16 Mayis 1944 CUMHURiYEr İsfilâ hazırlıklarının en yen'ı safhaları üttefiklerin en çok ehemmi yet verdikleri işlerden biri Avrupayı istilâya aid hazır lıklarınuı etraflüığını belirterek bir taraftan istüâmn gecikmesini mazur göstermek, diğer taraftan hazırlıkların çok ilerlemiş olduğunu anlatarak istilânm yaklaşmış olduguna dair kesin bir kanaat vermektir. Bu yüzden Müttefikler tarafından, hazırlıklarına dair verilen malumatı takib etmek bir hayli enteresandır. Malum olduğu veçhile istüânın başlaması üzerine ortaya çıkacak meselelerden biri, istilâ edilen, yahud kurtarılan araziyi, mahalli hükumetler teşekköl edinciye kadar idare etmek ve intikal devresinde nahoş hâdiseler vukuuna meydan vermemektir. Müttefikler, jçaliba askerî hanrhklannı tamamlamış olacaklar ki son haftalar içinde hazırlı|ın bn safhasma en büyük önemi verrr'.şleı ve «SivU işler fırkası» aduıı verdikleri kiiçük bir ordu vücude getirerek onu da başkumandan General Eisenhoıver'in maiyetinde çalışmağa memur ttmişlerdir. İnjiliz ordusile Amerikan ordusu, bn sayede, sivil işlerin askerî işler seviyesinde ve dcrecesinde mevki aldığını ilk defa görüyormuş. Verilen malumata gö're sivil işleri 1dareye tahsis edilen bu yeni kuvvet, münevver ve mütehassıs elemanlardan müteşekkildir. t'niversite rektörleri, profeSörleri, valiler, maliyeciler, doktorlar, avukatlar velhasıl sivil idarede kendilerinden istifade edilecek bütün değerli elemanlar, hep bu fırka hesabma askerî talim ve terbiye görmüşler ve istilâ ordusunun maiyetinde ihtisaslanm kulhnabilecek hale getirilnıişlerdir. Mühim beden terbiyesi kursları geçîren hn zatların dil bilşilcrine de ehemmiyej verilmiş, bilhassa aimanca öğrenmelari ve Almanyanın işçali aHında bulunan sahalar hakkmda gizli feaynaklardan alınan malumata vâkıf olmaları temin edilmiştir. İEtilânın bnş!aması üzerine köy idarcsinden başlıyarak şehir idaresine kadar her Jşe bunlar el koyacaklar ve kendilerine t?yin olnnan yerlerde vazifeierine başlıyacaklardır. Sivillerin Jaşesinl düzenlemek, bnnlar Için sıfınaklar inşa etrrek, yıkı'an yerlerin bir an evvel inşasını temin etır'k, tıbbî yardımlarda bulunmak, yerli kaynaklan sefertcr ederck Müttefiklerin yardımına. koştısrmak bunlara aiddir. İngiltere ife Amerika hükumetleri, kcndilerine aid bu müşterek teşküâtın çal:şmalarına dair anlaşmış oldnkları gibi mülteci hükumetlerle de anlaşmış bulnnuyorlar. Fakat bn yolda hör Fransızlarla yapılan konnşmalar kesintiye ugramıştır. Sebebi, İngilteredeki takyidat dolayisile, Cezayirdeki Fransız komitesir.in Londradaki mümesMli ile şifreli muhabereler yapamamasıdır. Onnn icin konuşmalarııı başka bir surelle idaresi muhtemel görülüyor. Bu yeni fııkamn faaliyete geomesini icab ettiren scbeblerden biıi Avrupada yer degiştirmiş on altı milyon k'şi bulunmasıdır. Bunların çoğu harb esiridlr veya Almanyada çalışmakta olan işçllerdir. Bunlan yerli yerine iade etmek ve iş sahibi yapmak hususunda da bu fırkadan istifade edilecektir. Görülüyor ki Müttefikler, istüâya başlamadan evvel her şeyi düşünmüş ve sivil halkın da ihtiyaclarını ihmal eVmemişlerdir. Acaba bn işin başanlmış 'olmas!, Jstilârm yakmlaşmış olduguna delâlet etmez mi?. ' Görünüşe göre böyle hükmetmek lânm geldigi şüphe götürmez. Fakat istilânın, r/ilinmiyen ve evvelce eşi görülıriyen daha başka safhaları da bulunabilir. Onun için beklcrrekten başki care Italyada vaziyet Müttefikler Gustav hattmı yardıklarını bildiriyorlar Baştarafı 1 inci sahifede f Harekâtı 2500 uçak pelerini almışlardır. Bu suretle Qustav hattında ehemmiyetli bir gedik açılmı§ bulunuyor. Bütün cephe boyunca çetin savaşlar devam ediyor. Agır bomba uçaklarından müreSkeb büyük teşkiller Pö vadisinde ayırma garlarına, ve tayyare meydanlarma hlicum etmişlerdir. Orta bomba ve avbomba uçakları muhtelıf hedefleri bombalamıs ve muharebeyi desteklemişlerdir. İkinci cepheye muvazi harekctîer Millî Şefe götürüien emanet Edirneden getirilen sıııır toprağı dün atletleriırîz tarafından Gebzeye