6 Mart 1939 CUMHURIYET SON Hâdiseler arasında Yangından sonra er yangm, suratımıza kızgın nefesini hohlıyarak ve alev dilini salhyarak, bizi şu tek hece ile haykırtır: Su! Su! Su! Her otomobil ve tramvay kazâsı, gözümüzün önüne, içi paramparça olmuş vatandaş kellesi, barsağı ve kemiğile dolu kanlı bir tor ba koyarak, bize şu çığlıkları kopartır: Yol, kaldırım! Yol, kaldı rım! Her bulaşıcı hastalık, meselâ tifo salgını, gözümüzün önüne, simsiyah bir ölüm kervanı balinde, içi vatandaş cesedlerile dolu tabutlar sıralıyarak bize şu feryadı bastırır: Doktor, ilâc, hastane, kanalizasyon! Fakat yangın söner, kaza unutulur, salgın geçer; izimizi kavuran o «u, yol, şifa hasreti yerine lüks hü!yalarımız tepmeğe başlar: Suyu unuturuz, konservatuar sayıklarız; yolu unuturuz, tiyatr sayıklarız; şifayı unuturuz, muhteşem otel sayıklarız. Hayır, sayıklamayız, ne yapar yapar, bunların tahsisatım bulur, bankaya yatmr, hemen yerlerini aramağa koşarız. Teranemiz şudur: «Bu şehre hepsi lâzım!» Fakat unutulan «u meselesini, ihmal edilen yol ve sağlık davasını bize tekrar hatırlatmak için yeni bir yangın, yeni bir kaza, yeni bir salgın lâzımdır. Böylece alev, milyonları yalayıp yutmak için, şehrin ufuklarından gene kızıl dilini uzatır; ölüm, vatandaş ailelerini yasa ve hıçkırığa boğmak için, klâsik orağını gene şehrin içinde sallar ve yangınlar yangınları, kazalar kazaları, salgınlar salgınları kovalar. Biz gene yangın yerlerinin ortasında konservatuar, bataklıkların ortasında tiyatro ve lâğım sularile karışık bostanların arasında muhteşem otel yapmağa hazırlanırız. Çocuk ve terbiye Almanyanın bugünkü iktısadî vaziyeti Göbels, söylediği bir nutukta «Ecnebiler bize dış piyasaları kapatmak istiyorlar, fakât Almanya fazla sanayi mahsulâtına maliktir» diyor Laipzig 5 (a.a.) Laipzig panayırının küşad resmi münasebetile bir nutuk söylemiş olan Göbbels, ezcümle, s.yaset adamının iktısad damına hâkim olduğunu, Almanyanın normal iktısadî mübadeleye mâni olan her türlü beynelmilel tedbirleri takbih etmekte bulunduğunu ve bütün dünyanm 80 milyonluk bir milletin iktısadî esasının kendisinin yaşamasına ve çalışmasına elvermiye cek derecede dar olması keyfiyetinden memnun olmıyacağını bilmesi lâzım geldiğini söylemiştir. Göbbels, Almanyanın 1933 senesine kadar olan inhitatınm yanlış iktısadî prensiplerden mütevellid olduğunu beyan etmiş ve demiştir ki: « Almanyanın inhidamı bilhassa Almanyanın devlet satvetinin bahşetmekte olduğu kuvvetli himayeden müstefid olmaması ve yalnız mes'ul şahsiyetlerin mıllet iktısadiyatmda nizam vücude getirmeği temin edecek yegâne âmil olan zarurî ve kat'î bir kuvvete malik olmadıkça bu nizamm vücude getirilebileceğine kail olmak hatasına düşmelerile izah olunur. Bu esaslı noktai nazaT, Almanyanın pek mahdud bir iktısadî vaziyette bulunması dolayısile fevkalâde mühimdir. Ve biz Alman milletine lâzım olan gıda maddelerini ikinci dere cede zarurî olan mevaddı tedarik ve temin etmek hususunda müşkülâta ma ruz bulunmaktayız. Bu kıtlık, zekâ ve faaliyetimizi kâfi derecede işletmemekte olmamızla değil, belki dünya servetlerinin tevziinde Alman milletinin hissesi bulunmamasile izah edilebilir.> Göbbels, sözüne devamla şöyle de miştir: « Almanya, malik olmıyan milletler meyanına ithal edilmiştir. Bu da devlet zimamdarlarını bir sürü tedbirler itti hazına mecbur etmiştir. Halk, ekseriya bu tedbirlerin ittihaz edilmeleri sebeblerini farketmemektedir.» Hatıb, bundan sonra garb demokrasilerini ve bilhassa Büyük Britanyayı tenkid etmiş ve bu demokrasilerin bu tedbirlerle alay etmekte olduklarmı söyledikten sonra şöyle demiştir: « Fakat o demokrasiler, ekseriya büyük servetlere, birçok iptidaî maddelere, geniş müstemleke arazisine sahib olmak saadetine nail bulunuyorlar ve bunun için de yüksek bir zekâya ve fevkalâde bir çahşkanlığa muhtac olmu yorlar.» Hatib, ilâveten demiştir ki: « İngilizler için gülmek kolaydır. Zira hemen hemen hududsuz bir İmparatorluğa maliktirler ve İngiltere için kıtlığa maruz kalmak tehlikesi yoktur.» Fakat Almanyada da bir takım tenkidler işitilmekte olduğunu kabul eden Göbbels, Almanyanın şimdiki va ziyetinin Almanyayı harbe sürüklemiş ve sonra Versay muahedesinin Dawes ve Yung plânlarım imza etmiş olan kimselerin beceriksizl'kleri eseri oldu ğunu ve vazifelerini necib bir siyasî ihtiras, mutaassıbane bir faaliyet ve emsalsiz bir şuur ve vicdanla ifa eden nasyonal sosyalistlerin bundan mes'ul tu tulamıyacaklarını, bilâkis nasyonal sosyalistlerin iktısadî sahada yaptıkları işlerle iftihar edebileceklerini söylemiş ve Almanyanın iktsadî sahadaki noktai nazannı şu suretle tarif etmiştir: Teşvik yolları Yazan: ALİ KÂMl AKYÜZ |HEM NALINA MIHINA Spor levazımı endüstrisi « Milletlerin hayatî zaruretleri, asrımızın mahiyetine ve zaruretlerine muhalif olan ekonomik ideolojilerden çok daha mühimdir.> Hatib, şöyle devam eîmiştir: « Ecnebiler, bize dış pazarları ka patmak istiyorlar. Maamafih Almanya, çalışkanlığı sayesinde fazla sanayi mahsulâtma maliktir. Bu sebebden dolayı Almanya bütün dünyaya kendisinde tamamen veya kısmen mevcud olmıyan mahsulât ve malzeme ticareti yapmaya hazırdır. Alman iktısadiyatı için pren sip şudur: Malî vaziyetimizin müşkülâKaza ve belâ gibi en büyük protı müvacehesindeyiz. Hiçbir zaman ih fesörlerimizin verdikleri dersleri rac edeceğimizden fazlasım ithal ede anlamamakta inad ettikçe yeni yemeyiz. Almanya, bu meseleyi halle her ni yangmlarda yanacağız; yeni yezaman hazırdır.» Çinlilerin yeni muvaffakiyetî Posta ile gönderilen bombalar ni kazalarda parçalanacağız; yeni yeni salgmlarda hiçbir lüks ve israf rüyasına imkân vermiyen bir ebedî uyku diyarına yollanacağız. PEYAM1 SAFA. Çin ajansı birçok zafer Londra polisine bir yangın bombası yollandı haberleri bildiriyor HongKong, 5 (a.a.) Çin ajansı bildiriyor: Çin kıt'alan Honan vilayetinin doğusunda mühim yeni bir muvaffakiyct daha kazanmışlardır. Taikang ile Tonghu arasında 30 kilometrelik arazi Çinliler tarafından işgal edilmiştir. Japonlar 3000 ölü ve yaralı vermişlerdir. Londra, 5 (a.a.) Dün akşam 24 saattenberi ikinci olmak üzere bir yangm bombası keşfedilmiştir. Bu bombayı Posta Telgraf ve Telefon memurları, payitaht zabıtasınm yüksek memurlarından birine aid olan bir kolide bulmuştur. Eksperlerin mütalealanna göre> infilâk takriben kolinin polis idaresine teslimi sırasında vukua gelecek idi. Iki polis hafiyesi, bu sabah Bukingam sarayına, parlâmentoya, Başvekilin ve Dahiliye Nazırmm dairelerine ve ikametgâhlarına gönderilmis olan kolilerde taharriyat icra etmişlerdir. Izmirde bir cinayet Bir amele, bir kadını öldürdü, 4 kadını da yaraladı İzmir 5(Telefonla) İzmir umumhanelerinden birinde bir kişinin ölümü ve dört kişinin de yaralanmasile netıcele nen bir cinayet olmuştur. Denizbank amelesinden Ali Osman isminde birisi ötedenberi Mürüvvet isminde bir kadınla düşüp kalkmakta imiş. Fakat son zamanlarda Mürüvvet, Ali Osmana yüz vermemeğe başlamış, tıatta kendisini umumhaneye almamışlardır. Ali Osman, dün gece b:r fırsat bularak umumhaneye girmeğe muvaffak olmuş ve o sırada bir erkekle beraber bulunan Mürüvveti kalbinden bı çakla yaralıvarak öldürmüştür. Müriivvetin feryadına, sermayelerden Hidayet, Necmiye, Şükran ve Ayten yetiş mişlerdir. Ali Osman, elindeki bıçakla bunlan da muhtelif yerlerinden yaraladıktan sonra yakalanmıştır. Katil, verdiği ifadede. «Mürüvvetle senelerdenberi sevişiyorduk, böyle ol duğu halde bana hastalık aşıladı» de miştir. HongKong, 5 (a.a.) Çin ajansı bildiriyor: Çin kuvvetleri Hankeu istikametinde ilerlemekte berdevamdır. Bu kuvvetler Vuşang ve Hankeu'daki düşman kuvvetlerini tehdid etmektedirler. Şimdi Japonlar Hupeh eyaletine Hangçuen ile Tiemen'den * hücum etmek ve Hankeu'daki Çin mukavemetini bu suret Filistin konferansının akibeti Londra 5 (a.a.) Bugünkü gazeteler, İ€ kırmak için takviye kuvvetleri istetnişYahudi delegelerinin pazartesi günü Filerdir. listin konferansını terkedecekleri mü HongKong, 5 (a.a.) Çin ajansı taleasındadırlar. bildiriyor: Pinghau ve Tsinpu demiryoSunday Times gazetesinin siyasî mulunun muhtelif noktalannda bulunan Çin harririne göre, Yahudiler konferanstan kıtaatı mütemadi muvaffakiyetler kaydet aynlırken menfaatlerini müdafaaya mektedir. Bu kuvvetler Poohing civarın Yahudi ajansmı memur edecekler ve da bulunan Kaoyang ve Poye şehirlerini konferansın akim kalması mes'uliyeti ni üzerlerine almamış olacaklardır. işgal etmişlerdir. Makdonald bu suretle konferansın ni Çetelerin faaliyeti hayet bulduğunu değil, talik edildiğini Loyang, 5 (a.a.) Şimal Çininde ilân edebilecektir. Kudüs 5 (a.a.) Hayfa hjrb divanı müşterek bir program dahilinde hareket eden Çin çeteleri ayni zamanda 1 7 yerde bugün iki Arabı idama mahkum et cem'an 25 kilometre ray tahrib etmişler miştir. İngiliz Baskumandanı üç Arab hakkında verilen idam cezasım müeb dir. bed kürek cezasına çevirmiştir. Şanghay, 5 (a.a.) Çinin batı şima* Mareşal Göring, Sanremoda linde bugün Anlu'yu aldıklannı JaponSanremo 5 (a.a.) Mareşal Görinğ'le ponlar bildiriyorlar. Japon tayrefikası bu sabah hususî trenle buraya yarecileri Çinlilerin arkalarındaki köylere varmışlardır. ateş vererek Han'm batısma doğru çekilAmerika Hariciye Nazırının diklerini bildirmektedirler. Sovyet Mançuri hududunda musademeler oldu Hitlerin kabul ettiği zevat Berlin, 5 (a.a.) Hitler dün akşam hususî ikametgâhında bütün Almanyanın artistik âlemine mensub mühim şahsiyetleri kabul etmiştir. Balıkesir Kızılay kongresi Bahkesir, (Hususî) Balıkesir Kızılay yıllık kongresi yapıldı. Bütçe kabul ve bir yıllık mesai takdirle tasvib edildikren sonra idare heyeti seçimi yapıldı. Merkez kongresine Balıkesir meb'usu Gene. ral Kâzım Özalp ve Havreddin Karan leçilerek içtimaa son verildi. Tokyo 5 (a.a.) Psinking'den bil diriliyor: Sovyet hududunda, Vladıvos toka 300 kildometre mesafedeki Suifan ho'nun şimalinde dün ve bugün musademeler vukubulmuştur. Sovyet kıtaatı hudud üzerindeki Mançuri kıtaatına hücum etmiştir. 5 Mançuri ve 15 Sovyet neferi Avrupa seyahati nin öldüğü bildiriliyor. Mançuri kıtaatı Vaşington, 5 (a.a.) Bahriye Na Sovyet müfrezelerini püskürtmüştür. zırı Svvanson, bu yaz Avrupa seyahatine îngilterede yeni yetişen dört harb gemisinin çıkacağım ve seyahatin üç ay süreceğini bildirmiştir. Yeni tayyareciler Javet torpido muhribi 7 martta BostonLondra, 5 (a.a.) Hava Nazırı, 31 dan Le Havre'e gidecek ve müteakıben binden fazla gencin askerî tayyareciliğe Chathavv, Kopenhagı ziyaret ederek ma girmek için angajmanlar imzalamış oldukyıs sonunda Amerikaya dönecektir. lannı, maamafih kayıd ve kabul muameNevyork, Arkansas ve Texas kruva lesine devam edildiğini , çünkü önümüzzörleri de 2 haziranda 1040 talebe ile deki sene ihtiyacatınm pek mühim olduyıllık seyahate çıkarak Anvers, Roter ğunu beyan etmiştir. Nazır geçen haziran dam, Helsingfors ve Edimburg limanla aymda «Kingsley Wood'ın yeniden 31 rını ziyaret edecek ve 31 ağustosta Ame bin kişi bulunup kaydedilmesini taleb etrikaya döneceklerdir, . , miş. olduğunu hatırlatmıştır» ir kanunla beden terbiyesi müBaştan ayağa rütbe ve teşrifat sistemi num ona göre tanzim eder. Ve başka vakellefiyeti konuldu; gerçi, hene göre hareket eden imparatorluk devr sıta.'arla terakkiye kıymet vermemeyi menüz, bu mükellefıyet, fılen başyalnız güzidelere kıymet verir; kütley ziyet sayar. İşte bu sureJİe devletin reji lamamıştır amma kanunun emri ergeç yeriihnal ederdi. Devlet rejiminde halk yok, rri de talebe için şu veya bu istikamette ne gelecektir. Yüz binlerce gene, mektebyalnız halik ve derece derece halikler var bir teşvik yolu olduğuna şüphe cdilemez. lerde ve kulüblerde mecburen spor yapadı. Mekteblerde devlet rejiınınden ilham Teşvik yollarının bu anahatlarından caklardır. Orduyu saymadım; çünkü oralarak, sınıfın yalnız güzideleri arasında başka mekteblerde ayrı ayrı talebe hak duda spor zaten yapılıyor. Bu yüz binlerçirk'n bir itiraz uyandırırken, öbür tarafta k'nda tatbik olunan teşvik yolları vardır ce gene için spor malzemesi lâzımdır. as'i büyük kütle ile hiç meşgul olmaz, a Oı.ların arasında rekabet ve ihtiras uyan Bunların bir kısmı memlekette yapılıyor, talet içinde kalmalarına göz yumardı. dırmamak için aferin, takdir, zıkri cemil, bir kısmı da dışandan geliyor. MalzemeCurnhuriyet rejimimizde ise düşünülen ya^dızlı kitab gibi teşvik vas'taları kaldı nin tedariki hakkında Beden Terbiyesi halktır, kütledir. Bugünlerde Istanbulu rı!dı. Sınıfın birincileri, ikincileri aranmaz Umumî Müdürü ne düşünüyor? Muhteşereflendiren ve aramızda buiunan Cum oldu. Ne yapmalı? Hem çocuklarda ih rem General Cemil Tanerin, Beden Terhur Reisimizin her zaman, her yerde, her tirası uyandırmamak, hem yarının ihtiras biyesi Umumî müdürlüğünün istişare hes'mftan halkla temasları, omarın dilekle ve nücadele dünyasına onları hazırlamak yeti içtimaında okuduğu raporda, bu barinı dinlemeleri rejimin tatbik sahasında na' 1 mümkün olur? his hakkında aynen şu sözler vardır: par'ak bir tecellisidir. Kütle, bu teşvikler«Spor malzemesinin memleket dahilinBurada itirafa mecburuz kı hayat reale hız alır ve memleket o hızla ileri gider. lifesi karşısında onları afyomamak, dün den tedarik edilmesi ve ucuza maledilmeMekteblerimizde genclerin yalnız kuv yavı güllük, gülüstanlık göstermek doğru si, bu arada ilk düşünülecek meselelerden ve îJerile meşgul olarak kütleyi ihmal et o'.maz. Mademki cumhuriyet rejimi ayırd biridir. İlk işe başladığım gün, kış faalimek devlet rejimine uygun bir şekilde ha« etmeksizin büyük halk kütlesine zafer ve yet mıntakaları için, kayak malzemesi tereket etmemek demektir. Ancak kütleyi ş'^f kapılarını açık bırakmıştır. Bu kapı darikile karşılaştım ve mubayaaya mecihma! etmemek demek çalışanlara, mu lann önünde mücadelenin esas olduğunu, bur olduğum kayakların tanesini 25 30 vafi'ak olanlara kıymet vermemek mi de rpüc£delede muzaffer olmak için maddî, liradan aldım. Bu, çok pahalıdır. Bütün mektir? Muzaffer olmak hakkı hiçbir fer rrıanevî kuvvetli olmak ica'b ettığini onlara san'at mekteblerinden, Bursa Dağcılık de veya zümreye münhasır değildir. Hak anlafmak bizlere borcdur. Kulübünden, Askerî Fabrikalar Müdürurr.uma şamildir. Umuma şamil olduğu Fakat bunun için işe ilk okullardan üğünden kendi müesseselerinde kayak çin mücadele çetin olacak ve büyük daHas'amağa pek lüzum yok. O yavrucuk mali mümkün olup olmadığını tahkik etvalar kimlerin kuvvetı faikse onlar kazaların lekesiz, masum ruhlarını vaktinden tim. Aldığım raporlar daha ziyade Bursa nav.akhr. Böyle olunca hayat mücadelesievv>1 endişe bulutlarile sarmak, onlann San'at Mektebile Askerî Fabrikalar ve ne hazırladığımız gencleri tabur halinde ;ociıkça saf gayretlerini kıskanclıkla fi kısmen Konya San'at Mektebi bir zaman mnayyen bir gayeye doğru yürütmekle bu işle meşgul olduğunu, memlekette yektifa edemeyiz. Mademki demokratik bir ii!' mek pek doğru olmaz. Nas;l olsa on tişen ağaclarla 6 8 liraya kadar kayak idare sistemi yaşıyoruz, menfaat dünya lar dd ileride dünyayı, Konyayı anlıya imali mümkün olckğunu, fakat ağaclann sın n kapıları herkese açık demektir. Bu cak'.aıdır. Bırakalım bir parça hulya âle Avrupadan gelen kayak ağaclarile ayni kap dan tabur halinde girilemez. Müsa n inın asude, pürüzsüz ve bir daha ele evsafta bulunmadığmdan, ayni mukavebakaları kazanmak lâzım. Ayni kapıya geçmiyecek nimetlerinden müstefid ol meti haiz olmadığını cevab verdiler. hücum edecek kırk, elli, yüz, be§ yüz ta sunlar. Ben bunlan bir tarafa bırakıp Şu halde memlekette bir spor malzeib arasında ön safa geçip kapıdan ilk şımtl: yetişkin lise talebesinden bahsediyomesi endüstrisi meydana getirmek bilhasgireLiIecekler sırasında olmak, bunun için rum. Pedagoji nazariyelenne falza kıya yurd müdafaası için çok lüzumlu olan de mücadele silâhlarıle mücehhez bulun met vererek onlarda da biıibırinden ileri r tmek ihtirasını uyandırmanm iyi birşey e kışın karlı mmtakalardaki köylü halmak lâzım. ;ını bu spora azamî surette alıştırmak £iz çocuklanmıza bir lokma, bir hırka lmadığını söylesek bile itirala mecburuz çin kayak malzemesini memlekette yapya kanaati öğretirsek gittikçe hız alan bu ki iyi olmıyan bu şey şimdiki sosyetenin mak ve fennî evsafına uygun yapmak ve hayat yarışında o nasıl muvaffak olur? asansız rekabeti karşısında bir zaruret ol ucuza maletmek icab etmektedir. maLtadır. Çünkü bu da bir nevi harbdir. 'jşta kazanmak: «Herkesle beraber Sümerbank müdürile temasımda, müSosyete, şimdi ferdleri bilhassa sulh zaben de kazanayım» demekle olmaz. manında iktısadî harbe tutuşturmaktadır. dür Nurullah Esad bu yoldaki mesaide «Başkasından evvel ben kazanacağım!» Hancî bir düşmana karşı hakikî harb za mrinde bulunan vesaitle azamî yardımı deınekle olur. roanında onlar kendi aralar:ndaki reka fapmak vadinde bulunmuşlardı. Acaba hayat prensipleri böylelikle ahBu endüstriyi fiil sahasına çıkarmak eti bırakarak müşterek düşmana karşı îk prensiplerine aykırı bir y DI mu gösterikeyfiyeti, genel direktörlüğümüzün faabirleşmeye mecburdurlar. Tehlike zail olor? Acaba doğrusu başkalarım kendinduktan sonra rekabet meydanında gene di iyet çerçevesinin içine almak mümkün olden ziyade düşünmek, kendınden ziyade s'"ni tırnağına takıp o sinsi iktısad harbinde mamakla beraber, direktörlükçe yapıla aşkalarının kazandığını istemek mıdir? muzaffer olmak için çalışmak zarurî olur. ak tetkikatla tespit edilecek evsafta malBir teori olmak itibarile belki bu da bir 3u zarureti takdir etmiyen zaruretten kur eme imali hususunda İktısad Vekâletik.vmettir. Fakat bunu diyecck kadar alin yardımlarına mazhar olacağımızı kuvtı.lamaz. v'A olanlar kendileri için kapanan bü^etle ümid ediyorum.» Bundan dolaı mekteb idareleri ve aile iin hayat kapılanna uzaktan bakmağa e bir adım ileri gidememeğe mahkum pisleri hayatta guya ufak bir gayret ve Muhterem General iyi düşünmüştür. durlar. Hayat zalimdir. O zaman onlara d°rmeçatma malumatla, fakat en ziyade Vlemlekette bir spor endüstrisi yaratmak girgınlik, beceriklilik ve gözaçıklığı ile ir îokma bir hırkayı da çok görür. âzımdır. Yalnız kayaklan değil; bütün Denilebilir ki genclerde bu ihtiras mu muvaffak olunduğunu telkin edecek vazipor levazımını kendimiz yapmahyız. ırdır. Çünkü ileride çalışmadan sivrilmek 'el almaktan sakınmalı ve genclerin kuvSpor mükellefiyeti, yüz binlerce genci i'rsiîe palavracı olur, büyümek için kü etü olmak lâzım gelen bilgi taraflarını arekete getirecektir. Umumî müdür, ükîükleri kabul eder. Mutavassıt ve na ;evşek bırakmamalıdırlar. Vakıâ pratik ol ulk beş sene içinde 12 yaşından muvazmuskâr bir hayatın asudeliğine kanaat et rıyan ve tozlu kitab yığınlan içinde kalan af askerlik yaşı bitimi olan 25 yaşına :ez. Bir bakıma doğrudur. Bilhassa eski pkâların bazan fena şanslarını yeneme adar olan genclerin» mükellefiyete tâbi iıpaıatorluk rejiminde ve binbir faziletin dikleri görülmüştür. Fakat hangi meslek utulacaklannı söylüyor ve «kadınlar, bir jurnal kadar değeri olmadığı bir za :ahibi olursa olsun işinin ehli olmadığı mekteb ve ordu içindekiler haric olmak ümanda bütün bütün doğru iai. Fakat ah lalde, hatta bir şans eseri olaıak, yük ere, her yaş vasatî 100,000 mükellef veâkî meziyetlerin ve mahviyetkârane ça îeiıriş olsa bile, liyakatsiz, orada tutunir» diyor. işmalann değeri takdir olunduğu yeni re duğu görülmemiştır. Lise tahsılı bir anahDemek ki ilk sene 100,000 ve beş sene imimizde böyle bir endişeye mahal arc'an başka birşey değildir. Bu anahtarı çinde 500,000 kişi mükellefiyete tâbi turoktuı. Hayatta şeref mevk'inin dalavere ıltın veya gümüşten alanlarla kalay veya ulacaktır. Bunların spor malzemesi sayıle, dolabla değil meziyet ve ahlâkî bir li ktrsundan alanlar arasmdaki fark hayata ve kıymetçe mühim bir yekun tutar. akatle kazanıldığını gören gene mektebli :a behemehal kendini gösterRcektir. Bu levazımı, ecnebi memleketlerinden Ali Kâmi AKYÜZ 7ekâsını ona göre işletir, çalişma progragetirmek yüzbinlerce, belki de birkaç milon lirayı dışarı akıtmak demektir ki elîette doğru değildir. O halde, İktısad v'ekâleti, şimdiden spor malzemesini yaacak bir endüstri kurmağa başlamalı dır. Çünkü, mükellefiyete dahil olanlar (Baştaraiı 1 inci sahifede) [Baştaraft 1 inci sahzfede] «Birkaç ay zarfında harb depoları ıer sene artarak Generalin hesabına göcepheden yürütmektedır. Ata Atabek mağazasında bekçi Şerif doldurulduğu için İngiliz sesinin değişe e, nihayet 3 buçuk milyonu bulacaktır. adınlar, mekteblerle ordudakiler bu yeve Mustafa, uyandıkları zaman her tarafı ceğine ve barış melodisile daha az ahenkli bir tınnet göstereoeğine kat'î nazarla cündan harıcdir. duman içinde bulduklarını, ve bu sırada Demek ki spor malzemesi endüstrisi, hanın orta kısmında bulunan aydınlık bakılabilir. Şimdi müphem bir nikbinlik dalgası görülmekte ise de, bu nikbinlik hiçbir zaman işsiz kalmıyacaktır. Çünkü camlarının kırıldığını ve en üst kattaki tribütün bu malzeme durmadan eskir, kırıkotaj fabrikasmın çok ağır olan makinele <üphelidir.» rinin büyük gürültülerle en alt kata yu Romadan verilen diğer bir haber ır, parçalanır. General Cemil Taner, ileParis 5 (a.a.) Beynelmilel vazi ide malzemesiz kalmamak için, çünkü varlandığını söylemişlerdir. Bu iddialar yet hakkında tefsiratta bulunan Le Matin bu yüzden harice milyonlar çıkmasma tabakkuk ederse yangının en önce üst kattaki trikotaj fabrikasında başladığı hak gazetesi, Roma muhabirinin bir telgrafını müsaade edilmiyeceği şüphesizdir şimdiv n bu endüstrınin kurulması için mütekındaki kanaat kuvvetlenecektir. Buna nesretmektedir: madi teşebbüslerde bulunmalıdır. KazancTelgrafta ezcümle deniliyor ki: mukabil, fabrika sahibleri, iş yerinde hiç bir endüstri olduğu için, muhtelif şu«İçinde bulunduğumuz mart ayının ateş yakılmadığını, teshin vasıtası olarak kalorifer tesisatından istifade edildiğini, ilk haftaları zarfında ne olacağı hak belerinin tesisi herhalde kolay ve çabuk hatta amelelerin yemeklerini kalorifer bo kında şimdi bir hayale kapılmamıza imkân olacaktır. Generalin, bu malzemeyi memruları üzerinde ısıttıklarını söylemişlerdir. yoktur. Mer'iyette bulunan İngiliz İtal eket dahilınden tedarik etmeyi düşünmüş Bunlara göre, yangın, bitişikte Ksanta yan anlaşmalarına rağmen, İngiltere kat'î )lması takdire değer. Fakat bütün kuvvepulo hanında, çorab ve eldiven fabrika olarak Fransa ve Amerika ile birlikte fa ile tahakkukuna çahşması lâzımdır. sından çıkmış, Ata Atabek hanına sirayet şizmin ve nasyonal sosyalizmin düşmanetmiştir. Bu ihtimal pek zayıf görülmek ları arasında tasnif edilmektedir. Paris tedir. Yangının Atabek mağazasından Londra mihverile bütün sahalarda mücaçıktığı yolundaki tahminler, daha kuvvet dele etmek ve Polonyayı bu mıhverin Yugoslavyada ağac dikme lidir. Trikotaj fabrikasında bir elektrik dostları arasında saymak lâzımdır.» faaliyeti ütüsünün prize takılı olarak kaldıgı da Belgrad, 5 (a.a.) Millî tescir prosöyleniyorsa da bu iddiayı tespit edebile larında mühim miktarda çek, esham ve ticarî sened mevcud olduğu söylenmekte paganda komitesi, bu senenin 19 martıncek mahiyette kat'î bir delil yoktur. dir. Bunların yanıp yanmadıkları ateşin dan 31 ine kadar devam edecek olan aMillî Reasürans eksperlerinin tespit tamamen söndürülmesinden ve enkaz al ğac dikme ve teşçir propagandası günleri ettiklerî zarar ve ziyan bilânçosu bugün tındaki kasaların açılmasından sonra belli tertib etmeğe karar vermistir. kat'î şekilde anlaşılmış olacaktır. olacaktır. Zarar ve hasarın son kat'î raBütün vatanî, iktısadî ve kültürel müessesekr bu teşekküle iştirak edecekleıdir> Yanan hanlardaki müesseselerin kasa kamı o zaman meydana Sultanhamamı yangını tahkikati neticeleniyor Avrupada siyasî vaziyet karışıyor