25 Kasım 1939 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5

25 Kasım 1939 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

25 Ikinciteşrin 1939 CUMHURİYET Sağlık notları tkOLIZMIN TEDA; deri altına Müzmin alkolizm, Almanya, Belçika Alman tayyareleri, hududunda tah Taymis nehrine mayin attı şidat yapıyor BaumeIesDames 24 ( a . a . ) «Fransa» Dornier tipinde iki motörlü bir Al man tayyaresi BaumelesDames mıntakasmda kovalanmış ve mitralyöz ateşi altına alınmıştır. Tayyare dün sabah alevler içinde Aissey ve Cote Burne kasabaları arasına düşmüştür. İçinde bulunan üç veya dört kişi yanarak ölmüştür. (Baftaraft 1 tnct sahifede) dirmektedir. Halkın tedavisi ve hastaneler Tıb Fakültesi Dekanı, tedrisat yapılan hastanelere vaki müracaatlerin seneden seneye arttiflfinı, söylüyor {Baş taraft 1 inci sahitede) tngiliz mütehassısları mukabil tedbir aldılar Londra, 24 (a.a.) Gizlice dökülen manyetik mayinlerin teşkil ettiği yeni tehlikenin önüne geçmek için mümkün olan her şeyin yapılacağına ve bu mayinlerin kullanılması keyfiyeti efkân umumiyeyi hayrete düşürmüş ise de İngiliz deniz eksperlerini gafil avlamadığına dair dün Sir John Simon tarafından yapılan beyanat iyi haber alan mahfillerde hatırlatılmaktadır. Eksperlerin esasen tipi mevcud olan tahta mayin tarayıcı gemilerin kullanılmasını tavsiye ettikleri ayni mahfillerde ilâve edilmektedir. Manyatik mayinlerin müessir olabilmesi için bunlann pek derin olmıyan sulara dökülmesi lâzım geldiğinden bu nevi tarayıcı gemilerin kullanılması kolaylaşacaktır. Mayin tarayıcı gemiler tahmin edildiğine göre ikişer ikiser çalışacaktır. Aralannda bulunacak olan elektrikli bir kablo mayinleri cezb ve infilâk ettirecektir. tngilizlerin dtişürdükleri tayyareler Londra 24 (a.a.) İngiliz Hava Nezaretinin bir tebliğine göre, İngiliz hava kuvvetlerine mensub tayyareler, dün Fransada yedi Alman tayyaresi düşür müştür. Bu tayyarelerin altı tanesi müt tefiklerin hatlarına, yedincisi ise Alman rı hat'« na düşmüştür. hastanelere girme yolu polıklinikler yani müracaat eden hastaların sıra ile muayenelerini icra eden yerlerdir. Bundan on beş sene evveline gelinciye kadar İstanbulda biri Hasekinisada, diğeri Kadir gada olmak üzere iki doğum ve kadm hastalıkları kliniği mevcuddu. Bu hususa dörder, beşer yatak da Gülhane, Haydarpaşa ve Çocuk hastaneleri tahsıs et mişlerdi. nan bu gibi zavallılara pekâlâ muavenet edebiler»V!erdir.» Tıb dekanile mülâkat Tehacüm çok fazla alkol şırıngasile tedavi ediliyor însan kendisini ispirtolıyabilir. Kanun birşey demiyor. O, yalnız umumî yerlerde aşırı sarhoş olanların yakasına yapışıyor. Müzmin olarak kendisini ispirtoyla zehirliyenlere de birşey yapamıyor. Tımarhanelerin yansmı dolduranlar, bunlar... Fransada adam başına yılda 19 litre ispirtolu içki düşüyor. Kanadada 2 litreyi geçmiyor. Eskiden içkilerde alkolün nispeti yüzde 40 ü, şimdi 45 oldu. İspirtoyla müzmin olarak zehirlenme gittikçe çoğalıyor. Şiddetle önüne geçilmezse korkunc bir felâket olacak. Bir felâket ki gelecek nesillere de el atıyor. Nüfusu artırmak siyaseti en sağlam bir siyasettir. Gelecek nesiller keyfiyetçe istenildiği gibi olmazsa onlar da hayatın sefaletlerine mahkum olacaklardır. Doktor Aleksi Karol da bundan dolayı feryad ediyor: «tnsanlarda, diyor, keyfiyet, kemiyetten daha önemlidir. Eğer medeniyetin gelişmesini istiyorsak, daha şimdiden başlıyan diinya karışıklıklan içinde, ırkın zekâsını ve gücünü artırmalıyız. Kötü bahtlı çocuklar yetiştir mek, hiç kimsenin hakkı olamaz. *** Fransada yılda 60,000 çocuk ölüyor. Bunların 20,000 i birkaç belânın önüne geçilirse kurtarılabilir. Alkolizm. bu belâlann içinde büyük bir yer tutar. Her nekadar perhizkârlar, alkolle mücadele cemiyetleri varsa da bunlann yaptıkları tesir devede kulak kabilindendir. Alkolikler üzerine moralman tesir ediyorlar. Kandırarak, terbiye ederek, disiplin altina alarak alkolikler tedavi ediliyor. îyi, çok iyi bir tedavi usulü ama, az muvaffakiyetli... Kuvvetli umumî bir teşkilât bulunmazsa gayret hekimlere düşüyor. Alkolizm hekimlerce bir hastahk sayıhr. Azgın ve kodaman bir hastahk. Her hastahk gibi onun da hakkından gelecek hekimlerdir. Geçen martta bir hekim çok önemli bir keşifte bulundu bir bakımdan.. Tedavi tekniğini baştanbaşa yenileştiren bir keşif: Alkol belâsının tedavisi... *** Alkolün tesirine alışmamış uzviyet, ispirtolu içkinin tesirile, bildiğimiz sarhoşluğun alâmetlerini gösterir. Alkolün verdiği, neşe dediğimiz, uyanıklık ve ondan sonra gelen düşkünlük, sızmak geçtikten sonra mide bozukluğu, baş ağrısı, çalışmağa kabiliyetsizlik kalır. Bu, gelip geçen bir zehirlenmedir, yılda birçok defa, ziyafetlerde, düğünlerde, bayramlarda tekerrür ederse, zaran artar. Müzmin alkolizm, yani uzviyette daimî olarak alkol bulundurmak iptilâsı, korkunctur. Vücudde alkolün eksilmemesi için on altı, nihayet yirmi saat geçmeden alkolü almamahdır. O müddet zarfında alkol vücudden çıkar, gider. Müzmin alkolikler günde birçok defalar ispirtolu içkiler içerler. Ne bulurlarsa içerler: Aperitif, şarab, rakı, likör ve saire ve saire... Bunlar midelerini ispirtoyla doldururlar. Bu zehire alıştıktan sonra on, yirmi, otuz belki kırk yıl geçer. Günün birinJe ölüme sürükliyen bir buhran patlak verir: Karaciğer sirozu, sinir manzumelerinin karışıkhğı, göz bozuklukları, kalb arızaları gibi... Dikkat etseniz görürsünüz. Alkoliklerin elleri titrer, baldırlan gerilir, uykulan karmakarışıktır, kâbuslarla dolu bir uyku uyurlar. Mideleri iyi işlemez, yüz derileri parlar. Ona bakarak parlak bir sıhhati var sanırsınız. Az süren bir yorgunluk, kötü bir tagaddi, biraz ziyadece çahşmak, bir can sıkıntısı bütün bu karışıklıklan meydana çıkarıverir. Her nedense içemediği, uzviyete bahusus beynine hergünkü alkol nafakasını veremediği zaman korkunc hastahk maskeyi fırlatır. Çok tuhaf bir hâdisedir. Alkolik, hatta çok içtiği zamanlarda bile, yıllarla ciddî arızalara tutulmadığı halde son kadehten, en çok, on iki, on beş saat sonra şiddetli ve tehlikeli bir buhrana tutulur. Gittikçe artan ve şiddetlenen bir tilreme ile sarsılır, terler, saçmdlemağa başlar, eline geçen şeyleri kırar, döker, karşısma çıkanı yumruklar. Nihayet deli gömleği içinde zaptolunabilir. Doktor Brüel, umumiyetle kabul edilmiş nazariyelere aykırı olarak bir ıddiada bulundu: «Bana öyle geliyor ki, alkol'i çok kullanmaktan ileri gelen arızalarla, alkolle çok ülfet etmiş bir kimsede içkiyi birdenbire kesivermekle meydana çıkan rızalar biribirine karıştırıhyor» dedi. Zaten bu asrın başında bazı büyük heimler not etmişlerdi: Alışılmış içkileri birden kesivermek feci buhranlar yapar. Morfinomanları, kokainomanları agulardan temizlemek için çekilen güçlükleri ötedenberi biliriz. Onlann ahştıklan agunun miktarını birdenbire kesiverirseniz helâk olabilirler. Aguyu tedricen kesmek gerektir. Her müzmin alkolik parasızlıktan veya herhangi bir sebebden dolayı alkol ihtiyacını temin edemezse etrafında bulunanların başına belâ kesilir. Kendisine liizumu olan alkolü verdiniz mi buhran geçer. Bunun çaresi, gene alkol verilerek buhranı tedavi etmektir. Yalnız alkol ağızdanf dejpl, derihkmıltındaif^verilmelidir. Her büyük keşif gibi, bu da tesadüfün yardımile bulunmuştur. Bir adam Frcinsada Sen Jermenanle hastanesinde yukarıda adı geçen doktor Brüel'in koğuşuna yatar. Çalışırken adamın elinden rakı kadehi düşmezmiş. İki ay işsiz kalmış, o müddet zarfında içememiş. Ondan sonra nefes alıp vermesi güçleşmiş, uykusuzluklar başgöstermiş, umumî hali fenalasmış... Bunların sebebleri araştırılmış, işsiz ve o münasebetle alkolsüz kaldığı düşünülmemiş. Bu adam vaktile harbde yaralanmış, göğsünde bir kurşun parçası kalmış. Saplanan kurşun parçası akciğerde bir çıban yapmış olmasın? Doktor Brüel her vak'ada yaptığı gibi, bu hastanın da kara kan damanna 30 derecede alkol şırınga etmiş. İlk akşam 40 mikâb santimetre, sabahleyin 20 mikâb santimetre ve akşam da o miktar. Ikinci günden itibaren iyileşmeğe yüz tutmuş, beşinci günü hemen hemen iyi olmuş. Ne akciğer çıbanı var, ne birşey. İki ay alkolsüz kaldığı için bu hale düşmüş... Müzmin alkolizmin deri altına alkul şırıngasile tedavisi.. Ne ilâhî bir yanlışIık... Dr. Rusçaklu Hakkı Yüksek Sıhhat Şurası Ankara, 24 (Telefonla) Yüksek Sıhhat Şurası mutad kanunî içtimaını yapmak üzere dün sabah saat 1 1 de Sıhhat ve İçtimaî Muavenet Vekâletinde Vekil Hulusi Alataşın reishğinde toplanmıştır. Vekil celseyi açtıktan sonra iki içtima arasmda vefat etmiş olan azadan Dr. Cevad Fuad Özyarın hatırasma hürmeten bir dakika ayakta durulmuş ve yeni tayin olunan aza Dr. Hasan Yusuf Başkama vazifesinde muvaffakiyetler temenni etmiştir. Yedi muhtelif adlî hâdiseye aid dosyalann tetkiki, umumî hıfzıssıhha kanununun 199 uncu maddesine tevfikan tanzim edilmiş olan gıda maddeleri hakkındaki nizamname lâyihasmın müzakeresi ve memleketin umumî sıhhat vazivetinin mütaleası Sıhhat şurasının bu seferki içtimaının ruznamesini teşkil etmektedir. Şura, bugün de toplanmıştır. Son senelerde doğum ve kadm hastaAlmanlar tahşidat yamyorlar lıkları tedavisi teşkilâtı mümkün olduğu Paris, 24 (a.a.) Havas ajansı askadar muntazam bir şekle sokulmak is kerî vaziyet hakkında şu malumatı veritenmiş, Beşiktaş, Üsküdar ve Eyüb gibi yor: Mutad keşif kolları faaliyetinden ve halk tabakasının kesif bulunduğu noktabirkaç topçu endahtından başka, 48 saatlarda çocuk ve kadın bakım dispanserleri tenberi, velev mevziî, hiçbir mühim hareaçılmıştır. Gerek buralarda, gerekse diket kaydedilmemiştir. Fransız kumandanğer hastanelerde yapılan poliklinikler nelığı, Alman cephesi gerisinde yalnız orticesi vaziyetleri ağır görülen hastalar, ta Rhin boyunca değil, ayni zamanda Bir vapur daha battı hastanelere sevkedilmektedirler. Evvelce Belçika ve Holandaya müteveccih olarak Hull, 24 (a.a.) 2492 tonilâtoluk rağbetsizlık yüzünden muhtelif hastaneyapılan Alman tahşidatını dikkatle takib «Geraldus» ismindeki îngiliz vapuru, İn lerin doğum ve kadın hastahklarına tahetmektedir. gilterenin şark sahilleri açığmda batmıştır. sis edilmiş yatakların bir kısmı boş ka Franstz tebliği Bu vapurun 26 kişilik mürettebatı kurta lırken, bugün bütün hastaneler müthiş bir Paris 24 (a.a.) 24 teşrinisani sa rılmıştır. tehacüm karşısındadır. Şehrin muhtelif bah tebliği: noktalarında dispanserler ancak mesai Bir gemi daha battı Gece kayde değer bir hâdise olmamışLondra, 24 (a.a.) 8883 tonilâto saati dahilinde müracaat kabul ederler. tır. luk îngiliz Mangalore vapuru İngilterenin Mesai saati haricinde ise hastalar, hastaDün gündüz, dördü îngiliz tayyare şark sahillerine girdiği sırada bir mayine nelere ba<?vururlar. Ieri tarafından, dördü de Fransız tay çarparak batmıştır. Mürettebat kurtanlHastanın kabul şekli yareleri tarafından olmak üzere sekiz mıştır. Müracaatler boş yatak adedinden fazAlman keşif tayyaresi topraklanmız üzeBir Alman tahtelbahiri daha la olursa o zaman hasta kabulünde ya rine düsürülmüştür. batırddı bir sıralama yapılır, yahud da ağırlığa Avcı tayyarelerimizden biri üssüne Paris 24 (a.a.) Fransız bahriyesi, göre bir intihab şekline müracaat edilir. dönmemiştir. bir Alman tahtelbahrini daha tahrib etBugün Hasekinisa hastanesinde doğum Lehistanda vaziyet miştir. Bu suretle, müttefik donanma ta için ancak 37 yatak mevcuddur. Bu, taParis 24 (a.a.) Varşova halkının rafından, son günlerde batırılan düşman biatile bir bütçe meselesıdır. Tesisat ve vaziyeti hakkında Pat ajansına gelen tahtelbahirleri üçe baliğ olmaktadır. tahsisat ziyadeleştirilecek olursa tabiî yamalumata göre şehirde hâlâ büyük bir setak adedi tezyid edilir ve o zaman hastaAlmanlar bir gemi musadere falet hüküm sürmektedir. Gıda maddelelar yataklarda çifter çifter yatmazlar, ettiler rinin fiatları gittikçe yükselmektedir. Daloğusaların kısa bir zaman sonra habtaRoma, 24 (a.a.) Tallin'den alıha teşrinisaninin başında gıda maddelenan bir telgrafa göre, bir Alman harb neden çıkarılmak mecburiyetleri hasıl olrinin fiatı üç misline çıkmış bulunuyordu. gemisi Estonyanın 1414 tonluk şilebini maz. Hal böyleyken Haseki kadm hasLeh mektebleri kapatıldı tevkif ve bir Alman limanına sevketmiştir. tanesindeki 37 yataklık yerde senede 2000 den fazla doğum yapılmaktaJır. Paris 24 (a.a.) Vilno'dan Pat a Şilep Holandaya gitmekte idi. O zaman bu adedın iki misline balığ jlajansına gelen malumata göre, bu mınta Holanda gemicilerinin bileceği şüphesizdir. kada bulunan bütün Leh mektebleri Litmüzakereleri vanlaştırılacaktır. Bu mekteblerde Lit Aramlan çareler Amsterdam 24 (a.a.) Holanda vanya lisanı mecburidir. Şirndiye kadar •rmatorlan dün bütün gün müzakere etFskat, gerek Sıhhiye Vekâleti, gerekVılno'ya 400 muallim gönderilnuştir. şehir idaresi vaziyetin ıslahı çar<;îerini mişler, fakat, İngiliz limanlarına yapıla100 LşHi kurşuna dizİUjii Cat seferiçr h&kkıoda hşnüz kat'î bir^a b*raJ5paktan bir an hâli kalmamışiırdı:. Londra 24 (a.a.) Reuter ajansı rar verememişlerdir. Her kumpanya is IGuraba hastanesinde hazırlığı bitm k üzere olan 100 yataklık kadın ve doğum tediği gibi hareket etmekte serbesttir. bildiriyor: pavıyonu da yakında acılarak halkın daAlmanlar itiraf ediyorlar Paris radyosu, Polonyanın sarkmı işKopenhag 24 (a.a.) Bir Berlin ha geniş bir şekilde devlet yardımmdan gal eden Sovyet ordusunun kısmen terhis telgrafına göre, Almanlar, Şimal denizi istifadesini temin edecektir. edileceğini bildirmektedir. Paris radyosu Ortada garib bir iddia var? Haseki keza Almanların işgali altında bulunan tîcaret yollarını mayinlerle doldurduklakadın hastanesinde doğum ve kadm hasPolonya topraklarında bir tethiş rejimi rını açıkça itiraf etmektedirler. Bu matalıkları şubesile Gurabada açılacak o tatbik ettiklerini de haber vermektedir. yinler, mayin tarama gemileri geçtikten sonra dökülmektedir. Berlinde şöyle de lan kısım Universite idaresıne tâbidir. A100 kişi kadar kurşuna dizilmiştir. caba buralarda tedris işlerile uğra.jilması niliyor: Toulouse radyosuna göre, oradaki yahalkın ihtiyacına aid mesainin ihmal edil«Bitaraf gemiler, îngiltereye giderken rıresmî Polonya ajansı bu tejimin günölüme gittiklerini bilmelidirler, îngiltere mesine sebeb oluyor mu? Gerek resmi aden güne şiddetlendiği haberini almıştır. yi alâkadar eden tehdidler yağmur gibi ğızlar, gerekse oralarda tedavi ve yardım Hergün Polonyada en küçük kabahat yağıyor. İngilizlerin, iktısadî harbden gören kadınlar böyle bir ayrılık japıl lerden dolayı idam hükümleri verilmektevazgeçmeleri, aklı selime avdet etmeleri madığını tekid etmektedirler. dir. Sınaî tesisat, sistemli bir şekilde Polâzımdır.» Çok çalışıyorlar, fakat... lonyadan Almanyaya nakledilmektedir. Haseki doğum kısmında ebe mevcudu Varşovada tifo kâfi olmadığı için asistan doktor) ar herVarşova 24 (a.a.) D. N. B. ajansı Vaşington, 24 (a.a.) Amerika hü hangi bir meslek erbabının tahammül bildiriyor: kumeti, Birleşik Amerika devletlerine gösteremiyeceği şekilde çalışmakta, mecSalâhiyettar mahfiller Varşova'da ko gönderilmekte olan eşyayi hamil bitaraf buriyet saikasile değil, sırf vicdanî ve lera çıktığına dair Daily Telegraph ta gemilerin serbest bırakılması için Alman insanî hislerle günde on iki hatta on dcrt rafından verilen haberi kat'iyyen tekzib hükumeti nezdinde teşebbüste bulunmuş saatlik mesaiyi memnuniyetle kabul et ediyorlar. Hiçbir kolera vak'ası görül tur. Bu teşebbüs kısmen is'af edilmiştir. mektedirler. memiştir. Yalnız tifo salgını tehlikesi var Ancak Alman hükumeti, mezkur eşyanın Sehir idaresinin Mecidiyeköyünde indır. Bütün Varşova ahalisi aşılanmağa müttefiklere geçmiyeceğine dair ithalâtçı şa edeceği 1000 yataklık hastane dz bılarm yemin etmesini şart koşmuştur. davet edilmiştir. tip faaliyete geçtiği takdirde İstanbulda doğum işinin daha mükemmel ve mur.tazam bir şekle gireceğini mütehas<?ıslar söylemektedirler. Fakir loğusalann çocuklarınm kund=ık tarafı 1 tnci sahifede) reket Bugoiu'yu istifaya sevketmiştir. Siİstifa eden kabine azasmdan altı nazır yasî mahfillerde söylendiğine göre, yeni ve saır ihtiyaclarınm temini rneseîe'îinde Tataresko kabinesine iştirak etmektedir kabine Kalinesko tarafından tarif edilen resmî makamlar bunun, zenginlerimiz ve ler. fam bitaraflık siyasetini terketmiyerek kibar hanımlarımız tarafından kuruU Eski kabinenin Almanya ile Rumanya memleketi istiklâlini ve tamamiyetini ihlâl cak «ictimaî yardım teşkilâtı» ile p«k koarasmda cereyan eden iktısadî müzakere eden her türlü teşebbüse karşı müdafaa lay halledilebileceğine kanidirler. «Fakir lerde zuhur eden zorluklar yüzünden is edecektir. loğusalara ve cocuklara yardım» icn vü tifa ettiğine dair deveran eden şayialar cude getirilecek bir hayır cemivelı her Alman taleblerinin mahiyeti resmen tekzib edilmektedir. hangi bir müşkülâta maruz kalmndan Londra, 24 (a.a.) Daily Herald Salâhiyettar mehafilde Rumanyanm toplu ve sabit olarak hastaneleuJf> bulugazetesinin diplomatik muharriri yazıyor: haricî siyasetinde hiçbir değişiklik yapıl«Kral Karol, memleketinin tedricen mıyacağı temin edilmektedir. Eski HariAlmanyanın ekonomik nüfuzu altına girciye Nazırı Gafenko'nun vazifesinde ipka mesine müsaade etmemiştir. Almanlar çok edi'mesi buna delil addediliyor. ileri gitmişlerdir. Claudius'un başkanlıKabine bitarafltk siyasetinden ğmdaki Alman ticaret heyeti yalnız Ruayrdmıyacak men ihracatınm arttırılmasını değil, ayni Bükreş, 24 (a.a.) «Havas» îyi hazamanda Rumanya parasının devalüe eber alan mahfillerde, söylendiğine göre Argetoiano kabinesinin istifası ve Tata dilmesi ve markın 41 ley olan piyasasını resko'nun Başvekâlete getirilmesi keyfi sun'î olarak 60 leye çıkarmak suretile Alyetleri Alman iktısadî heyeti tarafından man parasına bağlanmasını istemiştir.» Muharririmiz, Tıb fakültesi dekanı operatör A. Kemalle de konuşmuştur. Dekanla arkadaşımız arasındaki mülâkat şudur: Tıb fakültesi îstanbul hastanelerinde tedrisat yaptığı için şehir hastaları bakılamadığı iddiası doğru mudur?.. Evvelâ şunu tespit etmelidir ki, 1 tanbul hastaneleri son seneler zarfınd; her cihetten tekemmül etmiştir. Sıhhat V e ! kâleti hastanelerde kıymet ve aded itibarile mütehassısları mütemadiyen artırdığı gibi Universite Tıb fakültesi tedrisatınm İstanbul hastanelerine intikali, hoalan ve muavin tedris elemanlarını da hastana'.ere mel etmiştir. Buna hastanelenn yatak adedi itibarile de daima yeni şubeler, teşkilât ihdası suretile genişletildiğini ilâve edince tekâmül tezahür eder. Bakmız, bugün bir hastaneyi misal olarak alalım: Haseki hastanesinde 1932 senesinde 18 mütehassıs hekim mevcudken fakülte hocalarile bu rakam bugün 47 ye baliğ olmuş bulunuyor. Keza hükumetin büyük fedakârlıklarla Tıb fakültesi klinikleri için tedarik ettiği en yeni ve modern tıbbî levazım bu hastaneye mal olmuştur. Hastaneye müracaat eden hastaların bu etibbadan ve levazımdan istifade ettikleri nasıl inkâr veya ihmal olunur? Guya tedrisat cephesinden hareket ederek hastayı ihmal ettiği iddia olunan fakülte hocalarının, üzerlerinde tedrisat yaptıklan hastalar bu şehrin hastalan değil midir? Üzerinde tedrisat yapmak demek, esasen o hastayı tedavi etmek, ameliyat etmek demek değil midir? Yoksa tedrisle tedavi birbirinden ayrıhyor mu? Universite gelmeden evvel Hasekide doğum adedi senede 600 700 iken, bugün bu rakam (1820) ye yükselmiştir. Keza ayni klinikte, yani kadm k'smında fakülteden evvel senede 200 250 ameliyat yapılırken şimdi bu rakam (1725) i bulmuştur. Bu malumat, fakültenin halkı tedavl hususunda muzır değil, müfid bir tesir yaptığını aşikâr surette gösteriyor. Hastanelerde Tıb fakültesi tedrisatı mevcud olduğu için halkın hastan müracaati eksilmiş midir? Böyle bir zannın kat'iyyen varid olmadığını, tedavi ve ameliyat edilen hasi adedinin seneden seneye tezayüdü gösteriyor. îsterseniz buna polikliniğin muayeneleri için müracaat edenlerden bir rakam alalım: Fakülte gelmeden evvel Haseki hastanesi polikliniğine müracaat eden hasta adedi senede 700 800 iken bugün (10000) i tecavüz etmektedir. Haseki kadın hastanesi faaliyetin den alman bu misaller diğer hastanelere de kabili tatbik midir? Hiç şüphesiz... Fakültenin bazı kl: niklerinin yerleşmiş bulunduğu Gureb Cerrahpaşa ve Çocuk hastanelerinde de] keyfiyet tamamen aynidir. Bu hastanelerde fakülte kliniklerine halkın müracaatinı ancak hücum kelimesıle tavsıf edebiHf rim. Hatta kliniklerin kadrosundan daima fazla hasta alınarak koridorldrda, şurada burada yataklar ilâve edilmesi meseleyi herkesin görebileceği bir vaziyd getirmiş bulunuyor. Hali hazırda İstanbul hastanelerinın yatak adedi şehre kâfi midir? Biliyorsunuz ki İstanbulda tedavi edilen hastalar, yalnız şehre değil, bütün memlekete aid hastalardır ve bunun böy, le olmasının muhtelif sebebleri vardır gene bundan dolayı da yatak ad?di, kâ değildir. Ancak şehir için bile kâfi ge1miyen yatak adedinin taşradan gelenlerle izdiham halini almasından fakülte sıhhat teşkilâtı gayrimemnun değillerdir. Bilâkis halkımızm hastalığmı tedavi için sıhhî müesseselere müracaatinin her zaman artması, uyanıklık bakımmdan şayanı memnunivettir. Amerikanın tesebbüsü Yeni Rumen kabinesi C Ankarada hastabakıcılık kursu Bayan MEZıYET Arıker İle Bay Dr. A. 5ÂTI Ekinci NİKÂHLANDILAR. İstanbul, 24 Iklnciteşrln 1939 ileri sürülen taleblerin reddi mahiyetindedir. Almanyaya bazı imtiyazatta bulunulmasını tavsiye eden Argetoiano Rumanyanm hayatî menfaatlerini feda etmemeği ümid eylemekte idi. Teknikçi nazırlar, Alman talebleri kabul edildiği takdirde memleketin istikbali tehlikeye girmis olacağı kanaatinde bulunmakta idiler. Argetoiano tarafından ittihaz edilen tarzı ha Muharrir, Rumanyanm mütavaatı reddetmesi önünde Almanlann tedbirler almasına intizar etmekte, fakat Rum.înyaya karşı bir taarruzun Rusya ile Macaristknın tasvibi olmadan tasavvur edilemiyeceğini, bu iki memleketin ise Hiller'in doğu cenub Avrupasına doğru ilerlemesine müsaade niyetinde gözükmediklerini Ankarada açılan Hastabakıcılık kursu çalışmalarma devam ediyor. Yukaydeylemektedir. kandaki resimde bu kursda dersleri takib edenlerden bir kısrrunı görüyorsunuz,

Bu sayıdan diğer sayfalar: