19 İkincikânun 1939 CUMHURİYET SON Hâdiseler arasında Gene o büyük dava ürkiyede evlenme ve doğurma hıfzıssıhhasına hem büyük bir fen adamı, hem de zengin bir külliyat sahibi, yorulmaz bir muharrir olarak en çok hizmet eden vatanperver üstad, hiç şüphe etmem ki, doktor Besim ömer Akalındır. Yeni bir eseri gene karşımda duruyor: «Türk çocuğunu nasıl yaşatmalı?» Bu kitab, nüfus davamızın en hummalı sorgularından birine, büyük müellifinin kalemile, kimbilir kaçıncı defa olarak cevab vpriyor. Bu sefer, muhterem Besim Ömerin müsaadesile, kıymetli eserinin üstünde fazla durmayarak birşey sormak istiyorum: Türkiyede artık bilmiyen bir adam kalmamıştır ki nüfus davası, birinci dereoede bir medeniyet ve birinci derece bir millî müdafaa davasıdır. Medeniyet, çünkü bütün dünya tarihinde geriliğin baş sebeblerinden biri tenhalıktır. Millî müdafaa, çünkü nüfusça artan milletlerin azalanları nasıl tepeiediğini hergün bir ajans haberinde bile görebilirsiniz. DENEMELER Londrada patlıyan bombalar Ingiliz zabıta kuvveti seferber hale getirildi Bambaları atanların Cumhuriyetçi İrlanda ordusu mensubları olduğu zannediliyor, birçok kimseler tevkif edildi (Baştaraiı 1 inci sahifede) tün İngiltere polisi hakikî bir «adam avına» çıkmıştır. Hükumet merkezinin zabıtası ve memleketin her tarafında bulunan gizli memurlar seferber edilmiştir. Polis bu suikasdlerin faillerini araştır maktadır. Bütün limanlardan yabancı memleketlere hareket eden vapurlar a raştmlmaktadır. Liverpol'da îrlanda'dan gelen vapurlar hususî bir kontrola tâbi tutulmakta dır. Şehrin kalabalık mahallerinde, îr landa topraklanndan İngilterenin çekilmesi hakkında geçen gün îrlanda'da yapıştırılmış olan beyannamelerin asılı olduğu göriilmüştür. yeni bir kanun kabul ettirmek için parlamentoyu içtimaa davet etmek mecburiyetinde kalacaktır. Bununla beraber hükumetin yeni hâdiseler vuku bulmadığı takdirde bu tedbirlere müracaat etmiyeceği öğrenilmiştir. T Ben neyim? Dışım içime bakıp bana diyor ki: «Bu hayattan anlamaz bunağa bakarsan aç ve sefil kalırsın! Sen dünya görmüş tecrübe geçirmiş, beni dinle» 9 Taşkın hotkâmlık beni muhteris yap mıştır. Benim iki büyük hırsım vardır: Zengin olmak ve yüksek mevkilerde bulun mak; fakat bu alanda da içimle dışım arasında derin tezadlar ve mücadeleler olmaktadır. İçim diyor ki: «Zengin ve mevki sahibi olmak istemek. Bazı şartlara bakılmak kaydile pek tabiî ve hem de yalnız ferd için değil cemaat için ve hatta pek faydalı arzulardır. O cümleden meselâ çalışıp artırmak, tasarruf etm«k, muntazam yaşamak yolile elde edilmiş olan bir servet, sahibi için olduğu gibi muhit için de bir hayır membaıdır. Keza bilgi, zekâ ve kabiliyet sahibi birisiniu sırf kendi çalışmalarına dayanarak durmaksızın ilerlemek istemesi kendisinden ziyade cemaat için faydalıdır! Yukarıya kaydettiğim ihtiraslarımı tatmin için içimin bana tavsiye ettiği yollar budur. Fakat dışun bir türlü buna yanaşmaz! O hemen ileri atılarak bana diyor ki: «Bu hayattan anlamaz bunağa bakarsan aç ve sefil kalırsın! Sen dünya görmüş, tecrübe geçirmiş beni dinle: Bir zengme, bir zaman adamına kolayını bul çat! Ça lışmadan, şöyle bir kombinezonla zengin olmak, birdenbire ve hiç kimsenin beklemedıği bir anda yüksek bir makamda gözükmek ne tatlı şeydir biliyor musun? Sende, hanımında, çocuklarında ve akrabanda hemen bir değişiklik hasıl oluyor: Bakışlar, yürüyüşler değişiyor, boylar yucalıyor, kafalar kalkıyor ve nasıl anlatayım hayran kalınacak tablolar hasıl oluyor. Derhal hepinizde dans yerlerine, balolara, barlara gitmek iştiyakı doğuyor. Geliyorsunuz: «Herkesin başı dönüyor, bazıları gözlerile, bazılan parmaklarile sizi işaret ederek işte o ! ! diye birbirine fısıldıyorlar. Siz de etrafı şöyle bir süzerek evvelce hazırlanmış olan masanın arkasına geçersiniz ve suvare başlar! Tabesabah yer, içer, gülersiniz ve hesab görerek size hasret gözlerile bakanların önünde uşağa «purbuar» olmak üzere bir on liralık fırlatmak kadar zevkli şey olur mu? Yoksa git de kanaatle, tasarrufla zengin olmağa çahş. Olme ölme maralım, yaz gelir yonca biter! Bu dünyaya iki kere gelinmez: Gelmişken yaşamalı, azamî derecede yaşamalı! Ve bunun için de en kolay yol dan yürümelidir!» İçim kızar ,hiddetle atılır: «Divane!» der, senin gösterdiğin yol üzerinde yürümüş olanların yurdları üzerinde baykulşar öter ve evlâdları açlıktan dileniyorlar. kaç müesses aile vardır! Kaç ocak tütmeğe devam etmiştir! Hep senin göster diğin yol üzerinde yürümüşler ve kendilerile beraber içtimaî servetleri de havaya uçurmuslardır!» Dışım gülerek cevab verir: «Benden sonra evlâd aç kalacakmış! Bana ne? Onlar da benim gibi yolunu bulup yuvalarını kursunlar!. Sanki onların yerine ben yaşamıyacağım! Şimdilik ben yaşayım da sonrasını onlar düşünsünler! Dün arkadaşlardan birisinin evine davetli idik: Salona girildiği zaman insanın içi ferah lanıyor: Rokoko istilinde döşenmiş geniş aydmlık, salonun her tarafı oyun masala IHEM NALINA MIH1NA Tamiri lâzım gelen bir haksızlık Bombaların şekli Hükumet şiddetli tedbirler alıyor Dublin 18 (a.a.) İrlanda kabinesi, son zamanlarda Ingilterede vuku bulan infilâkler meselesile meşgul olmuş, fakat bu hususta hiçbir tebliğ neşredil metniştir. Bu tedhiş hareketlerinin «cumhuriyetçi İrlanda ordusu» mensublan tarafın dan yapıldığı kat'î surette tebeyyün et miştir. Hükumet, kendisine hususî zabıta tedbirleri almak salâhiyetini verecek olan ! ı lllltllllliiltl Londra 18 (Hususî) Londra ve Mançister şehirlerinde ayni gün içinde beş yerde bombalar patlamış ve halkı heyecana vermiştir. Londrada patlıyan bombalardan birisi fitilki, diğeri saat biçimindedir. Bir bomba Londra cenubundaki clektrik merkez binası yanında, diğeri ve ayni saatte Londra kenarında bir mahallede patlamıştır. İki kişinin otomobille firar ettiği görülmüştür. Mançister'de infilâk eden cehennem makinelerinin çıkardığı ses 60 kilometre uzaklıktaki Liverpul yakınlannda du yulmuştur. Mançister'de birçok evlerin camları kırılmış ve mobilyalar parçalanmıştır. Eksçeyndz Telgraf'a göre infilâklere siyasî mahiyet verilmek isteniyor. Tuna meselesi ve Romanya Cenaze nakline dair itilâfname Rumen Hariciye Nazîrî Beynelmilel itilâfnameye iltihakımız Mecliste söylediği nutukta vazimüzakere edilecek yeti izah etti Bükreş 18 (a.a.) Romania Telgraf ajansı, Hariciye Nazırı Gafenko'nun Kalas'ta söylediği nutkun ehemmiyetini tebarüz ettirerek diyor ki: «Romanyanm Tuna meselelerine karşı gösterdiği alâka bir taraftan Tuna sahillerinde bulunan devletlerle münasebetlerini sıkılastırmak ve ayni za manda Alman Rumen ekonomi men faatlerini telif etmek ve diğer taraftan da Polonya ile olan ekonomik ve sivasî münasebetlerini Baltık denizile ve Karadeniz arasmda tabiî irtibat hattı vü cude gstirmek suretile kuvvetlendir mek arzusile ifade olunabilir. Romanya, bütün Tuna devletlerile olan teşriki mesaisinde muvazene tesis etmek istiyor ve Tuna mahreclerinin de enternasyonal menfaatlere uygun olarak serbestli§ini idame eylemek mecburiyetmdedir. Bu enternasvonal menfaat, Tuna komisvonunda İngiltere, Fransa ve İtalyanın bulunmasile de tebarüz eder. Romanya bu komisyona Almanyanm iltihakım da temenni evler » Ankara 18 (Telefonla) Cenaze nakline mahsus beynelmilel itilâfnameye iltihakımız hakkındaki kanun lâyihası Meclis encümenlerinden geçti ve ruzna meye alındı. Bu itilâfnamenin birinci maddesinde her cenaze için bir «ölü ge çirme tezkeresi» nin kâfi olduğu yazılıdır. Halbuki umumî hıfzıssıhha kanunumuzun 234 üncü maddesinde ecnebi memleketlerden getirilen ölülerin nakline müsaade edildiğıne ve bunun için sıhhî mahzur olmadığına dair mahallî vesikaların konsolosluklarımızca tasdik edileceği ve bu vize yapılmadıkça ölülerin ne yolla gelirse gelsin memlekete dühullerine müsaade edilmiyeceği hükmü vardır. Gene itilâfnamenin 4 üncü maddesinde veba, kolera, çiçek, lekeli humma hastalıklarından ölen kimselerin cenazelerinin nakline ölümlerinden ancak bir sene sonra müsaade edilir, denilmiştir. Halbuki hıfzıssıhha kanununda bu cihet 3 sene olarak gösterilmiştir. Büyük Millet Meclisi Sıhhat ve İçtimaî Muavenet encümeni itilâfnameye iltihakımızı kabul etmekle beraber iki kanun hükmünün tearuz etmemesi için umumî hıfzıssıhha kanununun zikredilen maddelerinin tadiline lüzum görmüş ve buna dair kanun lâyihasının biran evvel Meclise verilmesini hükumetten temenni etmiştir. Türk çoğaDıyor, bunu biliyoruz; fakat şunu da biliyoruz ki Türk analannın çoğu bilgisiz, Türk babalannın çoğu parasız, Türk. çocuklarının çoğu da bakımsızdır ve bilhassa Anadoluda çocuk ölümü hâlâ klâsik endişemizi yatıştıracak kadar azalmif değildir. Bu felâkete karşı, neşriyatı günden güne artan sağlık edebiyatımızm tavsiyeüerinden bangi birini yaptık? Bunlardan bazılannı unutmak ihtimalini göze alarak hatınma gelenleri sayayım: 1. Evli memurlara ve işçilere yardım teşkilâtımız var mı? Yok! 2. Çocuk sahibi memurlara ve işçilere maaş veya ücret zammı yapıyor muyuz? Para mükâfatı veriyor muyuz? Hayır! 3. Çok çocuklu ailelefe yardım kanununu tatbik ediyor muyuz? Etmiyonız. 4. Bu kanun çok çocuklu aileleri himaye etmeğe kâfi midir? Değildir. 5. Çocuk Esirgeme Kurumundan başka yeni doğanlan himaye eden esaslı bir teşkilât var mı? yok. 6. Çocuk Esirgeme Kurumu programındaki vazifeleri tamamile yapıyor mu? Ne gezer? 7. Çocuk ölümüne karşî anneleri, bilhassa köydekileri aydınlatacak telkin vasıtalanmız var mı? Hayır! O halde, doktor ve muharrir Besim örrvsr Akalın, meb'us Besim ö mer Akalına sorsun: «Şimdiye kadar hükumeti büyük nüfus davasmda harekete getirmek için Mecliste ne yaptın?» . PEYAMİ SAFA Balkan bankaları umum müdürlerinin toplantısı Belgrad 18 (a.a.) Balkan dev letleri ihrac bankalan guvernörlerinin ilk toplantısı dün Yugoslavya millî bankası guvernörü Radosavideviç'in baş kanlığında yapılmıştır. Toplantıya Kemal Zaim Sunel, Lapedetu ve Cude ros'un baskanlıklarındaki Türk, Rumen ve Yunan heyetleri iştirak etmiştir. İkinci toplantı bugün saat 17 de yapılacaktır. Dünkü celseden sonra heyet reisleri Başvekil ve Hariciye Nazırı Stoyadi noviç tarafından kabul edılmıslerdır. Dün akşam Maliye Nazırı Letitza misafirler serefine bir ziyafet vermiştir. Çemberlayn'in muhalefet li delerine verdiği cevab Londra 18 (Hususî) Başvekil Çemberlayn, muhalefet lideri binbaşı Atli'nin mektubuna cevab vermiştir. Başvekil, İngilterenin ademi müdahale siyasetine sadık olduğunu ve bu siyaseti değiştiresniyeceğini kayıdla İngilterenin müdaİngiltere Amerikadan 250 halesi takdirinde vaziyetin son derece vabombardıman tayyaresi him bir şekil alacağını bildirmiştir. Başahyor vekil, bu sebeblerle, parlamentoyu der hal toplantıya davet edemiyeceğini de Nevyork 18 (a.a.) İngiltere hüku ilâve etmiştir. meti tarafmdan ısmarlanan Lockleed bombardıman Meksikada Riyaseticumhur tipinde 250Floyd Bennette'etayyaresinin birincisi gelmiştir. namzedleri istifa ettiler Tayyare Burbank (Kaliforniya) NevMeksıko 18 (a.a.) Cardenas'ı istih york yolunu 12 saatte katetmiştir. Tek lâf edecek olan üç Reisicumhur namzedi satıhh olan bu tayyarenin hareket sa aralarmda yaptıkları uzun bir müza hası 3,000 kilometredir. Tayyarenin bekereden sonra istifa etmişlerdir. Bun heri 1,100 beygirlik iki motörü vardır. Tayyare askerî işlerde kullanılacak lardan Mugica. Münakalât Nazırlığın hale getirilebilecektir, Geçen temmuzda dan, Avila Camacho Müdafaa Nazırlı ğmdan ve Sancehz Tapia, Meksiko'nun Hovvard Hughes bu tayyare iledünyayı askerî kuvvetleri kumandanlığmdan çe devretmişti. Tayyare, 21 ikincikânun da sökülerek İngiltereye sevkedilecekkilmişlerdir. tir. Bunlar, millete hitaben neşrettikleri bir beyannamede istifalarınm namzed Şuşnig serbest bırakıldı mı? lik icabı olarak değil, zihinlerde süku Berlin 18 (Hususi) Eksçeyndjnet husulü icin yapılmış bir hareket ma telgraf muhabirinin bildirdiğine göre, hivetinde telâkki edilmesi lâzım gele eski Avusturya Başvekili Şuşnig'in mah ceğini, çünkü uzun bir müddet sonra kemeye verilmesi fikrinden sarfı nazar yani temmuz 1940 ta yapılacak olan Reisicumhur intihabatı için şimdiden si edilerek serbest bırakılmıştır. Şuşniğin yasî faaliyette bulunmak keyfiyetini niyeti, karısile birlikte Viyana civarınmevsimsiz telâkki ettiklerini bildirmis da bir villâda yerleşip yaşamaktır. Başlerdir. ka bir menbadan öğrenildiğine göre, esDevlet Şurasınm münhalleri ki Başvekil, arkadaşlarmın da tecrid Ankara 18 (Telefonla) Devlet kamplarından serbest bırakılmalannı Surası reisliğile tniinhal bulunan azalık istemiş ve yalnız kendisinin serbest bılann intihabı Meclisin cuma günkü top rakılması yapılan haksızlığı tamir edemiyeceğini bildirmiştir» lantısında yapılacaktır. *] Üstad Ahmed Ağaoğlunun bu mevzuda ilk yazıları 5, 7, 9, 11. 14 eylul 1936 ve 8, 12, 15 ikincikânun 1939 tarihli nüshalaAhmed AĞAOĞLU Londra 18 (a.a) İşsizler Oxford rımızda çıkmıştır. Streef'de nümayişlerde bulunmuşlar dır. Elli kadar işsiz sokağın ortasma yatarak münakalâtı durdurmuşlardır. BinIBasmakaleden devam\ , p a r çadaki bütün binaları yıkarak arsa halerce seyirci birikmis ve caddeyi baştan bu sahanm ilk plân arsa fiatları asgarî line kalbedecektir. Her parçada rıhtım ve başa doldurmuştu. Bu esnada nümavişyol payı ayrıldıktan sonra geriye kalacak çilerin karıları da «bizi açlıktan kurta yirmi lıra olacaktır. Beşle on liralık şimdiki kıymetlerle boş arsalar lutisman şeklile küçük parçarınız» diye ba&ırıyorlardı. Polis müda hale ederek nümayişcileri dağıtmıştır. vasatî ve asgarî yirmi liralık yarınki kıy lara ayrılıp üzerlerinde şu ve şu şekillerde Çekoslovakya Antikomin metler arasında metre başına düşen on li bınalar yapılmak şartıle satıhğa arzedilera fazla kimin olmalıdır? Tabiî bu kıy cektir. Bu arsaların kapışılarak satın alıtern paktına giriyor meti yaratan imarın, yani şehrin. Hususi nacağını biz Belediyemize şimdiden teParis 18 (a.a.) Paris Midi gazete c bu fazla menfaati tesahub eden şahıs min edebiliriz. Aradaki milyonlarla lirasinin Prag muhabiri, Çekoslovakyamn olmayıp şehir olunca ona itiraz edecek lık farkın istimlâk bedellerile rıhtım ve yakında komitern aleyhindeki pakta işkimse kalmış olamaz. İşte Eminönünden yol inşasını temine yeteceği bizce şüphetirak edeceği haber almmıstır. Basve Eyübe kadar uzıyacak caddenin denizli sizdir. kil Bearn'la Millî Müdafaa Nazırı Siroİşte kimsenin hakkına tecavüz etmekkaralı iki tarafını imar edecek olan büyük vi. Slovak hükumetinin daveti üzerine sizin bize adela bedavaya imar temin eharekete esaslı bir sermaye. Slovak diyetinin açılıs merasiminde haBunun için Belediye Eminönünden den bir usul. zır bulunmak üzere Bratislava'ya git Bu usulü ayni muvaffakiyetle BeyoğEyübe kadar gidecek caddenin denizli mislerdir. karalı iki tarafından elli altmış, hatta sek lu caddesine ve şehrin herhangi bir semtiKISA HABERLER sen yüz metre genişlikte bir sahanm istim ne tatbik edebilirsiniz. îstanbulun en gü* BERLİN 18 Kont Csaky, bu sabah lâkini hartasına ithal eyliyecektir. îstimlâk zel yerlerinden biri iken bugün mezbele Berlinden hareket etmiş, istasyonda Von kıymetleri bugünkü krymetlerdir. Böyle halinde bulunan Kumkapı ile Yedikule Ribbentrop'la Italya ve Japonya sefirleri likle kimsenin hakkına tecavüz etmiş ol arasını bu usulle değilse hangi sermaye tarafından uğurlanmıştır. ile ıslah edeceksiniz? * LONDRA 18 Avustralyayı ziyaret muyoruz. Bu usul şehri kendisine imar ettirmek Buna karar veren Belediye bütün bu etmekte olan bir İngiliz hava heyeti, Yeni Zelanda hükümetile de Yeni Zelanda'nm sahayı on, on beş parçaya ayırarak zama ve imarın parasını kendisine yarattırmak tayyare imalâtını artırmak maksadile müzakerelerde bulunmak üzere oraya gidecek nı geldikçe her parçayı şimdiden tayin o usulüdür, ki amelî olduğu kadar adaletlitir. lunmuş bedellerle istimlâk edecek ve o dir. YUNUS NAD1 İngiliz işsizlerinin nümayişleri alkın dileklerine, şikâyetleri ne tercüman olan gazeteci, hergün okuyucularından bir çanta dolusu mektub alır. Bunların içinde hakYazan: AHMED AĞAOĞLU lısı haksızı, manahsı manasızı vardır. Ba na gönderilenlerden haklı ve manalı bulrile meşgul: Masaların etrafında burada duklarımı, ya bu sütuna koyarım, yahud kocalar, orada karılar, daha ötede gene da gazetemizin muhtelif sütunlarında neşdelikanhlar ve onların yanıbaşlarında da rettiririm. gene kızlar! Hulâsa bütün aileler bütün Son günlerde, emekli subay maaşları efradile eğleniyorlar!. Bu budala için hakkında da, hemen hergün bir iki mekbakılırsa karılar, gene erkek ve kızlar, tub alıyorum. Hepsi baştan aşağı haklı oynamazlar yani eğlenmezler! Bu nekaolan bu mektublarda, maaş itibarile müdar küflenmiş eski fıkirler! Sonra ben tekaidler arasında bir tefrik yapılmasınparayı sarfetmek, harcamak için severim, dan şikâyet edilmektedir. saklamak, biriktirmek için değil! Okuyucularım hatırlarlar ki bu haksız Benim ikinci ihtirasım olan makam sa ve adaletsiz tefriki, Türk matbuatında, hıblığı hakkında da ıçımle dışım arasında ilkönce, bu sütunda ben ortaya attım. Bir derin tezadlar ve mücadeleler vardır. gün evvel tekaüd olanla bir gün sonra İçim bu hususta bana bilgi, zekâ, çalış tekaüd olan iki emekli zabıt arasında, makanlık, ciddiyet ve yalnız kendi mesaime aş bakımından bir aynlık olmasındaki güveni tavsiye eder. Ona bakılırsa bu kahaksızlığı tebarüz ettirdim. Bu ayrılığın ideye bakıldığı takdirde hem umumun ortadan kaldırılarak haksızhğm tamiri işleri yolunda gider ve hem de benim yükiçin hükumetin dikkatini celbettim. Daha selmem için manıa olmaz. sonra, arkadaşımız Safaeddin Rıza KarFakat dışım böyle düşünmüyor: Ona nakçı da güzel bir makale yazarak ayni bakılırsa içimin bütün bu dedikleri «uka fikri müdafaa etti. lâ» saçmalarıdır. Yürümek ve ilerlemek 0 vakittenberi, emekli subaylardan aliçin dayanılacak noktalar lâzımdır. Fik dığımız mektublar, kocaman bir dosya rin, nazariyenin eli ayağı yoktur ki sizi tu teşkil edecek kadar büyüdü. Emekli sutup yürütsün! Dayak olabilecek birisine baylarm hakkını müdafaa etmek için tekçatmalıdır ki sizi mütemadiyen ileriye rar kaleme sarılmak lâzım geldiğini bu doğru yürütsün! Bir gün gene yorgan al mektublardan ve şifahî müracaatlerden tında beni uykudan koyan bir münakaşa anlıyordum. Nihayet, Menteşe meb'usu esnasında dışım dedi ki: Halil Menteş, mütekaid zabitlerin maaş «Ben öyle kabiliyet ve zekâ sahibi a farkı hakkında Büyük Millet Meclisinde damlar biliyorum ki elli senedenberi çalış bir sual takriri verdi. Böylece emekli tıkları halde bir türlü ilerliyememişlerdir! subayların haklı davası yürüye yürüye, Fakat buna mukabil bir çoklarını da bili nihayet, en büyük hak yeri olan Millet yorum ki bilgi ve liyakatten mahrum ol Meclisinin huzuruna çıkmış oluyor. dukları halde oldukça yükseklere çıkabilAldığım mektublar içinde, bazıları mişlerdir! Ve bu, onların hakkıdır. Çün öyle kuvvetli deliller ileri sürüyorlar ki kü nazariyat ve ukalâlık peşinde koşmıya Büyük Millet Meclisinin bunlan öğrenrak amelî ve kısa yol ittihaz etmişlerdir ve dikten sonra, hükumeti, bu ikiliği ve hakmaksadlarına varmışlardır!» sızlığı ortadan kaldırmağa davet edeceğine hiç şüphem yoktur. } îçim yeni bir hızla: «Muhit bu usulün nekadar inhilâlci ve öldürücü olduğunu îşte bu delillerin bir iki tanesi: gördü ve şükürler olsun içinde yaşadığı1 Osmanlı İmparatorluğunun eczamız devirde buna karşı çok ciddî tedbirler sından olup da bugünkü Türkiye Cumhualmmaktadır!» riyeti hududları arasında bulunmıyan ve Dışım gülerek: «Evet almmaktadır. Türk kanından olmıyan memleketler aFakat asırlardanberi devam eden bir iti halisinden olduğu için, 2 Davet edilyad birdenbire ve kolay kolay terkedile diği halde İstiklâl Savaşma gelmediği mez. O gene içten içe tesirlerini gösterme için, 3 Ahlâkî zâfından dolayı resmen ğe devam eder. Ben istemem ki benim sa tekaüde sevkedilenler arasında meselâ hibim gayet amelî olan bir yolu bırak yüzbaşılar vardır ki takriben 6070 lira makla husule gelen değişmenin kurbanla tekaüd maaşı alırlar. Çünkü yeni kanunla rından olsun! O ihtiyatlı davranarak ge tekaüd edilmişlerdir. Sonra, gene öyle ne bir yere dayansın! yüzbaşılar vardır ki meselâ 1908 denberi îçim hiddetlenerek: «Herkes böyle isyanlar, ihtilâller, harbler içinde daima yaparsa değişikliğin kendisi husul bul cephede ve ateş hattında çarpışa çarpışa bitkin bir hale geldikten sonra, davet bile maz! Dışım: «Orasını düşünecek ben deği edilmeden İstanbuldan kaçıp İstiklâl lim! Yalnız ben ukalâlık kurbanı olmak Harbine, de iştirak etmiş olduğu halde, yalnız 20 lira tekaüd maaşı alır. Çünkü istemem! îçim: «Sen ne mel'un bir varlıksın! eski kanunla ve ötekilerden birkaç gün 4 Adeta bu cemaatin düşmanısın. Onu çü evvel tekaüd edilmiştir. aî rütmeğe azmetmişsin: Senin mevcudiye tini kaldırmak bir borc mahiyetini alıKanunun sebeb olduğu ayrılıklar yüyor!» zünden emekli yarbaylar 165, 120, 66 ve Dışım kahkaha ile glüdü: «Ne zaman 30 lira olmak üzere dört türlü maaş alıve nerede bunu yapacaksın? Gece ve yorlar. Halbuki 30 lira maaş alanlar yorgan altında mı? Hâlâ da anlamadın içinde 165 lira alandan, memlekete daha mı ki bu zat bana tâbi iken, amelî saha çok hizmet edenler vardır. larda onun yol göstericisi ben iken sen Don Kişot me\kiinde kalmağa mahkum Aldığım mektublardan böyle birçok sun! Bu adamı, onun kafasını, iradesini, misaller getirmek mümkündür. Zaten, tekalbini eline alabiliyor musun? İşte o za kaüd kanunlarının doğurduğu haksızlığı man beni imha edersin! Fakat sen sü kimse inkâr etmiyor. Bu, artık bir bedamüklüböcek gibi gündüzleri kını içine çe het olmuştur. Büyük Millet Meclisinden kilip geceleri yorgan altında kendini gös bu haksızlığı tamir etmesini, ve vatana termeğe devam ettiğin müddetçe hâkim hizmet edenler arasında hiçbir ayrılık ve âmir benim!» gayrılık bırakmamasını dileriz. Bu, artık bir bütçe meselesi olmaktan çıkmış, hak ve adalet meselesi olmuştur. bir Şehirlerin imarında istimlâk işleri Bir çocuk kaza neticesinde annesini öldürdü Bursa (Hususî) Şevketiye köyünden 12 yaşında bir çocuk. annesini çifte ile öldürmüştür. Mustafa oğlu Ali adındaki bu çocuk bir av meraklısı olduğundan ertesi gün ava çıkmaya niyet etmiş ve çiftesini temizleyip silmeye başla mıştır. Bu sırada annesi Emine sobaya odun getirmek üzere dışarı çıkmış, çocuk da çiftesini temizlemeye devam etmiştir. Fakat biraz sonra annesi kapıyı açarken Ali de çifteyi kapıya tevcih etmiş ve horozu kaldırmış bulunmaktadır. Annesinin kapıyı açıp içeri girmesüe çiftenin patlaması bir olmuş ve Emine aırularak ölmüştür. Ali gayrimevkuf olarak muhakeme edilecektir. D Yeni Millî Müdafaa Vekili vazifesine başladı Ankara 18 (Telefonla) Millî Müdafaa Vekili General Tınaz bugün vazifesine başladı. Yeni Nac* |