5 M^rî 15 40 SON HABER tER *> Kâdlseler arasında Amerika Hariciye müsteşarının seyabati Zelzele çocukları ne oldu? ngiltere harbe girerken Londradan biitün çocuklar çıkanldı. Şirndi bunlardan 2 5 0 bini birer lngiliz evine yerleşlirilmiş. Sa Majeste Kraliçe Elizabeth bu evlerden her birine kendi irnzasile birer teşekkür mektubu gönderiyor. Şahane bir nezaket jesti. Bu küçiik İngilizlerden hiç biri, son Anadolu zelzelesinin çocukları gibi kimsesiz, aç ve çıplak değil. öyleyken her biri bir yabancı aileye sığınıyor. Zelzele felâketi günlerinde, biz de çocuklanmızın, devlet kontrolu altmda ve birer mukavele ile, evlerimize evlâdhk olarak verilmesini teklif ettik. İtirazlar yükseldi ve denildi ki bu çocuklar, hükumet mekteblerine alınsın ve birer besleme, birer küçiik uşak seviyesine mthlanmasın. Hükumet mekteblerinin binlerce çocuğu banndıracak maddî kabiliyetten mahrum olduğunu biliyorduk. Ortada iki imkân kalıyordu: Ya bu çocuklan sokağa bırakmak, yahud üntiyazlı birer evlâdiık halinde evlerimize almak. «İmtiyazlı» dan kasdımız şu: Bu çocukları evlerine alanlar, onlara klâsik besleme ve evlâdhk muamelesi yapmıyacaklannı, tahsil ve terbiyelerine çahacaklanru hükumete karşı taahhüd edebilirlerdi. Şimdi bu çocuklann ne olduklarını bflmiyoruz. Zarafet gibi felâket de moda kanunlanna tâbi oldugu için artık onlardan bahseden yok. Kenarlanndan buz lar sarkan hangi saçak altında titrejiyorlar? Devlet bunlann hepsini kucağma alabildi mi? Açıkta kalanlar yok mu? Bilmiyoruz. Şöyle farzediyoruz: Bu çoeuklann mekteblere ve yurdlara yerleştirilemiyenleri, kendilerini şimdilik açlığa ve soğuğa karjı koruyan devlet çatısı altındadırlar. Sonra da, elbette, sokağa bırakılacak değiller. Hükumet bunlann yalnız hallerini değil, istikballerini de düşünse gerek. Zelzele ianesi dört mflyonu buldu. Bu paranın bir kumile Anadolunun bir kaç sehrinde, zelzele çocuklan için birer yıırd ve mekteb yapjl&rnaz mi? Hükumetin bu mevzuda ne düşürtdüğünü merak ediyoruz ve o yavrucaklara karjı resmî hassasiyetimizin zelzele kadar kısa bir ruh sarsıntısından ibaret kalmıyacağına daha fazla emin olmak iste Bir mes'ele "Korunma,, plânı mı, 44 Imart, plânı mı lâzım? Şehri imar plâıunda büyük inşaata aid işlerin daha emin gütılere tehir edilmesinden İstanbuUular müteessif olmıyacaklardır Türkiye eskidenberi Avrupa ile Asya arasında bir köprüyü andıran coğrafî vaziyeti ve Boğazlara sahib ve hâkim ol masile Avrupa siyasetinde daima mühim mevkii olan bir memlekettir. Ortaya tayyarelerin çıkması Türkiye nin Jeopolitik bakımından ehemmiyetini bir kat daha arttırmaktadır. Nasıl artlırmasın ki Baku ve Rumanya petrol havzalarile bunlann nakliyatının yolu olan Karadenizin cenubunu tamamen kapla mış, ve lran ve Irak petrol havzalarile Irak petrolunun Akdenize akıtıldığı sa hanın ;imalinde yer almış bulunmakta dır. Kökü ve temeli Asyada olan bir Asya devleti sıfatile lran ve Efgan kardeş milletlere Sadâbad "paktile bağlanmış; Bo ğazlara hâkim ve emniyet sahası oian ve ezelî Türk yurdu bulunan Trakyamızla Avıupa devleti olmak vasfını cemetmekle kalmamış, Ebedî Şefimiz büyük Atatürkün istikbali gören kudretli telkinile meydana gelen Balkan itilâfında lâyık olan mevkiini almıştır. Büyük devletler menfaatlerinin çatıştığı yer olan Türkiye