CUMHURÎYET ' tlLjjJ M*»»'11^ ijîjn rjj :ı fi;iJj{j.;fîi iîiıti Ln:;jîiiîiîîiîî SÖ Eylâl 1945 v\el zaman içinde, Bsltıfc devletleri diye üç küçiik devlet variı. Bunlar, vaktile emperyalist Çarlık Eusyanın hududları iyne zorla katılmış ve halkîarı Jtus olıriyarı memleketlerdi. Birinci Dünya Harbi sonunda, bn mil!etlere Polonya ile bemetreye kadar yükselen yalçın dağlar raber istiklâl verüdi ve bunlar, Almanya Adapazarından başlayan orman yol üzerindeki bu ormanlar cidden çok güile Sovyetler Birliği arasıuda birer tamculuğunda evvelâ Düzce ile Abant ara zel ve çok heybetli. Orman mühendisîepon devlet oldular. sındaki ormanları gördüm. Kendisinden ri bu dağlarda ham orman yo'ları açSovyet Rusya ile kapı komş",su oian lAn Yutang için Doğuda Batın\n, Ba ları birdenbire vücudün ortasmı işgal içinde, her çeşid mevzuu ve sas Estonya'run yüz ölçüsü 48,000 kilomerre ayrıca bahsedeceğim eşsiz güzeilikteki rmşlar. Azametli ağaclar altında bazan yal hastalığı deşelemeğe sev'iedik ve sarp yamaçlara tırmanarak, baAbant mıritakş.jjina varmazdan önce. tıda Doğunun en kudretli tııüîne5*i'i etmiş ve vaktile tabiî o'arak arkada kare, nüfusu 1.131,000 kişi idi. Sonra, Dün Sili\Tİde dört köyde, köy oku dir, demek mürnkündür. Çinli Lin Yu kalan bu defa öne gelmiştir. Bilhassa den bir tecessüs insiyakı doğmuştur. bin bes yü2 r" • ;e!ik yaylalarda, ulu zan da başdöndürücü dik inişlerde kagene Sovyetler Birliği ile hududları buağaclarla s :f ' "2" Bakacık tepesinâeki yarak elli kilometre devam eden bu or lu ile Silivri merkezinde hayvan ser tang Doğuda yetişmiş, Batıda Avru kadmlara tesir eden bazı gayritabii Bu fikrî faaliyetin gıda aramr.kla bir lunan Letonya'nın yüz ölçüsü E6.000 >.çeşmeniı ' ~ ^cii suyile içimi serinle man yolculuğunda gördüğüm çok kesif gisi açslmış ve Millî Eğitim Müdürii pa ve Amerikada geîişmi^ttr. Feheje liklerin sık sık çocuîc düşmesine, âdet ilgisi yoktur: Bu sade ve basit bir şe kilometre kare ve nühısu 1,971.000 kişi tirken. kış!*rı yo! vermiyen bu haşmetli ağaclı karanlık dereler bana, balta gir nün başkanlığında Silivri bölgesi ilk yi mekteb sıralannda, kahn ctldü fci güçlükierine yol açması da bu deh=et kilde, insan kafasının işlemesin ien iba idi. Rusya ile değil, fakat Almanya iie rettir. Maymunlar bitleri yemek için dedağlarda bir vakitler «Ben bir Köroğlu rnemiş orman mefhumunun ne demek okul öğretmen toplantısı yapılmıştır. tablardan değil, doğrudan doğruya ha verici yeni durumla ilgilidir. Anatonıi sınırdaş olmak felâketine u|ramış buBu törenlerde bulunanlar ara'imda yattan öğrendiğini yahud öğrenmeğe bakımından adalelerimiz yum dağda gezerim Esen rüzgârlardan olduğunu öğretti. Göz karartan derin dört ayaklı ğil, bu işten aldıklan keyif için araştı lunan Litvanya'nın yüz ölçüsü 58,000 hile sezerim» diye dolaşan Köroğlunun, uçurumlar beni tatlı tatlı heyecanlan Vali ve Belediye Reisi Lutfi Kırdavla çahiştığını töyliyen. Çinli filozofun, durumu için tasarlanmış ve gelişmiş rırlar. Her çeşid değerli insan bilgisinia kilometre kare ve nüfusu 2.550,000 kişi dırdı. Bu vahşi tabiat içinde arasıra Istanbul milletvekili Ziya Karamürse", ve ilim ve fazlının özü de budur. B:zabitmez, tükenmez maceraiarla dolu Batı medeniyetine bakarak Çitıin anır tir. Me?elâ, gebe bir domuz, karnmidi. Bu küciik devlete Birinci Dünya mücadelelerini haürladım. Şimdi bu or raslanan ve «Ardıç alanı», «Fmdıc^k Parti başkanı Fikret Sılay, beiediye lar boyuîica edindigi tecrübeleri unutu daki yavrularını, tıpkı ağırlığı mun tilıi şeylere karşı bir ilgl, bunları oiduk Harbinden sonra Almanjanın idaretinalanı» gibi şairane isimler taşıyan düz reis muavini Rifat Yenel vilâyet taları şekilde tanıyabilmek için keyifli manlar mücadele değil, sulh ve sükun de bulunan Memel limanı ve arazisi de verecek kadar gözleri kamajmamtş, tazam olarak dağıtılmış bir şekiide ipe liik ve açıklıklar, insana garib bir ferım ve veteriner müdür ve memurları buna karşıhk, Lin Yutang Dof/Knun asıh çamaşırlar gibi, ufkî belxem.:ğine ve maksadsız bir istek; yoksa, böylece verilmişti ve böylece bir lamanîar bip diyarıdır; esen rüzgârlar hileli ruzak rahhk veriyor. Yol uzun; ortalık kararedinilen bilginin doğrudan doğraya vesesleri değil, emniyet nağmesl getiriyor. vardı. iîcrîemeye, tekâmvle mâni olabilccek asılı olarak taşır. Gebe bir in;an ana ya bilvasıta karnımızın doymasma yar çok gürültüye sebeb olan bir Memel dı; gece oldu ve mehtab çıktı; orman Bu huzur ve sukun içinde insan, temiz Evvelâ SiHvrideki hapisane vali ta köhne itikadlarma bağlanmamaqı mü sının dik durmasını istemek meselesi de ortaya çıktnısu. demek. bitmiyor; biz hSIâ yol alıyoruz. Aydede, dım edeceği düşüncesi değil. Biigi vevatan havasını, sindire, sindire içine Birinci Dünya Harbi barısının dnğuryüksek nğaclarm kesif yaprakları ara rafından gezilmiş ve mevkuflardan ay lcemmelen bilmiftir. Btınun Tieficest bu çamaşır ipini şakulî olarak havaya ya bilgi ara;tırma faaliyeti bir oyun dolduruyor. sır.dan ker.disine yol açarak geçidleri rı ayn suçları sorulmuştur. Sonra o Lin Yutang Doğmıun iftihar, Batımn kaldırmak ve çamaşırların eskisi gibi çeşididir. Bilhassa genclerinde olma'î duğu bu üç küçük devlet, bir Baldk Abanttan scnra, Bolu üzerindcn Dev mizi aydmlatmağa çalışıyor. Bin sekiz tomobillerle Çeltik köyüne gidilmiştir. takdir ettiği bir hayat felsefesine tılaş durmalarmı ummak demektir. Bstın getjrebilselerüzere, hemen bütün hayvanlarda da bu konfederasyonu \ücude reğe gelirken, harikulâde giizel, çam, yüz metre irtifaındaki bir yay'ada, bu Rumanyah Türklerin iskân edildik'.eri mif, Doğunun vakar ve oğiTbajIı'ığı adalelerimiz bu is işin elverişli değudır. ojun ve zevk insiyakı vardır; fakat di, belki 5 buçuk nilyanda.ı fazla nükayın ve meşe ormanları var. Yollar kadar azametli ağaclar arasında hiç de bu güzel köyde Çatalca kaymakamı i!e Batının sahte ktymeilertni ayıkhya Eğer t^aşlangıçta iki ayakh olarak tazevk için tecessü; mühîm bir derecede fuslu ve biraz daha kuvvetli bir fievoldukça iyi. On beş yü önce Berlinle mehtab seyretmemiştim. Ek defa tema Cemal, Çeltik'in çalışkan ve yurdselet olabilirdi. Bunu yapmadılar ve sarlanmış olsaydık, bu adalelerimiz o yalnız insanda inkişaf etmiştir. bilmefc imkânvnı bulmuştv.r. Dresden Brasrndaki ormanları ve Spree şa ettiğim bu harikulâde tabiat tabîo ver halkının Inönünün emirlerine itaDdnci Dünya Harbinin başına kadar muzlarımıza asıh olur ve her şey yoAşağıduki yorıyı onun en son kitawald bölgesini hisikletle dolaşmıştım. sunu tasvir ve terennüm edecek kud atle derhal bu mektebi inşa ettiklorini Işte bu sebebledir ki ben sansür'ıar müstakil olarak yaşariılar. lunda giderdi. Devrek mmtakasında gördüğüm bazı retim bulunmadığına doğrusu mütees ve şimdiye kadar 80 talebe okuyan btndtm ahyoruz. Harb başlamadan evvcl. gemi azıya insan snası dört ayak üzerinde yü den ve fikirlerimizi kontrol etmeğe çamanzaralar bana oraları hatırlattı. Şu sirim. *¥* iışan her türlii teşekküllerden ve Hüku alnııs olan Hitler, 22 mart 1939 da Meköyde talebe adedinin birdenbire 4jO rümeğe devam etseydi, hiçbir zan:an farkla ki, orada insan eserleri ve yollar, yi bulduğunu söylemiştir. Avare insan oğlu medeniyet yolun kocssı tarafından bendedilmiş olmaz met çekülerinden nefret ederim. Böyle mel'i Almanyaya ilhak etti. Batıdan gerv burada ise tabiat daha zengin! Buradan Fen<?r köyüne gidilmış. Se da yükselmeğe nasıl başladı? Inâan oğ dı kanaatindeyim. Kadının bendedil bir sansürün veya bu çe:id bir hükün [ len bu ilk Alman tecavüz admnıKarabükten Boyabada kadar olan yollarda, insanı gene orman tahribatile lânik ve Yanya muhacirlerinin ??kin lunun kendinde mündemiç kabiliyetin, mesine iki ku\"vet birden âmıl olmuş darın, istiyerek veya istemijerek insan ' nı çok geçmeden doğudan gelen Sovadımlan takib etti. SovDevreğe otuz dört kilometre mesafe karçı karşıya koyan çeçidli ve acıkh oldukları bu köyde talelje T~tiklâi yahud geliş zekâsının ilk tezahürleri tur.'E'.Telâ, erkek ve kadın, ilk devir zekâsını tahkir etmekte olduğunu dü • yet tecavüz de, ora orman işletmesine bağlı Dora manzaralar devam ediyor. Ben Kasta marşı söylerken kırmızılar giymiş kü neliîrdi? Hiç şüphesiz bu suallerin ce Içrde, henüz boş gezen, mütecess;?, o şünmekten kendimi alamam. Eğer fikir, i jetler Birliği, 28 eylul 1939 da Estonya eerbestliği insan kafasının en yiiksak ile, aynı yıhn 5 ekim<ade Letonya ile kan bölge şefliğinde durarak, oradan monu ilimize şimdv.e kadar hiç gitme çük bir kız direğe şanlı sancajımızı vabını insanın zevkli tecessüsünde, e'" yun sever mahluklard:. Sevişme in?idört kilometre süren ve çok sık ve gü miştim; burasmı ormanlık zannederdim; çekmiştir. Burada AIillî Eğitim rr.e lerile etrafını kurtalamak ve tetkik yakı j'eni ifade şekillerine yol açtı. faaliyeti ise, bu serbectliğin kald.rılma ve 10 ekiminde de Lirvaııya ile «karsısuım da, insan olmak bakırmnda.i, bizle lıklı yardım paktı!» imzalariı. Bu paktzel ormanlıktan geçen bir yolu tırman coğrafyrda öyle okumuş, haritalarda rauru Hakkı Güzel, yapılan mekteb etmek maksadile, her şeyin içini dışıBueün sert, ısırgan, ilerl çıkık ağızdıktan sonra, Erenler tepe3İne çıktık. öyle görmüştük. Bir vakitler genş or leri Inönünün kaiesi diye tavsif et na çeviımek yolunda sarfeıtiği ilk larile birbirlerini öpmeğe çalışan şem ri en çok zeliüeştiren bir hareket olması lar adı üstünde karşılıkh yardun oldngerekir. Örıpitüs, esiri 'Fikir ve düşünce ğu için, Sovyetler, bu üç mcmlelîette Üzerinde, orman işletmesi tarafınian ya man mıntakalarile kaplı bulunan bu vi miştir. Vali, kendilerine yeşil köylerin gayretlerde aramak lâzımdır. Tıpkı, pılmış yangın gözetleme tertibatı ve kü lâyetin geniş kı=ımları, bilhassa Kasta içinden yükselen bu bina'arı kısa za boş zamanlarında yanındaki diğer bir panzelerde de müşahade edebileceğiz hürriyetini kayl>etmiş olan ada*i> diye üsler kurdular. Kuılorfîn, bu üslere gibi, o zamanın insanları arasında ö tarif etmişti. Her istibdad meıtuaketi, yerleşti ve yerleşir yerleşmez de bu üç çük bir knlübe bulunan bu yüksek tepe, monu şehrile Taşkoprü ve Boyabad kamanda inşadan hakh memnuniyet du tnaymunun göz kapaklarınm, kulakla püşme tam mânasile zevkli, yahud tataşıdığı isme gerçekten lâyık: İnsan bu sabaları arasmın bir çok yerleri adeta Öripidüs modeline mükemmelen uj'an devlet ayni günde, ayni mesele üzerinyuyorsunuz, sevincinize iştirak için rınm içini dışına çevirerek bit araştı mamile muvaffakıyetli bir hareket derada oTman gflzelliğinin sırrına eriyor, stepleşmiş. Orman düşmanlarımn i«ırran, yahud hiçbir §ey araştırmadan sa ğildi. Buna karşıhk el daha tath, daha csirler imal eden birer fabrikadır. Bu de bir anlaşmıya vardılar. Uçünün de geldik, hayırlı olsun demiştir. orman denizinin engin ufuklarına dalı larca süren faaliyetleri buralarda işlerigün, yirminci asırda. kültürün caievin parlâmentoları, 21 temmuz 1940 da SovKarfalh köyünde inşa edilea ve dece bir şeyin içini dışına çevirmis ol hassas yeni hareketler geliştirdi. Elin de, Doğuda ve Batıda bu fabrikalarm yor. Baiı, do|u, güney ve kuzey, uzak ni tamamlamışlar. Tahribat Sinoba doğyetler Birliğine iltibak karan verdiler. mak için göz kapağının, kulağın içini okşama, sıvazlama, gıdıklama ve sarılve yakmdaki bütün dağlar ve tepeler, ru devam ediyor: Sanki orman, kendl gene bu eğitim teşkilâtına bağlı olan mükemmel rıümuneleTİ mevcud değil Geçen harbden sonra, yıllarca bir sonra dışıca çeviren bir maymun gibil Hay. ma hareketleri ise hep birbirinin vu mt? Demek ki, çekli ne olursa olsur, hulâsa her taraf orman, buradan Uzun sini kovahyan görünmez ejderler kar sağlık memuru evi sçıldıktan birlik vücude getiremiyen bu devletçikvanat bahçeiine gidin ve birbirlerinin cudünden bit ayıklamanm tabiî netiAkviran köyüne gidilmiş, burada okul öz, Mengen, Karadere, Devrek ve Zon şısında kaçıyor gibi. her istibdad hükumeti, tefekkü^ bakı ler karşılıkb yardım pakh sayesinde binasile öğretmen evi ve işük ( awlye) kuiaklarını çekiştiren majmunları Eey celeridir. guldak ormanları, kuşbakışile, hep bir mından geri ve gerileticidir. Bi; bunun pek garibdir elbirliğile kendi isükBoyabadla Sinob ve Sinobla Ayancık binası açılmıştır. Bundan sonra Siliv redin: Bir İsaac Ne\vton yahud bir Al•rada görünüyor.. Şimalde, çok uzak Diğer taraftan, iki ayakh gebe insan doğruluğunu uırumiyetle ortaçağda ve lâllerinden kolayca vaz geçivermişlerdi. ola,bilecek lstidadlarla ve inoe sisler arkasmda da Karadeniz arasında orman!ar tekrar giizeileşryor. riye dönülmüştür. Burada ehlî hay bert Einstein 1941 yazında Abnanya, So\jetler BitFakat bu bölgede asıl güzellik, Ayananası, artık eskiye nisbetle çol: daha müşahhas olarak, Engizisyon Lspanyasezüiyor. Mor yeşil orman denizile, van sergisi açılmıştır. Çok güzel ve karşıkarşıyasınız demektir. cıktan otoderezine binerek, Zindan'.3ereuzun müddet yardıma muhtac ve acık'ı sında gördük. Kısa görüşlü siyaser. ve liğine taamız ederek Kızılorduyu Lemavi su denizinl, pembe tülden, incecik insan medeniyetinin temeli, insanın vilâyet damızlıklarmdan elde edilmiş bir durumda kalmak zorundayJı. Vü ya din adamlsrı, inanc ve fikir birliği ningrad Moskova Rostov kapılarms sis şeridîeri ayırıyor. Iki muhteşem ta si içine yspılan otuz kilometrelik bir taylara ve artık istfhaîe geçirsrek dik bir durum alarak iki ayakh bir seyahatten sonra başlıyor. Vaktile bu cudün dik duruşa tamamile ayar'.anma nin sulh ve nizam sağladığına inanaoi kadar geri sürdüğü zaman, bu memle» biat güzelliji, sğac ve su denizi arasmhayvan haline gelişinin neticesi OIHderede o kadar kesif ormanlar varmış anası ve babası tamamile Varna cinsi mış olduğu ilk devirlerde gebe bir ana îirler, fakat tarih boyunca, bu inancm ketler Alman işgali altma girdi. Sonra. daki bu tatlı ahenk, belki hiç bir ycrkavuşma^i'e ki, güneşin ışığı oraya işlemezmiş. boz ırk halini almış olan boğa ve inek rak elicrinin hürriyete için karnındaki ağırlığı taşıyarak dr> neticeleri daima insan seciyesi için azab batıdan doğuya giden istilâ dalgası yüzde bu kadar tam olmamıştır. «Zindanderesi> adı buradan geHyor. lcre yekunu 1450 liraya baliğ olan ik alılmıştır. Insanın dik bir durum ahşı lasabilmenin çok zor olduğunu tahmin verici ve zelilleştirici olmuçtur. Bir geri ederek 194445 te doğudan hatıy» ve bunun ncticesi ellerin hürri>ete kamilletin dış ahvalini nizamlaştırmakla döndüğü laman da, Ruslar, buralannı Beni orman giizelliğinin ve orman Şimdi otuz kilometrelik bir kısmın ar ramiyeler dağıtıîmıştır. ediyorum. iktifa etmiyerek o milletin ferdlerinin tekrar işgal ve istilâ ertiler; affederMillî Eğitim müdürünün başkanlığın vuşması son derece ehemmiyetli ne'.idenizi raefhumunun sırrma erdiren tık «zindanlığı» kalmarnış. iki nyak üzerinde duruş o kadar sai iç duygulr.nnı ve inanclarını da açksrî siniz kurtardılar. Erenler lepesinden aynlmağı hiç canım Ayancıktan ayrıldıktan sonra, Sinob da toplanan ilk öğretmenler toplantı celer vermiştir. Bu, âlet kullanılmasu bir duıum idi ki, pleistosen devıindî na, hicab duyguEuna, kadının bend istemedi. Düşündüm: Burası nekadar la Gerze ve Alaçam arası mi:tasna, ar sında köy çocuklarının okula devamı disipline tâbi tutmağa çalişan miisteŞimdi bir ingiliz dergisi şöyle yaıımükemmel bir turistik merkez olur. Or tık orman görmedik. Samsunla Çorjm, nın temini, öğretmen'.erin ikamet^âh edilmesine ve en nihayet, eğlence kabı anaların, utana utana etraflarına bakıp bidierin umumiyetle insanlığl çok hada kimse görnıedikleri zamanlar. snjaman mefhumu üzerinde hiç fikir yor Çorumla Iskilib ara=ındaki ve bir de ve iaşeleri ve eğitim memurîarile mu linden tecesaüsün ve araştırTna ınsiyakir gördükleri muhakkaktır. Bun'.arın yormuş: dinlen.lirebilmek •Eusya, Finlandiyada Vüpuri ve doğu ır.amış ve orman Eevgisini hiç içinde Kızılcahamam errafındaki bazı orman haberelerinin temini hususunda fay'. kının müthiş bir surette artmasına yol yan belkemiklerini kurdukları müstebid hükumetin her için dört ayakla yürümüş olmalnrı işgal ettikten duymnmış rterhanai bir ayd'.na bir snda cıklar, o zamana kadar geçtiğimiz mu dalı kararlar verilmiştir. birisi edebiyatı prcpaganda ile, sanatı Prusyada Künigsberg'i aşmıştır. Koca »rUropoid maymununun kuvvetle mümkündür. Bütün bu rahatsonra, bütün Baltık limanlaTim kontrol bu mefhumu anlatmak ve bu sevgiyi azzam ormanlarm yanmda sadece bivatanseverhkj; Açuan bu okullarla \i!âyet dahilin belki de vücudü çok ağır olduğu için, sızlıklar ve diğer kadınlık derdieri kar siyasetle, antropolojiyi etmek imkânını elde etmiştir. Baltık aşılamak isterseniz. onu bir defacık rer fundalık tesiri bırakıyor. Aktas ve deki köylerin hepsi birer okula sahib kısmcn ağaçtan yere . indiği zöman, şısında insan anası yeni yeni taktikl°r ve dini hüküm süren şahsa ibadetîe ka devletlerinin ilhakmı istiyen (isteyen Erenler tepesine çıkarmız! rıştırırlar. Bunu başarmak ise hiç bir Mudurnu ormanlarına, vaktin darlığı olmuşlardır. önünde takib edebileceği iki yol varkullanmağa ve aşk uğrunda oyunbazhdeğil, eden) Sovyet istekleri artık kıyjaman mümkün olamaz. Ve, fikir ayaryüzünden gitmek nasib olmadı. Fakat dı: Ya bir babun maymunu gibi dört nı ğa başlamış, böylelikle de, yavaş yavaç tnetten düşmüştür. ayakla yürümek, yahud da urangotan bağımsızlık ruhunu kaybetmiştir. Tan layıcıları, insan fıtratinm aksine dogru Bayındırlık Bakanı sehrimizde Devrekten ve Zonguldaktan sonra ne zarar var! Ben Darıyerinde, BaBevin'in de, Eden'in siyasetini takib Baymdırlık Bakanı Slrrl Oay dün sa gibi arka aj'aklarl tizerinde dik yürü rı da bilir ki gebelik devirlerinde kadın yürümekte fazla iîeri git'ikçe, kendi ederek Baltık Bartına giderken yer yer geçtiğimiz or kacıkta, Abantta, Helkemede, Zindandevletlerinın Rusyaya inkırazlarımn tohumlarmı ekmekten deresinde ve bilhassa Erenlertepe?in bshkl trenle Anknratlan şehıimize gel yebilmeği öğrenmek. Insan ccddinin okşanmağa, scvilmeğe muhtacdır. marsız bölgelerin, daha dcğrusu tahıiden seyrettiğim engin orman denizlnie mlştir. başka bir şey yapamazlar. Vaktile ilhakını reddctmekte ısrar etmesi gerekbabundnn gelmiş olması imkânsızdır. bat bölgelerinin verdiği üzüntüyü LP.uhareket Insanın daha sonraki geliçmelorı ta Menstiüs'ün de söylediği gibi «E|cr mektedir. Eğer Bevin böyle tam orman nasibirni zaten aldım. ingiliz kitab sergisi açıldı Zira, dört ayakh, babunun ön ponçepınarîa Karabük arasındaki Helkeme ederse, İngilterenin uğruada harbe girIngiüz k'iltür hos'ctl tarnfınüan he?ırla !eri yürüme işile meşguldü. Haibııki, mamile yeni bir güzergâh takib etmiş hükümdariar milleti ot yapraklnrmdan ormanları tellfi ediyor. Bin sekiz yüz Hıfzı Veldet nan tıb kltablan serglsl dün G. E. N. Kitafc tir. Irtsan cemiyeti hemen sadece, keli farksız görmezse, millct de hiikümda diği ana prensipi destek'.emiş olur. Balaj'üüia acılmıştır. Açılış törenlnde Bcy. urangotanm iyi kötü benim'iyebildiği menin en geniş manasile, cinsiyetin rını bir hırsız veya bir düjmandan tık devletleri Nazi rejiminde bile, bueller hüniyet u kaymakatnı, Tlb Fakültesl dekanı In dik durum sayesinde gündelik hayata renk vermege b.ı.1? farksız görmez.> Bu dünya yüzünde, günkü kadar susturuimamıştır > Millî Egitim Balonhğı Başmüfettişi glllz ba^konsolosu^ gareteclle^ doktorlar kazanmıştır. Bu hürriyetin bütün meması sayesinde gelişmiştir. İnsan di.'si, fikir hürriyetimizi çalan kimseden daha ve kalabalık blr davetll kütles't hazır bu deniyet için ifade ettiği nıâna ne kcdar dişi bir hayvana nisbetle, daha Idr.iklı büyük bir hırsız mevcud değildir. Bu 1939 mayısında tngiltere ile Fransa lunmuçtur. Istanbul Untversltesl profpsörlerlnden olup çlmdl Londrada yenl blr VB büyüktür, tasavvur eder misiniz? ve devamlı bir şekilde dişi idi. Bu yüz hürriyetimizi kaybettiğimiz zaman, Almanyaya karşı cephe almak için Soveye tayln edüen Prof Dr. NUon güze! iki ayak üzerinde yürüyebilince an den, erkekle dişi arasında, med«nî ma tekrar dört ayakh hali alıp, iki ayaklı yetler Birliği ile göruşmclere lıaşlamış1 blr hltabe İle serglyl »çmış j kendlslne De. tropoid majTnunu ağzı yerine, muhak nada, bir fark gelişmeğe başlamış ve o Türkçe izahlı laşma yolund?ki tecrüb€\*i feci bir hata lardı. Bu görüşmeler pek urun 6ürmü» kan Fahrl Arel cevab vermlştlr. S«rgl halfcn her gün sabahtan akşama kadar açıt ka kak ki, ellerile meyva toplamağı öğ zamana kadar ananevî olarak süslenen saysak ve en az otuz bin sene evvelki i ve ağustosta iki devlet Moskovaya asrenmiş bulunuyardu. Bundan sonra, erkek iken, bundan sonra, beîki ilk iş durumumuza dönsek yeridir. ; keri heyetler bile göndermişlertli. Iacaktır. maymunun yüksek bir yâr üzerinde olarak yüzünün ve göğsünün kıllarır.ı Mareşal Voroşilof'un başkanlığı alBir resim sergisi yolmak suretile. dişi kendini süslemetında cereyan eden konuşmalar devam Necdet B?ler lsmlnde genc blr ressam. mağ îrada yaşanıağa başlaması ve taşİngiliz dilinin okuma ve gramer esaslaruu toplu bir surette ve türkçe Bu itibarla Mensiüs'e uyarak düşüneI ederken 23 ağustosta Sovyetler Birligj ArnaTudköyds Boğazlçl gencllk kulübünde lar kayalar tophyarak bunları lepeden ğe başlamıştır. Bütün bunlar ise yaşıirahlarüe, veren bu kitab, ingilizce öğrenenlerin bu dilde rastgelecckleri cserlertnden mürekkeb blr reslm sergisi aç aşağı düşmanlarımn üzerine yuvarla yabilmek yolunda yapılan manevrnlar biliriz ki bu hürriyet hırsızınuı kendile Almanya ile bir ademi tecavıiz paktı imzorlukları kolaylaştırmak maksadile yaalmıştır. Kitabda ingilizcenln, şive rini hakir gördüğü kadar, ve tamamile mıçtır. Scrgl blr hafta açık kalatraktır ması basit bir istihaledir. İşte bu te dan ibarettir. Bu manevralar, açıkça, zalamış ve Ruslar, İngiliz ve Fransız asve hususiyetlerini ihtiva eden kelime ve tâbirlerden yüzlercesi, türkçe hayvanlar âleminde de görülür.Kaplan aynı ni.,i:et dahilinde, insanlar da bu . kerî heyetlerine pasaportlaııaı verınisNecat şilepi Marsdyaya gitti I>eden aşağı atılen taşlar insanın kulkarşılıklarile, mühim bir yer tutmaktadır. Bu eser icgilizce öğrenenler, duyacaklardır. i lerdi. Bütün dünyanın ağzı açık kalIhracat malları yükleyen Necat çüepi landığı ilk âletti. Bu ara, lıayvanın saldırır, kaplumbaŞa kabuğuna çekilir. I hırsıza karşı bir infial hususile okul öğrencileri için, her bakımdan pek luzumlu bir rehber ve dün Mfisllyaya hareket etmlştir. Necat, I ' ellernıin mütemadiyen işlediğini, et at kaçar ve hep bunlar sırf yaş:yabil Hırsız ne kadar çok çalarsa, insan'.ar da ' mıştı. Bir hafta sonra da Sovyet Rusyardrmcı bir kitabdır. mlre Je ugrıyarak blr kısım lhracat moıi ondan o kadar ço'< nefret edFCcklerc'ir. yadan emin olan Almanya, barut fıçırafını araştırdığını, maksadlı veya mek kaygusile yapıhr. Demek o'.uyor ki yükley=cpktlr. Fakat b'r müstebid tabiî olarak bu ha sırı ateşlemişti. Fiatı 125 kurus REMZİ KİTABEVİ mak.<=ad?ız eline geçeni kavradığınl sevgl ve güzellik ve kadmhk işveleıi Metresini 8 yerinden yaraladı hep yaşıyabilrr.ek kayg\.ısile ilgilijir. kikati anhyamıyaeak kadar kısa göriişO zamanki görüşmelerin akim kalmaFeııeriie. Kircnıld sokaSında •• numr.ralı katTjl etmeliyiz. Eline geçen jey'erin Erkeğin kolLnrı daha kuvvetH olduRuna lü ve aptaldır. Bu aptalhkları yü.ünden , : sına sebeb olarak Sovyetler Birliğinin evde oturan Talısln adında btr genc, u»,un içini dışma çevirnıck itiyadı, meselâ zaınandanberl bpraber yaşadıteları metrrel kulağın' dışma olduğu gibi içine de göre onunla savaşmakta kadın için bir de istibdadlarır.da ısrar ederler ve in=an | Baltık devletlerini ılhak etmek istemerecijesinin isvankârlığı ve insan vic leri ve tngiltere ile Fransanm buna ran Ferlhadan çüphelenme^e başlamış ve fcu bakmak ihtiyacı, hayvanm 3şya!arı fayda yoktur. Böyle ohınra, nedjn tüşnu blr kaç defa da kadının yOzüne vur. vetle, pöhpöhle erkeğin hoşuna pittnek danınm fethedilrneT hürrîyeti bir vav 1 bütüniüklerile tasavvur edebilmek kudolmadıkları söylenmişti. muştur. Evvelkl gece gene bu mefelfdfn yollannı aramamah? Bu, bugün dahi. Sibi geri'ir. nih^yet k'parak müstebidin Revü ve Operet artisti olmak isüyen genc Nihayet, şimdi. artık unutalup trvtmiş aralarında kavga çıkmış ve Tah^in bıça retini ve binnetice, beyninde iz bıra medenijetimizin esası halindedir. Kadın surtına çarpar ve insanlıgm öcünü olan Balük devletlerinin istiklâli için mi'itarını artf.ır.nış, SAYANLARA İHTİYAC VARDIR ğını çekerek metresini « yerinden ağır su kan hayallerin . Cevimn: rette yaralamıştır. Yaralı kadın Hasçtl böylelikle de beynin ön paslarımn bü 6a\unmağı ve saldırmağı öğrcr.ecegi allr. Ingiltereden bir ses yükselmiş ohıyor Müracaat yeri: Beyoğlu, İstiklâl caddesi, Yerli yerde cezbetmeği öğrenmiş ve hedefine has^aııe'lne kaldırılmış^ Tahsln yakulan yümesini tovlid etmiş olmalıdır. amma çok geç ve çok zayıf değil ıni? Tevfik S Malîar Pazarının yanmda D E V A çıkmazı zorla ulaşmağa çahşacak yerde bunu mıştır. • SAHİBİNİN SESİ» karşısında Hayvar.îarda hiçbir surette nıevcud tathhkla başarabilmek için bütün eayMahkum olan muhasebsci Hayvanlar için ot ve saman İŞTEN SONRA Kulübü kat No. 2, Hergün saat 11 den 20 ye kadar şlrketlnde muhasebecl olarak ça olmıyan cinsî hicab duygusunun insan retini sarfetmİFtir. Zaten tatlılık bir meBu yıl yağmur=u2luk yflzünden hayvanl'.ştığı sırada, Iti.nfıo Uralık blr sahte bcno larda nasıl başladığmın esrarı da bu deniyet esası değil midir? Işte bıı dü lar İçin yiyecek ot ve saman darlıeı olması ATÎLLA REVÜ OPERETİ Direktörlüğü İçinden dolayı Istanbm lklnd Ağırceza dik duruşla izah edilebilir kanaatinde şünce iledir ki ben insan mecleııiyetinin mııhtemelcilr. BunJ gözönünde tutan SağEczacılann kongresı mahkemesine verilen Paik hakkmdakl dartıalcUnr Kooperatifi, gerak koop?ratlfln, DİKKAT: Taşradan bir aded gülerek çekilmiş boy fotografile müracaat Idare heyeti istiîa etmiş bjrunan T ü r i va dün sabah bltmiştlr. Mahkemect, ken yim. Zira, bu yeni durumla, Tabiat erkekle değil, kadmla başlamış olduğu gerekse ermiyet asalarının hayvanlarma Eczacılar cemlyetl levkal&de kongresl yent edilir. İstanbuldan müracaatler bizzat olmalıdır. dlstnia 2 sene t ay ağır hapsl kararlrtştırıl Babanm belki hiç de tasarlamarmş ol kanaatindeyim. ot ve sETian tedarlk etralştlr. Bunlara mun Idare h5y?tlnln saçlml İçin 5 eklm tarlhtamıştır. duğu halde, vücudün bazı geri ki''iminsan zekâsını serbe^tçe ve zevk tazaman ot verilec3ttir de Etıtba Odas.nda toplanacaktır. Orman denizi Yazan: Htfzı Veldel haberleri Fikir hürriyetinin Silivride açılan okullar doğuşu ve lüzumu Dün Silivri köylerinde şenlikler yapıldı Yazan: Çinli filozof Lin Yutang ER HEM NAUNA MIH1NA Unutulan üç küçiik devlet! n A V N İ B A Ş M A N İ1\GİLİZ GRAMERİ STUDYO ATILLA • Hâvalar ağırlaştı. Bilmem farkında mısınız? Ama her tarafta ağrrlaştı. Dıçarıda da, içeride de. Barometre şaşkın bir halda... Satışı az gazeteye döndü. Sağamı ağsm, sola mı?. Knlay değii. Bu ağırlık hepimizin mizacırnıza tesir ediyor. Kimi lâpa gibi oluyoruz, kimi keman gibi geriliyoruz. HekirnİPre sorarsan, hava ağırda ondan. Fizıkçilere sorarsan hava hafif de or.dan. Bana sorarsanız: Rikmetinden sual edil'.nez. Ysprak kıpırdamasa bile rüzşâr gelen delikleri 1 tıkayıp oturmak, hava sıc3ksa, soğ jğa göre hazırlanmak şerektir. Hani Lonöralılar dermiş ki: Hava açıksa şemsiyeni almayı unutma! Yağışlı ise istersen j l istemezsen alma! Şu hava lâfı ne güzel şeydir. Konuş konuşa biidiğin kadar, kımse aldırmaz, alınmaz. Ebleh reisleri biie. Neyleyeyim ki bir îevıye hava 'âfr.ıı da kimse dinlemez. Hava Kurumu üyelen bile. Ve ben bu aâır havanın verdiği ağırhkla gazeteye kadar gitmrk jçin birkaç yerds mola veııvor, yolu 'aksits baâ'ıyorrium. Çankü noyie ağır havaıarda yokuşlar dikleşiyor, yojlar uzuyor, ve adımlar kısahyor. Ne hikmettir bilmem! îşte bu tertible çıliEivken fırsattan is tifade dostum bir mekteb müdürünü ziyaret etmek istedim. Mekteb açıhn:ş.. çocuklar cavıl cuvul.. gelen giden çok. Hademe göğüsledi: Kimi istiyorsunuz bayım? Müdür beyi.. Müdür beyi mi? Evet! Ne için? Istifsarı hatır için.» Bu lâfı duyunca: Su da getireyim mi? diye sordu. O başkal Buyur beyim, dedi yo!u Getir.. cevabına tekrar; açtı. Eminim kî: Peki başüstüne! karfiUğını verdik Görüseceğim! diye idim.. ten sonra çıktı.. Şuradan buradan ko Meşguldür, olmaz, diyecektl.. Ne nuştuk. ise merdivenleri çıktım. Kılıksıı hadame Kardeş! talebe çok.. yer yok! Hskedmların delâletile costumun odasını bire alıyoruz. Alsan smıibr tsştı, tram zim doktora gösteriim. Baktı, uyuza başlamaz buldum. vaya döndü. Almasaaan talebe velile benzemiyor.. uyuz buradan dedi.. Kurdeşen olnrjşsın! Eksitan şeyMekteb müdürterinin odaları hususî rinin şikâyetine mahal vermeyin. di. bir manzara arzederler. Şurada bir kaç yorlarJlulâsa acayib durumdayız. Mü ler yeme! dedi.. Ben zaten pek içkiye yıSın kitab. ötede bazı spor