kadar taşmarak Kocaeli sporcularına teslim edildi talda pek büyük blr kalabalıkla karşı lanmlştlr. Kartal çarşısım iki slra dol duraıı yüzlerce meraklmin heyecanı a rasmdan geçen emanet Pendik yolil< Kurdköyünde Kocaeli hududunun boş ladığı Tatarköprösüne kadar bütün yol larda köy çocuklan ve kızları taraflnds n taşinır.iştir. İstanbul atletleri bu mesa feyi 2,55 saatte koşmuşlardır. Gebze Kaymakamile beraber gelen 10 atletle Istanbul atletleri arasında yapılan sa. mimî blr merasimi müteakıb slnır toprağı Kartal Kaymakâml tarafın. dan, Gebze Kaymakamma teslim e miş ve atletler 13,30 da Kocaeli top. raklarl arasında derin bir sevinc içinde bir müddet 'îoşruktan sonra gözden kay. bolmuşlardlr. Başmakaleden devam * destekliyor Alman tebtiği Berlin 15 (a.a.) Alman Ordulan Başkumandanlığınm tebliğinde bildiİldiğin« göre, cenub İtalya cephesinde düşman dün de çok saylda İnsan ve malzeme ile yaptığı hücumlarına devam etmiştir. Şiddetli muharebeler ne. ticesir.de düşman Cassino'nun cenub kesiminde 50 tank kaybetmiştir. Klt'a. larlmız cenub kesiminde ve birkaç kilo. metre batıda evvelce hazırlanmiş olan mevzilere çekilmişlerdlr. Gustav hattı parça parça yanlmış Kapoli 15 (a.a.) Gustav hattı şim. Napolj 15 (a.a.) Son taanuzunjps langıcındanberi 5 inci ve 8 inci ordular tarafından ele geçirilen tepelerin aded 24 e çıkmıstır. Bu orduların, taarr.ızun &aşlangıcındanberi zaptettikleri mesk.uu malıallerin sayısı 16 ya ve yakalanan esirlerin adedi ise 2000 e yükselmiştir. Bu esirlerin 1200 ü Stalingradda muh'are'ce etmiş olan 71 inci Alman piyade tümenine mensubdur. Pazar günü cereyan eden kara harekâtı, 750 si Uçankale ve Libsratcrlardan mürekkeb olmak .üz< 2500 Müttefik uçağı taraflndan destekîenmlştir. di parça parça yarılmlştir. Mareşal Kss. serling'in Gustav hattında şimdi elinde bulunan kuvvetlerle bir oyalama har. bine girişmesi ve mütebaki kuvvetlerini 15 kilorr.etre ger'de bulunan «Adolf Hit. ler» hattlna tahsis etmesi mümkündür. Almanlar bu ikinci hattln Gustav hat. tlndan çok daha kuvvetli olduğunu söy. lemektedirler. Japonlar bir milyon Çin «Kızılordu eşi görülmemiş bir taarruza hazırlanıyor» askerini çevirmişler Baştarafa 1 <nd sahifede ııatları kesilmiştir. Japonların kut'î netice alacak büyük sevkülceyşî hareketlerkıi bizzat Jyerinde idare etmek üzere, Çindeki Japon kuvvetlerinin başkymandanı General Şunroku Hata; geçen haîta zarfında Honan cephesine vâjıl olInuştur. Japon ordusunun askert sözcüsü tarafından pazar günü verilen malumata göre; nisan ayı İçinde baçlamış olan îîonan taarruzu; daha büyük bir hareketin teferruatmdan ibarettlr. Japonların hftlen girîştikleri hareketlerin çok şumullü hedefleri vardır. Bunlar, ayni !tamanda Birmanya Wnu muharebe sahnelerindekl hareVetlerle de alâkalıdır. BaştaraU .1 inci sahUede rin tanklarla destelîlenen hücumlan pü.4:ürtülmüştür. Şark cephesinin geri kalan kısmında, Karpatlarla yukarı Dniester arasmda ve Berezina'nın cenubunda küçük ölçiids faaliyst olmuştur. Kızılordunım muazzarn hazırlığı Kazanc vergisî Baştarafı 1 inci sahifede met ettlklerl yerlerin senelik kira .bedelri miktarınca zam yapılan mükellefleri gösterir cetvelde de baa ufak tefek tadiller yapılmı^tır. Bütçe encümend lâyihaya bu kanunla yapılacak zamlan müteahhidlere de teşmil eden bir madde ilâve etmiştir. 934 tenberi kazanc vergisine yapılmlş olan muhtelif asmıar dolaylsile • verğinin tatbikatınin oldukça karı. u şlk bir hal aldlğı malumdur. Mevcud mevzuatln bu vergl yükünün vetandaşlar arasında âdilâne tevziinl mümkün falmadığl ve bilhassa hlzmet eıbabınm maaş ve ücretleri üzerine hiç bir mem. lekette emsali olmıyan pek yüksek n i betlerde vergi konulduğu İleri sürülmektedir. Öğrendiğime göre temin olunan irad e nimetle mütenasib bir vergi tevzii. ni mümkün kılmak için hükumetçe ya. pllan çallşmalar devam etmekledir. Maliye Vekâleti tarafından böyle bir lâyiha hazırlanmaktadir. Moskova 15 (a.a.) Kızılordu şimdiye kadar belki de tarihte görülmemiş bir surette bir kara taarruzu için bütün kuvvetlerlni toplamaktadır. Her şey, bu son ve büyük taarruza Ruslarin btitün ağırlıklannı birden atacaklarmı göstermektedir. Moskovada hükümferma olan kanaat bu devâsâ hareketin, batıda MüHcfiklerin yaoacaklan büyük hüoumla beraber başiağı merkezindedir. Almanlar KırrmJan 150 bin kişî tahüye etmîşler Berlin 15 (T.P.) Bu sen?nln bnşında Sovyetlerin Kfflma karşl girfc^tikleri taarruzlardanberi. oradan deniz volile ve ekserlsl yarall olmak üzere 128.000 ve Alman hava ku\rvetlerine mensub taşıt ucaklaril3 20,000 Alman askeri naklolunmuştur. Bundan maada Klrlmln Türk halklndan büyük bir klsml da kendl arzularile tahliye edilmiflerdir. Bütün bu boşaltma faaliyetinde 19 gemi kay. bedilmiştir. Sakson diplomasisi metodln bir gayretle Mihver harb makinesini ve Blihver mukavemet sistenıini zayıflatmağa, kabilse ikinci cephe açılmadan önce Alınanyayı çökertmeğe çalışıyor. Küçük Mihyer or19 mayısta Ankarada Millî Şefe ulaş. taklanna karşı yapıldığını gördü£ümüz tırllmak üzere Edirneisn getirilmiş evvclki günkü ültimatom teşebbüsünden olan slnu toprağı, dün sabah İstanbul önce, bu devletlerden her birine doğıu atletleri taraflndan İnkllâb Müzeslnden dan doğruya, yahud dolayısile hitab e allnarak Beşiktaşa getirilmiştir. dilmiş, Almanyadan ne kadar erken ayKlz ve erkek atletler taraflndan tanlırlarsa, kcndilerine ileride verilecek şınan emanet, Fenerbahçe, Beykoz, cezanın da o kadar hafif olacagı söylcn Taksim kürekçileri taraflndan sevkedimişti. Sonra tarafsıziara yapılan miira îen fıtalara ahnmlş ve Klzku!esi açık. caatle karşılaşıldı. Şimdi gene Mihver larlnda Galatasaraylllara teslim edilmi^ ortaklarıııa dönüldüğünü görüyonız. Bu ve Grletasarayln sekiz teklik yarış tek. teşebbüsün münavebe ile böylece devam nesile Kadlköy rıhtlminda Kadıköy etmesi ve ikinci cephe açJmadan önce Kaymakamma verilmistir. Kadıköy Anglo Sakson siyasî faaliyetinin daha Kaymakaml slnir toprağını Millî Şefe da artması, ozak bir ihtimal sayılma ulaştlracak atlete «yolunuz açık o'sun, malıdır. dedikten sonra eski Millî Takım atiet. İmdi, yukarıya bir bir sıraladıfımız lerinden Mufahham 9,45 te yola çlkmış, mahtelif Anglo Sakson faaliyet saha Rlza Maksud ve emektar atiet doktor larına bakıp bunlardan bir netice çı Nureddin Savcı gibi tanmmlş atletlskarmak istersek, ikinci cephe mevzııu rimiz Erenköyünde emaneti Hilâl ku. nun bn devletlere bir ıstırab ve üzüntti lübü atletlerine vermişlerdir. Toprağin kaynagı olduğunu kabul etmemege im taşlndlğl bütün yollara maktebliler ve kân yoktur. İki buçuk yıldır adı pcçeıı halk dolmuş, Bostancı İskelesinde ve ikinci cephe hele bu sefer artık eeri yüzlerce meraklınm topîandığı yeroe bırakılması caiz olmıyacak bir teşebbüs Kartal KajTnakamı Ahmed Akbil tesüm haline geldikçe, Anglo Sakson komlji aldığı emaneti kazasl atletlerine ve. nezon dehasmın sonsuz bir gayretle ça rirken, bu vatan toprağlnl Milüî Şelıştığma ve maddi, manevî blr takım f'mize ulaştırmız, demiştir. Elden ele taşlnan slnır toprağı Karemniyet tedbirleri aradığına şahid oluyoruz. Küçük Mihver ortaklan yanında teker teker yapılan teşebbiislerden ciddî bir başan elde edilemedi. Finlandiya, hâlâ silâhı elden bırakmış degildir; Ma. BaştaraH 1 tnct sahifede caristan, herbangi bir panik havasma leıinde günlerdenberi devam eden keşif kapılmadan önce tetik davranan Alharekâtı esnasinda İngiliz ve Alman manya orada emniyetini sağlamıştır. hafif deniz birlikleri arasmda mütead. Prcnses Kantakuzina'nın acı acı sikâyet did musademeler cereyan etmektedir. ttiği hava bombardımanlarına raîmcn, Alman hücumbotları pazar günü İnRumanya, bugüne kadar bozguna uçra giliz sahillerine kadar uzanarak mümadı. Rumon ve Alman ordularının iiç him askerî hususları keşfermişlerdir. Bu yıldır yanyana harbettiklerini düşünür esnada cereyan eden deniz musademesek, Stalingraa faciasmdan sonra bile sinde İngiliz destroyerlerine tam İsa. kendlni koyuvermiyen Rıımen ordusu betler kaydedümiştir. nun şimdi