9 Ağustos 1942 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

CUMHURIYET 9 Aftustos 1942 Profesyonel pehlivanlarm güreşmesi yasak ıtıı? Bugün yapılması kararlaştırılan TekirdağlıPellinen müsabakası bîr emirle menolundu! Bugün Tekirdağlı, maddî cezayj tatYazan: amatör güreş takıblk edemiyecektik. mımızın sabıîc anÇünkü bizde amatrenörü Pellinen ile tor sporlar da lubigüreşecekti. Son dayat vergisini verkikada haber aldımektedır. ğımıza göre bu güreş mened'lmiştir. Basit bir tetkikle guya ha'kın aldatılçirkin görülebilir v Tekirdağlmın guıeşine mâni olunmak maması içın verilmiş olan bu rrıen kaAkademinin altmıboyle zamanlar hiı la ne maksad güdulduğunü anlıyamadık. rarmın her bakımdan tezadlarla dolu ve şıncı yıldonumü mı şuphesiz vardır. Na Eğer alelumum profesyonel güreşleri sporun umumî prensipleıine aykırı nenasebetile geçen hal mık Kemal ve Tev menetmekle amator güreşlere rağbetı tıceler ve akısler yapacağırı kesüremeAnkaradan şelınırnze gelen malumata ta bu sütunlarda fık Fıkretler de za artırmak düşünulüyorsa, bu tedkir boş miş olacsğız ki, Tekirdağhnuı güreşine gore, Tıcaret Veiâleu, bankaların gıda bir seri teşkil etmek manlarını beğenme tur, fayda vermez; bilâkis profesyonel yspılmadan danışıklı damgasm: vuruve maddelerıne açmakta oldukları kredıleı üzere başladığım ilk güreşler dolayısıle güreş spuruna hcvesli re:ek ışın kolay tarafmı tercih ettik. hakkında bazı karar alacaktır. Vekalete, makalede iç siyasetinin ana temellerin lamağa başlıyanlar romantikler oldu. mişlerdi. Fakat onunla pençeleşmekten dı olanların sayısını azaltır. Pehhvanlarm soyledıklenne bakıhrsa, gıda maddeleri uzennde ıht.kân \e buh den bıri halkçıhk olan bir memiekette Zaten Napolyon muharebeleri de, aka geri kalmamışlardı. Evet, bu ıkı san'at Maksad bu de^ıi de profesvonel güreş yağlı gursşlerin de bu gibi musabaka ram desteilıyen btokçuluğun onune gcç butun kultur vasıtalarının içtimaî tesir metine rağmen, Fransanın millî şuur ve kâr estet olarak hiç de büyük değildir çilerın ekserıyetle yaptıklan dsni}iklı larına mu^aade verilmıyecekmiş. Ne tu mek ıçın bankaların gıda maddeietı u ve fonksiyonlarını geliştirmek ehemmi birliğıni doğurmu=tu. Yalnız buıjuvalar ler, fakat san'atlarını içtimaî tekâmul müsabakalara mâni olmak ıse, mudahale haftır kı, ayni yağlı gureşlerin başyehli zerıne gen.ş, kredı açmaıaımın oıılen yetle duşunülmesi icab eden bir mesele daki zevkin adıhğıne ve sanayi hayatı hizmet ettirmekte gösterdikleri cesare siyasetile müspet ve spor ıçın faydab. bir vanlık musabakalarına ayni beden ter mesı teklıf edılniişur. Bu teküf, Veka olduğunu ve kendi san'at meselelerimizı nın salgını ile şehırlerin çırkınleşmesine ve sebat itibarıle dev gıbidirler. Bunlar: netice çıkarmak mümkun değildir. biyesi teşkilâtı kıymetli bir kemer koy le.çe ıyı karşılanmıştır. Bu suretle tuc çözmek için içinde bulunduğumuz me bakan romantikler mazi hasretile yan söylcmek, daha çok estet olan san'atkâr Ötedenberı fırsat duş'ukçe soylerim; muştur. Kırkpınarda takdir edip kerr.er cara, gıda maâdelerını banka ardıyeie deniyetin bu hususta geçirdiği tecrübe mağa, eski devirleri ve eski hayatı ha ların halis san'at bakımından olan kıy bir spor şubesinin amator sınıfı kadar verdığı bir gureşe İstanbulda mâni ol rin<le bekletecek yerde pıyasaya çıkar. leıın, kısaca olsun, hatırlanması lâzım tııiatan