Osmanh devietinın zayıflamaya başladığı devirlerde devletler arasındaki münaferetten istifade et mek yolile kâh sağa kâh sola dönmüş, nazik vaziyetini kurtarmağa çahşmış t. Başka çare bulamazdı. Muhtelif tazyik lann tesir derecelerine göre dümen kırmak suretile siyasetini yürütüyor zannederdi. Bataçıka giden bu şekil hakikî amillerin ilmî olarak doğurduğu bir siyaset veçhesi değildi. Günün müşkülâtrnı azaltmak için takib edilen bir idarei mas~ lahat politikası idi. Sebebi de aşikârdır ki o devrin Türkiyesi kuvvetli değildi. Bu yüzden de «Hasta Adam> lâkabım almıştı. Bu kuvvetli olmayış yalnız or dusunda değil, millî bünyenin bizzat kendisine musallat olan hastalıklarda idi. Bu günkü Türkiye Cumhuriyetinin siyaseti ise: Tarih, coğrafî ve milletin bı yolojisi ve iktısadî ve ilâahire hakikî münasebetler üzerine kurulmuş ve sayın Başvekilin son nutuklarında samimî ve açık ifadelerle de bir kere daha teyid olunmuştur: «Çünkü bizim siyasetimizin ne ivicaclı ve ne de gizli ve müphem taafı vardır. Taahhüdlerimiz sarihtir. Maksad ve gayelerimiz muayyendir. tim IHEM NAL1NA MIH1NA Welles, dün Berlinden D lsviçreye hareket etti Alman ricalinin, Ruzvelt'in mümessiline son derece kaba muamelede bulundukları haber veriliyor Anlaşılmaz şey! ilmem, dikkat ediyor musunuz? Son günlerde, lngiliz tayyareleri, Almanyanın göklerinde do» Iaşıp duruyorlar. Baltık kıyılarına, Berline, Prag'a, Viyanaya kadar gidiyorlar, sağ ve salim dönüyorlar. Ingilizler, geçen hafta, Berlin üzerinde 5 defa uçtukları halde, bomba atmadılar. Galiba gene beyanname atıyorlar; geçenlerde yaptıklan gibi ,ara sıra, kahve, çay, filân gibi Almanyada bulunmıyan şeyler de atıyorlardır, belki... Beyannameleri okutmak için; bunlara, Almanların vesika ile haf» tada ancak 5 1 0 gram alabildikleri maddeleri sarmak çok iyi bir buluştur. Ingilizlerin bu nezaketine karşı Almanlar da, başka bir nezaketle mukabele e* diyorlar. Alman hava defi silâhlan, Ingiliz tayyarelerine hemen hiç bir yerde, ateç etmiyor. Sadece, Almanlann yeni bir icadı olan rengârenk ışıldaklar, şöyle bir yanıp sönüyor. «Semavî bir maide> gibi gökten yağan kahve, çay nev'inden hediyeler için sevinclerinden donanma yapıyorlar sanki!.. lngiliz tayyarelerinin, Berlin gibi Alman şehirlerini bombalamadıklannuı sebebi malum. Müttefikler, gayriinsanî bir şekilde harbetmiyeceklerini ve sivil halk' la dolu şehirleri bombalamıyacaklannı, böyle bir şeyi ancak düşmana mukabele olmak üzere, istemiye istemiye yapacak» lannı ilân etmişlerdi. Zavallı Lehistan halkmı ve Şimal denizinde, bitaraf balıkçı eemilerile içinde bitaraf yolcular bulunan lngiliz vapurlannı merhametsizce bombalayan Almanlar, şüphesiz mukabele korkusundan, lngiliz ve Fransız şehirîerine bomba atmıyorlar. Fakat, her hangi bir Fransız ve lngiliz şehri üzerine gelen Alman tayyarelerine karşı, bu devletlerin hava müdafaa silâhlan derakab ateş açtıklan halde, Almanlar, lngiliz tayyarelerine, neden ender o. larak ateş ediyorlar? Berlin hava defi bataryaları neden lngiliz tayyarelerini görmemeziiğe geliyor. Acaba, tahmin edildiği gibi, bomba atmıyan bir düşmana ates açıp da batarya mevzilerini bildirme» mek için mi? Alman topçularının susmasında, bu da, belki bir amildir ama, her halde, başka bilmediğimiz sebebler de olsa