26 Eylül 1939 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 1

26 Eylül 1939 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

BUyUk edlb HALİD ZİYA UŞAKUGİLİN yeni eseri: ihtiyar Dost Kitabcılardan isteyiniz. yil umhuriye . CC90 . 00Cö Telefon: Başmuharrlr ve evi: 22366. Tahrlr heyeti: 24298. tdare CELÂLEDDİN EZtNE YAKUB ve ÖTEKİLER Bir rüya oyunu İSTANBÜE C A G A L O G L Ü v Telgraf ve mektub adresl: Cmnburly«t, tstanbul Posta iutusa: tstanbul No. 248 ve ç Halifaks Maiski ıııülâkatı matbaa kısnu 24299 24290 . wâ" ZB tylul 1939 Kitabcımzdan arayîniz. Londradaki Sovyet sefiri, Ingiliz Hariciye Nazırına Rııs hareketinin Almanyaya yardım mahiyetini haiz olmadığını ve Sovyetlerin Almanları Karadenizden uzaklaştırmak istediğini mi bildirmiş ? Hariciye Vekilimiz Moskovada Romanın verdigi şayanı dikkat malumat büyük merasimle karşılandı Rotna 25 (Hususî) lngiltere Hariciye Nazırı Lord Halifaks ile Sovyetlerin Londra Büyük Elçisi Maiski arasında vukubulan mülâkatın memnuniyeti mucib bir netice verdigi haber verilmektedir. Sovyet elçisi, Sovyet siyaseti hakkında Lord Halifaks'a etraflı izahat vererek. Sovyet hareketinin Almanyaya yardım mahiyetini haiz olmadığını, Sovyetlerin Almanyayı Karadenizden uzaklaştırmak istediklerini tenıin etmiş ve bu hareketin tam bitaraflık kararına uygun olduğunu beyaıı etmiştir. Sovyet Elçisinin teminatı Londra'da büyük bir memnuniyet uyandırmıştır. Türkiye Hariciye Vekili Şükrii Saracoğlu ile Sovyet Başvekili Molotof arasında cereyan etmekte olan göriiş" meler neticesinde vaziyetin müspet şekilde inkişaf edeceği ümid ediliyor Londra 25 (a.a.) Lord Halifaks ile Sovyetlerin Londra Büyük Elçisi Maiski, dünkü görüşmeleri esnasında, vaziyetin son inkişaflarını uzun uzadıya tetkik etmislerdir. Daily Mail gazetesinin diplomatik muharririne göre, Sovyet Büyük Elçisi derhal hükumetile temasa geçerek Sovyetlerin müstakbel hattı hareketleri hakkında Lord Halifaks'a mümkün olduğu kadar çabuk cevab vermeyi vadeylemiştir. Paris 25 (a.a.) Haricive müsteşarı Champetier de Ribes bugün öğleden evvel Sovyet Büyük Elçisini kabul etmiştir. Londra ve Paris gazetelerî, Ş. Saracoğlunım seyahatinin ehemmîyetîni tebarüz ettiriyor Moskova 25 (a.a.) Türkiye Ha 'sunda Sovyetlerle yeniden tetatii efkârda riciye Vekili Sükrü Saracoğlu saat 21,30 bulunmak münasib olacağmı hissetmiştir. da buraya gelmiş ve istasyonda Hariciye Siyasî mehafıl, polıtıka âlemindeki soa Komiseri Başmuavini Potemkin, Harici inkişifların en zeki diplomatlan bile hayye Komiserliği erkânı, Türkiye, Efganis rette bırakacak bir vaziyet doğurduğunu tan ve Balkan memleketleri elçıleri tara »tıraf etmektedir. Maahaza Saracoğlunun fından karşılanmıştır. seyahati zâhirde tenakuz içinde görünen menfaat ve temayüller üzerinde büyük ih* Hariciye Vekilimizin seyahati tiyac hissolunan tenviri yapacağı ümid o> hakkında Taymis'in neşrettiği lunuyor. makale Londrada çıkmakta olan Taymis gazetesi Hariciye Vekilimizin Moskovaya seyahati hakkında şu makaleyi yazmıştır: «Türkiye, şarkî Akdenizde ve Bal kanlarda tecavüze karşı koymağı îngiltere ve Fransaya karşı taahhüd etmiştir. Fakat îtalya bitaraf kaldığmdan Türkiye bu taahhüd mucibince harekete geçmeğe henüz davet edılmemiştir. Ayni za manda Türkiye Karadenızin ve Balkanlarm emniyeti mahfuz kalmasile doğru dan doğruya alâkadardır. Buralarda Türkiyenin menafii eski dostu Sovyetlerle işbirliği yapmağı âmirdir. Türkiye; Sovyetlerin malumat ve tasIbile lngiltere ve Fransa ile anlaşma yapmıştır. Sovyetler Birliği dahi, Rus Alman paktının, Sovyetlerin Türkiye hakkındaki hissiyatına dokunmadığını ve Sovyetlerin Karadeniz ve Balkanlar emniyetinin muhafazasına matuf siyasetini değiştirmemiş olduğunu temin etmiştir. Bu ahval ve şeraite göre Türkiye hükume ti bu havalide sulhun muhafazası husu Bu ziyaretin Karadenizde ve ihtimal simalî Balkanlarda karşıhklı yardım için bir Türk Sovyet paktının akdine mün * cer olacağı zannolunuyor. Bu netice hasıl olursa yeni paktın Türkiyenin îneiltere "vc Fransaya karşı yap'ığı taahhüdlerle tenakuz te«kil etmiveceğ* şartının esas tutülmaM Iâ7!m gelecektir » Paris gazetelerine gore Paris 25 (Hususî) Türkiye Hari^ ciye Vekili Şükrü Saracoğlunun Moskc va seyahati ehemmiyetle karşılanmıştır^ Gazeteler buna dair makaleler yazıyor lar ve Türkiyenin takib ettiği sulh politi| kasından bahsediyorlar. Salâhiyettar me hafıle göre Türkiye, iki anlaşma yapmal için müzakerede bulunuyor. Birincisi İı gıltere ve Fransa iledir ve esaslan ma lumdur. Bu anlaşma şarkî Akdenizde Balkanlarda sulh ve sükunu muhafaza içindir. İkinci anlaşma Sovyet Rusya ile» dir. Bunun da hedefi Karadenizde, Balkanlarda ve sarkî Akdenizde sulh ve [Arkası Sa. 6 sütun 5 te\ Varşova niçin mukavemet ediyor ? arb başladıktan tam bir hafta sonra, eylulün sekizinci günü, Alman ordusu Varşova kapılarına gelmiş, dayanmıştı. Şehrin sukutu o kadar yakın görünüyordu ki Breslau radyosu ilân etmekten çekinmedi: Polonyanın merkezi kuvvetlerimiz tarafından zaptedilmiştir. Dedi. Ertesi jçünü bunun vaktinden evvel verilrniş bir havadis olduğunu öğrendik. Varşova düşmemişti; karadan ve havadan nefes alJırmamacasına taarruz eden A'man kuvvetlerine karşı mukavemette devam ediyordu. O gündenberi aşağı yukarı yirmi gün geçtı. Bu müddet zarfında Polonya ordusu, Alman motörlerinin kahir homurtusu altıada ciddî bir muharebe vermeğe muvaffak olamadan yenildi, mahvoldu. Memleket için harbe devam suretile kurtuluş ümidi artık kalmamıştı. Fakat, yirmi gün evvel düşman kuvvetleri tarafından alındığı söylenen Varşova hâlâ mukavemete devam ediyor. Bombardıman tayyarelerinin, ağırtoplann ve makineÜtüfeklerin ölüm saçan ateşi altında kadınları ve çocuklarile bütün bir şehir halkı, kenar mahallelere kadar ilerlenıiş Alman tanklarına karsı, orada harb yapan ordu kınntısile beraber göğsünü siper etmeğe çalışıyor. Bu ümidsiz boğuşmanın manası ne? Diye soranlara rashyoruz. Ordu mağlub oldu, yüksek kumanda heyeti memleketi terketmiştir. Daha gerılerde yeni bir müdafaa hattı kurmanm imkânı yok Bu şartlar dahilinde mamur bir şehrin düşman ateşile harabezara dönmesine, binlerce insanın boş yere ölümüne sebeb olmak yazık değil mi? Diyorlar. Bu adamlar, vatan kelimesinin manasır.ı b.Imiyen zavalhlardır. Eğer vatan, yalnız ve ancak kuru maddeye dayanan hesablarla müdafaa edilebiletek bir mülk olsaydı, tarihte rasladığımız kahramanlık d^stan'arınm hiçbiri yaratılmış olmazdı. E5er vatan pazarlıkla elde tutulan bir çiftlik olsaydı, onu koruyan ordunun üniforması da bir hademe kıvafetinden başka birseye benzemezdi. Mıidafaasına maddeten imkân görülmiyen vatanlann başbelâsı bir tarla gibi elden çıkanlması caiz olsaydı, bugün dünvada bizim anladığımız manada bir vatan mefhumu bulunmazdı. Polonya, kendi varlığını müdafaa aşkile silâha sanhrken, hududlannın içindeki şehirleri, binalan, abideleri ve halkınm teker teker sıhhat ve hayatını düşünmüyordu. Bu gibi şeyleri gözönünde tutmuş olsaydı harbe ne lüzum vardı? Alman ordusunun maddî kudreti kimsenin bilmediği bir muamma degildi ki. En nikbn Polonyal.lar bile garbdan gelecek olan bir taarruza karşı nihavet bes altı ay Fransız tayyarelerinin dun yaptığı akın Alman Zeppelin fahrikası bombardıman edildi Varşova yanıyor! Almanlar, kendini kahramanca müdafaa eden şehre mütemadiyen bomba ve gülle yağdırıyor, Leh payitahtında bütün binalar hasara uğradı, dün 1000 kişi öldü Londra 25 (a.a.) Berlinden verilen bir habere göre Hitler yakında garb cephesine gidecektir. Almanya ile Sovyetler Birliği arasındaki hudud hattının kat'î şeklini aldığına dair verilen haberIer, emin bir membadan tekzib edilmektedir. Bu haberlere göre hudud hattı hakkında müzakerelerde bulunmak üzere bir Alman askerî heyeti, geçende Moskovaya gitmiştir. Bu heyetin Almanyaya avdet etmek üzere bulunduğu söylenmişse de heyetin bir müddet daha Moskova'da kalacağı sonradan öğrenilmiştir. Ayni membadan bildırildığine göre Berlin kabinesinin Devlet Nazırlanndan Frank, Alman işgali altında bulunan Polonya mıntakalarında sivil idare teşkilâtı yapma^a memur edilmistir. Almanyadaki sıkıntılar Amsterdam 25 (a.a.) Telgraf gazetesi, Almanyadaki hayat hakkında bazı garib malumat neşrebnektedir. Bu gazetenin bildirdiğine göre halk yiyecek almak için sokaklarda beklemektedir. Fazla olarak da vesikalarda yazılı yiyecek miktan gün geçtikçe azaltılmaktadır. Esvabhk kumaşlar da bazı takyidata tâbi tutulmuştur. Yakında halk yalnız muayyen bazı kumaşlan satın alabilecektir. Havagazt için vesika Zürih 25 (a.a.) Alman ev kadınlarına bundan sonra havagazi vesika ile verilecektir. Tevziat ihtiyaclara göre temin edilecek veya kaldınlacaktır. Alman Sovyet paktı teati edildi Berlin 25 (a.a.) Alman îstihbarat Bürosu bildiriyor: Berlindeki Sovyetler Birligi elçisile Von Wiezbacker, dün, neşredıldiği ta Çin Japon harbi Çunking 25 (a.a.) Çin ajamının bir tebliğine göre, nan'ın şimal cepheside bütün gün muharebe bütün şiddetile vam etmiştir. . Japonlar Tuntign gölünün garb sahiline on defa asker karmaya teşebbüs etmişlerse de muvaffak olamamışlardır. günlük muharebede Japon kıtaatı 5000 kişi kaybetmiştir. Kiangai cephesinde Kaoan'dan garba doğru ilerliyen pon kuvveti Jehşeng mıntakasında Çin kuvvetlerile harbe tuşmuştur. Burası hareket merkezi olmuştur. f/ade* çı~ İki Ja~ tu Varşova'ya kaışı yapılan Alman hücumlarının istikametini ve Varşova şdhrinin plânını gösterir harita 1939 tarihli Alman Sovyet ademi tecavüz misakmm musaddak nüshalarını teati etmislerdir. Berlin 25 (a.a.) «D.N.B.» Völkischer Beobachter gazetesi, Alman NAD1R NAD1 lArast Sa. 6 sütun 6 da] Sovyet paktının, musaddak nüshalannın teatisile son formalitesinin de ikmal edilmesi münasebetile, bir başmakalede diyor ki: «Neşredilen resmî tebliğ, bu paktm bir ay evvel hemen imzasile mer'iyet mevkiine geçmiş bulunduğunu bir kere daha tebarüz ettirmektedir. Esasen son haftaların hâdiseleri, bu muahedenin büyük ehemmiyetini anlatmak için kâfidir. Bu muahede, en büyük iki Avrupa milletinin münasebetlerini, daimî bir surette sağlam ve sarsılmaz bir esasa istinad etrihten itibaren muteber olan 25 ağustos tirmiştir. Almanya ve Sovyetler Birliği, gerek tabiat gerek tarih bakımmdan kendilerine aid bulunan hayat sahasında, Versaılles hercümerci yerine yeni bir nizam koymak ve daimî Polonya tehdidine nihayet vermek için derhal ve enerjik bir surette iş birliği yapmışlardır. Bu müşterek faaliyet, her sahada sıkı iş birliğini tazammun eden 23 ağustos 1939 ademi tecavüz paktına dayanmaktadır. İki büyük memleket, ekonomik sahada da geniş mikyasta iş birliği yapmaktadır. Bu sahada da en mükemmel şerait elde edilmistir. Polonyada hudud hattının çabuk bir surette çizilmesi, iki memleket arasındaki iş birliğinin itimadlı mahiyetini ispat eylemiştir. Bütün meseleler, bu zihniyetle seri ve kolay bir tarzda halledilecektir. Urtout Sa. 0 lutun 3 Ul yar§ova, Alman bombaları altında yanıyor

Bu sayıdan diğer sayfalar: