Müşahedeler : Deliorman Türklüğü nasıl kayboluyor ? 1 Yazan: AHMED HALIL E CUMHURİYET 2 Birinciteşrin 1938 Duymadıklarımız ve bilmediklerimiz Askerlik işleri Şubeye davet ) Iğne ile kuyu Bugünkü Romanya ve Bulgaristan arasında taksim edılmış olan Deliorman mıntakasını yakından bilenler, bilhassa son yıllarda buralarda seyahat edenler bu mıntaka Türklüğünün gittikçe nası silinmeğe, kaybolmağa başladığını da müşahade etmişlerdir. Bununla beraber, vani bir taraftan Türkiyenin göç siyasetine, diğer taraftan bilhassa Bulgaristan tarafından takib edilen temsil siyasetinin ilerlemesine rağmen, buralardaki Türk lük rengi hâlâ kuvvetlidir. Gerçi Deliorr man kasaba ^ e köyleri içinde yükselen minareler dünkü kadar çok değildir, bunların sayısı gittikçe azalıyor. Şehirlerde beledî teşebbüsler bahanesile, köy lerde başka yerierden getirilen yabancıların çoğalması ve yerlilerin hicreti yüzünden artık mınareye ihtiyac kalmıyor. Bununla beraber, Deliorman denilen Tiirklük nuntakasından geçtiğiniz zaman, alınan intıba Torostan, Haymana ovasından, Pasın yaylasmdan alman intıbalar kadar canlı ve kuvvetlidir. Bu arada gittikçe daha çok beliren yeni bir manzarayı çizmeği de ihmal etmiyelim: Deliorman diyan, yavaş yavaş rengini kaybediyor. Gerek Türkiyece takib edilen göç siyaseti, gerekse bundan hoşlanan Rumen ve Bulgar şuuru, nihayet altında bulundukları yabancı hâkimiyeti hergün biraz daha kendilerine yabancı hisseden Bulgaristan Türklüğünün bir an evvel ana vatana gelmek temayülü, dünkü ve bugür.kü Deliormanın rengini değiştirmektedir. Bir zamanlar, yerli münevverlere bir «Deliorman Türk Cumhuriyeti» idealini aşılıyacak kadar kuvvetli olan millî ve harsî çizgiler artık kayboluyor. Buna biz ne iyi, ne de fena hükmünü vermek istemiyoruz. Sadece küçük bir Türklük ülkesinin, gittikçe Türklükten nasıl sıyrılmağa başladıgını bir vâkıa olarak işaret etmekle kalacağız. Bu vâkıa nasıl cereyan ediyor? Deliorman kasaba ve köylerinin dünkü ve bugünkü içtimaî çehrelerini çizmek, hareket halinde bulunan bir hâdıseyi yarın daha iyi anlamağa yardım edecektir. Dehormanda seri bir cevelân yaparken tesadüf beni Rumen Bulgar hududu üzerinde ve Bulgar arazisınde küçük bir Türk köyüne sevketti. Orada tanıdık köylü bir Türk ailesi içinde geçirdiğim günler, ayni zamanda bana orijinal Türk köyünün sosyografisini şöyle bir çırpıda çizmek fırsatını da verdı. Bunun hikâyesi, Deliorman mıntakası Türklüğünün, tarihî zaruretler ıcabı olarak, nasıl silinmeğe başladıgını müşahhas surette gösterecektir. I Kokarca köyü: Varna ıle Pazarcık arasını birleştiren hat üzerinde, Varna'nın şarkı şimalisinde bulunan bu köy bugün Bulgar idaresine tâbidir. Trenle 4 saat mesafededir. Köyün şimalinde Oborişte admı taşıyan bir hudud istasyonu, cenubunda Deliormanın parçalarından bir orman, garbında ismi bugün de «Kurdderesi» olan bir dere vardır. Dereyi köye bağlıyan burunun adj «Dikburnu» dur. II Köyün tarihi: Köyün Türkleri arasmda, köyün tarihine dair olmak üzere dolaşan bir halk menkıbesine göre: Bundan yüz elli kadar yıî evvel Osmanpazar kasabasmdan ge len bir yürük kafılesi bugün köyün bulunduğu sahayı vatan edinmiş ve köyü kur muştur. İsmine gelince köyün ormanlık olan sahasından fena bir koku geldiğini, daha evvel vuku bulan bir vak'a neticesinde buralarda bazı insan cesedlerinin kaldıgını, bu yüzden yeni kurulan köye «Kokarca» adının takıldığım hikâye ediyorlar! Bu hikâyenin müsbet değeri olup olmadığını münakaşa etmeden sadece halk muhayyilesinin bulunduğu yerin admı kendi tarzma göre, nasıl izah ettiğini gösteriyoruz. III Köyün nüfusu: Bugün köyde 220 ev vardır. Bunun 40 ı Türk, 170 i Bulgardır. Bulgar ev lerinin bu çokluğu, Romanyadan Bul garistana vâki olan Bulgar muhaceretinin neticesidir. Köyün bundan evvel Türkiyeye hic ret etmiş Türk hane adedi 1922 de 20, 1926 da 25 tir. Şimdi köyde bulunan Türkler de kendilerini Sofya Türk elçiMindeki göç defterine kaydettirmişler dir. Türkiyeye göç edenlerin yerlerini, yok pahasına, Romanyadan gelen Bul garlar elde etmektedirler. Her yıl, Bulgar evlerinin sayısı artmaktadır. Bugün köyde bulunan 40 Türk hanesi, önümüzdeki yıllar zarfmda tamamile Türkiyeye göc etmeğe hazırdırlar. Muhacir sayısmın tnhdid edilmesi, göç işini geciktirmektedir. Bu arada köyün adı şimdiden değişmiştir. Posta muhaberatında Kokarca adını kullanmak yasaktır. Boyana, dünkü Kokarcanın yeni adıdır. Fakat yalnız Türkler arasmda değıl, Bulgarlar arasında da hâlâ eski isim kullanılır. Sade resmî tâbir olarak yeni isim yaşıyor. IV Köyün iktısadî hayatı: Kokarca, oldukça münbit bir sahadır. Köyü geçindiren istihsal vasıtası başlıca mısır, gündoğdu, çavdar...dır. Gündoğdu çiçeği, hususî bir yağ için ekilmektedır. Mısır ki bu havali Türkleri misir şeklinde telâffuz ediyorlar Karaormamn bu havalisinde geniş bir zer'iyat sahasmı i§gal etmektedir. Köyün, umumî Bulgar kooperatif şirketine bağlı bir kooperatifi vardır. İstihsal maddeleri, bu kooperatif vasıtasıle satılır. Umumî Bulgar kooperatifinin propaganda organı olan ve Kooperator adını taşıyan gazetenin bu köyde beş abonesi mak pek çok kimselerin zihnini işgal evardır. den bir mavzudur. Bu meyanda bir AlV Köyün kültür hayatı: man mühendısi de düşünüp taşınmış, bir Kokarca köyünün 40 evden ibaret proje çizmiş, diyor ki: « Bu işe bir tek çare var. Avrupa ile Türklüğü için ahşabdan küçük minareli bir camii vardır. Cami, köyün kuruluşu Afrikayı birleştirip bir Atlantıp yapalım. kadar eski imiş. Köyde Bulgar bulun Akdenızi, Cebelüttarık'a bir baraj yapamadığı zamanlarda ve henüz muhaceret rak, kapatalım. Bu sayede denizin sevivâki olmadığı sıralarda muntazam maaşlı yesi 200 metre alçalır; Avrupa 500,000 hatibi bulunan Kokarca, bugün, hatibsiz ve Afrika 2 milyon kilometre mürabbaı ve imamsızdır. Müşahedelerıme göre, köy toprak kazanmış olur. Bu kâfi değil. bugün hu ihtiyacı pek de hissetmiyor. Sahrayı suya boğalım, münbitleştirelim. Sahra kumları, yağmurdan sonra, yeşil Kışın, oldukça canlı bir dinî hayat yaşaot vermek hassasına malıktir. Kaybetdıklarını Türk köylüleri hikâye ediyormek üzere olduğumuz menabii bundan lar. Yazm yalnız cuma namazı için topbaşka türlü ele geçirmeğe imkân yoklanjhyor. Bir de evlenme işleri için imama ihtiyac oluyor. Bulgar idaresi, imamAlman mühendisinin bu fikri etrafmları askerlikten muaf tutmaktadır. Asıl da dedikoducular değil, taraftarlar, hem köy, bugünkü gelirıle (yani 40 Türk hade pek hararetli taraftarlar toplanmış, nesinin gelirile) imam geçindiremediği dersem inanır mısınız? Ve bu taraftariçin civardaki daha zengin köylerden ara lar hep ilim ve fen adamları, Bu netice sıra gelen imamlara bu ihtiyaclannı gör karşısında, beşeriyetin ya hakikaten büdürmektedir. Cami, tamire muhtac bir yük bir felâkete doğru gittiğine, yahud haldedir. da serab peşinde koşacak kadar çocuklaşmış âlimler eline kaldığına yanmak Bulgarlara gelince, onlann kilisesi yokıcab ediyor. :ur. Zaten köyün asıl sekenesi değildir Eğer, dünyanm kıtlıktan kurtulması, ler. Yerli Türklerin hikâyesine göre bu Alman mühendisinin iğnesile kazılacak Bulgarlar, vaktile köye yerleşmiş olan Cebelüttarık ve Sahra kuyusuna kaldıyyürük ağalarının yanlanndaki uşaklardı. sa... Bu uşaklar, Bulgarcılık hareketi başladıktan sonra, Türk ağaların yanıbaşla rında ev kurarak ve evlenerek bugünkü İnsan öyle haki köy Bulgarlığının nüvesini kurmuşlardır. katler işitiyor ki Sonradan buraya yerleştinlen Romanya yenilik diye öne Bulgarları bu sayıyı artırdılar. Bugün 170 sürülen her şeyı eve baliğ olan Bulgarlar, bu vaziyette şüphe ile karşılıyahenüz bir köy kilisesi vücude getirememiş cağı geliyor. Fen âlerdir. Pazar günleri civar köylere gidip lemine yirminci abadete iştirak edenleri bulunur. Bazan sırda doğmuş sandığımız nice şeyleseyyar papazlann meselâ ölüm vukua rin müzelik ecdada tında gelip geçtiği görülür. Başka köyler sahib olduğu söy de bulunan papazlara hükumet tarafın lendi, hatta isbat dahi edıldi. Meğer, dan maaş verilir. İmamlar bu maaştan mürekkebli kalem de bu eski «mahlu mahrumdur. Onlar ancak Müslüman kattan» imiş. 300 sene evvel gelmiş, halkm cemaatçe yaptığı yardımla geçi göçmüş, şimdi bâsübâdelmevte mazhar olmuş; belki de tenasüh etmiş. nirler. Avrupada nüfusun haddınden fazla arttığını bar bar bağıranlar var. Hesab etmişler, 1000 senede bu artış 470 milyonu bulmuş. Amerıkalı bir âlim de, msanlarm, ellerindeki enerji menabimi, bir mumun iki ucunu birden tutuşturan bir insan müsrifliğile sarfettiklerini söylüyor. Yakmda bütün enerjilerin tükeneceği korkusile beşeriyetin şimdiden bü yük bir hercümerce düşmesıne mâni ol Emindnu Askerlik. şubesınden: 1 938 teşrın celbinde ıkı sene ve daha fazla hızmete tâbi olanlarla bir buçuk senelık gayrııslâmların şubede toplanma gunu birınciteşrınin 25 incı gunudur. 2 Bunlardan bedel vermek istıyenlerin bedelleri birincıteşrınin 24 uncü gunü akşamına kadar kabul olunacaktır. 3 Askere sevklerı ıcab edenlerm davetiye cetvelleri mahalle mumessülerine gönderilnuştir. *** Emlnönü Askerlik şubesınden: 938 teşrm celbi aşağıdakı sınıf ve doğumlulardan yapılacağından sevke tâbı her mükellefm hazıruklarmı yapmaları ilân olunur. 1 Tetanil sınıflann bakayaları ve 36 ncı madde hukmune gırmiş yoklama kaçağı ve saklılardan muamelesı tekâmul etmiş olanlarla birlikte bugune kadar asfeerliklerini yapmamış piyade smıfmdan 316330, süvari,' topçu, olçme, istihkâm, muhabere; mızıka, demiryolu, nakliyat, tank sınıfından 316332; hava, g^mıruk, muhafaza, orman koruma, harb sanayıi, jandarma, denlz smıfmdan 316333 dahll dogTimlular. 2 Toplama günu ve bedel gunu ayrıca bildirilecektir. *** İngiltere Çekoslovak ihtılâfı ve Çemberlayn'in faaliyeti dolayısıle derin bir heyecanla h'âdiseleri takib eden halk Doving Strett'te havadis Bakırköy Askerlik şubesinden: bekliyor. 1 Birinciteşrin 938 celbinde piyade sımfından 316330 doğumlu ve ıkı senelik hizmete tâbi erattan 316331 doğumlular, bunlar kâfi gelmezse naksanı 332 doğumlulardan tamamlanacaktır. 2 Hava, gümruk, muhafaza, orman koruma, harb sanayil, jandarma ve denız sınıflan için 316332; kâfi gelmezse 333 doğumlulardan tamamlanacaktır. 3 Gayriislâm 313331 doğumlular. 4 Tekmil sınıfların 316333 doğumlularm bakayaları ve yoklama kaçaklan sevkolunacaktır. 5 Denlz ve Jandarma sınıflarmm şubede toplanma gunu 14/10/938 ve diğer sınıflar için 25/10/938 günudur. 6 Deniz ve jandarma sınıflarından bedel vereceklerin bedelleri 13/10/938; diğer sınıflardan bedel vereceklerin de bedellert 24/10/938 akşamıaa kadar kabul ediiecektlr. *** Sarıyer Askerlik şubesinden: 1 938 birinciteşrin celbinde 316330 dahil gayriislâm erat ve topçu, süvari, istihkâm, muhabere, demiryolu sınıflarından 316333 danil doğumlular ve hava smıfm^ dan 316333 dahil doğumlular silâh altma Prag Münih kararmdan evvel Süctet mıntakasından bir manzara; alınacaktır. 2 Birinci maddede yazüı doğum ve sıAlelâcele istihkâm yapmağa çalışan Çekler. nıflara mensub eratm ve gayriislâm bedel eratmın sevk vaziyetlerıni tesbit ettirmek üzere 17 birinciteşrin 938 pazartesi gunü saat onda şubede hazır bulunmalarL •ı* H* T* Mürekkebli kalemin ceddi Kokarcanın oldukça eski bir Türk ilk mektebi vardır. Dört sınıf (ki yerli Türkler smıfa klas diyorlar) dan müteşekkildir. Burada bugün erkek, kız 25 çocuk okumaktadır. Dersler türkçedir. Yalnız «Vatan bilgisi» bulgarcadır. Bununla beraber bugünkü Türk çocuklan müketnmel bulgarca öğrenmektedirler. Köyde teşkilâtı çok iyi ve kuvvetli bir Bulgar ilkmekfebi vardır. Burada 95 Bulgar çocuğu okuyor. Devlet tarafın dan maaşlan verilen Bulgar muallitnleri vardır. Türk muallimlerinin maaşlan ise, Türk cemaati tarafından para ile değil, ayniyat suretile tediye edilir. AHMED HALIL Mekteblerde spor Genclerin bedenî inkişaflarma ehemrniyet veriîecek Maarif Vekâleti, önümüzdeki ders yılı çinde tatbik sahasına konmak üzere lıse e ortamekteb çağmdaki genclerin bedenî nkişaflarını temin maksadıle geniş bir dman programı hazırlatmıştır. Bu programm esası, ortamekteb ve liielerdeki genclerin kendi mektebleri ve unların haricinde nezahetile tanmmış oan spor kulüblerinde takib edecekleri por hareketleri hakkındadır. Şimdiye kadar ortamekteb ve liselerde tatbik olunan jimnastik müfredat programma bazı lüzumlu mevad ilâve olunmuştur. Bu arada spor ve jimnastik levazımı noksan olan mektebler, bütün eksiklerini :amamhyacaklar ve mümkünse talebenin kapalı ve yağışlı havalarda spor ve jim nastik hareketi yapmalarına elverişli kışık salonlar vücude getireceklerdir. Yeni esaslar dahilinde faaliyete başlıacak olan jimnastik muallimleri, talebenin sıhhî vaziyetile de yakından meşgu! olacaktır. O devirde, bugün bizim stilo dediğimiz mürekkebli kalemin adı «bitmez kalem> imiş. Holanda'da, Jubinal isimli bir âlim, 1638 senesmde iki Holandalınm Parise yaptıkları sevahate dair olan hatıratmı ele geçirmiş. Bu hatıratta şöyle deniliyormuş: «Rahat yazı yazmak için harikulâde güzel bir şey icad eden bir adamı görmeğe gittik. Bu adam, gümüşten kalemler yapıyor, içine mürekkeb koyuyor. Bu mürekkeb hiç kurumuyor ve kaleme başka mürekkeb koymağa lüzum kal madan yanm sahife yazı yazılabiliyor. Eğer bulduğu sır revac kazamrsa, herkes bu kalemden bir tane edinmek istîyeceği için, kendisi az zamanda zengin olacaktır. Biz de bir iki kalem ısmarladık. Kalemleri, meraklılara, on ve on iki franga satıyor.> «Güneş altında yeni bir şey yokfur> sözü pek doğru. Yalnız «vakitsiz öten horozun başını keserler> sözünde de büyük bir hakikat var. Kemale ermeden doğan her şey, işe yaramadan ölmeğe mahkum. 300 sene evvelki insan ellerine kaz tüyü kalem daha ziyade yakışıyormuş. Çocuklan himaye Balkanlar kongresi Belgradda açılacak Belgrad (Hususî) Balkanlararası çocuklan himaj'e kongresi Belgradda açıldı. Kongre ayın sekizine kadar devam edecektir. Bütün Balkan memle ketlerinden gelen murahhasların işti rakile toplanan bu kongrede Balkan memleketlerindeki milyonlarca bakımsız çocuğa aid birçok meseleler görüşülecektir. Bugüne kadar Balkan mem leketlerinde çocuklan himave husu sunda tatbik edilen sistem ve usullerle ve bu usuller sayesinde erişilen neticeler bir sergide teshir edilmektedir. Beyoğlu yerli Askerlik şubesinden: 938 teşrın celbinde muvazzaf hizmetlerlnl yapmak için sevtoe tâbi bulunan sınıflap aşağıya çıkarılmıştır: 1 316330 (dahll) doğumlu bir buçuls senelıkler ve bunlarla muameleye tâbi buı lunanlar. 2 316332 (dahil) doğumlu iki senelifr* ler ve bunlarla muameleye tâbi bulunanlar. 3 316333 (dahil) doğumlu hava, güm* rük, orman koruma, harb sanayıi, jandar* ma, deniz smıfmdan bulunanlar. 4 Gayri islâmlardan 316331 dahil do« ğumlular ve bunlarla muameleye tâbi bulunanlar. 5 Tebdilihavalı olup da tabdilihavaları bitmiş olanlar. 6 Deniz ve jandarma sınıfının toplama günü 14/10/938 cuma gunudur. 7 Bu sınıflardan bedel vereceklerin bedelleri 13/10/938 perşembe gunü akşa mına kadar alınacaktır. 8 Deniz, jandarmadan başka sınıfların Almanya Son Südet hâdiseleri üzerine Almanyaya iltica eden Sü toplanma gunu 25/10'938 salı gunudur. 9 Bu sınıflardan bedel vereceklerin de det muhacirler. bedellerı 24/10/938 çarsamba akşamına kadar alınacaktır. Işbu ilân edüen doğumlulardan toplan ma gunu akşamma kadar gelmıyenler hakkmda askerlık kanununun ceza maddeleri tatbik olunacaktır. Beyoğlu ybancı şubeslnde bayıdlı yabancı eratuı dahi bu kayıd dahilinde muracaatleri lâzundır, *** Beşiktaş Askerlik şubesîrıden: Her sene olduğu gibı onumüzdeki birinciteşrin 938 ayında henüz askere çağrılmamış ve çağrıldığı halde sıhhî ve sair kamınî sebeblerle geriye bırakılmış veya gelmiyerek bakayada kalmış veya nuhus siciline geç kaydedümiş veya vaktinde yaşıdlarıle son yoklamıya gelmiyerefc yoklama kaçağı vaziyetmde kalmış ve bilâhare muayeneleri yaptırüarak sınüları ayrümış ve henuz sevkedilmemiş 216 doğumundan 330 dahil doğumuna kaıdar piyade sağlam islâm ve 316 doğumundan 331 doğumuna kadar sağlam gayri islâm 316 doğumundan 332 dahil doğumuna kadar süvari, topçu, istihkâm, muhabere, demiryolu, mızıka, naklıye; 316 doğumundan 333 dahil doğumuna kadar hava, deniz, jandarma, harb Almanya Bavyerada teşekkül eden Südet gönullü kıt'alarmdan bir sanayii, tank eratile 3 ay ve daha ziyade hava tebdıli alarak şube emrine girmiş ve müfreze. hava tebdili bitmiş erattan jandarma ve deniz sınıfmm 14 birinciteşrin, djğer sınıfların 25 birinciteşrin 938 gunünde müretteb oldukları birlıklere sevklerine başlanacaktır. Çağrüan günde şube merkezinde bu lunmaları, gelmiyenlerin kanunun emrettıği hapıs cezasile cezalandırılacakları ve bunlardan bedel vereceklerin jandarma ve deniz sınıfmm 13 bırincıteşrin, diğer sınıfların 24 birinciteşrin 938 akşamına kadar behemhal bedellerini vermiş bulunmalan ve bu gunlerden sonra bedel vermek istiyenlerin bedellerinin almmıyacağı ilân olunur. Fot o Magazin 6 ncı sayl çıktı. Yahya Kemalin (Mihrâbâd) şiirini okuyunuz. Italyada yağmurların hasaratı Roma 1 (a.a.) Dün, Napoli bölge sine yağan şiddetli yağmurlar mühim hasarlara sebeb olmuştur. On bir ölü İngiltere Umumî seferberlik âmiri olan İngiliz Anavatan ve birçok yaralı vardır. büyük gemileri, açık denize çıkıyorlar.. filosunun