı> partiden çıkarılmıştır. Besarabyadaki tahsidat Besarabyaya Sovyet kıt'alannın yığıldıgı hakkındaki haberler, Rusların Bulgaristandaki askerlerini çekmeğe başladıklanna dair verilen malumatla aynı zamana tesadüf etmektedir. Ortodoks kilisesinin buradakl merkezl Rus Patriği Aleksis'ln sozlerinden ve biihassa bir çok ortodoks reıslerini Moskovada bir toplantıya çağırmasından hiç de memnun görünmüyor. Halen, ortodoks kilisesinin buradakl asıl merkezinin reisl Patrik V. inci Maksimos. s h nl sebeblerden dolayı Yunanlstanda bulunmaktadır. Ortodoks klhsesl merkezi, Rus kilisesinin, diğer memleketlerdeki küiselen kendine çekmek hususunda gösteriiğl gayretlere karşı koymaktan hiç blr an geri kalmamıştır ve Aleksis'in bu sözleri şüphesiz kl Patrikligı daha fazla asabiyete sevketmlştir. Çünkü ortodvks Patrikllği gerek Yunan, gerek Türk hükumetlerile iyi münasebet halindedlr. Yunan Trakyasındaki Türklerin istekleri Dün gece Ankaradan verilen haberlere göre, Yunan Trakyasındaki Türk tebaası, çetelerin baskınlarına karşı korunm3ları hususunda Türkiyenin Yunanlstanla beraber tedblrler almasını İstemiştir. Bu hususta Ankaradakl resml mahfiller bir malumat vermemekle beraber, iyi haber alan kaynaklann bildirdişine göre, Yunanistandakl bir çok Türkler çetelerin baskınlan üzerine malIarını ve hayvanlannı kaybetmişlerdu. Balkanlardaki durumun gittikçe vahlmleşen halinl gözden geçlren siyasî bir şahsiyet dün gece, «Rusya, Macaristanda girlştiği lşte muvaffak olursa, demir perde arkasmdaki vaziyetinl sağlamlamış olur ve bu takdirde oradakl demokrasi ümidleri en a^ağı on sene için ortadan kalkmış sayılabilir» demiştlr. Demokrasi yolunda iki taraflı savas Bafmdkaleden devam Lunca ıstıraba dayanan nıilletler, her'ıalde birkaç ay daha dişlerini sıkar'ar ve istikballerini kurtannak için r ıer sıkıntıya katlanırlar. Muhakkak ki bugün fesad ve tecavüz amillerinin bütün yaptıklan. j a n n boşa gidecek, ve bugün bo>un eğen, sıkıntı çeken, ıstırabdan kıvranan, sevmediği, istemediği rejimlere, millî kültürüne, tarihi gelenekîerine, köklü itikadlanna uymıyan zorbalıklara ses çıkarmamak mecburiyetinde kalan milletler, yann kendi başlanna kaldıklan zaman, bütün bu iğreti, bu ekleme, bu zorlama yamalan söküp atacak, yeniden kendilerine gelecek, tekrar ayılarak silkinecek ve hürriyet havası içinde demokrasiye sanlacaklardır. Nefret ve hiddet uyancîıran çok çirkin bir hâdise B ^ t t 1 inci $ahijede 0, P. nin radyodan isfifadesi 1 inci sahijede babı mucibesinde deniliyor ki: tRadyo cihazı, asrımızın bir çok dinleyicisi olan modern yayım vasıtasıdır. Bir çok memleketlerde şirketler malî olan bu tesislerden siyasî partiler, ücretli, ücretsiz neşriyat yapmak suretile istifade etmekte, llkirlerini, söylemek istediklerini halk tabakaları arasında kolayca yayabilmektedir. Ancak radyo tesisleri memlekeümizde devlet malı olup bu cihazla yapılacak neşriyata, hükumet bir takım tahdidler koymuş olduğu için iktidar partisinin haricinde kalan siyasî partiler, memleket olaylarına aid fikirlerini bu vasıta ile halka yaymak haklundan mahrum kalmışlardır. Demokrasinin memleketimizde esaslı bir çekilde yerleşmesi ve kökleşmesi konusunda radyo cihazları ile yapılacak neşriyatm en büyük rolü oynayacağı, inkân mümkün olmıyan hakikatlerin başında gelir. Gerek bu millî gayenin tahakkuku, gerekse siyasî partilerin eşit haklara sahib olmaları düsturunun fiilen belirtilmesi bakımından teklif olunan fıkranın, kanuna ilâvesi zaruretini doğurmaktadır.