CUMHURİYET 18 Birincitesrin 1938 [ Şehir ve Memleket Haberleri ) Siyasî icmal Tarihî roman : 71 Yazan: M. TURHAN TAN Meraklı bir dava Türklerin faaliyeti sıkılaşıyor, Sofya önlerine geiip dolaştıkları rivayet olunuyordu Içlerinden Türk kılıcından kellelerini kurtarabilmiş bir hayli Çirmen firarisi de bulunan bu sığıntılar, şehrin hem düzenini, hem iaşe durumunu bozuyorlardı. Kendilerini yerleştirmek^ mümkün olsa bile bir işle oyalamak ve doyurmak güçtü. Yafoka işte bu vaziyetten müteessirdi, bir muhasara vukuunda şehir için büyük bir yük teşkil edecek olan bu mültecilerden asılzadelik şerefini kırmadan kurtulmak çareleri arıyordu. Kendisinin başvekili ve nazırları demek olan üç beş gospodinle bu mevzu üzerinde sekiz on kere müzakereye giriştiği halde müşkülü giderecek, muhtemel sıkmtılan önliyecek bir tedbir bulunamamıştı. Halbuki ötede Türklerin faaliyeti sıklaşıyor, genişliyordu ve bir takım atlıların karanlık gecelerde Sofya önlerine kadar gelip dolaştıklan sık sık rivayet olunuyordu. Yafoka bu durumda uykusunu bıraktî, sabahlara kadar kafa patlatarak düjündü ve nihayet elinden Sofya halkıjı; faydalandıracak bir iş gelmiyen, bir harb vukuunda iaşe ambarlan için gereksiz bir müstehlik olmaktan başka bir kıymet ifade edemiyen mültecileri şehirden süriip çıkarmak karannı aldı. Pek önemli gördüğü ve hayatî bir değer verdiği bu işte başkalannı kullanmak da istemediği için zahmete katlandı, şehirde kollar gezdirterek bütün mültecileri toplath, kendi kudretine uygun bir debdebe ile toplantı yerine geldi ve yurd düşkünü zavallıları birer birer sorguya çekmeğe başladı. Her erkeğe soruyor du: Filibeden! îşin ne, san'atin ne? Güzel delikanlı gülümsedi: Benim elimden, dedi, her iş gelir. Kurdu ininde yakalar, tavşanı iple av lar, kartalı okla vurur, tor atlan kedi haline kor, boğalarla güreş yapanm. En inadcı şahinler, doğanlar avcumun içinde serçeye döner. Ormanda doğdum, ormanda büyüdüm. Bütün ömrüm avla geçti. Gözüm pek, yüreğim pek, bileğım pektir! İhtiyar bir evlenen bir genc muhakeme ediliyor Et ve ekmek Denizciler kongresi Filistin ve Kahiredeki kararlar kadınla fiatlarmda tenzilât Dünkü kongrede bazı Türk Kaptan ve Makinistler cemiyeti yıllık kongresi dün cemiyetin Reşadiye caddesındeki merkezınde yapılmıştır. Karada bulunan bütün deniz adamlarımızın ıştirak ettiği bu toplantı kısa bir yemek fasılasile sabah saat ondan akşam saat on vedi bucuea kadar devam etmiştir. Kongrede, Yüksek Deniz Ticaret mcktebini tesis eden kıymetli denizcimiz merhum Hamid Nacinin ölümünün her sene 6ir ihtifalle amlmas'na karar verdikfen sonra ruznamenin müzakeresine geçilmiştir. Yardım sandığında bulunan beş yüz liranın bir yardım olmak üzere derhal ölen denizcılerin ailelerıne tevzıi karar altına alınmış, gemi zabitanının daha esasMÜTEFERRİK lı ve daha şuurlu çalışmalan bakımından Karabükte yapılacak memur zabitan vezaif talimatnamesinin alâkadar makamlar tarafından bir an evvel tanzımve amele evleri Karabükte fabrika sahası haricinde le me\kii tatbika konulmasmın temenni yapılacak memur ve amele evlerıle şe edilmesi takarrür etmiştir. hir hastahanesi ; sinema; mekteb ve kaOlüm sandığı meselesi üzerinde de görakol binalarının plânları şehircilik mü rüsüldükten sonra gemicılerın, gemı sahitehassısı Prost tarafından hazırlanmış bi veya müessesesi tarafından isten cıkatır. Buradaki inşaata yakında başlanmak nlırsa gemicinın hakkını cemiyet avukatıüzere tertibat almmaktadır. r.ın takıb etmesi hakkındaki takrir müzaŞehrimize gelen Alman kere edilip kabul olunmuş ve idare heyeti serimı yapılarak şu zevat kazanmıştır: iktısad talebeleri Et ve ekmek narklarını tesbit ile meş gul olan komisyonlar toplanarak yeni fiatları tesbit etmişlerdir. Birinci nevi ekmek 10 kuruştan 9,75 kuruşa; ikinci nevi ekmek 9,5 kuruştan 9,25 kuruşa indirilmiş, francala fiatları ipka olunmuştur. Karaman eti toptan, 35 kurustan 33 kuruşa; perakende 40 kuruştan 38 kuruşa; sığır, toptan 27 kuruştan 25 kuruşa; perakende 32 kuruştan 30 kuruşa indirilmiştır. Dığer cıns etlerin fiatları ipka olunmuştur. Gerek ette, ve gerek ekmekte yapılan tenzilât yarından itibaren tatbik olunacaktır. Alman Yüksek İktısad ve Ticaret Mek tebi stajiyer talebelerinden 25 kişilik bir grup şehrimize gelmişt.r. Alman genc iktısadçıları dün Yüksek İktısad ve Ticaret Mektebimizi ve Türkofisi ziyaret etmişler, Türkofiste yarım saat kadar kalarak ticarî ve sınaî vaziyetımiz üzerinde izahat almıslardır. San'atin nedir, elinden ne gibi iş gelir, aç kalırsan karnını nasıl doyurur sun} Dülger, çilingir, marangoz, boyacı, nakkaş, demirci olduklarmı veya bu sanatlara benzer bir iş sahibi bulunduklarını söyliyenleri bir yana, ırgadlık kabilinden işler başaracaklarını veya çiftçi, ek mekçi, değirmenci olduklarını haber verenlerle Tanrı misafiri durumunda ka lanları bir yana ayırtıyordu. Çocuklarla kadınlar zaten başka biı köşeye kümelcndirilmişlerdi. Sabahtan öğleye kadar süren bu sorgu bittikten sonra birer san'at ve sınaat bileziği taşıdıkları anlaşılan kimseler grupunun başına bir gospodin dikti, bu adamlarm Sofya hemşerisi muamelesi göreceğini ve bundan böyle kendi yurdlarında imişler gibi davranıp çalışmalannı, dükkân ve tezgâh kurarak hayatlarını kazanmağa uğraşmalarını tebliğ ettirdi. İkinci kümeyi ise bir bölük askerle ihata ettirdi yeni kral avlamak isfediğine şüphe yokve kendilerine şöyle bir nutuk verdi: tu. Kara Abdurrahmanla at üstünde sen Sofya, Türklerin kervansaraylan defa görüşürken bu karan almış ve hegibi garibler için kurulmuş bir yer değilmen kılığını değiştirerek yola çıkmıştı. <lir. Biz ancak kendi yağımızla kavruluNeş'esi yerinde ve azmi de çok zinde idi. yoruz, karnımızı güç doyuruyoruz. Size Gerçi Dimetokada olduğu gibi yanında yerecek ekmeğimiz yoktur. Onun için kuvvetli bir rehber bulunmuyordu, Edirşehri bugün terkedeceksiniz. nede olduğu gibi de yirmi seçkin arkaOnlar, o zavallılar bir ağızdan ferya daşla Sofyava gelmiş değildi. Fakat geda başlayınca ilâve etti: ne pervasızdı, binlerce yabancı ve daş Haşmetlu Çar hazretlerinin hazî man arasmda tek başına büyük işler banesi zengindir, toprağı da geniştir. Onun şarabileceğinden emin görünüyordu. yanına gidin, sığının! O, beş on giindenberi Sofyada bulu Askerler, onlan şehir dışma doğru sü nuyordu, muhacirler arasmda yatıp kalkrerken çocuklann zengin evlere dağıtıl makla beraber şehir halkı ile sıkı bir temasmı, ersiz kadınlann da kiliselere yer masa girişmişti. GüzeHiğile, cesur bakışleştirilmesi emrini verdi ve kadmlara bir larile, pehlivanvari yüryüşile herkesin geçid yaptırarak