19 Ekim 1941 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

19 Ekim 1941 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

" tı P |. Körebe Orta parmak Körebe Vakit geçirmek grüçlesti. Üç kjşi bir araya gelince muharebe lâfı ediyor. Ben de ondan bıktım doğrusu. Bu facianın dasitanîannı dinlemektense kaval maval diıılel meyi tercih ediyo: rum. Onun için bir kaç arkadaş toplandık mı harb lâkırdısı olmasın diye türlü çareler düşünüyorum. Geçen akşam bir yerde idik. Hal hat r d a n sonra hanımlar İngilterede harb yüzünden kadın modasında görülen değişikliklerden bahsederlerken söz isîer îsteraez gene muharebe Uzerine kaydı. Ben dayanamadım. Haydi çotruklar, bir oyun oynayalım, dedim. Önce alSırış etmediler. Sonra razı oldular, başladık. Biraz sonra «el el üstünde kimin eli var» oyununu oynadık. Doğrusu kimin eli olduğu belli olamadı ama kadın parmağı gibi faanım eli de daima uste tutuldu. Ondan da bezdik. Ne oynıyalım, ne oynıyalım idiye düşünürken aklımfta (körebe) geldi. Aksi gibi ebe de ben olmaz mıyım. Gözümii bağladılar, kapıp koyverdiler. ffaddin varsa oyna. Önüne gelen alay fctmeğe başladı. Gazetecilik mesleğinin rnünasebet almasından mı neden bllmem <körebe) lik bana pek yakıştı. Arka Idaşlar da çok eğlendiler. Nihayet ondan Sia yorulduk. Biraz dinlenirken lâkırdı tekrar şu körolaa muharebeye intikal etmez mi? Şark cephesl ne âlemde? diye sualler sorulurken, ben atıldım: Haydi birbirimize bilmece sorahm! fledim. Kabul ettiler. Başladık sormaya: Uzun uzun yollardan bir acaib kuş fcelir. Türlü türlü dilleri var, söyledikçe hoş feelir. Kimislne hoşça gelir, kimisine boş gelir. Başladılar sormaya: Yenir mi, yenmez mi? Yenmez ama yutulur! Canlı mı, cansız mı? Yarı canlı, yan cansız! Ayol bu nasıl şey böyle! Yenmez yutulur; y a n canlı, y a n cansız! Eee kuzum! Bilmece bu! Düşünün, bulun! Bildim, bildim: Mektub! Evet ama, o bilmecenin ilk tâbiri îdl. Yenisi başka! Kırlangıç! Gramofon plâğı! Telgraf! Etrafında dolaşıyorsunuz. Telefon! Olmadı. Hanımlar dayanamadılar. Aman meraktan çatlayacağız! Kueum söyleyin! Nedir? Radyo efendim! Aaa! Sahi! Bir kısmı itiraz etti: Radyo yutulur mu? Kâh güç, kâh kolay! Yansı canlı diyorsunuz? Spiker! Onun üzerine lâkırdı radyo yolile Yazan: Burhan Felek tekrar harbe geçmek üzere iken ben meclisi terkettim. r Millî ruhun bir başhbaşına ne iyi, »««•«•••.•«•••**• Y a z a n : « • • • • • • ••••• yüzünü gösterir: Mü ne de fenadırlar. Aesseselerin diriliği lacakları terbiye, gö ne, örf ve âdeüerin lecekleri muameleOrta parmak sağlamhğına, inancye göre kıymet kaiarın kuvvetine göAşinalarımızdan zamrlar. Yalnız ure değişir. Bir milletin faziletini lemsil gevşemeden bütün şiddet ve kuvvetile zun ve şerefli bir askerî mazdsi olan milbirinin kör tbarsaeder. Hükumet çalkantıiarı, politika kav iş görebilmesi ancak askerî disiplinin letlfirde erler orduya çok kıymetlı an'ağını alacaklar. Yani apandisit olmuş da gaları, benlikçi ferdcilik onun için bir mutlak olmasile kabildir. Yaşamak hak nevi bir takım haslet ve mezıyetlerle ameliyat yapacak şeamet\nahiyeti alır. Keyif ve safa için kını kazanmak için kayıdsız ve şartsız gelirler. Bunlar, itaat, sabır, tahammül, larmış. öîüme gitmesini bilmek lâzımdır. Ordu fedakârhk, şecaat, metanet gibi daha de gevşer. Tasasızlık içinde uyuşur. Monarşik idarelerde ku\"vretini dinî nun yaptığı da bu yüksek ve emsalsiz bir çok kıymetli faziletlerdtr. Ben, ameliyat li r 1 I f~ftV İmandan alır. Birlik ve şuurunu kazan vazifedir. Bunun için kumandanm eli fını da pek bab tutTürk ordusu işte bu saadete mazhar n.ış, düşünce ve tenkid safhasına geçmiş icabında yumuşak, icabında bir aslan c!an ordulardan biri olarak şöhret kamam. Yani bir amillî rejimlerde bu kuvvetin yerini u pencesi kadar sert ve biaman olabilir. zanırıştır. Fiihakika Türklerin sivil hapandisit lâfı ermedense kamıyarıktan Anadoludan gelen tacirlere malı ol nıumun menfaati ve milletin hürriyet ve Ona haşin gibi görünen bu hakkı ve yatmdaki umumî meziyetlsri de bunlar konuşmayı üstün tutarım. Neyime ge madığını söyliyen Fincancılarda Vah istiklâl endişesi tutar; bu suretle mis ren ihtiyac, bütün bir milletin selâmeti oiiuğu için Türk ordusu İle Türk miileti rek efendim; falânın barsağıru kesmiş ram Berberyanın civarda bir ardiyesi tik safhadan lâik safhaya geçer. Bunu crıdişesidir. Çok nazik bir san'at ve İnce aıasmda çok sıkı bir yakınlık vardır. Bu bulunmuş ve burada külliyetli miktar yapmakla özünden ve erliğinden birşey bir fen olan kumanda san'atı herkesin ordunun son asırlarda bir çok nükbetler. Allah şifa versin. Bana ne? Maamafih bu seferki lâf bir tuhaf da gizli manifatura, çorab ve kumaş kaybetmez. Çünkü bu kuvvet esasen yapabileceği bir iş olmadığı için de lere uğramasma rağmen cihan»ümul Vahram millî yapıdan, millî an'ane ve seciye ayrıca mühimdir. Hele büyük kuman şöhrttinin sarsılmaması askerlikte yükvak'ayı nakle sebeb olduğu için ben de stoklan meydana çıkmıştır. denlar çok, hem pek çok nadirdir. İn seluiğı mezij'etlerin esas İtibarile millî Berberyan Müddeiumumiliğe verilmiş den gelir. hoşlandım. Size anlatayım: Askerî disiplinle sivil disipîin arasmda sanların çoğu itaat ihtiyacmda olduklan hayatta bir an'ane halinde mevcud ve Apandisit lâfı ettiğimiz mecliste bir tir. Sahte fatura tanzim ederek elindeki tam bir ayrılık yoktur. Çünkü her iki halde bunu tesüm etmiş olanlar azdır. berdevam olagelmesidir. Bu itibaıla de doktor vardl. Bize kendi başından kalaylan Samsuna satılmış gibi göste disiplinde esas olan şey kumanda ve ita Madunlarm mütemadi şikâyetîeri bu Türk kumandanları bahtiyardırlar. Türk geçmiş bir vak'a hatırlatü. gelmektedir. Buna ordusunda hazır ve işlenmiş bir haide O Tıbbiyede okurken gayet şakacı bir ren Raci Racamoviç ile kumaş ihtikân at meselesidir. Disiplinin korunmasmda teslimiyetsizlikten hocalan varmış. Adını söylemek iste yapan Mahmudpaşada İrfaniye pasa da her iki taraf için lâzım olan şey e mukabil tam bir kumandan kendinden bulacakları bu faziletlere dayanarak jında Aliçi de yakalanarak Müddeiu mirlerin yerinde ve iyi kullanılması, bu emindir ve otoritesine, kendine ve er yeni ordularda gittikçe artan teknik vamedi. emirlere karşı sağlam bir itaat duygu lerine sahib olarak, hâkimdir. Ondan sıtalara onlan hâkim kılmak için daha Sınıfta da her şeyden iğrenen, son mumilige verilmiştir. sunun beslenmesidir. Bununla beraber beklenen ve ona iâzım olan meziyetler, çok zaman bulacaklar, daha muvaffakiderece sinirli bir arkadaşlan varmış. Fırsat bekleyen muhtekirler cesaret, tahammül, adalet ve ijTHktir. Hekimlik biraz sağlam mide lstiyen bir Son günlerde ihracat imkânlarının askerlikteki disiplini sivil disiplinden a Kumandan tahammül ve cesaretüe, say yttle çalışabileceklerdir. yıran mühim bir nokta vardır: Mutlak meslektir. Bu talebenin hali bütün ho genişlemesi dolayısile piyasadaki haSon günlerde Millî Şefimizin Sanayi caların dikkatini çekmiş ve bu kötü reketlerden istlfade ederek bazı ellerin itaat. Sivil disiplinde itaat mutlak değil gıyı idame, itimadı telkin ve emirde mekteblerini ziyaretleri neticesinde verdir. Âmiıle memur arasındaki kumanda bulunması zarurî olan huşunetl tahfif huydan kendisini vaz geçirmek için bir bir takım ihracat mallarını topladık eder. Ayni zamanda, rütbeyı ^ a n ve dikleri çok ehemmiyetli bir karar, hem çare düşünmüşler. lan, stoklar vücude getirmeğe kalkış ve İtaat münasebetleri imkân hududları maarifimiz, hem de ordumuz için Tanziiçindedir. Bir memurun aldığı emri icra yükselten manevî bir otorite teşkil eder. Şakacı profesör: tıklan ve bunun neticesi olarak liatHeıe tehüke zamanlaruıda' gösterilen mattanberi atılan en büyük adımlardan O işi bana bırakın! Ben icabına ların yükseltildiği alâkadar makamla etmekten istifa etmek suretile istinkâf çecaat ona en yüksek ve büyük hakları biri olmak itibarile şükranlara lâyıktır. bakarım! diyerek meseleyi üzerine al n n nazan dikkatini celbetmiştir. Meşru etmesi daima mümkündür. Halbuki asÜç sene zarfında yetmiş beş milyon braGarihdir ki 1914 ağustosunda da, İnticaret yollannm hududları haricine kerî disiplinde kumanda edenle kunaan bahşeder. Yalnız ölüme karşı güle güle nm Sanayi ve Ticaret mekteblerine sarmış. giliz ordusu, tamamile hazırlıksız bir dayı alan arasındaki münasebet kat'î gitmek, yüzü ağartacak bir seyin bize çıkan bu ticaret şeklini takib edenler Ertesi günü hariciye kovuşunu gezerfedilmesi neticesinde alınacak verım orhakkında alâkadar makamlar harekete ve mutlaktır. Çünkü askerlik işi bir mil güldüğü zamanlarda olur. Kumandan da dumuzun hakkile teknikleşmesüıe bü şekilde harbe girmiş; bu muazzam devlerken bir hastaya yaklaşmış: let küçük Portekizden ödünc sarha tolî selâmet vazifesi ve bunun ölüm paha ancak böyle zamanlarda ihtiyatı bir ta Geçmiş olsun! Nasıl gidiyor baka geçmişlerdir. yük yardım edeceği gibi memleketin pu almıştı. O zaman, Kiçner, Harbiye sına bile olsa mutlak surette korunması r?fa bırakarak tehlikeye atılmakta telım yara? Daha rahat mısmız? imErma ve istihsal kabiliyetimizin' art Nazın olduğu gün, kendisine verilen boMüddeiumumilige verilenler meselesidir. Memleket düşüncesi, mil reddüd etmez, Fakat faydasız ve örnek Hasta teşekkürden sonra mustarib olSultanhamamında bir firmanın Tiku etin hürriyet ve istiklâli, ordunun ye olmağa yaramıyan bir şecaat de orduyu masına da fevkalâde hizmet edecektir. zuk uçlu kalemi hiddetle atarak «bu duğu yeri profesörün muayenesine ar markalı dolma kalemler üzerinde ihtehükeye düşürebilecek bir tedbirsizlik Bunu kısa bir zamanda idrak ettikten nasıl Harbiye Nezareti. harbedecek orâne kutlu emelini teşkil eder. Oraya gi olur. Bunun için kumandanlar hayatın sonra daha ileriye gitmek için herhalde dusu, yazı yazacak kalemi bile yok!» zetmiş. tikâr yaptığı lddia edilmlş, hazırlanan Profesör hastayı ve hasta yeri mua tahikkat dosyası, Müddeiumumilige ve ren hakikî her vatandaş asker elbisesini laymetini herkesten çok bildikleıinı ve çok daha kuvvet bulaoak, ayni zamanda demişti İkinci büyük harbin İngiltereyi iydiği dakikadan itibaren bu emelin bunu çok içten duyduklarını her fırsatta artacak istihsal kudretimiz sayesinde kara ordusu bakımından, aşağı yukan yeneden sonra parmağını ağzma sokup rikniştir. havası içinde az zamanda değişerek şah izhar ederler; çünkü beyhude telefat daha büyük çapta teşebbüslere girişmek gene ayni vasıtasızlık içinde buhnası, bu yalamaz mı? Abidin isminde birinin, DiyarbakırEÎ endişelerden ziyade millî selâmet ve ideali küçülttüğü gibi fedakârhğı da imkânını elde edeceğiz. büyük devletin banşseverliğini gösterse Bunu görenler hayTette iken o her dan İstanbula getirdiği bir çuval unu bile, 1933 ten, yani Almanyanm nazi 14 liradan satacak yerde Aksarayda şe millî menfaatin yüksek duygularile göğ azEiltabilir. şeyden iğrenen talebeye kemali ciddiElhasıl her disiplin fedakârhkla başidaresî altında harbe hazırlanmağa başkerci Mehmede 29 liradan sattığı iddia sünün kabardığını hissetmeğe başlar. yetle: lar, fedakârlıkla devam eder, fedakârSivil hayatın ahlâkî kuvveti artık kahİtaat, bir başkasma tamamile teslim ladığı tarihten harb başlayıncaya kadar olunmuştur. Müddeiumumilikçe hak Haydi falân efendi! Siz de bakınız ramanlığa kadar gidebilecek bir cesur olmaktır. Bunun için de emin bir ele hkla muzaffer olur. Bugünkü harbler geçen zaman içinde, iş başuıa geçen devkında tahkikat başlamıştır. sadece bir ordular harbi olmaktan çıkve hocanm taklid ediniz! let ricalinden çoğunun uzağı göreme uğa, hasbilik duyguları da fedakârlığa teslim olunduğunu bilmek çok mühimÇocuk kıpkırmın olmuş. Lâkin ne ça Bunlardan başka, bir kundura ve lâs münkalib olmuş, daha doğrusu sivil fa dir. Bir kumandanın otori*esi de bunu tıktan sonra sulh zamanlarındaki sivil diklerine, daha fazla delâlet eder. Gerçi, tik ticarethanesinin de bir miktar malı disiplinin de artık çok daha ciddî ve re! Emir emirdir. Hele bir profesör inİnjilterede demokrasi usulü cari ve ziletler son hadlerine gidebilecek bir telkin ettiği nispette artar. Başkumansana mim koydu mu diploma almak satışa arzetmediği iddia olunarak. Müd seviyeye yükselmiştir. İşte askerliğin şe danlann bilhassa bu telkini yapmış tec kat'î olması icab ediyor. Bugünkü re nıillet kendi işlerine taraamile hâkimdeiumumilikçe tahkikata el konulmuşjim buhranlarının başlıca sebebleri ara se de, bu kadar hayatî ehemmjyeti haiz imkânsız olur. refi sivil faziletlere kazandırdığı bu yük rübe]i ve muvaffakiyetli kumandanlarsında bu ciheti de görmek lâzımdır. Sulh bir vaziyette, millete yol göstennek Ne yapsın? Hocasına İtaat etmiş ve tur. seklikten gelmektedir. O halde askerlik dan seçilmesi bu sebebdendir. nizamımn bundan böyle çok daha sıkı devlet ricalinin vazifeleridir. O zamanÇorap saklayanlar hastayı muayeneden sonra parmağmı faziletinde esas itibarile sivil fazdletin İnsanın maddî ve manevî kuv/etlerini ve her an için tetikte olması iktıza edeyalamı?. Ama başlamış öğürmeye. BuhFiat Murakabe bürosu, son zamanükselmiş bir temadisi vardır; ve böyle taşırtacak, seciyeleri çelikleştirecek as ceğinden genclik terbiyesi de ona göre lar, Çörçil ile Eden'i dinlemiyenler, İnran geçükten sonra hocası kendisine larda kadm çorablanndaki gayritabü olduğu içindir ki milletin ordusu giltereyi. silâhsız bırakmış ve çok Ç Ç |Ü keılikten başka bir san'at olmadığı için hazırlanmak ıstırarındır. Dünya siyase bir vaziyete sokmuçlardır. Vaktile I n fiat yükselmesini ve çorablann azalışını iltifat etmiş. bunların mazeret ve vukufla yapılması hayatın ahlâk seviyesile daima alâka Mesleğe olan rabıtanın ve hoca nazan dikkate alarak dün bir tarama dardır. Gene bunun içindir ki ordudaki o nispette ehemmiyet kazauır. Bunun tile asırlarca kaynaşmış dedelerimizin piltere de, Almanya ile müvazi olarak sinıza karşı tam itaatinizi cidden şayanı yapmıştır. ÇoTab saklıyan üç ticaret torite, geçici rüzgârlara ve gündelik aksine meydan verilmemek içindir ki «Hazır ol cenge eğer istersen sulhu sa lâhlansaydı. bu harb olmaz ve bu günkü lâh» sözü bütün tazeliğini hâlâ muhafaza sonsuz fedakârlıklara limım kalmazdı. takdir bir şekilde gösterdiniz. Lâkin hane yakalanmıştır. politika ihtiraslarile ahlâkî gevşekliklere kumandanlar, kumandalarına aid bütün etmektedir. Türk milletinin ve Türk oryavrum biraz dikkat etseydiniz, hastayı meseleleri bizzat hallederler. karşı kayıdsız ve şartsız bir kuvvet hadusunun emsalsiz disiplin an'anesini zaorta parmağımla muayene ettikten soninde hükümrandır. Onun kararlarma Vazife ile emir ayni şeyler olmadı m&nızımın teknik ku\^'etlerile daha çok ra şahadet parmağımı yaladığımı gö Kimya Enstitüsüne alınacak millî selâmeti idare eden en yüksek ğından birbirine karıştırılmamak lâ takviye etmek için hiç bir fedakârhktan rürdünüz, sizin gibi ayni parmağı detalebe devlet otoriteleri haricinde hiçbir kuvvet zımdır. Vazife daimidir; emir, zaman ve sakınmamak ve icab ederse, yeni baştan ğil! Sözlerile çocuğu büsbütün mahcup Açık teşekkür Bu sene Kimya Enstitüsüne alınacak karışamadığı gibi hiçbir tenkid de mâni mekânla mukayyed ve mua>"jen bir gaye teşkilâtlanmak münakaşa kabul etmez etmiş. Rivayete nazaran şimdi bir meşoîamaz. içindir. Bunlara taalluku ar:ık kalmamış kat'i vazifelerimiz arasma girmiştir. Eşim ve babamız İçel meb'usu Genehur hekim olan bu zat, yara görmeye talebe miktarı tahdid edilmiştir. EnstiBütün umumî iktidarlar şartlı, îzafî bir emrin hükmü de kalmamıştır. Emir Meşhur olan askerî disiplinimizin şerefi ral Cemal Mersinlinin ölümü dolayısile tüye yalnız 100 talebe alınacaktır. Mütövbeli iraiş.» olduğu halde 6adece askerî otoıitenin ler, muayyen bir gaye için kullanılan B. FELEK racaat eden talebeler ay sonunda mil mutlak olması nedendir? Bunu anlamak bir vasıtayı bildirirler. Bunların kıymet bunu emrettiği gibi en mükemmel disip gerek bizzat evimize veya cenaze törelin en büyük fedakârlıklan yaptıran bir nine gelerek ve gerekse çelenk, telgraf, sabaka imtihanma tâbi tutulacaklar çin bir harb meydanını ve bunun icab ve ehemmiyetleri matuf oHukları şart disiplin dir. dır. mektub veya kart göndererek bu eve gayelere göredir. Vazifelerin hükmü lemli günumüzde bizleri teselli etmek Tıb Fakültesile Fen Fakültesinin bü ettirdiği kumandan ve er münasebetinin ise öaimidir. M. Şekib TUNC lutfunda bulunan kıymetli büyükleritün şubelerine de, muayyen kadroda nezaket ve mehabetini düşünmek kifaBir ordunun kuvveti unsurları arasınmize, merhumun arkadaşlanna, akraba talebe ahnması için, imtihan usulü yet eder. Cehennemî bir ateş altında olümle pençeleşilirken bunlar arasındaki daki iş ahengile ölçülür. Burada elde ve dostlarımıza ayrı a y n mirmet, saykabul edilmiştir. Valiyi ziyaret eden münasebetln şartlı bir tarzda idame et ediiecek neticeler kumandanların gcsgı ve şükranlanmızı sunmaya teessürYoğurt yerken öldü konsoloslar lerimiz arasında imkân bulamadığımızirilmesine ne zemin, ne de zsman mü tereceği alâka, cehid ve kabüiyete göBÜYÜK SAN'ATKAR Fatihte Saraçhanebaşında oturan 70 said olmadıktan başka bunları birbirine redir. Bunun için başlıca mes'uliyet kuMilletler arası şöhrete malik Sovyet, Fransız ve Macar konsolos dan bu vazifenin ifasını sayın gazeteSURİYELİ YILDIZ yaşında Süleyman, İtfaiye caddesinde tağlayarak ordu denen yekpare birüğin mandanlara terettüb eder. Erler umu ları dün Vilâyette Vali ve Belediye reisi nizden tavassutunu rica ederiz. Mısırlı Artist ki bir dükkânda yoğurt yerken üzerine vatan ve ölüm tehlikeleri arasında hiç miyetle kumandanlarile öloüldüğ'inden Dr. Lutfi Kırdan ziyaret etmişlerdir. Merhumun eşi, çocuklan ve damadı fenalık gelerek, düşüp ölmüştür. Cesedi Morga kaldınlmıştır. Yoğurt da tahlil fjatma Hanımefendi, Semihayı gönurdun!. için kimyahaneye gönderilmiştir. Artık fazla kalamazdı. Tam çekilip TARAFLABINDAN İBDA EDİLEN F rünce: gitmenin sırası gelmişti. Gene hür ve Aman kızım, dedi, çok zayıflamışserbest olarak başma buyruk yaşamasın. Rengin de sapsan. Her halde bir nın zevkini tatmaya başlamalı idi. Hiç rahatsızlık geçirmiş olacaksm. şüphesiz ilk zamanlar biraz canı sıkıÇirkinliği yüzünden otuzunu aştığı lacaktı. Kalabalığın, gelen gidenin ahaMe evlenmek imkânını elde edemeBüyük liiks filmi zaman ayrılır, metçiyi bütün dikkat ve hazakatile mu rasmda gönlünü eğlendirmeğe alışmışmiş olan uzun burunlu, çekik gözlü. sun. Sonra istediğin ayene etmekle kalmadı. İlâclannı dp. tı. Yalnız epey üzülecekti. Ama, izzetl inadına kuru, inadma kara Semiha ö tekrar hürriyetine kavuşursun. nüne bakarak cevab verdi: Evvelâ, biraz irkildim ama, şimdi sahibile dost olduğu bir eczaneden yüz nefsinl daha fazla çiğnetemezdi. YaGülünecek ve ağlanacak ibretâmiz sahneler ve hayatı Daha da geçiremedim hanıme yavaş yavaş fikriniz bana epeyce yumu de yirmi tenzilâtla cebinden yaptırttı. kın akrabasmdan birinin öldüğünü, hakikiyeyi gösteren bir saheser Danslar ve zarafetler filmi Aradan üç ay geçince, Semiha, has geçinmesine yetecek kadar bir mirasa fendiciğim. Midem berbad. Mütemadi şak geldi hanımefendi. Yalnız, bildik, Bugün saat 9.30 da H A L K matinesi, difter matineler: B U H AFT A tpirüpak» konduğunu söyliyecek, hatta babasmın yen ekşiyor. Karaciğerim durmadan tanıdık ziyaretçilere bir yolunu bulup talığından âmiyane tabirle 11.45 2 4.15 6.30 ve suare 9 da Bütün şık kadınları ve güzelîik çekinmiyesancıyor. gözükmemek lâzım. Çünkü doğmsu çok olup kurtulmuş, bir şeyciği kalmamıştı. kim olduğunu da ifşadan amatörü erkekleri Bir doktors göstersene kızım. müşkül vaziyete düşerim. Hoş, ben de Beye ve hanıma veda edip ayrılmanın cekti. TAMAMİLE TEZYİN EDİLEN Gösterdim efendim, bizim sokağın kendi kendime gelin güvey oluyorum. zamanı geldiğine kanl olmuştu. Fakat Onu sokak sürtüğü, yanm pabuçlu köşesindeki Sunturluyan eksik olmasın, Gittim, kabul ettüer de, düşünülecek ortalığa kış basmış, sokaklarda yağmur hakiki bir hizmetçi farzediyorlardı ise yirmi beş kuruşa bakıyor. sade bu nokta kaldı. ve çamur birbirlerüe kucaklaşıyorlardı. hakikati ögrendikleri zaman gözlerl A.. Evlâdım seninki nıühim mesele. Senden iyistni mi bulacaklar kı Tarlabaşındaki harab kârgir evin ta faltaşı gibi açılacaktı. Şinemasma koşturuvor ve ( Eski SAKARYA 1 Öyle mahalle doktorlannın halledebi am?. van arasını teşkil eden odasını gözüSaat sekize dcgru son hasta da gitYeni mevsim için daima türkçe ve ilk vizyon filmleri göstermek üzere açüıyor leceği işlerden değil her halde. Tanın Doğru hanımefendi. Sekiz, on se nün önüne getirdi. Ya küçük sobayı tikten sonra Semiha. doktorun kapısımış dahiliye mütehassısı Murtaza Sanedlr yoksulluk çekiyonım. O zaman kurup odun tedarik etmek, yahud her na mütereddidane ve nazikâne iki darkıba gitsene. danberi odamı elcegizimle düzeltirim. gün kömürcüye taşınıp saç mangalla be indirdi. Vallahi hanımefendiciğim, siz be Giriniz! Her işimi kendim yapanm. Onun İçin idareye çalışmak lâzımdı. Şu sırada tarafuıdan varatılan nim vaziyetimi pek iyi bilirsiniz. Ona Büyük TÜRKÇE film. Şarkın meşhur Aşk ve Kahramanlık efsanesi her ikisi de ne kadar güçtü. Hususile yadırgamıyacağımı sanıyorum. Kelimesi kulaklannda akis yapar beş lira viziteyi nereden bulup vere20 birinciteşrin yannki PAZARTESİ aksamı e\inde rahatça yapmaz bir gölge gibi içeriye kaydı. Pekâlâ kızım. Ben de Meymenet doktorun kaloriferli yinı? kadar Murtaza Sakib Bey geniş bir tebessüm Hanımefendiye telefon ederim. Yann yatıp kalkıyor, karnı doyasıya Doğru kızım. Vâkıa hastanede de yeylp içiyordu. Onun için istifasını (!) ve tatlı bir sesle: hemen git!. Senenin eüzel filmini takdir bakar ama, o kadar kalabalığın içerivermeği bahara talik etti. Hizmete Ne o Semiha, dedi, ne haber banazarlarile seyrediyorlar. *** sinde hiç şüphesiz fazla dikkat etmeğe alıştığı clhetle yaptığı işler de kendisi kalım! Bugün saat 11 de tenzilâtlı matine | imkân bulamaz. Vaktile ben de çektiMeymenet Hanım, o kadar darda ne o kadar güç gelmiyordu. Meymenet Dün 2 30 matinpsinden itibaren mevsimin en RÜzel proiframile açüdı. Bu evi, bu güleryüzü, bu rahat ve . ğim için bu mel'un mide ağnsmın ne kalmıştı ki, Fatma Hanımefendinln Hanım, eski elbiselerinden, şapkala oyalayıcı hayatı terketmek, ebedî yalbir bili^ ™ B U G Ü N ^ ™ büyükYalnız,derd olduğunu pek iyimua gönderdiği Semihayı fazla hiç bir tet nndan kullanılabilecek olanlan bay nızlığa ve hayat mücadelesine tekrar rim. seni ona meccanen kik ve tahkika lüzum görmeden alıdönmek. Soğuk odada tiril tiril titxeyene ettiıebilmek için ne yapalım, bil verdi. Bir hafta sonra da yeni hizmetçi ramlan vesile ederek veriyor, hiç bir Telefon: 43143 şeye para sarfetmemeğe alışmış olan mek. Bütün masraflannı kendi cebinmem? hanımma sıkıla büzüle; Semihaya dışanya çıktığı vakit tram den görmek. Ne için ve kimin için? ?. Sinemasında Affedersiniz, dedi, hastalı|ıın geSırf o menhus hürriyetine kavnşmak Kansile de. kendlsile de ahpablı ne nüksetti, müsaade ederseniz hasta vay masrafı bile ağır geliyordu. Oraya kapılandığı andan itibaren yirmi lira için mi? Böyle bir harekete delilikten B UGÜ N ğımız çok ileridir ama, mübarek zat. neye kadar gidip doktorlardan birine aylıgını, yalnız başına yaşadığı zaman başka ad takılabilir miydi? Semiha parayı fazla sevdiği için öyle tavsiye muayene olayım. lardaki geçinme vasıtası olan baba sağ eliîe gögsünün alt tarafını işaret ile filân kafiyyen bedava bakmaz. Dur. Ük büyük maccra ve aşk Rahatsızlığın nerenden kızım?. S İ N E M A S I N D A smdan kalma İki küçük dükkânın kl ederek: Dur. Aklıma kurnazca bir fikir geldi, filmi olan Midemden hanımefendi. Diinya Komikler Kralı Doktor bey, dedi, bir iki gündüı S İ N E M A S I N D A rası on beş liraya ekliyerek bir yana Ama, çok rica ederim, darılıp gücen Sen deli misin ayol?. Bizim bey, koyup biriktiriyordu. Bundan daha en midemde yeniden hafif bir baygmlıfc Zevkine dovaı*ıvacaĞınız me. Yahud benimle alay etme!. Murhissetmeğe başladım da.. taza Sakib Beyin zevcesi Meymenet Türkiyenin en meşhur dahiliye müte fes bir hayat mı olur?. nefis bir film Hâdiye ÎCLÂL Hanım, kaç aydır, bir orta hizmetçisi hassıslardan biri. O, dururken kalkıp Türkçe Sözlü Bir akşam, Meymenet Hanım, kimbaşka doktora gidilir mi? aradıgı halde bir türlü bulamıyor. Hayır. Belkl zahmet olur, diye bilir neye canı sıkılmıştı eve döndüğü Hakikî bir kahkaha tufanı Yani, beni oraya hizmetçi olarak Pazar 27 Ramazsn vakit Semihaya her zamanki gülerdüşündüm de. olan yeni filmleri . mı göndereceksiniz, hanımefendi?. Evin adamlanna da bakmıyacak yüzü göstermedi. Hatta selâm bile ver 1 Şaheserini mutlâka görünüz. Yavrum, düpedüz bu iş için olsayVasatî saat Ezanî saat meden yatak odasına doğru yürüdü. dı, elbette senin gibi kibar düşkünü, mı artık? Ne bu. Baş rollerde : Güneş 6.16 12.52 İntizar salonundaki hastalann arka Bu vaziyet paşa kızına epey ağır geleski bir pa§anm kızma böyle bir teklifte bulunmazdım. Fakat sıhhat meselesi. lan