18 Nisan 1939 «JUMHURIYET Tarihten yapraklar Müessese Müdürü, İstanbul, Ankara ve İzmir gibi emlâk fiatları yüksek olan şehirlerde Fatih camiinde toplanan hocalar Sadrıazamm şubeler açtırılacağını söylemektedir bütün kirli çamaşırlarını ortaya döktüler: Emniyet Sandığı Müdürü Reşid Çavdar, sandığın yeni teşkilâtı ve istikraz, ik« İdamı lâzım gelir» dediler raz işleri etrafında, kendisile görüşen bir Yazan; KAD1RCAN KAFLI Merre Hüseyin Paşa zengindi. Hel Mısır valiliğinde bu senretini çok artırmıştı. Osmanlı imparatorlugunda vezirlerin zengin olmaları herhalde lâzımdı; çünkü paranın iç siyasette oynadığı rol çok mü himdi. Merre Hüseyin de sadrıazamlığı Ye niçeri ve Sipahilere yüz bin altın vadet • mek suretile elde etmişti. Bu sözünde kıs men durdu. Yeniçerilere «koyun parası» verdi; takım başına beşer kelle şeker dağıttı. Yeniçerilerin camii olan Ortacamie ipek kilim ve halılar döşetti. Çorbacıları Atmeydanma toplıyarak dedi ki: Deli Kasım ve Pirincci Mehmed adında iki adam Fatih camiine gönderildi. Bunlar bir aralık İstanbul kadısı Hasan Efendiyi buldular; eline oldukça mühim bir para sıkıştırdılar: Buradan uzaklaş! Dediler. Hasan Efendi etrafındakilere: Hele bir aptes tazeleyim! Diyerek oradan çıktı. Bununla beraber Deli Kasımla arkadaşınm niçin geldikleri anlaşıldı ve camide bir gürültü koptu: «Vurun!» diye yükselen bir ses üzerine sarıklar ve cübbeler dalgalanmış, ikisi de yumruk ve küfürlerle dışan atılmışlardı. arkadaşımıza şunları söylemiştir: Şimdiki halde yalnız mücevherat karşılığı olarak ikrazat yapmaktayız. Bu dar çerçeve, müsmir netice vermekten uzaktır. Sandığı, değişen yaşama şeraitine uydurmamız pek tabiidir. Ilk olarak yapmak istediğimiz şudur: Ikrazatı, mücevher inhisarından çıkararak daha şümullü bir hale getirmek... Meselâ kıymetli halı ve saire gibi ev eşyası, fotograf, gramofon, radyo makineleri, kitab... yani harcıâlem olup da saklanması ve satılması kolay olan seyleri de kabul etmektir. Avrupada, hem halka yararlı olan, hem de daha fazla iş yapan böyle müesseselerin sayısı çok fazlalaşmıştır. Nitekim, yeni teşkilât için, istifade etmek üzere, biz de Avrupaya müdür muavini Eınııiyet Sandığı istanbul Vakıfı gönderdik. Kendisi, Fransa, İtalmerkez binası ya ve Almanya gibi muhtelif merkezlerdeki ikraz müesseselerinde bir huçuk ay ten yardım istiyeceğiz. Hali hazırda ikrazatta bulunduğumuz tetkikatta bulunarak dönmüştür. Şimdi yer îstanbuldur. Gerek istanbul dahilinraporunu hazırlamakla meşguldür. Yakmda, bütün teşkilâtımızı tamam de ve gerekse Ankara, İzmir gibi emlâk ladıktan sonra faaliyete geçeceğiz. Ihti fiatları yüksek olan merkezlerde de birer yaclarımızı karşıhyacak bina bulursak, şube açılmasına karar verilmiştir. Geçen şimdilik kira ile ondan istifade edeceğiz. seneden Kadıköyünde bir şube ihdası için Her ne olursa olsun sandığın arzu edilen teşebbüse girişerek Belediyeden bir arsa gayeye ulaşabilmesi için, bütün gayreti almak üzere müzakereye başlamıştık. mizi sarfedeceğiz; bu arada mevzuatımı Fakat arsa alınamamıştır. Tkrar temasta za dahil olmıyan şeyler için de hükumet Dulunacağız.» Sarıktan sancak.. Emniyet Sandığı işini teşmil etmek istiyor Reichstag içtimaa çağırıldı Hitler, cuma günü Ruzvelt'in mesajına cevab verecek IBaştaratı 1 ind safıtfede) hararetle bahsedilerek mesajın her kısalâkadarlara çoktan vermiş bulunmakta ramın ehemmıyeti tebariiz ettirildikten dır. Îngiltere ile Almanya arasında akde sonra şöyle denilmektedir: dilen deniz anlaşması ve Münih'te im «Reisicumhur harbden sonra değil, zalanan ingiliz Alman beyannamesil harbden evvel bir sulh konferansı toplanLondra ve Berlin hükumetleri mütekabi masmı teklif etmektedir. Hiçbir memleteminat vermişlerdir. ket, medenıyet ve kendıni kurtarmak i1 Pariste, Von Ribbentrop'la Bone ara çm önüne çıkan bu fırsatı reddedemez. • sında imzalanan Fransız Alman beyan Kanada iyi komşusunun bu makul harenamesile Berlin ve Paris hükumetleri a ketini tasvib ve vahim olan vaziyetin icab ralannda mevcud hududların kat'î ma ettirdiği bir cevabla karşılanacağını harahiyetini kabul ederek, hiçbir arazi ihtilâf retle ümid eder.» lan olmadığını resmen beyan ettnişlerdir Vaşington'daki faaliyet * Almanya imzasını attığı bu taahhüd Vaşington 17 (a.a.) Avrupa buh leri el'an mer'î addetmektedir. Bu şerait ranı dolayısile Hariciye Nezareti 24 saat altında îngiltere ve Fransa için yeni te devamlı surette faalıyette bulunmuştur. minata lüzum kalmadığı meydandadır. Cordel Hull, dün bütün haberleri tasAlman hükumeti, bunlardan çok daha nif ederek Reısıcumhura arzetmiştir. evvel Belçikaya teminat vermiştir. Ho Hitler Avusturyada landa hükumeti böyle bir teminata lüzum Berlin 17 (a.a.) Salâhiyettar bir hissetmediğini Almanyaya bildirmiştir. kaynaktan verılcn malumata göre Hitler, Almanya ile Lehistan arasında müteMünihe hareket etmiştir. Hitler, memleke kabil teminat mahiyetini haiz bir anlaştin vaziyeti hakkında malumat almak üma mevcuddur. Keza, Almanya ile Mazere bugün Avusturyada kalacak yann caristan, Litvanya, İspanya, Portekiz, Berlinde bulunacaktır. Esasen Romanya Romanya ve Yugoslavya arasında aniaşHariciye Nazm Gafenko da salı günü malar akdedilmiştir. Berlinde olacaktır. Suriye ve Arab memleketlerine gelinRed ihtimali fazlalaşıyor ce: Bunlar Fransız ve İngiliz mandası alNevyork 17 (a.a.) A l m a n ve italtında bulunmaktadırlar. Bu şerait altınyan tefsirleri üzerine Amerika mahfilleri da mezkur memleketlere ayrıca teminat vermek Fransa ile İngiltere aleyhine bir Berlin ve Romanın Ruzvelt teklifini reddetmelerinin muhtemel olduğunu kaydehareket mahiyetini haiz olacaktır. Bu şerait altında Ruzvelt'in Alman diyorlar. Bununla beraber, Hariciye Neyadan teminat istemekle sulhtan büsbü zareti her türlü tefsiratta bulunmaktan tün başka bir gaye takib ettiği kolayca an sakınmaktadır. Diplomatik mahfiller ceub Amerikası devletlerinin muzaheretini laşılmaktadır. bilhassa kaydetmekte ve Ruzvelt tara Ruzvelt teminat istediği memleketleri sayarken daha iki gün evvel karışıklıklar fmdan derpiş edilen ekonomik konfe. rans toplandığı takdirde, Amerikanın azuhur eden Tunusu unutmuştur. zımet noktası olarak Hull tarafından ek Amerika Cumhur Reisi, Amerikan efkân umumiyesini hiç lüzumu yokken Al seriya teşrih edilmiş ve muhtelif ticaret manya ile alâkadar etmeğe çalışacak yer muahedelerine konulmuş olan pTensipleri de Amerikadaki zürraın vaziyetini ısla yani liberal ekonomiye avdeti ve otarşinin 1 ilgasını ileri süreceği bildirilmektedir. Ayha çalışmalıdır. ni mahfiller, mesaja göre, Amerikanın siHerhalde Almanya, Amerika Cum asî meselelere kanşmamak niyetinde olhur Reisinin kurduğu tuzağa düşmiyecekduğu kanaatindedirler. Nihayet bazıları, tir.» mesaj diktatörler tarafından reddedildiği Mareşal Göring döndü akdirde, mesajdaki bazı fikirlerin müsa Roma 17 (Hususî) Mareşal Göemetperver milletlerin toplanmasma vesiring dün gece Ruzvelt'in mesajı hakkınle teşkil edebileceğini zannediyorlar. da Mussolini ile uzun bir mülâkatta bu Bundan başka saraya yakınhğı olan mahlunmuş ve bu sabah hususî trenle Berline h'llere göre, mesajın gönderilmesi sebeb hareket etmiştir. lerinden biri de bitarafhk kanunu etrafmİtalya henüz karar vermedi daki müzakere yavaşlığının ve karışıkhğın Londra 17 (Hususî) italyan hü diktatörleri tecerriid taraftarlarının Ame kumeti, Ruzvelt'in mesajına vereceği ce rikayı mefluc bıraktığını zannederek cevabı henüz kararlaştırmamıştır. Bu hu aret bulmaları endişesidir. susta Roma ile Berlin arasında noktai Berlinden uzaklaştırılan nazar teatisine devam edılmektedir. İngiliz gazetecisi İtalyan gazeteleri, Ruzvelt'in hattı haBerlin 17 (a.a.) Londrada çıkan reketini tenkid ederek, Amerika Cumhur Reisinin kendısıne reklâm yapmak iste ngiliz News Chronicle gazetesinin Berdiğini ve Italyadan beklenen cevabın bü lin muhabiri Harrison'a on beş gün içmyük bir «hayır» olacağını yazmaktadır de Almanyayı terketmesi için Alman makamatınca emir verilmiştir. lar. Buna sebeb olarak Berlin mahrecile Ruzvelt yeni bir teşebbüste mezkur gazetede bazı haberlerin intişar bulunacak Londra 17 (a.a.) Gazteler, Ruz tmiş olmasıdır. j / ' Yoldaşlar, saadetli padişahımızın saltanatının devamı için dua ediniz ve kanuna uyunuz. Etinizi, mumunuzu, size Bu sırada Bıçakçıoğlu ve birkaç hoca lâzım olan eşyayı nerede bulursanız ali Yeniçerilere gitmişler, onların cevablarını nız. Hamdolsun, padişahın bu şeylere ihgetirmişlerdi: tiyacı yoktur. Ulema efendilerimiz ne tarafta iseAyrıca onlara elli bin akçe de dağıttığı ler biz de onlara tabiiz! için candan alkışlandı. Hocalar aldandılar ve büsbütün cesaret İkinci Osman Yedikulede boğdurul kazandılar. muştu. Onun yerine bir aptal olan ve Sadnazam bir taraftan «Nakibüleş1617 de bir defa daha padişah yapıldığı af» ı, arayı bulmak için camie gönderi halde balıklara para atmak gibi hareketyor; diğer taraftan yola gelmedikleri taklerile deliliğini ilân etmiş bulunan Sultan Mustafa geçirilmişti. Sadrıazamla vezir dirde hocalan dağıtmak için Yeniçerilere ler ve saray adamları bu vaziyetten istifa emirler veriyordu. Nakibüleşraf öğleden sonra camie gitti. deyi düşünüyorlardı. Mihrabla mimber arasındaki pencereye Diğer taraftan Anadoluda Abaza Paturdu; coşkun sözler söyledi; padişahm şa îkinci Osmanın intikammı almak bahanesıle isyan bayrağmı kaldırmıştı. îstan bir yazısını çıkararak okudu. Hocalar abulda Yeniçeriler işi o kadar azıttılar ki rasında yeniden gürültü koptu. îleri ge halkm ne can, ne de mal emniyeti kalma enler: Padişah bu yazıyi tanımaz bile... dı. Devletin birinci derecede kuvveti olan hocalar sınıfı ise zaten memnun değil Başkası yazmıştır! Dediler. «Allah, Allah!...» sesleri di; çünkü bunlar bir delinin padişahlığını meşru bulmamışlardı. Onun padişahlığını kubbelerde binlerce akis yaparak uğuldaaçıkça tasdik etmiyorlardı. dı. Sadnazamın murahhasını yakapaça dışan attılar. Merre Hüseyin derdlere derman bulaCamide; îstanbulun fethi sırasında a scağı yerde keyfî hareketlerile etrafı kızdıkeri teşvik eden, Eyyüb Ensarinin mezarıyordu. Sipahiler onu sevmediler. Merre, onların her türlü soygunculuk ve yağma nnı keşfeden Akşemseddinin sanğı bir larına bile göz yumduğu halde göze gire sırık ucunda duruyordu. Hocalar hemen medi. Sipahiler Sadnazama karşı kendi >nu aldılar, açtılar; mendillerini, elbiselelerile birleşmeleri için Yeniçerilere mu •ini sürdükten sonra bir sırığın ucuna takrahhas gönderdiler; fakat 5u cevabı al ılar; bayrak haline koydular. Civardai tekke ve türbelerin sancaklarını da topdılar: Ne sizin ne de bizim bu türlü işlere adılar. Yüksek sesle «Fetih» suresini oumağa başladılar. Camiin avlusu ve cikanşmamız doğru değildir. Merre Hüseyin Arnavuddu. 1597 de arı bu heybetli uğultu ile inliyor; taşlar Satırcı Mehmed Paşa Macaristan seferin e topraklar bile ayaklanacak sanılıyorde iken Hüseyin de onun ahçısı bulunu du. yordu. Sırasile, sipahi, çavuş, kapıcı, ikinHocalarda cesaret, iman, ses ve gaye ci imrahor ve Mısır valisi olmuştu. Orada ardı; fakat silâh yoktu. on sekiz ay kalmış, senelik vergi olarak Gece oldu. îstanbulun üstüne derin bir Menemendeki Kubilây abidesi devlet hesabına (600,000) altın toplar aranlık çöktü. Hocalar camiin titrek Menemen 17 (a.a.) înkılâb şehidi ken kendi hesabına da (300,000) altın andilleri altında, meî'alelerin parlayıp Kubilây ve arkadaşlan için Kubilây atoplamıştı. arlayıp sönen ışıklarında, dağılmadan bidesi önünde İzmir ve Manisa ile civar Hüseyin Paşa, birisinin, huzurundan eklemeğe başladılar. kaza ve köylerder hususî tren ve sair nakaldırılıp idam ve hapsedilmesini emre Yeniçeri Ağasile kethüdası Çeteci Ali kil vasıtalarile Menemende toplanan hederken «al!» manasma olarajt arnavudca: Ağa bir kısım Yeniçerileri, bilhassa Ar yetler, mektebliler, izciler ve binlerce Merre!... navudları toplayarak Fatih camiine doğru halk tarafından büyük bir ihtilâf yapıl Diye homurdanırdı. Lâkabı buradan mrüdüler. Akşam namazını kılmak üze mıştır. İhtifalde İzmir vali muavini, Müse Şehzade camiinde durulduğu sırada bir tahkem mevki komutanı, Parti teşkilâtı gelmişti. caç Yeniçeri ve acemi oğlanile çavuş heyetleri, Manisa vali vekili, Parti teşMerre Hüseyin büsbütün azıtmıştı: Bir defa bir beylerbeyine divanda o ka [Çaramanzade emrinde bulunan Arna kilâtı üyeleri, Menemen kaymakamı, dar sopa attırdı ki adamcağız öldü. Işle Aidlar sabredemediler; Fatih camiine belediye reisi, Salihli, Alaşehir, Turgudrinde hiçbir kusur olmadığmı ispat eden ittiler, yahnkılıc hücum ettiler. Şimdi lu, Bergama, Foça kazalarından gelen bir kadı bile ayni cezayı gördü. O kadar ocalann bir kısmı kaçıyor, bir kısmı da heyetler ve bir askerî kıt'a hazır bulun muştur. kı o zamana kadar hiç kimsenin ilişmeğe yaralı ve ölü olarak yere seriliyorlardı. Cami kısa bir zamanda boşaldı; avluda İhtifale saat 14,30 da âskerî mızıkacesaret edemediği hocalara bile dayak at!a kimse kalmadı. Yalnız jurada burada nın çaldığı İstiklâl marşile başlanmıştır. tırdı. lüler yatıyorlardı. Marşı takiben İzmir Parti teşkilâtı adma Bunun üzerine hocalar Fatih camiinde Hocaların camide öldürülmeleri şehir avukat Ekrem Oran ve Manisa Parti teştoplandılar. Sadnazamın bütün kirli çaie çok fena bir tesir bırakabilirdi. Bunun kilâtı adına da Azmi Önakm tarafından rr.aşırlarını ortaya döktüler. Mısır valisi iken söylediği bazı sözler dolayısile «kâ çin guya bir iz kalmamak üzere ölüler birer söylev verildikten sonra, ordunun en :ski bir lâğıma dolduruldu. Birkaç gün genc subayı teğmen İbrahim Ökten kürfir» olduğunu ispat ettiler: onra da karışıkhğa sebeb olan Şerif E süye çıkarak ateşli bir hitabede bulun İdamı lâzım gelir! endi, Yahya Efendi, Ali Çelebizade, bir muş ve demiştir ki: Dediler. Şeyhülislâmı zorla camie ge:aç kadı ve sekiz müderris îstanbuldan « Kubilây, varlığındaki asaletten, tirdiler: ürüldüler. îstanbul kadısı da azledildi. damarlarındaki temiz kandan almış ol Adalet hükmünü yapmak üzere Halktan bazıları sokakta büyük kavuk duğu hızla eşsiz inkılâbımızın temeli ve Sadrıazamı buraya çağır! u bir molla gördükçe, sarıktan yapılan Türk evlâdının biricik hazinesi olan Türk Merre Hüseyin Sadrıazam bulun Cumhuriyetine darbe vurmak istiyen hayancağı kasdederek: dukça buraya gelmez. Azlolunmadıkça dudları boğmak için atıldı. Kubilây, me Sancak dibine!.. Sancak dibine! hükmü şer'inin icrası müşkül olur. Bekledenî insanlığı, vicdan hürriyetini, koru Diye alay ediyorlardı. yiniz, ben şimdi padişaha gider, arzı keyyarak öldü. Eğer bir gün vazifemiz bizı Bu yüzden bir müddet dışarı çıkamaz fiyet ederim. Merre Hüseynin azlinden de inkılâb için, cumhuriyet için, hayatı jldular. sonra onunla davanızı halleylerim. mızı fedaya davet ederse, Kubilây kahKadircan KAFLI ramanhğı hepimizin amacı olacaktır.» Sipahilerin ileri gelenlerinden Bıçakçızade mavi atlastan bir cübbe gitmiş, hocaBunu takiben ögretmenler adına İb larm arasma katılmıştı. Bağırdı: rahim Gökyayla ve Menemenliler adına Sakın salıvermeyin, yoksa hepiniz da Halkevi başkanı Kemal önder tara(Baştarafı 1 tnci sahtfede) katlolunursunuz! hatin Macar ve îtalyan devlet adamlan fından heyecanlı nutuklar söylenmiştir. Bu ihtarın faydası görülmedi. Şeyhülis na en mühim meseleleri tetkik ederek Ma Söylevlerden sonra abideye yüze yakın lâm saaya gitti. Bu sırada Merre Hüse aristanın haricî siyasetinin mihver devlet şükran çelengi konulmuş ve bir müfreze yin, Ağakapısına gitti. Kazaskerleri ora lerinin siyasetile ayni yolu takib ettiğini asker tarafından havaya üç el ateş edil ya çağırdı; Şeyhülislâm da gelince onla bir kere daha teyid etmek imkânmı vere mek suretile inkılâb şehidlerimiz selâm ra dedi ki: eğini yazmaktadırlar. Gazeteler, bu zi lanmıştır. r Buradan Menemene gidilmiş, Cumhu Fatih camisinde toplanmış olan ule aretin Macaristanla İtalyan arasındaki riyet meydanında Atatürk heykeli ziyaret manın dağılmalarını padişah ve bilhassa dostane münasebetleri derinleştireceğini iedilerek §ükran çelenkleri konulmuştur. âve eylemektedirler. valide sultan arzu ediyor* Kubilây ihtifali Menemende inkılâb şehidi için büyük merasim yapıldı Londrada yapılan müzakereler Lehistan ve Romanyaya yeni garantiler verildi [Baştaratı 1 ind sahttede] bugün Lehistandan geçerken, Polonya Hariciye Nazırı miralay Bek'le uzun bir mülâkatta bulunmuştur. Gafenko Parise gidecek Paris, 17 (a.a.) Romanya Hariciye Nazın Gafenko, Berlin ve Londraya yapacağı seyaıhatten sonra 25 nisanda Parise gelecek ve üç gün de burada kalacaktır. Türk tngiliz müzakereleri Londra 17 (Hususî) Türkiye ile îngiltere arasında bir müddettenberi cereyan eden müzakerelere bugün de devam edilmiştir. Müzakereler müsaid bir şekilde ılerlemektedir. Çemberlayn bugün beyanatta bulunacak Londra 17 (Hususî) Avam Ka marası bugün tekrar toplanacaktır. Baş vekil Çemberlayn bu münasebetle, bey nelmilel vaziyet hakkında mufassal be yanatta bulunacaktır. Yunanistanm devletlere teşekkürü velt'in mesajını müsaid surette karşıla Atina 17 (a.a.) Atina ajansı bildiriyor: Metaksas, dün İngiliz orta elçisini davet ederek kendisine Yunanistan hakkında Çemberlayn tarafından Avam Kamarasında yapılan beyanattan dolayı Yunan hükumetinin hararetli teşekkürlerini bildirmiş ve bu teşekkürlerin İngiltere hükumetine iblâğını rica eylemiştir. Metaksas, bu beyanatm Yunan hükumeti tarafından fevkalâde bir memnuniyet hissile karşılandığını ve bütün Yunan milletinin bu hisse iştirak etmekte olduğunu ilâve eylemiştir. Gazeteler, birçok defalar tecrübe edilmiş olan ingiliz Yunan dostluğunu tebarüz ettiriyorlar. Katimerini gazetesi diyor ki: «Büyük devletler hükumetlerinin Yunanistanın itiraz götürmez haklarını teslim edeceklerinden şüphe etmiyorduk. Hükumet Reisi tarafından İngiliz orta elçisine çok samimî ve hararetli surette yapılan teşekkür Yunan milletinin en samimî ve en hakikî hissiyatına tercüman olmaktadır.» Elefteron Vima ve diğer bütün Yunan gazeteleri de buna benzer tefsirat neşretmektedirler. makta ve Ruzvelt'e hararetli bir tazim hıssı göstermektedırler. Bununla beraber matbuat, totaliter memleketlerdeki aksı pek cesaret verici olmadığı için, İngilte renin Avrupada kollektif emniyet siste minın ınkışafına ve bu sıstemın icabından olan askerî hazırlıklara devam siyesetinin fasılasız takibi lüzutnunu kaydetmekte dir. Daily Express gazetesinin Londrada ki Amerika mahfıllerinden ögrendigine göre, Ruzvelt cumartesi günkü teşebbü süne devam niyetindedir. Teklifleri reddedilise dahi, diğer bir teşebbüste buîu narak bütün memleketler için 10 ve yahud 25 senelik bir mütareke akdini istiyecektir. Nihayet plânı büsbütün akim kaldığı takdirde, Cumhur Başkanı Amerikayı taarruza karşı tek bir cephe içinde demokrasilere iltihaka davet edebilecektir. Bone, Büyükelçimizi kabul etti Paris 17 (a.a.) Diplomatik bakımdan dün mühim bir hâdıse olmamıştır. Hariciye Nazın Bone yalnız Türkiye büyükelçisini kabul ederek Paris ve Londranın Ankara ile yaptıkları müzakereler hakkında görüşmüştür. Bu müzakerelerin akında muvafık surette neticeleneceği eeyyüd etmektedir. Sovyetler Birliğile yapılmakta olan müzakerelere gelince, ki bugünkü diplomatik müzakerelerin düğümünü teşkil etmektedir, Fransız maslahatgüzarının buün Moskova'da Litvinof'la görüşmesi pek muhtemeldir. Hariciye Nazın Bone de yarın Sovyetler Birliği elçisini kabul edecektir. Paristeki akisler Baltık devletleri anlaşıyorlar Roma müzakereleri Varşova 17 (a.a.) Beck, bugün Mareşal SmiglyRydz'in misafiri olarak buraya gelmesi beklenen Estonya ordu sunun şefi General Laidower'in ziyareti programının teferruatını hazırlamak için Estonyanın Varşova elçisi Hans Mar kus'u dün kabul etmiştir. Polonyanm bütün Baltık devletlerile Kanadaya da meaaj gönderildi sıkı müasebetler tesis ederek bu memle Ottavva 17 (a.a.) Amerika tnasketleri v bilhassa Estonyayı muhtmel bir lahatgüzarı Jahn Farr, Reisicumhur RuzAlman taarruzuna karşı korumak için sarfettiği gayretler malum olduğundan velt'e gönderilmek üzere Mackenzie müşahidler bu ziyarete büyük bir ehem King'ten bir mesaj almıştır. Mesajda Ruzvelt'in teşebbüsünden miyet atfetmektedir. Paris 17 (a.a.) Siyasî mehafil, Ruzvelt'in mesajı karşısında çok müsaid bir intıba göstermekte ve bu mesajın diktatörleri kaçamaklı yola sapamıyacak bir vaziyete getirmiş olduğunu beyan etmektedirler. Bilhassa, kendisinden beyanat istenen Heryo, dünyanın bütün sulh ve müsalemetseverlerinin Amerika Reisicumhuruna karşı minnettar olduklannı bildirmiş ve iiâve etmiştir: « Ruzvelt ismi her tarafta takdis edilecektir.» Blum, bugünkü Populaire gazetesindeki makalesinde diktatörlere şu suali sormaktadır: « Barışı istiyor musunıız?» Adları Üniversite şeref defterine yazılan sinemacılar On dokuz sinemacı her yıl birer burs vermek suretile hayırlı yardımda bulunuyor Cem'an 19 tane olan Alemdar, Alkazar, Asrî, Azak, Hilâl, İpek, Kurtuluş, Lâle, Melek, Millî, Sakarya, Saray, Suad Park, Sumer, Süreyya Paşa, Şark, Şık, Tan, Taksım sınemaları sahibleri, Universıtenin geçimi olmıyan çalışkan talebesi için her yıl birer burs vermek suretile, yüce bilgi evimize hayırlı yardımda bulunmuşlardır. Adları Üniversite şeref defterine kaydolunan vergili sinemacılarımıza Üniversite adma alenî teşekkürlerimin ulaştırılmasına değerli vesatetinizi rica ederim. Üniversite Reklörii Cemil Bilsel J