gerek. Çünkü, topçuların mevzilerini vaktinden evvel göstermemek için sustuklarım kabul etsek dahi, Alman avct taj'yarelerinin harekete geçmeyişlerine bir türlü mana veremiyoruz. Bir Amerikan mecmuasının verdiği rakamlara inanmak lâzım gelirse, 1940 başında Almanların 9300 ü hava birliklerinde 7100 tanesi ihtiyatta olmak üzere 16400 tayyaresine mukabil, Fransızların tayyare kvt'alarında 2800, ihtiyatta 800, olarak 3600 tayyaresi, Ingilizlerin de, haüzere 9000 tayyaresi varmış. Bu rakam ı 2 o r e hava birliklerindeki harbe hazır tayyareler itibarile Almanya 9300, müttefikler 7600 tayyareye sahibdirler. Alılar, iki ay evvel oldugu gibi, bu gün de üstünseler, neden, Almanya üzerinde dolaşan lngiliz tayyarelerinin sağ ve salim üslerine dönmelerine müsaade ediyorlar?, Yoksa, müttefikler. Amerikanın da yardımile aradaki 1500 tayyarelik Alman üstünlüğünü izaleye muvaffak oldular mı?. Almanların anormal hareketsizliği karşısında kat'î bir şey söylemeğe imkân voktur; yalnız dikkat edilecek nokta ?udur: lngriliz tayyaTeleri, Berlin üzerinde, son hafta içinde 5 defa uçmuş oldukları halde, Alman tayyareleri, ta harbin başındanberi, Londra ufuklarmda görünmemişlerdir. 1 Berlin, Bohemya, Moravya ve (.Baf tarafı 1 tna sahijede) Alman Hariciye Nazın Von Ribbentrop, Polonya üzerindeki murakabe ve tazyi Amerikan murahhasile ingilizce konuşma kına devam edecektir. 2 Ingiltere Iskandinavyada entrika yı reddetmiş ve tercüman vasıtasile göriijyapmak ve nüfuzunu kullanmaktan vaz müştür. Alman gazeteleri Sumner Wellea'in geçecektir. 3 lngiliz şakilerinin Malta, CebelütBerlini ziyaretinden bansetmemisler, bir tarık ve Singapur'daki şekavet ocakları nevi boykot ilân etmişlerdir. Amerikan • gazeteleri, Von Ribben ortadan kalkmalıdır. 4 Almanya orta Avrupadaki siyasetrop'un Sumner Welles'i açıkça tahkir ettînde Monroe prensipini tatbik edecektir. tiğini yazıyorlar. 5 Almanya eski müstemlekelerini Neler konuşuldu ? alacaktır. Bern 4 (a.a.) lyi haber alan mahfilFührerin nutkile Alman matbuatı neşlerde söylendiğine göre Welles ile yaptığı riyatının hulâsası olan bu programda yeni mülâkat esnasında Hitler'in yaptığı beyahiç bir şey yoktur. nat hararetli bir münakaşaya yol açmıştır. İkinci madde, nazilerin mes'uliyetini Baseler Nachrichten gazetesinin Berlin daima Ingiltereye yüklemek istedikleri muhabiri bu münakaşa hakkında malumat Finlandiya harbine doğrudan doğruya bir alınamadığını kaydettikten sonra Wellea telmihtir. ile Göring arasında derpiş edilen mülâkaÜçüncü şart Hitler'in îngiltereyi yıkmatın dün yapıldığını ve mülâkat esnasında ğa azmettiğini göstermektedir. iktuadi miilâhazalarda bulunmuç olma Almanyanın doğucenub Avrupasile sının muhtemel olduğunu ilâve eylemekorta Avrupada hâkim bir nüfuz tesia ettedir. Alâkadar Alman mahfillerinde Wel mek istediğini gösteren dördüncü şart les'in Hess ve Ribbentrop ile tekrar gö Almanyanın 1933 ten beri ileri sürdüğü rüşmesi muhtemel olduğu ve Alman Ha bir istektir. Hitler'in Welles'le yaptığı mülâkatta riciye Nazırınm bu ikinci mülâkat esnasında Ruzvelt'in suallerine Hitler tarafından Amerikanın Berlin büyük elçisinin vaziverilen tahrirî cevablan tevdi edeceği be fesi başına dönmesini ısrarla rica ötiği bildirilmektedir. yan edilmektedir. Keza, Hess'le Mareşal Göring'in de Hitler*in istekleri nelermiş? Amsterdam 4 (a.a.) «Reuter» VVelles'in dünkü ziyareti esnasında yukaTeleçrapk gazetesinin Berlindeki muhabi rıdaki şartlan izah ve bu şartlar üzerinde ri Şan»ölye Hitler" in Sumner Welles"e ısrar için ellerinden geleni yaptıklan bilAlman harb gayeleri hakkında beş şartı diriliyor. Bununla beraber, Reuter Ajansının isihtiva eden bir program verdiğini bildir tîhbanna göre, Welles'in hareketi münamektedir. Muhabiıe nazaran Führer Alyoruz. manyanın bu şartlarla silâhlan bırakma sebeti'.e daha sarih bir tebliğin neşrine intizar edilmektedir. ğa amade olduğunu söylemiştir: r Yazan : M. 5. PEYAMt SAFA Bir sual, bir cevab Yeni bir teskilât lngiliz donanması Çanak Matbuat U. Müdürlüğü kaleden geçebilir mi? Başvekâlete bağlanıyor Londra 4 (Hususî) Bir lngiliz meb'usu, Avam kamarasının bu günkü celsesinde, müttefiklerin Çanakkale Boğazından harb gunileri g^çirip g~tix»n*l yeceklerini sormuştur. Hariciye müsteşarı Buttler bu suale cevab vererek şunları söylemiştir: « Türkiye ile müttefikler arasında akdedilmiş olan pakt, filiyat sahasına girecek olursa Türkiye, muharib olacaktır. Bu takdirde, Montreu* muahedesinin 20 nci maddesi mucibince, Türkiye, müttefiklerin Boğazlardan donanma geyir mesine müsaade edebilecektir.» Tehlikeli bir yer Bursada Temenyeri mesiresi kayıyor Ankara 4 (Telefonla) Matbuat UBursa (Hususî) Şehrin cenubunda mum müdürlüğünü Başvekâlete bağlayan ve en mütekâsif bir halk kütlesinin ba kanun lâyihasımn esaslan hazırlanmıştır. rındığı mıntakaya pek yakın mahalde buLAviU ;]„ « ı : rku:l:,,. \/.l,al.»:^. i s. ı..^ 3 x^,^^,, o r ; rne«ire«inde yıllardanç : ^ lı olan Matbuat Umum müdürlüğü, Iktı berî devam eden uır neycmn nı<;»>uU nİu sad Vekâletine bağlı olan Turizm rrrüdÜT dur. Zaman zaman Belediyemiz burada bizde ne vakit doğacağını açıkça söylelüğü ve Münakalât Vekâletine bağlı olan bazı tedbirler almışsa da, yeraltındaki su miş ve göstermiş bulunuyoruz. Harb harici vaziyetimiz millî masuni radyo, bir umum müdürlük halinde bir cereyanlarının tesirile ve Gökderenin ara leştirilmektedir. Lâyihanın mart sonlarına sıra getirdiği sellerle vukua gelen bu top yete dayanmakta, herhangi şekilde komdoğru Meclise verileceği anlaşılıyor. Yeni rak kayması devam edip gitmektedir. binezonlara alet olacak istidad göstenneumum müdürlüğün ihdasile iç ve dış pro Şehrimize gelen profesör Salamon Kel mekte ve göstermiyecektir. Dünyayı ısmuharebfleri aganda işlerinin, memleketin ihtiyacları vinin verdiği raporda, günün birinde bu tırab içinde kıvrandıran na uygun bir nizam altına ahnması ve bu heyelânm Bursa için büyük bir tehlike esefle takib ediyoruz. Bu muharebelerin işler arasında bir ahenk temini gayesi is teşkil edebileceği yazılmaktadır. Çünkii, şu yolda veya bu yolda inkişafında I~ürheyelân, derenin mecrasını tıkar ve dere kiyemiz için bir iştirak hissi çıkarntak [ihdaf edilmektedir. suları bu kapanmış mecra arkasında mu ciddî ve vahim hâdiseleri çok hafif telâkBaşvekilimiz, Rokfeller diBaşvekâlete bağlı olarak teşkil edilmiş azzam bir miktara baliğ olarak heyelân^ ki etmek demektir. * ve tecrübe devresinde çok iyi neticeler arektörünü kabul etti dan hasıl olmuş toprak bendleri aşarsa, Türk milletinin hakikî menfaatlerine Ankara 4 (Telefonla) Rokfeller tınmı; olan matbuat bürosunun şimdi Bursa pek korkunç bir tehlikeye maruz ve siyasî amillerin müspet neticelerine Sundasyon Avrupa seksiyonu direktörü meşgul oldugu işlerde yeni lâyihanın ka kalabilecektir. uygun olan hükumetin takib ettiği •siyaDoktor Warren bugün Başvekil Doktor nunlaşmasından itibaren yeni teşekkül Şu halde Temenyeri meselesi Bursa seti tarif için Başvekilin nutuklarında tarafından görülecektir. Refik Saydam tarafından kabul edildi. için ciddî bir tehlike mevzuudur. Bu teh söylediğinden daha açık ve daha kat î likenin böylece devam edip gitmesine bir ifade şekli bulunabilir mi? Bu sözleı Bir karar göz yummak doğru olmıyacaktır. Beledi ancak Türkiyenin bu günkü kuvvetinin Ankara 4 (Telefonla) Küçük mikye bütçesinin takati bu muazzam su işini ifadesidir. yasta resim çeken fotoğraf makinelerine halletmeye asla kâfi değildir. Günün biTürk milletinin menfaatlerine muta aid agrandisman cihazlarınm da güm rinde Bursa için bir felâket olacak ma * bık siyasetinin ancak «kuvvet» e istinad rüklerce zat eşyası meyanında addedilmehiyet almasına meydan vermemek üzere edebileceğini tamamile müdrik Cumhu f Bİ .akarrür etti. Kaunas 4 (a.a.) Haber alındığ.na şimdiden esash ve kat'î tedbirler almak riyet hükumetimiz Başvekilimizin lisanile Çatalağzmda yapılacak derhal bu noktaya işaret ederek milli göre Litvanyada oturan ve büyük bir lâzım gelmektedir. Bursa ovasında milyonlar sarfederek müdafaa bütçemizin «150» milyona çıkısmmı muhtelif mütehassıslar teşkil eden santral Ankara 4 (Telefonla) Çatalağzm bir çok Almanlar, memleketlerine dön pek büyük tesisat yaptıran Cumhuriyet kartıldığını ve bunu temin için ise ileı.eda yapılacak santral hakkındaki müza mek için Berlin hükumetinden emir al hükumeti, Bursa gibi tarihî bir şehrin her me yolundaki işlerimizin durmamasma hangi bir su baskını felâketine maruz kal dikkat etmekle beraber büyük inşa ve kerelerin esas itibarile neticelendiği bil mışlardır. maması için bu tesisata sarfedilen para nafıa programlannın biraz kısıldığını, dirilmektedir. Filistinde 450 Arab tahliye yanında pek cüz'î bir yekun teşkil edecek devlet dairelerinde mümkün olan ta3arZelzele mmtakasındaki memasrafla yeni ve hayatî bir eser vücude rufu yapmak bazı muvakkat vergiler koyedildi mak en lâzımından başka masraf kabul mur ve müstahdemlere Kudüs 4 (a.a.) Filistinde hüküm getirmekte biran tereddüd etmiyecektir. etmemek gibi esaslar konulduğunu Türk Bu noktaları bütün çıplakhğile tebarüz süren siikun ve emniyet dolayısile hükumilletine bildiriyor. verilecek avans met 450 siyasî Arab mevkufunu tahliye ettiren Belediyemiz, bir raporla vaziyeti Ankara 4 (Telefonla) Erzincan i e etmiştir. vilâyet vasıtasile Nafıa Vekâletine ve C.H. «Kuvvet» denince evvelâ milletin diğer zelzele mıntakalannda felâketten Diğer taraftan, manda arazisi üzerinde Partisine bildirmiştir. Dileriz ve bekleriz kuvvetinin muhassalası olan orduyu başmüteessir olan yerlerde umumî muvaze hayat şartlarının ıslahı ve refahm temiııi ki, Nafıa Vekâleti, Bursa şehrinin bu ha ta tutuyoruz; ordumuzun kuvvetine gü neden maaş ve ücret alan memur ve müs için umumî bir plân hazırlanmıştır. yatî işine, lâyık oldugu eKemmiyeti ve veniyoruz, ordunun daha ziyade kuvvettahdemlerden yardıma muhtac oldukları rerek, esasen su programında mevcud o lenmesi için hükumetin milletten isteiiği usulen sabit olacaklara maaş ve ücretleri Avam Kamarasmdaki münakaşa lan (GökdeTenin ıslahı) projesinde bu hertürlü fedakârlığı Türk milleti seve seLondra 4 (a.a.) Parlamento bu işi de tahakkuk ettirsin ve yarattığı bin bir ve kabul eder ve buna katlanır. Hiç bir tutarınm iki, mütekaid ve yetimlere üç, henüz tahsis muamelesi yapılmamış ye hafta beş gün toplanacaktır. Çarşamba eser yanına bi'nu da ilâve etsin. Türkün ağzmdan velev ilmî tenkid matimlere ise maaslanna veya ikramiyeye günü Noel Baker işçi partisi namına bir hiyetinde olsun bir tek itiraz »esi çıkmaz. mesned olan memuriyet maaşmın iki mis takrir vererek hükumetin Filistin siyase İzmirde dün akşam zelzele En basit görüşlü zannettiğimiz köylü dahi orduya alınan hiç bir şeye acımaz. Bu linin avans olarak verilmesi Vekiller He tini tenkid edecek ve Yahudilere lüzu oldu hal Türke mahsus bir vasıf mahiyetini yetince takarrür etti. Vekiller Heyeti, bu mundan fazla Arab toprağı satıImaK sulzmir 4 (Hususî) Şehrimizde saat bile almıştır. Türk mahrumiyetlere razıkarar münasebetile felâket gören vilâyet. retile haksızhk yapıldığmı bildirecektir. 18,30 da şiddetli bir zelzele oldu. Hasa dır. Yeter ki ordu kuvvetlensin, bunu isBu takrire Müstemlekeler Nazın Makkaza ve nahiye merkezlerini gösterir bir donald cevab vererek haksızhk mevcud rat yoktur. ter. listevi de tespit etmiştir. Türk lngiliz Yardım komitesi tara olmadığını ve esasen Arablarla YahudileKuvvetlenmek için hükumetin zam İzmirde pasif korunma rin ellerinde bulunacak arazi meselesi fından gönderilen 80 ton elbise bu gün nin acele halline lüzum olduğunu bevan limanımıza geldi, bunlar lstanbula yon mettiği vergiler Türkte ıstırab değil emtecrübeleri derilecektir. Erzincan felâketzedeleri için niyet tevlid eder. Yalnız unutmamalıyız lzmir 4 (a.a.) Mart ayı içinde lz edecektir. ki cephede harbeden ordulanna güvene,nirde ve Bornova'da pasif korunma deSulhan halledilen bir dava şehrimizden çift öküzü mubayaa edil rek geride şehirlerde tehlikeden aza.da mektedir. nemelerr yapılacaktır. Vilâyetin bir be yaşamak devri bir daha avdet etmemek Ankara 4 (Telefonla) Rus band'.yannamesi halkı tecrübe zamanmda ta ralı Bellingham vapuru, Boğazdan geç Muvakkat olarak ithal edilen şartile kapanmıştır. Cephelerde muharekib olunacak hattı hareket için tenvir et mektej'ken Posta idaremize aid bazı kaLbe eden ordunun kuvveti memleket içinin çuvallar haline de tâbidir. Cephe gerisinin moddî mektedir. loları kasara uğrattığından tamir mas Ankara 4 (Telefonla) Yerli mah ve manevî varlığı ordunun kuvvetıni arrafı için kaptan ve acentası aleyhine daFransada komünistlere karçı va açılmıştı. Bu davanın acenta ile Ma sullerimizin ihracında kullanılmak üzere tırır. şiddetle mücadele ediliyor liye arasında ve acentanın teklifi daıre muvakkat olarak ithal edilen boş çuval Geride vuku bulacak hertürlü ve her lar için tespit edilmiş olan iki senelik ih manada sarsıntılar orduya da tesirini Versailles 4 (a.a.) Eyalet meclis sinde sulhan halli tensib edilmiştir. Beine et Oise departmanı komünist bele Çinde hava tehlikesi isareti rac müddeti siyasî vaziyetin geçirmekte gösterir, tayyarelerle şehirlerin bomba • oldugu buhran dolayısile üç seneye çı lanmasından beklenen netice de budur: c'iye azalarından 360 kişinin ve Seine et 26 Çinlinin hayatma mal oldu karıldı. Ordunun kuvveti düşecek, milletin da Marne departmanı belediye azalarından yanma kabiliyeti kınlacak, bozgunculuk Şanghay 4 (a.a.) Bir hava tehlike35 komünistin azalıktan iskatına karar Belçikadan kaçan Alman başlayacak ve şerefsiz bir sulha boyun si işareti verilmesi üzerine NingPo limavermiştir. askerleri eğilecektir. nlna girmekte olan bir duba üzerinde huKerenski Portekizde Brüksel 4 (a.a.) La Cnzette Hury Ordunun kuvvetini muhafaza için şesule gelen panik o kadar şiddetli olmuşLizbon 4 (a.a.) Meşhur Rus ihti tur ki duba yatmış ve 300 Çinli suya dü? kalesinde mevkuf tutulmakta olan üç Al hirlerin maneviyatını yüksek tutmahdır. If'oilerinden Kerenski, zevcesile birlikte müştür. 26 Çinlinin boğulduğu zannedil man askerinin kaçmağa muvaffak oldu Bunun için ise korunma işini radikal bir O'pper tayyaresile Amerikadan buraya mektedir. ğunu yazıyor. hamle ile halletmelidir. gelmiştir. Kerenski Parise gidecektir. Litvanyadaki Almanlar memleketlerine dönmek emri aldılar Başvekilimizin «Herkesin niyetleri ;çinde saklı bulunduğu bir devirde yaşıyoruz» sözünü unutmamalıyız. Istanbuiun «korunma plânı» mı, «imar plânı» mı? Hangisi yaşadığımız günlerin istediği iştir. Tercih ve takaddüm hangisi için lâzımdır? Bunu takdir etmek zamanıdır. Istanbulla Ankarayı mukayese edemeviz. Ankara da bir hamlede milyonlar dö külerek imar edilmedi mi? Evet, fakat inkılâb için imar edildi. Istanbulun va ziyeti böyle değildir. tstanbul başmın üstünde Dimokles'in kılıcı saManırken büyük mikyasta imar hamlesi zamanını iyi intihab etmemiştir. Her işte bir üçüncü amilin yani tay>arenm hesaba katılması zaruridir. Tavyare Ingilterenin asırlarca devam eden «müşa'şa infirad» politikasını değiştirdi; «Ingiltere bir ada devletidir» nazariye sini çürüttü. Evvelce hertürlü ittifaktan çekinen bu devlet bu günkü en kuvvetli ve emin müttefiklerini buldu. Tayyarenin tesiri yalnız siyaset ve askerlik sahasına münhasır kalmamıştır. Devlet hukuklan üzerinde de tesiılerini göstermeye başlamıştır. Almanlar bir devletin kara hududunun çevresinin üs tündeki namütenahiliğe dayanan bir ir tifaa kadar seması üzerinde lâyerenahi hakkı olamıyacağı nazariyesini benimseyerek Felemenk ve Belçika semalarmdan uçmağı bir devlet hukuku mahiyeti al tında bir hak telâkki etmeye çalışmaktadır. Mimarlıkta da tayyare yeni bir safha açmaktadır. Mimar'ar tayyare dileklerinin mimaride vücude getirece^i kabahkları zarafet, kullanış ve iktısad isteklerile nasıl tclif edeceğiz meselesi karşısmda dırlar. Bu misaller devam edip gider. Yalnız şurasını tekrar kaydedeyim ki imar plânlarında tayyare tesirleri en başta düşünülecek bir keyfiyettir. Türkiyemizin diğer memleketlere nazaran hava hücumuna karşı hassas.'yeti azdır. Türkijenin hava hücumlarma karşı hassasıyeti az olmakla beraber bu hassaBSKtk" tbpıaiirmştır alyeDiiınz.1 ' ' Istanbuî iktısadî ve ticarî bakımdan, kültür ve tarihî âsar cihetinden ve nihayet nüfus kalabalığı ve manevî noktasmdan hava hücumlanna karşı çok hassas bir şehrimizdir. Türkiyede şehirlerde yaşayan nüfusun beşte biri Istanbulda t>>planmıştır. Nüfus kesafeti kilometre başına 159 dur. lstanbul bütün Türk şehirlerine aid pasif hava korunma tedbirlerinin gerek keyfiyet ve gerek aded itibarile büyük kısmmı beledecek derecede teferruath, ve teşkilâtlı bir şehrimizdir. m a sraflı Burada korunma işlerini tanzim hem güç, hem zamana muhtac ve hem de masraflıdır. Ancak hertürlü meslekten mütehassıslann uzun, yorucu teferruath çalışmalaTİİe Istanbulun radikal bir ko runma plânı tatbik edilebilir. Kuvvetle zannediyorum ki bu sıralarda Istanbullulan tatmin edecek de bu korunma işidir. Bu yapılırsa lstan'oul bombadan korkmayacak ve orduyu üz meyecektir. Gene kuvvetle tahmin edi yorum ki İstanbuUular pek çamurlu ol duğundan derhal tamirleri zarurî yo'larda bile yürümeye katlanacaklar, fakat korunma işinden sevineceklerdir. Tah minlerimde ve görüşlerimde aldanmıyorsam imar plânının tiyatro ve kazino gibi büyük inşaata aid işlerinin daha emin günlere tehir edilmiş olmasından pek üzülmevecekler ve buna teessüf et.neyeceklerdir. Hegemonya fikri Bir {Başmakaleden devam) Af. S. İtalyan matbuatı İngiltere aleyhine neşriyata başladı Roma 4 (a.a.) Bütün gazeteler, ilk sahifelerinde lngiliz ablukasına karşı ltalya tarafından gönderilen protesto notasını tebarüz ettirmektedirler. Matbuat, hukuku düvel kaidelerine bir tecavüz mahiyetinde telâkki edilen İn giliz tedbirlerine karşı enerjik bir lisan kullanmakta ve bu vahim tedbirlerin iki memleket arasındaki iktısadî ve siyasi münasebetleri sekteye uğratacak mahi yette olduğunu kaydeylemektedir. Nota hakkında tefsirlerde bulunan yegâne gazete olan Tevere, lngiliz İtalyan münasebetlerinin şimdiki safhası ne şe kilde inkişaf ederse etsin iyice bilinen Dİr şey varsa o da hesab defterinin açık bulunduğu ve Italyanın da hesablan günü gününe tuttuğu keyfiyeti olduğunu yazmaktadır. Amerikan efkârıumumiyesi müttefiklerin lehinde Nevyork 4 (a.a.) Gallup enstitüsü tarafından yapılan bir plebisite göre Amerikalıların yüzde 55 i müttefiklere yapılacak ikrazlann artırılmasına taTaftar ve harbde nihaî zaferin bu tedbire bağlı bulunduğu fikrindedir. kurtarmak için yaptığını ileri süren bil devlete insanlar değil, olsa olsa sırtlanlaJ ve kurdlai hak verebilir. Ve ne yazıktır ki, hâlâ bu hakikati anlamış görünmüyorlar. Kalblerini yakan kin ve intikam duygusunun hızile, gözleri bağlı, bir yere doğru koşup duruyorlar. Emelleri, yirmi sene evvel İngiltere ile Fransa namına işlenen suçu bu sefer Almanya namma, yeniden ve belki daha ağır bh şekilde işlemek! îstiyorlar ki bütün dünya önlerinde secde etsin ve onlar, tatmin edilmiş bir ihtiras:n verdiği rahatlık içinde, istedikleri gibi yaşasınlar. Sonra? Istırab çeken milletler için için kurtuluş savaşına hazırlanmazlar mı? Çizmeleri altında inliyenlerin besliyeceği intikam duygusu bir gün onları boğmak üzere ayaklanmaz mı? Burasını düşünmege lüzum görmüyorlar; o kadar kendilerinden gpçmişler, o kadar realiteden uzaklaşmışlardır. Fakat tarih bu kadar da tekerrürden ibaret değildir. Milletlerin hürriyet hakkı, büyük kütlelerin ruhuna hergün daha köklü olarak yerleşiyor, sarsılmaz bir iman halini alıyor. Bu, dinamik bir gidiştir. Sosyal dinamizmin yarıyoldan geri çevrümesi ise tabiat kanunlanna aykın, şu halde imkânsız bir hâdisedir. Nasyonal sosyalistlerin rüyası, belki insanlığa pahalıya mal olacak, fakat hiçbir zaman tahakkuk edemiyecektir. NADÎR NADÎ