18 Birincitesrin 1938 CUMHURÎYET TETKİKLER VE DENEMELER ıkra meşhurdur: Arasıra, gerek gazetelerde, gerek mec lık Rusyası, gerek Sovyet Ulum akademiBiri Mehmed, öbürü de Ahmed mualarda, muhtelif vesilelerle, Türk mu sinin, faaliyetleri arasında, türkoloji meadını taşıyan iki adam küçük harrirleri arasında beynelmilel edebıyat selelerıne verdiği ehemmiyet, Alman Şark Mersin (Hususî) Eti Türk kar mükâfatlarını kazanacak kudrette şahsi Cemiyetinin yalmz türkoloji tetkiklerini yaştanberi arkadaşlık ediyorlarmış, gece Yazan: f \FAEDD1N KARANAKÇ1 deşlerimizle biz Oğuz Türkleri arasında, yetler bulunduğu halde, bunların mükâ değıl, tedrisini bile üni\ersitelere kadar gündüz beraber bulunuyorlarmış. Fakat Nüfusumuzu artırmağa çahşırken, ya büyüyen rençberlerdir. Bilhassa şark eski devirlerin fena zihniyet ve telâkki fat kazanamamalarındaTürk edebiyatının sokması, Avrupanın şark lisanları enstı ikisi de ağırbaşh, temkınli kimseler olduşıyanların iktısadî vaziyetlerini düzeit mıntakalarında tesadüf edilen bu kabi! ğu için kardeşilk derecesine varan bu pek lerile ihdas edilmiş olan ayrılık ve gayngarbda tanınmış olmamasmın müessir ol tülerınde türkçeye verilen mevki, herhalmek, onları kudretli bir müstahsil, iyi bir işciler boğaz tokluğuna çalışırlar. Götıirü sıkı münasebete rağmen birbirlerini «Ahlığı ortadan kaldırmak, ayni soydan geduğu söylenmiştir. Bu iddia pek varid de Türk edebiyatının garbda maruf olumüstehlik haline yükseltmek mecburiye çalışan işçiler muayyen bir işi bitirincıye med Ağa», «Mehmed Ağa» diye çağılen bu öz kardeşleri mezheb ve hurafeledeğildir: Yani, Türk muharrirlerinin mü şu lehine gösterilebılecek delillerdır. tindeyiz. kadar tutulanlardır. Aylıkçı; çalıştığı rırlarmış. Bir gün Ahmed Ağa, yaşadıkrin paslı tesirlerinden kurtarıp kaynaştı Türk dil ve edebiyatının, garbda, bükâfat kazanamamalarile Türk edebiyatıİstihsal ve istihlâk münasebetleri bir müddetçe ücret alan işçidir. Memleketiları devre göre mühim sayılan bır hızmet rarak yeni milliyet esasları dairesinde nın maruf olmayışı arasında hiçbir müna tün mazisile tetkiki tarzında kazandığı bu birlerine çok yakından bağlı ve hatta mizde ziraat işçisine verilen ücret çok görür, paşalıkla mükâfatlandırılır ve tabikuvvetli bir kütle haline getirmek gaye sebet yoktur. Çünkü, Türk dili ve ede alâkanın, diğer bir safhasını, yeni devir memzuc bir haldedirler. Müstahsil olmı azdır. Güneşin doğır.asile batması ara atile debdebe sahibi, tantana sahibi olur, sile mmtakamızda teşekkül etmiş bulunan biyatı, ister doğru, ister yanlış, XVII inci Türk kavimleri edebiyatı, bunlar arasın bununla beraber kırk yıllık dostunu ihmal yan kimse müstehlik, istihsali iptidaî olan sındaki mesai saatlerine mukabil vasatî (Hars komitesi) geçen gün yaptığı bir asrın sonundanberi garbda tetkik edil da tercihan Anadolu Türkleri edebiyatı etmez, onunla gene gece gündüz birleşir yevmiye 20 30 kuruçlur. cemiyetin istihlâki medenî olamaz. toplantıda Mersinde yapılması icab eden teşkil eder. Tanzimatı müteakıb garb teTürk vatandaşı ne iş yapar, yaptığı Yüzdeci, hasadı müteakıb mahsulden işleri tesbit etmiş ve faydalı kararlar ver mektedir, ve Türk muharrirlerinin eserleve kardeşçe konuşmakta devam eder. işlerden ne kazanır?.. Tetkik edelim. yüzde bir miktar alan işçidir. Bu gibi iş miştir. Bu arada, bir Eti Türk kızile ev rinden garb lisanlarına yapılan tercüme siri altmda başlıyan edebî inkişafın mü Lâkin Mehmed Ağanın kendisini hâlâ messilleri olan Türk muharrirlerinin ve 927 senesinde yapılan sayıma nazaran çiler çalısamıyacak kadar ihtiyar kadm lenen bir Oğuz delikanlısına yiiz lira ik ler tahminimizden çok fazladır. «Ahmed Ağa» diye anması, söz sırasınşairlerinin Avrupada tahsilde iken temasKurunu vustada Türkler arasında hırisTürkiyemizde 5,371,672 kişi çalışmak ve erkeklere aid ^arlalarda; amelesine ramiye vermiş ve yakm zamana. kadar da o suretle hitab etmesi yavaş yavaş gütadır. Çalışanlarımız san'at ve meslekle para veremiyecek kadar fakir ziraî işlet birbirile asla evlenmiyen bu iki kardeş tiyanlığı yaymak maksadile misyonerler'n ta bulundukları muhitlerdeki tesirleri, cüne gitmeğe başlar. Beriki de aziz dosmecmua ve gazete nev'inden yaptıkları rine göre şu suretle taksim edilmişlerdır: melerde çalışırlar. zümre arasında kız ahp verme işini teşvik Türk dilini tanımak ve tanıtmak ve bu neşriyat Avrupanın gözünden kaçmamış tunun kocunduğunu, gücendiğini sezmeSan'at ve Niifus Çalışan Köy iktısadiyatı, tedavül ölçü ve va etmek istemiştir. Komitenin verdiği ka dille eser vücude getirmek için gösterdık tır. Hammer'in ve bilâhare Gıbb'in Os diğinden dilini değiştirmez, paşalar ve meslek miktarı nüfusa nisbeti leri faaliyeti bir tarafa bırakacak olursak, beyler arasmda ona «Ahmed Ağa» deZiraat 4,368,061 % 81,1 sıtası olan paradan mahrumdur. Mallar rarlardan dığeri de, Eti Türk çocuklarımanlı şiirile Basmacıyan'ın Osmanlı edeSanayi 299,359 % 5,6 «Les biens» köylünüu ihtiyaclarına göre nın mütekâsif olduğu ilk okullarda, on Türk diline ve edebiyatına karşı garbın biyatı hakkındaki eksik, fakat maruf eser mekten geri kalmaz. Ticaret 257,355 % 4.8 kıymetlenir. Bazı köylerimizde alışveriş larm daha kolaylıkla türkçe konuşmala gösterdiği ilk alâka, X I I I ve X I V üncü lerinden sonra, yeni doğmakta olan genc Ne yapacağını tayin etmekte mütehaySerbest meslek 52 663 % ı,o eski sark pazarlarında olduğu gibi mü nnı temin için, bu okullardaki Oğuz asır Anadolu halk şairlerinin eserlerin edebiyatla alâka büsbütün arttı. X I X un yir kalan Ahmed Paşa bir gün düşünür, Memur 89,251 % 1,6 Ask«r 162,253 % 3,1 badele esasına müsteniddir. Köylü ge Türk çocuklannm başka okullara nakli den bazılarını Cenevizlerin gotik harfle cu asrın ikinci nısfmda Osmanlı hükumeti iki gün düşünür ve nihayet ufaktan ihtar Muhtelif meslekler 122,281 % 2 2 tirdiği yumurta mukabilinde kasabadan ne müsaade edilmemesini Kültür direk rile tesbit etmelerile başlar. Yalmz Ana nezdinde sefir veya sefaret kâtibi olarak etmek yolunu tutar. Bir gün «Eh birader, dolu halk şairlerine karşı gösterilen bu Görülüyor ki çahşanlarımızın yüzde öteberi alır. Maalesef bu basit ve iptidaî törlüğünden temenni etmektir. bulunmuş Alman, Fransız, îngiliz ve adam kıtlığmda biz de paşa olduk» der. alâkanın X V I I inci asra kadar ne şekilde seksen biri çiftçi, dolayısile köylüdür. mübadele sisteminde köylümüz hür ve ilâh. âlimler veya edebiyat heveskârları, Fakat Mehmed Ağa, bu ihtardan yarım Bu suretle kaynaşma hâdisesini daha 89,251 memurla 162,235 askeri çıka muhtar değildir. Kasabaya girilecek yoldevam ettiğine dair elimizde müspet bir Türkiyede yapılan neşriyattan bir çok saat sonra onu gene «Ahmed Ağa» diye erken tahakkuk ettirmek ve asırların doracak olursak bütün Türkiyede 731,668 larda onu bekliyen muhtekir mutavassıtvesika yoktur. Fakat, Moliere'in Le müsteşrik mecmualarında bahsettikleri gi çağırır. Titizlenen paşa, bir iki gün tağurduğu aynlığı büsbütün yok etmek yokişinin, yani çahşanlarımızın ancak lar vardır. Bu madrabazlar bir tutam şeBourgeois Gentilhomme adlı tneşhur kobi, mühim eserlerden parça parça ol hammül gösterir, ihtarmı tazeler, müspet lunda müspet adımlar atan Hars komi % 3,4 ünün devlet bütçesine yük olma ker, beş on damla gazyağı mukabilinde medisinde eşhas arasına, komik de olsa, makla beraber tercümeler de yapıyorlar bir netice elde edemeyince kızar, onu tesinin mesaisi takdirle karşılanmakta dan kendi sây ve sermayelerile müstahsil köylünün elindeki ve avcundakini alır bir Türk tipi ilâve edişi, bu asırda Türkdı. İstanbuldaki Fransız sefaretinde mü yanına çağırarak öfkeyle oturmasmı söy« dir. ve müstehlik bir hale geldikleri neticesine lar. Ierin Avrupaca herhalde hayli maruf ol him bır vazifesi olan M. Belin, Fransız ler, uşağma da emir verip divan efendisinı Tarsus çiftçilerinin dilekleri varabiliriz. Bu nisbet Bulgaristanda duğuna, ve bunda da edebiyatın mühim müsteşriklerinin en mühim mecmualann Şu ufak izahattan anlıyoruz ki, çalı getirtir. % 14,1, Italyada % 37.5, YunanistanSehrimize, Tarsus çiftçilerinden mü bir rol oynadığma delâlet edebilir. şan vatandaşlarımızın yüzde seksen biridan biri olan Journal Asiatique'te 1870 Oku, der, bizim paşalık menşuruda % 45, îngilterede % 84,9 dur. rekkeb dokuz kişilik bir heyet geldi. X V I I inci asırda bir İtalyan müellifi 1890 seneleri arasında Türkiyede neşreni teşkil eden köylü, ziraat tekniğinden, nu! Memurlan istisna edecek olursak sermayeden, devamlı iç ve dış pazarların Çiftçiler Birliği reisinin başkanlığında o olan Toderini'nin La Letteratura rurcesca dilmiş bir çok eserlerden muntazam bir memleketimizde iktısadî bakımdan iki sıKâtib, «düsturu mükerrem, müşiri mulan bu heyet, valimiz Rükneddin Nasu adile yazmış olduğu bir eserin derhal şekilde bahsetmişti, hatta bu mesai o senedan mahrum, mahsullerin maliyet fiatınnıf vardır. dan mustarib; iktısad kaide ve vasıtala hioğlunu ziyaret ederek Tarsus çiftçileri fransızcaya ve almancaya tercüme edil ler zarfındaki Türkiye neşriyatı için ye fahham» diye okumaya başlar, ve menA Toprak ve toprak işletmesile şurdaki «Vezirim Ahmed Paşa» ibaresinamına bazı dileklerde bulunmuş ve ez mesi, X V I I I inci asırda Leibniz'in yer gâne ve en itimada lâyık membadır. rından bigânedir. meşgul olan sınıf, ne gelince sabık Ahmed Ağa dizüstü gecümle geçen mahsul yılı zarfmda vakit yüzündeki lisanlar hakkında yaptığı bir Köylüyü daha rahat, daha zengin yaB Ticaret; sanayi ve sair serbest Umumiyetle islâm tarih ve medeniyeti lir: siz yağmur, fırtına ve mevsimsiz f»zla tasnifte Türk diline de yer vermesi, mesleklerle uğraşan sınıf. Binaenaleyh şatmak; iyi bir müstahsil, kuvvetli bir soğuk sebebile hububat ve pamuk mah XVII ve XVIII inci asırlarda Türk ede ne aid meseleleri bir arada bulundurmak îşittin mi, Mehmed Ağa, der, şevmemleketimizin iktısadiyatını köy ve şe müstehlik ve mükemmel bir asker haline sulünün uğradığı büyük zararlara ilâve biyatının garbda gittikçe ehemmiyeti ar üzere almanca, ingilizce ve fransızca ola ketlu hünkâr benim adımı anarken bana getirmek istiyorsak herşeyden evvel köye hir iktısadî diye ikiye ayırabiliriz. rak, 1903 te neşrine başlanan ve 1936 da «Vezirim Ahmed Paşa» diyor. Çok rica ziraat tekniğini sokmak, uzun vadeli ve ten amele ücretlerinin yüksekliği, hubu tan bir tetkik mevzuu oldugunu gösteri Köy iktısadî bat ve pamuk fiatlarının düşüklüğü gibi yor. Türk edebiyatına gösterilen bu alâ tamamlanan îslâm Ansiklopedisinde yeni ederim: Bu söze dikkat et. ucuz faizli para, devamlı iç ve dış pa Mehmed Ağa, istifini bozmadan şu Çalışanlarımızm yüzde seksen biri zi zarları bulmak; mahsulün maliyet fiat amillerin Tarsus çiflçilerini müşkül vazi kada, X V I ıncı asırla X V I I inci asır devir Türk edebiyatı hakkında Prof. yete soktuğunu anlattıktan sonra, önü başmda Osmanlı imparatorluğunun ka Fuad Köprülünün gayet kısa bir hulâsa cevabı verir: raatle meşgul olduğundan, Türkiye için larını azaltmak mecburiyetindeyiz. Avrupada sile, Namık Kemal, Abdulhak Hâmid, müzdeki mahsul yılı için Ziraat Vekâle zandığı muvaffakiyetlerin bir ziraat memleketidir, diyebiliriz. Bü Şehir iktısadî Öyle mi Ahmed Ağa?... tinin taviz suretile kendiUrine tohumluk, yaptığı akislerle, sonraki asırlarda, inhi Ahmed Mithat, Ahmed Rasim, Tevfik yük şehirlerimizde sanayi ve ticaretle uğDün Ankara Radyosunun öğle neşriDevlet bütçesine bar olmadan kendi yemlik ve yemeklik tedarik etmesine de tatı dolayısile, garb siyasetinde bir pay Fikret, Cenab Şehabeddin, Halid Ziya, raşanlann mühim bir kısmı da toprak yatmı dinliyordum, arasıra müessesesnin Hüseyin Rahmi, Yakub Kadri ve ilâh. laşma mevzuu olmasının tesiri fazladır. mahsulleri sanayi ve ticaretile meşgul ol sây ve sermayelerile çalışanlanmızın va lâletlerini rica eylemiştir. yedi sekiz dil bilen bayan spikerine vemaktadırlar. Mevcud istatistiklere naza ziyeti de tetkike değer. Büyük bankalaXVIII inci asır sonlanna kadar sadece Türk şair ve muharrirleri için Th. Men kâlet etmekte bulunan bir bay, biz dinleValimiz, heyetin bu, vakıaya mutabık ran kabili zer arazimizden ancak rrmızm kurduğu ticaret ve slnaat mües dileklerini alâka ile dinliyerek mümkün Osmanlı edebiyatına, ve Osmanlı Türk zel, Cl. Huart ve ilâh. gibi âlimler tara yicilere şu haberi verdi: % 13,73 ü ekilmekte ve ziraate müsaid seseleri devlet için çok faydalı olmuş olan yardımın yapılması hususunda icab lerine verilen bu ehemmiyet, Desguigne'in fından yazılmış makaleler de bulunmak Şimdi filân bestekânn «Severim 44,329,423 hektar arazi de çayır, yay lardır. Bunu kimse inkâr edemez. Fakat eden muameleyi yapacağını vadetmiştir. Türklerin ve Tatarların tarihi umumisi tadır. Ingilizlerin meşhur Encyclopedia her güzeli senden eser yok diyerek» şarkıBritanica'sında, Fransızların Larousse du lak, otlak ve mer'a olarak kullanılmakta büyük sermayenin piyasaya hâkim oluşu ile Türk kavimlerinde milliyet fikirleri Filhakika bu yıl, bütün Çukurova çiftX X e siecle'ınde, Almanların bir çok an sını filân bayandan dinliyeceksiniz. karşısında küçük sermayeler iş yapama dır. nin, hatta Türk kavimleri vahdeti fikrinin Güldüm. Çünkü herkesçe bilindiği ve siklopedilerinde, Rusların ansiklopedilemaktadırlar. Birçok kapitalistler parala çilerinin, yukanda işaret edilen tabiî ve 1935 senesinde yapılan sayım bize yedoğuşundan çok evvel sahasını daha rinde umumiyetle Türk edebiyatından her yerde söylendiği üzere bu şarkı «Serını aparhman yaptırmak suretile ticarî iktısadî tesirler yüzünden uğradıklan ni rakamlar vermiştir. Bunlara nazaran fazla genişletmiş, yalmz Anadoluda debaşka, yeni devir Türkiye edebiyatına ve verim her güzeli senden eserdir diyerek» tedavül sahasından uzaklaştırmışlardır. zararlardan Tarsus çiftçileri azamî su Türkiyenin ziraî nüfusu 12,400,952 dir, ğil, şarkî ve garbî Türkistanda, Siberya muharrirlerine dair arasıra bazı malumata mısraile başlar. Bununla beraber plâğın Fazla inşaat kiraları düşürmüş, gayri rette müteessir olmuşlardır. Geçenlerde, ki 16,200,694 kişilik umum nüfusun da ve Rusyada yaşıyan Türklere de şayanlış doldurulmuş olmasını mümkün görtesadüf edilmektedir. menkule hasrolunan sermaye gayrimüs bu mevzu hakkında tetkikat yapmak üze% 76,5 i yapar. mil bir hale gelmiştir. dıkkatle dinlemeğe koyuldum. mir bir hal alarak asgarî temettüe in re Adana, Tarsus ve Mersine gelen ZiGarbda Türk edebiyatının uyandırdığı düm, Cemiyetlerin ferdlerden teşekkül ettiGarbda X I X uncu asırda romantik cePlâkta yanhşlık yoktu, şarkınm bu meşmiştir. Işçinin yevmiyesi, nisbeten düşük raat Umum Müdürü îhsan Abidin Egealâkanın muhtelif safhaları hakkında gini gözönünde tutacak olursak, Türk cereyanla başlıyan tarih, bunu takiben dil tür. nin riyasetindeki heyet de bu havalideki yaptığımız bu hulâsa gösterir ki, Avrupa, hur mısraı şair tarafından nasıl yazılmışsa miyeti zenginliğinin Türk köylüsünün ve edebiyat tetkiklerinin inkişafı, TürkSerbest meslek erbabınm da vaziyeti incelemelerini yapmış, alâkadarlarla göTürk edebiyatını, beşerî kıymeti haiz bir öyle okunuyordu. zenginliğine bağlı olduğunu kabul etmek lerin tarih, dil ve edebiyatlarını daha Şimdi bay spikerin dalgınlıkla mısraı şayanı tetkiktir. eseri için hüküm verebilecek kadar ya rüşüp onlan dinlemiş ve raporunu ver mecburiyetindeyiz. esaslı bir şekilde öğrenmek tecessüsüsünü kından tanımaktadır. Eğer, Türk muhar yanlış okuduğuna hükmedilmek lâzımdı. Serbest meslek erbabı vatandaşlann mek üzere Ankaraya avdet etmişti. Hakikat böyleyken Türk müstahsili tahrik etti. Bu devirde çuvaşçadan Os Hâdisenin de dile alınmaya değer bir tai refahını, binnetice onların iyi bir müs Ümid edilir ki, Çukurova çiftçisinîn manlı türkçesine kadar bir çok Türk leh rirleri beynelmilel edebiyat mükâfatlannı ne haldedir? kazanamıyorlarsa, mevzuu bahsolabilecek rafı mevcud değildi. Lâkin sayın spiker, Memleketimizde zengin, büyük arazi tahsil, kuvvetli bir müstehlik ve mükem uğradığı bu arıza, hükumetimizin yüksek çelerinin yapılmış muntazam lugatleri birçok meseleler arasında, Türk edebiya plâk bittikten sonra bize, biz dinleyicileve çiftlik sahıbi köylü pek azdır. Köylü mel bir asker olmalarını temin etmek için alâkasile en iyi bir şekilde halledilir. ve halk edebiyatına aid kâfi malzeme neşt;nın beşerî meseleleri terennümde yeni re: «filân bestekânn (Severim her güzelî müzün birçoğu araziden mahrumdur. devletin, devlet sermayesinin küçük te riyatı yanında, en eski dil yadigârlarmın bir tecrübe geçiımekte olduğu meselesi senden eser yok» diyerek) şarkısını filân Toprak sahiblerinden birçoğu tarlalannı şebbüslere muzahir olması, onları koruBursada bir cinayet neşredıldiğini görüyoruz. Türk kavimleüzerinde ısrarla düsünmelidir. bayandan dinlediniz. Şimdi de filân şarZiraat Bankasma veya murabahacılara ması lâzımdır. Fabrikalarda çalışan a Bursa (Hususî) Burada Çarşıiçin ri vahdeti fikrinden hareket edildiği takkıyı dinliyeceksiniz» demesi üzerine bir ipotek ederek borclanmışlardır. Kendi mele yevmiyelerini, dığer maliyet fiatla de bir cinayet olmuştur. Faik isminde 338 dirde, metodik bir Türk dili ve edebiyatı daha gülmekten ve «öyle mi Ahmed Atopraklarmda bir ecir gibi çalışarak faiz rını azaltmak, amortismanı fazla senelere Kemalpaşa kazasında bir ğa» diyen inadcı Mehmed Ağayı hatırdoğumlu bir çocukla 313 doğumlu ve ev tarihi meydana getirmek için malzeme ödemeğe, vergi vermeğe uğraşmaktadır taksim etmek, bugünkü nisbetlerden dacinayet velce katilden 7,5 seneye mahkum olmuş hazırlıyan Thomsen, Radloff, Katanof, lamaktan geri kalamadım!.. lar. Mülk sahibi köylünün elindeki top ha az temettü ve ıhtiyat sermaye ayırmak W . Bang, F. W . K. Müller ve ilâh. gibi Kemalpaşa (Hususî) Kemalpaşa Said isminde bir sabıkalı içmişler, sonra Dalgınlık bazan böyle dalga dalga yarak ufak parçalar halindedir ki bunîar suretile düzeltmek mümkündür. îş tevzigarb âlimlerinin tetkiklerinden A\Tupa kazasınm Parsa köyü civarmda, Parsalı kavgaya başlamışlardır. Faik, kunduralayılır, gazete sütunlarma kadar da ge vasatî olarak 1 2,5 hektar arasındadır. inde âdil olmakhğımız lâzımdır. nm bihaber olduğundan bahsedilemez. 35 yaşında Mehmed oğlu İsmail namında çer! Ziraatle uğraşan halkımızın topraktan SAFAEDD1N KARANAKÇ1 rını almak için Kaygan çarşısına gitmiş, X I X uncu asır sonunda Türk dil ve bir gencin cesedi bulunmuştur. Zavallı, M. TURHAN TAN kunduracı dükkânında gene kavgaya deistifade tarzı pek iptidaidir. Köylünün (1) Türkiye ziraatl ve Türkiye ziraatinin edebiyatını daha esaslı bir şekilde tamma kafası taşla ezilerek öldürülmüş ve cesed ziraî teknik ve sermayeden mahrum olu mühim şubeleri. Sahife 14. Doktor Kâzım vam etmişlerdir. Bu sırada Said, dükkânkeyfiyeti, şarkî Türkistanda Uygurların taaffün etmiştir. dan bir çekic alarak dışarı fırlamış ve Faşu, bulduğu paraya verdiği yüksek faiz Rıza. eski payitahtı olan Turfanda yapılan Katiller, kaymbiraderi Halil oğlu Etoprak mahsullerinin maliyet fiatını yükîğin üzerine hücum etmek istemiştir. Faik hafriyat ve bu hafriyatta elde edilen yüb ile Eyübün kansı Fatmadır. seltmektedir. Diğer taraftan nakliyat ücde bıçağını çekerek Saidi yaralayıp öl Türk dili yadigârları metinleri, kâh al Hâdisenin, ailevî ihtilâflar yüzünden retlerinin fazlalığı, iç ve dış piyasalardaki dürmüştür. Sabık Avusturya manca, kâh rusça tercümelerinin neşrile çıktığı anlaşılmıştır. Her ikisi de tevkif emüşterilerimizin devamlı olmayışı toprak Sosyal Yardım Namahsullerimizin istihlâk ve ihracına mâni Bir fen heyeti Uludağa çıktı daha canlı bir safhaya girdi. Gerek Çar dilmişlerdir. zırı Prf. D Dobretsolmakta ve bu köylümüzü sarsmaktadır. berger Üniversite Bursa (Hususi) Senelik mıknatısî C Türk italyan Ticaret muahedesinin imzası Hâlâ kendisini şark tevekkülünden kur İktısad Fakültesininhirafları ölçmek üzere İstanbul rasadtaramıyan köylümüz ancak bir lokma, bir de inhilâl eden tkhanesi müdür muavini Ostnanın idaresintısad Profesörlüğühırka için çalışmaktadır. Ziraî hayatı de bir heyet sehrimize gelmiş ve Uludağa ne tay:n edilmiştir. mızdaki bu iktısadî buhran; köylünün çıkarak Fatin tepesınde altı saatlik bir çaProfesör sehrimize kasaba ve şehirlere akmasını istilzam ve lışmadan sonra inhiraf ölçmüştür. Bu çagelmiş ve dün vazibu hal büyük kasaba ve şehirlerimizdeki zifesine başlamışlışma, puslalann harita üzerinde yaptığı amele yevmiyesini düşürerek; açlık, setır. Prf. Dobresberger yanlışlıkları izale için her sene tekrar edifalet ve hatta dilencilik tevlid etmekte lecektir. dir. Nüfusumuzu artırırken iktısadî şartları düzeltmeliyiz Mersinde kurulan güzel bir cemiyet Hars komitesi muhitte faydalı işler görüyor EDEBİYAT ETRAFINDA: KÖŞE Garb, Türk edebiyatını tanır mı? Yazan: ŞERİF HULUSİ PENCERESİNDEN Inad ( Fransanın Roma Sefiri Üniversite iktısad profesörl Memleketimizin birçok yerlerinde kara sapan kullanılmaktadır. Pullukla iş lenilen toprak; umum arazinin ancak yüzde onunu teşkil etmektedir ( 1 ) . Bu vaziyetteki müstahsil köylünün kazancı en iptidaî ve en mübrem ihtiyaclarını bile karsılamaktan âcizdir. Ziraat işlerinde çaîısanlarm vaziyeti de şayanı tetkiktir. Bunlar, büyük ziraat işletmelerine bağh, götürü, aylıkçı ve yüzdeci olmak üzere dört kısma ayrılırlar. Büyük ziraat işletmelerinde çalışan toprak işçileri ekserjya bir çiftlikte doğup İzmirde piyasa canlandı îzmir (Hususî) Orta Avrupada vaziyetin salâh kesbetmesi, Almanya ile olan münasebetlerimizin inkişaf ümidleri, pıyasayı canlandırmış, yeni siparişleri ve satışları artrmış, sevkiyat da çoğalmıştır. Hatta, geçen senenin ayni mevsimine nisbetle sevkiyat bu yıl daha fazladır. Uzüm, incir fitalarında da 1 1,5 kuruş yükseklik görülmüştür. Vaziyet böyle devam ederse birir.cikânun ortalarına doğru her iki mahsulün rekoltesi tamamile elden çıkanlmış olacaktır. Bursada Atatürk stadyomu Fransanm Berlın elçisi Fransuva Ponse'nin, Roma sefirliğine tayin edildiğini yazmıştık. Resmimiz büyük elçiyi, refikası ve çocuklarile beraber göstermektedir. Bursa (Hususî) Şehrimizde yeni baştan yapılmaya başlanan Atatürk stadyomundakl inşaat çok ilerlemi;tir. Stadyomun, Ankara Hipodromunu ya pan mimar Viyeli Viyoti tarafından tanzim edilen yeni projesine göre tacrlen inşası sırasmda burada veni tesisat ta vücude getirilmektedir. Bu cümleden' olarak şimdiye kadar bulunmıyan binicılik kulübü için manej yeri ile tenis ve voleybol sahaları da bulunmaktadır. Türk İtalyan ticaret muahedesinin evvelki gün Ankarada imza edildiğini Vali Şefık Soyer stadyoma giderek i yazmıştık. Yukarıki resimde bu muahedeyi Türkiye namına imzalıyan Numan lerleyen insaatı gözden geçirmi^tir Menemencioğlu ile İtalya namına imzalıyan İtalyanın Ankara Büyükelçisi M. Stadyomun Cumhuriyet bayramına ye tişdirileceği umulmaktadır. , Peppo'yu imzadan biraz sonra yan yana görüyorsunuz.