ıçlerinden yüzce güzel, dikkatini çektiğinden yanlarına sokulduboyca bosça ahmlı olanlardan bir düzine ğu her şehirliyi dileğine göre bülbül gibi kadarım da saraya yolladı. Şimdi bir söyletmekte güçlük çekmiyordu. Bu sayükten kurtulmuş, Sofyayı da Türk isti yede Prens Yafoka'nm meşrebi, âdetlâsından kurtarmış gibi memnundu, neş leri, temayülleri hakkmda mükemmel bileli bir gururla atına binecek ve sarayma gi elde etmişti. Onunîa yüzleşince kul dönecekti. İşte bu sırada yakışıklı ve pek Iandığı dil, takındığı tavır da işte bu K\yakışıklı bir genc, koyun derisinden ya giden ileri geliyordu. Çünkü prensin ava pılma kalpağını koltuğunun altına ala meraklı olduğunu ve hele şahin, }'ahud rak, Allahın üzene üzene yarattığı zeha dogan ucurarak gökten kuş düşürmeğe bını uyandıran zarif endamını uzun etek pek özendiğini öğrenmişti. (Arkast var) li gocuğuna sararak ilerledi, Yafoka cenablarını selâmladı. Ben de, dedi, buraya sığınanlar danım. Fakat sorguya çekilmedim. Bıyıklan henüz mü terliyordu, yoksa makasla ve ustalıkla küçültülüp golge hah'ne mi konulmuştu, belli değildi. Fakat saçları, herhangi bir güzel kıza taç olacak kadar parlaktı. Gözleri, en magrur kad;n gözlerini kamaştıracak derecede lâtif görünüyordu. Yanaklannda hem bir erkek olgunluğu, hem bir kız inceligi gülümsüyordu. Fakat endam, tamamile erkekti, çeükten dökülmüşe benziyordu. Yafoka, Meryemin resimlerini heyecana düşürecek ve her kadm yüreğini mutlaka allak bullak edecek olan bu harikulâde güzel gencin karşısmda hayran hayran yutkunmaktan kendini alamadı, kamasıveren gözlerini sile sile kekeledi: Sen de, sen de muhacir misin? Evet haşmetpenah! Nereden kactın? Bursa (Hususî) Bir iki sene evvel dostu tarafından öldürülen meşhur umumhaneci Tatar Ayşenin bıraktığı büyük bir servete konan yaşlı bir kadının genc bir delikanlile evlenmesi üzerine doğan meraklı bir davaya Aslıye cezada devam edilcnektedir. Bu delikanlının iki çocuğu olan eski karısından aynlarak yaşlı kadınla evlendikten sonra onun servetini yemek ve emlâkini satmak iddiasile cereyan eden bu muhakeme çok mraklı bir safhaya girmiş ve şehirde birçok tanınmış kimselerin Yafoka, kendini bu kadar öven deli davaya isimleri karışmiş bulunmaktadır. kanlınm Türk korkusile yurdunu bırak Fakat suçlu genc bu iddiaları tamamen mış bir muhacir olduğunu düşünerek sor reddetmekte, başkalarınm bunları tertib ederek istifade etmiş olduklarını ileri sür mak ıstırarmda kaldı: mektedir. En son olarak bir bahçenin sa Bu kadar cesur, bu kadar yiğit, tılmasile meydana çıkan birçok pürüzlü bu kadar hünerli bir gencsin de neye eviişler mahkemece tahkik olunmaktadır. ni, barkını bıraktın, buralara kaçtın? Bazı avukatların da isimleri bu dava mev Türklerden korktum! zuuna karışmıştır. Suçlu sanılan genc, ken Niçin? disüe bu yaşlı kadının gizli nikâhlarını ki Çünkü Türkler insan avlamakta da min kıydığını söylemiş ve bilâhare bu niusta. Benim yayım onların kemanları ya kâhı medenileştirip tesçil ettirdiğini, şimnında çöp kalır. di bu kadının resmen nikâhlı karısı oldu Demek Türklerin yanında aşık a ğunu anlatmıştır. Bu celsede on kadar şatamazsın. hid dinlenmiş, bir kısmı kadın olan şahid Doğrusunu söylemek lâzımsa öyle. lerin ekserisi eski ifadelerine uygun ifadeBiz orman avcısıyız, kurd yakalanz, tav ler vermislerdir. Şahidlerden birinin bü 1 şan tutanz. Türkler, millet avlıyor, ülke yücü olduğunu ve türlü düzenbazlıklar yaptığını söyliyen genc koca, bundan sonavlıyor. Onlarla nasıl boy ölçüşürüz! Hakikat bu güzel ağızda çok güzel bir ra; isminin gazetelere geçmiş olmasın eda ve bir mana alryordu. Yafoka da dan bahsederek bunun menedilmesi talebunu sezdi, Türklerin onlardan korkup binde bulunmus'ur. Suclularm vekillerinden biri de bu dava safahatınm gazetelekaçmış olmasma rağmea < hakkını inkâr • re yazılmaması hakkmda bir karar veriletmiyen bu gencin şu doğru özlülüğü ve mesini taleb etmiştir. doğru sözlülüğü hoşuna gitti, çehresin Müddeiumumî muavini Reşad Türe, deki göz kamaştırıcı sabahatle endamınalenî celselerde cereyan eden bu muhadaki yürek hoplatıcı tenasübe ise adcta âşık oldu, onu sarayma alarak nedim keme safahatınm yazılmasını menetmek için ortada bir sebeb yoktur; bu gibi duyapmak arzusuna kapıldı. ruşmaların yazılmasını menetmiye de hak Adın ne, dedi, onu da söyle bakımız yoktur; gazetecilere, mahkemele kayım? re gelmeyin! diyemeyiz; mütaleasında Seril! bulunmuş ve Asliye ceza hâkimi Mümin Uğurlu isim. Zafen adını taşıd:ğın de, bu cihetin gelecek celsede düşünüleceazizin sanemi kadar güzelsin. O sanemi ğini bildirerek gelmiyen şahidlerin celbi Tırnova'ya getiren bahadırlar kadar da için muhakemeyi talık etmiştir. yigit yapılısın. Seni yanıma almak, hizSuçlu sanılan genc, gene kefaletle tahmetimde bulundurmak isterim. Haydi liye talebinde bulunmu«; fakat tahliye adiis ardıma. (1) lunmamıstır. Diğer suçlular evvelce kefaOkuyucularımız elbet anlamışlardır letle tahliye edilmişlerdi. Bunların yekuki kendini iyi bir avçı, iyi bir binici, iyi nu dörde baliğ olmaktadır. bir güreşçi olarak Sofya Prensi Yafokaya takdım eden, adının da Seril olduğuÜNÎVERSİTEDE nu söyliyen bu güzel delikanlı, bizim SeDoçentlerin imtihanı vindikti. O, Çirmen firarilerinin ve o firarilere ayak uydurarak yurdlarım bıraÜniversitede münhal bulunan 13 dokan bir alay sersem köylünün arasma çentlik için namzedlerin imtihanına katılarak bu büyük Bulgar şehrine gel dün başlanmıştır. İlk imtihan fransızmişti. Bir zamanlar Dimetokada oyna ca. almanca ve ingilızce dillerinden icdığı rolü burada da tekrar etmek ve bir ra edilmiştir. Nark komisyonları dün yeni fatları tesbit etti kararlar verüdi, yeni idare heveti seçiîdi ilistindeki bir milyon Arabm 400,000 Yahudi muhacirine ve Ingiliz idaresine karşı açtığı hayat ve memat mücadelesinin sonu gelmez bir harb şeklini alması üzerine, İngiltere hükumeti bir taraftan buraya bir çok yeni kuvvetler sevketmiş ve dığer taraftan da Filistin meselesini esasından halletmek için icab eden siyasî tedbirleri müzakere etmek üzere buradaki Ingiliz fevkalâde komiserini Londraya davet etmişti. Müstemlekât Nazırile Fevkalâde Komiser arasmda cereyan eden bu müzake relerin sonunda neşrolunan resmî tebhğde Filistine gönderilen ikinci komisyonun raporu tetkik edildikten sonra İngiltere hükumetinin bundan sonra Fılistinde takib edeceği siyasetin ilân edileceği bildiril miştir. C. H. PARTtSİNDE Parti nahiye kongreleri Cumhuriyet Halk Partisi nahiye kongreleri başlamıştır. Nahiye kongreleri ikmal edildikten sonra kaza toplantılarına başlanacaktır. talebelerin müsabaka imtihanına aid ev rakı tedkık eden komisyon faalivetini ikmal etmiştir. İmtihanlarda muvaffak Haydarpaşa gümrüğünde tesadüf edi olan talebenin listesi yakında Maarf len bir hâdise üzerine gümrüklerde bü Müdürlüklerine tebliğ edilecektir. tün kaplarm kü^ad edilmesinîn bildi Mekteblerde fazia talebe için rjldiğini yazmıştık. Haydarpaşa gümrütedbir|e;ç almacak ğündeki hâdisede kaçakçılık mahiveti Şehrimizdeki lise ve ortamekteblerdegörülmediğinden 107 lira gümrük farkı ile iktifa edilmiştir. ki talebe fazlalığı yüzünden yeni bazı tedbirlere başvurulmaktadır. Maarif Hastahanede öldü Vekâleti tedrisat ilerlemeden, birkaç Mecidiyekövündeki ilk mekteb hadegün içmde bazı lise ve ortamekteblerde melerinden Rasıme admda bir kadının yaralanarak hastahaneye kaldırıldığı yeni şubeler acacak ve orta tedrisat kad yazılmıştı. Yaralı kadm, kaldırıldığı rosunda nakil ve tayinler icra edeŞişli Çocuk hastahanesinde ölmüş, Adli cektir. ye tabibi Enver Karan cesedin defnine izin vermiştir. GÜMRÜKLERDE Haydarpaşa gümrüğünde hâdise Bu tebliğ, İngiltere hükumetinin Filistini taksim etmek ve Yahudi muhaceretme devam eylemek esaslarına kurulan siyasetinin değişmesi ihtimali olduğunu gösterdiğınden bütün Yahudi âlemınde büyük heyecan uyandırmıştır. Bu esnada Lon dranjı mühim gazetelerinden Deyli Ekspres'in neşrettiği bir haber bu heyecanı bir kat daha artırmıştır. Bu habere göre, İngiltere hükumeti Filistin arazasinide şimdiye kadar 400,000 Yahudinin iskânma imkân vermekle Arzı Mukaddeste bir Yahudi yurdu tesisine dair Umumî HarRiyasete eski Denizyolları müfettişi bin sonlarında Amerıkaya vermiş olduğu Şevket, ikinci reisliğe «Cumhuriyet» sü vadın tamamile ifa edildıği kanaatinde vari«i Süreyya Gürsu ve Nasuhi Ozok, dir. umumî kâtib «Karadeniz» başmakinisti Telâşa düşen Yahudi âleminin zoru üKâz'm Güney, muhasiblığe Necmeddin zerine Amerikan hükumeti, Filistinde Göktalay, azalıklara da Zeki Yörükoğlu, Mahir Çınar, Hayri, Nuri, Sezai, Şe mevcud vaziyetin ve siyasetin evvelce kendisine danışılıp muvafakati ahnmaksızın fik, Yekta, Süheyl ve Cevdet. değıştirilmemesi hakkında İngiltere hükuKÜLTÜR t$LERl meti nezdınde sıyasi teşebbüste bulunmuştur. Bu teşebbüs, Filistine Yahudi muhaLeylî meccanî okuyacak ceretinin devamına mümaneat edilmesine Amerika devletinin asla razı olmıyacağını talebe Maarif Vekâletinde, Lise ve Ortamek ve bu ıduiasının ahdî haklara dayandığı teblerde leylî meccanî okumak isteyen manasını ifade etmiştir. Amerika devletinin İngiltereyi Filistindeki eski politikasına devam etmeğe ve burada, beyhude yere sel gibi insan kanı dökülmesine teşvik ve teşçi eylemesi bütün Arab âleminde fevkalâde fena tesir yapmıştır. Bununla beraber Arab âlemi meyus değildir ve bütün AngloSakson âlemıne karşl mücadeleyi göze aldırmaktad'r. Vehbi isminde birisi, kendine Maliye Müfettişi süsü vererek Tahtakalede tüccar Salamona gitmiş, hesab defterlerini tetkik etmek istediğlni söylemiştir. Vehbi. hesabları tetkik ettikten sonra üç bin liralık bir vergi kaçakçıhğı tesbit etmiştir. Bu esnada. Salamon, bir müddet evvel ayni isimde bir şahsın Hayım admda birisine avni muameleyi yaptığını hatırlamış. ve Vehbiye sezdirmeden Hayıma telefon ederek kendisini maŞazasma çağırmıştır. Hayım gelince. Vehbivi tanıtmış. kevfiyetten polis haberdar edilmiştir. Vehbi, dün, Asliye DÖrdüncü Cezada muhakeme ve tevkif edilmiştir. Kendisine Maliye Müfettişi Edirnede turistik hareketler süsü vermiş Edirne (Hususî) Yakınyurd gezi lerı cümlesinden olmak üzere Edirne Turing ve Otomobil kulübünün Trakya gezilerine yeniden başlamyor. Kulüb idare heyeti son toplantısında, Cumhuriyet ba\Tamında İskeçeden şehrimize gelecek olan bir Yunanlı kafilesini karşılama ve ağırlama işlerini gö rüşmüş ve bu arada her pazar günü Trakyanm başka başka yerlerine ge ziler tertib etmeyi de karar altına ala rak bu M üç kişilik bir komiteye tevdi etmiştir. İlk kafile 16 ilkteşrin pazar günü Kırklarelin n Vize kazasma gidip gelecek ve yol üzerinde Kaynarca gibi bir takım şirin örnek kövlerile Türk Tavih Kurumu tarafından Vize hövüklerinde yapıİTiakta olan hafriyatı tetkik ede cektir. İskeçeden gelecek Yunan kafilesinin karşılanması icin zengin bir program hazırlanmaktadır. Dost Yunanlılar. Edirnede iki çün kalacak ve Cumhuri'^t ba\Tamının kutlulama merasiminde de hazır buiunacaklardır. Büyük Petro vapuru Karadenizden çıkarıldı Bükreş (Hususî) Vrangel ordusu na mensub askerleri Kırımdan Romanyava kacırırken Karadenizde batan (Büyük Petro) harb gemisi Sovyetler tarafından çıkarılmağa çalışıhyordu. Denizin dibindeki vapurun icine gıre bilmek mümkün olamadığı icin vapuru ikiye bölmek icab etmiştir. Harb gemısinm içinde Vrangelin kacırmakta olduğu hazinenin bulunup bulunmadığı meçhuldür. Varjurun enkazmı alıp gö türmek üzere Rusyadan hususî vapıu lar gelmiştir. Ç Eskişehirdeki Eğitmen kursu bitiyor (1) Bulgar tarihinin bir de Eflâk Bulgar Imparatorluğu safhası vardır. Bu im paratorluğu Eflâk boyarlarından A£an ve Petro Lsmmde iki kardeş, Bizans imparatorlarından Izak Anj zamanmda kurmuşlardı. Izak, bir muddet Bulgarları ve Ulariları tepeledi ise de büyuk bir haçh ordusunun başında Anadoluya geçmekte olan Alman İmparatoru Frederik Barbaros'la Asan ve Petro kardeşler oıyuştuklarmdan ve ona çarlıklarım tasdik ettirdiklerinden Bizans İmparatorunun vaziyeti fenalaştı ve Eflâk Bulgar Imparatorluğunun kurul ması da kolaylaştı. işte bu iki kardeş. Selânikteki ölü Aya Dimitri'nin Tırnova'ya gelip yerleştığmi halka ilân ederek dinî ve gafil bir heyecan uyandırdıklan gibi bir aralık yağma ettıkleri Edirnede de Aya Yani Seril'in sanemini bulduklarını iddia etmişler ve bu sanemi kendilerine payitaht yaptıkları Tırnova'ya getirerek halka göstermişlerdir. Dinî eşyadan, dinî hikâyet ve rivayetlerden istifade ederek halkı aldatmak polıtıkas' daha sonralarda da takib olunmuş ve Tırnova, bes on yıl içmde «mukaddes emanetler sergLsi» haüne konulmuştu. Yafoka'nm soylediği sozlerde işte bu hâdiselere tclrnih vardır. M. T. T. Arnavudlukta Kültür faaliyeti Tiran. (Hususî) Modern maarif sistemi sayesinde bütün Arnavudlukta halkın maarife karşı olan rağbeti seneden seneye artmaktadır. Bu sene mekteblere vuku bulan talebe hücumu karşısmda Arnavudluk Maarif Vekâleti mektebleri fazlalaştırmağa başlamıştır. Arnavudlukta 937/938 tedris senesinde ilk mekteblerin sayısı 642, öğretmen sayısı 1251 ve talebe mikdarı da 54,526 idi. Bu talebelerden 37.323 ü erkek, 17.203 ü kız idi. Geçen sene orta okul ve liselerin adedi 18 olup, bunlarda okuyan talebe sayısı 5.677 ve öğretmen mikdarı da 216 idi. Bu sene bu mikdarın yüzde 25 arttığı görülmektedir. Umumî Harbden evvel asıl ahalisi Alman olduğundan dolayı 30,000 kilometre murabbaındaki Südet mıntakasınin Al manyaya i'hakına vasıta olan İngiltere nin; ayni mesahadaki Filistinin, hatta sonradan gelen 400,000 Yahudi muhacirinin de çıkanlmaması şartile eski ahalisi Dört arkadaş arasında kavga olan Arablarm elinde kalmasına razı olTophanede Boğazkesen caddesinde maktan imtiaına Arab dünyası bir mana Bostanici sokağında 8 numaralı evde o verememektedir. turan Said oğlu Reşid, Galatada MumKahirede toplanan Arab ve îslâm konhane caddesinde oturan Hamza oğlu gresi, kat'î kararlarını vermiş ve Mısır Hayri, Yusuf oğlu İhsan ve Hasan isKralı Farukla Filistin mücadelesini idare mindeki şahıslar biribirlerile kavgaya eden ve şimdi Suriyede misafir bulunan tutusmuşlardır. Gavga kızışmca Hayri. Kudüs Müftisine teşekkürlerini beyan eyReşidi kolundan ve kulağmdan, Reşid emiştir. de Hayriyi sağ kaburga kemiklerinden Kararlar şunlardır: yaralamıştır. Bunlarm hepsi de yakalan 1 Umumî Harbde Ingiliz Başvekimıştır. li Balfour'un Filistinde bir Yahudi yurÇeşme sahillerinde batan dunun tesisine dair Amerikaya yapmış olduğu vaid ve beyanat müslümanların gemiler çıkarıhyor nazarında her türlü hükümden sakıttır. îzmir (Hususî) Çeşme ve 2 Filistine Yahudi muhaceretinin Foça karasularımızda senelerce evvel batdevamına derhal nihayet verilmelidir. mış olan muhtelif gemilerdeki altm, gü3 Filistin hiçbir suretle taksim edilemüş ve diğer kıymetli esyayı çıkarmak ümez. zere hükumetin müsaadesini almış olan 4 Filistinde, Arablarla Yahudilerin Mahmud Alanyah namındaki zat, bugün, nüfuslan nisbetinde intihab edecekleri ismini bildirdigim sahillerde faaliyete geçmektedir. Maliye Vekâleti namına da üç parlamento ve bunun kuracağı hükumet, memur, taharıiyata nezarete memur edil İngiltere ile icab eden muahedeyi akdedemiştir. Dalgıçların hepsi, taharriyet yapı cektir. lacak verlere gitmislerdir. 5 Siyasî mahkumlara ve tnenfilere umumî af verilmelidir. 6 Arab âlemile îngiliz împaratoruğu arasmda sulh ve iş birliği ancak yukarıdaki şartlann yerine getirilmesile mümkün olacaktır. Kongre dağılmış olmayıp daimî bir komite ile bu kararların tatbikına nezaret edecektir. Müstakil ve gayrimüstakil bütün müslüman hükümdar ve şefler bu şartlann yerine getirilmesi için nüfuzlarını istimale davet edilmiştir. Arab âlemile Anglo Sakson âlemi, Yahudiler yüzünden artık karsı karşıya gelmiş bulunuyorlar. j Maharrem Feyzi TOGAY Eskişehir ve Arifiyede altı ay evvel açılmış olan köy eğitmen kurslan bu aym sonunda nihayete erecektir. Kurslara devam eden 75 eğitmenden 25 i Bilecik, 50 si de îzmit köylerine aiddir. Kurslarda, en pratik şekilde, tarla, bahçe ve hayvan yetiştirme usullçri görea eğitmenler yazife alacakları köylerde zi raî işleri organize edeceklerdir. Arifiyede kızlar için de bir köy eğitmen kursu açılması kararlaşmıştır. Kurs için yeniden ve modern tesisatı haiz bir bina inşa edilmektedir. înşaatı ikmal edilir edılmez kurs faaliyete geçecektir. Yukarıki resim, eğitmenleri f aaliyet halinde göstermektedir. C u m h u r iyet Abone şeraiti: NUshası 5 kunıştur. Türkiye Haric için için Senelik 1400 Kr. 2700 Kr. » 750 • 1450 Altı aylık » 400 > 800 Üc ayhk 150 > Yoktur Bir aylık