CUMHURÎYET Mayîs 1941 BULMACA M. ÇORÇILIN 1 2 3 4 5 1 2 1 3 i 5 7 • • • • E NUTKU görmeden Tobruğa erişerek büyük bir g&rnizon teşkil etti. Bu gamizon gonderilen takviye kıtaatüe bugün orada müdafaa halindedir. Almanlar nasıl ilerlediler? Şimdi malumunıuz olduğu veçhile, AJmanlar Agedabyadan ileri gitmek niyetinde değillerdi. Maksadlan zırhh kuvvetlerimizi orada tutmak ve bir taraftan İtalya ve Sicilyadan büyük kıtalar sevkederek bizim Yunanistana takviye kıt'aları göndermemize mâni olınak için bir şaşırtma hareketi yapmaktı. Fakat Almanlar hayret verici cnuvaffakiyetlerini kazanınca ertesi günü ne yiyeceklerini, ne içeceklerini pek az düşunerek çölde ileri hareketlerine devEm etmişlerdir. Çok kuvvetli Tobruk ve Mısır hududlarını muhafaza etmekte olan büyük kuvvetlerin önüııe gelinceye kadar bu ileri hareketi devam etmiştir. Bu hududdaki kıt'alar kara ve deniz münakalâtı sayesinde emniyette idiler. «Nil vadisi ve Akde• niz için bütün kuv• 1 • i vetimizle dövüşmek • niyetindeyiz» • •; 9 Soldan sağa: 1 Saçma. 2 İztırab çekiş, bir harfin okunuşunun tersi. 3 Mevki, deîme makinesi. 4 Bir tütün ve sigara cinsi, su geçidi. 5 Bir edat. 6 Eski bir mabud, sıfat edatı, bir sayı. 7 Avrupada bir nehir, kimsenin hakkını kimseye geçirmiyen. 8 Bir harfin okunuşu, yontma. 9 Bir çeşid keski, yel. Yukarıdan aşagıya: 1 Küçük oda. 2 İslâm dinlnin en'anelerinden, bir sayı. 3 Bir yıldız, Peştenin eski lsmi. 4 Uzuvlanmız dan, bir çiçek. 5 Surat beyazlıgı (ikl kelime), Arab harflerinden birinin okunuşu. 6 Vücude zerkolunur. güzel san'at. 7 Hususl bir mefhuma malik. 8 Bulut, ferd. 9 Küçük konuşma vasıtası (iki kelime). EvvelM bttbnacanın halledilmi» 1 1 Atlantik harbi devam cdiyor bu suikasde tekaddüm etmiıtir. Kuv vetli İngiliz müfrezelerl karaya çıkmış ve Basranın şarkmda fevkalade ehemmiyetll bir köprü başının kontrolunu eline almışlardır. Burada hiç çüphesiz uzun müddet ve çetin bir surette dö vüşmek mecburiyetinde kalacagız. Raşid Ali şiddetli usullere müraca*t etmiştir. Günlerce bu yerlerdeki vaziyet hakkında büyük endişeler içinde kaldık Dün Habbaniye garnizonu bir çıkış yapa.rak muhasımları bozgıına uğrattı ve kaçmağa mecbur etti. 26 Irak subayı ve 408 asker esır edüdi. Düşmarun zayiatı bin kişi olarak tahmin edilmektedir. Belkl de Almanlar biz isyanı bastırmadan varacaklar ve bu takdirde 1şimiz daha zorlaşacaktır. Belki de lsyan kasidli bir şekilde vuku bulmuştur. Iraklılan mümkün olur olmaz Ra^id Aliden ve askeri diktatörlükten kur tarmak niyetindeyiz. HALK Dılı ıle Tayyare sınıfları Tahta ve Japon kflğıdından kurulan ilk tayyare eglence mahiyetini geçmi. yen uçuşile Büyük Harb gibi yıkıcı bir sava$ içinde iş görecek vaziyetten çok uzaktı. Malzemesinl tekemmül ettirerek ahşab ve beze yükselince ancak keşif vazifelerinl yapacak kabiliyete erdi. Fa kat düşman araz^i üzerindeki gezintilerde rasıdın gözüne çarpacak malumatı kumandanlığa eriştirmek kâfi geîme. di. Çünkü düşman da mukabil tedbirler. le benzer işi yapıyordu. Yerden havaya karşı müdafaanın kıymeti meydana çıkmamıştı. Tayyareyi havada tayyare ile püskürtmek lâzımdı. Rasıdlara ta bancalar verildi. Sür'atli ve müt*h?.rrik iki hedeften birine atılacak tek kur. şunun kifayesizliği muhakkaktı. Bunu gören Fransu tayyarecisi Carros tek sa. tıhlı tayyaresi üzerine bir «Hotchkiss. makineli ttifeği koyarak av tayyareciliğinin taslagını kurdu. Bu tüfek perva. nenin dönüş sahasından ateş ediyor. du. Pervaneyi korumak için de pateian üzerine (pervane kollarına) ve namlu istikametine gelen kısımlara sert birer menşur parça yapıştınldı. Artık avcıhk başlamıştı. Bu tayyare 1915 nisamnda Alman topraklanna lnmeğe icbar edildi. Fokker pervane arasından attşı ıs. lah ederek Synchronisme işini halietti ve tüfek atışı ile pervane dönüşünü a. yarladı. Tayyare üzerine yerleştirdiği «Maxim» tüfegile cephelerin h&kimi oldu. Ve Işte asıl av tayyarecillgi mey. dana çıkmış oldu. Bu arada topçunun eremediği ve düs. man içerlerindeki mühim hedefler iirerine tesir yaparak hasım ihtiyatlarını ve bilhassa maneviyatını bozmak diişün. cesi eksik değildi Buna da Almanlar 1914 agustosunda Paris üzerine vaotık. lan bir bombardıman akınile bas'adılar. Fransızlar da tay^areden atılacak bombaları ıslah ettiler. Keşifle başlayan, bombardımanla de . vam eden tayyareciligin nihayet avcı. lıkla sınıflara aynldı. O, keşif ve bombardıman tayyarecllikleri kuruldu. Bun. lardan başka deniz ve torpil tayj'are. ciligi diye bir sınıf daha sayılmakta ise de mahiyet itibarile torpil tayyareciliği karadaki bombardıman tayyara. ciliğinin eşidir. Çünkü kara hedefine bomba ne ise, deniz hedefine de torpil odur. Bununla beraber deniz hedefleri için bombalar tehlikeli olmaktan geri kalmamaktadır. Hülâsa edersek; keşif tayyareclUği normal olarak ordularda yer almış, bombardımanlar topçulann kısa monzi. lini uzatmış, avcılar da gerek topraklan müdafaa ve gerekse taarruz eden kafileleri himaye kaygusıle meydana çık . mıştır. 300 lira çalarak memleketine kaçmış! Anadoluya giden bir hırsız yakalanarak getirildi Marpuççularda Sabuncuhanı caddesin. de kahvecl Mehmedin dükkânındaki çekmeceden 300 lira aşırdığı iddia edilen Hasan Süleyman oğlu İstanbuMan Anadoluya kaçmış, memleketi olan İsken derun köylerinden birine gitmek üzere iken, buradan vaki iş'ar üzerine yakalanmıştı. îstanbula getlrilen bu genc, dün adliyeye gönderilmlş, Sultanahmed İkinci Sulh Ceza mahkemesi hâkimi Celâl tarafmdan sorguya çekilerek, tevkif edilmiştir. Kendisinin, martın 2S inci eünü, müşterl olarak oturduğu kahvehanede, kahveci Mehmedin bir aralık dışan kahve götürmesini fırsat bilerek ocağa yaklaştığı ve kahve ocağı yanındaki açık çekmeceden zarfa sarıh 300 lirayı aşınp uzaklaştığı, iddia olunuyor. Hasan, «ben aşırmadîm» demektedir. R A D YO srünkü program J 8,00 8.03 8.18 8,45 12,30 12,33 12,50 13,05 13,20 Program Haberler Müzik (Pl.) Yemek listesi 18,30 19,30 19,45 19,50 20,15 20,45 21,30 21,45 22,30 22.45 23,00 23,30 Çifte fasıl Haberler Konuşma Şarkılar Rad. Gazetesl Temsil Konuşma Orkestra Haberler Orkestra Caz (Pl.) Kapamş • Program Şarkılar Haberler Şarkılar Müzik (Pl.) • 18.00 Program 18,03 Müzik " Fırtına varsın kükresin,. tahribatım yapsın, karşılayacağız, ve yeneceğiz !,, İngüiz Bojvefcüi ÇörçiZ'in, evt'elki gün Avam Kamarasmda. söylediği nutufc, Anadolu Ajansı geç vakte kadar yetiştiremediği için maalesef latııam neşredilememişti. Bugün de nutfcun. mütebaki Jctsmmı dercediyoruz. Basvekil hükumete itimad takririnin müzakeresi esnasında ilk sözlerini Lloyd George'a verdiği cevablara hasretmis re nutfcun pek de teşvik edici mahiyetU oimadığına isaret ettikten sonra, ruallcrin bilhassa Türkiyeye ve Çanakkaleden geçerek Alman askeri nakîeden gemüere mütea'.lik kısmına, şu cevabla »jıu!cabelede bulunmujtur: <TürJciye, bu vapurlan tevkif hakkxnx haiz buluv.mamakta idi.» İngiliz Btwtekili. bu CPi'cbınt, Montrettr mukavelesinin Bogaziara aid maddesi tîe teyid ettikten sonra, başka bahislere geçerek Türktiyeİran anlaşması hakktnda malumat oermif ve sözü, itimad reyi meselesine mtikdl ettirerefc «bugün, hükumetin üzrrinde bulunan yük nec'inden bir yvkü herhangi bir ktmsenin kaldrracağir.ı zanTietmiyorum.> dcdikten sonra, hükumetin, Avam Kamaras\ tarafından, hakktnda beslenen hissiyaU öğrenmeğe hakkı olduğunu, bu itibarla itimad rey istedigini tzah etmiştir Bunu mıiteakıb, basvekil, Balkan meselesine geçerek, hükumetin, Balkanlardaki tahjidatı, «on dakikaya kadar mtıntazaman takib etliğini anlatmif, veniden tnüşkül yoia girmefc icab ettiği zaman, kendisintn, aynı ifi gene yapamıyacağına kanaali olduğunu söylemif ve Almanyantn bütün Avrupaya yaytlmat\nın kuüret rnernbat olamıyacağtnt ijaret ettikten sonra İngilterenin tank imaiâttTim, «enr sonundan evvel, bugünkünün tki m'«bne çıkacağım, Amerikantn muazzam iitihsnlâtının bu hesaba dahil oltnadığtnı izah etmi», harbin mes'uüyetini ş'rıidtj/e kadar oîduğu gibi, bundan soııra da deruhte etticint söylemistir. «Kan, gözyaşı, inkisar devam edebilir» p ü s K|Ü R|M|EIK E T E Rla IİAİN E R Ü Y AİL A R • R ÇİB İİL • YİB Y|E E M R ! v E|R • M M A • Y A T|A K • Llt |MİE R • SIA G1 E D AİTİB PÜIZIA Rİ El HİB'BİAİNİA T 3 4 Cumhuriyet^ ^ Sinemalarda pireler Hiç bir zaman kan, gözyaşı, sfty ve terden başka bir şey vadetmedim. Şimdi bunlara hatalar, noksanlar ve lnklHarekâtın istikbali hakkında tahmin sarlardaki tam hissemizi ilâve edece lerde bulunmak şuurlu bir i§ olmaz. glm. Bütün bunlar çok uzun bir zaDüşman zırhlı kuvvetler itibarile üs man devam edebilir ve bundan sonrası tün olduğu müddetçe, hava kuvvetleri nihai ve tam zafer olacaktır. Alkışlar). haien aşağı y u k a n müsavi olmakla beraber, çöl harbinde avantaja malik buAtlantik muharebesi safhalan lunacaktır Fakat Mısırın kuvayı külÇörçll, şunlan ll&ve etmiştir: liye ile istilâsı için muazzam hazırlık« Atlas «meydan muharebesi» nln lar icab edecektir. Hatta ilerleyen kıt kazanıldığını söylemek hatadır. Bu huslan sun'î bir nehrin takib edebilmesi sustaki hüküm verme tarzımız, limaniçin bir boru döşenmesi icab edebile lanmıza varan tonlann adedine dacektir. Bize gelince, bizim arkamızda yanmaktadır. Halen mUnakalâtımın azırhlı arabalar için en fena arazi teşkil ğır zayiat pahasma idame ediyoruz. Bu eden mümbit bir çöl mevcuddur. De zayiatı, yeni vapurlar lnşa, hasara uğnizlere hâkim bulunuyoruz. Ve Alman nyan vapurlan tamir ve vapurlann arasındakl lar Afrikada hallettikleri bütün mese hareket ve muvasalatlan lelerden çok daha çctin meseleler kar zamanı kısaltmak suretile karşılamağa çalışıyoruz. Bütün bu sahalarda büşısındadır. Tobruk ve Giridi ölünciye kadar yük terakkiler elde ettik. Fakat yapılacak daha çok iş vardır. Birleşik Amerimüdafaa edeceğiz ka tarafından bize gelen devamlı yarİleri ve pek yüksek taarruzi kıymette dım dalgasile 1941 senesl zarfında eolan Girid ve Tobruk mevzilerini hiç saslı asgarl münakalâtı İdame ede bir ricat fikri olmadan ölünciye kadar bileceğimiz muhtemeldir. 1942 yılı İçin. müdafaa etmek niyetindeyiz. Girid he Birleşik Amerikada munraam vapur nüz taarruza uğramamıştır. Tobruğun inşaatına gtiveneceSiz. Birleşik Ame sevkulc«>şî ehemmiyeti daha ilk gö rikada, bizim büyük irtşaat proşrramıtüşte aşikârdı ve düşmana mukavemet mıza il&ve edilince bizl bu seneyl iyi edilmez bir surette kendisini tahmfl et bir şekilde geçirecek olan muazzam tlmiş olduğunu şimdi herkes görebilir. caret vapunı inşaatı hakkında şimdiîlil vadisi ve Akdeniz için bütün kuv den teminat almış bulunuyorum. 1943 vetlerimizle döğüşmek niyetindeyiz. yılının, e?er harb o tarihe kadar devam Kuvvetlerimiz ve kaynaklarımız bu va ederse. daha kolay meseleler arzetmesi zifeyi iia edeceklerdir. mümkün ve muhtemeldir. Almanlann maruz bulunduğu müşkülât Çocuk Esirgeme kurumunun İstanbul halkından bir ricası Çocuk Esirgeme kurumu İstanbul merkezinden: İstanbul içinde ve dışında mevcud 35 şubemize. fakir çocuklara yardım maksadile yalnız kendi hududları dahilinde olmak şartile para toplamak mezuniyeti verilmiştir. Bu parayı tophyanlara (Çocuk Esirgeme kurumu İsfanbul merkezi) mühürünü hari fotografh hüviyet varakalan verilmiştir. Binaenaleyh, fotoğraflı hüviyet varakası gös» teremiyen ve mensub olduğu mıntakasınm haricinde para toplamaya teşebbüs eden tahsildarlara, bazı yanlışlıklara ve suiistimallere meydan vermemek içtn, muhterem halkımızm nazan dikkatini celbeder, bilhassa bu gibilere para vermemelerini istirham ederiz. Zabıta vak'aları Sirkecide Afyon otelinde oturan Jozef, Beyoglunda Ermenl kilisesi önünden geçerken müptela olduğu hastalık neticesi düşerek bayılmış, Beyoğlu hastanesine kaldınlmıştır. ~)r Aksarayda oturan Emin de Beyoğluna giderken binmiş oldugu tramvayda üzerine gelen fenalık neticesi bayılmış, o da BeyoŞlu hastaneslnde tedavi altına alınmıştır. ir Küçükpazarda Hamam sokağında oturan 8 yaşlannda Salim. Beşiktaş Fatih tramvayı İle Eminönünden Fatihe giderken düşmüs, başından yaralanmıştır. if Eyübde Bahariye caddesinde Ali Rıza, yag fabrikasında çalışan Muzaffer. fındık yagı imal eden makineden yag çıkanrken, kazaen makine topunun düşmesi neticesi muhtelif yerlerinden yaralanmış, Balat hastanesine kaldırılmıştır. İf B^lıkhane iskelesinde hamalhk yapan Sıvasll Kâmille Eminönü Valide han iskelesinde sandalcı İbrahim Bilâl arasında İş yüzünden kavga çıkmış, tbrahlm Bilftl çakı ile KftmiU arkasın dan yaralamıştır. ic Samatyadan Yedikule Istikametine gitmekte olan şoför Cemal ldaresinde 3491 numaralı kamyonun lftstigi patlamış ve tekerlekteki demir halka bütün şiddetile fırlıyarak o civardan geçmekte olan 19 yaşlannda Hanife adh bir kıza çarpmıştır. Pehlivan güreşleri Kızılay Hendek şubesi 19 majas pazar günü alaturka pshlivan güreşleri tertib etmiştir. Müsabakaya girecek güreşçilere elli liradan başlıyacak ikramiyeler verilecektir. Nikâh Mütekaidini mülkiyeden Hüsnü Bekir oğlu mahdumu Ereğli kömürleri lşletmesi umum müdürü Bedri Bekir oğlu ile profesör kimyager Mustafa Hakkı Nalçacının kerimesi Belkis Nalçacmın nikâhlan 8 mayıs 941 perşembe günü Beyoğlu Belediye salonunda dostlan nın hururunda akdedilmiştir. Tara feyne saadet dileriz. * • * * Beyoğlu Bekâr sokağında 2 numarada N Ç. imzasile: «Herhangi bir sinemaya gidip yerlerimize oturduğumuz zaman aradan bir müddet geçince bacaklarnnızda bir kaşınüdır başhyor. Etraftakilere karşı duyulan mahcubiyet bir yana, eve döndükten sonra ötemize berimize glrmiş pireleri temizlemek birkaç gün eürüyor. Üstüste çamaşır ve yatak takımları değiştirmek mecburiyetinde kalıyorur. Sinema, tiyatro ve saire gibi umumi mahallerin teftişleri esnasında koltukların ve yerlerin de temizliğinin kontrol edilÇörçil tözlerine fu turetle devam etmesi, bunların sık sık süpünilüp yıkanmijtir: masının temini hakkında alâkadarlarvn General Wavell'in kumandasmda nazarı dikkatini celbetmenizi dilerim.» şimdi yarıra milyon kadar asker vardır Fırınlarda ecnebi tngiltereden devamlı bir teçhizat dalgası bu bolgeye gitmekte olduğu gibi müstahdemler Habeşistanda ve Somalideki düşman Tahtakalede ekmekçl san'atkirlar mukavemeti de ytkılmak üzere oîdukahvesinde Türk hamurkârları ve pişiri ğundan bütün oradaki kıt'aların müs | cileri namına aldığımız bir mektubda temir bir surette şimalde tahşidi müra«küçük san'atlar kanunu» ahkâmı hilâfı kün bulunmaktadır. Hakikatte bu t8na olarak b a a fırınlarda ecnebi tebaası haşşüd bir kaç haftadanberi sür'a'le hamurkâr ve pişiıiciler kullanıldığı bil devam etmektedir ve General Smuts dirilmekte ve bu fırıncıların yapılan mükemmel Cenub Afrikası ordusuna kontrollar esnasında «Türk işçi bulama Akdeniz kıyısına gitmek için emir verdığımız için bunları istihdam ediyoruz.» miştir. Fskat batı çölünde veyahud Mxsırı mazeretini ileri sürmekte oldukları, halbuki işsiz Türk hamurkâr ve pişiricile çeviren çöllerin herhangi birinde harb rin Taftakaledeki ekmekçiler kahvesin ancak tam teçhizath nisbeten küçük de boş oturmakta oldukları ilâve edile kıt'alar tarafından yapılabilir. Çölde rek merciinin bu mesele ile alâkadar ol büyük kıt'alar kullanılması ancak felâketle neticelenebilir. İşte İtalyanların maa rica edilmektedir. başına bu felâket gelmiştir. Afrika Kayıb aranıyor toprakları boyunca 180.000 kişi, bir kers Afyonkarahisarm Dinar kazasında kuvvetlerinin başı kesilince geri çekilTekke mahallesinde Gedik oğullarından mek imkânını maddeten bulamadı. Al330 doğumlu Hüseyin oğlu Mustafa man zırhlı kuvvetleri Sirenaikin ileri Hapikaya on aydanberi kayıbdır. Gören hududunu muhafaza etmekte olan yeve bilen varsa kardeşi Rasim Hapikaya. gâne zırhlı livamızı mağlub ederek tahya haber verilmek üzere gazetemizin rıb «ttikleri zaman bizim başımıza da «Halk sütunu muhaiTİri» adresine bil gelebilirdi. dirmesini rica ederiz. Sirenaikteki vaziyetin sebebleri Er Ageylada olup biten hakkında Bir genc iş arıyor henüz tam rapor almadım. Bazı geneSaraçanebaşı Halk berberi İ, Kirişçi rallar ferdî yer değiştirmelerinde maelile Mehmed imzasile: kul olmıyan tehlıkeleri göze alarak e«20 yaşında lise mezunu bir gencim îir düştüler. Hâdiseler o kadar seri ceBana ayda 3035 lira temin edecek bir reyan etmiş ve insanlarm yapacak o iş arıyorum. Arru edenlerin adresime kadar işleri vardır ki, mâzi hakkında müracaatlerini rica ederim.ı duracak zamanımız yoktur Fakat bazı hüyük hususiyetler meclisi hayrete düşiirecektir. Alman zırhlı kuvveti biBeyoğlu Halk sinemasi zimkinden pek fazla büyük değildi. Bugün Trknik hatalar vukua geldi ve talihiMatine 1 de, gece 8 de miz yaver olmadı. Pek az muharebe 3 filim birden ile zırhh kuvvetlerimiz bozuldu. Bin1 Çöl K m Cemile, Türkçe gazideki diğer kıt'alarımız ise bir fır2 Kara Dev avantür kadan ibaretti ve seri bir ricatle zarar 3 Kan Davası Kovboy Derunî bir korkunun tesiri altında kalarak babasının etraiında bir pervane gibi dönüyor ve onu memnun etmek için binbir şey icad ediyordu. Ona, yumuşak yünden gecelik takkeler öniyor, gayet kurnazca teıtib edilmiş suallerle canının hangi yemişleri istedigini öğreniyor ve bunları tedarik etmek endişesHe saatlerce çarşı, pazar dolaşıyordu. Bazan bütün bir ögleden sonravı babasmın odasında eeçiriyor, okuduğu romanlarm fazla hoşuna giden. kısımlannı tekrar babasma okuyor, bazı romanların mevzuunu başından sonuna kadar ve en ince teferrüatlar üzerinde dıırarsk saatlerce anlatıyordu. Bu suretle babasını, küçük bir çocuk gibi ovslamağa, eğlendirmeğe çalışıyordu. Peterdsn şimd.iye kadar üç mektub almıştı. Bu mektubların hepsi de Kieften selmişti. Peter mektublarında oradaki hayatı hakkında gavet geniş izahat veriyor, istikbalden bitkin bir ifadevle bahsediyordu. Fakat. Miett kocasının bir çok hislerini gizlediğini ve yazılarında tamamile samimi olmadıgım seziyordu. Peter'in kendisine karşı derin ve tahammülsüz bir iştiyakla yanıp ka\Tulduğunu, ancak bunlan erkeklik gururuna sığdıramadıgı için açmadığmı anhyordu. Bu mektubların bazan boş ve manasız görünen, ümid veren, teselli eden. gülümseyen kelimelerinin altmda Peter'in ırtırabdan gerilmiş yüzünü göriiyordu. Peter mektublarmdan birinde şunları yazmıştı: « Sevgili Miett'çiğim, dört aydanberi senden uzak yaşıyorum. Bazan her gün bir yaş daha ihtiyarladığımı hissediyorum. Gündüzleri şöyle böyle vaktı öldürüyoruz. Fakat geceler!.. Gecelerden ne kadar korkuyorum bilsen!.. Lâmbayı söndürüp de yatağımıza uzandığımız zaman yalnızlığın ve uzaklığm acısını kalbimizde duyuyoruz. Ben, Kölber adında Avusturyalı bir astegmenle bir odaya düştüm. Yeni niçanlı imiş. Kaç defa dikkat ettim. Lâmba söndükten sonra bir müddet hareketsiz yatıyor. uyuduğuma kanaat getirince hıçkırarak ağlamağa başlıyor. Sevgili Miett'çiğim, bu arslan gibi erkeğin ağladığmı duyduğum zaman içim nasıl burkuluyor tarif edemem. Galiba bazı geceler ben de aynı şeyi yapıyorum. Fakat hiç bir zaman ümidleri kırılmış ve kendini ye'se kaptırmış bir iniitn değilim. Allah kısmet ederee ilkbaharda senin yanında bulunacağımı km\etle tahmin ediyorıım. Miettçiğ'm. benim seni düşündüğüm gibi, sen de ctaima beni düşün Benden mektub alarnadığm zamanlarda sakın telâşa ve kedere düşme. Vaziyet dolayısile pcstalar çok intizamsız bir hale gelmiş. Üç haftadanberi sakal bırakıyorum. Yakında sana sakallı bir fotoğrafımı göndereceğim. Tıpkı İsaya benzedim. Beni bu halünle gördüğün vakit gülmekteıı bavılacaksın...» Peter, mektublarımn hiç birinde kaçmak teşebbüsünde bulunduğundan bahsetmemişti. Mıett kocasınrn ükbaharda gelebile Vaziyet , kânunuevveldekmden daha fena değil Buna binaen, kânunuevvelde Mısırdaki vaziyetimiz şimdikinden çok daha tehlikeli olduğu zaman söylediğim gibi Or+açarkın feda edilmesi hakkında suursuz ve bozgancu sözler söylenmemelidir. Söylemek değil, icraat yapmak lâzımdır.» «Dsha nyade yardıma flıtiyacımız var» Birleşik Amerikanm Reisicumhuru Ruzvelt tarafından îl&n edilen devriyeleri bizi Atlas deniztnin mühim bir kısmında bir dereceye kadar kurtar roaktadır. Fakat çok daha ziyade yardıma ihtiyacımız vardır ve bunu bir çok şekillerde elde edebilecegimlzi umuyorum. Amerikada, ihtiyacımız olan bü tün yardımın yapılması lüzumu beyan edUdi. Fakat ben burada thtiyatlı konuşuyorum. Zira hiç bir İngiliz nazın Birleşik Amprikanm siyaseti hakkında evvelinden söz söyliyemez. 130 milyonluk kudretli bir demokrasi harekete peçtnce bu ?eniş ruhl tezahürlerin maddî vasıtalara inkılâbından başka bir şey beklenemez. Hit'erin Birleşik Amerika hakkında hissetti&l korku Amerikaya uzun zarmndanberl hftli harb ilftn etmemesinde aslkâr olarak görülmektedir. Karşılam'ik mecb'iriyetinde oldu*ıjmuz meseleleri ve tehlikelerin ehemmlyetini hiç blr zaman gticümsemedim. Her trtin. her saat hayatımız ve bakamız için mücadele ediyoruz. Fakat Hitlerin de önünde meseleler mevcuddur vc bte sade müttehH kaldıgımız ve büyük bir aile gibi birlikte çahşmak ve Fürük Britpnyadaki 5 milyon ailenin düşman atesi altında busrün yapt\£ı gibi birbirimize yardım etmek suretile gavretlerimlzl artırd'ftimız takdirde hizmet etti5imiz güzel davanın zaferie tetevvüc ed»ee£rinden her hangi bir kimsenin şüphe edeceğini tasavvur edemem. İngiliz generallerinin hatası Orta okul tarih coğrafya ögret » menlerinden Mefharet Barlasla muharrir arkadaslanmızdan Maarif mü fettişi R. Gökalp Arkının nikâhlan Bursa belediyesinde yapılmıştır. Yenl evliîere saadetler dileriz. Taarruzlann şaşırtıcı istikametleri Müteakıben tekrar Sirenaikteki Alman ilerleyişine dönen Çörçil demiştir ki: € Oradaki generallarımız. hiç bir üstün Alman kuvvetinin vaki olduçu kadar çabuk çölü geçemiyeceğini ve geçtiği takdirde böyle bir ileri hareketin iaşe edilemiyeceğini zannediyorlardı. Bu bir hata oldu. Fakat bu harbde hatalar olmıyacağını farzedenler «gerçek> ten çok uzaktırlar. Şimdi ilerliyen düşman kuvvetlerinin kendilerini çok uzak olmıyan bir istikalde bekliyen bütün tesadüflerle çetin muharebelerde ne yapacaklarını görmek kalıyor.» Alenî teşekkür Dördüncü Umuml Müfettişlik malî müşaviri merhum Bay Âmir Südenin zevcesi kardeşim Vesile Süden uzun müddettenberi tutuldugu hastalığı mahir ve muvaffakiyetli bir ameliyatla tedavi ederek büyük ıztırablanna son veren Ortaköy Şifa Yurdu müdürü ve Başhekimi doktor operatör saym Bay Asım Onura borcîu olduğumuz teşek kürü sayın gazetçniz vasıtasile alenen yaparken ameliyatta kıymetli yardımı olan operatör Bayan İffet Onura, hastammn ?ifa yolundaki milsmir mesailerinden dolayı Başhemşire Bayan Hikmet ve diğer hastabakıcı hemştrelere a r n c a teşekkür etmegi insanl bir borc bilirim. Devlet Limanlan İşletme umum müdürlüğü ambarlama servisi başmemuru Fuad Tetik A. AHISKAL mad takririni 3 reye karşı 447 reyle kabul etmiştir. tzmirde kapatılan randevu evleri Çörçil sözlerine şöyle devam etmiştir: « Bir düşman sizinkinden 5, 6 kere daha büyük bir muazzam orduya malik olduğu, daha uygun bir surette teçhiz edilmiş ve havalarda ve tank itibarıle çok daha kuvvetli bulunduğu ve harb sahnesinin merkezinde durarak mevcud 7 veya 8 istikametten kendi intihab edebileceği 2 veya 3 ünde aynı zamanda dar'oeler indirebildiği zaman, önünüzdeki meselenin müşkül olacağı aşikârdır. Mükerrar ve talihsiz neticelerden içtinab imkânsızdır ve uzun «Fır+ma, v^rsm kökresin, müddet diğer bu kabil neticelere mak»r*ılayac»pız, yeneceğiz» ruz kalmaklığımız da muhtemeldir. İsFelâketli Fransa. meydan muharebetihbarat servisimiz geçen harbde dünyanm en iyi servisi oîarak telâkki e sindenberl asagı yukan btr sene ereçdilreekte idi. Bugün de her halde dün miştir. O zaman blzi bekliyen fırtına ve tehlikeler hakkında pek M şey biliyanın en fena servisi değildir. yorduk ve Fransanm tam teslimiyetlnl Irak meselesi eördütü zaman Hitlpr <îe pek az şey Geçen yaz, bir ecnebi subay münabiliyordu ve bir kaç hafta zarfında Avkale hatlannın muhafazası için Iraka rupaya, bir kaç yıl zarfında da dünyakıtaat gönderilmesini istemişti, fakat ya hftkim olacajhnı umuyordu. Fakat eümizdeki bütün kıt'aların Nil vadisine on ay sonra afır mihnet görmüş Al gitmesi icab ediyordu. Kıtaat mevcud man milletine 1942 ye hazırlanması için oimayınca da gayesi, Almanlar, plânlan hitabda bulunmak mecburiyetini his mucibince Iraka eristikleri zaman her setmistir. şeyi hazır bulundurmak olan Raşid ÂGeri dönerek yendigimiz tehlikeler Imin mihver Jehindeki entrikalanna Ozerine blr nazar atfettigim ve iyi gekarşı koymak müsküldü. çen şeyler gibi fena geçen şeylerl de «Irakı Raşid Âliden kurtarmak hatırladığım zaman fırtınadan kork maea mahal olmadı§ına kanaat getiriniyetindeyiz» Çörçil, burada sözlerine istihzalı bir yorum. Fırtına varsın kükTesüı, tah ribatını yapsın. Karşılıyacagız, gene eda vererek şöyle devam etmiştir: « Buna binaen fena malumat al cegiz. (üzun ve şiddetli alkışlar). Çörcilin nutkundan sonra meclis itimış ve ihmalkâr Britanya hükumeti İzmir fHususî) 940 senesinde Karsıyakada 4. Keçecilerde 3, tkiçeşmelikte 6, Karantine mıntakasmda 4, Lloyd George miütankif kaldı Londra 8 (a.a.) Ögrenlldiğine gö Bomova, Alsancak ve Kemerde birer re, Avam Kamarasının dünkü müza randevu evi kapatılmıştır. Karsıyakakereleri esnasında hükumeti şiddetle da bir kazino da randevuculuk yaptı • tenkid eden Lloyd George hükumete ğından kapatılması kararla^tınlmıştır. itimad takriri hakkında rey vermekten tngilizlere satil«n üzüm istinkâf etmiştir. Gene hükumeti tenkid etmiş olan İzmir (Hususi) Son defa îngiliz eski Harbiye Nazın Hore Belisha ise lere satılmış olan 4000 ton üzümün reyini takrlr lehinde kullanmıştır. tevzi listesi tasdik için Ticaret Vekftletine gönderilmiştlr. Liste gelince, tesmuamelesi başlıyacaktır. Aynca inİstanbul Borsası, 8/5/941 lim cir satışı için de b a a müzakereler yaLondra 1 Sterlin 5.2025 pılmaktadır. Nevyork 100 Dolar 130, Cenevr« 100 İsv Frc. 30 65 Atina 100 Drahmi 0,99 Madrid 100 Peçeta 12.845 CİDDEN GÖRÜLMEĞE ŞAYAN İKİ SÜPER FİLM Yokoha. 10Û Yen 30.915 ^tokholm lOOİsveçK. 30,525 ESHAM VE TAHVİLAT İkramiyeii ^ 5 1938 19, En büyük macera filml GLADYS GEORGE Ergani %5 ikrsmiyeli 1933 19.07 Bu hafta A SR î Sinemada O KADIN 1 W\m İNTİKAMİ Ş A R K Sinemasında BU AKŞAM TAM SAAT 9 da OPERA BALOSU MFVrSİMİN EN FEVKALADE VE İHTİŞAMLI l DA\'ETLİLERİ ARASINDA: İki sehhar ve cazibeli kadm: Marte HARELL Heli FINKEZELL Gülmiyen fakat güldüren iki erkek: Theo LINGEN Hans MOGER İki şık ve cür'etkâr evli: PAUL HÖRBIGER WTI.L DOHM... BU AKŞAM İÇİN YERLERİNİZİ EVVELDEN TEMİN EDİNİZ. İTZİ Yuzan: Lajos Zilahy oeğini kat'iyyen tahmin etmiyordu. Artık kocasile buluşacakları günün tarih ve mevsimini tayin etmek istemiyordu. Çünkü bu suretle yeni bir hayal sukutuna uğramaktan korkuyordu. Bugiinlerde zihni gene Olga ile pek fazla meşguldü Daima onu hatırlıyor ve ne olduğunu merak ediyordu. Doktor Varga'dan Olga'nın annesinin yattığı sanatoyomun adresini öğrendi. Bir öeleden evvel ziyaretine gitti. Fakat sanator>umdan, hastanm haftalarca evve) Avusturyadaki sanatoryumlardan birine kaldırıldığım söylediler. Nereye ve hangi sanatoryuma götürüldüğü hakkında esaslı bir malumat almak mümkün olmadı. Yavaş yavaş bahar geliyordu. Miett arada sırada tenis oynamağa gidıyor. fakat tenis sahasmda eski tanıdıklardan hemen hiç kimseye rast gelmiyordu. Bir akşam doktor Vargaların ver *3 Çeviren: F. Zâhir Törümküney dikleri bir ziyafete gitmişti. Yemekten sonra pokere oturdular. Kadınlar da ayrı bir kare yaptılar. Miett oyuna iştirak etmedu Öteki odaya geçerek, kendine okuyacak yeni bir şeyler bulmak üzere kitabları karıştırdı. Bir müddet bu şekilde oyalandlktan sonra, oyuncuların yanına döndü Bir sandalye çekerek, oyunu seyretmeğe koyuldu. BJ sırada şöyle bir muhavere kulağına çarptı: Hayret edilecek bir şey doğrusu. Ben, onda hiç bir zaman bir hasta hali görmedim. Daima sıhhatli ve neş'eliydi. Bu sözleri Madam Lenart söylemUti. Miett hayretle kulak kabarttı. MaJam Lenart'ın ifadesinde, ümidsiz trir hastadan veya ölmüş bir insandan bahseden bir ahenk vardı. Madam Varga, hâdisenin içyüzüne vâkıf insanlara has bir eda ile kaşlarını çattı: Kocam bunun iki sene evvel Krkına varmıştı. O zaman, ehemmiyetsız hir hastalık geçirmişti Doktor kendisini muayene ettikten sonra vereme istidadı olduğunu, binaenaleyh kendine çok iyi bakması ve gayet itinah yaşaması lâzımgeldiğini söylemişti. Miett, kimden bahsettiklerini anhyamamıştı. Erkeklerin masasından genc doktor Boğdanyi lâfa karıştı: Dci gün evvel sanatoryuma ueramıştım. Kendisini tedavi eden doktor, vaziyeti ümidsiz olduğunu söylemişti. Madam Krammer elindeki iskambilleri masarun üzerine bırakarak doktor Boğdanyi'ye seslendi: Çok rica ederim doktor, lutfen sanatoryuma bir telefon ederek, malumat alsanız. Zavallıyı pek merak ediyorum. Genc doktor: Emredersiniz Madam, diye yerinden fırladı. Salonun köşesinde, küçük bir masanın üzerinde duran telefonu açtı. Sanatoryumun numarasını verdi. Şimdi her iki masada da oyun durmuş. çıt çıkmıyordu. Bütün gözler, genc loktorun yüzüne dikilmişti. Miett, Madam Lenart'a döndü. Çekinerek yavaşça sordu: Kimden bahsediyorsunuz? Madam Lenart sükutu bozmamak 'çin eğildi. Miett'in kulağına fısılürdı: Olga'dan.. Miett birdenbire neye uğradığını şaşırdı. Fakat. hayretini izhar etmeğe vakit bulamadı. Doktor Boğdanyi telefonda konuşmağa başlamıştı. Merhaba carumî Yahu senden bir ricada bulunacağım. Şu sizin sanatoryumda yatan Olga Seremi'nin vaziyetini öğrenmek istiyorum. Salonu yeniden derin bir sükut kaoladı. Yalnız mikrofondan çıkan anlaşumaz sesler duyuluyordu. Genc doktor: Teşekkür ederim, diyerek telefonu kapadı. Yüzünden hiç bir şey anlamaSa fankân yoktu. Doktor Boğdanyi gayet tabiî bir tavırla geldi, masasına oturdu. Nihayet sabırsız bir kadın sesi vükseldi: Ne haber? Doktor gözlüğünü düzeltti İskambıl kâğıdlarını eline aldı. Heyecansız bir sesle soyledi: Bugün öğleden sonra saat beşte ölmüş. Salonu bir kaç saniye sinirleri geren bir sessizlik bürüdü. Ölüm haberi hep , sinin kalblerini titretti. Madam Lenart mırıldandı: Zavallıcık. Madam Varga gözlerini yumdu. ö lümün dehşeti onlara yaşadıklarını ancak bir, iki dakika unutturabildi. Madam Varga gözlerini açtı. Elini yavaşça Madam Lenart'ın elinin üzerine koydu. Haydi kâğıdlan dağıt. Oyıın yeniden başladı. Biraz sonra Olga unutuldu. Miett usulca yerinden kalktı Yandaki odaya geçti. Burada da tutunamadı. Nihayetteki yemek odasına şitti. Elektriği yakmadı. Karanlıkta vemek masasının yanındaki sandalyelerden birine oturdu. Kendini daha fazla tutamadı. İçinden bir volkan gibi kaynayan hıçkırıklannı sahverdi. Fakat, ıçerdekilerin ağladığını işiterek yanına aeleceklerinden ve bu ıztırablı anmda kendisini rahatsız edeceklerinden çekindiği için mendilini ağzma bastırdı. Şimdi birick çocukluk arkadaşmın hatırasıle başbaşa kalmak istiyordu. Bütün arzusuna rağmen onu bulup da af dileyemediğinden ve kalbinde ona karşı daima derin bir sevgi ve şefkat beslediğini anlatamadığından dolayı muazzeb oluyordu. Tanıdıklarm arasından Olga'nın cenaze merasimine Mıett'ten başka iştirak eden olmadı. Esasen zavallıyı ebedî istirahatpâhına hastane memurlarıııdan yalnız bir kaç kişi teşyi etrniçti. Miett, o gün akşama kadar odasma kapanıp ağladı. (Arkası rar)