alındıktan sonra Meymenet Hanım mişti. Sofrayı hazırlarken kendi ken11.59 6.34 Ofie Baş rollerde : Mühim şey. Çünkü bugün beş lirayı hemen kocasmm muayene odasına dine söyleniyordu: Behey sersem kan, senin benden bulup buluşturup versen de bir mua girdi; MİCKEY ROONEY 15.01 9.37 | Ikindi Aman kuzum, dedi, şu Semihamn ne farkın var? Ama, tesadüf seni Muryene ile iyi olacak değilsin ki. Hiç olŞaheserinde bütün sevircileri kendiJUDY GARLAN 17.26 12.00 nıazsa on beş yirmi günde bir, her ilâc midesi afrıyormuş, iyice bir bak. Has taza Sakib Bey gibi ayda bin, bin iki Akşam lerine bir kat daha bağlamaktadır. Fevkalâde mizansen... Muazzam CECİLLA PARKER bitişinde gidip görünmek ve paralan tayım filân diye gitmeğe kalkar da ge yüz lira kazanan bir adamın karşısına Proeram salı (dinü akşamına Ystsı 1.31 \ ve kuvvetli mevzu 18.56 Filme ilâve clarak renkli manzara çıkarmış. Onun karısı olmuşsun. Talibayılmak lâzım. Halbuki bu şekilde o ne yüzüstü kalınz. kadar devam edecektir. Karısının bu tavsiye ve telkini kar lıim yaver olsaydı, şimdi belki senin racia tamntr.en iyi oluncıya kadar, bir Bueün saat 11 de tenzilâtlı matine Bugün saat 11 de tenzilâth matine 11.12 , I Buffün saat 1 de tenzilâtlı matine 4.37 Imsak kaç ay kalır, adamakülı tedavi olur şısında Murtaza Sakib Bey yeni hiz yerinde ben, benim yerlmde sen bulu J 1 eşyası dolu gizli bir ardiye carın sakladığı eşya meydana çıkarıldı Sehir Fikirler haberleri Askerlikte disiplin Manifatura Profesör M. Şekib Tunc 19 Birincitesrln 194T H E M MIHINA NAUNA mmmmmm Uzağı görmemenin zararı öyter ajansının askerî muharriri, •Fransadaki İngiliz kuvvetleri başkumandanı General Lord Gort'un Dünkerk dasıtam ile biten Flandr faciasınm başlıca sebeblerini kuvvetle aydınlatan harb telgrafları» üzerine bir yazı yazmışür. Bu yazıda deniliyor ki: «Son günlerde neşredilen bu telgraflardan alınarak bir hisse vardır ki o da, Gort'un dediği gibi «bir seferî kuvvet, büyük bir harbde kullanılacaksa, bunun, ' kendisinden beklenilen vazife ile mütenasib bir mikyasta teçhiz edilmesi hayatî bir zaruret teşkil eder.» Bu sözden açıkça anlaşılıyor kî Ingiltere, 1939 eylulünden 1940 mayısına kadar geçen 8 aydan fazla zaman içinde, Fransaya gönderdiği küçük seferî kuvveti, kendisinden beklenilen vazifeye uygun bir tarzda teçhiz edememiştir. General Gort, İngiliz ordusuna verilen bölgeyi işgal ettiği zaman, maiyyetindeki kuvvet 222,200 mevcudlu imiş ve kendisine 1940 başından yazı sonuna kadar bazı birlikler daha gönderileceği vadedilmiş. Bu birlikler hakkında ya muharririn kendisi. yahud da Anadolu ajansı mütercimi tarafından .koU tâbiri kullamldığı için bunlann tümen mi, kolordu mu oldufu anlaşılamıyor. Fakat mesele orada değil; İngilterenin kara ordusu bakımından ne kadar hazırhksız olarak harbe ıprdiğindedir. O kadar ki 10 mayısta Alman taarruzu başladığı zaman, sahra toplannın zırh delici mermileri bile henüz İngiliz seferî ordusunun eline geçmemiş imiş. Bunu Lord Gort'un telgraflarından öğreniyonız. Satılacak malı olmadı 3 ğını söyliyen bir tüc TAKSİN Sinemasında Büyük Muvaffakiyet Bedia Musabeni Mari Kuini 5 = KUçUk niKaye JK hikâye Türkçe Sözlü Arabca Şarkılı ve Sözlü KIZIM DUYMASIN ELHAMRA Sineması I RK \ I I R EN Doktorun hizmetçisi ]| Hadiye lclâl ^ SÜMER ZALOĞLU RÜSTEM ANNA NEAGLE RAY MILLAND I R E N Beşiktaş SUAD PARK Sineması• DÜŞMAN ELİNDE ESİR SARAJEVO SARAY lurkçe oozlu MELEK # İPEK, LOREL HARDİ A N DY H A R D İ Â Ş I K ORMÂNLÂR HÂKİNİ LOREL HARDİ Â SIK VYARNER BAXTER BRUCE GABOT

Bu sayıdan diğer sayfalar: