CUMHURÎYET 1 Haıiran 1940 r Ricat içinde muvaffakiyetler r Almanyaya sayısız yaralı gönderiliyor Südetlerde nümayiş yapılmış, beyannameler dağıtılmış... Resmî harb tebliğleri Fransız karargâhı bildiriyor Paris 31 (a.a.) 31 mayıs sabah tarihli Fransız tebliği: Şimalde, harekât, Dunkercjue müs tahkem ordugâhı etrafında, a>Tiı şid detle devam ediyor. Somme ve' Aisne üzerinde, her iki taraf. ban mevzii piyade harekâtı yapmıştır. Aisne ile Meuse arasında, oldukça şiddetli topçu düellosu vukua gelmiş tir. Meuse ile Moselle arasında, düşmanın bir baskın hareketi geri püskür tülmüştür. Paris 31 (a.a.) 31 mayıs akşam tebliği: Şijnalde, kıt'alanmız Dunkerque istikametindeki yürüyüşlerine devam etmişlerdir. Bu kıtaattan bir kısmı düşmanın gayretlerine rağmen donanma ve tayyarelerin himayesinde vapurlara binmeğe muvaffak olmuflardır. Somme üzerinde kaydedilen bazı faaüyetler haric olmak üzere, cephenin diğer kısımlarmda kayda değer bir §ey olmamıştır. Gayrimüsaid hava şartlarına rağmen, hava kuvvetlerimiz derin istikşaflarda bulunmuşlar ve bunun neticesi olarak bombardıman tayyarelerimiz şimal bölğesinde düşmanı hırpalamış ve kıtaatımızın iaşesi isinde teşriki mesai etmiştir. Askeri vaziyet V Londra 31 (a.a.) Fransanın şimalinde yaralanmış olan asker ve zabitanı taşımakta olan kafileler miktarının gittikçe çoğalarak muhtelif Alman vilâyetlerine gelmekte olduğu, bitaraf memleketlerden ahnan haberlerden anlaşılmaktadır. Bu yaralı nakliyab gizli olarak yapılmakta ve yarahların yerleştirildikleri mahallerden de aileleri haberdar edilmemektedir. Viyanada oteller askerî hastaneye kalbedilmiştir. Südet memleketierinde nümayisler yapıldığı ve bir çok beyannamelerin dağıtıldığı söylenmektedir. İçinde ağlıyan kadınlar dolu bir mezarlıkla Hitlerin resmini taşıyan resimler de dağıtılmaktadır. İngiliz Hava Nezareti bildiriyor Londra 31 (a.a.) İngiliz Hava Nezaretinin tebliği: Dün İngiliz hava kuvvetlerinin esas gayretini Flandres'deki müttefik or duların cenahları üzerinde düşman tazyikını azaltmak teşkil eylemiştir. In giliz avcı tayyareleri, düşman kollarını durmadan dağıtmıs ve bunlara ağır hasarlar verdirmiştir. Dün avcı tayyarelerimiz tarafından asgarî 63 düşman tayyaresi düşürül müstür. Bu arada İngiliz bombardıman tayyareleri, düşman nakliyelerine ve zırhh arabalarına hüeumlar yapmışlar ve ayru zamanda köpriileri ve topçu mevrilerini tahrib eylemişlerdir. Bombar tayyarelerimizin hepsi geri dönmüştür. Messerschmidt tayyarelerin den biri düşürülmüştür. Fransa Belçika sahilleri üzerindeki harekâta iştirak eden 10 İngiliz tayyaresi kayıbdır. Fakat, üçiinün mü rettebatı bulunmuştur. Gene dün, avcı tayyarelerimiz. Se dan mıntakasında, 11 düşman tayya resi düşürmüşler ve diğer üç düşman tayyaresini de hasara uğratmışlardır. Bir İngiliz hava filosu, 20 avcı tayyaresi refakatinde seyreden 24 düşman bombardıman tayyaresinden mürekkeb bir filo ile çarpışmaya tutuşmuş ve kendi hiç kayıb vermeden, düşma nın 9 bombardıman ve bir avcı tayyaresini düşürmüştür. J I Bas tamb 1 in'i snhiledel Bu sabah karaya çıkan bir Fransız kumandanı bana şu sözleri söyledi: « Gerek harb zamanında, gerekse barış zamanında bir çok seneler İngiliz askerini görme'k ve tanımak fırsatını buldum. Fakat bunlartn bu seferki eibi nümune olacak şekilde hareket ettiklerini hiç görmemiştim. İngiliz askeri barış zamanında manevralarda bile zorlukla yapılabilecek hareketler yaptılar. Bazan sayısız mülteci dolu bölgelerde doğrudan doğruya düşmanın cenahından geçtiler ve bu hareketi hayret verici bir sür'atle ve tam bir intizamla başardılar. İngiliz askerinin evsafı hakkındaki takdir ve hayranlığım hiçbir zaman b"?ünkü kadar büyük olmamıştır.» Führer'in umumi karargghı 31 (a. a.) Alman ordulan başkumandan Almanlar tarafından esir alındığı idhğınm tebliği: âia edilen ve henüz hayatı hakkmda Fransanın şimali şarkismde bulunan kat'î malumat alınamıyan birinci FranFransız kıt'alarının büyük bir kısmı sız ordusunun kumandanı General Pridağıtılmış veya esir edilmiştir. Buna oux daha şimdi ölmez bir nam kazanmukabil bazı yerlerde muhasara edilnuştır. Belçika ordusunun teslim olması miş olan mîifrezeler mukavemet et üzerine vaziyet ümidsiz bir şekil almışmekte ise de bu mukavemet yakında tL Fakat General, yenilmez bir cesaret kırılacaktır. Diğer cihetten sahil bo ve azimle harekete geçmiştir. Ordusuyunda Furnes ile Legues arasında ve nun bakiyesinin hiç zayiat vermeden Dunkerque'in garbmda İngiliz ordu Dunkerque'e gelebilmesi Generalin teşsunun bakiyesine karşı taamıza de kilâtçı ve şef sıfatile istisnai meziyetvam edilmektedir. Düşman kendini lere malik olduğunu göstermektedir. Bu ne\Tnidane müdafaa etmekte ve silâhkadar büyük bir cesaretle karşılanan sız bile olsa gemilere azamî miktarda hezimet bir felâket değildir. Herkesin asker irkâbına çalışmaktadır. Cassel j;österdiği cesaretle daha birçok askeretrafmda muhasara edilmiş olan İngiler kurtarılacaktır. Sahilde ölen her as j liz kuvvetleri şimale doğnı Alman tazker yaptığı fedakârlıkla daha büyük ı yikmdan kurtuîmaga çahşmış iseler de gavretler için orduları teşçi etmiş ola ' bunlar geri püskürtülmüş ve dağıtıl caktır. mıştır. Artois ve Flandres'de bulunan General Prioux'nun kahramanca îdaresi Alman karargâhı bildiriyor Alman fırkaları şimdi başka vazifelerde kuUanılabileceklerdir. Tayyarelerin faaliyeti dün havanm fenahğı yüzünden sekteye uğramıştır. Buna rağmen Dunkerque limanındaki tesisata yeniden bir hava taarruzu yapılmıştır. Ahnan donanması Almanyanın eline geçen Holanda, Belçika ve Fransa sahillerinin müdafaasile meşgul olmuş tur. Bir Alman motörü Belçika sahilj önünde bir düşman krovazBrünü torpilleyerek batırmıştu. Evvelki gece İngiliz tayyareleri Almanyanın şimalinde gayriaskerî hedefleri bombardıman etmişlerse de mühim hasarat ika edememişlerdir. Holstein'in cenubunda bir düşman avcı tayyaresi düşürülmüştür. Fransanın şimalinde 3 Fransız ve Norveçte Stavanger önünde bir İngiliz tayjaresi düşürülmüştür. İki Alman tayyaresi kayıbdır. Takdir edilen amiral Paris 31 ( M . ) Flandres'daki İngiliz kuvayi seferiyesinin tahliyelerine yardım eden Fransız deniz kuvvetleri kumandanı Amiral Abriol'e Legion d'Honneur nişanının Grand Crobc rütbesi verilmiştir. Abbevflle geri alındı Paris, 31 (Hususi) Bu akşam Pariste bildirildiğine göre, Fransız kıtaatı iki gün devam eden harekât neticesinde Abbevül mıntakasını tamamen tathir ederek, külliyetli miktarda Alman esiri almışlardır. Fransızlar Abbeville'in hemen civarında bulunan noktaları kâmilen işgal ederek şehrin varoşlarına girmişlerdir. Dunkerque'teki vaziyet Paris 31 (a.a.) Havas ajansı saat 16,45 te askerî harekât hakkında şu malumatı vermektedir: Dünkü gün ve gece şimalde vaziyette bir vehamet kaydedilmemiştir. Filhakika Prioux ordusunun müihm bir kısmının vaziyeti kritik kalmakta berdevamdır. Fakat öyle görülüyor ki, şarktaki harekât korkulabileceği kadar aleyhte inkdşaf etmemektedir. Dunkertjue müstahkem ordugâhı, bir kaç kilometre imtidad eden çamurlu sularla tamamen ihata edilmiş bir nevi ksle manzarasını alrtuş, buraya vâsıl olmakta bulunan bütün yollar da kuvvetli surette tutulmuş bulunmaktadır. Taamızun cenubu gacbî yüzüne karşı gelen deniz, sular altında kalan mıntaksrun kenarlannda gelip durmuştur. Şirr.ali şarkî yüzünde düşman. müstahkem ordugâhm müdafaa mevkilerine vâsıl olmuştur. Müttefik kıtaat Yser kanalrnm yakınmda çarpışmaktadır. Monts de Flandres bölgesinde, Dunkerque'e varmağa çahşmskta olan Prioux ordusunun bir kısmı. Napoleon muharebelerinin klâsik nıanevra usullerine müracaat etmekte dir: Murabba teskil ederek ric'at yürüyüsü yaoıyor. Fakat bu suretle carrışan muharibler bir kac alavdan mürekkeb değil, cepheleri cihati erbaava varan on binlerce adamdan müteşekkil kütlelerden mürekkeb bul'inuyor. Bu kıtaat nıüstahkem ordueâha varınca bunların başka muharebe bölçelerine gönderil m«":i lâzım grlecektir. Dunkerque'te müttefik kıtaatın iasesi mpbTiılerı f?rrnn edilmektedir. Bı rakılan sular ve topraklar dahilinde utaklara kadar varan bahriyenin ağır topları, müessir bir surette bunları takviye etmektedir. Almanlara yalnız hava kuvvetlerini istimal etmek kalıyor ki bunu da kesif bir surette istimal etmiş bulunuyorlar. Fakat bu hüeumlar da tabiatile hava müdafaa vasıtalan, deniz kuvvetleri ve üslerine birkaç dakikahk mesafede bulunan hava kuvvetlerile mukabele edilmektedir. Bu suretle düşman tayyarelerine Dunkerque üzerinde uçmak adeta meriedilmiş bulunmaktadır. Bu sayede Dunkerque'in müdafaası için lâzım olmıyan kıtaat metodik bir surette tahliye edilmektedir. Denizde muhtelif tonajlarda namütenahi gemilerin emniyeti büyük deniz ve hava kuvvetlerinin istimalile temin edilmektedir. Dunkerque'in cenubu garbisinde ve Gravelines civarındaki mıntakanm heyeti umumiyesi, Saint Omer'e kadar muazzam bir bata.klık olmuştur. Şimali garbî mıntakasında su hattı, Yser vadisi boyunca, 3 5 kilometre bir genişlik üzerinde, Nieupart'dan Ypres'e kadar gitmektedir. Tuğyanlar beklenilen tesiri yapmıştır. Son saatler zarfında binlerce ton su memlekete yürümüştür. Suyun derinliği 50 santimetre ile iki metre arasındadır ve bütün bir bölgeyi Alman piyadesile motörlü kıt'alarına kapamaktadır. Paris 31 (a.a.) Havas ajansı Dunkerque etrafındaki tuğyanlann şimdj vasatî 45 kilometre bir derinliği kapUdığını ve buna binaen Dunkerque müstahkem kampına karşı hiç bir hücura kaydedilmediğini bildirmektedir. Sulh taarruzu [Baş tarah 1 inci sahifede] Ingiltcreye hücum ihtimalleri Londra 31 (a.a.) «Havas» Sıhhiye Nazırı Macdonald radyoda söylediği bir nutukta, harb pek yakında İngil tereye naklolunacaktır ve şarkla ce nubu şarkî İngilteresile İskoçya şehirlerindeki çocukların tahliyesirü nazan itibara almahyız, demiştir. lngiltereye ihrac yapılabilir mi? Londra 31 (a.a.) Visamirai Sir James Sommerville radyoda söylediği nutukta, hususi hava şeraiti altında küçük Alman gruplarının, görünmedtn, lngiltereye ihrac edilmesinin mümkün olduğunu söj'lemiş, fakat, İngüterenin buna karşı tam tedbirler almış ve mahfuz bulunduğunu da ilâve eyle miştir. «Times» in mütaleası Times gazetesi, Almanyanıa bü'.ün kozlarıru oynadığını ve A'manların ilk dsrbelerine müttefiklerin büt'in vasılalarla mukavemet etmeieri lüzumvınu ya2inakta ve sırası geldişi zarr.an müttt'ikjerin de ku\rvetli darbeîorinı in direceklerini ilâve etmektedir. , Gene Times gazetesi yazlarına de vam ederek, müttefiklerin Hitler i anî bir zaferden mahrum edorek Almanyanın hezimetini hazırladıklarını soy'ü ycr Times, Alman denizaltı harbinin nisbi durgunluğundan bahscieıek Almarıyanm son iki ay zaıfmda büyük m\ktarda denizaîtı gemisi hazırlaya rak. denizaltı harbine tekıar başlayaC'^5::.! zannetmektedir. Flander cephesindeki kanlı mücadele şiddetini muhafaza ediyor. İngiliz ve Fransız kuvvetleri sahile vaımışlardır. İngiliz ordusu ile Fransız kuvvetlerinin lngiltereye nakline devam olunmaktadır. Havanm fena olması tarafeynin hava faaliyetini ek sillmiş ve bundan müttefikler istifade etmişlerdir. Almanların Poperin ghe istikamctinden yaptıkları bir taarruza rağmen Iil'den çekilen iki Fransız fırkası, düşman hatlaruu yararak (Duukerque) e varmıştır. Fa kat Blanchard ordusunun ric'atini blmaye için, çok kahramanca hareket eden Fransız ardcı kuvvetleri ku maudanı General Prious'nün maiyetile esir olduğu anlaşüıyor. Diğer] Fransız kuvvetleri kendilerine yol açmak için muharebe ediyorlar. Dunkerque Fransız kuv\etleri tarafından müdafaa edilmektedir. Yser, eklozlannın açılınası suretilc yapılan su taşırılması dolayısile tamanıile bataklık halini alan civar arazi, şehri, Alman piyade ve motörlü kıt'alarının1 taarruzlarma karşı koruyacak hirj nıâni haline felmiş, bu vaziyct karşısında Alman taarruzu durmuştur. Amiral Abrial buradald üsse kumanda etmekte ve müttefik orduların naklivatı ve geri hizmetlerini tcmin etmektedir. Almanlar, Eurnes (Nicuport'un on kilometre garbi cenubisinde) Berges hattile sahil arasındaki ınintakada toplanmış olan İngiliz ordusu aksa mına şiddetle taarruz etmekte ve İngilizler de donanma topla.ı ve hava kuvTetlerinin yardınıile mukavemet etmektedirler. Almanlar, Cassel civannda kalmış olan bir ingiliz knv\"ctinin Dunkerquc' istikametine çekilmek için yaptığı bir yarma teşebbüsünün muvaffak olamadığını ve bu kuvvetin esir olduğunu iddia. aynı zamanıîa müttefiklerin, Büyük Britanya adasına doğru büyük mikyasta asker naklivatı yapmağa muvaffak olduklarını da kabul ediyorlar. Dün havanm fena olması. Alman| hn\a kuvvetlerinin müttefik ordu lan ve bahri nakliyab fazla tazyik ve| iz'ac etmelerine mâni olmuştur. Müttefikler, kullanmağa başiadıklan jcni İngiliz avcı tayyareleri savesinde Flander muharebe sahasıntla nıevziî bir hava hakimiyeti elde etmiş gibi görünüyorlar. Som ile Aisne arasındald cephede ufak çarpıştnalar, Aisnej ile Meuze arasındaki kısmıda topçu düellosu olmuştur. Meuze ile Mozelle arasında Almanların yapmış olduğu bir baslun ha reketi püskürtülmüştür. İnjjiliz ha\a kuvvetleri şimali garbî \)ınanyadak snnayi mıntakalarım, nıuvasal.i >ollarını, toplu kıt'aları ve kolları bombardıman etmişlerdir. HULÂSA Flander'deki mücadele bu gün de hitam bulmamış, Müttefik ordular, Dunkerque müstahkem ordu ' gahının etrafındaki bir mıntakaya kadar çekilnıeğe ve her iki orduya mensub mühim kuvvetleri ln)filtcreye naklctmeğe muvaff&k olmuşlar ] dır. Bolçika ordusunun, Kralın emrilel cepheden çekilmesinden sonra, İngilizj ve Fransız ordulanmn muharebe edemiyeceğini ve tesüm olacağın: ümid edenler büyük bir sukutu ha • yale uğramışlardır. Kahramanca döğüşen, esir olmaktansa ölmeği tercih edcn bu kuvvetler yaruı Som ve Aisne cephelerinde düşmanla tekrar knr şılaşacaktırlar. Bu kahramanlık dcs tam, cihana, bu iki ordunun 1!>1S son baharındaki yiiksek kudreti el'an muhafaza etmekte olduğunu göster miştir. Emekli Kurmay Italya harbe girerse Amerikada derhal gireceğini bildirmiş fBa» tarafa 1 inci sahifede] Ruzvelt'in müracaatine cevaben MussoUni'nin Almanyaya karşı deruhde ettiği taahhüdleri yerine getirmeğe karaı verdigird bildirmiş olduğunu yazıyor lar. Resmi mehafüde bu haber ne teyid, ne de tekzib edilmektedir. Reisicumhur Ruzvelt'in hususî kâtibi, bu hususta gazetecilere şunları soylemiştir: « Mussolinj tarafından Cumhur Reisimize gönderilen cevab hakkında beyanatta bulunmakta mazurum. Yalnız şu kadarını beyan edebilirim ki, Cumhur Reisi Ruz\elt. bazı devlet reislerile daimî surette muhabere halindedir.» Maahaza Reisicumhurun İtalyaya, harbe girdiği takdirde Amerikanın da mütteüklerle bir safta harbe iştirak edeceğini bildirdiği de söyleniyor. Nevyork 10 (Hususi) Cumhur Reisi Ruzvelt, harbin yayılması ihtimalinin artması üzerine. millî müdafaa ihtiyaclarına tahsis edihnek üzere kongreden bir milyar dolarlık yeni bir kredi daha istemiştir. Ruzvelt, bu münasebetle beyanatta bulunarak demiştir ki: « Çok tehlikeli günler yaşamaktayız. Istikbalin ne suretle inkişaf edeceğini şu anda kimse kestiremez. Harb, her an bütün dünyaya yayılabilir. Bu şerait altında ilk vazifemiz azamî süratle harbe hazırlanmaktadır. Millî müdafaamızın ihtiyaclaruu ikmal etmek üzere eski tahsisatlara ilâveten bir milyar dolarlık bir kredi daha açmak mecburiyetindeyiz. Harb, Amerikaya gelmeden önce. her sahada hazır olmalıyız.» teşkil eden kuvvetlerin yerine ikame etmek üzere buralardan asker ifrazına da muktedir değildir. Fransaya göndermiş olduğu heyeti seferiyesini kaybetmiş olan ve kendi memleketinin istüâya uğraması tehlikesme manız bulunan lngiltereye gelince, o da Mısır, FOistin ve Sudan'da tahaşşüd etmiş olan askerlerüıi geri aiaıruyacağı gibi deniz kuvvetlerinin tevzü işinde de tadilât yapamaz. Bütün bunlar, hakikî Alman İtalyan tesanüdünün Uk manalı vakıalarıdır. İtalyanın Avrupa ku\r\etleri çerçevesine ve harbin mukadderatı dahiline giren rolü, harb meydanı haricinde Akdenizde bu bir milyon üç yüz bin kişinin ve mühim Fransız İngiliz deniz kuvvetlerinin âtıl bir halde kalmasile kendini göstermektedir. Giornale d'İtalia gazetesinin direktörü, netice olarak bütün bu neticelerden Fransanın kendisine itab etmesi lâzım gelmekte olduğunu yazmaktadır. Zira Italyada olup bitmekte olan şeyler, müttefikler tarafından Versayda İtalyanın zararma irtikâb edilmiş olan ihanetin ve harbin arifesine kadar Paris ve Londra tarafından Romaya karşı takib edilmiş olan siyasetin neticesidir. Bugünkö maçlar Ankaranın Gencler Birligi ve Muhafızgücü takımları bu gün Vefa ve Beşiktaşla karşılaşıyorlar Millî küme deplâsman maçlarının son karşılaşması bu gün Şeref saha sında Vefa Gencler Birliği ve Be şiktaş Muhafız Gücü arasında oynanacaktır. Vefa ile karşılaşacak olan Gencler Birliği şimdiye kadar on bir maç yapmış ve 23 puvan kazanmıştır. Buna mukabil Vefa 7 maçta 13 puvanla şimdilik en sonda bulunmaktadır. Vefa önündeki dört maçı kazanmış olsa bile bu handikapı kapayacak vaziyette değildir. Muhafoz Gücü ise aynı vaziyette on bir maç yapmış ve 21 puvan elde et" miştir. Beşiktaş tıpkı \refa gibi 7 maçta kazandığı 13 puvanla averaj dola yısile Vefanuı üzerindedir. Ankara takımlarının bu puvan ha kimiyetine rağmen burada yapacakları maçlarda koîay bir galebe elde etmesi için Beşiktaşla, Vefanın malik old'.ıkları ciddi bir avantajı feda edecek kadar bozuk oynamaları lâzımdır. İstanbul takımlarının puvan cetveli üzerinde mühim değişiklikler yapm&sı beklenen bu maçlar işte bu bakımdan ehemmiyetlidir. Millî küme futbol organizasyon komitesinden: 1 haziran cumartesi maçlan: Gencleı Birliği Vefa. Hakem: Ahmed Âdem. Saat 15. Beşiktaş Muhafız. Hakem: Nuri Bosut. Seat 17. 2 haziran pazar maçlan: Muhafız • Vefa. Hakem: Şazi Tezcan. Saat 15. Beşiktaş Gencler Birliği. Hakem: Doktor Tarık. Saat 17. Maçlar Şeref sahasında yapılacakiır. Dııhuliye 50, 25 tir. Ruzvelt'in beyanah tlalya kabinesinin vereceği karar Mussolini kat'î kararını vermek üzeredir Nevyork 31,(Hususî) Hariciye Nezareti mehafilinde, İtalyan Başvekili Mussolini'nin kat'i kararını vermek üzere bulunduğu ve İtalyanın muhakkak Almanya lehine harbe gireceği hakkındaki ksnaat umumidir. Romadan ahnan son haberiere göre, Mussolini, İtalyan kabinesini önümüzdeki salı günü fevkalâde bir içtimaa davet etmiştir. Bu içtimada kat'i kararlar verileceği anlaşılmaktadır. Berne, 31 (a.a.) Corriere Delticino gazetesine Romadan bildirildiğine göıe, politik mehafile nazaran gelecek salı günü büyük nazırlar meclisi Mussolini'nin riyaseti altında toplanarak, beyne!milel durum ve İtalyanın alacağı vaziyet hakkında Duçe'nin yapacağı beyanaü sureti mahsusada tetkik edecektir. Romada dolaşan şayialara göre bu meclisten bir rureti hal kararı çıkacaktır. Belçikaya taarruz edenler lngiltere ile Fransa imif Roma 31 (ajı.) Havas ajansından: Ecnebi müşahidler, Belçika Krahnın teslimiyetinden sonra İtalyan matbuatındaki dedikodulann şiddetini artar ırıç olduğunu, faşistlerin bu teslimiyeti behane ittihaz ederek İngiltere ve Fransa aleyhinde ithamlarda bulunduklaruıı bildirmektedirler. Vekayi hakkında mütalealannı serdeden gazete muharrirleri, Kral Leopold'un hareketmi muhik göstermeğe ça lısmakta ve bu babdaki mes'uliyeti rrüttefiklere atfeunektedirler. Bu muharrirlerin lisanı, o kadar şiddetlidir ki. ecnebi müşahidler bu lisanı İtalyan efkân umumiyesini tesir altında bırak mak için kullanmakta olduğu mütaleasını serdetmektedirler. Faşist gazeteler, İngiüzlerle Fransızlann bilhassa bom bardımanlarla pek büvük hasarlar iks etmiş olduklarını ve bu yüzden Kral Leopold'un teslim olmak rcecburiyeünde kalmış olduğunu yazmaktadırlar. ltalyan gazeteleri. Belçikanm hakikî mutaarruzlarmın Fransa ile İngiltere olduğunu ve Almenyanın âlicenab bir hâmi variyeünde bulunduğunu yazmaktadırlar. Bisiklet takırnı Rumanyadan geldi Amerikan donanma«ı hazırlanıyor Rumanyada yapılan Balkan bisiklet müsabakalarına iştirak eden mllll ta • kımımız dün sabah Köstence yclil» şehrimize gelmiştir. Muhtelif mmtaka» lara mensub bisikletçiler bu gün I M « takalarına gideceklerdir. Nevyork 31 (Hususî) Akdenizde harb tehlikesinin artması üzerine, bu mıntakada Amerikan menfaatlerini müdafaa etmek üzere Amerikan donanmasına mensub diğer bazı harb gemileri de derhal Akdenize hareket etmek emri almışlardır. Bunlar arasında tayyare nakleden büyük bir gemi de vardır. Galatasaray Şisli arasında bir futbol turnuvası Gelecek hafta millt küme maçı dolayısile Fenerbahçe ile karşılaşacak olan Galatasaray takımı pazar günü Şişli ile hususî bir maç yapacaktır. Saat 11 de yapılacak bu maçtan evvel Galatasarayla Sişlinin üç takımı da ayrı ayrı maçlar yapacaklardır. Küçükler arasırdaki İlk maça saat 8 de başlanacaktır. Paristeki ttalyanlar dönüyorlar Paris 31 (Hususî) Paristeki İtal yan gazetecileri bu akşam Romaya dönmek emrini almışlardır. Fransadaki diğer İtalyan tebaasımn da memleketlerine dönmeğe hanrlandıkları haber veriljyor. Alaturka güreşler Tahtakılede Uzunçarşıda Lâle bahçesinde pazar günü 12 den sonra alaturka güreşlere devam edilecektir. Mussolini YunanJstana teminat vermiş Nevyork 31 (Hususî) Romadan bildirildiğine göre, Mussolini İtalyanın Yunanistana karşı her hangi bir tecavüz emeli beslemediğine dair Atina hüku metine teminat vermiştir. Ayni haberlerp na7.aran, İtalyanın bu teminatı üzerine, Yunanistan tam bitarailık muhafaza edecegini İtalyaya bildirmiştir. 1KT1SAD tç Ticaret umum müdürü geldi İç Ticaret Umum Müdürü Cahid, d.":n Ankaradan şehrimize gelmiştir. Umum Müdür öğleden evvel Omerâbid haruııdaki başkontrolörlük dairesine gidereit burada tetkiklerde bulunmuştur. Demir ithalât tacirleri İç Ticaret Umum Müâürünün riyaseti altında bir toplantı yapsrak memleketimizdeki demir vaziyetini tetkik etmişlez ve Amerikadan gelen demirlerüı kat'î tevziatını yapmışlardır. Ea tevziat münbasıran resmî ihüyaclara h asrol unmuştur ŞEHIR İSLERİ Şehrin Naf ıa Vekâletine gönderilecek plânları Şehir Meclisince tasdik edilmiş olnn Kadıköy ve Üsküdar nazım plânuım ikinci bir kopyesi çıkarılmaktadır. Bu kopye çıkarıldıktan sonra Nana Vekâletine gönderilecektir. Karaköy ile Tophane arasında imar sahasına aid tafsilât plânı da kezalik tasdik edilmek üzere Vekâlete eönderileceknr. Kontrol müzakereleri kesildi Londra 31 (a.a.) İtalya, geçen hafta prensip itibarile kabul etnuş olmasına rağmen 28 mayısta ticarî kontrol anlaşması müzakerelerini inkıtaa uğratmışür. Amerika Bahriye Nanrının beyanatı Ferîdun Dirimtekin Rumen iktısadiyatının tanzimi Bükreş 31 (a.a.) Rumen kabinesinin içtimaı esnasmda hükumet RU' men iktısadiyetını birleştirmek için fevkalâde salâhiyetler veren bir kararname imza edilmiştir. Vasington 31 (a.a.) «Memorial Day» münasebetüe bir nutuk söyleyen Bahriye Nazır muavini Compton ezcümle şöyle demiştir: « Avrupada son haftaların hâdiseleri, hazır bulunmadığı zaman bu hazırlanmanın nasıl ödenmesini beklemek lâzım geldiğinin müthiş bir misalini teşkil eylemiştir. Amerika Birleşik' devletleri bahriyesi, dünyada mevcud her hangi bir bahriyeye faik değilse» bile aynı seviyededir. Fakat, yakın gözüken tehlikeleri önlemek için ne lüzumu kadar gemiye, ne lüzumu kadar tayyareye, ne de lüzumu kadar askere malik değiliz.» Yeni istimlâkler Mısuçarşısuıın Çiçekpazan kısmındaki ktpısLnın karşısına tesadüf eden dükkânlar yolu kapamakta ve şehrüı başlıca i«lek caddelerinden biri olan burada müruru uburu müşkülâta sokmakta olduğundan bunların istinılâk muamelesine girisilmiştir. Piyasaya kahve çıkıyor Şimdiye kadar gümrüklerde bulunan 4G bin çuval kahve bugünden itibaren piyasaya çıkmağa başlayacaktır. 56 gündenberi gümrüklerden kahve çıkmadığmdan kahve piyasası tamamen dunnuş gibi idi. Yeni Adliye sarayı Çaycılar avdet etti Bu ay içinde satılan çaylardan istihlâk vergisi zsmmı alınmaması için Ankar^ya gitmiş olan çay ithalât tacirleri hey»ti dün şehrimize dönmüştür. Heyet, Ankarada Ticaret Vekili Nazmi Topcoglu tarafmdsn kabul olunmuştur. Heyet, dün ayni meseîe üzerinde Istanbul maliyesile temasta bulunmu^tnr. tlk Rus diplomatı Belgradda Belerad 31 (aj.l Sovyetlerin Sofya sefiri Lavarentiyef, bu sabah buraya gelmiştir. Mumaileyh. Markoviç'le bir saat görüştükten sonra Zifkoviç ve Maçek'i ziyaret etmiştir. Bu görüşmeler esnasmda Moskovada akdedilmiş olan iktısadî itilâfın musaddak nüshaları teati edilmiştir. Lavarentiyef, yarın akşam Sofyaya dönecektir. duğuna inandırmağa çahştığı bir sır.Tİa şurasını tebarüz çttL^mek icab eyîer ki, Fransiilar ve Lii^lİ7.1er öirMüttefiklerin tesanüdü çok tırlerine karşnıklı olan en ku\'vet!i ve kuvvetlidir en emin yardım'arda buunmak'a ve I'driF 31 (a.a.) Generai Duval. •ııüttefikler birbir'erile cessrfct vt se Journal gazetesinde diyor ki: bnt bahislerinde müsabaka yapmak «Alman propagandası, her şeyden ev tedır.» vel Almanların nıane\rja'ı üzerinde Paristeki istişareler tesir yapmak hedefini giitmektedir Müfıefikler, hiç bir şeyin sarsmadıgı' Faris 31 (a.a) Bpşvekü muavini «'e îarsmıyacağı bir azimle yanyana Mcrcy.t Petain ile Baikarcun lan Ge sîvtEmaktadır. Bö^le bir şeuaat ilk mü r.al Weygand dün Polonyı oı'^u kaıatlarını da gö«tennisrir Ba muha I ar;kumtndanı vs Polsnya Başvekıli • rehcde müttefikler şereferinien baç ( » neral Sikarski ile bu günkj 'ıâcîi • ka çnl. şeyler de kurtarrrışlsrdır. Aı se'er ve Poıonva orduS'inıı a âk'jd n:ın propagandasmın Fran^z ve fn eden meseleler üzerinde bir görüşme i;i'i7ier arasında anlaşmnriık bulun bağırmağa başlıyor... Görmüyorum... Görmüyorum.. Gözlerim görmüyor!.. Yumruklarını sıkarak kafasına vuruyor, haykırıyor, feıyadından odalar, dur \ arlar, sofalar çınlıyor... Görmüyorum!.. Neclâ görmüyorum!.. Dünya gözlerimin önünde bir zindan gibi kararıyor!.. Doktorlar, hastabakıcılar. hademeler. haykıran adamın odasına doğru koşuyorlar.. Sesi hâlâ acı acı koridorlarda çınlıyor... Görmüyorum.. Görmüyorum Görmüyorum!.. *** Ayni günün akşam! .. Türkiyenin en meşhur göz doktorları, Mecdinin yattığı odadan henüz şımdi çıktılar. Toplanmış konuşuyorlar Konsültasyon hâlâ devam ediyor. Neclâ bitkin bir halde, doktorlarm konsültasyon yaptıkları salonun yanındaki küçük odada, bir şezlongun üzerine uzanmış onları bekliyor... Başucunda bir hastabakıcı var... Arada sırada, küçük bir sişeden burnuna eter koklatıyorlar... fcmer yüzü solmufş, sapsarı olmuş!.. Mat çehresinin üzerinde yalnız, yol yol çene kemiklerinin izleri görünüyor. Gözleri, çürüyen gözkapaklarmın ağırlığı altında kaybolmuş gibi... Kapıyı vuruyorlar... Ellerini şezlongun kenarlarma koyarak, kendisini biraz içeri doğru alıyor. Ayaklarmı büzüyor. Dizkapaklarmın yuvarlakları üzerinde duran eteklerini, aşağı dogru çekiyor. Gözyaşlarile ıslanarak yüzüne yapışan saçlarını, parmaklarile tutup kulaklarınm arkasına götürüyor. Sonra hafif bir sesle: Giriniz!. diyor. Kapı açılıyor ve içeri iki adam giriyor. Neclâ hemen korku ve telâşla başını, içeri giren bu iki adama doğru çeviriyor: Ne yaptınız, neye karar verdiniz. gözleri açılacak mı? diyor. Kısa boylusu şezlonga doğru bir adım Eerileyor: Hanımefendi tebrik ederim, hastanın hayatı kurtulmuştur! diyor. Ameliyata artık muvaffak olmus nazarile bakabiliriz! Mahkemeler dağınık bir halde bu'.unduğundan Adliye Vekâleti yeni Adliye saraymın inşasında istical göstermektedir. Bu itjbarla yeni Adliye saraymın mşası için şehircilik mütehassısının Adliye ve Ayasofya meydanlarını da ihtiva Giomale d'İtalia Fransaya eden sahanın imar projesini sür'atle hahücum ediyor Rotna 31 (a.a.) Stefani ajansından zulayarak burada Adliye sarayının veriGiornale d'İtalia gazetesi müdürü, ni kat'î bir şekilde tespit etmesi kararMarne mucizesinin bu gün tekerrür et laftunhruştır. memekte olduğunu yazmaktadır. Çünkü Weyeand, Joffre gibi İtalyan hududun Rumanyaya gitmiş olan bir daki Fransız kuvvetlerine istüıad edeheyetimiz avdet etti mez. Hususî davet üzerine Rumanyaya çiİtalyanın hattı harekeü, müttefiklerin ve bilhassa Fransızlann bir milyon den Istanbul meb'usu muharrir arkadaüç yüz bin kişilik bir kuvvetinin İtal şımız Abidin Daver, Dr. Tevfik Sağ'.am, yan hududunda ve Akdenizde muat Dr. Aziz Fikret ve muharrir M. Zekerital bir halde kalması manasını tazam ya Sertelden mürekkeb heyet, dün sabah Besarabya vapurile Köstenceden mun etmektedir. Weyeand, Somme cephesindeki kita şehrimize avdet etmiştir. Heyetin seyaatı takviye etmek için İtalya ve Libya hati dört gün devam etmiştir. Rumanya hududlarını bosaltamıvacağı gibi Flan hükumeti, büyük bir misafirperverlikle dres cephesinde kaybedilmiş olan ve Türk heyetine. Rumanyanuı görülecek Fransız ordusunun en iyi fırkalanm yerlerini gezdirmiştir. Ya gözleri? Kısa boylu adam bir saniye susuyor. Elinde tuttuğu mendili alruna götürerek, terleyen şakaklarıru siliyor... Allahtan ümid kesihnez tabü efendim! Doktor!.. Vaziyetin biraz ciddî olduğunu söylemek mecburiyetindeyim hanımefendi... Neclânın birdenbire boğazuıa bir hıçkırık geliyor. Demek!.. Maatteessüf şimdilik ümid yoktur!. Kimbilir belki ileride!.. Kadınm başı birdenbire omuzlannın arasına yıkıhyor. Hayatının sonuna kadar göremiyecek öyle mi? Arzettim efendim, Allahtan ümid kesilmez!... Yüzünü avuçlarının içine alıyor. Ağlayor... Doktor bu çok müthiş!. diyor. Bu çok müthiş bir şey doktor!.. Adam, büyük bir şefakaüe gene kadını omuzlaruıdan tutuyor. Hanımefendi, bazan insanlar için emrivâkilere boyun iğmekten başka çare kalmıyor. Ne yapalım, elimizden ne gelir? Her arzumuzu Utediğimiz şekilde icraya muktedir değiliz ki!... Sahibi olduğumuz ilmin kudreti, hududu bazan önümüze dikilen işte böyle korkunc facialara, maatteessüf bir çare bulmaktan ficiz kalıyor, hanımefendi. ahşmak lâzım! Dünyada hiçbir felâket yok ki, insan içir p.lışmamak imkânı olsun!... Doktor; bir gene adam hayatının sonuna kadar. dünyadan yapılmış bir karanlık zindanın içinde yaşamağa nasıl tahammül eder?... Çare olmayınca!... Demek hiç ümid yok! Maatteessüf şimdilik öyle!.. Neclâ parmaklaruıın derisini ısuıyor.. Başını ellerinin arasına alıyor. Peki, kendisine ne söylediniz?.. Nasıl anlattımz bu korkunc hakikati ona?. İşte asıl size şimdi onu arzetmek isteyordum efendim. Biz gözlerinin hiçbir ciddî tehükeye maruz bulunnıadığuu ÜNIVERSITEDE İmtihanlar ve askerî kamplar Üniversitede dün sabah Hukuk Fakültesinin eleme imtihanlarına başlanmıştır. Bu gün de İktısad Fakültesinin eleme imtihanları yapılacaktır. Devam et mekte olan Tıb dördüncü ve son doktoıa imtihanlan 29 haziranda nihayet bulacaktu. Bu yıl Tıb Fakültesi 300 e yakin mezun verecektir. Diğer Tıb Fakültesi sınıflarımn imtihanlan üç haziranda başlayacaktır. Üniversite askerî kampları iki devrede yapılacaktır. Birinci devre kamp 5 temmuzdan 25 temmuza kadar, diğ^^ devre de 1 ağustostan 20 ağustosa kadar yapılacaktır. söyledik ona!... Bu görmeme hâdisesinin bojTiundan geçen kurşunun, göz sinirleri üzerinde yaptığı muvakkat bir teşevvüşten ileri geldiğini, gözlerin kat'i bir istirahate ihtiyacı olduğunu, ve hiç açılmanıak şartile en aşağı bir, bir buçuk ay kapalı kalması lâzım geleceğini, merak etmemesini, bir ay sonra sureti kat'iyeie hiçbir şe>ri kalmıyacağını izaha çalıştık... Niçin söylediniz bu yalanı?.. Bunu söylemek vazifemizdi da onun için hanjmefendi!.. Inandı mı?.. Zannederim inandı!.. Çünkü birden bire hareketlerinin. yüzünün rnanzarası değişti. Tekrar tekrar bize yeminler ettirerek sahi mi söylüyorsunuz? diye sordu. Biz de söderimizin hakikat olduğunu. bir ay sonra gözlerinin sureti katiyede açılacağım, korkmaması, merak etmemesi icab edeceğini tekrarladık... Ah doktor; bu ne hududsuz bir ıstırab!.. Ne uçsuz bucaksız bir felâket bu!... [Arkası var] AŞK ve MACERA ROM ANl İLK ve SON Y A Z A N : ESAD MAHMUD KARAKURD Ben buradayım Mecdi Bey, ne istiyorsunuz?... Mecdi birdenbire irkiliyor... Yüzü buruşuyor. Kaşlarını çatıyor. Fısıldar gibi bir sesle: Neclâ sen misin? diyor. Evet benim Mecdi Bey; söyleyin ne istiyorsunuz? Neclâ neredeyim ben?.. Bu karanlık. bu zindan gibi yer neresidir?.. Hastanedesiniz Mecdi Bey, ameliyat oldunuz. Endişe etmeyin, bir şeyiniz kalmadı. Hepsi geçti. Kurtuldunuz artık!.. Niçin lâmbaları yakmıyorsun Neclâ?.. Yüzünü görmüyorum!,, Lâmbalar yanıyor Mecdi Bey, hem sabah oldu. Her taraf aydınlandı!.. Mecdi bir saniye susuyor. Gözkapaklarmı heyecanla açıp kapayor. Görmüyorum.. Görmüyorum Neclâ!.. Gözler görmüyor!.. Belki birdenbire ışıkta kaldmız da onun için Mecdi Bey!.. Biraz ellerinizle uğuşturunuz gözlerinizi!.. Mecdi ellerini yumruk gibi yaparak. gözlerinin üzerine basıyor. Sonra heyecanla tekrar kaldırıyor. Bir saniye etrafına bakınıyor. Yerinden fırlamak istiyor. Tutuyorlar... Bağırıyor.. Deli gibi