19 Nİsan 1940 CUMHUKÎYET SON HABERL Hâdlseler arasında Reynaud,«Harbi kazanmaya azmettik»diyor Amerikadan müttefiklere tayyare sevkiyatı başlayor Dün bir Alman denizaltısı daha batırıldı Parîa 18 (Hususî) Başvekil Reynaud Âyan Meclisinin bu günkü gizli celsesinde milli müdaiaa işleri hakkında izahat vermis ve askerî vaziyete dair bir saat süren uzun bir nutuk irad etmiştir. A" yan azası Başvekilin izahatını ve nutkunu sürekli alkışlarla tasvib etmiştir. Başvekil, gizli celseyi müteakıb akdedilen alenî celsede kısa bir nutuk daha irad ederek, Fransanın harbi kazanmaya azmettiğini ve miittefiklerile birlikte kat'î zafere kadar harbe şiddetle devam edeccğini söylemiştir. Vaşington 18 (a.a.) Fransız lnğr liz mübayaa heyetinin şefi Arthur Pulvis mühim miktarda Curtiss avcı ve Douglas bombardıman tayyaresi satın alınması hakkındaki mukavelelerin dün Nevyorkta imza edildiğini bildirmiştir. Harbiye Nezareti tarafından bir hafta evvel satılması için mezuniyet verilen tayyareler i" çin yeni bir mukavele imza edilecektir. merkez vücude getirmeği tngiltereye teklif etmiştir. M. Jaques Copeau Londra 18 (a.a.) Bahriye Nezareti, Almanya tarafından istilâ edilen bütün memleketlerin denizcilerini gerek harb, gerek ticaret filolarına kayıd ve kabul lerini kararlaştırmıştır. Londra 18 (a.a.) Ingiltere hüku meti demiri kendi müstemlekelerile do minyonlardan getirtmektedir. Donanmaya altnacak ecnebi bahriyeliler Dominyonlardan gelen demir Amerikadan alınan tayyareler Paris 18 (a.a.) 18 nisan akşam tebliği: Bir Fransız Avizosu tarafından hücum edilen ve fakat tahrib edildiği hakkında kat'î kanaat mevcud olmadığı için tebliğ edilmiyen Alman denizaltısının hakikaten tahrib edilip edilmediğini öğrenmek için denize indirlen dalgıc denzaltının enkazını görmek imkânını bulmuştur. Ottawa 18 (a.a.) Haber veriliyor ki, eylul 1939 darrberi Ingiltere Kana daya 70 milyon dolarlık miihimmat ve Alman posta çantalan mutadere harb malzemesi sipariç etmistir. Pek yaedildi kında yeniden 17 milyon dolarlık yeni Londra 18 (a.a.) Cebelüttarık Insipari«ler yapılacaktır. giliz makamları, Amerikaya gitmekte olan Amerikan Manhattan ve ltalyan Rex Cenubi Afrikanın yardtmi Londra 18 (a.a.) Cenubî Afrika transatlantiklerinde bulunan Alman poshükumeti, Ingiliz tayyarecilerinin talim ta çantalarının bazılarım musadere etmisve terbiyesi için Cenubt Afrikada bir tir. IIIIIIMItMIIMiMKMi Bir Alman denizalttst batırıldı Londra 18 (a.a.) Salâhiyettar In giliz mehafili, Rusya tarikile ve bilhassa Vladivostock yolile Almanya aleyhine tevcih edilmiş olan kaçakçılığa karşı muharebe meselesini çok büyük bir dikkatle takib ve tetkik etmektedir. Bu mesele, Atlas Okyanusunda şimdiden tesirini göstermiş olan ablukayı Büyük Okyanusta tamamlamak için fevkalâde mühim addedilmektedir. Bu mehafil, Amerika limanlarile Vladivostock arasında yapılmakta olan ve harbden evvel hiç bir ehemmiyeti olmıyan münakalâtm bir müddettenberi fevkalâde ehemmiyet kesbetmiş olduğuna işaret etmektedirler. Şu halde Vladivostock yolile ithal edilmiş olan mahsulâtın bir kısmının Almanyaya gönderilmekte olduğu tahmin edilmektedir. Vladivostok yolile yapılan kaçakçılık tstanbula güzel ~ bir cemile... . Holanda kimseden himaye istemiyor Riyaseticumhur flârmo Felemenk Hindistanı için nik orkestrası şehrimizde Amerika, Japonyaya bir ihtarda bulundu 4 konser verecek Ankara, 18 (a.a.) Memleketimizin iftihar edeceği bir hale gelmiş olan Cumhurreisliği filârmonik orkestrasından muh telif şehirlerimizin de istifadesi esası kabul edilmiş ve Cumhuriyet Halk Partisile Maarif Vekilliği arasında hazırlanan program mucibince geçen sene Izmirde konserler verdirilmişti. Bu kıymetli orkestramız bu sene de Istanbulda konser* ler verecektir. Orkestra 70 kiş'lik bir kadro ile 28 nisan günii Ankaradan hareket edecek, 29 nisan pazartesi, 1 mayıs çarşamba, 3 mayıs cuma günleri akşamı saat 21 de ve 4 mayıs cumartesi günü aaat 18,30 da olmak üzere dört Konser verecektir. Konserler Beyoğlunda Saray sineması salonunda verilecektir. Konserlerde tanınmış garb san'atkârlannın meşhur eserlerile memleketimizin yetiştirdi" ği genc ve güzide san'atkârlannın biivük muvaffakiyetle vücude getirdiği eserîer çalınacaktır. Lahaye 18 (a.a.) Holanda ajansı, Felemenk Hindistanı hakkında aşağıdaki tebliği neşretmiştir: Holanda, ümidi hilâfına olarak harbe girdiği takdirde Felemenk Hindistanımn himayesini herhangi bir yabancı devlet ten istemek tasavvurunda olmadığı gibi böyle bir himaye kendisine teklif edildiği takdirde de bunu kabul etmiyecektir. Vaşington 18 (a.a.) Dıplomasi mehafili, Hull'ün Arıta'nın beyanatına cevab teşkil eden beyanatının Felemenk Hindistanı statüsünde yapılacak tek ta . raflı hertürlü tadilin önüne geçmek için Vaşington muahedenamesinde imzası bulunan devletlerle bir istişarede bulunulmasının Amerikaca arzu edilmekte ol duğuna delâlet etmekte bulunduğunu beyan etmektedir. Bu beyanat, mutedil bir lisanla kaleme alınmışsa da Japonyaya ve Holandada. ki nazik vaziyetten istifade ederek bu adalara vazıyed etmek isteyecek olan diğer devletlere yapılmış bir ihtar mahiyetindedir. Londra 18 (a.a.) lngiliz hukumetinin Japonyanın Felemenk Hindistanın da barışın muhafazasmı tek başına temin etmesine müsaade etmek niyetinde ol madığına dair meclisi temin edecek vazi" yette olup olmadığı Avam kamarasında Çemberlayn'den sorulmuştur. Bu suale tahriren Butler cevab ver miştir: « Lord Halifaks'ın bildiğine göre, Japon hükumeti şimdiye kadar Fele menk Hindistanında sulhun idamesi mes'uliyetini tek başına deruhde etmek iddiaında bulunmamıştır. Japon Hari ciye Nazın gazetecilere yaptığı bazı be yanatta, Avrupa harbi şiddetlendiği ve Felemenk Hindistanımn statükosunu müteessir ettiği takdirde Japon hükumetinin bundan pek ziyade endişeye düşeceğini bildirmiştir. lngiliz hükumetinin de ayni kanaatte olduğu beyandan müstağnidir.» Mister Hull'ün beyanatt arb sonrası devrinin Fransız ti yatro tarihinde en canlı isim, Türkiyenin şerefli misafiri Ja ques Copeau değilse hiç kimse değildir Onun, tohumunu Büyük Harbden bir sene evvel attığı fikrin bütün endamile boy verdiği tarih, iki harb arasım doldurur. Bu fikir, en sade, fakat en geniş manasuıa irca edilir*e, tiyatroyu kendi ken disi olmağa çağıran bir sahne felsefesini hulâsa eder: Her san'at gibi, fakat merkantil bünyesinden dolayı her san'atten fazla gişesine bağlı tiyatro, kendi an'ane sine ve idealine aid kanunlardan ziyade ticarî zaruretlere esir olmağa başladığı yirminci asır yıllarında Copeau gibi an aneci olduğu kadar ihtilâlci bir zekâ bekleyordu. Sahnenin bütün artistlerini ve işçilerini, ipleri ticaretin elinde birer kukla olmaktan kurtarmanın günü gelip çatmışb. Tiyatro san'atinin ticaretle müşterek bir ideal sahibi olmasına imkân yoktu. Biri tiyatro, öteki para yapmak isteyecekti. Moliere'i Fransız tiyatrosunun sıhhati için himaye eden âlicenab bir kral yerine, onu kendi gayesine yabancı gayelere âlet eden tuğla enseli burjuva geçmişti: Halkın bir an için tüylerini ürperten veya koltuk altlarını gıdıklayan, dramatik veya komik sansasyon ticareti, sahneden şiiri ve felsefeyi kovuyor, yerine muhayyeleden ve düşünceden çok fazla sinire hitab eden geçici ve anî bir tesir san'ati koyuyordu. İpleri tüccann eline geçen perdenin artik öz tiyatro san'atine açılmaıı şarttı. Kanunları cemiyetin ekonomik bünyesine tâbi oldukça yapılması pek zor bir inkılâb. Bunun için Copeaunun yapacağı şey, yapılması mümkün o* labilenin aşılmaz duvarlarile çevriliydi. «Vieıuc Colombier dostlan», 1920 de, onun ağzından şu toprak kadar mütevazi, Havacılıkta son muvaffakiyetlerden: Amerikalıların yeni yaptıkları bu tip fakat büyük iddiayı dinledi: tayyareler saatte 640 kilometre sür'ati haizdir «Bizde tiyatro aşkı vardı. Onun istisMümtaz Fransız bahriyelilerinden ve misline çıkacaktır. Stratosfer seferlerinin marcı ellere düştüğünü görüyorduk ve yaratıcıların ellerine dönmesini istiyordıık. tayyarecilerinden de, l'Escaille «Millî tabiyevî bakımdan haiz olduğu bu fay«Mazide bu sahneyi geniş mikyasta §e" müddfaa meseleleri mecmuası» nda hava daya, bir de uçma sür atinin mahsus derereflendiren şairin tel'in edildiğini görü seyrü seferlerinin tekâmülünü evvelce de cede artması faydası inzımam etmekte yorduk ve mutlak bir ibadeti temin için niz seyrü seferlerinin geçirmiş olduğu te dir. Çok yükseklerden uçmanın fevaidine onu tekrar sahneye çağırmak istiyoıduk. kâmülle mukayese etmektedir. Deniz seKlâsik edebiyatımızın en büyük eserleri erleri, evvelce «küçük kabotajla i}e baj itiraz edilemez. Şu halde askerî tayyarerutin içinde can çekişiyordu. Canlı an'ane ayarak karaları gözden kaybetmemek su cilik makamatı düşmanın tarassuduna içinde bu eserlerin bakir gencliğini yeni etile yoluna devam etmiş ve nihayet ka mâni olmak ve sürpriz yolile harekete den bulmak istiyorduk. Fransız sahnesinin ayı gözönünde tutmaya imkân vermiyen geçmek için yüksek mıntakalardan istifabuhranını, bütün sebeblerini bilerek an rc kara unsurlarının tesirinden azade olan de etmek çarelerini araştıracaktır. Fakat lamağa çalışıyorduk. Kabul ediyorduk ki Büyük Okyanuslarda yapılan uzun sefer stratosferde seyrü sefer meselesi, henüz her şey yeniden yapılmalı ve işe toprak er halini almıştır. Onun gibi havayi nesi hailedilmemiş bir takım teknik meseleleri kadar alçak bir hareket noktasından baş minin en aşağı tabakalarında, toprağı gö ortaya atmaktadır. ür vaziyette, küçük kabotajm ilk merlanmalı. Bir kere hava tazyikı meselesi var.. Bühalesinde bulunmakta, hava seferleri de tün sefer esnasında beşer bünyesinin mu«tstikbalde namuslu tiyatro îşçisinin, san'at sahasını serbestçe tesis etmesini im avaş yavaş çok yüksek tabakalarda ya kavemet edebileceği normal bir tazyik tekân içine sokacak net bir yer hazırlamak pılmağa başlanacak ve o tabakalarda ha mini lâzım. Halbuki bu mesele, şimdiye seferleri karanın her türlü kontrol ve kadar memnuniyete şayan bir surette a öğünüyorduk.» müdahalesinden azade olacaktır. Tıpkı halledilmiş değildir. Şaîri, hem de yalnız Racîne gibi ay* Bir de havanın çok yüksek tabakalanndınhk cinsini değil, Claudel gibi şiirin ngin denizlerde, okyanuslarda düşman tehlikeli karanlığını sahneye davet etme gemilerini aramakta uğranılan müşkülât da daimî surette hüküm sürmekte 60 nin cesareti, henüz estetik buhranların iabilinden müşkülât göze alınarak çok derecesindeki soğuklar meselesi var. Bir dan hiçbirini tasfiye etmemiş, sinirli ve te* üksek hava tabakalarına çıkılmadıkça de umumî zan hilâfına olarak 10,000 ilâ reddüdlü bir harb sonrası devrinde, bü m tabakalarda seyreden hava kuvvetleri 14,000 metro irtifaındaki havayi nesimî tün yemişlerini veremezdi. Eğer Jaques ııh faaliyetini ihlâl etmeğe imkân yoktur. tabakaları, hiç de sakin ve rüzgârlan mutHava seferleri, bu merhaleye vardığı tarid mıntakalar değildir. Yapılan iskanCapeau gibi düşünenlerin anlaşılmadık bir tarafı kalmışsa, bu idrakin tamamlanma aman elde edilecek olan terakkiyat her diller, buralarda son derece şiddetli cesını ikinci bir harb sonrası devrinin bütün alde hava tabiye ve stratejisinde mühim reyanlar hüküm sürmekte olduğunu ispat tereddüdleri gideren yeni şuurundan bek* adilât yapılmasını intac edecektir. Çün etmiştir. Şu halde buralarda seyrü sefer, lemek lâzun. Mazide istikbali arayan her ü bu terakkiyat neticesinde son dakikaya ekseriya müşkül ve tehlikeli olacaktır. büyük inkılâbcı gibi, M. Copeau için de adar karanın tesiri dairesi haricinde tuBütün bu müşküller halledildikten sonen tehlikeli zaman, imkânlann güzel rü unularak sürpriz yolile hücumlar yapıl ra da gene bir müşkül kalıyor. O da çok yası ve sayısız engellerin kâbusu içinde masına medar olacaktır. yükseklerde müsellâh düşmana tesadüf geçen bulanık ve müşevveş «hal» dir. Bilhassa şimdiki «kabotaj» seferlerile etmek. Bütün bu meseleler halledilmedikava üslerinin bombardıman edilmesi pek çe çok yükseklerdeki hava seferleri için PEYAM1 SAFA jahalıya mal olmaktadır. Halbuki nere ideal bir hal sureti bulmak imkânı yokde olduklan malum olmıyan hava muha tur. imlerinin atratosferden gelerek anî suretBu idealin elde edilmesine intizaren e ve tepeden inme tarzında hedefe ta tayyareciler, gece karanlığından veya burruz etmeleri ve muvaffakiyet kazanma lutlardan istifade suretile düşmana gö arı ihtimalleri çoktur. Bu suretle düşman rünmemeğe ve onların tesiri dairesinin haayyarelerinin kendi sahalarında sürpriz ricinde kalmağa çalışmakta devam ede olile tahrib edilmesi, havalara hakimi ceklerdir. eti temin edecek olan ilk harekâttandır. Haühazırda askerî tayyareler, atmose bu hakimiyet, bir kere elde edildikten ferin haricine çıkamazlar, stratosferden onra tayyare filolarının harekât sahası istifade, cazib ve fakat uzak bir hedefın her noktası üzerindeki tesirleri on tir. Stratosfer tabakası içînde uçuşlar Havacılıkta yeni teşebbüsler İHEM D n 3 NALINA MIH1NA İtalya harbe girer mi ? talyadan gelen haberlere bakılırsa, bu devlet, harbe girmek isteyor, daha doğrusu öyle görünüyor. Filvaki, bir kaç gün evvel, Hariciye Nazın Kont Ciano'nun gazetesi olan Telgrafo'nun başmuharriri Ansaldo, radyoda, ttalyan milletine ve ordusuna hitaben, ltalyanın harbe girmesi hafta, gün, hatta saat meselesi olduğunu ve harbe iştirak anini Sinyor Mussolini'nin tayin edeceğini söyledi. Ar" kasından, Faşist hükumetinin yarıresmî muharriri Gayda, Fransanın giddetle aleyhinde bulundu. ltalyan gazeteleri, Norveç ve Danimarkanın Almanya tarafından istilâsmı haklı buluyor, Alman kara, hava, deniz or." dularının lskandinavyadaki faaliyetlerini, askerlik san'atinîn bir şaheseri diye göklere çıkanyor; bilâkis müttefiklerin askerî ve siyasî prestijini sıfıra indirmeğe çalışıyor; bilhassa deniz hâkimiyetinj kay beden lngilterenin bir ölüm tehlikesine maruz bulunduğunu yazıyorlar. Bu ?azetelere göre, artık Fransa ve Ingiltarenin şleri bitikmiş! Bu neşriyat, Almanların hoşuna gitmek için yapılmakla beraber, asıl maksadın, müttefiklerle harbetmekten kor" kan ltalyan milletinin cesaretini arttırmak olduğu meydandadır. Filvaki, Italyanlar, coğrafî vaziyetleri icabı. lngilterenin deniz satvetinden daima korkmuşlardır. Yalnız Habeş meselesinde, Mussolini, Ingiltere ile Fransa arasuıdaki anlaşamamazlıktan ve lngilterenin gevşeklik dere" cesini bulan barışseverliğinden istifade ederek lngiliz donanmasına da meydan oumuştur. Bugün ltalyan donanmasmm Akdenizde mühim bir kuvvet olmasına ağmen, Almanları sevmiyen ltalyan mileti, Ingiltere ve Fransa ile harbe girmek* en çekinmekte, Faşist emperyalizmi, talyan milletini müttefiklere karşı ayakandıramamaktadır. İtalya, müttefiklere karşı harbe pirer;e, ne kâr edecektir? Harbi müttefikler :azanırsa ltalyanın hali harabdır; Alman'a kazanırsa, bütün Avrupaya hâkim o" acak azgın bir Nazi Almanyası, ltalyayı da vurarak Adriyatik denizine inecek, talyan çizmesinin koncunu koparacaktır. O zaman, böyle muzaffer bir Almanyayı, durdurmak ltalyanın işi değildir. İtalya, bu kumarda, kazansa da kayıbda, kaybetse de kayıbdadır. Sinyor Mussolini gii akıllı ve realist bir devlet adamı. bu atayı işleyecek midir> Tıkır tıkır para iazanan ve refah yüzü görmeğe başlaltalyan milletini, müthiş bir belâya okacak mıdır? Bize kalırsa ltalva, silâh akırdatarak harbe girecekmiş g'bi yapıp müttefiklerden bazı tavizler almak suretr e bitaraf kalacaktır. ttalya, harbe girerse ne olacaktır? îngiliz Fransız donanmaları, Almanyaya .carşı harb eden deniz kuvvetlerinin bir kısmını ayırjp Akdenizde de deniz hakimiyetini ele geçireceklerdir. Fransız oıduu, Italyaya karşı da mühim kuvvetler aırmış ve tamamile dağlık olan hududda mükemmel tahkimat yapmıştır. Bu lahkimat, bir Alman ltalyan müşterek taarruzuna karşı lsviçre Fransa hududuna a teşmil edilmiştir. Jüra dağlan, buraa, Fransayı muhafaza eden tabiî bir ka" e duvandır. Deniz hâkimiyeti sayesinde, müttefiker, Libya'yı, Eritre, Habeş ve Somali'den mürekkeb olan şarkî Afrika ltalyan müsemlekelerini, bir müddet sonra, birer bier işgal edeceklerdir. Harbin başında, 'Uralarda üstün olan ltalyan kııvvetleri, imdi, bu üstünlüğü kaybetmişlerdir. İtalya, Arnavudluktan Balkanlara taar" ruz etmek isteyeceği için, Balkan devleterile Türkiye de harbe girecekierdir. 1alva, Adriyatiği büsbütün kapatabilir mi, ilemeyiz. Büyük Harbde, lngiliz Fran" ız donanmaları da yardım ettiği halde, Alman ve Avusturya deniza'tı gemileri Otrant kanalından geçmişlerdir. Burada ular çok derin olduğu için mayinler ve ğlarla boğazı kapamak mümkün oîamanıştı. ltalyan denizaltı gemileri ve hava ilolan bir müddet için Sicilya ile Tunu:un arasını kapatsalar bile Ingilizlerle Fransızlar Atlas Okyanusu, Ümidburnu, Hind Okyanusu, Süveyş yolile iarkî Akdenizle muvasala temin edeeklerdir. Onlar, bu uzun yolu çokan hazırlamışlardır. Harb uzadıkça, talyanlarm, on iki adası, Sardenyası ve Sicilyası da tehlikeve düşecektir. Bu harb başlarken İtalya, Almanlarla beraber haekete geçseydi, bazı şansları yok deŞildi, fakat şimdi, muvaffakiyet ihtimalleri pek az ve çok şüphelidir. Çünkü mütteikler ve müttefiklerin müttefikleri pek iyi ha7irlanmışlardır. İtalya da Almanya gibi abluka altma ahndığı zaman, ham maddesiz, petrolsuz hatta bir derece kömürsüz kalacaktır. evkulceyşî ham maddeler denilen ve bir harbin idamesi için elzem olan 22 maddeden ttalyada ihtiyaca kâfi yalnız üç tanesi vardır. 4 tanesi ihtiyacm yüzde 75 ini temin edecek kadar, diğer 4 taneıi de yüzde 25 kadar mevcuddur. 1 1 tanesi hiç yoktur; bunlar da kömür, petrol, bakır, pamuk, kauçuk, nikel, krom, tungsten, fosfatlar, kalay, mika gibi harb için en lüzumlu ve en mühim maddelerdir. Ve kömürden başka hiç biri Almanyada da yoktur. Bu şartlar altında, İtalya harbe girer mi bilmeyiz? Bir gün buna muvaf fak olunursa bilhassa hava meydanlarına anî baskınlarda çok büyük sürprizler yapacaktır Millî müdafaa aleyhine çalışanlar Askerî mahkemeler teskiline dair bir lâyiha hazırlandı Millî Şefin tetkikleri IBO9 tarafı l tnci sahtjede) Zelzele sahasındaki mahkumların affınâ dair kanun Ankara 18 (Telefonla) Zelzele felâketine uğrıyanlann kurtarılması hususunda fevkalâde hizmetleri görülen mahkumların affı takarrür etmişti. Buna dair lâyiha son şeklini aldı. Lâyihaya bağlı listedeki 241 mahkumun mahkumiyet müddetlerinin beşte dördü ve hukuku âmme ve tazminat kabilinden olan para cezalan da affedilmektedir. Bu mahkumların ekserisi Erzincan, Erzurum, Erbaa, Şebin Karahisar, Aluçra, Fatsa, Niksardadır. Belgrad 18 (a.a.) Belgradın 60 kilometre şimalinde Karloviçi civarında zelzeleler devam etmektedir. Enternas yonal otomobil yolu ve Belgrad Budapeşte şimendiferi üzerinde münakalât yeniden tehlikeve girmiştir. Tokad 18 (a.a.) Dün gece saat 23,50 de burada oldukça şiddetli ve iki darbe halinde bir zelzele olmuştur. Bu zelzele neticesi bir dam çökmüştür. Başka bir hasar yoktur. Londra 18 (a.a.) Türkiyeden In giltereye büyük kalay siparişleri vuku bulmuştur. Şimdiye kadar Türkiye, kalayı Almanya vr Amerikaya siparis ediyordu. Avam kamarannda verilen izahat Belgrad civarında zelzele Ankaradan verilen malumata göre, dünya umumî vaziyetinin muhtelif cereyanlarla mağşuş bulunduğu şu devrede millî müdafaayı korumak hu" susunda mühim tedbirleri havi bir lâyiha tasarlanmıştır. Memleket dahilinde kat'î nizam ve inzıbatı daima muhafaza etmek üzere, henüz cezaî mevzuatımıza girmemiş bulunan euçIann askerî mahkemelerde muhake" mesi mevzuu bahistir. Bu mahkemelerin kararları kabili temyiz olmıyacaktır. Projeye dahil olan cürümler arasında casusluk, aleyhimizde kasden haber uydurmak, uydurulan haberleri öğrenmeğe uğraşmak, memleket müdafaasına müteallik haberler tasni etmek vardır. Bunlara dair ağır cezalar konulmuştur. Lâyiha henüz Büvük Millet Meclisine verilmiş değildir. dan alkış ve tezahürlerile teşyi olunmuşlardır. Kız talebelerden biri enstitü ailesi namına kendilerine bir buket takdim etmiştir. Millî Şef Enstitüde gördüklerinden mütehassis olduklarını beyan etmek suretile kıymetli iltifatlarda bulunmuşlardır. Millî Şefimiz, akşama doğru bakanlıklara gelerek refakatierinde Başvekil Dr. Refik Saydam, tktısad Vekili Hüsnü Çakır, Ticaret Vekili Nazmi Topçoğlu, Ziraat Vekili Muhlis Erkmen olduğu halde Ziraat Vekâletinde ziraî ve iktısadî mevzular üzerinde uzun müddet meşgul olmuştur. Reisicumhurun Ziraat Vekâletindeki meşguliyeti fasılasız olarak dört saat kadar devam etmiş ve Millî Şefimiz gece saat 21 buçuğa doğru köşklerine avdet buyurmuşlardır. Ankarada muazzam programlı çocuk bayramı Ankara 18 (a.a.) Çocuk haftasınm memlekette ve Ankarada çok neşeli tesidi için hazırlıklar ikmal edilmek üzeredir. Ankara valiliğinin 23 nisan salı günü Cocuk Esirgeme Kurumu emrine tahsis ettiği 19 mayıs stadyomundSa 20 bin çocuğuna ana ve babalarile hep birlikte eğlenebilmeleri için güzel bir program tertib edilmiştir. O gün öğleden sonra stadyomda açık hava temsillerile mem leketimizde ilk defa olarak bir çok çocuk eğlenceleri ve müsabakaları yapılacak kazanan ve kazanrmyanlara hediye dağıtılacaktır. Bütün Ankaralılar çocuklarının bu neşeli saatlerini seyredebileceklerdir. Bütün hafta boyunca çocuk tiyatrosu Ankara Halkevinde muhtelif yeni temsiller verecek ve 24, 25, 27 ve 29 nisan ak samları da ayrıca büvüklere mahsus eserler sahneye konacaktır. Ziraat Vekâletindeki tetkikler Meclis Reisinin Türk Hava Kurumunu ziyareti Ankara, 18 (a.a.) Büyük Millet Meclisi Reisi sayın Abdülhalik Renda, bugün on bir buçukta, Türk Hava Kurumu umumî merkezini şereflendirerek Türkkuşu okulunun amelî dershanesini, paraşüt salonunu, modelcilik lâboratuvannı, «Link Trener» âleti üzerindeki çahşmalan ve gedikli hazırlama yuvasına kaydedilen yeni talebeyi gözden geçirmişler, Cumhuriyet gencliğini kanadlı bir nesil haline getirmek yolundaki mesaiden çok mütehassis olarak, Meclis Reisliği tahsisatının, mayıstan itibaren beş aylığını Kuruma teberru etmek lutfunda bulunmuşlardır. Meclis Reisi, Kurumdan ayrılırken, gördükleri intizamlı ve mükemmel mesaiden dolayı, Kurum başkanına, yannın millî havacılığına karşı besledikleri kuvvetli itimadı izhar buyurmuşlardır. Muhterem Rendanın bu çok kıymetli alâka ve yardımlannı, Türk Hava Kurumu, şükran ve minnetle karşılar. Millî Müdafaa Vekâletinin alacağı gaz dubaları Askerlik kanununda tadilât Ankara 18 (Telefonla) Yannki Mecliste askerlik kanununun 58 inci maddesine bir fıkra ekleyen kanun lâyihası görüşülecektir. Eklenen fıkra şudur: « Talim ve terbiye ve manevra hasebile celbedilecek usta efrad, fevkalâde hallerde iki sene kaydına bakılmaksızın, !cra Vekilleri Heyeti karaıile silâh altına alınabilir ve talim müddeti de dört aya kadar uzatılabilir. Tokaddaki sarsıntt Ingiltereden kalav geliyor Ankara 18 (Telefonla) Istanbul limanında petrol müştakları koymağa veya nakline mahsus makinesiz, gaz dubaAmerika 121 harb gemisi larından Lutfi, Valerjik, Ayvalık, Bey daha yapacak koz, Bahar, Dora, 4 tank değer pahası Nevyork 18 (a.a.) Bahriye Neza verilerek satın alınması hususunda Millî reti harekât dairesi reisi Amiral Stark, Müdafa Vekâletine salâhiyet verildi. Âyan Bahriye encümenine beş senelik yeni bir inşaat programı tevdi etmistir. Matbuat kanununa ilâve Bu programa nazaran beş senede zırhlıAnkara 18 (Telefonla) Matbuat lardan ayrıca 121 harb gemisi yapıla kanununun 35 inic maddesine iki fıkra caktır. inşa masrafı 3 milyar 336 milyon ilâve eden lâyiha Meclis ruznamesine adolardır. lındı. Ankara 18 (Telefonla) Bir kaç Ankara 18 (Telefonla) İtalyanm gündür şehrimizde bulunmakta olan Ber* Paris 18 Harb komitesi saat 18,30 da Ankara büyük elcisi M. de Peppo bu ak lin sefiri Husrev Gerede bu akşam Istan Lebrunun başkanhğında toplanarak saat 20,15 e şam Istanbula gitti bula hareket etmiştir. kadar çalıgmıstır. Italvan elçisi Berlin sefirimiz geliyor C KISA HABERLER~") Londra 18 (a.a.) De Valera'ya aid olan İrish İndependant ismindeki İrlanda gazetesinin nüshalanm nakletmekte olan bir kamyon, maskeli 4 müsellâh adam tarafından durdurulmuştur. Bu adamlar, şoförü bir ağaca bağla dıktan sonra kamyonu atege vermişlerdir. trlanda tethişçileri gazete nakleden bir kamyonu yaktılar îfçi Yurddaş! Makineler de yaşar. Makinelerin de bir ömrü var. Onlara hor bakarsan, çabuk ihtiyarlarlar ve ölürler. Onlara iyi bakarsan, daima genc ve dinc kahrlar. Kıyma makinelerin canma! Ulusal Ekonomi ve Arttırma Kurumu