şaık dıyarlarına, ekzotizme kaç metlerini inkâr etmek değıidır. Faka profesyonel sınıfı da lâzımdır. Eu bansi manın hikmetini anlamakta mazuruz. Bu mak mecburiyetı tahmıl edılmış olacak geldığıne ışaret ederek Mısır, Yunan, mağa ve bulunduklan devri hor görme lıayatı yalnız yüksek bir temaşa ve gü diğer bir yazımızda daha derinlcmesine işın kestirmesi şoyledır: Danışıklı gu tır. Yalnız peynır ve çeluk gıbı muayyen Ortazaman ve Rönessans devirlerinde ğe baş'adılar. İçlerinde yalnız Victor zel bir istiğrak halinde yaşamak müm incelemek üzere burada bırakalım da rcşlerın zararh olacağına mı kanıız. O mevsımlerde buzhane veja depolara a san'atın nasıl ve ne çapta içtimaî bir rol Hugo'dur ki san'atın büjük nüfuz ve kün olmadığından içtimai mücadeley halde mılli sporumuz olan güreşle iâyık Imrratı lâzım geien maddsl:r ıçın ayrı oynadıklarını göstermeğe çalışırken bu kudretini cemiyetin salâhı uğrunda Na iştirak eden san'at adamlarının bu hu Tekirdağh meselesine devam edelim. Beden terbiyesi şimdiye kadar çok ya olduğu kadar meşgul olarak bir nizama kayıdlar konulması da duşunulmek rolun cemiyet yapılarına ve zamanın mık Kemal ve Fıkretler gibi kuHanmak susta yaptıkları buyük tesirleri gorme zihniyetine, inanc, iman ve yaşayışın; cesaretini göstermiştir. İçtimaî değişik mek kabil değildir. Ve bu tesir olmadık yılmış, en ziyade sevılmiş, ayni zamanda raptetmeliyiz. O kurulacak nizam \e ya tedır. zılacak talimatname o kadar makul ve Bankalann bu gibi muamelelerin ya ;ore değışüklerinı, yalnız bu değişmele halk tarafmdan en fazla anlaşılmış olan liklerin kuvvetle hissolunur gibi olduğu ça içtimaî tekâmülün kıvamını bulmas: da çok müşküldür. yağlı ve kuru serbest güreşlere ne pehlivanların da, teşkilâtın da menfaati pılmamasından \oıkua gelecek iş daral rin anahtarını aramak istersek Rones bu devirde san'atın da ona göre içürrtai San'at, san'at içindir dendiği zaman den el uzatmadı? Bugüne kadar bir ne o kadar uygun olmalıdır kı, profes malarının başka sahalarda karîüanması uns'ta kalmıyarak zamanımıza kada bir rol oynaması lâzım gelirken Victor gelmek lâzım olduğunu söylemiştık Hugo'nun açtığı içtimaî mücadele cere larda makine hakikaten bir çok şeyler nizam konmak üzere hiç bir te yoneller danışıklı gureş yapnağa tenez nıanıkuıı goruımektedır. Yenizaman medeniyeü genişhği, iktısad yanile burjuva zevkine uygun eserler is adileştirmiş, güzel elişlerini öldürmüi şebbüs yapılmamış olan millî bir spo zül etmeslnler. Tıpkı İngilız futbolunda Et fiatlarını düşürmek için ve teknik kudreti itibarile eski medeni üyen cereyan arasında gelen bir nesil hayatı çirkinleştirmişti. Fakat ohsuz ya run şampiyonlarına şu veya bu vehimle olduğu gibi karşılıklı menfaate ve vazıToptancı kasab ve celebler kenSı arayetleri kavramış veciz, kısa ve an'aneye engei olmak yerinde midir? ıslah edılmiş bır romantizmle ortaya çı şamak da artık bir cinayetti. San'atın larmda bir toplantı yaparak Başvekıli yetleri golgede bıraktığı gibi mütema uygun bir nizamname... vazifesi makinenin doğurduğu çirkinKkdıyen yaptığı terakki hamlelerinin do mızın Mıllet Meclioinde okuduğu beyankarak: «San'at, san'at içindir» diye hayİşin bir de tam teknik tarafmdan saİşte bu hastalığın ilâcı budır. Bir fa namede et meselesme temao eden kısım ğurduğu isükrarsızlıklar dolayısıle her kudı. Bakıhrsa bu düstur tarihî olarak lerle mücadele