24 Mârt 1941 CUMHURÎYE? Japonya Hariciye Nazırı Avrupada elgraflar Japonya Hariciye Nazın Matsuoka'nın Moskovaya muvasalat ettiğini ve yarın Berline hareket edeceğini bildiriyor. Bu seyahatin bilhassa Ud hedefi vardır: Birincisi Sovyet Birliğile Japonyanın arasını bulmak, bilhassa Sovyet Birliğinin Çine ycptığı yardımı keserek Japonyanın Çin meselesini tasfiye etmesini kolaj laştırmak. İkincisi: Japonjanın mihvere yardım için ne yapacağını tayin etmek. Memlekette tek tip ekmek tatbikatı Denizli 23 (a.a.) Yüzde 15 çavdarh undan tek tip ekmek vapılmasına Fiat Murakabe komisyonu tarafından karar veriîmiştir. Bu karann tatbikı neticesi olarak, unlan Denizli fabrikalannda öğütülmekte olan Muğla vilâyetile Nazilli kazan dahilinde de tek tip ekmek istihlâkine başlanacaktır. Felsefe ve Medeniyet îster Yunan na«deniyetinden bas layarak Roma, Orta zaman ve Yeni zaman medeniyetlerine kadar gelelim; ister Çin ve Hind medeniyetlerini takib edelim: Bu medeniyetlerin hepsinde bir medeniyet tarihinin akışile birlikte bir felsefe tarihinin temadi ettiği görülür. Bu birlikte gidişin fikirlerde şöyle bir sual ujrandırmaması kabil değildir: Acaba felsefenin medeniyet üzerindeki rolü nedir? Burada Fransız felsefe tarihçilerinden Gilson'a göre şu üç tefsirde bulunmak mümkündür: 1 Felsefeler ya kendilerini doğuran içtimaî muhitlerden almmış unsurlara irca olunabüir, bu takdirde FIKIRLER Yazan ı Kolaylık istiyoruz arb, namüsaid şartlar, ekonomik sıkma falan bepsini anlıyoruz. Cihanın, mes'uliyetini kimsenin üzerine almak istenıediği bu vaziyetine, hani alısmış gibiyiz. Ondan şikâyetçi değiliz. Hatta bugünkü şartlara gore halimize şükür bile ediyoruz. Yağımız, etimiz, sütümüz var. Ekmeğimiz, unumuz, buğdayımıı var. Şekerimiz, baümız, kaymağunız var. Ama bunlar biraz pahalı imiş. İnsanlar da pahahlanmaya başladı. Geçende seyyar bir kundura boyacısma pabuclanmı boyattım, bes kuruş verdim, benden bir kuruş daha istedi.. Alhya çıkardık, dedl. Şöyle etrafımıza bakarsak komyulanmızdan çok daha iyi şartlar içinde yaşadığmuzı hemen görürüz ve bunu gördükten sonra şu nakil vasıtasından, bn nınnmt servisten, sıkışıklık şikâyeti yapamayız, yapmamahyız. Ama bu hal bizim, elde mevcud vasıta ve imkânlardan istifademize mâni olamaz. Ahvalde sıkışıklık var diye yapılması elimizde olan şeylerden feragat etmemize lüzum yoktur. Hatta bu imkânlardan istifado ederek sıkmtıyı ancak zanıret haddine indirmek hepimizin vazifesidir. Bunlar ne gibi şeylerdir? Vallahi simdi hemen kestdn hatlarl» bunun semasnu çizemiyeceğiın. Fakat, meselâ nakil vasıtalannın seferlerinl daha ihtiyac» nygun hale sokmak, memurlan daha yumuşatmak, Iniş binisleri daha rabıtalı hale getirmek, bilet kolaylıklan yapmak, aboneler çıkarmak*. Falan filân. T M. Şekib zenelerini yeniden kurarak intızamlannı temin ve terakkılerini mümkün kılan odur. Fazla olarak eğer felsefenin isi her medeniyete sadece kendi şuurunu vermekten ibaret olsaydı ehemmiyeti ifade ettiği medeniyetin müddetini aşmıya caktı. Halbuki Eflâtun ve Aristo'laruı bile bize hâlâ dinlettikleri şeyler vardır. Çünkü bu kıratta kafalar insan aklının her devirde muasırlan olacak bir çaptadır. Ayni zamanda bütün büyük felsefeler bir seçip toplama (eklektisme) de Bulgarlar meğer çok sert insanlarmış! Onun için iyi asker olmuşlar ve bugün mücadeleye hazırlanmışlar ! nnııiHnmıunıımttiıııııııııifiıiHiıııımınıınııımınıın Cebelfittarık • Birinci hedefin tahakkukn ikinci hedefin tahakkukuna yardun edeceği için bu ikisi birbirine sunsüb bağlıdır. O halde birinci hedef acaba tahakktık edebilecek ve Sovyet Birliği Japonya Sofya 23 (a*.) D.N.B. ajansı bilUe anlaşmak için Çini feda etmeğe ve Çinle birlikte Uzakşarktaki mevkiini diriyor: Radyoda «ordu saati» nin açılması mfifedaya razı olacak mı? Razı olacaksa bu fedakârlığı ne mukabilinde goze ala nasebetile bir nutuk irad eden Buigar Harbiye Nazırı General Daskalof, Bulcak? gar milletinin sulhu sevdiğini, fakat coğJapon Sovyet anlaşması Ihtimalile rafî vaziyeti dolayısile daima mücadeyakıhdan alâkadar olan Çin mehafili, leye hazır bir halde bulunmak mecbuSovyetler Birliğile Çin arasında men riyetinde olduğunu ve bu sebeble Bullaat iştirakini kaydederek bu anlaşma garlann sert insanlar olduklaruıı söynın tahakkuk etmiyeceğini ileri süriiyor. lemiş ve sözlerini şöyle bitirmiştir: Çünkü Sovyetler Birliği, Japonyanın c Bundan dolayıdır ki Bulgarlar iyi bütün Çini istilâ etmesine imkân verdi bir asker olmuştur ve Buigar milleti ği takdirde Japonyanın Uzakşarkta arasında askerliğe karşı husus! bir islermanferma olmasına yardım etmiş ve tidad ve büyük bir sevk vardır.» bir Uzakşark devleti sıfan'Ie kendi nüruz ve mevkiinin sıfıra inmesine, yakın bir istikbalde Sovyetler Birliğinin de tJzakşarktan uzaklaştmlmasına hizmet eteıiş olur. Halbuki Çinln istilâdan kurhılmasına yardım etmek, Uzakşarkta bir muvazene tesis eder ve Japonyanm (ecavüz siyasetine hatime çeker. Yeniden ağır toplar ve kıtaatla takviye edildi Hcezire 23 ( • • >Ofi. Cebe•») lüttankta büyük bir faaliyet görülmektedir. 10 ticaret gemisinden mürekkeb bir kafile üç torpitonun himayesinde Atlas denizinden gelerek mezkur limanda demirlemiştir. Limanm müdafaası için büyük çapta yeni toplar yerleştirilmektedir. Kışlalar askerlerle dolu olduğundan yeni gelen kıt'alar vapurlarda yatıp kalkmaktadırlar. 25 müyar dolar her felsefe sistemi medeniyetin muayyen bir halinin ideolojisini ifade eder. 2 Yahud, bunun aksine olarak, felsefe sistemleri yaratıcı bir faaliyetin önceden keşfolunamıyan orijinal mahsulleridir; bu takdirde felsefe medeniyetin bir mahsulü olmaz, belki medeniyeti yaratan felsefe olur;filozofdahi medeniyetin bir mumessili değil, kah ! gU, bir barışürma, bir kaynaştırmadır. ramanı olmak lfizım gelir. 3 Yahud da I Hakikf filozof fikirlere muvafakat edefeslefe sistemleri zamanların, içtimaî mu bilecekleri karşılıklı üntiyazlan vermek Ceçmiş filozoflarm açtıhları yollara gitmekten imtina edebiliriz fakat onlarm gitmedihteri yerlere gidemeyiz sefe sistemleri, ve filozoflar arasındaki münasebetler hakkında şu üç tefsirde bulunduklanna göre bu tefsirlerin hangisi doğrudur? Bunun için yukandaki tefsirleri tahkik etmek icab eder: Felsefe tarihinin bütün vakıaları kendiliğinden dofmuş Ây*n Maliyt encSmeni kredi bir felsefenin mevcud olmadığını gösteliythannı kabul etti rir. Kaynaklan malum olmıyan EMVaşington 23 (a.a.) Ayan mecli tun'un felsefesi bile muayyen bir ılim ve sinin maliye encümeni, demokrasilere cemiyetin vazetmiş olduğu iorguUırın olan talebe ile tatil zamanlarında hiç yardım için taleb edilen 7 milyar do bir cevabı olduğu gittikçe aşikâr olmakobnazsa 15 günlük bir devre için ziraat larlık krediyi müttefikan tasvib etmij tadu, Gerek hıristiyan ve gerek islâm işlerinde çalışmağa mecbur tutulacak tir. Ancak, daha evvel, bu miktan ya Orta zaman felsefelerinin kendiliklerinikincisi: Meselâ elinizde Yedikuley* rıya indirmeği istihdaf eden bir tek den doğmadıklan münakaşa götürmiyetır. kadar mer*i bir pasonuz var. Filoryaya cek bir haldedir. Yeni zaman felsefelelifi reddeylemiştir. Dün «İki Esir» adlı eserini tefrikaya gitmek istiyorsunuz. Bu takdirde ya Iki Nazır Afrikaya gidiyor «Artık harbde olduğumux bedibî ri için de ayni şey söylenebilir. Bunlar başladığunız Macar müellifi Lajos Zipasonuz hiç nazan dikkate alınmıyaParis 23 (a.a.) Müstemlekit Nazırı dan en şöhretlisi olan Kant'ın kritisizme lahy halen elli yaşlanndadır; gerek bir hakikattir« rak Sirkeci Filorya bileti alacaksınız Amiral Platon ile MünakalAt Naan aduu alan felsefesi dahi Newton flziği ile Nevyork 23 (a.a.) General Hugh. pietiste» ahlâkın hangi şartlarla müra Macaristanda gerek bütün dünyada harb veyahud da Yedikulede trenden inerek Yean Erthelot şimall Afrikada devam «onrası edebiyatının en maruf fahsiBu böyle olmakla beraber mihvercibilet alacaksınız ki bu takdirde de ya etmekte olan demiryolu insaatını teftiş Johnson, World Telegram gazetesinde kün olacağı meselelerini halletmek gay yetlerinden biridir. lerin bu sırada Japon Hariciye Nazınnı şunları yazıyor: treni kaçınr veyahud da tekerleklerin retinden doğmuştur. 19 uncu asırda AuAvrupaya davet etmeleri, bir takım im etmek üzere hafta başında tayyare ile Lajos Zilahy bütün gencliğini Macar altına girmek tehlikesine katlanırsınır. «Artık harbde olduğumuz bediht bir guste Comte'un felsefesi 3. J1. Rousseau hareket edeceklerdir. kânlann derpis edilmiş olduğuna delâlet edebiyatının bir nevi «dâhi çocuğu> oHalbuki paso sahiblerine trende fark hakikattir. Vakıâ henüz düsmanla ateş ve Condorcefnin inkılâbcı ve terakkici eder. General VVeygand'ın leftifleri larak geçirmiştir. Zira kendisi henüz ileti kesmek usulü konursa daha koteati etmiyoruz. Fakat bunun sebebi, işî prensiplere dayanan sistemlerile de BoVichy 23 (a.a.) Rabaftan büdirildi21 yaslarında iken ismini sağa sola Bn bnkânlann Mihverce tasavvur olay olmaz mı? şimdilik bu raddeye getirmenin akılâne lîald ve Josephe d« Maistre'in organik lunan neticeyi verdiğini farzederek Sov ğine göre, General Weygand ve General bir siyaset olmamasından ibarettir. T,f prensiplere dayanan muhafazakârlıkla duyurmıya, yavaş yavaş şohret salubi Üçüncü derd: MaaaUe trene blndinlz. yet Birliğinin Japonya ile anlaştığuu ka Negues otomobille Meknes'den Benimel ğer Japonya, Almanya ve İtalya ile rınm nasıl barışabileceklerini sorarak olmaya başlamıştı. Edebî hayata evvtlâ Biletleriniz de 2 ncidir. Vagonda sizl laya hareket etmişlerdir. küçük ve güzel şarkılar yazarak giren bul edersek acaba Japonya da Mihvere alacak yer yok. Farkını vererek niçin aptığı muahedeye istinaden harekete bunlann cevabmı vermeğe çahşır. O Zilahy, harbden hemen sonra Öldürücü Fransanın Amerikada kalan yardım için Amerikaya ve İngiltereye irinci mevkie oturamıyasınız? Bugün halde içinde doğduğu içtima! muhite degeçecek olursa biz de iki Okyanusta Bahar (Halalos Tavasz) isimli eserile karşı harbe girmeye karar verir mi? paralan tatbik olunan usulde bu kaldırümış ve harbe filen başlamak mecburiyetinde rin kökler salmamış hiçbir felsefe yok bütün münekkitlerin ve büyük kari • *• Vichy 23 (a.a.) «Tass> Salâhlyetli kalacağız. Halbuki bir Okyanusa mah tur. Bu cihet hiç kimsenin bu diyeceği bu gibilere hiç büet almamış nazarile kütlelerinin nazan dikkatini celbetmişakılarak kendilerinden cezalı ve ağır Bugün Amerikahlartn gülemediği bir Fransız diplomatik mahfillerinde Birle sus bir filomuz vardır. Maamafih harb olamıyacak kadar meydandadır. Bunun tir. Bunu takib eden senelerde Güneş >ir para ahnmaktadır.» hakikat var ki o da filen harbe (firmiş şik Amerikada dönen Fransız sermayesi gemileri inşasını o derece sür'atle iler içindir ki her büyük felsefe bir medeni Parlıyor (Süt a Nap) isimli bir eseri İşte istediğimiz seyler bn kabil koUyolduklarıdır. Gerçi Amerika henüz Mih yekunu 220 milyon dolar olarak tahmin letmekteyiz ki yakında bu husiıstaki yet şahikasıdır. Onu buradan seyretmek Budapeştede ve daha sonra bütün Mahklardır. vere ateş açmamıştır, fakat Amerikanm edümektedir. boşluğu telâfi edeceğiz. Bununla bera kabildir. Yalnız felsefe sadece bundan caristanda temsil edilmiş ve hemen heBen mektub sahibinhı Iddlasnu yerfntayyarelerl, tanklan ve sair silâhlan bu De Brinon Mareşal Petenle gorSftâ ber milletten harbe girmesi istenmiş de ibaret midir? men sonsuz bir muvaffakiyete mazhar de tetkik etmedim. Verdiğl malumata Vichy 23 (a.a.) Fransanın, isgal al ğildir. Bugün milletten taleb ve onun Işi mükemmelen yapmaktadır. JaponyaFelsefenin medeniyete tâbi olması olmuştur. Fakat bu eser yüzde yüz nazaran bn zat oralarda otunıyor. Artık nın harbe girmeğe karar vermesi ise ay tındaki arazide bulunan fevkalâde mu tarafından tasvib edilmiş olan şey, şim başka, onun sadece bir neticesi olması Macar hayatını ve âdatını canlandırsözlerinden şüpheye hakbm yok! İddiR] silâhlann Amerika tarafından da kul rahhası de Brinon Mareşal Petenle gö dilik harbe müdahale ile iktifa etme başka şeydir. Vakıâ felsefe sistemleri dığuıdan müellifin şöhreü millî hudud sevmektedir, Esasen ayni zamanda kenasını doğru olarak kabul edersek onlarüşerek isgal altındaki arazide yaphğı sinden ibarettir. Bu hal, bugün için üzerine içtimaî muhit ve medeniyetin lan dışına çıkamamıştır. lanılmasını temin edccektir. disine kâtibelik yapan ve tam bir ha n hemen ıslaha çalısmahyız. Bir taraftan tetkik seyahatleri hakkında irahat VP< harb ilânından daha faydalı ve mü tesirleri olduğu aşikârdır; fakat bu teAcaba Japonya, bugünkü kendi vaLajos Zilahy 1925 ve 1930 seneleri a yat arkadaşı olan bu kadın gencdir; mantık, diğer taraftan hak bunu İcab •niş ve cenubu garbl mıntakasmdald essirdir.» sirler onun tekevvününü tamamile izah güzeldir de. Yüksek tahsil görmüştür eder. «iyetini, Amerika ile harbe çirmck için son seyahatinde elde ettiği intıbalan etmeğe kâfi değildir. Her felsefe tercü rasında yorulmak bilmez bir faaliyet müsaid görüyor mu? Amerika, ilri Ok anlatmıştır. De Brinon şimalde yapacagöstererek bir çok eserler yaratmış ve ve münevver bir kadındır. Fakat aile Kaldı H: halkm kolayma glden ve raman olduğu medeniyete doğnıdan doğyanusta barbetmeğe kâfi donanmayn sa ğı seyahate dair Mareşalın talimatım Hindistanda a«kerî hazırlık ruya tâbi olmakla beraber onda bu me bunlann pek çoğu hemen bütün dünya hayatında bir kusuru vardır: Çocuk hahnı düşünen her idare bn kabil kohib obnadığı için harb gemileri inşası almışbr. ve ttalyan üsera kamplan deniyetten aldığı unsurlardan başka ve lisanlarına tercüme olunmustur. Ancak yapamaz. Ailenin bir de hizmetçisi var lavhk ve rahathkian seve seve vapar. dır ki bu bir köylü kadındır; güclü İste me«ele bundan Ibaret. Bunun da nı sür'atle ilerleterek eksiğini tamamlaKâbil 23 (a.a.) Tass: Civil And fazla birşey daima vardır. Hatta hakikJ 1930 senesi maruf Macar müellifinin kuvvetli, iri yarı genc bir köylü kadın. harble. ahiukn ile, sıkmh He blr alâkası mağa çalışmakla beraber bugünkü şeMilitary Gazett'in verdiği bir babe filozoflar kendilerinden evvel gelen fi hayatmda bir dönüm noktası teşkil etİçtimaiyatçmın kansı okumua yaz ok değil mi? raiti Japonya ile harbe girmeğe müsaid Tokyo 23 (a.a.) D. N. B.: Ni$i Nişi re göre, İngiliz ve Hind hükumet lozoflann formüllerini harfiyyen tekrar tL Zira bu tarihte Zilahy Amerikaya B. FELEK telâkki etmektedir. Çünkü bugün har Şimbun gazetesinin Hanoiden öğrendiği lerl Ghlzry'de 9 mil murabbaı bir ettikleri zaman bile bunlara ancak ken bir seyehat yapmıştu; ve Macaristana mış bir kadın olduğu için vaziyeti iyi bettiği takdirde yalnız Japonya ile kar ne göre Uzakşark Fransız imparator arazi üzerinde tayyare dafi topçusu dilerinin olan bir mana katarlar. Büyük avdetinden sonra vücude getirdiği bü görüyor ve soğuk kanlılıkla mütalea sılaşacak ve Almanya tarafından tazyik luğuna dahil bulunan Annama istiklâl yetiştirmek İçin bir mekteb yapıl filozoflann zamanlarını fevkalâde tem tün eserlerinde bu seyahatin ve Yeni edebiliyor. Anlıyor ki kocasının baba sil etmeleri sadece zamanlannm fikiıle dünyadaki ikamet aylannın izleri gö olmak arzusu vardır; ve bu mahruedilemiyecektir. Japonyanın Çinde harb verilmesi meselesi tetkik olunmaktadır. masına karar vermlşlerdir. rini toplamış olmalarından değil, bunla rülür. Filhakika Zilahy'nin, hayatının miyet onu üzmektedir. Bir gün hizmetle meşçul olması ise Amerikanuı lehinFransız Hindiçinî valisi Decox ile uAyni gazetenln bildirdiğine göre, de olan şartlar arasındadır. Amerika ve mumî kâtib de Salle'de hazır olduğu Bhopal'da İtalyan harb eslrıeıi İçin nn bir sentez (terkib) ini yapmaya sa bu ikinci devresinde, kaleme aldığı e çisinden bir çocuk yapmasını rica edivaşmış olmalanndandır. Hiçbir devrin serlerde sosyalizme bariz bir meyil yor. Bizzat kendi kocasının babası oIngilterenin yardunile canlandırılacak o halde Hindiçinî makamatı Annama bir bir kamp lnşa edümektedir. Halen fikir cereyanlan ferdlerin şuurunda vardır. O zamana kadar daha ziyade lacağı bir çocuk. Hizmetçi de bunu kalan Çin Japon harbi Japonyayı ka intikal devresi olmak üzere, geniş bir Ramgharı esir kampında 12,000, kendiliğinden bir terkib haline gelmez; his muammalarını çözmeğe çahşmış o bul ediyor. Edirne 23 (Hususî muhabirimlzden) radan hırpalayacak, diğer taraftan A muhtariyet teklif etmişler ve Annam Bengalore esir kampında da 24.000 bilâkis çarpışırlar, herkes kendi fikirlelan muharrir, 1930 dan itibaren içtimaî Kralına da Huede oturmasma müsaade İtalyan harb esiri bulunmaktadır. Zilahy bu piyesinde, tabii hayattan Üniversite Rektörü Cemil Bilsel, bu gün merika ve İngiltere Japonyayı denizden rini müdafaa eder; ve her fikir başka yaralan tahlile girişmiştir. Yani teker tamamile aynhnış ve bambaşka sun'î Halkevinde «Tanzimatın başaramadığı meşgul edecek ve bu sayede Japonya eylemişlerdir. I ı larını ortadan kaldırmadıkça ilerliyemi teker ruh tahlillerinden vazgeçerek bir âlem halini almış bulunan şehirli dava mevzulu bir konferans verdi. Halkaradan. denizden ve havadan taarruzyecek gibi görünür. Bunun için her de topluluğun, cemiyetin derdlerini aramalerin nasıl normal olarak yaşayabilme kevi salonu ve koridorlan binlerce dinlara uğrayacak ve Çin harbini tasfiye virde bu çatışmalara sahne olan ve ya koyuldu. leri için gene tabiate dönmeleri icab leyicile doluydu. etmeye hazırlanırken bu harbin büsayni zamanda hem zarurt, hem de zıd Hatib, tanzimatın flm! bîr tarifile Bu devrede Zilahy'nin en mühim o ettiğini anlatmak istemiştir. Burada nekıymetleri hep birden tasdik etmekten büstUn alevlendiğini görecektir. larak bilhassa şu iki eserini zikrede silleri idame ettirecek çocuğu dünyaya mevzua geçmiş ve o devrin bellibaşh •• Berlln 23 (a.a.) D.N.B. Ma başka birşey yapamıyan bir çok mü* Bu yüzden Japonyanın Amerika Ue caristandaki Alman ırkı grupunun nevverler vardır. O halde ki bu iç yara biliriz: On İkinci Saat (A Tizenkette getiren kadın köylü kadındır ve tabi hatası olan atıfetçilik ve garbdan meharbe girmesi ihtimali çok zayıfor. ded umma zihniyetinin büyük kurtarıcı Nevyork 23 (a.a.) Tass: Nevyork reisi Basch cuma günü Alman hu larının acılarını duymamak kabil de dik Ora). Bu meşhur İngiliz edıbi Ber ati o temsil eder. Atatürkün açbğı büyük cidalle nasıl Sovyetler Japon anlaşması ihtimali Herald Tribune gazetesi yazıyor: *** susi polls teşkilâtınm reisi Lein ğildir; fakat bunlara bir nihayet ver nek nard Shaw'umsu bir tiyatro piyesidir. sona erdirildiğini anlattıktan sonra Lode çok zayıf olduğu için Japonya Ha Birleşik Amerika Genelkunnay Re rich Himmler tarafından kabul edi de iktidanmız dahilinde olmayınca ya Ve Milletler Cemiyeti üzerine bir hiLajos Zilahy'nin en maruf eserlerinriciye Nazmnın Avnıpa ziyaretinin Ja isi General Morshall matbuata verdiğı lerek uzun müddet kendisile görüs fikir kavgasmı unutmak, bırakmak, da civdir. Bir de Toplar Dönüyor (Az Agyok den biri de «İki Esir» dir. Bu eseri zana da işaret etmiş ve: « İşte tanzimatın başaramadığı daponyayı Mihverden uzaklastırmakla ne beyanatta bazı Lâtin Amerikası mem müştür. hemen hemen bütün dünya lisanlarına ha doğrusu düşüncenin korkakça bir Visszaneznek) isimli bir roman. leketlerinin ve bu arada Brezilyanm, Bu eserlerinden sonra Lajos Zilahy tercüme edilmşi ve her yerde büyük bir va burada baaşnldı» demiştir. ticelenmesi dahi kuvvetle variddir. intiharından başka birşey olmıyan bir • Tokyo 3 (a.a.) Domei aianRektör, bütün cihanca kayıdsız ve bu memleketlere icar ve iare kanunu süpheciliğe düşmek; yahud da gerçek münevver Macar gencliği üzerinde tam rağbete mazhar olmuştur. «İki Esir» in, ömer Rıza DOĞRUL mucibınce silâh verilmesi hakkında Bir smm verdigi bir habere göre. İngi bütün manevî kıymetlerin büvük bir fi bir edebî şef otoritesi tesis etmiştir. Eu biri Amerikada. biri Almanyada ve bir şartsız istiklâl âşıkı ve müdafii olarak leşik Amerika ile müzakereye giriştik liz büyük elçisi Sir Robert Cıaigie lozof kafasmda muvazenelerini bula vadaki güzel villâsı hakiki manasıle somıncusu da Macaristanda olmak ü tanılan ve bundan asla fedakârlık yapdün Hariciye Nazır muavini Ohaşimıyan Türkün bu yüksek vasfını da lerini bildirmiştir. caklan güne kadar sabretmek vardır. bir edebiyat ocağı oldu. Esasen çok zere üç muhtelif filmi alınmıştır. canlandırdıktan sonra konferansa şu Umumiyetle zannedildiğine göre bu yi ziyaret ederek İngiltere ve Jafaal bir adam olan Zilahy bir taraftan Lajos Zilahy son seneler zarfmda sözlerle nihayet vermiştir: istekler müsaid bir surette karşılana ponyayı alâkadar eden meseleler Felsefeye bu cepheden bakıldığı za Magyarorszag gazetesinin müdürlüsfünü hakkında yarım saat görüşmüştür. man onun ne aldığı. ne getirdiği ve m kendisini sinemaeıhğa vermiş ve filim caktır. « Bu şuurlu azmin ilk remzi, buifa ederken bir taraftan da herkesin •• Beyrut 23 (a.a.) D.N.B. bil deniyet tarihinde oynadığı rolün büyük severek okuduğu makalsler yazdı ve reiisörlüğü vapmıva başlamıştır. Muel radan uzak olmıyan hududlanmızda * Berlinde, meşhur mütareke diriyor. Sabık Suriye Başvekilı si lüğü anlaşılır. Felsefe bu bakımdan bu manevî kürsüyü, bizzat iş başmda lif bu işte de muvaffak olmakta*"nöbet bekleyen Türk askeridir. Onun Budapeşte 23 (a.a.) Macar avagonu teşhir edilecek yasi şeflerinden Mardam Süudl, A medeniyeti ifade ve temsil etmekie kal bulunarak idare etti. Böylece MacarisD. N. arkasında bu aziz yurda istikbal için Jansı, Hariciye Nazın Bardos3y'nin emniyet veren Türk ordusu, onun arBerlin 23 (a.a.) D.N.B. 23 mar rabistanm merkezi olan Riad'da bir mıyor, onu yapıyor, yaratıyor. Vakıâ her Almanya seyahatinden dondükten tın ordu günü olması münasebetile müddet kaldıktan sonra Bağdada büyük filozof bize ruhlarda çatışan kıy tanda genc edebiyatçılann ekserisini si Rumanyada Yahudiler çı kasında fedakâr Türk anası ve Türk nesinde tophyan bir «Zilahy Mektebi. sonra muharrirlerinden birine vap tarihî Compiegne vagonu Lusgar gitmiştir. metleri halletmiş bir adam gibi görünür. kurmıya muvaffak oldu. babası ve onlann yetiştridikleri asil raklık yapamıyacaklar! tığı beyanatı neşretmektedir. yürekU Türk gencliği ve nihavet bütün ten'de teşhir edilecek ve halk ta • Budapeşte 23 (a.a.) stefani: Hakikaten de meselesinin esaslannı alMacar Hariciye Nazırı şunları rafından gezilebilecektir Bu eski Bir Macar ticaret heyeti, dün ak dığı medeniyet olmasa filozof boş bir ruh Lajos Zilahy'nin bir iki sene evvel Bükres 23 (a a.) Stefani: Dün bunlann hepsinin üstünde de dün olAlman lokamtalı vagonu vaktile şam Belgrada hareket etmfştir He aibi kaİRcak; fakat onun yerine düşünen temsil edilmiş olan Son Rol (Az U veıilen bir karar İle Yahudilerin çı duğu gibi bugün de gururumuz ve ifBöylemiştir: tolso Szerep) isimli piyesi de, kendisme raklık etmesi menedilmistir. Yahu tiharımız olan Türk milletinin büyük « Yaptığım görüşmeler fnyet Münihle İstanbul arasında işliyen yet, gelecek hafta iktsadi müzake filozof olmadan da cemiyet, nıhlan te beynelmilel şöhretinin genişlemesine zadlarla dolu bir insanlar mahseri haek'prese bapianmakta idi. Oteçen reîere başhyacaktır. dilere evvelce verilmis olan is kar evlâdı İsmet İnönü vardır.» Bamimi bir hava içinde cereyan etlinde kalacaktır. Halbuki her düsünce yardım eden eserlerinden biridir. MüKadrî Oğuz miştir. Macaristana ve Macar mil Umumî Harbin basında Pariste idi •k Roma 23 (a.a.) stefani: İ vahdete erişmeğe kendiliğinden müte ellif bu piyesinde 4 0 4 5 yaşlarına neleri gerl almacaktır. Vagon 7 tesrinisani 1918 de Mareletine karşı Almanyada gösterüen talya, bugün faşizm façyolarının mayildir, bu olmadıkça onda ne huzur, gelmiş bir aktrisin hayatını gösterir. Budapeşte Moskova Macaristanda vesika usulü anlayışlı alâkadan çok mütehassis şal Foch ile General Weygand'ı 22 nci tesis yıldönümünü tes'id et ne de nizam olur. Bu vahdet ve huzur Sahnede muazzam muvaffakiyetler >aFransız umumî karargâhmm bu Budapeşte 23 (a.a.) Tass: Maoldum. Almanya, Macaristanın ha lunduğu Senlis'te Compiegne'e, son mektedir. arasında ilk tren ise ancak fikirler ve hisler arasında, zanmış olan bu kadınm hayatındaki car hükumetinin emrlle Budapeşte kikî vaziyetini takdir etmektedir. ra da Rethonde'a götürülen trene • Belgrad 23 (a.a.) D.NB aksiyonlarla hisler ve fikirler arasında son rolü, ancak, sevdiği adamı muhaBudapeşte 23 (a.a.) Budapeşte Bu, memleketimize cenubi Avrupa bağlanmıştı. 11 tesrinisani 1918 de Vreme gazetesinin verdigi bir ha bir ahenk teessüs etmekie olur Yalnız faza edebilmek uğrunda sarfa mecbur ile Moskova arasında ilk doğru tren de dahil olmak üzere 26 Macar şehrinde un ve hamur 24 marttan itl« »ın inkişafmda sağlam ve şerefli mütarekenin imzasmdan sonra va bere göre, son günlerde İaşe Neza heışeyden evvel fikirlerin ahengi lâzım olduğu gayretlerden ibarettir. dün sabah buradan hareket etmişVichy 23 (a.a.) Fransada ziraf istihsalâü artırmak için alınacak tedbirlere mütedair üç kararname neşredilmiştir. B u k a™rnamelere göre Çiftçilikle uğraşırken aanayi subelerinde ameleliğe geçen işçiler tekrar ziraate dönmeğe mecbur edilecekleri gibi doğnıdan doğnıya fabrikalarda çalısan işçiler de ziraat işlerinde çalışürüabileceklerdir. 17 ile 21 yaş arasında bulunup da her hangi bir meslek için hanrlanmamış gelecek sene için ordu ve donanmaya tahsia edilen paranın yekunu 25 milyar 183 milyon dolara baliğ olmaktadır. 7 milyar dolarlık fevkalâde müdafaa bütçesi bu muazzam yekuna dahil değildir. Çin mehafili bu mülâhazalara istinad ederek Japonya ile Sovyetler Birliği a, ,,„„„.. etmemek ejası üzerasmda Çine yardım ^mn,mB. C J M 1 „„,. re bir anlaşmanın yapılabileceğine ihtinal vermiyor. Çin mehafilinln mütalealan, süphe « «* ! ...... . y»k ki yersiz değildir. Fakat Japonya Ue Almanyanm Sovyetler Birliğini Ucaksarkta fedakârkkta bulunmak mukabilinde daha başka sahaiarda tatmin etmeyi düşiinmeleri ihtimali de mevcuddur. Yalnız bu sahanm neresi olabileceğini keşfetmek kolay değlldir. Fakat Milıver devletlerinin başkalan hesabma Sovyetleri tatmine teşebbus etmeierinin Sovyetleri hoşnud edeceği zannedilemez. Çünkü Sovyetlerin Uzaksarktaki mevkdlerini, bir takım müphem vaidler mukabilinde fedaya raa ohnamalan, daha kuvvetle muhtemeldir. bakmaz, çünkü Amerika ordu ve hitlerin veya orijinal şahsiyetlerin mah suretile uzlaştırmağa «uretle uzlaşamazsulü değil, zaman ve mekânk mukayyed onlardan hiçbiri bu olmıyan, cemiyet ve insanlara hâkim olan donanmasına buka ve filozoflann düşüncelerinde tedricen lar. Onun yaptığı şey, fikirlerin üzerine nüfuz ederek bunlardaki zâhirt arızî tezadlan bulup çıkarmaktır. Vichy hükumeti bir dar tahsisat veriyor ayan olan bir hakikatin ifadeleridir; bu pınca tezadlar kendiliğinden Bunu yakalkarak takdirde felsefe, ne netice, ne de sebeb ziraî seferberlik olmayıp medeniyetin muayyen bütün bunlann yerine «kı bir kaynaşma, bir Vaşington 23 (a.a.) Meb'usan Mecsentee kaim olur, her büyük filozofun en hallerinin fevkindedir. lısi maljye encümeni reU Woodyapmıya çalışıyor rum'un beyanatına göre, vekilisene ve Felsefe tarihçileri medeniyetlerle fel büyük bedahetle eriştiğine emin olduğu bu Fransanın iaşesi Portre "Iki Esir,, muharriri Lajos Zilahy netice halledilisleri birbirlerine zıd gö rünen meselelerin haddizatmda sahte mesleler olduğunu ispat etmek suretile tezadlan eritmektir. Meselâ Auguste Comte meşhur üç hal kanunu (Medeniyetlerin evlâdını, sonra felsefl ve nihayet müspet bir safhaya girmeleri kanunu) ve bu kanundan çıkardığı insaniyet fikri, 18 inci Fransız asruun tenkidci ve ihtilâlci prensiplerini anarşik, Restauration muhafazakâr prensiplerini de bir geriye gidiş olarak ayni zamanda ıtrah etmektedir. Büyük felsefe gistemlerinin düşünceye, ifade ettikleri hususî medeniyetlerden daha geniş bir alâka vermelerinin sebeoi de artık anlaşılıyor. Bugün geç miş filozoflann açtıklan yollara gitmekten imtina edebiliriz .fakat onlann çitmedik'.eri yerlere gidemeyiz. Bundan başka me deniyet eğer bir millet veya bir devrin sadece bir yaşayiş şekU değü de bilhassa bütün in«anlarda müşterek hakikat ve kıymetlerin birikmiş bir hazinesi ise filozof düşüncelere nizam vermekle bunlara bir Meselâ, bakm fn mektub sabibinia hakikat kazandırmış oluyor demektir. O halde yukanda sıraladığtmız üç tefsir yazdıklanna: «Dün tesadüf ettiğim bir bldise bu de de bir doğruluk hissesi vardır. Çünkü felsefe ile medeniyet arasındaki mtina yazıya vesile oldu. Sizi bilhassa halkm kolaylığına çalışan himmet erbabından sebet ve felsefenin medeniyet üzerindelildiğim için bu yazımı size gönderiyo.ki rolü hem alıo, hem verici, hem yaranım. tıcı, hem de zaman ve mekânlan aşmaHâdise sudur: Bakırköyünden Yenlğa doğru gidici olarak görünüyor. kapıya gelmek üzere bilet alan bir kadın nasılsa Kumkapıda iniyor. Bunu M. Şekib TUNC gören kondüktör kadını istasyon memuruna teslim ediyor, memur da kadından Yenikapı Kumkapı arasındakl mesaieyi biletsiz katetmiş diye cezalı ücret istiyor. Netice malum. Gürültü, patırdı, bazan polisin de ise karışmaaı, hele yolcunun üzerinde parası da yok> ağlamalar ve hattâ bayılmalar... Halbuki bu kadın bilet alırken ocretl ta Sirkeciye kadar ödemiştir. Binaenaleyh mıntakan Sirkeciye kadar olan istasyonlardan herhangi birisine inmek hakkına maliktir. Çünkü bu hatta ücret mıntaka esasına göredir. Tunc i Annam'a isliklâl veriliyor «Her şeyden evvel kayıdsız şartsız istiklâl!» Cenubî Amerika da şimalî Amerika hükumetinden silâh istiyor Kısa Haberler Yeni Avrupada Macaristan şerefli yerini alacakmış! bir unsur olmak fırsatını verecektir. Alman Macar münasebetlerinin çok emin esaslara istinad ettiğine kani olarak memleketime döndüm.» gon İnvalides askerî müzesine konulmak üzere Parise nakledilmiştir. 1940 haziranında Fransız Alman mütarekcsinin lmzasından sonra vagon Berline nakledilmiştir. reti tarafınaan fiatların yükselmesini meneden bir emirname neşredilmiş olmasına rağmen Belgrad belediyesi tramvay, otobüs ve elektrik îiatlarını arttırmıştır. dur. Herkesin kendi kendisile ve insanlarrn birbirlerile ahengi hep bu sayede olacağına göre kendisi için düşünen filozof herkes için düşünüyor değildir. Kıymetlerin daima kaypak olan muva Büyük edibin son olarak yazdığı diğer bir piyes, Ağacda Yemiş, (Gyümölcs A Fan) ilk bakışta insana garib gelen bir ruh tahlilidir. Bunda genc bir içtimaiyatçı vardır ki karısını çok tir. Moskovadan hareket eden trenin bugün Macar hududuna muvasalatı beklenmektedir. Bu trenle Macar ordusuna ald 56 bayrak getirilmektedir. baren vesikaya tâbi tutulacaktır. Ellerinde ihtiyat stokları bulundugu halde gene bu maddelerden satm almak istiyenler ağır cezalara, çarptırılacaklar ve ellerindeki stoklar musadere edilecektir,