> Bu gerekçe ile Basın Yayın Teşkilât Kanununun 20 nci maddesine ilâvesi teklif edilen fıkra şudur: «Teşekkülleri hükumetçe kabul ve tasdik edilmiş olan siyasî partiler, yukarı fdkralaDda yazılı kayıdlara tfbi olmaksızın haftada ikişer saati geçmemek şartile seçecekleri organları ile iıcretsiz olarak, devlete aid radyolarda neşriyat yapabilirler. Partilerin bu şekilde yapacakları neşriyatın saatleri, parti idarelerile radyo idaresi arasında kararlaştırılır. Bu gibi neşriyattan radyo idaresi mesul değildir.» Londra 6 (a.a.) «Daily Telegraph» ın siyasî muharrtrl yazıyor: <Rurnanya ve Bulgaristandan gelen haberler, Macaristandakl son hükumet darbesile bir arada mütalea edilirse, anlaşılıyor ki, bu memleketlerde Sovyetler tarrfm?an desteklenen komünist partilerl her türlü muhalefete derhal son vermeğe hazırlanmaktadırlar. Butün bu gebşmeler, bu üç Balkan memleketile imzalanan barış andlaşmalarının tasvibi ışığında mütalea edilmelidır. Bilindiği gibl, bu andlaşmalar gereFakat bugün demokrasi diişmanğmce, buralardaki Rus kıt'alannın andlarile demokrasi kuvvetieri arasında laşma tasvib edüdikten 90 gün sonra, geri çskilmesi lâzımdır. Yalnız, Ruman mücadele devam ediyor ve bir taraf ya ve Macaristanda, birer Rus asker! boğmak için uğraştığı halde öbür birliği kalacak ve bunlar Avusturya 1İ3 taraf kurtarmağa çalışıyor. bu memleketler arasındakl Sovyet müNeticenin mutlaka kurtuluş olacağı nakale hatlarını muhafaza edecekler ınuhakkaktır. dlr.» *** Bulgar Çiftçi Partisi lideri tevkif edildi Sofya 6 (a.a.) Muhalif çiftçi partisî lideri Nikola Petkov, dün millet mecüslnden çıktıfı sırada tevkif edilmiştir. Meclis uzun ve heyecanh bir oturum netıcesinde Petkov'un teşriî mssunlyetinin kaldınlmasma karar vermis.tL Londra 6 (A.P.) İngiliz kültür heBilindiği gibi çiftçi lideri, son zaman yetinin davetlisi sıfatile İngiltereyi zil.ırda 15 sene hapse mahkum olan Ge yaret edecek olan Istanbul Valisi Dr. neral Popov'un fesad tertlbine lştirak Lutfi Kırdar bu akşam Northold hava ten suçludur. alanma vâzıl olmuştur. Ruslar Bulgaristandan çekiliyorlarmış Istanbul Valisinin 3 haftalık ziyaret Berlin 6 (a.a.) So\>yet işgal böi programı gayet yüklüdür. Heyet Bucgesindeki Alman istihbarat servisi Rus kingham saraymı ziyaret ederek, ziyaların Bulgaristandan çokilmeğe başla retçiler defterini imza edecek, yarm dıklarmı dün akşam bildirmiştir. öğle yemeğini Avam Kamarasmda yiyeŞubatın 10 unda Pariste imza edilen cek, dokları gezecek, en son umumî Bulgar barış andlaşmasma göre Bulga taşıt teçhizatile Marconi teçhizatmı tetristandaki Müttefik orduların andlaşma kik edecektir. Vali ve maiyyeti Clanın tasdikından itıbaren 90 gun zar ridge otelinde kahnaktadır. ftnda bu memleketi terketmeieTi lâzım |Tekel fdaresi yabancı memle. gelmektedir. Bulgnristanda komünist aleyhtarfığı Bulgaristan ve Rumanyada Dr. Lutfi Kırdar Londraya vardı Bugün vatana dönmüş bulunan, vaktile işlediği hataya nadim olduğunu kendi ifadesile de anladığımız filozofun, fikrini ve kalemini ihtirasma kurban ettiği bir tarihte «Sultan Hamid'in ruhaniyetinden istimdad» adile yazdığı bu yaziyı, Büj'ük Doğu mecmuasınm, sütunlarına geçirmekten kasdi ne olabileceğini tahmin edemiyoruz. Belki fazla satiş yapmak kaygusu, belki de körükörüne bir garezkârhk eseri. Ne olursa olsun, Büyük Doğu mecmuasmın alnına, milletin vicdanı, dhanet> damgasıru vurmuş bulunuyor. Büyük Doğu, bu küstahhk hareketi yetmiyormuş gibi, manzumenin altına yazdığı, Abdülhamid devrine hasret ifadesi taşıyan beş, on satırla da maksadını izaha yeltenmiştir. Bu mecmuaya has, anlaşılması imkânsız çetrefil diller yazılan izahnamenin muharriri, Abdülhamidin Ruhaniyetinden istimdad manzumesini sutunlarma geçirmek bahanesile Atatürke söverken, «Bu şiiri İlk defa olarak umumî vicdana takdim ederken duyduğumuz zevk ve zafer duygusu» cümlesile, hezeyamnı katmerli bir hale getirmiş, Türkün mukaddesatma sav^ırduğu bu hakareti iftiharla anlatmaktan utanmamıştır. Bütün dünya ufuklarım kaplayan, bütün dünyanın, hayattayken huzurunda olduğu gibi, manevî varlığı kaışısında da ancak tazimle baş eğdiği büyük Türk kahramanını tahkir ne kelime, en küçük bir tezjıfle anmak, olsa olsa bir delinin, yahud bir hainin kârıdır. Atatürkün şahsiyetini, çirkin kelimelerle ypnyana getirerek kazanc vesilesi yapmak, en hafif manasile, Türk camiasına, Türk milletinin vicdanına hakaret etmektir. Her türlü beşerî ölçüyü aşan bu harekete, o mensur yaziyı dizen mürettibin, basın makinecinin, hattâ mecmuayı satan gazete bayiinin bile, tüyleri ürpermeden nasıl iştirak edebildiklerine şaşılır. zamanda da padişahlık yclunda neşriyat mahiyetinde görülmüş, Savcılık Basın Bürosunca hazırlık soruşturmasına başlanılmıştır. Bu şiirin intişarmı müteakıb, tahlil yazısmı yazan muhgrririn hüviyetile şiır orijinali Matbuat Kanununun 27 nci maddesi gereğince gazetenin sahibi Necib Fazıl Kısakürekten istenikniştir. Necib Fazıl Kısakürek, dün Basın Bürosuna gönderdiğ: cevabda şiirin altındaki tahlil yazısmı kendisinin yazdığun ve şiirin de vaktile Filozof Rıza Tevfik tarafmdan yazılmış olduğunu bildirmiştir. Suçun ağır cezalı mevaddan bulunması bakımından hazırlık soruşturmasınm sı ratle ikmal edilebilmesi için Necıb Fazıl Kısakürek dün Savcılık Basın Bürosuna celbedikrek Birinci Sulh Ceza Mahkemesine verilmiştir. Savcılıkça tevkifi isteni'en Necib Fazıl Kısakürek. dün yapılan sorgusunda şunları söylemiştir. « Yazıda, Türklüğü tezyif mevzuubahis değildir. Daha evvelki ilmî yazılarm hissî bir hükmü halinde bu şiiri ncsretmiş bulunuyoruz. Bu şiirin sultanhk ve padişahlıkla hiçbir alâkası yoktur. Sadece Abdülhamidin şahsı mevzuubahistir ve bu şahıs hakkında vaktile siyaseten uydurulan yalanlarm tesbitidir. Yazılarımda Türklüğü tezyif edecek fieğil bir hece. bir harf dahi yoktur. İsnadı kabul etmiyorum. Ben kuvvf*!i bir Türkcüjüm.» Mahkeme, Savcılığm tevkif talebini kaiuna uysun gördüğünd'en Ceza Muhakemeleri Kanununun 104 ve 125 inci maddelerine dayanarak samğın tevkifine karar vermiştir. Necib Fazıl Kısakürek, dün tevkif edilerek Ceza«^ine gör.derilmiştir. Hızırlık soruşturmasma Savcılık Basm Bürosunca devam olunmaktadır. Gencliğin infiali Hâdise bütün vatandaşlar gibi gencliS arasında da çok şiddetli bir infial uyandırmıştu. Dün matbaamıza gönderilen Necib Fazıl tevkif olundu Bu şiir ve altındaki tahlil yazısı Ad yüzlerce imzalı bir mektuböa Büyük hyece Türklüğün ve Türk milletinin Doğu mecmuasmın bu hareketi takbih manevî şahsiyetini tahkir ve tezyif, aynı ve tel'in edilmektedir. Cinayetler bahsi ize bu işle uğraşmak iki bakundan farzdır. BirincisL gü nün birinde kendimizin de bir gaddarm tiğına uğramamız ihtimali, öteki cemiyetin bu kanayan yarasına, gazeteci sıfatile parmak basmak zarureti. Şaka bertaraf, zaten böyle bir mevzuda şaka soğuk kaçar, şaka bertaraf bir günde, üç. dort cinayet insanın tüylerini ürpertiyor. Hele şu on dört yaşındaki masumun öldürülüşü bizi büsbütün düşünceye sevketse yeridir. , Ben. bundan bir, iki hafta evvel Bingöl milletvekili Feridun Fikri arkadaşımızın Meclise sunduğu takrirden fırsat bularak bu bahsi kurcalamışüm. Bu mühim bahsin .doğrusu. memlekette lüyük bü tepkisi olmadı. Sadece, «Cumluriyet» in dolayısile yazdığı bü küçük fıkrada ihticaca salih istatistik olmadığı hakkındaki soz, Istatistik Umum Müdürlüğünü gücendirmiş, epeyce dürüşt bir cevab geldi. Ondan sonra sükut.. Halbuki iş mühimdir ve gördüğünüz gibi her gün ehemmiyeti daha fazla arU maktadu. Cürümler ve cinayetler de cemiyetin bir hastahğıdır. Bunların se. beblerini ve neticelerini tetkik etmek cezacılara ve kriminologlara düşer. Işi küçümseyip hafiften almak, ilerisi için bizi daha ciddî ve cezrî çahşmalara icıar edebilir. Bir küçük ses olmasına ragmen benim yazım, okııyucu kütlesi arasında nisbl ehemmiyette bir alâka uyandırdı. Muhtelif fikirler dermeyan eden mektublar ıldım. Bu mektubiarı burada aynen neş•etmek uzun sürecek. Belki içlerinden ;ok mühim göreceğimiz bir, ikisini ser:^t sütunlarımıza geçirebi'eceğiz. Bu mektublann içinde bir kısmı sebebleri, bir kısmı çareleri mütalea etmededir. Tabiî hirinci kı«ma dahil olanlar daha esaslı bir etüd tavsiye eden »kuyucularmdır. Bu arada biihassa cina et vak'aları üzcrine bir müddet çabşmış bbr hukuk nıensubunun muayyen bü: müddet içinde şahsan yapüğı bu istatistiğe göre cinayetlerin büyük bir kısmı kadın ve kıskanclık yüzünden ika olunmaktadır. O halde evvelâ kadının )u hâdisedeki tesirini azaltmak için onu cemiyetin a>akalü yerlerinden çekmek lâzımdır. Bu olnı>ucunun istatistiği doğru ise meselcyi o bakundan mütalea etmek gerçekten yerinde olur. Bir diğer mektubda da bana belH ilk vehlede akhmıza gelmiyen bu âmilden bahsedilmektedir. O kariimize göre cina ^etlerin bu kadar çoğalması bu umumî af beklendiğindendir. Nasıl olsa beç, on senede bür. af yapıunası âdet oldu. Epeyce zamandır af da ilân edilmediğin* göre daha bir kaç sene zarfında böyl* bir kaıann tahakkuku ihtimali çoktur. O halde gelsin cinayet. Bu zata göre ya derhal af ilân edilmeli. yahud af olmıyacağı hakkında umıımj efkâra kat'î bir kanaat vermeli ki muhtemel katillerin ümidleri kalmasın da cinavetin ağır âkıbetini gözleri yemesin. Bir diğer fikre göre cinayetlerin artmasına sebeb, gerçekten sık sık af ilân edilmesidir. Bojlece ber katil beş, altı sene sonra kurtulacağuu hesab ederek hasmını temizler. Bütün bu fikirlerin doğru ve yank* taraflan vardu; fakat hepsinde de hakikate uyan parcalar yok değildir. Bizce yapılacak şey basittir. Adliy» mı. lç Hleri mi. yoksa Sağlık Bakanbğı mi. cezacılar. doktorlar, psikolog ve so*>ologlardan mürekkeb bir komisyon kurroalı. elde mevcud ihsaî bütün malumatı bu komisyona vermeli. Hapishane miidürlerinden, eski zabıta ve ida• e âmirlerine kadar memleketin her t a . rafını görmüş tecrübeli kimselerin de miitalealannı alarak hata nisbeti mümkün mertebe az bir sebebler istatistiği, bir de ilmî ve tecrübî çareler programı yapmah. Kanuna taalluk eden kısunlaiını kanunlaihnp. idart kısımlan tatbika konmah. Tatbikat neticesi gayet dikkatli kontrol edilerek tedbirlerde isabet olup olmadığı araştınlmalı ve bu araştırmalann icab ettireceği nasihatler yapılarak hastalığı tedaviye bakmal». Böyle olmazsa. bir. iki takrir ve onlara verilen ce\^ablar cinaî hâdiseleri önleyecek bir şey değildir. Bunu herkes bilir. j Sofya 6 (a.a.) Rodop bö'lgesindeki komünist aleyhtan harekete müteallik haberler, Bulgar ajansı tarafmdan yalanlanmaktadır. IVashington'da tetkikler Washington 6 (a.a.) Dış Işleri Bakanlığı, çiftçi partisi lideri Nicolas Petkov'un tevkifı hakkında Bulgaristandan gelen bütün haberleri tetkik etmektedir. ketlerdeki bazı müesseselerle ortak oluyor Öğretmenlerin Yapı ve Yardım Sandıkları Bajtaraft 1 inci sa'üfede denetçilerin seçiminl yapmıştır. Toplantı sonunda İlköğretün Genel müiürü Yunus Kâzim Körüg temsilcilerle bir konuşma yaparak yapılan işler dolayısile kendüerini tebrik etmiş ve başarüar dılemiştir. Toati edilen telçraflar Ankara 6 (a.a.) İlkokul Öğretmenleri Yardım ve Yapı Sandıkları genel kurulu toplantısı münasebetile Genel Kunıl başkanı ile Cumhur Başkanı İsmet İnönü, BUyük Milkt Meclısl Başkfnı Kâzım Karabekir ve Başbakan Receb Peker arasında telgraflar teati edilmiştir. Yunan crdusu takviye ediüyor Baştarafı l inci sahifede tinde bulunan 5 şahsı yargılamağa I başlamıştır. Bu adamlar, son zaman larda Belgraddan ayrılan Yunan ataşeı militeri yarbay George Diamantopulosun iiaresinde casusluk yapmakla itham edilmişlerdir. Ataşemiliterin geri alınmasını Yugoslav makamlan istemiştir. İddia makamı, Diamandopıılos tarafından kurulan casus şebekesinin Belgradm ana caddesinde brulunan büyük bir kahvehaneyi merkez ittihaz ettiğini söylemiştir. Macarisfandaki hâdiselerin yeni akisleri BaştaraU 1 foıci sahijede İlgili makamların, durumun Birleşmiş Milletlere havalesi konusu ile ilgili iki nokta üzerinde biihassa .durdukları bilinmektedir. Davanın istinad edeceği kanunî zemini tayin etmek güçlüklerden birini teşkil etmektedir. Bu itibarla Na^y'nin uzaklaştırılması bahsinde Sovyet müdahalesi hakkındaki ithamlar, Macaristana karşı bir Rus siyasî taarruzu ithamına esas teşkil edebileceğinden, büyük bir önem kesbetmiş bulunmaktadır. İtalyada NewYork 6 (A.P.) İyi malumat alan bir kaynağın bildirdiğine göre, Macaristandaki komünist hükumet darbesine karşı Amerikanm gösterdiği anî siyasî müdahalenin İtalyada da aynı şekilde bir darbenin vukubulmasına mâni olmak gayesile yapılmış olması muhtemeldir. Macaristaıım Washington Elçisi iş arayor Washington 6 (a.a.) Yeni Macar hükumetini tanımamağa karar veren Macaristanm Wash;ngton Elçisi Aladar Osegedy Maszak bugün çok kalabalık bir gazeteciler grupu önünde beyanatta bulunmuş ve şöyle demiştir: < Amerika Dış İşleri Bakanhğı beni bundan böyle Macar diplomatik temsilcisi olarak tanıyamıyacağını ihsas etti. Halen menfada bir Macar hükumeti kunılması hakkında hiçbir plân mevcud değildir. Eski Başbakan Ferenz Nagynin Amerikaya tamamile hususî mahiyette gelmesi pek mümkündür. Amerikan hükumeti bana ve benimle mütesanid olan elçilik memurlarmdan bazılarına burada kalabileceğimizi bildirdi. Hepimiz bu memlekette kendimize birer iş arayacağız.» Londra 6 (a.a.) Truman'm dünkü basin konferansmda müthis rezalet diye vasıflandırmış olduğu Macaristandaki hâdıseler hakkında duyduğu endişeye İngilfcere de lştirak etmektedir. Pakat, «Times> in siyasî muhabirinin bildirdiglne göre, İngiltere, Amerikan Cumhur Başbakanmın yaptığı gibi, hâdiseleri açıkça takbih etmeden ve bu husustaki fifcrini bildirrr.eden önce. bütün vesaiki tetkik etmsk lst?mektedir. Macaristana yardım edilmiyecek Washington 6 (a.a.) Macaristanda vukua gelen son olaylar netıcesınde iyi gıda alamıyan milletlere yapılacak 350 milyon dolarlık yardımdan Macaristanm hissesine düşen 20 milyonun ilıtıyac lçinde kr.Tanan emniyete lâyık A\Tupa memleketlerine verilmesine intızar edilmektedır. Ankara 6 (Telefonla) Bagcihğı teşvik için Tekel ldaresinin 10 senede 10 milyon liraya kaaar bagcılara lkrazda bulunmasına dair kanun tasarısı komisyonlardan geçmiştir. Tasarıya göre. ba§cılara yüzde üç faizle ikrazlarda bfulunulacaktır. • Diğer taraftan Tekel idareslne yabanc: memleketlerdeki müesseselerle ortaklık salâhiyeti veren bir tasan da yakında Mecliste görüşülecektir. Bu tasarı ile 7,5 milyon liralık bir ortaklığa gıri| sılecektir. İdare, merkezi İngllterede ollan, Belçika ve güney Afnkada şubeleri ' bulunan meşhur bir İngiliz tütün fabrikası lle ilk olarak ortak olmaktadır. Yahudi tedhişçilerin Londraya gönderdikleri bombalı zarflar meselesi Kilis Demokratlan, bugün bir toplantı yapıyorlar Y AP I ve K R E Dİ BA NKASI tkramiyeli Aile Cüzdanı Yılda 4 defa çekilen 45 50,000 lira değerindeki ikramiyelerden: Milletlerarası gazeteciler kongresinde bir hâdise Prag 6 (AJ>.) Milletlerarası Gazeteciler Birliği kongresinin bugünkü oturumunda, basın serbestliğinin tarıfi hakkındaki müzakereler, herhangi bir özel teklif oya konuhnadan nihayete ermiştir. Bununla beTaber, oturumda bir hayli tartışmaiar cereyan etmiş ve kendisine söz hakkı verilmiyen Yunan temsilci heI yeti toplantıyı teTketmiştir. Sonradan A! merikan heyetinin tavassutu ile YunanI lüar toplantıya dönmüşlerdir. 1 2 5 10 20 aded 1.000 500 200 100 50 Hind Prensleri Londrada Londra 6 (a.a.) İki ffindli prens fcugün buraya gelmişlerdir. Bun'ardan biri Hind bağırasız devletierinden en büyüğü ve en kalabahğı olan Berar blgesinin veliahdi ve Haydarâbâd Nizammın oğlu ve diğeri Baha Valpur veliahdidjr. Londrarun Hind mahfillerinde daha başka Hindli prenslerin Londraya gelecekkTİ veya birer temsilci göndererek kendilerinin İngiltere Kraliyetile müs tsk'oel münasebetleri hakkında temasJsrda bulunacakları tahmin edilmektedir. Kilis 6 (Telefonla) Kütahya millet. vekili Ahmed Ihsan Gürsoy, Eskişehir milletvekili Hasan Polatkan ve DemokLondra 6 (a.a.) İtalyaâan Londrarat Parti müfettişi Osman Bolükbaşı. ya gönderilen «bombalı zarflar» meseGaziantebden buraya gelmişlerdir. Culesi hakkında İngiliz makamlan taramartesi günü yapılacak olan toplantıda fından şiddetli tedbirler alınmiştır. 1 fairer nutuk söyleyeceklerdir. Bu sabalı. Bahriye Bakanlığı araştırmalar şııbesinden bir memur ve «Scotland Yard» özel servisinden bir taharri nıemuru uçakla Milanoya hareket etmişlerdir. Bunlar, bu tehlikeli mektubları göndercikleri tahmin ecılen Yahudi Lethişçilerini araştıracaklardır. İUlyadan gelen bütün mektub ve paketler, postanelerde polis tarafındsn büyük blr itina ile incelenmektedir. İlgnli makımlar, biihassa hükumet dairelerine gönderilen paket ve mektubları ıyice muayene etmektedirler. Bunlardan bszıları, şualarla muayene edilmektedir. ChurchiH'e ameliyat yapılacak Londra 6 (a.a.) cünited Press» Muhafazakar parti malıfülerinden bildırildiğine göre, Wmston Churchill bir ameliyat geçirecektir. Üâve edildiğine göre, ameliyat clddi hiç bir mahiyet arzetmemektedir. 5.000 liralık kısmı BUGÜN GALATA ŞUBEMİZDE Saat 15 te çekilecektir. B. FELEK İki güreş şampiyonumuz Adanada Adana 6 (Telefonla) Avrupa şampiyonlarmdan Yaşar doğu ile Celâl AtUc Pazar günü Seyhanspor adına bir güreş müsabakası yapmak üzere şehrimize gelmişler, garda genclik tarafından hararetle karşılanmışlardjp. Antalya harb gemimiz Îzmirde İzmlr 6 (Telefonla) Limanlarımızi zlyaret etmekte olan Antalya haxb gemlsl İzmire gelmlştir. Blr kaç gün kalacaktır. İkramiyeli Aile Cüzdanı Sahibleri bu çekilişe davetlidirler. , Bakanlar Kurulu Paris Universitesinde grev Paris 6 (a.a.) Paris Üniversitesi talebeleri bu sabah greve başlamışlardır. Ne yüzle, diyeceksiniz değil mı?. Ben de onu anlatacaktım. Bedri Beyle aranızdaki gürültüyü anlatacaksanız, dinlemek bana düşmez. Madam Mariyi görür, kemdisine söylersiniz. Size de söyliyeceklerim var. Olmamalı!.. Fakat o kadar lstiyors«nız blr akçam Bomontiye geldiğiniz zaman konuşuruz. Bomontide sizi öyl« eskisi gibi btılmak kolay değil ki.. Bunu söylerken sesinde derinden derin« gene bir acılık vardı hem eskiden de sizi hep orada görmüyordum; hep orada buluşup konuşmuyorduk. Arada bir sokakta karşıma çıktığuuz oluyordu; konuşuyorduk. Orru mu başıma kakıyorsunuz?. Başınıza kakmak için söylemedim. Karşıma çıkıyordun, derken şimdi siz beni suçlu çıkarnuş oluyorsunuz. Ben yalnız o kadar tanışıklıktan sonra durup dururker bu değişiklik neden, onu anlamak istedim. Hiç kimseye hesab vermeğe mecbur değilim. Ne kadar acı konuşuyorsunuz!. Hem sonra, öyle d«liğiniz gibi, bir değişiklik olduğunu da zennetmiyorum. Değişiklik olabilmesi için.. Ne demek istediğinizi anlıyorum. Değişiklik olabilme'si için aramızda ufacık bir yakınlık olmahydı, onu söyliyeceksiniz. Fakat bugünkü kadar da uzak durmuyordunuz, bugünkü kadar da benden kaçmıyordunuz. Bunu dîa gene başınıza kakmak için söylemiyorum, (.Arkası ı^arJ Ankara 6 (a.a.) Bakanlar Kurulu bugün öğleden evvel toplanmıştır. Bunu senden hiç beklemezdim. Ortalığı böyle yüzüstü brrakıp gideceksin, öyle mi?. Büsbütün gidecefim, demadim. Yalnız bir kaç ay ortaya çıkmıyacağım. Kâzım Beye de, oğluna da yapacağrmız kadarıru yaptık. Bir daha hiç birinin yüzünü görmek istemiyorum. Demin siz de söylüyordunuz: Artık elverir, demiyor muydunuz?. Biraz düşündü. Sonra: Belki, dedi, böylesi daha doğru oiacak!. Bir kaç gün ortaya çıkmazsın. O zamana kadar bu gürültü de biraz yatışir; ondan sonrasım gene düşünürüz. O gün sık sık telefonun çıngırağı duyuldu. Hiç birini ben açmadım. Kimisinde: «Yanlış!.> dediler; kimisinde hiç konuşmadan kapattılar. Bir ikisinde de beni sormuşlar; arayanlar kim olduklarmı söylemiyormuş. Beni İrfandan bsska kim arayacak?. Ya kendisidir, belki de bir başkasını araya koyup onunla aratmıştır. Hizmetçiler, evde olrnadığırm söylediler. Irfan o gece gelmedi. Ne yüzle gele. cek?. Ben de odamdan çıkmadım; hiç kimseye görünmedim. Madam Mari üdde birde oda kapısından uzanıyor: Bütün işleri benim başıma bıraktm, di}'e söyleniycrdu. Hangi birine yetisecegimi şaşırdım. Ya sen büsbütün gidecek olsan ben ne yaparım?.. Ne söylerse söylesin, ben yapacağımı biliyorum. Ertesi gün İrfan, artık dayariamamış olacak, doğrudan doğruya telefon etti. Beni sormuş. Madam Mari gitti, konuş YAZAN KEMAL RAGIB TFT.tF KOMAN Bir hastası var, dedi, Kadıköyüne gitti. Bir kaç gün orada kalacak. Ne zaman döneceğini bilmiyoruz. Bedriyi yatıştırmak umduğumuzdan daha kolay oldu. Üstelik, yaptıklanndan kendisi de utanıyormuş; öyle söylemiş: Sarhoşluk, diyormuş; ne yaptığımı hiç bilmiyorum. Neden kavga ettikleri de anlaşüdı. O gece Irfan beni arayıp sordukça: Bırak şunu, demiş; biz de ilkönce çok ağırbaşlı, kendi halinde bir kız sanıyorduk. Hepsi yapmacık, hepsi gösteriş!. Boşuna yere arkasından koşuyorsun!.. Değmez!. Irfan benden yana çıkmış. O da: Bir bildiğim var ki söylüyorum, demiş. En sonunda: Şimdi çok zengin, yaşlı birisini buldu, onunla yaşıyor, diye anlatmağa bsşlamış. Bütün gördüğün o saltanat, kürkler, elmaslar hep oradan geliyor. Herif nesi var, nesi yok hep ona vermiş. Ayrı bir apartıman tutmuş. Kızı oraya kapatmış. Onun için artık buraya seyrek geliyor. Bu gece de mutlaka gene oradadır.. Kavga bundan çıkmış. Bunlann hepNo. 49 sini Madam Mariye gene Bedri anlatmış. Şimdilik Kâzım Şalcmm adı ortada yok ama bu kadarıru bildiğine göre o zengin adamm kim olduğunu da öğrenmiştir. İrfana da söylemiş mi, yalnız burası pek belli değil... Madam Mari o kadar uğraşmış ,Bedriyi söyletmeğe çalışmış, anlıyamamiş... iki gün Bomontide kaldım. Irfanla karşılaşmamak için hiç sokağa çıkmadım. Kâzım Bey hasta, ikide birde telefon ediyor, beni istiyordu. Madam Mari ona da bir yalan buldu: Nahidenin ayağı incindi, yatıyor. Dedi. Bir kaç gün daha geçti. Kâzım Bey biraz iyileşmiş olacak ki buraya gehneğe kalktı. İster istemez ben gidip telefonda konuştum. Gene o gece bir taksi getirttim. Yüzümü gözümü iyice sardım. Kimseye görünmeden karanlıkta otomobile bindim. Taksime gittim. Bir kaç gün de böyle geçti. Irfan hergün Bomontiye telefon ediyormuş. Bir gece kalkmış, gelmiş ; ne kadar borcu varsa hepsini ödemiş. O akşam beni hiç sormamış. Oyun da oynamamış. Erkenden çekilip gitmiş. Keşki büsbütün darılmış olsaydı... Ertesi günü ben apartımanda yalnız tu: .dım. Oğleye doğru gene telefonun çıngirağı duyulud. Madam Mariden başka benim burada olduğumu bilen yok, onun için gidip kendim açtun. Hkönce bir kadın sesi: Neresi orası?. diye sordu. Nereyi arıyorsunuz, dedim. Siz kimsiniz?. Kimi istiyorsunuz? Telefonda bir tıkutı oldu. Sesl«r değişti. Deminki kadının yerine Irfan konuşmaya başladı. Uzüldüm. Telefon numarasmı nereden buhnuş?. Olsa olaa dün gece Madam Marinin evinde bizmetçilerden öğrenmiştir. Beni görmek istiyormuş, konuşacakları varmış. Hastayım, çıkamam, dedim. Inanmadı. Üstelik alay etti: Bir hastanız varmış, Kadıköyüne gitmişsiniz. Orada mı hastalandınız?. Son günlerde ne kadar değişti; n« kadar hırçın oldu: Mutlaka sizi görmeliyim, diyordu. Konuşacaklarım var. Ben de artık; birdenbire içyüzü anlaşılmış bir yalancı gibi, onun karşısmda kendimi sanki biraz da suçlu görüyorum. Bunu belli etmemek için ben de hırçınlaştım: Bizim birbirimizle konuşacaklarımız olduğunu ben hiç zannetmiyorum, dedim. Bizim gibi uzun zamandanberi fcirbirini tanıyan insanlarm konuşacakları eksik clmaz; hele son günlerde olup bitenlerden sonra... Son günlerde olup bitenleri siz de haürlıyabiliyorsunuz, demek?^ YALOVA TABLO.DERT 0RTA6I KAPLICALARININ yeni idaresi Te<laviyi sıkıcı bir çey olmaktan kurtardı Odalannızı özipek PalaataJd büromuzdan peyleyebilirsiniz. Tel. 24394