etmek, yeni güzellikle katiığı var. Harbden evvel Amerikada, yaratmaktır. Esasen san'atsız her haya ehemmiyetle durmuşlardır, hususta buhran ve ıhtılâllerle çalkanan romantizmden çıkmıştır, fakat hakikatte Fransada, Belçikada, İngilterede hemen aliyete hodbehod mâni olmakla gureşi uzennde ciddileştirelim derken tamamen o'ıdure Toptancı ve celebler, İstanbulda et fı bir meder.iyet olmuştur. Nıtekım b' doğrudan doğruya zamanın içtimaî hale kabadır. Ve san'atla güzelleşmiyecek hı< hergün profesyonel güreşler yapıhyorEşref ŞEFİK atlarınm memleicetın dığer büyux şehır medeniyetin san'at tarihi de buna gö tinden, daha doğrusu yaşanılan zamanı bir hayat yoktur. Nitekim peyizaj san'at: du. Karşılaşan pehlivanlardan çoğu şup biliriz. yokken tabiatin güzelhği bilinmiyordu. erıne, meselâ Ankaraya nazaran aşır. re buhranlar ve ihtilâllerle en çok yuklü beğenmiyerek kendi kendine kapanan heyi davet edecek gibi mükerrer güreşler Mısır ve Yunan heykelleri yok'ten derecede yuksek olması sebeblerini a olan bir tarihtir. yapıyorlardı. Bazan halkı bezdirecek bır estetızme duşmekten doğmuştu. Buninsan vücudünün güzelliğini kım kadar mubalâğah ve devamlı şekilde tatİstanbul yüzme şampiyonası nlhaı raştırmışlardır. Öte.denberl İstanbulda lar yaşadıkları zamana küsmüş, gelecek biüyordu? Nedim gelmeseydi k^dın zaRönessans'tan itibaren daha çok aris kıloda tokratları memnun etmek mecburiyetın ten ziyade geçmişe bağlanmış kimselerbik edılen danışıklı güreşler için frenk musabakalarına dün Moda havzunda et fıatları Ankaraya nazaran rafeüni duymıyacakük. Güzellik dünlenn spor idarecileri nihayet nizamna başlanmıştır. Beykozdarl 76, Galatrsa 1520 kuruş fazla olmakla beraber hıç de kalan san'atkârın bu haü XVIII inci di. Üstelık kendi kendilerine kapanmak yaya başka bir gözle bakmasını bilen raydan 68 yüzucünün İştirak ettiği bu bir zaman bu fazlalık şu son aylardaki asra kadar devam ettiği için geçirdiği u yüzünden bir narsisizme tutulmuş o'.amenin tayin ettiği maddeleri tatbikten san'atkârların eseridir. Güzellik dünyabaşka bir şey yaparruyor. Esasen şimdiye müsabakalara bugün de devam edilc ıiadar geniş mıkyas'a oltnamıştı. zunca bir içtimaî istikrar sayesinde rak faaüyetlerini çok yüksek ve her sını onlar vasıtasile ve onlann terbiyecek ve en çok puvan alan kulub takımı Toplantı neticesinde, toptancı ve cekadar butün dunya mütehassıslarının âmahdud bir zümre için olmakla beraber, türlü içtimaî bağlardan üstün görüyor sile görüyoruz. Bunun içindir ki bir ceşampiyonu olacaktır. lebler, toptan et fiatlannı bir miktar daciz kaldıkları bir şeydir bu danışıkh gü İstanbul yüzme çok verimli bir inkişaf göstermiş, klâsık lar; mü=terck ve toplu bir kalkınmağa miyette san'atın elı nekadar çok şeye reşlerin tayıni ışı... Eğer biz olmıyan bir Mevsim zarfmda üçü teşv,k, ikisi şam ha duşurmeğı esas itibarıle mu\^îık bir san'at vücude getırmiştir. Fakat gene yardım etmenin zarurî olduğuna inanmıdcğerse orada o kadar çok ruh ve zevk gureşin evveldeıj danışıklı olacağını piyona seçmeleri olmak üzere yapılan gormüşlerdir. ayni asırda bazı san'atkârlar mahdud bir yorlardı. Ayni içtimai vaziyette bulur.an birliği vücud bulur. Medeniyetler de beş muhtelif yüzme müsabakasında hiç nıeydana çıkaran bir usul veya bir alet zümre için çalışmıya mecbur olmanın yerlere gitgıde yayı'.an bu düstur eski buradan başlar. Nitekim Akademiji ziicad etükse, patentini alıp ihrac edelim, bir fedakârlıktan çekinmıyen su sjjorDördüncü Dil Kurultayına hürriyetsizlık ve düşkünluğünü dujnna kuvvetini kaybetmekle beraber hâlâ de yaret eden Millî Şefimizin seramık eserşampiyona müsabakalaAvrupa ve Amerikada kapışular. Spor arı ajanlığı, ğa başladılar. Bu asrın sonunda kopan vam ediyor. Halbuki yaşanan zamanın lerin sanayileştirilmesi için lâzım gelen İstanbuldan gidecek Bu işittiklerimizin ne derete doğru lan idare edenlere bu hususta bazı hak rında bilhassa organizasyona dlkkat etbüyük Fransız ihtilâü, biliyoruz ki aris hayatına küsmok onunla olan ilgiyi kes tahsisatın veri'mesi ve bir fabrıka ku olduğunu tayin edecek mevkide bulunmij ve büyük bir tehacüm karşısında lar verilmiştır. Fakat şu Tekirdağlı güprofesörler tokrasi sınıfını perişan ederek crağıttık mek demekür. Boyle olunca san'at ve rulmasma Güzel San'atlar Umumî müKadıköy reşinde olduğu veçhile, remil atmış gibi yapılan bu müsabakalarda Yarın Ankarada toplanacak olan dör tan sonra bunlardan vatanlarına döne estetik nazariyeleri de ona göre olacak dürü Tevfik Ararat ile Vedad An me madığımız için pek de inanmıyarak emniyet âmirliği de intizamın teminindiye nakletmckle iktifa ettik. Tegüreşten evvel bir müsabakanı.ı danışıklı duncü dil kurultayına İstanbul Ü r i bilenler çok azalmış oldukları gibi ne tır. Nitekim biliyoruz ki bu nazariyenın mur etmelerile güzel san'atkârların içolacağuu tayin şeklinde bir hak veriime de ciddî bir rol oynamıştır. versiteden seçilen 25 profesör ve do eskisi kadar zengin, ne de o derece iti başında san'at eserlerinin her türlü iç timaî rolünü büyük bir isabetle ve tam menni ederiz ki doğru olmasın. Çünkü Buyukler arasında yapılan müsabamiştir. çentten mürekkeb heyet, Rektör Cemıl barlı olmaktan çok uzak kalmışlardı. timaî emirlerden tamamüe müstakil ol vaktinde sezmiş bulunuyorlar. Bundan doğru olduğu takdirde istifçilik, stokçukalar neticeleri: luk, vurguncııluk hortlamağa hazırlanıBılselin riyasetinde, bu akşamki trenle Profesyonel güreşlerin nizamnamesi Çünkü ihtilâl, incelmiş ve görgülü eski duğu fikri gelir. Hğkim temayül de mü dolayı nekadar iftihar etsek azdır. Ver yor, demektir. 100 serbest: İbrahim (Beykoz) 1,05, Ankaraya hareket edecektir. Heyette olan yerlerde eğer hakem heyetı bir gü Rauf (Galatasaray). aristokrat sınıfı yerine görgüsüz ve bin cerred bir güzellik kaygusudur. Halbuki dikleri diğer bütün direktifler birbirlebulunan pıofesor ve doçentler şunlarBu hortlama, Saracoğlu kabinesinin reşın danışıklı olduğu şuphesine düşerse 200 kurbağalama: Yusuf (Galatasanisbe kaba olan burjuva sınıfını iktidar yaşanan hayatla mukayyed olmamak rini tamamhyan bir kul teşkil ediyor. dır: danışıkh güreş yapanlara boykot cezası ray) 3.14,6, Tevfik (Beykoz). san'atı en zengin ve hakikî bir ilham Bunların tahakkukunu görmek milleü elbirliği ve işbirliği siyasctine asla uyHukuk Fakültesinden: Dekan Sıddık mevkiine getirmiş, millî servet bunların verir. Boykot ilk defada muvakkat olur. kaynağından mahrum eder. Kısırlaşmağ^ miz ve san'at tarihimiz için emsalsiz ka gun değildir; bilâkis bu siyaseti balta400 serbest: Vedad (Beykoz) 5,55.4, Sami Onar, doçent Hıfzı Veldret, Hıfzı eline geçmiştir. Filvaki ekonomik bakımamağa doğru gitmektir. Hukumet, tica^ Tekerrür ederse, müebbed boykota ka Osman (Galatasaray). dan çok iyi hazırlanmış olan bu sınıf mahkum bir şekilciliğe veya geçmiş za zanclardan bıri olacaktır. Timur, Hüscyin Nail Kobalı; Tet üzerindeki sıkı bağları çözerken budar gidilır. Teşkilâtın bu takdirde dahı 4X200 bayrak: İbrahim, Vedad, Tuğkültür bakımından geri idi. San'atkârlar manları beyhude yere tekrar yaşatmayı Edebiyat Fakul'esinden: Dekan HâM. Sekib TUNC u, serbest kalan kollar, kendi tedbirlebir güreşi menetmeğe hakkı yoktur. Ni rul, Fuad (Beykoz) 10,57.6, Rauf, Osmid Ongunsu, Profesör Şekib Tunc, da artık bunların eline kalmıştı. Bu sı zorlamağa götürür. Bunların ikisi de rini baltalasınlar ve jüksek kazanc peşin (Galatasaray) hayet boykotlu bir pehlivanın güreşini man, Mustafa, Necdet soğuk ve cansız hareketlerdir. Oysa kı Konsolosların Valiyi ziyareti Ibr?him Hakkı Akyol, Ragıb Özden, nıfın kurduğu içtimaî yapı vakıâ sağlamde koşan açgozlüler, halkın zararına bol idare etmek üzere kendi hakemlerini 11,10. Rahmeti Arat, Ahmed Cağferoğlu, Alı dı. Fakat münhasıran maddî servete da her zamanın yaşanan hayatından gelen Yeni Macar, Rumen. Sovyet korso bol para kazansınlar diye yapmamıştır. meneder. Sahıbi veya müs'eciri bulunKule atlâma müsabakalan neticeleri: Nihad Tarlan, Hamdi Tanpınar, Sabri >anıyor; eski aristokratların san'atkâr kendine mahsus bir o'ıuşu vardır ki anlos'arı dün sabah vllâvette Vsli ve Be İş bu fena yola ddkülürse. alacağı tedduğu salonları, sahaları boykotlu gureş1 Fahri (Beykoz) 87,66 puvan. ak bu oluştan doğan san'at canhdır lediye Reisi Dr. Lutfı Kırdarı ziyaret Esad Siyavüşgil, Sadeddin Buluc, Fa lara karşı gösterdikleri himayeden eser bir ve baltalayıcı kolları bağlıyacak ip çıJere vernıez. 2 Muzaffer (Beykoz) 67,36 puvan. hir İz ve Dr. Mehmed Kaplan; kalmamış bulunuyordu. Çünkü bunlar Vakıâ yaşanılan zaman beğenilmiyerek etmışlcrdir. ^ok değildir. 3 Kemal (Galatasaray) 55.14 puvan. Tıb Fakültesinden: Profesör Kemal aristokratların Bu gibi vak'alar harbden evvel Franhaklarına kondukları Falih Rıfkı Atayın Ulus'ta dediği gibi Kule atlama müsabakalarının üçü Cenab Berksoy, Kâzım İsmail Gürkan, halde kültür vazifelerini bilmiyorlardı. 1 sa ve ingilterede çok olmuştuf. Lubiyat Halk menfaatine en faydalı tedbirleri vergisini veren müsabakaların cins ve mecburî, üçü serbest atlayış şeklinde Zeki Zeren; Yalnız halk siyasî hak ve vazifelerini bir daima arayacağız ve bir derece favdalısı emekdar atlayıcısı İktısad Fakültesinden: Doçent Refii dereceye kadar bilsinler diye bu sınıf mahiyeti ne olursa olsun spor teşkilâtı yapıldı. Beykozun ile değiştirmiyeceğimiz hiç bir ledbir Sabri Ülgener, Ahmed maarifi yaymış, okur yazarları çoğaltmış mâni olamadı. Yalnız yaptığı şey, yuka Fahri büyük bir intizam içinde yaptığı Şükrü Suvla, oktur.» ve seneier Ali Özege; rıda da yazdığım gibi hakemlerini ver her atlayışta alkışlanmış olduğu için san'atla ilgilenenler eski reTicaret serbesftir: fakat vurgunculuk denberi kazandığı birinclliği muhafaza Kapı Cumhuriyet Matbaası karşısındadır. Fen Fakültesinden: Doçent Sara Ak jime nispetle çoğalmış, fakat buna karınemek ve müsabakayı kontroluna alasaktır. Bunu unutmıyalım. etmek suretile yüksek bir kabiliyet dik, Orhan Alisbah. Her pazar saat İ4 ten 19 a kadar yirmi iki kişiden mürekkeb mamakla gizli anlaşmalar yapmak heveşılık zevkler kabalıktan henüz kurtulagöstermiştir. ÇİFTE FASIL SAZ HEYETİLE birUkte bülbül sesli sinde