ana vatan kapılannda silâhı Holanda sahilinde pazar gecesi Hoeck 1den bırakması herhaîde az muh^emel van Holland civarlnda Alman ve İngiliz dir. Bülgaristan Jse, yarınki ümlfllni hücumbotları araslnda şıddetli bir muAnglo Saksonlara degil, Sovyet Rus sademe olmuştur. yaya baglamışa benziyor. Bu sartlar alPazar günü sabahı İngiliz hücumbot. mda îklnci cephe açılnıadan ve basarı larl Dieppe civarında Alman sahil muyolnnda ilerlemege baçlamadan önce hafaza gemilerlne taarruz etmlşlerse de, küçük Mihverciler vasıtsslle Alman m a . hiç bir netice almağa mtıvaffak olamakavemet sisteml üzerinde bir gedik ıtrıl mışlardır. ması çok şüphelidir. Tarafsızlann veya Her İki tarafm hava kuvvetleri dahi harbe ginnem.'ş devletlerin ' Almanva bu fceşif harekâtlna iştlrak etmekte. ile ik'ısadî münasebetlerinl azaltmaîa dirler. Bu suretle Jîanş denizi bölgeleeya kesıreÇe gelince, bu. teçirleri u rindeki harekât da mezkur bölgelerin ın zaman sonra görülecek bir tedbirdir. yakm zamanda büyük olaylrra sahne İkinci cephe o kadar bekl«r mi, d«rs! olacağım isbat etmektedir. iz? Kanforcn sergide... Blr resim strgisi munasebetite Oo! Kantoronum! Sen de mi davetlisin? Evet! Fakat neye davetll oldugumn blr türlü anlıyamadım dostum! Canım, bunda anlaşümıyacak ne var! Resim sergisine! Sen restmden anlarsın! Vallahi, bizim gencligimlıde resme pek rağbet yoktu. Sonradan da gümrük resmi, belediye resmi, oktruva. resml gibi resimlerden başka resimle alâkadar olmadım. önun için sen bana anlftUvcr şunlan! Olur. Gel beraber gezelhn. Şu karşıki tablodaki adamm göz« leri nerede? O adam değil ayol, vaıo. Dikkat elsene! / ; Kusnra bakma! Birdenbire kavn. yamadım. Şu beriki tablo, deprem (cel. zele) mıntakannın resmi mi? Ne münasebet canım! Evler neden şakulünden çıkmı»? Modern resim öyledlr. Empresyo. nlst. Kim o? Ressamın adı nu? Ekolün adı. O da kim? Amaaan, senin de bngttn mankafalıgın üzerinde. Ekol dlyornm yahu! Mekteb mekteb! Yanl oknl. Haaa! öyle desene! Gereekten mankafalığım üstümde. Zaten daha evvel dlnlediğimiz fransızca duadan da hayll sersem oldum. Knrum o «.at na söyledl? Anlamadm mı? Bazı yerlerinl anlar irlW oldnm. Birinden bahsetii. Bonard'dan. Meşhnr, çok meşhtn bir ressam. Neden aJeyhinde söyledi? Aleyhinde söylemedl ayol. Serapa medhetti. Dedim ya! Benim sersemligijn üstimde. Demek yanlı? anlamifim. «Tablolaıı mantıksudır. Nereden ba^layıp nerede bittiği belli oJmaz» demedi ml? Öyle dedi ama bu zem değil, mcd. hetmektir kuzum. Allah Allah!. Bu adamm tablosn ok mu burada? Var. Nah! Şu önünde bir takım h a . nımlar ve madamlann kavalyelerile birlikte toplandıklan resim... Aaa! Ben ona gördüm de.. yahn IU çocuk karalamasmı bnraya neden gtirmişler dedimdi. Bak cahüe! Ayol o tablo tamam 10 in Ilradır. Vah vah yaıik. Klme? Liracıklara... Ayol bn tablo degil, oya bulaşıfi' Stu! Şimdi ifitlrlene Mnl hırpaarlar. Kimlerî Taraftarlari. < Ben bir şey demlyorum kuzam! Inlamadığım için saçma sapan konuşuyontm. Ha, bak onu soracaktun. Neden n ressamlar hep hastalıklı, çarpık çuruk, salak kadıniarın resimlerini yapıışlar Allahasen? Hoppala! O da nereden çıktıT Moern kadm resml böyledlr. Sübhanallah.. Dar, dur. Şu hasn rgüsü gibi şey nedir? Havuz! Yüzme havuzn! Bakmdı... Aman yanma srttmiyellm. Niçin? Belki içine düşerlz. Ben sana biı şey söyliyeyim mi? Bu sizin modfirn reı sim orta oyunundakl ev gibi bir şey. Anlamadım. Hani orta oyuntmda dört kö«e bir afesin üstünden dünyayı jörürler. Boazlçini, Adaları seyreder, olmıyan havuzlara taş atarlar. Onun gibi bir fey bunlar da. Görmediğlniz şeyleri tasavvur ediyorsunuz ealiba!. İşte yakından bak şu on binlik tabloya!. A! Ayol bunn ters asmışlar. O tabloların teni yüaii olmaz. N« taraftan baskan harikadır. Allah Allah! Tahu! Sen ciddi ml iöylüyorsun? Ne demek? Öyle ise şunlan bana anlatsana! Nedir bunların bu yüksek kıymeti? Takın gel de kulağına söyliyeyhn. (Bfn de anlamadım ama, doğrusn söyemeğe ufanıyorum.) Yaaa! Bari birini bnlup sorsak. Kimi bulacaksın? Tanıdıklann hepi de benim gibi. Cemaate nymnş jidior. öyle ise biz bn ressamı bulalım da ablosunu bize tercüme etsin! Başka ;ürlü anlayamıyacağız. Nasraddin Ho!anm kendi mektubunu kendi okumak îçin arkasından gittiğl gibi. Ha!.. Ne dersin? Sus .geliyorlir. Enfes monşer, cn Erzunım ve Hataym sınır toprağrüe Samsunun bayrağı Sıva&ta Sıvas 15 (a.a.) Erzurum, Hatay ve Samsundan gelen sınır toprakları ve bayrak bugün saat 17,30 da atletler e. lile lise önünde Vali Nati Kcjman'a teslim edilmiş ve töreni müteskıb Ata. türk Lisesine konulmuştur. Gece altışar izci tarafından beklenecek olan armağan yarın saat 6 da yoluna devam ede cektir. İkinci cephe Feci bir cinayef davası Baştarafı 1 incl sahifede İstanbul İklnci Sorgu Hâklmliğince; geçen yll şubat aylnln 13 üncü günü sabaha karşı apartiman kapicı odasında işlenen bu cinayetin, Ceza Kanununun idam cezasl yazılı 450 nci maddesinin 4 üncü bendine uyduğu noktasindan muhakeme kararl yazılmıştır. Gene kararnameye göre; Abdurrahmanuı karlsı Fatma ile Abdürrahmanin arkadasl İlyas araslndaki yaklnlaşına kısa bir zaman işerisinde aşırı derecede İlerlemiş, iş bir hayll açlğa vurunca, koca, karı ile arkadaşl aleyhine zina davası, Fatma da kocasl aleyhine boşanma da. vasl açmışlardlr. Fakat, muhakeme neticesini beklemektense bir an evvel Abdurrahmanm vücudünü ortadan kaldlrmayı tasarllyan Fatma ile İlyas, ilbirliğile cinayeti işlemişler, battaniyeye sardıklarl cesedi upartıman içerl. ;inde mutfakla sofa arasl.yere indirip îömmüşlerdir. Çukurun üstü çimentı, ile kapatllarak eski haline getirilıniş ve bu apartiman kaplcıllğı, Fatma ta. aflndan 150 lira hava parası karşllıgl 3ülizar adll bir kadına devrediîmiş. a n cak bir müddet sonra etrafa yayılan ce. ;ed kokusu üzerine, Arnavud Abdur•ahmanın ortadan kaybol'nasl hatırla. narak şüphelenilmiştir. Cinayet bu suetle meydana çlkırica, Fatma ile İlyas da ele geçmişür. DtlnkU muhaliemede; gayet sogukkanlllıkla ifade veren maznunlardan İlyaa, evvelce allnan itiraf yollu ifadelerini tevil ve lnkâr etmiştir. Fatmaya gelince, o da İlyasa uygun söylcmekle beraber; «Bu cinayetin fıiUeri, İlyasm babasi Hasanla İlyasm üvey kardeşi Alidirler. Onlar Abdurrahmana başka bir sebeble kızglndllar» demiştir. Dlğer taraftan, gerek İlyas, gerek Fatma, aralarındaki siltı fıkı alâkîyı saklama. mlş, açlkça anlatmlşlardir. NADÎR NADİ İngiltere Kralının hitabesi beyanati. «İkinci cephe açıhnca Almanlar duraklıyacak, biz taarruz edeceğiz» Tito'nun Millet Meclisinde Ankara 15 (a.a.) Büj'ük MUlet Meclisı bugün Şemseddin Günaltayın relsliğinde toplanarak 1944 malî yılı bütçesinin müzakeresine 22 mayıs pazartesinden r.ibaren başlanması ve bu muzakerenin cicvamı müddetince hergün toplanılması kararlaştırüdıktan sonra belediye kanununun 152 nci maddesinin D fıkrasınm degiştirilmesi hakkmdaki kanun lâyihasının müzakeresine geçilmiştir. Lâyilıanm müzakeresinde Es's'.şehir meb'usu İzzet Ankan bu lâyihanın, İstanbııl Elektrik İdaresinin belediyeye terk'ne cUir 3465 sayül kanunun 6 ncı maddssilc «usulü muhaseba masrafından» bir tezad teşkil edip etmediğini sormuş. mazbata muharriri Necmi Osten, verdiği cs\abda, o maddenin hükmü bâki olduğunu usulü muhasebe meselesine dokunulmadığım bildimıiştir.^Bunun üzerine lâyihanın madde'eri kabul edilerek birnci müzakeresi ikmal edilmiştir. Bundan sonra Sıvas meb"usu Abdurıuhman Naci Demirag, belediye istimlâk kanununun 9 uncu maddesinin deftiştitilmesi hakkındaki kanun teküfi de t?leb üzerine adliye encümenine tevdi ec'ilerek top'antıya son verilın^tir. Meclif, çarşamba günü saat 15 ts toplsnacaktır. Rakı imalâtı İnhisarlara geçıyor Baştarafı 1 inci sahifede yckiur. Yer.iden çay getirtmek İçin teşebbüs. ler yaptık. Bu teşebbüsleı'imizin iyi neAÜna 15 (EP.) Bağdaduan blHir:!. tice vereceğinden ürr.idliyiz. Ancîk o diğine göre, Irak Kralmın amcası Err.ir zaman çay istihkak miktarınl artırabiSaid pazartssi günü Halebe vasll oLleceğiz. muştur. Emir Said birkaç güne kadar İstanbula hareket edecektir. Emirin seKahvehane ve gazinolara verilen yahati sebebi hakkır.da malumat veril. kahve miktarınl yeniden artlrr.bileceğiz. miyorsa da, bu ziyaretin hususî bir ma Fakat çay miktarınl artırmfğa şimdilik hiyette olduğu tahmin edilmekt edir. İmkân yoktur.» O, bu İdeali için, kucak dolusu paralar sarfetti. Koiay kolay ikf.ham edilemiyecek müş.vü'ter;e uğraştı, Ve nihayet çocuğunu isteciı.^i gibi okutarak, ha'Thyarak memlîketî getirrr.cğa mr.vaffak oldu. FakU ne yazık ki. bu gü zel eser; nerden gsldiği, ne yapmak is. tediği ve ne yapTiak ist'yeceği bizce malum olmıyan, bir kadmm pençesine düşmüş bulunuyor bugftn'... Çocuk deli gibi seviyor kadım!. Dünyayı görmüycr. Açıkça, ona sahib olamazsa yaşi' yamıyacağmı, on'suz kenciis: için h'ya. tını idame etmek imkânı olmadığını söylüyor ve 'e.îrsr Avrupaya avdet et1 r rrtk istiyor. Bir ç: 3i ıa dönmüş zava.i: yavrucak! Gozleri bü'ün hakikatlere kapalı. Güneşi bile görraüyor,. Işte 5.:Zden şimdi. bu çocjs>'i kurtarmanızı rica ea ; yoruz. Eğer b ı 5şte muvaffsk olur. sanız, yalnız bedb^ht bir aileye değil. vatanada bir hizmette bulıuımuş ola. Fakat anlam.yoruTi. Bu nssıl kurtarabiürir^'' Bütün mem'ekrrça malum. manıf olsn güzelliğiniz, fü:ur.r.n':z. ihiijamı. nız sayesinde kurrarabı'irsiniz, cnu ha. n.mefendi! Açık kcnuşjT, rica rirrım. söylemek istedlğiniz jey ned'r? Hanımefendi, siz; her erkeği; kayıdsız, şarteız tesiriniz altında bıra'Mrak kudrette yaratı'mış bir kadmsınız! Çok güzelsiniz. Fsvkalâde bir cazibevs maliksiniz! Bütün nıerr.le!^ette. ptüz3lli5'.nîz, dillerde dolaşıyor. Bizzat şimdi biî de görüyoruz ki, hakikaten söylenenler dog Irak Kralının aracası memleketimlze geüyor Şarab şlşelerinin depozito ücretlerini arttlrmak mecburiyetinde kaldlk. Esasen almakta olduğumuz miktar şişelerin bize maliyetidir. Bundan sonra 25 kuö m e r Rıza DOĞRIIL ruş yerine 35 kuruş alacağız. Bunun için boş ve dolu şişeîerin bej'annamssiui istedik. Yoksa şarab fiat'.anna zam ya. pacak değiliz. Londra 15 (B.B.C.) Mareşal Tito, dağlarda bulunan umum karargâhında ngiliz Amerıkan basınını temsü eden iki gazeteciyi kabul ederek, ezçümle şu beyanatta bulunmuştur: «Kaniim ki, ikinci cephe açüdığı takdirde Almanlar Yugoslavyada hii; bir aarruz hareketine geçmeğe rnuktedir olmıyacaklar, halbuki millî kurtuluş ordusu cephenin bütün kesimlerinde karşı aaıraza, geçmeğe hazır bulunaçaktır. imdi Yugoslavyanın yarisı kurtuluş orusu tarafından müstevliden geri almmıştır. <*Her ne kadar Müttefikler malzemece olan yardımlarını arttınnışlarsa da, bu yardım ordımıuzun en müstacel ihtiyaçlarını tatmin edecek şekilde degildir. Ödünç verme ve kiralama kanunu gereğince yalnız 150,000 kişiden lbaret bulunan şimdiki ordu için değil ayni zamanua teşkil edeceğim 600,000 kişilik oıdu için de malzeme alacağımı ümjd ediyorum. Diğer taraftan Yugoslav kıjrtuluş komitesinin Yusoslavyanın hakikî münıessili olduğu artık meydandadır. Biz. çimdiye kadar komitenin Müttefikler tarafından tanınması için teşebbüste bul'inmadık, fakat bunun zamanı eelmiştir. YugoslavTa için hazırladığım harb Kadash'o Mahk^melerî ronrası plânlannda hakikî bir ctem^k:at teblisleri îaderasyonunun toarulması derpiş e.Ankara 15 (Telefonla) K?d=stro dilmiştir. Bu federasyonda bütün mülimahkemeleri tebllğîerinin de Jiğer ad. yetler müsavi h.aklara sahib olacak ve lî cvrak gibi Posta İdaresi vasltasile ufndi hududlan içinde havatlannı is'.evantırılması muvaftk fförtümüstür. gibi tanzim edebilecek'erdir • > uiden göstermek, dünya neye d«rler, yeniden öğretmek icab edecek ona!. Bir an susuyor. Bu gencin ışıga açılmayı unutmıış Sözlerini, bir günsş ziyasile doldurmalı ki, gözleri, knranlıkla aydınlığı birbirinJjn ayırabilsin!. Scnra, adamm yüzüne bakıyor. Söyleyin bakayım bana diyor. ka; vaşmda var bu delikanlı? Henüz otıızunu doldurmadı efenclim. Oooo!. Pek de çccuk değilm.'ş ca•ıım! Şüphesiz çocuk değil efendim. Yalnız sev^i husuiunda öyle p3k bilgisi, t°c'Ub3si olmadığı için... Kadm, ateşli gözlerini, ihtiyann g&zlerine götürüyor. Sevgi diyor, bilgi ile değil, hisle öğrenillr. Tecrübenin bu işte rolü yoktur. Siz bırakm hem şimdi bunlan da. anlatın bakayım bana, ne biçim Pdnnıdir bu delikanlı? Bari yakışıklı, güzel bir şey mi? Vallahi bilmem hanımefendi! Kadınlar onu, yakışıklı buluyorlarmış. Güzel bir erkek tipl imiş guya!. Niçin guya diyorsunuz? Çünkü ,ben onu lıiç yakışıklı bulmadım da onun için! Aldanıyorsunuz her halde s!z! Fn vfîvçek, en doŞru h^kikatlere buluş ve eöriişie degil, hisle, duyuşla irişilir ancak! Londra 15 (O.W.I.) İngiltere Kra. ll Georges şimal sularında bulunan ana. vatan filosunu ziyaret etmiş ve subaylarla erlere veda ederek kendilerine yapacaklari büyük savaşta Allahm hlmayesini temenni et:niştir. Kral dört gün süren ziyareti esna. smda Amiral gemisinde yapllan toplantllara iştirak etmiş ve plânlar hak. kında düşüncelerini söylenıiştlr^ Kral 14 muhtelif deniz birliğıni ziyaret ederek Barukoda uçaklarının taarruz talimlerinde hazır bulunmuştur. Bu ucaklaT mefruz torpillerini kralm buluııdu6u bir uçak gemisine atmışlardır. Bu talimler esnasmda uçaklar pek yakından sözü geçen uçak gemlsini mitralyöz ateşine tutmak denemelerinde bulunmuşlardır. Kral, ayni zamanda blr denizaltıyı da İfadede bahsi geçen İly3sın babssı Haziyaret ederek mürettebattan bazı :zasan, şimdi ölmüş bulunm9ktadlr. Ali ise, hat almıştır. 16 yaşinda bir gencdlr. Mahkeme; dos. İngiltere Kralı Majeste Georges, deyadaki tahkikat evrakınm tamamlle oniz subaylarile erlerine yaptığı kışa, bir kunmasl ve şahidlerin çagınlmasl için hitafccds czcümle şun!an söylemijtir: kalmlstlr. t Sizlerden istedi&uniz bir çok şeyleri • tajnamile başardmız. Bu defa sizlerden daha çok şeyler istenecektir. Vazifenizde muvaffak olacagınıza tam itimadım vardır. Yolunuz açık olsun!.» Bristol üzerine akın Meclis yeni bülçeyi fetkike başlıyor Berlin 15 (T.P.) Almp.n snvaş xıçaklarlndan mürekkeb kuv\'etli bir teşkil dün gece İngiliz liman şehirlerinr.en Bristol üzerine çok şiddetli bir hava aklnı yapmlştır. Sabahln saat İkisindc Alman uçakları hedeflerine taarruz ede. rek infilâk ve yangln bombaları atmışlardır. Bu meyanda İngilt?renln cenub sahilinde bazl münferid hedefler e de akln edi'.miştir. Baştarafı 1 inci sahifede dığını, bütçelerde de müvazene tesisinın tcıninini çok güçleştirdigini kaydederek ezcümle diyor ki: «Baa memleketler çok ağır harb şartları içinde bulunmalarına ragmea harb ekonomisi lcablanna sıkı bir şekilde rlayet suretile harbden evrelkl fiat seviyelerinde büj"ük degişiklikler vukuunu önliyebildiler. Bizde başta ekmek ohnai üzere baza mahdud maddeîer istisna edüecek olursa sühlâk bahsinde sıkı ve genis bir tahid re.iiminin kurulmamış olması, ancak böyle bir rejimle ve hazine kanalile pl. yasaya intikal eden iştira vasıtalarının tskrar hazineye dönme.sini temin eden ve «kapa!ı devre> diye ifade edilen tecî, birler manzumesinin tatbikma imkân hâsıl olamaması hayat pahalılığına yol açmış bulunıryor.> Mazbatada barb devresine stoksua irmiş bulunduğumuz ve harb içinde de ihtiyacımız olan maddeîer ithalâtınm son dsrece azaldığı kaydedüdikten son. ra 1943 başır.danberi para tedavül hacminde devam eden ş:skinliğe de temas olunmaktadır. Encümen, mazbatasında bunun en müh'm sebebinl ihracatımızda aramaktadır. Mazbataya göre «haricl ticaretimte daima lehimizde bakiyeler rpkrnkto ve bu 9Î9c9>'ar b'r taraftan dövîz ve altm oîarak Merkez Bankasi• mcvcu'ür.ü kabartmakla m bersbsr. diğer taraftan ktırsılığı Türk narasile ihracatçılar? ö^enmek suretile rjiyasa. mızdi mîvcud para miktannı da arttır. makta'iır » Memleketimizde yo':luŞu şiddsfe his^edilen ma<3deloîin îthalinl temin icin her türlü t€?ebblis!ere gfcmeyi tavsiyp, oden enoi'men bu suretle tedavüldeki nara miktannın azaîmasıni da yardım odi'nvs Eski Eminönü Nahiye Müdiirü dün mahkemede tevkif edildi Baştarafı 1 inci sahifede vesilesile nahiye müdüriinün taciri blr polis memuru vasıtasile üç kere Eminönü Kaymakamlığl binasma çağlrttığım ve sözle tazyik ettiğini, üçüncüsünde nahiye müdüriinün yanmda bulunan Klvarr.eddin Bereket'in Mehmed Hilml Kumralln lehinde söylemesinden sonra, Burhaneddin Beğensel'in daha mülâyim davranarak işi kapatmak üzere 3000 lira isteyip neticede 500 lira aldığmı belirtmektedir. Maznun; mahkemece sorguy^ çekilmiş ve Mehmed Hilmi Kumralı, ilk defa Örfî İdare mahkemesinde karşl'ıaşmcz görüp tanıdığinı, daha evvel hiç görüşmediğini, Klvarreddin Bereket'in kendisinin smıf arkadaşl olduğunu, bu itibar. la arada buluştuklarlnı söylemiş, < leyhimdeki iddia, vazife icab; veya bilemediğim sebeble bana iğbirar yüzün. den İsnaddlr. Ben irtikubda bulunmadlm« demiştir. Mahkemece; Mehmed Hilmi Kumral. la diğer şahidlerin dinlenilmesi İçin, muhakemenin devamı, 24 mayls çarşam. ba günü saat 19" a blrakılmıstır. SOKAKTAN Gelen Kadm Yazan: (9) ru imiş! İnsan size, sarhoş gibi sallan.madan yaklaşmak imkânına sahib olamaz. O kadar fevkalâde bir kadınsımz!. İhtiyar adam, sesine biraz daha tatlı, biraz daiıa munis bir ahenk vermeğS' çabşarak, gözJerini bazan huşu ile yere ve bazan da, garib bir buhran içindeymiş gibi, istiğrakla tavanlara doğru kaldırıyor. Hanımefendi diyor, her hangi bir genc sizi, vücudünde gaıib bir ürçerms, haşyet vârici bir ezüiş duymadan seyredemez. Söylenenlerin, hakikat yanında ne kadar âciz, ne kadar sönük kaldığını, şimdi daha iyi takdir ediyoruz. İhtiyar, soluk dudaklamıda manalı bir güiüş yaratmağa gayrct e&yor. Kuvvetle tahmin ediyonım kl diyor, zavallı patronumuzun oğlu, sâzi ilk gördüğü giin, alnma güneş vurmuş gıbı çarpılac?kfır. Onu ilk hamlede, alev eibi .•=arac3ğmızdân, ateş gibi ya'.îac^Sınızdan rminim! Kadın, adamm bu sözleri üzerine, Esct Mahmut Karahurt B. FELEK gayıiıhtiyarî, vücudünü dolaşan garib bir gurur dalgası içinde, tatlı tatlı ürpererek ba^ıru pencerelere doğru çeviriyor. Alcşam rüzgârlarile titreşen ağaclann yapraklanm seyrediyor. Sonra, saclarmı dalgalandnarak ve arkasmdaki elbiseyi vüeudüne daha hafif temas ettırmeSs calışarak, şehvet dolu bir bakışla yüzücü ihtiyara çeviriyor. Anlıyorum şimdi diycr. ne demek istiyorsunuzi Bana teklif edilen iş, bir delikanlıyı, sevdişi bir kadmın elinden p.lmak, değil mi? Srdece bu kadar efendim! Kadm büyükçe bir ağzı çerçsveliven, !:alm kizıl dudayarım bükerek çiüüvor. Psna bîr iş değil doğrusu, diyor, "»'enceli bir şey!. Sonra. zarif başını hafifçe kaldırıvor. Dem?k bu delikanlı, Belçikalı kıza c'ell aibi 3=:k olmus övle mi? Evet. Deli şibi â'ik!. Dünyavı gör••ı'y??ek derecede âşık!. Pekâlâ!. Öyle ise, dünyayı ona ye Teşekkür Pendik gar şefi Necati Töreci'nin cenaze merasimine iştirak eden, tel:raf ve mektubla taziyette bulunan ak. raba. dcst ve meslekdaşlanr.a ailesi efradı ayrı ayrı teşekkür eyler. Sağ böbreğimdeki taşı ameliyatla alarak. beni sıhhatime kavuşturan Gureba hastanesinin çok muktedir bevliya mütehassısı Dr. Bay Ali Eşref Gürsel ile • bu hususta kıymetli yardımlarıru esirgemiyen mezkur hastanenin bashe kimi Dr. Bay Şükrü Ayk'.n'a ve çok; değerli cmeratörü Dr. Bay Ali Rıza Altogan, keza dahiliye mütehassısr Dr. Bay Emin Kıcımanla faal asistanları Bay Dr. Ertuğrul ve Necdetle başhem. şire Bayan Hayriye, hemşire Bayan Cemile ve Kâniyeye sonsuz teşekkür ve minnettarlığımın neşrine gazetenizin tavassutunu dilerim. Dr. Operatör: Midhat KurteTK Ankarada alarm tecrübesi var) Ankara 15 (Telefonla) Ankarada Bir tavzih ilk pasif korunma denemesi yarın akşam yap^acak, alarm saat 22 den 23 e Dünkü sayunvzın üçünoü saîıifesinin kadar devam edecektir. yedinci sütununda çıkan bir ilânda vePosta varidatı fatı bildirilen Taceddin Kılıçhanın bir Ankara 15 (Telefonîa) Posta. Tel. yanlışlık eseri olarak. Dahiliye Vekiü graf hasilatında geçen ylla nfzaran Hilmi TJranın damadı olduğu kaydedil5,500,000 lira fazlalık görülmüçtür. İdî.re miştir. Müteveffanın, sayın Hilmi Uran b yeni bütçesinde varidat 31,312,802 nm damadı olmadığı bildirildiğinden keyfiyeti tayzih ve ta£hüı ederiz. lira olarak tahmin edilmiştiy,