17 Temmuz 1939 CUMHURIYET = Amerikada şantaj =s. Adanada Bu gayrimeşru hareketlere en nıüsaid yer Nevyorktur, orada zenginler, güzel kadınların oyunlarına kurban giderek aldanmaktadırlar ^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^ . sebze ve meyva bolluğu Uzümün kilosu 100 paraya satılıyor Adana (Hususî) Bu yıl şehrimizde sebze ve meyva bolluğu vardır. Muhitimizin bütün mevsim mahsulleri çıkmış ve dahil merkezlerimize büyük mik yasta ihracat yapılmağa başlanmıştır. Burada sebze ve meyvaların satış fiatları ucuzdur. Bu ucuzluk hakkında bir fıkir verebılmek üzere size şu rakam lan yazabilirim: Domatesin kilosu 100 para, patlıcanın kilosu 2 kuruş, bamyanın kilosu 7,5 10, taze bıber 8 10, hıyar 20 adedi 5, armud 10 15, üzüm 100 para, şeftali 7.5 10, kıraz 15, kayısı 5 7,5, karpuz 3 kuruş. Kolorado suları, 400 kilometrelik çöl yollarından] Tiençin şehrinde bir geçirildikten sonra Los Ancelos havalisine akıtılıyor j İngiliz askeri öldürüldü Uzakşarkta vaziyet gergin Kolorado bendi [ Babelde alınan yeni tedbirler Gangesterler cana, şantajcılar da namusa kıyıyorlar j Tuzağa düşürülen zenginin ailesine binlerce liraya satılacak olan fotoğraf ahnıyor Amerikalılar gangsterlerle bir müddettenberi esaslı surette uğraşmaları, bunlann faaliyetini tahdid etmişti. Bunu takiben şantajcıların da ısrarlı surette takibine başlanmıştır. Avrupanın bazı kısımlarında da olduğu gibi, Amenkan şantaj yolile para kazanmak isteyenler, türlü usullere müracaat etmekte, zenginleri §u ve bu müşkül vaziyete düşürerek tehdidle para koparmak teşebbüsünde bulunmakta ustalık göstermektedirler. Bu teşebbüslerinde çok defa da muvaffak olmaları ve bunlann muvaffakiyetlerinden cesaret alan maceraperestlerin çoğalmaları, işin üzerinde ciddıyetle durmak lâzım geldiğini hatırlatmış, takib şantajcılara da şümullendirilmiştir. Amerikada şantaj hareketlerine en miisaid sayılan saha, bilhassa Nevyork muhitidır. Çünkü, vılâyet ahalisinden olan zenginler, ekseriya Hudson kenarındaki bu büyük şehrin şöyle bir parça eğlenmek hevesine kapılmakta, aile reisleri, bu sırada cilveli kadınların oyunlarına aldanmakta, onlarla müşterek şantaj yapan erkekler de tuzak kurmağa bu kadınları vasıta olarak kullanmaktadırlar. Nevyork şantajcılan şebekesine mensub olan kadınlar, otellere, gece kulüblerine, lokanta ve barlara dağılmış, oralarda ağ kurmuş haldedırler. Brodvay kısmında en mütekâsif olarak toplu bulunan güzel kadınlar, âtıl görünüşle beklerken, avı kaçırmamak hususunda için için müteyakkızdırlar, avlanmağa müstaid bir taşralı zengin, bulundukları muhite ayakbastı mı, yavaş yavaş onlan kendilerine doğru çekmek ve ağlarına düşürmek üzere daima hazırdırlar. Zaten bunlann işleri, güçleri bıyıdan ibarettir, başladıklan oyun muvaffakiyetle ilerledi mi, iş ortağı erkeklerine haber verirler ve plân, onlar tarafmdan tamamlanır, kazanch iş başanlmış olur. Ondan sonra da, sira, diğer birinin avlanmasina gelir, fırsat ayağa gelinceye kadar da ele geçirilmiş olan para yenir. Kadın, erkek el ve işbirliğile müşkül vaziyete düşürdükleri zenginlerden umumiyetli külliyetli şantaj parası