4 Mayis 1941 CUMHURÎYET O IV A B E Irak hâdiselerinin bir tarihçesi imdiki Irak hükumetinin ba. şında bulunan Reşid ÂH Gey. lâni 1933 te iki defa Basve killiği deruhde ettikten baş ka bu sene içinde de iki defa ayni ma. kamı işgal eden, 1924 ten başlayarak muhtelif kabinelerde Adliye ve Dahili. ye Nazırlıklan yapan Irak ricalindendir. Bn senenin başlannda iktidar mevki inden düştüğü zmnan yerine Taha El haşim! Paşa gecmiş ve nisanm üçüne kadar iktidar mevkiinde kalnnştı. Taha Pasanın 3 nisan akşamı istifa ettiçi ha. beri şayi oldu. Fakat bn istifanm sebeM neydî? Milli Şefimizin imzalı resimleri Bütün Parti merkezlerile Halkevlerinde merasimle şeref mevkiine konuluyor Ankara 3 (a.a.) Milli Şef İsmet Inönünün Parti merkezlerile Halkevlerine ve odalarına imzalarile hediye etmiş oldukîan fotografüerin merasimle şeref mevkilerine konulmasına devam edilmektedir. Aldığunız telgrailar, Eskişehir, Muğla, Konya, Karaman ve Gedizde bu münesebetle yapılmış olan toplantüerda Türk ulusunun Millî Şef etraftndaki sarsılmaz birliğinin ve ona kar?t duyulan inanç ve sevginin İçten ifadesi olan heyecanlı tezahüratta bulunulduğu bildirilmektedir. Askerî musahabe Yunanistandaki harbin hîkâycsi İngiltere Harbiye Nezareti bir rapor nesretti Londra 3 (a.a.) Yunaftiflta» muharebeleri hakkında Harbiye Nezareti tarafuıdan neşredilen rapor, ihtiva ettiği teknik malumat arasında bir çok kahramanlık menkıbelerini tebarüz ettirmektedir. Dümdar kıt'alarımızın kahramanca hareketleri «snasında Yeni Zelandalı ve Avustralyalılardan mürekkeb bir liva bir boğazı tutarak İngiliz ve imparatorluk kuvvetlerinta çekibnesinl temin etmiştir. Alman kuvvetleri adetçe bire sekiz nisbetmde üstün bulunuyordu. 15 nisanda boğazın şark methalini müdafaa eden Yeni Zelandahlardan mürekkeb küçük bir müfreîe adetçe üstün düsmanm şiddetli bir hücumuna maruz kabnıştır. Olimpos dağının cenubundaki Peniyuf boğazma yapılan bu hücum tardedilmiştir. Ertesi gün bir Avustralya livasına mensub iki tabur geçidi tutan kıt'anın hndadına yetlsmiştir. Burada bir livayı bulan İngiliz kuvvetleri iki Ahnan fırkasile kahramanca çarpışmıştır. Boğazt müdafaa eden kıt'alanmıs ağır zayiata uğramışlar, fakat sağ cenahımızda kuvayı külliyenin ricatini emniyet altma abnıslardır. Almanlar ancak büyük zayiat mukabilinde müttefik kuvvetleri Olimpos dağında hazırlanan yeni müdafaa hattına çekilmeğe mecbur edebilmiflerdir. 7 nisan akşamı Yugoglav kuvvetlarinln bozgun» uğradığı anlajılmış ve Manaıtır gediği açılmıjtır. Florinanın eenubunda Aminteion eivanna yerleştiriltn mltralyöz ve topçu kıt'alanndan mürekkeb bir tabur kadar asker bir kuçük subayın emrinde fedakârhkla çarpısmiftır. Ertasi sabah General Mackay fırka genelkunnayı erkâru ile birlikte buraya gönderilmistir. General ile beraber bir topçu alıyı, bir tank defi alayı vt bir taburu noksan olmak üzera bir Avustralya livası buradaki kıt'alan takviye için sevkedilmistir Bu kuvvetler Almanlann hücumuna ir.tizaren Aminteion yakınlaruıda mevzi almıslardır. Fransa, Ispanya, Portekiz ve Cebelüttarık CBas tetafı I toci «ahifede) Septe boğazına hâkım bir anahtar mevzidir. Ingiliz donaması Cebelüttarık kalesi sayesinde Akdenizle Atlas Okyanusu arasında muvaslayı temin etmekte ve istediği zaman ,bu iki denizden birine kuvvet kaydırmaktadır. İngilterenin gerek harb gemileri gerek acele hareket etmek mecburiyetinde bulunan nakliye kaiileleri, İngiltereden çarki Akdenize ve ortaşarka gelmek için Ümidburnu yolu yerine çok daha kısa olan Cebelüttarık boğaa yolunu takib etmektedirler. Son günlerde, Almanlann İngilizlere Akdenizi kapamak için bir taraftan Mı»ır ve Süveyşe, diğer taraftan Cebelüttanğa taarruz edecekleri söyleniyor. Almanyanın, bunu geçen yaz, Fransa müta reke istedlkten sonra yapması gerekti. İspanya hududuna dayanmış olan Alman ordulan, İspanyayı, bu devletln nzasile veya cebren geçerek Cebelüttarığa inselerdi, muvaffakiyet ihtimalleri bugünkünden daha fazla idi. Çünkü o vakittenberi İngilizler, Cebelüttarık tahkimatını daha mükemmel bir hale getirmislerdir. Kayanın kara İle muvasalasını kesmek üzere, bir kanal açmışlardır. Ahiren buraya en güvendikleri kumandanlardan olan General Gort'u tayin etmişler, kalenin muhafız birliklerini ararmiflardır. Bu sene kale ile mücadele daha çetin olacaktir. deceklerdir; Ancak Fransa tekrar nıukuvvetlerî: kavemete kalkışırsa, Portekiz harbe işti Portekiz Portekiz 80,059 murabba kilometr» gtrak ederse o zaman ispanyayı da, Macaristan gibi, harbe sokmalan ihtimali nisliğindedir. Nüfusu 1936 da 7 milyon 300 kişi idi. Milletler Cemiyeti Askeri kuvvetlenir. Yıllığı İspanyanın Portekizle kara hutspanyol kuvveileri: dudları 987 kilometre uzuluğunda olduispanyol ordusu ve donaması hakkın |unu kaydetiği halde ayni eserin Porda, bugün elimizdeki malumat yalnız tekize aid fasunda bu hududların 1214 dahilî harbden evvelki bilgilerimzden kilometre uzunluğunda olduğu yaahdır. ibarettir. İspanyanın genişliği 503,000 Bu rakamlardan hangisini isterseniz omurabba kilometredir. 1935 teki nüfusu nu doğru telikki edebilirsiniz. Sahillerl24,849,000 kişi idi. Fransa ile hududları nin tulü 832 kilometredir. 1929 da demir677 kilometre, Portekizle suurlan 987 yollan 4,407 kilometrelik bir şebeke tesküometre uzunluğundadır. Sahillsri ise kil ediyordu. 1,664 kilometre imtidadındadır. 1930 da Portekizin Asor ve Mader adalan At15,895 kilometrelik bir demiryolu şebe las Okyanusunun sevkülceyşî bakımuıkesi vardı. dan ehemmiyetlidirler. Portekizin Afispanyanın «Rif» denllen Fastaki top rikada, Asyada, Okyanusyada mühim raklan da 28,740 murabba kilometredir müstemlekeleri vardır. Bunların nüfusu ve nüfusu tahminen 1 milyon Idşidir. 9 milyondan biraz fazladır. Satüı mesaİspanyanın Atlas Okyanusunda Kanarye halan ise 2 milyon 100 bin murabba kladalan, Akdenizde Balear adalan ve lometreye yakındır. Portekiz 5 askerlik mıntakasma aynlaynca Afrikada da bazı müstemlekeleri mıstır. Askerlik hizmeti mecburidir. vardır. DahİU harbden evel ispanya, 6 asker 1937 de ordu 4 tümenden mürekkebdi ve lik dairesine ayrılmıştı. O zaman haze şu birliklere ayrılmıştı: 16 piyad* alayı, rî ordusu 8 esas tümen, 1 süvari tüme 6 piyade taburu, 1 tank tabunı; 7 süvari ni, 2 muhtelit dağ tugayından ibaretti. alayı, 1 motörlü süvari alayı; her cinsten 8 topçu alayı, 3 topçu grupu, 3 hav» Ordu şu alaylardan mürekkebdi: 35 pidefi topçu grupu; 2 istihkira alayı, yade; 2 tank; 11 süvari; İS sahra, 2 dağ, 1 köprücü, 1 slmendifer, 1 muhaber* 4 sahil, 1 süvari, 4 ağır topçu, 3 muhtelit tabunı. topçu alayı, 2 hava defi grupu; 5 istih1937 başında 93 kara tayyaresile 26 dekâm alayı. Balear ve Kanarye adalarmda 4 piyade alayı, 4 topçu alayı, Rifte niz tayyaresi vardı. 1935 smıfj 74,519 kisi idi. Bundan yalnız 26,000 kişi silâh altı2 piyade alayı. na ahnmışb. 1937 de muvazzaf ordu Rifteki kuvvetler arsında aynca yerli birükler de vardır. Buradaki İspanyol mevcudu 6368 subay la 26,378 erden mtikıt'alarının şimdi takviye edilmiş oldu rekkebdi. Acemi er mekteblerinde de ğu muhakkaktır. İspanyoUann beynel 26,000 kişi vardı. Yekun 58,746 Hsl. Aymilel Tanca şehrini ve mıntakasını iş nca müstemlekelerde de 296 st subay gal ettikleri malumdur. Septe boğazının olmak üzare 9,403 kisi bulunuyordu. Portekiz donanması, hepsi 21,466 ton» Afrika sahillerine ağır bataryalar yerluk 19 küçük gemiden İbarettir. Bunlaleştirdlkleri de haber verilmektedlr. rın 6 tanesi denizaiü gemisidir. İspanyada askerlik hizmeti meeburt ••• olduğu için, asker bulmakta sıkıntı çeAlmanlar, Cebelüttarık boğazına takilmez. 1936 yılnda silâh altma çağınlan unıftan 82,850 kisi muhteUf birliklert arruz etikjeri takdirde, İngilizler çok verilmişti. Muvazzaf ordunun mevcudu çetin bir mücadele yaproak mecburiye1936 da Avrupada 120,000, Afrikada tinde kalacaklardır. Bu mücadele, Portekiz, tamamile bitaraf kaldığı takdirde 34,500 kişi idi. çok daha güç olacaktır. Böyle bir vaziDahili harbden sonra donanmadan yette, İngüizlerin, boğazın İspanyoUann kalan gemiler 1 zuhk, bir kaç kruvazör ellnde bulunan Afrika sahillerine de bir le muhribden ve denizaiü gemisinden ordu ihrac ederek burayı ele geçirmeğe ibarettir. Mühim bir kuvvet teskil eU çalışmalan icab edecktir. Septe boğazınmez. da, Tanca ve etrafı değilse de, CebelütHava kuv\'etlerine gelince. iç harbden tarığın tam karşısına düsen Söta mıntasonra ne kaldığı malum değildir. kan dağhkttr ve siddetle mUdtfaa «dildiği takdirde isülâsı kolay değildir. Portekiz:, Portekiz, Ingiltererdn müttefıltidr. Büyük Harbe iştirak etmiş olan bu metnleket, bu defa bitaraf kalmıstır ve pönül nzasile yeni bir harbe iştirak edeceği şüphelidir. Almanlar İspanyaya girdikleri takdirde, İngilterenin mOttefikinden harbe iştirak etmesini isüyeceği ve imkân bulursa Britanya adalanndald kuvvetlerinin bir kısmmı Portekiz topraklanna çıkararak Cebelüttarığın müdafası için burasını Almanlara karsı genis bir yan mev'zii olarak kullanmağa çalışacağı tshmin olunabiür. Portekizin nasü bir hattl hareket ittihaz edeceğini kati'yetle kestirmek mümkün değildir. Yeni hâkâmrt Eejid Âli Gevlan! taAmîral Cunningham'm mes«jı rafından teşkil oltındu ve bu hükumet Loodra 3 (a.a.) Akdeniz fflosu Irak parlamentosum davet ederek va. Yuziyeti izah etti. Parlamentonna bu ixa Başkumandanı Amiral Cunnigham r lnt karsBinda verdiği karar, Preus Ab nünistandaki imparatorluk ku\ vetleridullahı, Kral niyabetinde» s*lederek nin tahliyesinde iş birliği etmlş olan yerine Şeril Şeref Pasayi tayin ve yeni tngOiz ve müttefik ticaret gemüerine bir mesaj göndermiştir. hıikumete itimad beyan etmekti. Bağdadda bu hâdiselerin eereyan et Lord Beaverbrook «dahilî tiği nra4a, eski Kral Naibi Basrada cephe başkumandanı» bulunuyor, ve Beşid Âli iie •dunlan. mn kendismi taryik ettikleriıO, sarayı sayılıyor etrafında pnsn knrdaklarnıı ve bu vaLondra 3 (a.a.) Gazeteler albay ziyet karşısında Bağdadı terke mecbor Moore Breban'ın tayyare imalâU nazırolduğun», Reşid ÂH ve arkadaslan taiığına tayininden memnuniyet beyan enfından yapılan her hareketl gayri. diyorlar. Albay Breban geçen harbde de kanıınî mahiyette tanımak lAzımgcldi . hava Vuvvetleriride çalışmıştır. Kendisi fim anlatryer, bütün Irak halkııu Reşid harbden evvel de, Kanadada tayyare Ali ile hnkâmetiııe karşı gelmeğe davet abrikalan yapılmasına taraftardı. ediyordu. Lord Beavertırook'a peünce devlet Bundan başka Irakm taw»nns rlea oazın olarak harb kabinesınde kalacaklinden bir eoğnnwn da Bagdadı terkettır. Baa gazetelere göre onu «dahi]i mis olduklan da göae carpmakta idi. oephe başkumandanı» saymak icab edeBu hâdiseleri difer bir hâdise takib cek ve bu sayede Mister Çörçil harbin etti: idarefüe daha fazla me$gul olmağa imIrak ile çok yakmdan alâkadar o h s kfin bulacaktır. ve İmparatorluk muvasalasım ve Irak petrollerini korumak mecburiyetint hisseden İngiltere, bir tatam Hıtiyatî tedbirler abnak istedi Te Irakt» «esekkii eden yeni hükumete karşı » a dereee Londra 3 (a.a.) Oü mustakil Pran ihtiyath davranarak Vu hükumeti ta su sjansuun Kudüsteld muhabirinin lumadL İngitterenin bu hükumetle bü. bildlrdiğine göre, Fransız mairamian tün temaslan, gayriresmî mahiyette tarafından Trablusşamd» tesls edilen idi ve İBgiUere bu yeıd hükumetin iki petrol tasfiyehanesinde vuku bulan taraf arasmdaid taahhüdlere sadık olup ^ddetli bir infilâk neticestade ÇOK büolmadığını denemek istediğim gösterdi. yük hasar vuku bulmuştur. Çünkü Reşid Âli ile taraftarlaruun mgiltere ile Irak arasmdaki münasebetAksi takdirde bir kaç giin devam edelere yepyeni bir şekfl vermek istiycıı cek tenkil harekârı, Reşid ÂK ile arkakimselerden olmalan Ihtimali mevcuddaşlannın bertaraf edilmelerine kâfi gedu. lir. Tam istiklâl taraftan olan Irakhlar. İngiltere harb halinde Ir»k mnvasJİaBeşid ÂH ile birfikte hareket ettiklcıi sudan istifade hakkmı haiz olduğu için ve İngiliz knvvefleri bunlarla müca . Basraya askeri bir kuvvet çıkardı ve dele ettiği takdirde bunun neticesi Ibu kuvretin peşinden yeni kuvvetler rakia İngiltere arasında yeni vc mühim gönderdi. Bu keyfiyet iki taraf arasında bir davantn tahaddüs etraesi ve Irakta evvelâ bir münakaşa kapısı açfa ve iki başlayan bu cereyanın İn^iltere ile taraf İngilterenin Irak mavasalalarmdan aiâkadar olan bütün Arab âlenüne sihangi tanda istirade hakkım hriı olrayet ermesi olacaktır. duğu meseleshn konuştuter. Bu konuşFakat Irak hâdiselerİBİn mahiyeti benalann verdiği netiee, iki taraluı birbiBÜ2 anlaşılmamakta ve bu hâdiselerin rine karp htssettiği şüphelerin kuvve* birkaç şabsın eseri mi, yoksa millî mabulması idi ve bo »üaheleriB kuvvetlenhiyette olan bâdiseler mi olduğu haknıea iki Urafıa en son çareye b»ş«ırkında bîr hüköm vermek srrası gelmemasına »ebeb oldu re bu yvıden şim<8 ndştir. iki taraf çarpışıyor. Bu hâdiselerin vuku bulmanıası, herReşid Âli, Irakularm muıaharetuıî ve halde daha isabetü oKırdu. Fakat ok jaIrak etkârı umamiyesinin itiraadmı hayımdan fırlamışa benziyor. izse, bn çarpışm», İngiltere ile Irak %ömer Rıza DOĞRUL rasmda bir harb mahiyetini alabffir. Buna dair iki rivayetle karsılsşiyoruz: Birind rivayete göre bir takıtn ordu erkânı Taha Paşayı istifaya mecbur etmişler ve bu suretle darbei hükumeti hanrUunışlardır. İkinci rivajeie göre Taha Paşa, Kral Naibi Prens Abdıdlakuı esas kanuna aymıyan hareketlerine, »11011 Bağdadı terkedip Basraya gitmesine ve devlet Bulgaristanda Alman işgaline karşj lslerini yuzüstü bırakmasınA tah&nuııul jikâyet seslerl yükselmeğe baslamıştır. edemiyerek istiia etmiştir. Sofyada çıkan Mlr gaıetesl, Alman işBunun üzerine Irak generallerinden galinden çlkftyet rtti&l İçin hüMtnst bir miidafaa heyeti teşekkül etti ve or tarafından «ç gün müddetle kapatıl tada bir hükumet bulunmadiği, Kral ırıştır. Bu gaaete, Alman işgalinin Bulr iküsadlyatı flserine buyük teslrNaibi de vazifesinl bırakrp ghtiği için Almanlann bu müdafaa meciisfaıi kurmak lüzumu ler yaptıgını kaydederek. nu hissettiğini iiân etti ve Reşid Âli Bnlgaristana aid dahUl işlere ıniid» Geylâniyi bir hükumet tesküine ça hale ettiklerinl yaayor ve ezcümle diyat M: ğırdı. «Alman kıt'alan sadece Bulgaris Ayni miidafaa heyetinia anlatışına göre, onu bu sekikle harekete tevke tatıdan gecerek cenuba gideceklerdL Ba den bir âmii de, Kral Naibinin vazi Iş olmuş bltmiştlr. Bize aid olan tppfesini suiisümal etmeâ, ve niyabet saev raklar lataatımıs tarafından i?gal emistlr. Bu şerait altında Almanlar kiinde bulunmaktan istifade edcrek küdaha ne kadar memleketimizde talaçük Kral İkinci Faysalın tac ve talıtma. caklardlr?» (Ankara Kadyo Gazetesi) gâz dikmesi ve taeı kendi başına geçirmek için bir takrna eshas ile diisüp kalkması, ve bunlann vasıtasile bn yolda bir takm c««9*gaBdalar yapma . sıdır. Lalinea 3 (aa.) Ofi: Argus tayMiidafaa heyeti ba sartlar karşısında yare gemisile iki torpito dün sabah faaliyete geçmekten başka çare bula Cebelüttarıktan hareket etrniştir. Şimdi madığuu ve binaenaleyh memleketin limanda iki urklı, iki torpito muhribi nuıkadderanna vazfıyed ederek yeni bir ve bir tayyare gemisi bulunmaktadır. hükumet tefkiline karar verdiğini bfl 30 ticaret vapuru ile iki petrol gemisi diziyordu. kafile halinde harekete hazırlanıyorlar. Bulgaristanda şikâyetler başladı Sovyet Rusya ve harb Gazeteler, Almanla Pravda. harbin genişrın dahilî işlere lemesine mâni olmak karıştıgını yazıyorlar istiyoruz, diyor Cebelüttarıktaki Ingiliz fılosu Trabiusşam petrol tasfiyehanesi yandı Moskova 3 (aa.) Tass ajansı bildiriyor: 1 mayıs bayramma tahsl» ettiği baamakalesinde Pravda gazetesi ezcümle diyor ki: •Kcipitalist memleketlerin milyonlarca işçisi 1 mayıs gününü karada, denizde ve havda cereyan eden kanh muharebeler içinde, yorucu bir iş görerek ve bomhalann ve yangınların A»ÎT"» tehdidi altında idrak ediyorlar. Sov>retler Birliği, etnperyalist harbin kudurmuş dalgaları tarafından yapılan hücumlara iyi mukavemet etmiştir. Sovyetler Birliğindeki milletler yapıcı vt Almanlar, Cebelüttarığa karşı taarrueakin bir mesai hayatımn bütün nimet r» geçtikleri zaman, bu hareketle allka'erini idrak etmekle bahtiyardırlar. dar olarak Fransa, İspanya ve Portekiz Sovyetler Birliği, halihazır harbinln devletleri vardır. Fransadan bajlıyalun. genlşlemesine mâni olmak için açtıjı Frarua: mücadele siyasetinl sebatla va takib Fransa n* yapabiMr? Fransa için şu fikrile tahakkuk ettirmiçtir. dört fekild* hareket ihümali vardır: Sovyet milletleri, baa emperyalist 1 Alman ordulannın işgal edilmezümrelerin So^etler Birliğini harbe sü mlş ÎVansadan geçmelerine sadece mürukiemek hususunda besledikleri ümidi •aade etmek; hâlâ terketmediklerini blliyor. Bunon 2 Almanlarla müşterek hareket etiçindir ki iktısadt varlığmın re tnudaıek; farrnTi lıer türlü vasıtalara müracaat 3 • Almanyaya yol vermemeıc, ederk takviyc etmek, işçilerimizin baa4 İcabında fiznali Afrikadakl Franhca vazifesidir. mz topraklanru silâh kuvvetile müdafaa Kızılordu ve donanması partinin v« etmek. hükumetin verdiği talhnata uyarak ve Fransada, bu fikirlerin çarpısmakta zamanımız harbinin en yakın neticele oldugımu görüyorue. Devlet adamlan rinden ve tekniğinden istifade edilmek arasında bu cereyanlann taraftar'an curetile yeni usuller muciblnc» talim vardır; fakat miüetin daha ziyade mukayapmaktadır.» vemet taraftan olduğu söyleniyor. Bu Kremlinde yapılan merasim eereyanlardan hangisinin galib geleceMoskova 3 (a.a.) Dün Kremlin s*. ğini kat'iyetle kettirmek mümkün değiU rayında Kızılordu şeflerine büyük bir dir; fakat birinci şıkkın kabul edilmesi kabul resmi tertib olunmuştur. Bu muhtemeldir. Yalnız, mühim bir Bokta kabul resmine Kızılmeydandaki teza « var; Alroanlar, Cebelüttanğı aUıktan hürata iştirak eden gruplardan da m i . sonra, karşıya geçmek istiyeceklerdir. O messiller davet edilmiştir. Müdafaa zaman «imalî Airikadaki Fransu müsHalk Komiseri Mareçal Timonçebnke »emlekelerlnin elden çıkacağmı kabul ilk kadehl Stalin'in ve Sovyet hükume etmek lâznndır. Muzaffer bir Almanya, tinin şerefine içmlştir. Mareşal, Stalinl» İngilterenin yerine Cebelüttanğm ve Sovyet hükumetinin âkilâne siyaseti sa. Fransanm yerine de en az Fasm üstün» yesinde Sovyetler Birliği hududlannm oturmak istiyecektir. Akderizin garb emniyet altmda ve memleketin sulh 1 kapısuıa hâkim olmak gibi fevkalâd* çinde buhm<hığurm söylemiştlr. Halk mühim bir aevkülceysi vaziyete sahib olKomiserler Hsyeti reisi Molotof, Ma. maktan Almanyayı kimse vaz geçirereşala cevab vererek kadehini Kızılor mez, Şu halde Fransanm hakiki menfadu ile kumandanlan şerefine kald'.rmış» ati, Almanyanın Cebelüttarığa ve oradan tar. Stalin en yakra mesai arkadaflan şimall Afrikaya geçmemesindedir. Herile birlikte bu kabul resminde haztr bu halde, garbi Akdeniz meselelerinde lunmuştur. Davetliler arasuıda Mareşal Fransanm rolü çok mühimdir. AlmanyaVoroşilof, Mareçal Sapoşnikof, Mareşal run tarafın iltiram eder veya ona müBudyeni ve Kulik üe Sovyetler birliği maşatkâr davranu^a, ingilterenin Airinin Berlin büyük elçisi Zanof da gö kadaki vaziyeti çok güçlefir. Almanyaya rülüvordu. mukavemet eder ve İcabında simali Airikayı silâh kuvvetile müdafaya kalkısnaa İngilterenin işi çok kolaylasır. Ankara 3 (Telefotıla) 1175 numaralı kanunla satm alınan Anadolu De ispanya: Fransadan •onra, bu darülharekâtta miryoUarı ve Haydarpaşa Iiman jirketlerile Merstn, Tarsua, Adana Demtr möhim bir devlet de Ispanyadır. İspanyolu kumpanyasma aid itfa edümiş es ya, örs ile çekiç arasında kalmış bir vaham ve tahvflâtla teâlye edifanif ko ziyettedir. Uzun bir dahili harbden yeni ponlann (mhası hakkuıda bir tallmat çıkmış, yaralarını sarmağa vakit bulaname hazırlanmıçtar. mamıştır. Yorgundur, zayıftır, parasızdır, hatta açtır. Hakiki menfaati deniz ve M. Pietri, Vlchy'de kara devleri arasındaki korkunc mücaVichy 3 (e.a.) Fransanm Madrid deleye karışmanıaktadır. Fakat, Almanbüyük elçlsl Pietri, vaaiyet haktanda ya, İspanyol topraklarından geçmeğe hükumete isahat vermek tizere VTchykarar verince, General Franko böyle bir ye gelmlştir. Pietri bir kaç gttn Vlchytazyika mukavemet edemez. Çünkü Pide kalacaktır. rene dağlarından bir çığ; gibi yuvarlanaJapon imparatoru Matsuo cak olan Alman ordularını dıırdurabüecek kadar kuvvetli değildir. Bu itibarla kadan iz&hat aldı Alroanlann geçtoeâne rıza gösterecektir. Tokio 3 (a.a.> D.N.B. tmparator, Bu takdirde, İspanya için İki ihtimal Hariciye Nann Matsuokayı kabul etvardır: mişttr. Matsuoka, Sovyetlerie yamUın 1 Almanya İle beraber Cebelüttarıbitaraîlık muahedesinden sonraki sitaarruz etmek, yasî hâdiMler haJckında tmparatora 12 Alman kuvvetlerinin geçmesine zahat vermlçtir. Bu mulâkattan sonra Başvekil Prens müsaade edip harbe kanşmamak. Almanlann, İspanyoT!arın filî yardıKonoye'nta reisliği altında bir toplantı yapılmış ve bu lçtiraaa nazırlarla ordu mına îhtiyaclan yoktur; omm içfa, belerkânı iştirak etmişlerdir. ki, sadece, geçid müsaadeaUe iktifa e Imha ed.len kupon'ar Berne 3 (a.a.) İyi haber alan milli küme maçlannda Altay, Gender mahfillerden MldirikUğine göre, dün Birliğini 3 0 yendl. Altmordu da D«hareket etmesi mukarrer bulunan AImanyanm Ankara bdyük eletei Von mirsporla 2 . 2 berabere kakh. Papen seyahatini bir kaç gün tehü etAmiral Darlan Parise mlşUr. Von Papen'in avdeti geri kaidı 9 nisanda Almanlar Florinanın cenubunda görünmUsler ve e günle ertesi gün General MackBy*ın kumandasındaki kıt'alanmızls şiddetli bir muharebcve hıtuamuflardır. İmparttorluk askerleri düşmana ağır zayiat verdirmiştir. Fakat bir müddet sonra, adetçe kendilerme çok faik Ahnan kuvvetleri karsısında tutunamıyacaklan ankşılmıştır. Düsmanın Amlnteionda durdurulamıya. cağı tahakkuk ettikten sonra bu cephedeki bfitün müdafaa hattının geri alınması zarur! bir hale gelmiştir. Aksi takdirde bu kuvvetlerin çevrilmesi üıtimali çok kuvvetli idi Binaenaleyh 11 nisan günü imparatorluk ve Yunan Almanlann böyle bir hareketi düsu kuvvetleri yeni bir hat üzerine çekilnerek şimdiden seyyah vt saire diy« bu meğe baılamışUrdır. mıntakaya Fransa ve Ispanyadan bir Harbiye Nezaretinin raporunda Yu« hayli subay, erbaş ve mütehassıs geçir goslavyanm kısmen seferberlik yapmı} dilkerine şüphe yoktur. İspanyoUann da, oUnasına rağmen, harbe haar olmadığı dahilt harbden evvel 34,500 kişilik bir kaydedilmektedir. kuvvet bulundurduklan bu mmtakada, Baporda şunlar ilâve edilmektedir: şimdi daha fazla kuvvetler tahşid ederek «Yugoslav kuvvetlerinin tevzti yalnisj Almanlann Cebelüttanğa karsı bir ha askerl mütalealara göre yapılmış dereketinl kolaylaştrrmak İçin tedbirler ğildL Bu meselede siyast müUhazalar aldıklan muhakkaktır. Herhalde Cebe nazan dfkkate alınmı; ve memleketin lüttank kalesini ve boğazıru müdafaa en büyük tehlikeye maruz bulunan ederken İngilizler çok güç ve tehlikeli cenub kısmına gayri kâft kuvvet gönvaziyetler karşısında kalacaklardır, derflmisti. Yugoslav ordusunun tevzil plinlan Svetkoviç hükumeti tarafmdan ABİDlN DAVER tanzim ve tatbik edilmişti. General Si* moviç btı plânlan değiştirecek kadar valdt bulamamıştır. tzmirdeki millî kttme maçları İzmir S (Hususi) Bugün yaptlan Termopfl mevzilerine doğru yapılan daha sonraki ricat hareketi düjmanın çok şiddetli bombardımanı altında muvaffakiyetle başanlmijtır. H*ra kuvretleri nasü ImrtanUı? Kahire t (a^.) Reuter'in husust muhabiri bildiriyor: İngîliz hava kuvvetlerinden brr yüksek subay, tngiliz hava kuvvetlerine mensub iki bin kişinin Yunanistanı nasıl terkettnis olduklartra bana anlat. mışür. Bu yüksek subay, Almanlann yakmdan takfbi devam ederken, hiç bir kayıb keydetmekslzin erlerinin tahlî yesbıi organize etmis ve karanlıktan bllistifade Moranın en cenubunda bir küçük koydan lnsaila dopdolu olarak kalkan sekiz metre boyundakl blr vapur içinde Yunanistanı terkeden en soa Ingiliz hava kuvveti subayı kendisl ol. muştur. Amerika, Ingiltereye müşa. hid tayyare zabiti gönderiyor Vaşington 3 (a.a.) Amerikan hava kuvvetleri gencler koluna mensub bir çok subaylar aslcerî müsahid sıfatile İngiltereye gönderlleceklerclir. Bnnlardan ooğu Amerilca tarafından İngfltereye satılftn tayyarelerle Atlantiği aşacaklardır. Bu subaylann İogiltereye gönderHmesinden maksad, hava mu • harebeleri hiaaetlerinde tecrubeU «ubaylar yetiştlrmek ve İngiltereye satalan Amerikaa tayyarelerinin müessirliği hakkında tetkikat yaptırmaktır. gidecek Vlchy 3 (a.a.) fyi haber alan su mahfinerinde ogrenlldigine göre, Amiral Darlan bu haftanın sonunda veya öniimUzdeki haXtaxun başında Parise gldeeekttr. Mahkum oldu Sirkecide Hakkı Basann «Asrl çamaşırhane» sinde evvelce tttücü olarak müstahdem Rasid, müsteriler tararjndan yıkanmak ve temizlenmek için veröen bir kat kostftmle blr kaç gdmlefci aşırmakt&n Adliyeye gönderilmls, tevklf edünüçU. Sultanahraed birinci sulh cesa mahkemesinde yapılan muhakemesinde, bavulunda bulunan gömlek leri asırdıgı sabit görülmüştür. H&klm Restd Nomer, dün sabah, merkuf maznunun bir ay ve ylıml gün müddetle hapsine karar venniştir. Çunking'e hava hücumu Çunking 3 (a a.) Bugün Çunking şehri bu senenin İlk hava hücumuna mamz kalmıstır. 80 Japon tayyaresi şehrin garb banliyosu üzerine bir çok bombalar atmışlardır. Japon atancıları Çin bataryalannm şiddetli bara.j ate«ile karşılaşmıslardir. Istanbulda Po'onya millî bayramı İstanbul 3 (a.a.) Bugün Polonyanın milU bayramı münasebetfle Saint Louls kllisesinde dinl merasim yapümıştır. Polonya orta elçisi ve başkonsolosu Karol Bader, merasimde hanr bulunmuştur. Yüksekkaldırıma doğru sapmışlardı. Fikri, sen, hiç, benim odama geldin miydi? Haytr. Bu taraflarda olduğunu söylemistin. O kadar biliyorum. Yokuçu, daha ortalamadan... Yan sokakta, külüstür bir ev. Bana, «ok bile... Geceleri, sızmağa gidiyorum. Yokuşu çıkarlarken. Şakir, vakH vakit, elini, Fikrinin omzuna koyuyordu: İhtiyarhyorum, Fikri... Yokuşlarda, kesiliyorum. Demir gibisin İhtiyarlıgı, üzerine kondurma. Daha, yirmi sene, senin sırtını yere getiremezler. On seneye, çoktan eyvallah ama, ben, bef seneye de razıyım. Sen, bu gece, çok efkârlısın. Sen, benden fazlasın, Fikri Can, benden fazlasın. Durdu, önüne baktı: Yaklaştık, dedj. Odada konuşuruz. Bir kaç adım yürüdüler. Şakir, sağdaki dar sokağa saptı, birinci evin kapısı önünde durdu, anahtaruu çıkardı: Merdivenler karanlıktır. Kese kâğıdını bana ver. Sen, kibrit çakarak merdivenleri çıkarsın. Dikkat et, basamaklar çürüktür. Ayağın geçiverir. Trabzanlara da dayanayım, deme. Karanlık, dar bir merdivenden kıvrıla kıvnla üçüncü kata cıkraışlardı. Fikri, bir teviye kibrit çakıyordu: Evde elektrik yok mu? Şakir, bir kahkaha attı: Var ama, yalnız odalarda.» On ikiden sonra da, söner. Sokak tarafuıdaki odanın kapısını açtnış, elektriği çevirmişti: Benim sarayı, dünya gözile bur gör. Başmdan kasketini çıkanp ortadaki masamn üzerine fırlatmıştı: Bak, çingene çergesinden farkı varss... Fikri. bakıyordu. Şakirin odası, iki pencereli, orta genişlikte, yüksek tavanlı bir oda idi. Sağda, kapıya bitiçik demir karyola; solda, duvara dayatılmıj arkalıklı bir sedir, üstü yırtık, »oluk çuha örtülü bir yuvarlak tahta masa, iki iskemle, bir de vestiyer hizmetini gören tahta çerçeveli ayna. Odarrm bütön eşyası, bütün süsü idi. Odanm soğukluğuna rağmen, perdeli peneereler, yorgan üstüne örtülü battaniye; yerdeki rengi atık, eski, yamall keçe, Fikrinin gözlerini ısıtmıştı: Bu odanın, neshıi beğenmiyorsun? Orrun, âdete, çıkışır gibi konu$ması, Bir AŞKUÇURUMU Edebî roman Şakiri, kolu çimdiklenen bir insan gîbi, sıçratmıştı; paltosunu avnamn kenarmdaki çengellerden birine asacakken karyolanın üstüne attı: Senin odan, buradan da perişan mı? Kahkaha atmak sırası, Fikriye gelmişti: Sen, ne sanıyorsun, Şakirciğhnî Burası, saray be! Ben, oldumolast, boş bekâr odalannda, kendi eşyamla oturmağa ahşığım... Gözüm, daha odaroda elektrik ışığı görmedi. PenceTede gırgırlı perde, yan perdeler; karyola gibi sedir, bir sofra yapabîleceğin büyük masa; eski de olsa, yerde keçe... Bunlara ben, korkarak bakıyorum be! 34Şakir, eltni abundan sjeçirdi: ŞiırKİiki, demiyorum. Onu, en sonra, soracağım. Eski yerlerini pek överdinbel Fikri, sobasız, mangalsız odada, terliyormuş gibi, paltosunu çıkardı, aynanın solundaki çengellerden birine astı, döndü; geniş sedire, yayılarak uzandı: Şimdiki halime nispetle, oralan da benim için saraydı! Şakir, iki elini beline dayamıştı, gözlerini açarak, ona, sasarak ve acıyarak bakıyordu: Bunlan, hiç söyîemedin be, Fikri Can! O zamanlar, halimden tneumundttm, neye eöyliyeceköm? Mahmud Yesari Sakak kapısının çıngırağı. soküleeek gibi çekilerek çalınıyordu. Şakir, yumruğunu sıkarak küfür etti: Nîkolinm çırağı geldi. Kapıyı da arnlık bırakmıştım. Hergele, yukarrya kndar çıkmamak için, rtumara yapryor. Pencereyi açtı, sarkarak bağırdt: Kim o? Cevab bekler gibi durduktan sonra, tekrar bağırdı: Ulan hergele, kapı açık, itip girsene... Pencereyi kapadı, kaglan çatıkü: Fikri, kardefim, sen, benden gencsin. Yaf tarafını bnak, bana nicbetle çocuk sayılımn. Ufaklar, efeadilerinin ağızlarile konuşurlar Bu sözüme, çok, Ben koydum, dedi. ama, çok dîkkat et. Efendisine, kafa Şakir, yumruğunu masaya vurarak, tutamıj'acak mısm, uşağı, azarlama. E bağırdı: fendisine boş mu veriyorsun, yahud Nasdmıs, Fikri Can? Garsonun zılgıt mı vereceksin? Uşsğı, döv. eli, meyhaneciden daha nekestir. Sustu. Fikri de divanda doğrulmuştu. Fikri, bir raesele çıkmasını istemiyorŞakir, elleri pantalonunun ceblerinde, du: ayakta dunıyordu. Garson, kapıyı ü Ben, yediklerimle gırtlağıma kadat kırdatmış elinde sefertatile içeri girdoydum. Sen de boğazlı değilsindir. mişti, sefertasını masanın üzerine bır»Yeter de artar bile. Kısa kes. kınca, Şakir, onun önünde dikildi: Şakir, doğruldu, kaşlarını çattı, Fik Yukan çıkmağa üseniyor musun? riye ters ters baktı: Ayağına gelelim, istiyorsun değil mi? Ah, senin bu yumuşaklığın! Sana, bu kiharlığı, ustan olacak zanGarsonu, kolundan çekti: goç kaçkınt pangodoz mu öğretti? Aç Hani ekmek?» Ulan, dua et, arsefertasını. Ne göndermiş, bakayım. kadaşım var; yoksa, seni ben, dükkâna Fırtınayı hisseden garson, eüeri titreyerek sefertasının kapağını açmiftı. değil. İspitalyaya gönderiıdim. Git, ekmek al. Şakir, taslara, birbir baktı: Cebinden para çıkanp masanın üze Barba, çoktandır gümüşlenmedi idi. Kalaylanmak istiyor. Ulan, bir ki rine attı: Çabuk bir ekmek, bir de fırancala şilîk yemek be. Boğazlı adamı gene doyurmaz. Beraber çıktığımı» da gördü. aL Çabuk gelmezsen, elimden çekecer ğin var. Gerilmiş, garsona fena bakıyordu: Garson, fırtınayı kazasız savuşturda Ulan, doğrusunu söyle. Sefertasına, bu yemekleri sen mi koydun, ğuna memnun, sıntarak çıkmıştı. Şakir, yoksa Barba mı koydu? Doğrusunu karyolanın kenanna oturdu, durgun soyie dövmiyeceğim. durgua Fikriye bakıyordu: var) G«rson saranaifU, ölü bir sesle: i