olanları iki türlii cezalandırdı. mamış, güzellik ölçüsünü vermek epey Bir terfi Küçükler arasında yapılan müsabaBiri, kontroluna almamak. hakemlerini İstanbul emniyet müdür muavini Ah zsman bunlara kalmıştır. Aristokrasinin kaların neticeleri: vermemekle güreşin ciddiyeti bakımmşövalye ve bey tipi yerine şimdi «iş ada100 serbest: Lâzo (Beykoz) 1,13,2, med Demir; 80 lira aslî maaşh birıı.ci Tehir edilen balo dan mes'uliyeti yükenmedığini efkârı usmıf emniyet müdürluğüne terfi etmiş mı» kâim olarak örnek bir insan tipi Cengiz (Beykoz). Beşiktaş Çocuk Esirgeme Kurumu dinlemek fırsatım kaçırmayınız. Emumiyeye zımnen ilân etmiş olarak halini almıştır. San'tatkârlar da, servetin 100 kurbağalama: Suad (Beykoz) tir. Kendisİ; gene şimdiki vazifesinde menfaatine 5 ağustos 1942 çarşamba manevî cezasını tatbik etti. Maddî cezaçalışacaktır. Genc emniyet müdürümü bunlarda olması yüzünden, ister istemez 1,35,2, Mustafa (Beykoz). günü akşamı yapılacak olan balo bazı sını da .murakabesi haricinde yapılan onlarm suyunca gidecek, paraj'a bakmı400 serbest: Leon (Beykoz) 6,28,8, zu tcbrik ederiz. ahval dolayısile vakti ahire tâlik ediispor müsabakalarında kesilen lubiyat yan veya paragöz olmıyanlan gülünc İnal (Beykoz). miş olduğundan bu baloya aıd satılan İstanbula gelen karneler vergisine düçar ederek maddî cezasını göstermekle hoşa gideceklerdir. 4X100 bayrak: Lâzo, Cengiz, İnal, biletlerin hakkı mahfuz bulunc"uğu Taze kavrulmuş toptan kilosu 140, perakende 150 Krş. Anadolu ve Trakya çehir ve kasavermiş oldu. Garibi şudur ki, biz şu en Leon (Beykoz) 5,02. XIX uncu asrın ortalarma doğru sanve balo günü tesbit edildiği zaman ay! balarmda bugün hükmü kalmamış olan ziyade taammüm etmiş, millî sporumuz ^ • B Adres: Divanyolu 188 No. Kurtuluş Tecim evl. Mehmed Zİya atm vüksek rol ve suurunu evvelâ anSalâhaddin, Kerim, Seyhan, Refik ' nca ilân edlleceği maalitizar arzolunur. ekmek karnelerinin İstanbul fınnlanna dediğimiz güreş üstünde lâyık olduğu (Galatasaray) 5,35. verilenlerin adedi şayanı dikkat bir kadar çalışmış ve bu sporu bir nizarruna Eminönü Halkevinin Nurosmaniye caSu topu maçmda Beykoz takımı, Gayoruz. Yurdun kadrosu şimdılik elli kisür'atle çoğalmaktadır. sokmuş olsaydık bile bu gibi vak'alarda latasarayı 3 2 mağlub etmiştir. mii karşısında açtığı Kurtarma ve İşbulşidir. İlerde bu kadroyu artırabilmek ü Geçen ayın 16 smda İstanbul fırm ma Yurdu, bir müddettenberi bu hayulı midindeyiz. larına 24,000 misafir karnesi verildiği teşebbüse, hasbî olarak girişti. Birbirle Yurdun masraflannı Eminönü Halhalde dün bu rakam 45,000 e baliğ ol rine ihtiyacı olan bu iki zümreyi işçikevi sosyal yardım şubesinin bu işe amuştu. Bu sür'atli artış karşısında hü lerle iş arıyanları vasıtasız olarak karyırdığı para ile karşılıyoruz. İdare heyekumetten âcil bir tedbir alınması İsteşılaştırıyor, iş arıyana iş, işçi anyana ti, ayrıca hayırsever zenginlerimizden ve necektir. Çünkü ay sonuna kadar rnuişçi tedarik ediyor. Yurda müracaat eden muhtelif kurumlardan da yardım kabul teber olacak olan bu kamelcrin bir kaç aylâk vatandaşlar, orada başlannı soetmektedir. gün içinde yüz binlerce gelmesi İhtikacak temiz bir yuva, karınlannı doyumali başgöstermiştir. Buraya kimleri ahyorsunuz? racak bir tas sıcak yemek, geceyi ge. Türk vatandaşı olup, çalışmıyg en. çirecek rahat bir yatak bulduktan başka Belediyenin içtimaî gel bir hali bulunmıyan herkesi! ZabıSaat 18 den İtibaren hayatlarmı kazanmak için yurdun delâtaca tasdikli «hüsnühal» kâğıdı alanlar, muavenet tahsisatı letinden de ayrıca istifade ediyorlar. doğruca yurda geliyorlar. İdare müdüBelediyenin, içtimaî muavenet için Eski bir meslekdaşımız olan Ali Gü? rümüz de onları iş buluncıya kadar buayırmış olduğu 8 bin liralık tahsisatın müşün idaresi altında bir hayli fakiri Neş'e ve eğlence günü: Hafta tatilimizi hoşça gecirelim. rada alıkoyuyor. 5 bin lirası sarfedilmiştir. Yıl sonuna kadar geri kalan 3 bin liranm ihtiyacı yüz suyu dökmekten kurtanp onları aPek çok müesseseler daha şimdiden HER PAZAR GUNU Saat 15 ten 19 a kadar karşılamıyacağı anlaşıldığından müna lınterile para kazanmak ferahhğına kabize büyük yardımlarda bulundular. Bu kale suretile yeni tahsisat istenmiştir. vuşturan bu hayır müessesesinin hemen arada Feshane, Paşabahçe, Zümrezade bütün hizmetlerini tek başma üzerine afabrikaları, Ayakkabıcılar Cemiyeti, Eti lan bir bayan öğretmen tamyorum; ona Bank Kömür Tevzi Şirketi tarafmdan belki de gazete ve mecmualarda sık sık yapılan bağışlamaları teşekkürle anma. rastlanan imzasile siz de uzaktan âşina lıyım. çıkacaksınız: Mediha Muzaffer Baysal! Bütün memleket zenginlerinin, iş ve Geçende bir gün kendisine sordum: Vİlâyetten tebliğ edilmiştir: ticaret âleminde mevki ve fırma yapmış Yurdun az zamanda gösterdiği muGörülen lüzum üzerine kısa bir müdbüyuk müesseselerin, alâkalarını yurdet İçin Vilâyet hududu dahilinde sey vaffakıyet, hiç birimizin gözünden kaçdumuza çevirebilmek başlıca dileğimizve arkadaşlari ve güzide okuyucu Bayanlarla rüsefer eden ve karne ile benzin alan mıyor. Sanırsam açıkta kalmış pek çok dir. taksi ve kamyonlann benzin 'stihkak zavalhya iş buldunuz. Fakat bu kadannı Programımız çok geniş, İmkân bulları 9'8/942 pazar gününden itibaren her halde kâfi görmüyorsunuz İlerde dadukça bunların madde madde tahakkuk ha neler yapmak niyetindesiniz? Konsomasvon 45 turu?. varı olarak verilecektir. ettırılmesme çahşacağız. Medresemizin Mediha Baysal, başkalarının derdinı on dört odası var. Bu odalarm bir kıskendisine derd edinmiş insanların zapmında klinikier, muhtelif san'atlara aid tedilemiyen heyecanile anlattı: atölyeler, yurdda bulunanlarm iş saat Kurtarma yurdumuz, henüz pek leri dışında isufade etmeleri için okutma yenidir. İşte doğum tarihi: 20 şubat 1942 . daireleri vücude getıreceğiz. Kitab ve Beş kişilik bir idare heyetimiz var. Resders levazımı için yerler ayıracc" •>.. Amî ve hususî bütün müesseselerle daimi HER AKŞAM SES KBALİÇESİ tolyelerde ayakkabı, elbise, ça natemas halinde bulunuyoruz. Şubattanberi lâthaneleri bulunacak ve br hayapılan işlerin size küçük bir şenıasını zırlanacak esya dışarda" Yurdda, iş anyanların kayıdları yapıliyor (kösede, bu hayır işinin bütün tançizeyim: daşlara satılacaktır hizmetlerini üzerine alan Bayan Mediha Muzaffer Baysal) Yurda bugüne kadar 119 vatandaş Müddeiur:rek, müracaat etmiştir. Bunlardan (112) sini pamuklu dokuma fabrikaları, Erenköy sokaklarda kuru yemiş satıyorlar. Bun cezaevinin Bestvkâr Tanburî . duişe yerleşürdik. (4) tanesine küçük ser. deki kireç ocağı, bizden işçi kabul eden lara verdiğimiz sermaye, onar lirayı geç. rumu ta VE YİRMİ KİŞİLİK SAZ ARKADAŞLARİLE BİRLİKTE tezmaye verdik. Son günlerde gelen iki va müesseselerdir. Bir kısım vatandaşları