CUMHURÎYET 12 Nisan 1945 AMCABEY VE MEBENİYETİN TEKAMÜLÜ ! . Mevlud Burdur mllletTeklll merhum ıuhu ıç!n 141945 cumartesl gun\l saat • 30 da Beyoğ'unda Ağacamitade Mevlud j olrutturulacalctır, Yakın ve se\ enlerinln bazır buluumalan rlca olunur. * * * Merhum »ruSat Eeiüll Hüseyln Ayal Klperln öltlm yıldönümü münasebıtlle nlBOj nın 13 üncü cuma günü Beyoğlu Agacamllnde lk'.ndl naraazını müteakıb 5,n ta Hafız Matmud tarafmdan okunacak Mevluda kendlBlnl Berenlerln ve «rzu edenlerln teîrlfl rlca edlllr. Eşl; Z. Klpar * * * Istanbul Maartf müdür muartnl Palk Ozün ^eiatınıa kırkıncı gunü münaaebettle i merhumun nihuna lüıafen, Kızıltoprak ! camll şer^lnde 15 nlaan 1945 pazar günü, ! ötle namazmı m.U«akıbı saat 14 te Mevlud okunacaktır, Merhumu MTenler davet olunur, iBRAHtM NECMİ DİLMEN'in Çocuk Dergisi 23 N i s a n d a k a p i f l l a e a k ! . . Kâğıd kıt Az basılıyor: ÖyleyM t Abone Olunuz! Yıllık 5 lira, 6 Aylık 3 lir. Banka Hesabı: 338 Yapı T« Kredi Baakası Adres: Posta Evvelki gün Universitede olup da miinazaramızı dinlemeliydin Amcabey... ... Hukukçularla edebiyatçılar kar§ı karşıya geçtiler, «Eski Yunandanberi medeniyet tekâmül etmiş midir, etmemiş midir?..» diye münakaşaya tutuştular... Hukukçalar \ etmiştir!», edebiya.çılar <etmemiştir'5> tezini ileri siirdüler... ... Sonunda, jüri, hukukçulara hak verdi; me3ele de böylece kapandı!.. Sen ne dersin? A. Tabiî «etmiştir!» derim. Eski medeniyette «V i » !er, «V 2» ler, «V 3» ler ne gezer?.. = Küçük hikâye Namahrem /. : SERBEST SÜTUI\ = EsM teşlncl ordu komutanı Te Burlye vallsl, erk&nıharb ıcüşlrlerlndeıı Cerraiıpaşalı Ismall Hakkı Paşanm oğlu( denlz önyüzbaşı Reşld Ktper, NLhaJ DUndoğdu, Melatat Serdaroğlurtun babalan, GöSs*l ve Akın Kiperln büyük babaları, ALI HAYDAB KIPEE k:sa bir kalb hastalığmı müteakıb vefat ederek medfenl mahsusuna gömülmüstür. Allah racmet ey'.esin ölüm Btyoğh ZtLjİ 1939 3940 leaeolnde mcrUB Trabzon llseclnden ald.gun 471 nuzaaratı olğunluk dlplomasll», 581 mımaralı H<* blttrme diplomasım k«yb«tttaı. Tenlıılnl p . kBracagımdan evUılnln hükma olm&dlğuu llâa ederim. Bemal Bezgto ^ ,... Taka ile motörle Karadenizi geC a n k i ben,' sırf bu faciayı öğrenmek için «Inebolu» ya uğramış>*r.. Hal ce gündüz demezler, aşağı yukarı dobuki fikrim büsbütün başka idi. Yirrai laşır dururlardı. Böyle taşı sıksa suyubeş yıl önce c Millî Mücadele» yi yok nu çıkaracak bir genç, hiç öyla tayfatan var ed«n kuvvetlere kaülmak gaye lıkta kalır mı? Aradan iki üç YÜ ya eüe geçtiğim bu şirin kasabayı bir defa ceçti, ya geçmedi. Mehmedi mutör sadaha görmek istemistim. Insanlarla na hibi gördük. Yememiş. içmemiş, dişin6Ü fazla karşılaşıldıkça ahbablık artar^ den tırnağından arttırdığı paralarla o ea şehtr ve kasabalarla da öyle oluyor. küçük gemiyi almıştı. Dü?ünün bir keEvvelce gökünü, binalarııu seyrettiği re yirmi iki yaşında reis oldu. «Mehnıed Bii, suyundan içtiğiniz, ekmeğindel Reis!» aşağı, «Mehmed Reisı> yukarı. bir yeri ilk ayak bastığmıi Hani, ben evlenmedim, karı kızan ^ daha samimî ve carıa yakın bu sahibi olmadım. Fakat böyle bir evlâluyorsunuz. Hele Inebolu gibi hem dım dünyaya geleceğini bilseydim, hiç •aeoaleketin kurtuluçunda ve kalkınma düşünmez dünya evine girerdim. Doğ•mda, hem de benim gençlik hayatım rusu annesir.i, babasını çok kıskanırda bir dönüm noktası teşkil eden bir dım. Pehlivan gibi bir vücud.. Altın kasftbayı nasıl göreceğim gelmezdi? O sarısı saçlar.. Kan fışkıran bir yüz.. ttua için bir Karadeniz seyahatinden Ya nazikliği, ya iyi huyluluğu.. Karınrtkı UtL'ade ederek hiç işim olmadığı halde cayı incitmez, ağzına bir damla Iat<boluda birkaç saat kalmak istedim. koymaz, kimseye katakulli oynamazdı. çehresi mi büsbütün de Malum ya, bu motörcülük epey dalaveyoksa hafızam rtu zayıflamış reh. bir iştir. Hani, insan bir kere skyakın, birçok ayak merdivenls hna haram yemeyi koysun.. Az zamanyüksekteki gazinodan eser yok, da alyon olur çıkar!.. îokuşun üst başmdaki meshur lokanNe ise uzatmıyalım efendim, günün tayı dakikalarca aradığım halde bula birinde tMehmed Reis nişanlandı'» detoıdim. Bataklık halinde akan derejr9 diler. Çok merak ettim. yataîdık eden. meydana nazır bir otel Kasabamn gözbebeği delikanlı d« yatmıştım. Orası da hiç tanunadıfhn» Allah vere de kendisine münasib blribir hal almış.. eini alsa! Fakat, zaman geçtikçe ihtiyarlamış Diye içimden dua ettim. Yok.. Mehdeğil, gençleşmiş bir dostla karşı kar med Reis, hiç şüphesiz midesiz bir şıyayım. Sokaklarda bir hayli âvare adam değildi. İyi seçmiş.. KerestecCerin dolaştıktan sonra Kastamonu yolunu Ayşenin kızı Nâzik!. Eh, kumral güzeçjzliyen kahvelerden birinin önüne o linin daniskası.. Hem de yetim.. Büttırdum. Hava ıhk ve günejlL. Ileride yüdükten sonraki halini pek iyi bilmibir gerrç köylü çarığmı sökmüş, beyaı yorum ama, çocukken âdeta mahalleli yünlü çorabmı çıkarmış, içlne girmiş, sayılırdık. Onu kapmın önunde oynarCrgülerine yerleşmis kumları, topraklan ken görürdüm. içimden her defasmda: temizliyor, yakinhnde uzun sakalh bİT Bu cadı büyürse bir âfet olacak.. thtiyar nargile içiyor, dumanlarını kâb Tuh.. Tuh.. Maşallah! ta*a, kâh so!a üflüyor, gözlerini kırpışDer geçerdim. tırarak arada sırada beni süzüyor. Mehmed Reisle İlk karşılaştığım zaOrmandan inen odun yirklü eşeklerle man delikanlıyı kucakladım. kasabamn çarşısından dönan, sırtların Kutlu olsun! da sağh sollu bir teneke ile bir çuval Diye tebrik ettim. O da galiba derddenkleştirilrniş eşekler karşılaşıyorlar, leçecek adam arıyormuş. Beni bir kebaşır.daki yazmanın alt kısmını gözleri nara çekti: »e doğru çekerek suratmı lamamüe ka Gani Baba, dedi, Nâzikle evlenepamağa çalısan kadmlar kahvenin 6ceğiz, kâğıdlarımız asıldı. Lâkin bir nündcn geçerlerken üstelik bir da arkamesele içimi kurd gibi yiyor.. tarını dönüyorlar. Karşıdaki çeşmenin Hayrola evlâd!.. yalağınm gölgesine bej tüyleri yer yer Evlenme memuru hükumet doktJckülmüş bir köpek uzanmış uyuyor, or3=ıra kalçasmdaki yaraya konan si torundan kâğıd istiyor.. Doktor ikiminekleri hafif bir kuyruk harekettle ko zi de muayene edecek, hiç bir ületleri yok diye raport vereeekmlş! iyi ama, vuyor... Uzaktan iki bardağın blrbirine vunıl insanı orada anadan doğma soyuyor, ni3?:ndan çıkan bir ses aksediyor. Bu çırçıpıldak muayene ediyorlarmış.. Düses, çittikçe yaklaştı. Elinde çinko bir şün bir kere karımm taze, körpe, bilgüğu.n.. Etrafma yesil yapraklar dolan lur gibi vücudunu ben bile görmeden ınış, ağzma ve su akıtılacak yerine sa doktora nasıl gösteririm.. Namahrem kız gibi tertemiz beyaz tülbendler sa değil midir, baba, sen söyle!.. Iyl ama, evlâd, çaresl!. cıh.. Çaresini ben buldum, Gani Baba.. Haniya soguk sudan içen.. Buz! Bilmem sen ne dersin.. Sedbaşında esBu .u uz! kiden tanıdığım yosmalardan birinl NâInebolulara kargı bir küstahlık aayüzikin yerine doktora göndereceğim.. ınasın ama, orada bu kadar dikkatli blı Peki, ya yosma rahatüz filânsa.. sucuya tesadüf etmek benl şafirttı. Hem sen sittin sen« Nâzik'i alamazsın.. Adarn, bastığı yeri görmüyor, yamndaJd kıvırcık saçh, kısa yamalı pantalonlu.. Eski fakat temiz pike gömlekli çofstanbul Elrkek Lîselflerin çaylı cuk ona rehberlik ediyor.. YavruııuD toplantılan mavi gözleri i|il ışü.. Güu«şte tizerinBir kaç & evvel kuruluîunun 60 mcı y deki sarı ayva tüyleri parlıyan yanaknldönümünü kutlıyuı Istanbul Erkek Liları pembe pembe... ssslnln Iru eenelcl mezun olacal: genc'.erl Adamı, görme mahrumluğu çabuk 14 nlsan 9)5 cumar»sl gunü saat 14,30 çökertmij.. Beyaz saçlarında vaktinden dan 19 a kadar Part Otel salonlannıla evvel ağardığını belli eden bir tazelik çaylı bir toplantı tertlb etmlşlerdlr. Eski v«r.. Avtırdları mahçubluktan içeri çe mezunlann da lştlrak edeceSlert bugün, kllmişfer gibL. Tereddüdle yüruyor. sarı slyahlüar tarafmdan «abırsızlıkla beSlenmektedlr. Lâkin eesaretle bağırıyor.. Halbuki Eesi de biraz kısık.. Konferans Haniya soğuk sudan içen.. Buz.. Bugün Beyoglu Halkevlnde aaat 18 de bu .u..uz! ressam Nurullah Berls tarafından tlngiliz Adaram haline acıdrnı. Temizliğini reslm Baaatı» mevzulu bir kon'eran» vetakdir ettim. Hiç hararetim olmadığı rUecektlr. halde: Baksana bana bir bardak ver dedim. Jules Romains * Yarıya kadar içtikten sonra bardağı geri verdirn.. Eline on kuruş sıkıştırdım. Teşekkür ederim, efendim! Çe^ren: LÜTFİ AY Adam, belli belirsiz bir Karadeniz şiBüjnık Fransız edibi ve mütevesile konuşuyor. Çocuk, bir şey soyfekkiri Jules Romains'in son lemedi. Lâkin mavi gözlerinih tatlı baeseri. (Andre Mourois'nin yeni kışlcrue o da minnettarhğınî sunmakbir inceleniesiyle) Fiatı 50 Kr. tan geri kalmadı. Haniya scsuk sudan içen.. Buz, bu.. REMZİ KİTABEVİ u..uz! Diyerek adam tereddüdlü adım'arla, çocuk iki yanına baksrak+2n uzaklaşıp gittiler. Bir an yanımda bir hareket oldu. Uzun sakalh adam, bir elile nargilesini, öbür elile iskemlesini kavrıyarak bana Taranmış bütün Boksörlerin yak'atı. iştirakile Efendi, dedi. sen bu sucunun hiMaksim kâyesıni bilir misin? Gayet teklifsiz ve jamimî C2vab ver14'4/945 Cumartesi saat 15 te dim: Era: Halkevi S. Y. Ş. menfaatine. Hayır.. Kereden bilece«™.. Ber Giriş 1 liradır. buranın yabancısıyi'.r.. «Vah.. Vah. pek cahil şeysın!.. der gibi merhamet dolu nazarlarla yüzüme baktıktan sonra nargılesinden bir nefes ŞEHİR KOMEDİ çekti. Marpucun ağza gelen madenî Tiyatrosunda Urafi^e tönbekinın üz?rindeki küçük ateş pEiçalarına hafifçe do'^undu ve so17 nisan SALI akşamı saat 13 de züne devam etti. İSTANBT'I, YAYL1 SAZt.AR Efendi, çok acıklı bir hiknyedir. ORKESTRASI Beni sıkmıvavırn başını ağrıtmıyayım!. Istağfir'jllah... LMe« Walter Gerhardt A'ehmcd aslen Rizaüdir Aüesı Emekli Sahne Sanatkârları |fcuraya ge'ip yerleş^ıişlerdi. Yirmi ?eie i'urdıı menfaatine KONSER • evvelki deliknrhlık hali şu anda 2Ö7ÜŞsf: Mafid İraşir. mün oründp.. Tığ eib'. ça'tı gibi, acıkBıletler şimdiden gişede satılıyor. göz bir delikanhvdı Ilkmt'itebi bıtirdikten sonra Salih Reisin yanına gir = = = = = = = = Yazan: A. Hîdayet Reel Hem de kızcağizm namusu, haysiyeti berbad olur, bir ba;.:asma da varamaz.. Günah değil mi? Böyle bir aksilik ohnaz sanıyorum baba.. Insan, biraz da Allalıa tevekkül olmalı! Vallahi sen bilirsin evlâd!.. Mehmed Reisin bu şer'î hilesi başarı ile neticelendL Doktor raporunu yerdi. Bir düğün, bir dernek.. Delikanlıyı güvey koyduk.. Dokuz ay on gün sonra su gördüğün çocukcağız dünyaya geldi.. Geldi ama, ötede beride bir takım rivayetler de dönüp dolaşmağa başladı: Nâzik hasta imis.. Hem de Allah vermesin, illeti o yaralı hastalıktan imiş! Ben, doğrusu inanmadım. Düşmanların, kıskançların uydurması sandım.. Fakat Nâzik lohusa yatağmdan bir daha kalkamadı. Altı yedi ay kadar sürüklendi. Her tarafında Hazreti Eyübünkinden beter bereler, deşikler peyda oldu. Karlı bir kifl günü ravallıyı ahirete uğurladık.. Iş bu kadarla kalsa iyi.. Mehmed Reisi teselli ederiz.. Gençtir, güzeldlr, bir başkasmı bulur, başgöz ederiz, Cenabı Hakkın takdiri böyle imij der geçeriz. Halbuki, delikanlı da hastahğı kapmış.. Ayakta geziyor ama, ötesinde berisinde çıbanlar.. Nihayet gözlerine vuruu. Istanbula alıp götürdüler. Hekim, hoca, hastane.. iğne» şırınga, hiçbiri para eünedi. Vakıa, yaraian kapandı ama, gözlen açılamadı. Bir müddet motörü baskasına işlettirdi. Lâkin el adammdan insana hayır mı gelir, avuç dolusu kazancı cebine atıyor, Mehmed Reise ise ancak bir kuru ekmek parası getirip veriyordu. Geminin eskidiği de üstelik caba Baktı ki olacak gibi değil, motorü sattı, bir müddet onunla geçindi. Nihayet oğlan da beş yaşına basmıştı, işi suculuğa döktü... Gözlerim yaşarmış, ellerim titremeğe başlamıştı: Peki Gani Baba, dedim, acaba Nâzik bu hastahğı nerede almış. Evlenmezden evvel bir yabancı ile mi düşüp kaikmış.. Hâşa.. Bunu kabul etmem.. Efendim kızrn babası rahmetli keresteci Mustafa Efendi de genç yaşında bu illetten ölmüş derler.. Ben o zaman burada değildim.. Garib.. Çok garîb, Gani Baba. Bir yosmanın muayeneden tertemiz çıkma6i.. Masum bir aile kızınm ise böyle.. Ah keşke Mehmed Reis, namahrem bıtıl itikadma kapılrnayıp Nâzik'i muayeneye gönderseydi.. Kader, efendim, kader.. Mevlâ böyle yazmış.. Mukadderi değiştirecek kuvvet var mı elimizde.. Şu dünyanın bugünkü haline bir baksana!... Allah o yavrucağızı iorusun, Gani Baba, başka ne diyeyim! Haikevi konEerans!annı bastırmak lâzımdır! Insanlık vazifelerinden bir tanesi de, bilenin bildiğini, bihniyene öğretmesidir. Her münevver, mevkiini, şohretini kendisini yetiştiren milletin verdiği değere borçludur. Öyle ise aydınlar vellnimetleri olan halka, zaman zaman borçlanm ödemelidirler. Bugün birer ilim meşalesi olan Halkevi kürsülerinin kurulusundaki maksad da budur. Bügi, verimi arttınr. Siz ferde öğreürseniz, onun çalıştığı alandaki verimi, daha münbit olacaktır. Cemiyet verimi ise ferdî verimlerin muhassalasıdır. Millî Şef «Bilinmiyen jeyler insanlarm iradesi üzerinde ürküteoek tesirler yapar. Vatandaşların görçüleri, bügileri arttıkça cesaretleri, teşebbüs kuvvetleri ve içinde bulunduklan şartlara ve istikbale emniyetleri artar...» diyor. Direktiften ilham alarak, ulusal kultürii yaymakla mükellef olan ve tahsil müesseselerinin yanında yer alan Halkevleri, halkı yetistirmek uğrunda faaliyetleri arasmda konferanslara geni§ ölçüde yer vermiş bulunuyorlar. Bu arada Eminönü Halkevi, tören konferansları, müsamereli küçük halk konferansları, memleket tetklkleri konferanslarırıın yanı sıra dört yildanberi «Müstakil ilmî konferanslar> başlığı altında seri konuşmalar düzenlemiştir. Bu yılki seri (38) konferanstan teçekkül etmiş olup, 2<'XI/1944 tarihinde Rektör Te\fik Sağlam'ın konuşmasile başlamış ve 5/IV/1945 tarihinde Nadir Nadinin konuşmasile nihayete ermiştir. 12 Ord. Profesör 12 Profesör (6 sı milletvekili) 6 doçent 5 gazeteci Cüçü başyazar) 3 muhtelif meslek sahibi, (38) sayısmı tamamlayordu. Bu 6erinin ancak 4 konferansı, konferansçılarm rr.eşru mazeretlerile verilmemiştir. Daha üç sene evveline gelinciye kadar konferanslara hatır için dinleyici temin ediliyordu. Bu son iki seneki Eminönü Halkevi seri konferansları bu durumun tamamen aksini gösterdi. 500 kişilik bir salona sahib olan Ev, 34 konuşma için 19100 kişyii çatısı altına topladı. Onları muhtelif konularda aydınlattı. Bu sayı 34 konuçmaya bölünürse her konferansa vasatt olarak 560 küsur kişinin iştirak ettiği anlaşüır. Gerçekten, konuşmaların hiç birisinin dinleyici sayısı 400 den aşağıya düşmemiş, bir çoklarının dinliyenleri ise salonu, antreyi hattâ merdivenleri doldurarak beş yüzün çok üstüne çıkmıştır. Bilgi seviyemizin ve bilgiye bağlılığmnızın Uerleyişini gösteren bu açık ilgiyi memleket hesabma sevincle karşıhyoruz. Çünkü, Halkevinde konuşm?.M istenilen her aydm, halkm emrini millî bir boyun borcu ve vazifesi olarak almış, itirazsız o ktirsüye çıkarak kutsal dileği yerine getirmişür. Diğer taraitan halk ve gençlik büyük bir iştiyakla öğreticilerini dinlemeğe koçmuş ve konferansçısır.dan azamî istitade etmek için uğrasrnısür. Ne bir taraf ve ne de diğer taraf vazifesini yapmakta aksaraamıştır. Atatürk inkılâbı, CJH.P. prensipleıi, herşeyden önce halkm kafasmın ve kalbinin ışıklandırıhnası amacuu güder. Biraz ev\el söylediğimiz gibi 34 konferansla 19,000 kişilik bir kütleyi aydınlatmak memlekete hem bu konferansları verenler ve hem de bu faaliyeti düzenliyenler için büyük bir hizmettir. Fakat unutmamahdır ki. her konferansa gelen aynı şahıslar dsğ:ldir. Öyle ise bu konuşmalar azamî üç veya dört bin kişiye hitab etmiştir. Bu ise memleket irfan hayaüna yapılan büyük hizmetin yarım bırakılması demektir. Daha geniş kütlelere sunulmadıkça, bir köşede duran su önemli etüd'.er, adeta işletilmiyen gömülü paralara benzer. Bu vaziyet ise doğradan doğruya bir kültür kaybıdır. Memleket içlerine yayılmış öğretmenlerimia ve aydmlarımız gözlerini bize dikmiş okuyacak, öğrenecek ve öğretecek etüdler bekliyorlar. Eminönü Halkevinin bu yıl fevkalâde alâka ile karşılanan ve her biri birer kıymet olan mubtelif faydalı mevrudaki konferanslarmm, Abidin Dav'erin de geçen gün .Cumhuriyet. te ileri sürdüğü gibi, bastırılmasını ve çok daha geniş muhitlere duyuknasını C.H.P. Genel Sekreterliğiııden diliyoruz. Ve • Ancak o zaman Eminönü Halkevi vazifesini tamam'amış olacaktır» diyoruz. SES Tiyatrostı Opereti Her akşam Saat 20,30 da Şimdiye kadar görülen operetlerin «n HALİNE Muhteşem dekor, büyük mizansen ve zengin mfiriV. Tel: 49369 Ş A R K ' t a Bu aksamdan îtibaren KORA TERRY (Türkçe) Müzik Revü Varyete Aşk Te Macera Dünyanın en büyük eambazhanesinln harikulâde numaralan. Göılerinizin inanamıyacağı muazzam REVÜ v« VARYETE numaralan. Cezayirin earar dolu i? ve nuç, zevk ve sefa âlemleri. Sizi mestvdeoek ve coçturacak 2 saatlik muazzam ve muhteşem btr fllm. Müzikal ve :evülü filmlerin şalıeseri : MÜHİM İLÂVE POLONYANIN KURTULUŞU Rus cephesinde yılduım harbinin «n korkunç safhası... Nazi rulmfl altında inliyen masum bir milletin fecl akıbeti. Bu harbin çeyanı hayret y* tüyler ürperticl kanh meydan muharebeEİ. k ISTANBUL GAZİNOSU Halkımızın hoşuha gidecek bir MÜJ DE : Yarın aksamdan itibaren Türkiyenin biricik halk sanatkârı İSMA1L DÜMBÜLLÜ Tekmil kadrosüe AHMED GÜLDÜRÜR, Küçük MUALLÂ Blrlikte Her Akşam 20,45 te ve Cumartesi Pazar günleri matine Dikkat: Her akşam yeni program, Konsomasyon yoktur, biletla glrillr Kadıköy S Ü R E Y Y A BU AKŞAM Sinemasmda Ölmez bir tarihin. büyük bir kahramanlığın şeref destanı Şevket EVLIYAGIL MIZRAKLI FEDAİLER ALAYI GARY COOPEB FRANCHOT TONE filmi. nin yarattığı senenin en güzel 13 r.lfon cuma akşamı Çember'ltaş elnemasmda Istanbul Konservatuvan Turk muslklsl lcra heyetl ve üstad Neyzen Tevflğln konserlnden başka Halkevl mllll oyanlar kolu tarafından mıoiıtelll oyun gösterllerl de yapılacaktır. Millî oyunlar gösterileri Çemberlitaş Sinemasmda YARIN AKŞAM saat 21 de SARAY JOAN İst. Kon. TÜRK MUS^KİSİ İORfl HEYETİ Tanınmış SAZ ve SES sanatkârlanmn. Em: Halke'.i Sosyal Yardıra Ş. menfaatine BUctler: 75 100 150 Kr. Numaralı yerleri sinema gişesinden alabilirsiniz. Geçlr<ll»lm şlddetll btr tastalıgı yüksek bllgtslle en kısa bir zamanda tedavl eden Haydarpaşa Nümune hastanesl bafheklml Kazım Lökaz ve muavlnl Dr. Mahmud İle tedavlrn sıras:nda şeflcat ve lhtlınam gösteren baj ve dlğer henıçlrelere ve gene bu arada benlmle alâkadar olan meslei srkadaşlarıma alenen teşekkür eüerlm. Göztepe Meteorolojl lstasyonu çefl Ibrahlm Erdem Teşekkür İŞGAL • BİR Bütün Istanbul halkını koşturan ve CRA\TORD, JOHN VAYNE ve PIIİLİ DORN tcrsfrr'an çok güzel bir tarzda vaıatılrcı ALTINDA HARİTA EKSÎKLERS YAPTIRSLAGAK Beîediyeler îmar Kurulu Başkanhğından: Tire kasabasının 1928 senesinde yapılmış olan haritasınm düzenlendiği tarihten sonra kasabada \ukubuhnuş olan değisikliklerle noksan görülen kısjmlar ölçülmek ve yeniden umumî rdvelman ameliyatı yapılmak v« tesviya münhanılerinin sıhhatle geçirilebilmeleri için lüzumlu kesafette takeometra noktaları alınmak suretile mevcud haritanın vesaikmdan faydalanarak meskun ve gajTİmeskun kısımlarının tutarı olan 320 hektarlık sahaâinın 1/4000, l'2000 ve 1 '1000 mikyaslarında tesviye münhar.üi ve yalnız meskun kısmmın ı '500 mik3asında halihazır haritalarmm alüminyomlu paftalar üzerine yeniden teısim edılmesi işi kapalı zarf usulile götürü esası üzerinden eksiltmeye çıkaı ılmıştır. Bu isierin hepsinin makru keşif bedeli 6300 liradır. Eksiltme, 8/5/945 tsrihine ra s lıyan salı günü saat on birde Dahiîiye Bakanlığı binasmda Beledivsler Imar Kurulu tarafmdan yapılacaktır. Eksıltmeye girebilmek için: 1) Isteklilerin, usulü dairesinde (472.50) liralık geçici teminat vermeleri, 2) IhaJe gününden en az üç gün evvel (ara verme günleri yok) yazı ile Nafıa Bakanhğır.a mlıracaat ederek bu işin eksiltmesine girebilmek için yeterlik belgesi almaları, 3) Isteklilerin teklif mektublarını 2490 sayılı kanuna uygun olarak ihale saatinden bir saat önceye kadar Ankarsda Belediyeler Bankası binasında Beiediyeler Fen Kuıulu Müdürlüğiine makbnz mukabilinde vermif ohnalan lfizımdır. I Vakt'nde yap:lmamış müracaatler ^ e zamamnda yapıhnamı^ teklıflerle ' postada olacak gecikmeler dinlenmez. | Eksiltme şartlaşnıalaıile sözleşme ve ekleri Ankarad3 Belediyeler Fer Kurulu Müdürlüğünden parasız olarak alınabilir. (4211) Hakikî ve güzel harb filmini HAFTA DAHA GÖSTERECEKTİR. İşgal altında bulunduğu zamana aid Fransayı ve Paris hayatını tasvir eden bu emsalsiz fikııi mutlaka gijrüııüz. Kadıköy OPERA'da BU Novotnldekl seansınann ev\el İbretle okunacak bu enfes his romammn ikinci baskısı çıktı. 150 Kr. ARİF BOLAT KİTABEVİ ZEHRA BİLİR ve Arkadaşları ve Tuluat Gecesi H k BİR OUNYA ÛÖRÜŞy . SEÇNE ™ AŞK ve MACERA RONAHLARI AJev Dalgaları Günah Köprüsü Kördüğüm Bir Adam Dört Devir Plassans Papazı Düşünceleri Okuyan Makine Gecenin Sonu Bir Şüphenin Romanı Saadet Uğruna UĞUR 100 Krş. 150 > 150 > 150 » 250 » 150 150 150 100 . . » » Sanatkân Ahmed Güldürür, Küçük Muallâ birlikte. İsmail Dümbüllü tarafmdan KOMİK Kantolar. Zengin varyete Her tarafa vesait vardır. Sinema âlemimizin benzerini görmediği senenin en mur.zzam fılrai... Harb dünyasmı bir aşk cenneti yapan şefkat meleklerinin... Feclakârlıklarile tarihe şerefler kazandıran kahramaııların an büyük aşkı; en derin ıstırcbı duyan bir öTran romanı " jsmai! BOKS MAÇÎ PASİFÎK KADIN ORDUSU CLAUDETTE COLBERT PAULETTE GODARD VERONİKA LAKE ' nin sinema âlemine hediye ettikleri en büyük eser... Yakın bir tarihin en canlı bir şeref âbidesidir. HARİTA ALDSRILAOAK Belediyeler İmar Kurulu Başkarıhğından: Manisa iline bağlı Kula kasabasınm meskun ve gayrimeskun 100 hektar ; ve Burdur iline bağlı Ksramanh kasabasınm 80 hektar ki h«r ikismin tutarı | olan 180 hektardan ibaret sahanm 1/2000, 1/1000 mikyaslarında tes<'iye münhaniii ve valnız meskun kısınıların 1/500 mikyasında haUhazır harıtalarınm alımı ve tersimi işleri kapah zarf usulile götürü esası üzerinden eksiltmeye çjkarılmışhı. Bu işlerin tamamınm maktu keşif bedeli 6770 liradır. Eksiltme, 8/5/945 tarihine raslıyan salı günü saat on birde Dahiîiye Bakanlığı binasında Beledlysler Imar Kurulu tarafmdan yapılacaktır. Eksiltmeye girebilmek için: 1) Isteklilerin, usulü dairesinde (507.75) liralık geçici teminat vermeleri, 2) ihale gününden en az üç gün evvel 'ara verme günleri yok) yazı ile Nafıa Bakanlığına müracaat ederek bu işin elcsiltrr.esine gireb.lrnek için yeterlik belgesi aknaları, 3) Isteklilerin tekiif mektublarını 24&0 sayılı kanuna uygun olarak ihale saatinden bir saat önceye kadar Ankarada Belediyeler Bankası binasında Belediyeler Fen Kurulu Müdürlüğüne makbuz mukabilinde verır.iş olmaları lâ zımdır. Vaktmde yapılmamış müracaatler ve zamar.ında yapılmamiş teklif!?: l* postada oiacak gecikmeler dinlenmez. i Eksiltme şartlaşmalarile sözleşme ve ekleri Belediyeler Fen Kuru.ıı •Müdürlüğünden parasız olarak alınabilir. (42L0) Taşra siparişleri tediyeli gönderilir KİTABEVİ Bu Akşam ş L Â L E ' de pek az kalmıştır. D İ K K A T : Numaralı yerier II I P E K B U AKŞAM Siıtentasında Senenin en eğlenceli, en neş'eli TÜRKÇE SÖZLÜ Kah^aha tufanı Baştan ni!ı • te kadar dayanılmaz derecede komik şaheser. DİKKAT: Sayuı halkımızın Lorel !r.'i filmlerine gösterdiği eşsiz rağbeti diişünen müdiriyetimiz izdihama mâni olmak üzere bu filmin yalnız Cuma utesi ve Pazar ç;ünleri M E L E K Sinemasıtıda dahi gösterilmesini temin t ' .ftir P K I, C r. T . " i .cmaîi Pa7a't5İ rratinelerden itibaren senenin en güzel filmi: V l l f l f A N l«fl[ A R f I T S P E N C E R T R A C Y LOREL HARDİ IınlLAn PIAoU 1 GÖNÜLLÜ HEPBURN KATHERINE