malzemesi.. racaatlerin ardı arası kesilmiyor. Hava düşkün değilim. Bir büst. Ayrı bir toplaatı masası fa da ağrr mı, ağır!. Zuna olmasın! lan filân.. O ne o? Bu sene öyle oldu. Görülmemiş sey Sinirden olur. Oo! Buyurun! Ayol nereden çık birader. Bu mevsimde bu kadar sıcak. fnsanm belini ku Kuraktan.. tın?.. Bsş aydır damla düşmedi.. Allah şak glbl kaplar. Teh Merdivenden.. dedim. Gülüştük.. beterinden saklasın. Yani eğer yağmazsa likell blr şey değilSigara paketini hazırlarjîen: dir ama adamı ra Ha! Sen içmezsin! Çıngırağı çaldı.. ekilmezmiş,. diyorîar. hatsız eder. Bazan O sıra kahveler geldi. Ben: Gelen kadın hademe: Buyurun! derken: Ben kahve içmem ama yoruldum agrı da verir. Gülsüm Hanıın... Yaa? İlâcı? da.. Dinleneyim diye içiyorum. Yoksa Acanım! Vallahi, ben doktor değilim, lâkin bana dokunur. Uykumu kaçırır.. âsabı tedavi etmeli, dinlenmeli deıler. Bize iki şekerli kahve.. Bana da vasak.. Bizim ahbablardan biri olduydu.. Ta Peki, başüstüne beyeiendi! diye Neden?.. giderken müdürle lâf etm^K fırsatından | Kardeş.. Ckaşınarak) karnımcla isi mam dört ay sürdü.. yüzde yüz istifade etmek isteyen Gül Llik gibi şeyler oldu.. kaşıntp duruyor Vayy! Gördün mü bir kere.. Sakın süm Hanım: |dum.. uyuzmu diye merak ettim. Bi benimki de «zaria>» BİR COCIIK ~ YELİSİ! ^ T azan: ~ Burhan Feleh j ı uyuz derler.. Ne mevcuduI Ben karıştım: nu?. i Hayır; uyuz değil.. başka kaşınıyor Mektebin mevriu da... Sakuı şey olmasm diye.. hani.. cudu. yani.. sizin anlayacajınız.. Ne olacak? | Sus be beyim' B^n Bir kere ögrebilirim. Bana akıl öğretme?.. nellm. Ben mevcudu Ben içerledim.. anlamadan çocuğu Hasta be yahu! Bu adam hasta.. mu vermem. Hasta ise ckunsun be kuzum! Bsn Bilmiyorum. Zuna! onu sormuyorum!.. , Sen ne biçhn müdürsün be yahu? Zuna olmasın.. Ne yapıyorsun dedin ya! Müdür içerlsmeğe başladı. Kaşınıyor mu?. Günah mı ettik yahu! Nç yapıyor Basbayağı raüdürüm.. Kaşınıyor ya! Bak.. Offf. Öyle de sun diye hal hatır sor'luk.. İnsan mektebinin tnevcudunu bîltatlı tatlı kaşınıyor ki.. Şuna bir bakPantalonunu çoktan iliklamiş olan mez mi? san... Ne olur Felek.. müdür atıldı Hayır bir şey clmaz ama benim Haa! Iyiyim hamdolsun! Bir ern Kuzum, sen buraya çocuğunu yazI bakmamla iktifa etme! Sen onu bir cil riniz mı var.. . dırmsya mı geldin? Sınıtlarra mevcudiyeclye göster. Bizim Çamhcah Mithat Şu bizim çocuğu yazdıracağır.ı da... dunu anlamıya mı? hoca vardır. Kâmil adam.. Hani başka Efendim ben Şilenin Vass.'kaya nahiye Efendi, sen gözünü aç1 Ben vatancildiyeciler gibi adamın derisini yüz sinden Karamustafa zade Zekeriya.. daşım. Hepsini de öğr?nirım. Yoksa &emze.. çiftçilik ederiz. Oğlanı okutalım dedik.. ni gider Hasanaliye îikâyet ederim.. Bu sırada dostum müdür kalktı, pen hep dolaştım mektebieri.. Şu Boğaz ta Git, istersen Mehmed Aliye de rafında bir mekteb var. Fev Zati mi cerenin ışığma yaklaştı: şikâyet et! Söylemiysceğim işte.. rneknedir?.. Ona gittim. Mektab bir karısık tebin mevcuiunu soylemiyeceğim. ne Şuna bir bak Allah aşkına.. Neremevcudunu yapacaksın? den de geldi.. diye paninionunun keme göründü bana.. Müdüre rini çözdü, gömleğini dışarı çekti.. ve... sordum.. onu da beyeumeditn.. daha Bu söz üzerine bu acayib çocuk vetam bu esnada kapı vurulmadan açıldı.. birkaç mektebe vardım.. onları da gölisi, çocuğa hitaben: döndük.. iri yarı, palabıyıkjı, başı tıraş, züm lutmadı. Buraya geldim.. Yürü ulan! Ben seni bu herifin yakası açık» bir adam.. elniden tuttuğu Güzel.. çocuğun bslşesi var mı?. bir çocukla içeri girdi ve ilk lâf: Hayır... Çocuğun velisi benim.. yen mektebine vermem.. J Dedikten sonra bize dönüp: Ne yapıyorsun m'ilür bey? oldu.. I gesi olmazsa almıyncak mısınız? Bu âni sual karşısıaüa müdür sıkıla Yenge değil kuz.ırn! Bslge yarıi ' Hele siz birbirimzin uyurjna bakın!.. Biz başka mekteb prayalım.. derak banden ötürü: vesika. ilki bilirdi ;ni?. Birbirircize Beye kurdeşeaimi gösteriyordum Bitirdi ya! Hem de çok iyi bitir ; di, çıktı.. Biraz durduk.. da... di... Ama şu sizin ınevcudu bir anla I baktık ve katıldık gülmek+en. Kül kullan be beyim!. Bizde ona sak.. ! B. FELEK