memektedir. kiye k? .1USUtandaşa da iş bulmak üzereyiz. Paşabah da muhtelif matbcalara, kapıcılıklara Yatacak yeri bulunmıyanlan, işe gi sunda ;a çalıçe cam ve şişe, Sütlücede madenî esya. yerleştirdik Küçük sermaye verüenlerin rıncıye kadar burada yatırıyoruz Ye şacaj T e 1 e f o n : 23757 Bakırköyünde bez ve barut, Tophanede bir kısmı gazete müvezzıliği yapıyor, mek ve yıkanma ihtiyaçlarını temin edi. Eşref Şefik Ticaref Vekâleti mühiıtt bir karar vermek üzere haherleri |HEM NALINA MIHINA Saıt at9 san'ât içindir davası 9 Ticaret serbest. vurguncuîuk yasaktır uhterem Başvekilimiz Şdkriı Saracoğlunun beyannamesinde, maişet meselelerıne aid kısmın sonunu teşkil eden şu sözler üzerinde bir defa daha durmagı lüzumlu ve faydalı bulujoruz: Büyük ve miüî davalar, yalnız milletle beraber olduğu zamandır ki koiaylıkla hallolunabiürler. «Aldığımız ve almak yolunda olduğumuz kararlarla halletmek istedığımız ışier, o çeşıd işlerdir ki her soz, her hâdıse ve her ha'cer, bu işler üzerinde derhal tesirini gösterir. Onun içın hâdıseıeri yakından takib etmek ve ahnmış karariarda sivri köşeler kalmış veya hasü olmuşsa, onları törpülemek, kezahk bu tedbırlerde boşluk kalmış veya hasıl olmuşsa onu doldurmak içm deıma uyanıR durmağa çahşacağız.» Bu sozler, sayın Saracoğlunun bütün sö^leri gibi berrak ve açıktır. Bu, icabında jeni tedbirler alacağız, demektir. Bu jeni tedbirler, her iki istikamette de olabilir. Yani serbestliğe doğru da, tahdide doğru da gidebilir. Bu istikameti tayin edecek olan amil, olajlardır ve bütün halk tabakalarının bu hayatî meselede hükumetle işbirliği yapmakta gosterecekleri anlayış ve sağ duygunun derecesidir. Eger, piyasaya verilen serbestlik şahiî kazanc hırslannı tatmine alet edilmes, umumî menfaat de daima gözönünde tutulursa, yeni tedbirlere verilecek rota, kolayhğa ve serbestliğe doğru olacaktır; aksi takdirde, dünkü sıkı ve sıkıcı kayıdlara ve tahdidlcre doğru dümen kırmak icab edecektir. İşitiyoruz ki bankalardan paralanm çekerek veya kredi istiyerek bol miktarda mal alanlar ve bunları, kışın daha >üksek fiatlarla satmak üzere şimdi pazara ve satışa çıkarmıyanlar türemeğe başlamış. Gene işitiyoruz ki İztnir buzhanesine o kadar çok peynir depo edilmiş ki, peynirlerin bozulmaması için soğuk hava makinelerini daha kuvvetle çalıştırmak lâzım gelmiş ve bunun için de peynirleri satışa çıkaracak yerde «aman kömür* diye sağa sola müracaatler vaki olmıış. Genc işitiyoruz ki yüz dirhem sadeyağı bulunmadıçı iddia edilen yerlerde bir kaç bin teneke yağ, kara borsanın dünkü fiatlarile yarış eden bir pahalılıkla satışa çıkarılmakta ve toptan ahnarak ileride daha yüksek fiatlarla satılmak ümidile saklanmakta imiş. Bankalar. gıda maddeleri üzerine kredi açamıyacakîar efimizin kıymetli direktideri ve Prof. M. Şehib azan Tunc Yüzme şampiyonası r Cağaloğlu Çİftesaraylar Bahçesinde ICKISIZ SAZ | MÜZEYYEN SENAR't » Antep Şam Fıstığı Şehrin ieinden I Büyükdere B E Y A Z Bayan SUZÂN ve Arkadaşlari Konseri PARK'la Hayırlı bir müessese Eminönü Halkevinin Kurtarma ve İş Bulma Yurdu nasıl çahşıyor Caz Komedi; Varyete. Mukallidler Sarayburnu Park Kazinosunda NEVZADAKAY Bestekâr Tanburî Salâhaddin Pınar İÇKİSİZ AİLE MATİNESİ Benzin Savziatı yarıya indirildi Yenikapı Sandıkburnunda M. ÇAKIR'ın Kazinosunda Hamiyet Yüceses Salâhaddin Pınar TEMİZ HAVA, GÜZEL SERVİS, FEVKALÂDE UCUZLUK