curatıuKİ Yisr 11 Birincifeşrin 1939 TAR1H1 ROMAN Buhara Güneşî Yazan: ORHAN RAHM1 [ Şehir ve Memleket Haberlerl J Berlin İstanbul Alyon sokağındaki Tenzilât yapıldığı hava seferlerî cerh vak'ası iddia ediliyor amma Siyasî icmal Baltıkta nüfuz mıntakaları ovyetler Birliğinin Balbk devletlerinden kendisine en yakın bulunan Estonya ve Letonya ile akdetmiş olduğu misaklar iki tarafça da tasdik edilmiştir. Bu muahedelerle Sovyetler Birliği, Moskova'dan sonra ikinci merkezleri olan Leningrad'ın bulunduğu Fin körfezinin cenub tarafım ve ağzmı temin etmiş oluyor. Buharanın etrafında kıyamet kopuyordu. Arablar [geliyordu. Karaboğa, üç bin süvari ile şehre Postaların yeniden ihdası Yarah Olga, başından Sinema duhuliye ücretleri giden yolda arab alaylarını karşılamıştı! gecenleri anlatıyor için hazırlıklar başladı hâlâ eskisi gibi... Bu gece kalsm. Yann sabah kendisine hediye ve birkaç kese altm veririz. Insanlık hali, belki de yanında hiç parası yoktur... Ben de dinlenmek ihhyacındayun... Haber verin, kimseyi görmek istemiyorum. Emredersiniz Hanımız! Karaboğa geri döndü. îki erkek Hatun Hanı selâmladılar. Fakat Hatun Han sırhnı onlara çevinniş, pencereden karşıki siyah dağlara bakıyor ve ağlıyordu: Aybey... Aybey! diye mmlddndı. senr kalbimi zaptettikten sonra bu tacın, bu tahtın ne kıymeti kaldı? Ben şimdi esir bir hükümdardan başka birşey degilim. Uzaklarda bir Tuğcu için ağlıyorum. Kalbim, bir Tuğcunun hayalile süriikleniyor, kıvranıyor. Burada olsaydı da tahtıma otursaydı ve ben onun erkek kollarında sadece bir kadın, bir zevce oîarak kalsaydım!.. Biraz sonra Karaboğa tekrar geldi: Hanımız, dedi, ben bu delikanlının ağzından şu haberi aldım: Gültekin buralara doğru geliyormuş. Peki, demin niçin söylemedi? Bilmiyorum. Olsa olsa, size iimid verip bilâhare yalancı çıkmamak için söylememiş olsa gerektir. Yann müsaade olursa birkaç yüz atlı ile ben etrafı dolaşmak istiyorum. İyi edersin Karaboğa! Fakat pek uzaklaşma! Yalnız olduğumu düşün. Karaboğa çıkuktan sonra Hatun Hakan, sağında köşedeki bir kapıyı açtı ve içeriye girdi. Burada genc ve güzel bir kadın, bir beşiğin başı ucunda sessizce duruyordu. Hatun Hakanın girdiğini görünce ayağa kalkü ve ellerini kavuşturarak başını iğdi: Yavrum uyuyor mu? Evet! Hatta bir rüya görüycr olmalı ki, demin gülümsüyordu. Dilber Hatun iğildi ve yavrusunun aînına bir buse kondurdu. Sonra ayni odadan başka bir odaya gecti. Burası kendisinin yatak odası idi. Ve sarayın bir kösesini tutuyordu. Zırhlannı, başlığını ve çizmelerin' çıtfardı. Onun âdetiydi: Soyunurken, giyinirken kimsenin yardımmı istemeîdi. Dalgalı saçlan bir demet halinde otnuzlarından aşağı, beline kadar db'küldü. Şımdi odada bir Han değil bir dilber, ol^un ve muhteşem bir kadın vardı... Çıplak vücudünü, ipek ve ince bir şalla sardî... Kollan, gögsü ve omuzlan çıplaktı. Boşluk içinde bir heykeli andın>ordu... Mesamatmdan sıcaklık sızan nefis bir heykeli... Nihayet, geniş, yumuşak, kuştüy"' bir yatağa atıldı. du. Arablar geliyordu. Karaboğa, üç bin süvari ile şehre giden yolda, Arab alaylannı karşılamıştı. Gerçi Kuteybe bu civarda değildi. Arab serdan Kuteybe, buraya gönderdiği Osman oğlu Saide: Evvelâ hükümdarla anlaşmağa çalış... Bize muayyen miktarda vergi versin; ordumuzun yerleşmesine mâni olmasın. O takdirde aramızda harb de çıkmaz. Gene kendi Hanlığı veya Beyliği uhdesinde kalır. Demişti. Emir Said, yaşlıca, uzun boylu bir Arab kumandanı idi. Zekâsile tanınmıştı. Yağız bir Arab atına binmişti. Buhara üstüne yürürken birçok kıiçük Türk Beylerile vuruşmuştu. Bu dağınık kuvvetlerin bir baş, bir kumanda altında toplanamaması, Arabların işine yanyordu. Buharaya bir günlük mesafede ordugâh kurmuştu. Vakit, akşam suları... Ileri müfrezelerin birkaç esir yakalayıp getirmelerini bekliyordu. Nihayet üç ihtiyar Buharalı yakalanmıştı. Arab Emiri genış çadınnm içinde bir posta oturmuş, şarab içiyordu. Tercüman vasıtasile esirlerden birini sorguya çekti: Buhara buraya nekadardır? Bir günlük yol, ya Emir! Buhara zengin midir? Zenginlik de söz mü ya? Buhara, bu illerin en güzel, en çok servetlı bir şehridir. Etrafı bağlık, bahçeliktir. Kırlannda bile birçok köşkleri vardır. • Yaaa. Güzel bir yer desene? Evet! Hanı kimdir? Bir kadın... Kadın mı? Ne dedin? Evet; kocası geçenlerde b'ldü. Oğlu Tuğşad'ın yerine Hakanlık ediyor. Genc mi bu Han? Evet, genc! Güzel mi bari? Çok güzel! Halk kendisini seviyor mu? Evet, biz Hanımızı çok severiz. O hem âlicenab, hem güzel, hem de bılgin bir Handır. Arab Emiri düşünüyordu: Hatun Han. hem de güzel! Memleket ise zengin. Zat*n daha evvelce duvmuştu. Burası için Bağara diyorlardı ve bunun da manası «Cenneb> ti. Bütün bu iller hep öyle midir; zengin midir? Evet, hep öyle... Tahatistan ve Maveraünnehirde medeniyet almış, yürümüştür. Çinden, Hindden gelen tüccar kervanlan, îrana, Rum diyanna gitmek için heo buradan geçerler. Zenginleri çok mudur? Sayısız denecek kadar... Bizde toprağın her tarafı ekilmiştir. Her tarafı (Arkast vari Buharanm etrafında kıyamet kopuyor vemvesilrlir. Ankarada temaslarda bulunan Luft. Hansa Alman havayollan Türkiye müdürü şehrimize dönmüş ve bir müddettenberi tatil edilmiş bulunan Berlin îstanbul hava seferlerinin yeniden ihdası için hazırlıklara başlanmıştır. Hükumetimizin tayyarelere mayi mahruk olarak benzin ve yağ verilmesine müsaade etmesi üzerine istanbul Berlin havayolou ağlebi ihtimal pazartesi gününden itibaren yeniden açılacak ve hava müsaid olduğu müddetçe kışın dahi devam edecektir. Sinemacılann duhuliye biletleri rüsumunda yapılan tenzilât nispetinde fıatlarda da tenzilât yapıp yapmadıklannı Belediye İktısad müdürlüğünün tetkik etmekte olduğunu yazmıştık. lstanbul Bükreş seferleri Rumanya havayollan idaresi tarafından yapılmakta olan hava postalan, kış dolayısile dünden itibaren tehir edilmiştir. Bu seferler ilkbaharda tekrar yapıacaktır. Tayyare ve vapurlara verüecek benzin ve yağlar Hükumetimiz, hava seferlerine mahrukat olarak verilecek benzin ve yağlarla deniz vasıtalanna verilecek yağ ve tortular hakkındaki memnuiyeti kaldırmı? ve bunlan sadece lisansa tâbi tutmuştur. MÜTEFERRtK Cumhuriyet bayramı için hazırlıklara başlanıyor Cumhuriyet Halk Partisi vilâyet idare heyeti, bugün bir toplantı yaparak Cumhuriyet bayramı için yapıla cak hazırlıklan ve buna aid ışlerle meşgul olmak üzere de bir komisyon teşkili hususunu görüşecektir. Bu ko misyona Belediyeden reis muavini Lutfi Aksoy iştirak edecektir. Defterdar Ankarada.. Defterdar Şevket, Maliye Vekâletine aid bazı işler etrafında alâkadarlarla temas etmek üzere dün akşamki trenle Ankaraya gitmiştir. Kepeğin ihracı için müsaade isteniyor Değirmenciler, Belediye İktısad müdürlüğüne müracaatle, un rmalinden elde ettikleri kepekleri satamamakta, bu yüzden unun fazlaya mal olmakta bulunduğunu, kepeklerin ihracınm teminini rica etmişlerdir. Belediye, Tı caret Vekâletine müracaat ederek kepeğin lisansla ihracma müsaade edı]en mevad meyanma ithalini rica edecektir. Münakalât Vekâleti müsteşarının tetkikleri Münakalât Vekâleti müsteşan Naki Köstem, Ankaradan bazı tetkikler yapmak üzere şehrimize gelmiş ve Vekâ lete bağlı devairde tetkiklerini ikmal ettikten sonra dün akşam tekrar Ankaraya dönmüştür. Müsteşar, Devlet Denizyollan umum müdürlüğünden başlıyarak, Devlet Limanlan umum müdürlüğünde ve îs tanbul Liman riyasetinde birer müd det çalışmış, Devlet Denizyollan umum müdürü tbrahim Kemal Baybora, Li manlar umum müdür muavini Hârrid Saracoğlu ve Liman reisi Refik Ayen turla görüşmüştür. Bir kız kaçırmanın Almanlarla yapılacak iktısadî temas muhakemesi Suçlu Ali hakkında tev Ticaret Odası, mühîm bir anket açtı kif müzekkeresi kesildi Topkapı haricinde Ayazma denilen yerdeki bir kız kaçırmayı takib eden ağır yaralama tahkikatında, üç kişinin dün akşam üstü Sultanahmed üçüncü sulh ceza mahkemesinde sorgusu yapılmıştır. Bahçıvan ve rençber, Kolonyalı altmış bir yaşında Ali Dikbıyık, oğlu on yedi yaşmda Orhan Dikbıyık, bir de tanıdıklarından altmış yaşında Hacı Bayram Sürbiç, sorguya çekilenlerdir. lddiaya göre, o civarda oturan emlâk sahibi Bahaeddinin uşağı Mustafa, Alinin kızmı kaçırmış, Bahaeddin de bu kaçırmayı kolaylaştırmıştır. Bu yüzden çıkan ihtilâf görüşülürken, Ali tabanca ve bıçak çıkarmış, Bahaeddini ağır yaralamıştır. Ali, dün akşam sorguda: «Bahaeddin, beni kız meselesini halletmek üzere Hacı Bayram vasıtasile çağırdı. Gittim, kızımı geriye istedığimi söyledim. Bahaeddin de, kızımı, kefil göstermem şartile bana verebileceğini söyleyince, tepem attı, nasıl olur, ben onun babasıyım, dedim. Bana, defol, deyince tabancama el attım; Bahaeddin bana sarıhnca da bıçak sıyırdım. Oğlum Orhan oraya sonradan geldi. Hacı Bayram orada idi, ama bana yardım etmedi. Ben iş olup bittikten sonra çayırda otlıyan semersiz beygire binerek îstanbula geldim, polise gidip teslim oldum» demiştir. KÜLTÜR ÎŞLERÎ Münhal muallimlikler Lise ve ortamekteblerde talebe kaydı sona erdiğinden açılacak şube adedi ve bu şubeler için ilâvesi mecburî görülen muallim miktan kat'î olarak tespit edilmiştir. Maarif müdürlüğü muhtelif mekteblerdeki münhal muallim likleri gösteren bir liste tanzim eierek Maarif Vekâletine göndermiştir. Ve kâlet, bu listeyi tetkik ettikten sonra. yapılan müracaat sırasına göre, lâzım gelen tayinleri yapacaktır. Bakkal çırağı tarafından muhtelif yerlerinden yaralanan Olga hastanede... Evvelki gece Beyoğlunda Alyon sokağında 25 yaşlannda bir bakkal çırağı olan Lâmbo Çatisin sevdiği Olga adlı kadını yedi yerinden ağır surette yaraladığını, vak'ayı müteakib elinde bıçak olduğu halde kaçmak isterken düşerek bıçağm karnına saplanması neticesinde öldüğünü ve yarah kadmın da ifade veremiyecek bir halde Beyoğlu hasta nesine ksfldırıldığını yazmıştık. Ölen âşık genc, Ağahamamında 72 numarada bakkal Yorgi Kacanberin yanmda çıraktır. Daha evvel de Bursa sokağında Elya adlı başka bir bakkal yanmda çalışmıştır. Kendisini tanıyan bazı kimseler, Çatisin sessiz ve ağır bir genc olduğunu söylemîşl&nlir. Çatis, aşağı yukan beş senedenberi tanıdığı ve sevdiği Olga hakkında kimseye bir şey söylememiştir. Yaralı Olgaya gelince, 9 senedenberi evlidir. Hıristo ve Dimitro adlarında iki çocuğu vardır. Kocası Aîeko da Taksimde Eski Talimhane meydanının nihayetindeki Altmtepe kazinosunda garsonluk etmektedir. Aleko, karısı, iki çocuğu ve baldızile beraber Ağahamamda Tülbendci sokağmda 28 numarada oturmaktadır. Ölen bakkal çırağı da ayni evde kiracıdır. Civarda sövlndiğine göre, uzun zamandanberi Olgayı seven Çatisin mu • kabele gormiyen aşkı bir kine tahavvül etmiştir. Çırak, nihayet arzusuna ram olmıyan kadınm vücudünü ortadan kaldırmak istemiş, bu fikrini evvelki ak şam mevkii tatbika koymuştur. Çatis, evvelki akşam muayyen saat te çalıştığı îngiliz sefarethanesi karşısındaki şapkacıdan çıkan Olgayı belli etmeden Alyon sokağma kadar takıb etmiştir. Sokağm karanlık ve tenha olması Çatisin işini kolaylastırmış, h^çbir şeyden haberi olmıyan Olganın arka smdan hücum ederek elindeki bıçağım birkaç kere saplamağa başlamıştır. Olga, bu şiddetli bıçak darbeleri netice sinde bağırmağa bile vakit bulamadan kanlar içinde sokağın köşesine yuvarlanmıştır. Çatis, kadınm öldüğünü zannettlk ten sonra kaçmağa teşebbüs etmiş, fakat şaşkın bir halde elinde bıçak kosarken avağı kaldınma takılarak düşmüştür. Elindeki bıçağm karnına saplan masile yere vıkılmış, can vermiştir. Kadın ne söylüyor? Bu körfezin methaline hâkim olan ve Estonyanın malı bulunan Dagoe ve Ösel adalarında Sovyetler hava ve deniz üsleri tesıs edecekler, ayni zamanda Estonyanın Baliski Port ve Letonyanm Windcu ve Libau limanlanndan hem deniz üssü, hem de transit mahreci olarak Bugün, Maliyede tekrar bir toplantı istifade edeceklerdir. yapılacak ve bu toplantıya sinema biletBu üç liman kışın donmaz. Bilâkis leri üzerinde evvelce tetkikat yapmış olan Maliye müfettişi de iştirak ederek hüku Sovyetlerin Balbk denizindeki yegâne metin noktai nazarını bildirecek, sinema limanı Leningrad, senede beş ay donar. Estonya ile Letonyanın şimdilik, zahicılann mütalealan da dinlenerek bir karen hakimiyet ve hükümranlık hukukunu rar verilecektir. muhafaza etmekle beraber Sovyetlerin Belediye İktısad müdürlüğü, sinema nüfuz mmtakası dahiline girdikleri şüplann smıflandınlmasını düşünüyor. Sinehesizdir. Hatta, Almanya, bu iki memmaların üç sınıfa ayrılmak suretile fiatekette 700 senedenberi yaşamakta olan arın tespiti muhtemeldir. ve iktısadiyata hâkim bulunan Alman ÜNİVERSÎTEDE ekalliyetlerini geri alarak Almanyanın sarkına iskân edecektir. Pasif korunma teşkilâtı Almanyanın Versay muahedesinden Üniversitede hava hücumlanna kar evvelki şark hududları dahilinde dört şı yapılacak pasif korunma teşkilâtı milyon Lehli yaşamakta idi. Almanlar, için hazırlıklara devam edilmektedir. Bu işlerle uğraşmak üzere kurulan ko htimal bunlan bir gün istiklâl verilecek misyon Üniversitenin esas binasmdaa olan eski Rus Lehistanına nakledecek ve başka, ayrı bulunan bütün fakülte ve yerlerine Estonya ve Letonyadaki Alenstitü binalannda tetkikat yaparak raanları ve Rusya dahilinde Volga nehri tehlike anmda yangm ve zehirli gazle boyunda muhtariyeti haiz Alman Cumre karşı ne gibi korunma tertibatı ya huriyetinin bir buçuk milyon tutan Alpılabileceğini tespit etmektedir. Mev man nüfusunu getirip yerleştirecektir. cud talebe miktanna göre bu binalann Türkistanın kapısmdaki Almanlann müsaid olanlannda birer sığınak inşa edilecektir. Bütün bu tertibatm alın Avrupaya getirilip bunlann yerine asılması ve vesaitin ikmali için lâzım ge arı Turanî olduğu sebeb gösterilerek orlen masraflar tespit edilerek Vekâlete ta Avrupadaki Macarlann Türkistana hicret ettirileceğine dair Paristen verilen bildirilecektir. malumat itimada şayan değildir. îstif a eden ve gelemiyen Küçük Baltık hükumetlerinden Alprofesörlerin vazifeleri manyaya hemhudud olup sevahili de gaÜniversitede son günlerde bazı ec yet az olan Litvanya dahi Moskova ile nebi profesörlerinin istifa etmesi üze müzakerede ise de bundan bu memlekerine yeni münhaller olmuştur. Tatil tin de diğer ikisi gibi Sovyetlere bağlanamünasebetile Avrupaya gitmiş olan dicağı manası çıkarılamaz. Sovyetler diyağer bir kısım profesörler de harb yü zünden memleketimize gelememişier rile Letonyanın yukanda isimleri geçen dir. Üniversite idaresi, ders senesinin iki limanı arasındaki Çarlık zamanîn'ctan başlamasına pek az vakit kaldığından kalmış demiryolunun Litvanyanın bir kölâzım gelen tedbirlerin almması için şesinden geçmekte olması, bu müzakereye keyfiyeti Maarif Vekâletine bildirmlş sebeb olmuştur. Hakikatte Litvanya Altir. manyanın nüfuz mıntakasına dahildir. Bu DENtZ tSLERl memleket, geçen martta Almanya ile yaptığı anlaşma ile ihracatının yüzde otuzuSavarona yatı havuzda... nu Almanyaya tahsis etmişta. Yeni bir Savarona yatı, dün sabah tstinyede anlaşma ile Litvanya İngilterenin hissesitemizlenmek üzere havuza girmiştir. ne isabet eden ihracatmı da Almanyaya bırakıyor. Almanya Litvanyadaki 80 bin fskeleler ıslah edilecek Münakalât Vekâleti, iskelelerin sür Almanı, kendi arazisine nakletmiyecektir. atle ıslah ve inşası için yeni bir prog Sovyet hükumeti Fân körfezinin şimal ramı tasdik etmiştir. sahiline hâkim Finlandiyayj da Estonya Bütün iskeleler, en lüzumlulan olan gibi karşılıklı yardım muahedesile kendiihrac limanlan ve yurdun menfaatleri sine bağlamak istemişse de Finlandiya bakımından ehemmiyetli olanlanndan aradaki ticarî münasebatını tanzim etmekbaşlanarak süratle inşa ve modern vaten ileri gitmemeği tasmim etmiştir. Sovsıtalarla teçhiz edilecektir. vetlerin askerî tazyikte bulunmalan ihtiİskelelerin yeniden ıslah ve inşası maline karşı da Finlandiya bütün ihtiyat işine evvelâ Tekirdağ iskelesinden başlanacak, bu iskele ehemmiyetile müte kuvvetlerini seferber etmiş ve Rusya hunasib bir hale getirilecektir. tnşa olu dudundaki tahkimatı takviyeye başlamışnacak diğer iskeleler için sıra itibarile tır. bir liste hazırlanmıştır. Muharrem Feyzi TOGAY Sinemacılar, her nekadar biletlerde tenzilât yaptıklarım beyan etmişlerse de tetkikat, bu beyanatın doğru olmadığını, tenzilâtm ancak loca biletleri üzennden yapıldığını, duhuliyelerde tenzilât icra edilmediğini göstermiştir. Orhanla Bayram, suça karışmadıkları Tütün eksperliği imtihanları şeklinde ifade vermişler, hâkim Münib, Tütün eksperliği imtihanlannı ya bu ikisini serbest bırakmış, Ali hakkında pacak olan imtihan heyeti, dün înhi tevkif müzekkeresi kesmiştir. Tahkikata sarlar idaresinde bir içtima akdetmiş devam olunmaktadır tir. Mmtaka Ticaret müdürü Mehmed Ali ile Fransız Ticaret ataşeliği arasında dün bazı temaslar olmuştur. Bu temaslar Türk Fransız ticaret anlaşmasına ek olarak yapılan yeni mukavelenin tatbikatile alâkadar görülmektedir. Yeni mukavelenin akdinden sonra bir taraftan ticarî mübadelenin artmasına imkânlar hasıl olması, diğer taraftan tediYüksek Mühendis mektebine yede kolaylıklar gösterilmesi itibarile alınacak talebeler Türkiye ile Fransa arasındaki ticarî müYüksek Mühendis mektebinin kabul nasebat mümkün olduğu kadar inkişaf ettirici mahiyette telâkki olunmaktadır. imtihanları bitmistir. îmtihanlara g; Bilhassa Fransadan başlıyan yeni sipa renlerin adedi 480 kişidir. Bu miktar geçen senelere nazaran çok fazladır. rişler de bunu teyid eder mahiyettedir. İmtihan kâğıdlannm tetkiki yakmda Almanya ile ticaretimiz ikmal edilecek, neticeler ilân olv^acakTicaret Vekâleti İstanbul Ticaret O tır. Kazananlann miktanna göre, bu dasından, Almanya ile ötedenberi ticarî sene alınacak yatılı ve gündüzlü tale münasebatta bulunan ithalât ve ihracat beler tayin edilecektir. firmalarının alacak ve verecek vazivetleBursada sebze ucuzluğu rinin ve Alman gümrüklerinde bulunan Bursa (Hususî) Bu sene havaların Türk mallan miktarınm, sipariş olunup da gönderilmemiş olan veya gelmemış bu kısmen kurak gitmesine rağmen şehrimizlunan malların miktarınm sür'atle tüccar de yazlık mahsul ve sebze, meyva çok lardan tahkik edilerek bildirilmesini iste mebzul ve ucuzdur. Istanbulla civar vilâyetlere ve bilhassa Ankaraya yapılan sevmiştir. kiyat dahi bu bolluk ve ucuzluk üzerinOda, Vekâletin bu tebliği üzerir.e he de bir tesir icra etmemiştir. Bilhassa sebmen bir anket açmış ve cevablar alınma zenin ucuzluğu geçen yıllara nisbetle dağa başlanmıştır. ha bariz bir fark kaydetmektedir. MesePiyasada bu sorgu, Almanya ile yapı lâ yapılan perakende satış fiatları şu şeIacak iktısadî temaslara esas added'imek kildedir: Bir kilo kabak (1 ) kuruş, 3 vetedir. ya 4 kilo domates (5) kuruş, taze fasulya ( 4 ) , 15 patlıcan 5 kunıstur. Kavun karpuzun kilosu 60 paradır. Buna benzer diğer meyva ve sebze fiatlan hemen hemen başka yerlerde görülmiyecek bir şekildedir. Beyoğlu hastanesinde tedavi altma alman Olga, dün sabah kendisile lıo nuşan bir arkadaşımıza güçlükle şunlan söylemistir: « Bu adam beni bir müddettpr.beri taciz eder ve müteaddid tekjiflerde bulunurdu. Fakat ben evli ve iki çocuk sahibi bir kadın olduğumu hatırlatarak bu teklifleri daima reddettim. Dün gece işten çıktım, evime dönü yordum. Tam Alyon sokağmm ortasına geldiğim zaman arkamda bir ayak gurültüsü işittim. Benim gibi bir geçıci olacağmı düşünerek donüp bakmadim Hemen birkaç saniye sonra arkama şiddetli bir darbe indi, bunu bir ikinci ve ücüncü darbe takib etti. Bundan ötesini hatırlamıyorum. Gözümü ancak hastanede bu sabah açabildim.> Limanlar umum müdürü On gündenberi Ankarada bulunan Dvlet Demiryolları umum müdürü Raufi Manyaslınm bugün şehrimize av deti beklenmektedir. ŞEHlR lŞLERt Karadenizdeki fırtına Karadenizde evvelki gün başlıyan fırtına, dün biraz sükunet bulmuştur. Fırtına, Karadeniz üzerinden şiddetli bir bora halinde gecmiş, en şiddetli zamanı kısa olmakla beraber bütün gece devam etmiştir. Büyük vapurlar fırtına esnasmda büvük müşkülâta uğradığına göre küçük merakibden pek çogunun tehlike atlattı^ı ve kazalar olduğu tahmin edilmektedir. Valinin Tramvay idaresinde yaptığı tetkikler Vali ve Belediye reisi Lutfi Kırdar, dün refakatinde Belediye reis muavini Lutfi Aksoy ve fen heyeti müdürü Nuri olduğu halde Elektrik ve Tramvay idaresi müdürlüğünün bulunduğu Metro hanına gitmiş, idarenin Belediyeye devrinden şimdiye kadar geçen müd det zarfındaki muamelât etrafında tetkikler yapmıştır. Vali buradan Taksime giderek Ayaspaşa caddesi üzerinde hedmine başlanılan binalan gözden geçirmiştir. Muhasebeci Ankaraya gitti Jiletle yaraladı Beyoğlunda Güler kazinosunda ha nendelik yapan Behiyeyi evvelki gece evine giderken Muhsin admda biri jiletle yüzünden yaralamıştır. Behiye tedavi altma alınmış, suçlu yakalanmıştır. Komşusunu bıçaklıyan adam Küçükpazarda Keresteciler sokağında 3 numarada oturan Hüseyin, bir kavga esnasmda komşusu Tahsini bı çakla kolundan yaralamıştır. Suçlu ya kalanmıştır. Belediyenin barem cetvellerile menafii umumiye kararlanna aid işleri takib etmek üzere Belediye muhasebecisi Muhtar, dün sabahki trenle AnkaSalkımsöğüdde Adlî Tıb müsahede hanesinde bulunan Ali kızı Müvesser. raya gitmiştir. Ekmek narkı ipka edildi pencereden bakarken düşmüş, ölmüş tür. Tahkikatla, bası dönerek düştüğü, Dün, Belediyede ekmek narkı ko bir kaza neticesinde öldüc'ü anlasılmış misyonu toplanmış, buğday fiatların tır. Bununla beraber, cesedi muayene daki tenezzülü gözden geçirmiştir. Bu eden Adlive hekimi Salih Haşim, usu tenezzül, kilo başma 8 para kadar ol len otorjsi yamlmasma, rapor verilme duğundan evvelce mevzu prensipe tevsine lüzum görmüştür. Cesed Morga fikan eski narkın ipkasma karar verilkaldınlmıstır. miştir. Pencereden düşen rocuğun cesecH Morpda... Cikolâta ile zehirlenmi»! Yaralanan çocuk Emmönünde Hacıkadm mahallesin de Beyazıd sokağında 7 numarada oturan Halilin dört yaşmdaki oğlu Ragıb. evinin kapısı önünde oynarken şoför Salihin idaresindeki otomobilin sadme sine maruz kalmış, ayak ve elinden yaralanmıştır. Şoför yakalanmıştır. ı Gölcükten Kasımpaşadaki dostlan na misafir gelen amele Yaşann beş yaşmdaki oğlu Nebi, cikolâta yemiş, biraz sonra sancılanmış, zehirlenme alâimi görülerek Etfal hastanesine götürül müştür. Orada midesi yıkanmış, hayatı kurtanlmıştır. Yediği çikolâtadan kalan kısım ve mideden çıkanlan maddeler, tahlilhaneye gönderilmiştir. Cumhuriyet Nüshası 5 Aboneferailij10,*™ Senelik Alb avlık Üç avhfc Biı aylık 1400 T50 400 150 Kr. 2700 Ki » 1450 • • 800 » • Sokttn