Hareket noktasına dönüş Henri Troyat'dan Jean Dupont, sevgilisine: «Artık senı n, kımıldamıyan arabalarm surasmı bozasevmiyorum» yahud «hastayım» gibi tut rak Jean Dupont'un üstüne doğru geli kun bir kadmın kolay kolay inananuya yordu. Geri çekilmek istedı, ayağı kayd', cağı şeyler söylemeğe mecbur olmadan yere düştü. İki korkunc fener karanlığı »ndan ayrılmak fırsatmı üç ay on sekiz deliyordu. Işıklı bir reklâm ıslak kaldırıma kan kusuyor. Jean Dupont: gündenberi kolluyordu. H a ! diye bağırdı. 7 kânunuevvel akşamı, saat dokuzda, Ve bird«nbire, ağır bir cismin, kendisivakm bir hiicuma zemin hazırlamak uzere ni sarstığuu, omuzlarını ezdığini duydu. sevgilisine gitti. Kendisinden aynlmak istediğimiz bir kimse karşısında mahzun bir Etraf gölgelendi, büyiik bir siıkut oldu. özlerını tekrar açtığı zaman, çamurlu dalgmlık, zarurî bir teessür ve mütebessim bi<r merhamet tavrı takınmak asla acemi ayakkabıların az daha yüzüne değdığini bir hareket sayılmaz. Mukaddeme kabi gördü. Ve daha yukarıda, kendisine balinden bazı cümleler vardır ki, ne olursa kan meçhul ve benzi uçmuş adamlar var" olsun, söylenmelidir. Jean Dupont bu dı. Korktu. Müthif bir acile sarsıldı. cümleleri zihninde tekrarlıyordu: «Dal Kendini kaybetti. * * * gınlığım üstümde, değil nri? Sen bana Jean Dupont, vücudünde müteaddid bakma... Yok canım, geçer... Bir nevi .furgunluk olacak... Anhyamazsın... E kınk ve eziklerden mustanbdi. Doktor vet, evet, dairedc fazla çahştrm... Bana «alçıda iki ay istirahat» demiş ve ilâve etrnişti: «Birşey değil.. Geçer.» kendinden bahset sevgilim...» Bu kazadan iki gün sonra, delikanlı ~ GelgeleKm, Jean Dupont'u o gün karnın daire arkadaşı Jerome Cliche onu zişılıyan «sevgili» de iyi beslenmi§ güzel bir kısrak hali hiç yoktu. Gözleri nemlıy yarete geldi. Ciddî ve halden anlıyan bir di, burun delikleri öfkeyle açılrp kapanı çehreyle hastamn başı ucuna oturdu. Zavallı dostum! dedi. yor ve ruj dudaklarmdan bir ciczema gibi Mahrem kanaatinin bu olduğu adamataşıyordu. Delikanlının, yanaklanna bir fiske gibi ayaküstü kondurduğu buseyi o Lllı anlaşılıyordu. Hakikaten Jean Duna iade etmedi. Delikanlmm beş sene" pont merhamete şayan bir haldeydı. Badenberi her çarşaroba ve her cumartesi ş sargıdaydı, sargılar arasından yalnız kurulduğu koltuğa onu davet etmedi. Ba yanmi} bir et parçası görünüyordu, gözleşını onun erkek gö'ğsüne yaslıyarak: «So ri, burau, dudaklan yığın halinde bu et kak kokuyorsun.» demedi. «Yatak ha parçasına iltica eünişti. Alçıdan bir oluk zır!» diye kulağına fulamadı. Hayır, sol kolunu mahpus tutuyordu. Öteki dünDenix Paquet, el çantasında zac yağı yadan gelen bir sesle konuşuyordu: Evet, dedi, perişan bir haldeyim. saklıyan bir kadmın çehresindeki ifadeyle, Öteki, omuzlarını kaldırdı: gözlerinin içine bakh. Ve, bir ö'lünün sesi Ve bütün bunlar bir kadın için! Ie şu birkaç keliroeyi telâffuz etti: Nasıl? Bir kadın için mi? Jean, artık seni sevmiyonrm. Aynl Masum rolii yapma canım 1 mamiz lâzımdır. Hangi kadından bahsetmek isti Dupont, acı bir sesle: yorsun? Ne? diye bağırdı. Denise Paquet'ten.. Tecahülü ari* Sürpriz ve sevinc, delikanlıyı sersemle" fane mi yapıyorsun? tiyordu. Denise, hajTetle bağrdı: Anlamıyorum. Sevgilfm! Sevgilim! Seni üzdüm, Onun yüzünden değil mi? değil mi? Amma ne yaparsın, lâzımdı. Jean Dupont, vücudünii tekrardan bir Başka birini seviyorum, Avusrralyah bir otomobil hurdehaş etmiş gibi bir çığlık dişçi. Zaten ona senden bahsettim... Seni basn: tanımadığı halde çok beğeniyor... Sen tam delisin. Bundan sonraki sahne harikulâd* ol Niçin deli olacakmışım? Denise du. Rahatlamış, ferahlamış olan bahtiyar Paquet bana hepsini söyledi. Âşığı değil Jean Dupont erkek bir ümidsizlik tavn miydin? Evet. takınıyordu; elektrikle idam edilen mah Kaza akşamı onu görmeğe gitmekumun sırıtması; çenenin köşesinde sıçn" miş miydin? l an küçük adale; bir kulenin parmakh ~ Evet. ğmda gibi bir iskemlenin arkalığı üzerin Bütün dairenin bildiği çeyi, başka de sıkılan parmaklan; Anlıyorum, anlıyorum, diye inildi bir erkeği sevdiğirü sana itiraf etmedi mi? Tamam. yordu. Eh, peki... Ve Denise, gözlerinde yaşlarla, saçla" Cliche keyfinden gülüyordu. rı dağılmış olarak, ona, hikâyesini kısaDupont: ca anlatıyordu: Devammı bekliyorum, dedi. Evvelâ mukavemet ettim. Fakat Basittir. Pabucunun dama atıldr tahanunülümün, tahammülümüzün fev ğını öğrenince sokağa çıkıyor ve kendini lşndeydi. bir otomobilin altına atıyorsun. Jean Dupont sordu: Jean Dupont, su çalkantısını andıran Demek metresi oldun? bir hırıltı bıraktı. Evet. Zavallı ahmak! diye inledi. Dört Bunun üzerine, delikanlı, muhteşem bir aydanberidir ki Denise'den benim ayrılvakarla, şapkasını ve şemsiyesini aldı: mak istediğimi unutuyorsun. Denise da Allahaısmarladık Denise. ha evvel davranarak işimi kolaylaşbrdı. Dostluğumuz baki, değil mi? Seninle benim aramda dostluğa yer Beni bir angaryadan kurtardı. Beni... Garib şey! Denise'den bıktığını bayoktur. na hiç açmadm.. Amma, dairede hergiin birbirimizi Çünkü na... görmiyecek miyiz? Biri ötekine mâni değildir. Çalışbğım büroyu değiştiririm.. Dinle Cliche, bana inanmanı isti Benden nefret ediyorsun? Hayır, şimdiden seni unutmağa ça yorum. 7 kânunuevvel akşamı, Denise den aynlırken bir hapisane kaçağı gibi lışıyorum. bahtiyardım, bir... Istırab çekmiyor musun? Bunun için mi gidip kendini bir oJean Dupont, bir füimde, sakallı ve az tomobilin altına attın? konuşan bir aktörün buna benzer bir suaDupont hiddetle bağırdı: le bu basit kelimeyle «müthiş» cevab ver Ben kendimi otomobilin altına at diğini hatırladı ve: madım canım! Ayağım kaydı, muvaze Müthiş! dedi. Sonra kapıyı açtı, eşikten atladı ve, bir neyi kaybettim, işte hep bu kadar! Cliche «bana da mı?..» gibilerden gücenazenin yüziinü b'rten bir adamm çehgülümsiyerek: resindeki ifadeyle, kapının kanadını ka Güzel! dedi. Fakat ne yazık ki şa" padı. Yalnız kalınca «uf..» diye ellerini birbirine vurdu, karanlık ve dolambaclı hidler ayni fikirde değiller. Hepsi «bunu merdivenlerden hızla indi. Sokakta, yü ancak ümidsiz bir adam yapabilirdi..» zünü serin bir rüzgâr tokatladı ve dinlen dıyor.. Jean Dupont hiddetinden kendini kaymek için bir an durdu. bediyordu. Serbest! Serbest! Serbest! Otomobil Aptallar! diye söyleniyordu. Ya ler ipek gibi yumuşak bir mırıltile kayıp gidıyorlardı. Yoldan geçenlerin yüzünde Denise? Dairede Denise'e birşey sordır neşe okunuyordu. Mağazaların camekân nuz mu? Size anlattı mı? Senin müfrit hassasiyetinden ve saları ışıkla çıtırdıyordu. Binaların son kat~ larında yeşil, kırmızı ve mavi reklâmlar, na karşı daha tedbirli davranmamış ol çılgın bir çarpıntı içinde yanıp sönüyordu. mak ihtiyatsızlığından bahsetti. Jean Dupont'un yüzü ter içinde kal Hatta, erimiş yağ gibi san camlı sokak fenerlerinin etrafında yağmur bir bayram mıştı. Kardan adam pençesini çenesine şenlığile yağıyordu. Jean Dupont, metro götürdü, sargıları aralık etti. Şıddetle ne~ ile eve dönmeği manasız buldu. Taksı fes alıyordu. Sarhoş, bunak bir bakışı garttı. Taksi ve sinema. Sinetna ve sine vardı. Nihayet: Dinle, dedi. Sana birşey itiraf ede" madan sonra bir duble bira. Bir duble bira ve belki de bir gecelik bir macera, ceğim. Denise'i sevmek şöyle dursun, daire arkadaşı Cliche'in dediği gibi, «bir artık ondan nefret ediyorum. Artık beni tahrik etmiyor. Onu bir tepside bana gönül eğlencesi». çıplak getirseler: «Geç.. Bu kadarı benim Monmartre bulvarımn ortasında arka arkaya bir siirü taksi duruyordu. Bir ba için az..» diye reddederim. Denise han rai sirkülâsyonu durdurmuştu. Jean Du taldır, rengi çok kaçıktır. Gayet çirkin pont karşı taraftaki otomobillere doğru dişleri var. Ördek gibi yürüyor, fena gr •koştu. Fakat mesafenin yansını geçmeden yiniyor.. Parmaklan çocuk boğan kadınbir klakson sesile iirperdi. Otomobilin bi ların parmaklanna benziyor. c CUMmjRIYET 4 Ikincikânun 1939 Istanbul, dünya sinemacılık alemı muvaffakiyet ve izdıham rekorunu kırdı SALI 1 son.kânun Fransız Tiyatrosunda 7 BugUnden İtibaren Şehzadebaşı Avrupanın en Meşhur Viyolon st'i HUBERMAN' 111 1 iZMİR'de ELHAMRA Sinemasında CUMA günü matinelerden itibaren Günahkâr Kızlar Şaheseri Başlıyor. 1938 senesi Milletier arası filım müsabakasında dünya birinciliğmi kazanao, Fransızca sözlfl İKİNCİ BALAYI SARAY sinemasının Hakikî neş'e ve zarafet muvarfakîyeti olacaktır. Mevsımin en tarla nükteli FiJmi ... En şen Komedısi ... Yarın akşamdan itibaren LORETTA YUNG veTYRONE POWER Fransizca Sözlu filmidir, S İ N E M A S I N D A Telefon: 21359 Türkçe sözlü, arabca şarkılı mucizeler ve harikalar filmıni Taksim sinemasında 4 haftada 120,000, Azak ve Ferah sinemalarında ikişer haftada, yani (4 haftada) 150,000 kişi gördükten sonra gene göremiyenlerin ve görmek istiyenlerin sayısı 10,000 leri buluyor. Vuku bulan umumî istek, arzu ve taleb üzerine yalnız FERAH sınemada bugün matinelerden itibaren, AŞKIN GÖZ YAŞLARI 9 uncu ve son hafta olarak gösterilecektir. Pangaltı Tepeüstü A K I N sinemasında Şan ve şerefl dBnyaları saran muazzsm ve Olmaz ablde TÜRKÇE SÖZLÜ Aşkın Göz Yaşlan (11 ikincikânun çarşamba sabahı) sevkolunacağından son fırsattan istifade ediniz... Matineler: 11 1,30 4 6,30, suvare 9 da. Gelecek hafta: PAMUK PRENSES ve 7 CÜCE ve ROBENSON Fredrik March Charles Laughton S E F i L L ER (Tekmili birden gösterilecektir) •Gündüz ve gece 8,45 te 2 filim M i K i N i N 19 3 9 ŞEN MACERALARI Sea kraliçesi Hamiyet YUceses ve arkadaşları San'atkâr Naşid ve Cemal Sahir birleşiği BU AKŞAM • ^ • ^ • M " TURAN TİYATROSUNDA D A V E T : Bayanlar ! | tatiklâl lisesi mezunlan cemiyetinden: Yalnız sizin için Yıldızlar yıldızı ZARAH LEANDAR'ın nefis filmini yarın akşamdan itibaren göstermeğe başlıya ZUppeler Vodvil 3 perde Tafsilât el ilânlarmda Telefon: 22127 Operet Haftasına Hazırlanımz AŞKA TAPAN KADIN Cemiyetimizin senelik kongresi 8/1/ 939 pazar günü saat 14 te Eminönü Halkevi salonunda yapılacağından azalann gelmesini rica ederiz. TAKSİM Sineması I MARİKA RGKK* ü önumüzdeki Cuma akşamından itibaren Cazibeli Vals ve Şarkılar dolu Tş AA N N * 1 Zafer Yolu Frederic March ilâveten 4 30 matinesinde İLKBAHAR GECELERi Operet filmi»de takdim edecektir. MASRÎ Batakhaneler Foks Jurnal dünya haberJerı Cuma gllnll son matineslne kadar Suvare 9.15 de Harika filmi gösterilecektir. Son 2 güoden istifade ediniz. Pamuk Perenses ve 7 Cüce HALE'de K a d ı k ö y AYNAROZ KADISI Haftalardan beri sabırsızlıkla beklediğiniz TUrk San'at Eseri, Filim Şaheseri i 1 I En ince hislerinize temas edecek ve kalblerınızi teshır edecektir. Çünkü bu filim, kadının ve aşkın şaheseridir. İlâveten Paramunt Jurnal Fiatlarda zam yoktur. Fiatlar 35 25, localar 150 kuruştur. Bütün İstanbul halkı hazırlanınız. 939 yılmın birinci büyük ve zengin programı Yerlerinîzi evvelden tutunuz. TeleFon : 60112 [ BUGUN ] Sokakta Gülen Kimi Görüyorsan Sor 1 . ZORO'nınn iŞARETi Tamamen renkh ,':::::,. UÇ AHPAB ÇAVUŞLAR • ;::::;: H A Y D U D L A R A R A S I N D A ;• • • , •••• Tesiri altmdadır. iklnci filim : Tatlı, Cana yakın, Nefis Vodvil aşk eseri f Bizim bu filim hakkında söylemek istediklerimizi ondan işideceksin TATLI G U N A H MiLLî ve ALEMAR'da ROBERT TAYLOR JEAN HARLOW D BU AKSAM MELEK'te Sinemacılık DUnyasının şimdiye Kadar yarattığı en muazzam Aşk GUzellik ve Macera Şaheserl Vak'a tamamile Meksikada geçmiş, İspanyol darslan ve şarkılarile dolu büyük kahramanlık ve macera filmi. BUGÜN Matinelerden itibaren M O C E R a LQRI Dikkat: Bu filmin Türkçe nustıası cuma gOnö akşamı j p £ | < sinemasında gösterllecektir. Gedikpaşa Çarşıkapı Daima ve yalnız büyük filimler gösteren sinemamız 15 gün AŞKIN GöZ YAŞLARI m son akşamma kadar kople yapmış ve binlerce kişi geri dönmüştür. Şimdi yerini ondan daha güzel ve senenin en büyük filmi Mayerling faciasını gölgede bırakan F R A N S I Z C A N U S H A S I Bu akşam içm biletldnnızı ervelden aldınnız. Tel; 40868 ALKAZAR Sineması rökor senesi 938 939 Kime maval okuyorsun? Jean Dupont inledi: Cliche, devam edersen senden nefret edeceğim. Cliche, insanı çileden çıkartacak kadar kurnaz bir bakışla cevab verdi: Benden, Denise'den nefret ettiğin gibi nefret ediyorsan şikâyetçi değilim. Bitmiş ve mağlub Jean Dupont, başmı, yastığın bir yanağından öbür yanağma yuvarlıyordu. AZAK Sinemasında en gilzel filmi buglln matinelerden itibaren I^EBVIZD Gedikpaşa Çarşıkapı Danielle Darrieux nün Buna ilâveten ikinci tilmimiz (Yarın hilecek) Çeviren: CAHlD SITKI TARANCl Viktor Mak Laglen'in UtmiK A ^% A 9kM K ATY A Filmi. Biletlerinizi evvetden aldıabilirsiniz AÜAH izdihama mahal vermemek için lâzım gelen tertibat alınmıştır. Tel. 23542