elde ettiklerinden, bu para, müteakıb bir avlanmadan para gelinceye kadar rahat rahat yaşamalarına, zevk ve safa içerisinde lüks bir sefahat hayatı sürmelerine bol bol yeter. Bu şantajcıların faaliyetlerinin arttığı devir, iş, güç sahibi zengmlerin topluca bir halde Nevyorka geldikleri, Hüdson kenarındaki «Babel» de toplandıkları zamandır. Şimdi, şantajcıları takib ve takyid yollu, gazetelerle ve ilânlarla bu seyyahları ikaz da onlarla uğraşma programında yer tutuyor. Neşriyat vasıtasile yapılan bu ikazda, kadın ve erkek şantajcıların nerelerde ve nasıl oyunlar çevirdikleri anlatılmaktadır. Şantaj usulleri arasmda, aile reisi zenginlerin mü'kül vazıyette resımlermi çekerek onları bu resimleri karılarına göndermekle tehd'de, en çok rastlanılır. Diser taraftan, bekâr zenginler de bu volda «antaîa usramaktan masun deqillerdir. Meseîâ. santajcılık seb°kesı'ne mensub erüzel bir kadın, zengin bir ailenin genc osluvla tanışır, onu sarhoş ederek. dplikm'ıdan evlenme vaadi alır. Bu va=>di hi r kâSıd üzerinde d» tespit ethrerek de'ikanl'va imzalattınr. F^er d"';Vap''rvn ai'esi, b " yazil' vaade raSmen «kandaM^n korVmaz. evlenmeve muvafakat gö'termeŞe vanasmazsa, kadın. e^ndeki kâS,H"a i^tinadla davayı acar. «ıVdivac vadedi'diği haM' söz tutulmadı» diye tazminat istiyerek aileden sulhan alamadığı parayı mahkeme kararile koparır. Mahkeme, bu vesikayı muteber ve hükme esas olmağa saymak zorundadır. Çünkü hukukî bütün cihetîer gözetilerek formüle edilmiş, şantajcıların avukatı tarafmdan her ihtimal hesaba katılarak tanzim olunmuştur. Şantajcıların avukatı da, onlarla tam manasile işbirliği yapmıştır Gangsterlerin malum ve meşhur avukatları, onların umumî vekâletini haiz bulunduğu gibi, bunların avukatları da öyle aynlmıştır. Hatta, şantajcılara hukuk müşavirliği edenler, sade olan hâdiseyle meşgul olmakla kalmazlar, şantaj işi bularak yüzde elli komisyon almak şartile hâdise ve dava yürütürler. Şantajı akıl etmiyen, lâkin bu yolda istifade edebilecekleri şantajcıların hukuk müşavirleri tarafmdan kestirilen kadınlar da seçilir ve kendilerine akıl öğretilir. Gazezetelerde çıkan türlü zabıta haberleri arasındaki buna müsaid haller, bu avukatlarm gözünden kaçmaz. Sonra hakarete uğramağa zemin hazırlayarak, herhangi bir zenginin hakaretine uğramağı temin maksadile onu tahrik ederek, derhal hakaret davası açmak, «manevî zarar» istcmek de, şantaj usullerinden biridir. Zen gm ve mevki sahibi Amerikalı ailelerin evlerinde ücretli hususî polis bulundurmaları, hatta bazılarının adeta «hassa alayı» gibi maiyetle yaşamalan, mülâkat vermekten, fotogrf çektirmekten her ihhmale karşı kaçınmalan, herhangi bir yere çıktıkları zaman tamnmamak için örtünmeleri, kıyafet değiştirmeleri, bazı gazetelerde «sosyeteden notlar» sütununa geçen hususiyet hallerinden dolayı alâkadarlann kafalarına kadeh ve şişe fırlatmaları, bu sebeblere atfedilmektedir. Bu kimseler, gangsterlerden korktuklan gibi, şantajcılan da onlardan az daha tehlikeli saymazlar. Gangsterlerden korku, «cana kıyarlar» diye, şantajcılardan korku «namusa kıyarlar» diyedir ki, hiç şüphesiz azamî dikkatli davranmakta haklıdırlar. Şantaj usulleri arasmda, aile reisi zenginlerin müşkül vaziyette resimlerini çekerek onlan bu resimleri karılarına göndermekle tehdide, en çok raslanıldığı yukanda yâzıldı. Bu usulün tatbik safhalan, meselâ vilâyetten gelen yaşlıca bir zenginin bir otel holinde yanına oturan kadın, kalkarken mendilini düşürür, yaşlıca zat, mendili alır, verir ve bu suretle tan:şırlar. Bir yerde dansedilir, içilir, cazib kadına evine kadar refakatten sonra, orada sohbet başlar. Güzelin gizlice hazırladığı başdöndürücü bir içki masası başına oturulur. Derken şezlongta başbaşa konuşmalar olur. Erkek kadmı tam öperken kapı birdenbire açılır, kadının şantaj ortağı delikanlı bu vaziyette enstantane resim çeker, gizli sahneyi filme geçirir. Gafil avlandığını iş işten geçtikten sonra anlayan taşralı zengin, biraz sonra bir çek doldurur ve bir elile bunu verirken bir elile filmi alır. Karısmın gizli sahneyi görmesi tehlikesi, külliyetli para ile ortadan kaldırılır. (Baştarafi 1 tnct sahifede) ri, daha nikbın görünmektedirler. Bazı gazeteler İngiliz hattı hareketinde bir değişme mevcudiyetini bildiriyor ve müsaid bir netice ümidini bu intıbaa istinad ettirıyorlar. Bu hususta Domeı ajansının verdiği birkaç gazete tefsiri aşağıdadır: Usahi gazetesi yazıyor: Craigie, îngilterenin Tiyençin işinin esasını teşkil eden umumî meseleleri müzakereye amade olduğunu Arita'ya bildirmiştir. Gazete, bu suretle îngiliz hattı hareke5u meselesi tinde bir değisiklik görüyor ve îngilterenin Şehrimizde temiz ve sıhhî bir su te sisatı yapılması işi bundan dört sene Japon milletinin azimli kararını hesaba kadar önce bir müteahhide ihale edil kattığını yazıyor. mişti. Uzun teahhur ve temdidlerden Asahi gazetesi diyor ki: sonra nıhayet işe başlanabıldi. DılberlerGörüşmelerin neticesi ne olursa olsun, sekisi mevkıinde büyük bir terşih ha Japonya İngiltereyi ÇanKayŞek sıyavuzu yapıldı. Şehrin ana ve tâli cadde ve sokaklarına bir kısım boru döşendi. setinden vazgeçirtmek hususundaki azmiFakat tam bu sırada müteahhid vefat et ni gösterecektir. tığmden işler bozuk düzen yürümeğe Tevkif edilen İnçiliz atan>emibaşladı. Tesısatın tamamlanması müraliterinin muhakemesi kün olamadı ve taahhüd müddeti geçti Pekin 16 (a.a.) Domei: Pekinğinden dolayı da ihale feshedildi. Ara deki Japon ordusunun salâhiyettar müdan aylar geçti, Adananm iyi bir suya kavuşması gayrimuayyen bir zaman messili su beyanatta bulunmustur. için geriye kaldı. « Geçenlerde Kalgan yakınında tevEskı müteahhid zamamnda, yapılan te kif edilen İngiliz ataşemiliteri A'bay Spesisata akıtılacak suyu temin maksadile ar'in muhakemesini yapacak olan askerî demir köprünün hemen üst başmda kalın burgularla kuyular kazılmağa da baş mahkeme, Spear'i diplomatik bir mülamıştı. İhale feshedildikten sonra, bu messil olarak telâkki etmiyecektir. Zira faaliyet de durdu. Şimdi, bir yıla yakla Spear tevkif edilirken hüviyetini bildirşan zamandanberi bir taraftan bu kuyu mek istememiştir. kazılması işi, diğer taraftan da henüz Japon askerî makamları şüpheli harebitirilmemiş bulunan boru ferşiyatı aketlerde bulunmuş olan bir subayın dipmeliyesı yüzüstü duruyordu. Son günlerde, Belediyemiz, bu işe lomatik vaziyetini nazarı itibara alamazyeniden hız vermek maksadile, Dilber lar. lersekisindeki su deposu yakınına beş Bundan başka Japonya Çinde işgal etane kuyu kazdırmak için teşebbüslere dilen bölgelere diğer devletlerin diplogirişmiş ve bu işi ihale etmiştir. matlarına hiçbir imtiyaz bahşetmemekAltı ay zarfında bitirilmesi meşrut olan bu kuyu kazma işinden sonra, boru tedir.» ferşiyatmm tamamlanması, kuyulardan çıkanlacak suyun tazyikle depoya ve rılmesi ve oradan da şehir şebekesine akıtılması gibi işlerin bitirilmesi için faaliyete geçilmesi mukarrerdir. Şehrımizin en büyük bir ihtiyacı olan bu su meselesinin artık yılan hikâyesi olmaktan kurtanlması, yeni Belediye mize düşen esaslı bir vazife sayılmak tadır. Ayni ihale grupuna dahil olan ve ayni müteahhid tarafmdan deruhde edilen yanıbaşımızdaki Mersin sıhhî su şebekesi, bundan bir yıl önce tamamlanmış ve halkın istifadesine açılmıştı. Adanamızın yukanda kısaca hikâye ettiğim sebeblerle uğradığı talihsizliğin daha fazla uzamayacağından emin olmak isteriz. Eski müteahhidle Belediyemiz arasmda halen mahkemeye intikal et miş bulunan ihtilâfın da süratle bir neticeye ulaştırılması, bu su işinin bir an evvel bitirilmesi için başlıca bir amil olacaktır. Salabet derecesi bazan 45 i bulan ve bin bir türlü levsiyatla alude olan kuyu sulanndan veya içilmesi, kullanılması çıhhî olmıyan Seyhan suyundan halkı kurtarmak için bu mevzua ciddî bir önem verilmesini Belediyemizden haklı olarak umar ve bekleriz. Bundan bir müddet evvel, şehrimizde mükemmel bir Türkkuşu binasınm yapıldığını bildirmiştim. Havacılığa he vesli ve müstaid gencleri yetiştirmek üzere bir mekteb olarak kullanılacak bu binada, şimdiye kadar tedrisatın başlaması hakkmda merkezden bir emir gelmemiştir. Maamafih havacılığa intisab eden genclerimiz için burası şimdilik bir merkez ve mihrak vazifesi görmektedir. Nitekim bu yıl, Adanamızm kız ve erkek genclerinden 47 si, muhtelif hava kamplannda çalışmak üzere yola çıkmış bulunmaktadırlar. Bunlardan 9 u İnönünde yeni açılan Gedikli Hazırlama Yuvasına, 5 i İnönündeki Türkkuşu kampına, mütebakisi de Etimes'ud motörlü hava kampile Türkkuşunun diğer kamplarında vazife göreceklerdir. Çukurova gencleri arasmda havacılığa karşı mevcud büyük alâka ve inhi mak, bunlann Türk semalannda kah raman birer unsur olacaklanna şüphe bırakmamaktadır. Şehrimizdeki Türkkuşu binasmda önümuzdeki teşrin aylarından itibaren ders gösterilmesi emri de geldikten sonra, havacılığa intisab edecek gencleri mizin sayısının şimdikinden birkaç kat fazla olacağı da tabiidir. Kolorado sularının filtre havuzuna geçişi Kaliforniyada vücude getirilen su başladığı kısımda kanalm ağzında ya ' i bendile All American Canal adı verilen vaşlayıp kalan nehrin kanalı tıkamamasıi muazzam kanal, Süveyş ve Panama ile için, mühendisler üç tane süzme havuz kıyas edilebilecek azametli iki eserdir. inşa etmişlerdir. Bu havuza birikecek o; Kolorado bendi, 400 kilometrelik çöl lan çamurlar her biri 37 metre kutrunda • yollarından geçerek, dağlar, tepeler aşa yetmiş ikı makine ile temizlenerek tekrak gelen Kolorado suyunu Los Ange rar nehre iade edılecek, bu suretle sular,, les havalisine akıtmak için yapılmıştır. iska kanalına, temizlenmiş olarak geç^J Ötekı, ayni derecede azametli bir sula cektir. Bu tertibat, kanal projesinin ern ma kanalıdLr. mühim kısmıdır. j Bu kanal, geçen sonbaharda inşaatı biBu kanal sayesinde, bundan elli sene ten 1030 metre uzunluğundaki barajdan evveline gelinciye kadar bir çölden iba • başlamakta ve nehrın suyunu takrıben ret bulunan bu mmtakada, külliyetli i 7 metreye kadar yukseltmektedır. Kolorado nehri, boğazlar arasından miktarda kavun, senede elli bin vagon . köpüklü dalgalar halinde, coşkun bir su hesabile sebze, her türlü zahire, meygibi aktıktan sonra, mansabına yakm, va ve alfa yetiştirilmektedir. Sulama ameliyesi, meşhur ebedî j^azile . sığ bir göl halinde yayılır. bir cehennem şöhreti kazanan Kahfor< Roşoz dağlanndan itibaren sürüp getirdıği kımızı çamurlar, yeni barajın niyayı bir cennete çevirecektir. ] Fransız askerî heyeti dün geldi ve Ankaraya gitti IBaştarafı 1 inci sahifede'] Fransız ordu kumandanlarından Hutzinger'in riyasetinde bulunan bu heyet, Miralay Burja, hava kuvvetlerinden kaymakam Rok, deniz yüzbaşılarından Cuiot ve Generalin emir zabiti Şabot'tan mürekkebdir. Hükumetimizin misafiri olan heyet Sirkeci istasyonunda İstanbul Kumandanı General Halis Bıyıktay, Merkez Kumandanı Miralay Cemal Akan, Fransız Generalin mıhmandarlığına tayin olunan Lutfi Gülsal, Fransız sefareti erkânı, resmî üniformalarile Fransız askerî ataşesi General Voirin, deniz âtaşesi yüzbaşı Saal, İngiliz askerî ataşesi Rass tarafmdan karşılanmış ve istasyonda inzibat ve polis kıt'aları tarafmdan selâmlanmıştır. General Halis, heyet reisi Generali Türk ordusu namma selâmlamış ve otomobiline kadar götürmüştür. Heyet azaları kendilerine tahsis olunan otomobiller'e doğruca Perapalas oteline gitmişlerdir. smda karşılıkh bir yardım paktı imzalanmışür. Buraya bu pakt etrafında sulh v« medeniyeti korumak için müştereken yaptığımız işlerin teferrüatını kahraman Türk ordusunun kumandanları olan Türk arkadaşlarımızla görüşmeğe ve fikir teati etmeğe geldik. Bu görüşmelerin iki memleketin ve dünya sulhunun menafıine hizmet için yüksek ve insanî bir gayeye matuf olduğunu ayrıca söylemeğe lüzum görmem.» « Mihver devletlerinin yakında bir harbe girişeceklerini tahmin ediyor musunuz?» « Mihver devletlerinin ne yaprnak istediklerini bilmiyoruz. Fakat bildiğrmiz birşey varsa, o da sulhun muhafazasi'^için her badireye ve her kötü harekete karşı hazır olduğumuzdur. Son hâdiseler b>r kere daha göstermiştir ki, sulhu korumak için kuvvetli olmak lâzımdır. Bu bakımdan kalblerimiz tamamen müsterih bulıınu yor. Çünkü kuvvetliyiz. Bilhassa şunu tebarüz ettirmek isterim ki, şarkî Akdenizin en kuvvetli ordusuna sahib olan Türkiyenin sulh cephesine iltihakı, sulh isteyenlerin cephesini yenilmez bir hale getirmiştir. Bugün bütün Fransa, Türk İngiliz, Türk Fransız paktlarını alkış'amakta ve merd yürekli, nezih ruhlu kahraman Türk ordusuna saygı beslemcktedir. Biz şuna eminiz ki, icab ettiği her anda büyük Türk ordusu çelik bir yay gibi harekete geçerek üzerine alacağı her vazifeyi tarihte bize verdiği sayısız misalleri gibi muvaffakiyetle başaracaktır. Bununla seviniyor ve öğünüyoruz.» « Ankara temasları ne kadar devam edecektir?» « Bu hususta şimdilik birşey söyleyemiyeceğim. Ne kadar kalacağımızı bilmiyorum.» ' Çin Japon hava muharebesi Chungking 16 (a.a.) Çin tayyarelerinden mürekkeb bir filo, evvelki gün SCanton ve Kongmoon'daki düşman mevzilerini bombardıman etmişlerdir. Japonların üç avcı tayyaresi havalanmış, bunun üzerine Kanton şehrinin üstünde bir hava muharebesi başlamıştır. Bu muharebenin sonunda üç Japon tayyaresinin üçü dç düşürülmüştür. î Çinde yeni bir hükumet kurvlamaz Şungkin 16 (a.a.) Siyasî Çin rrahh'lleri, Uangçinguey'in işgal edilen Çinde bir merkezî hükumet tesisine muvaffak olamıyacağı kanaatindedirler. Bu mahfiller diyorlar ki: Her sınıf Çin halkı Japon taarruzu yüzünden, artık Japonyanın ve onun dalkavuklarmın vaidlerine inanmıyacak kadar ıstırab çekmişlerdir. Çin milleti şimdiki mücadelenin manasını anlatnış ve Japonyanın esiri olmayı kabul etmektense so nuna kadar mücadele etmeğe azmeyla miştir. General Hutzinger'in beyanatı Türkkuşuna rağbet Sovyet tayyarelerinin muvaffakiyeti Hsingking 16 (a.a.) Domei: Mogol Sovyet Cumhuriyetinin bazı tayyareleri geceleyin Harbin'in 300 kilometre batı şimalindeki Fularki şehrini borbardıman etmişlerdir. Dokuz kişi ağır surette yaralanmıştır. Mançuko Hariciye Nazın dış Mogolistan hükumeti nezdinde şiddetli teşebbüste bulunmustur. Heyetin hareketinden evvel kendisile görüşen bir muharririmize heyet reisi General Hutzinger şu beyanatta bulunmustur: « İkinci defa çok sevdiğim memleketinize gelmekle bahtiyarım. Hatay meselesi müzakere edilirken bir kere daha Ankaraya gelmiş, çok iyi intıbalarla aynlmıştım. Zaten takdir ettiğim Türkiyeyi yakından tanımaklığım için bundan evvelki gelişlerim çok güzel birer vesile olmuştu. Bu suretle burada birçok dostlar lıazandım.» « Bu defa memleketimizi ziyaretinizin sebebi nedir?» « Biliyorsunuz ki, Avrupa sulhu çok nazik bir safhada bulunuyor. îşte böyle bir zamanda Türkiye ile Fransa ara j : j ' F. T. C , Bolonyayı yendi Peşte 16 (Hususî) Bugün Avrupa kupası dömi final maçı burada F. T . C. takımile Bolonya takımı arasından oynandı. Maçı 4 1 F. T . C. takımı kazandı. Gelecek hafta burada Avrupa kupasmın finali F. T . C. ile Uypeşt takımları arasında oynanacaktır. Mısır Üniversite talebesi askerî talim yapacak Kahire, 16 (a.a.) Millî Müdafaa Nazırı, bütün Mısır Üniversite talebelerinin yaz tatildlerinde altı hafta müddetle askerî talim yapmalarını emretmiştir. Çankırıda bir maç Çankırı 16 (a.a.) Tenezzüh trenile buraya gelen Ankara Güneş takımile Çankırı spor takımı arasındaki maçı hâkim bir oyunla ve sıfıra karşı bir sayı ile Çankm kazanmıştır. Franstz millî bayramımn büyük merasimle tes'id edildiğini yazmtştık. Yukarıki resimde, Pariste yapılan merasimde, Cumhur Reisi Löbrön ile Fas Sultant, îngiliz Harbiye Nazırı ve diğer devlet erkâ nı, geçid resmini takib ederken görülmektedir.