20 Temmuz 1938 CUMHURÎYET Filistinde harb salgını Simdi tethiscilere karsı mücadeleyi meşhur bir şef idare ediyor Fakat binlerce fedaisile çölde oturan meçhul bir asi reisi Ingiliz ordusunu çok meşgul ediyor Mançuriye giren Sovyet askeri geri çekilmezse Duçe, Italya için Tuna Japon ordusunun harekete geçeceği bildirildi hazvasınm büyük ehem[Baştarafı 1 inci sahifede] birinde adaya çıkmışlardır. Çin kuvvetmiyetinden bahsediyor hâdisesi hakkındaki müzakerelere vazı lerinin geldiğini gören ve Japonlar tara yed etmek üzere bugün tayyare ile MosRoma 19 îtaiyan ve Macar devlet adamları arasındaki görüşmelere dün öğleden sonra iki saat müddet devam edilmiştir. Bu müzakerelere M. Mussolini, M. İmredi, Kont Ciano ve M. dö Kanyo iştirak etmişlerdir kovaya hareket etmiş olduğu haber ve rilmektedir. Tokyo 19 Havas ajansı muhabirinden: Bir gazete haberine göre Sovyet makamatından Sovyet Mançu hududundaki münaziünfih mıntakadan Sovyet askerlerinin derhal geri çekilmesi taleb edümiştir. Bu talebe, ademi is'afı haline muzaf bir tehdid terfik edilmiş olduğu söylenmektedir. Ayni habere göre Sovyetlerle Mançuko arasında hâdisenin bir hal suretine raptedilmesi maksadile müzakerelere devam edilmektedir. Bu münakaşa etraf.rtdaki hava gerginliğini muhafaza etmekte ve Tokyo'da hâdisenin sümul peyda etmesinden endışe edilmektedir. Tokyo 19 Röyter muhabiri bildiriyor: Çanhufeng tepesinin Sovyet askerleri tarafından işgali keyfiyetinin ikinci bir Lukuçido hâdisesi olmasından umumî surette korku izhar edilmektedir. Maîum olduğu üzere Lukuçido hâdisesi, Çindekı muhasamata sebebiyet vermişti. Sovyetler Birliği Mançuko hududunda havanın gayet tehlikeli bir mahiyet arzettiği söylenmektedir. Mançuko ve Kore hududlarının muhafazasına menıur makamlar, Mançuko hududunu ihlâl ettiklerini ileri sürdükleri Sovyet kıt'alarının derhal geri çekilmesini taleb etmişlerdir. Japon membalarından müstacel kaydile gelen haberlere göre, bu makamlar, Sovyet askerlerinin kendilerine bildirilen talebi is'af etmedikleri takdirde, şiddetli ve kat'î bir surette hareketle tehdid eylemektedir. Hâdisenin mahallinde halledilmesi için başhyan Sovyet Mançuko müzakerelerinin de kesilmiş olduğu bildirilmekte dir. (a.a.) Macaristan İtalyan yakınlaşması Japonya Rusyayı tehdid ediyor fından fena muamelelere maruz bırakıl mış olan ada halkı, Japon kıt'alarına, kılıclar, demir çubuklar, gürzler, taşlar ve sopalarla hücum etmişlerdir. Bu kargaşahk esnasında ve Japon tayyarelerinin bombardımanına rağmen Çin kuvvetle ri de cepheden yaptıkları bir taarruzla düşmanı perişan etmişlerdir. Adada teşekkül etmiş olan sahte hü kumetin bütün azaları esir edilerek idam edilmişlerdir. Namoanın istirdadı, Kvantungun yirmi mil cenubunda olan Svatov limanmın emniyetini artırmaktadır. KÖŞE PENCERESiNDEN Ölen smaatler ve J san atlar Duçe'nin ve M. İmredi'nin nutukları Filistinde, ağaclara çıkarak Arablan cihada teşvik eden hocalar Parisl£ çıkan L.întransigeant gazete Sİnin Filistin hususî muhabiri »Hayfadan şu mektubu gönderiyor: İki senedenberi salgın şeklinde devam eden harb, birkaç aydanberi tethiş halini aldı. Tel Aviv'in en kalabalık bir sokağından bütün süratile geçen bir otomobilden, yolcuların üzerine siyah bir taş parçası atıldığını görüyorsunuz, akabinde bir infilâk. Beş kişi ölü olarak yere seriliyor ve otomobil, göz açıp kapayıncıya kadar uzaklaşıyor. Bir öğleden sonra saat ikide, Hayfa hastanesi koğuşlarından birine uç dci.t Arab giriyor. Bir yatağa yaklaşıyorlar, bir hastaya doğru iğiliyorlar ve rövolver kurşunlarile vücudünü del'l: deik ediyorlar. Hasta, bir gün evvelki çarpışmada ölümden kurtulan bir yaralıdır. Kudüs sinemalarından birinde, istirahat esnasında, localardan bir bomba atılıyor; yaralananların heddi hesabı yok. Yafa kapısındaki çarşıda, kalabalık ortas:nda bir adam, sırtından yedıği bir hançerle yere yuvarlanıvor. Otobüslerin geçtiği yolların altına lâğımlar kazılıyor; dağlarda otomobillere yaylım ateşi açılıyor; binbir zahmetle yetiştirilen orman lar, gece karanlıgında alev alev yanıyor; sayısız projektörlerin kuvvetli ışıklarla yaladığı kırlarda, vakit vakit silâh takırdılan işitiliyor. Filistinin 1938 temmuzunda yaşa'lığı hayat işte bundan ibarettir. Bugün zabı tanın neşrettiği bir beyannamede, Hay fa Kudüs yolunda asayişsizlik bulun duğu bildiriliyor. Dün, bu yolda, dört delikanlıyı kaçırmışlar, aileleri, bunların, azası koparılmış cesedlerinden başka bir §ey ele geçiremiyeceklerini biliyorlar. Bu sabah, şafak sökerken yirmi ikisi Arab, yedisi Yahudi olmak üzere yirmi dokuz ölü gömüldü. Bu ölüler, bir tek bombanın infilâkının neticesidir. Hastanede de seksen iki varalı var. Fakat, bütün bunlar münferid vak'alardır ve ekseriya bir tek kişiden ibaret olan failleri, vak'ayı müteakıb kalabalık arasında hemen kaybolur. Bunun daha fenası var: Birkaç yüz kişilik çeteler, ücra mıntakalardaki kasabalara, plânlı hi; cumlar yapıyorlr; Ingiliz kıtaatına, ayni zamanda on noktadan çete harbleri açılıyor, mahirane manevralarla muhasara altına alman köyler, bir saat içinde soyuluyor, ateşe veriliyor, külleri savruluyor. Yalnız 10 temmuz günü Nasire civarında bir Yahudi kolonisi imha edılmiş, 60 Yahudi boğazlanmıştır. Kafran Arab köyüne yapılan tecavüzde tedhişçiler eşraftan iki kişiyi kalcLrmış ve öldürmüşlerdir. Hayfa ile Kudüs arasında altı îngiliz askeri öldürülmüştür. îngilizler, Filistindeki tedhişin önüne geçmek için, Sir Cbarles Teggard'ı inzivasmdan çekip tekrsr vazife başına davete mecbur olmuşlardır. Bu adam, Gandi'nin isyanı zamanmda Hind zabıtasmı tensik eden ve ihtilâli bastıran pek yaman bir şahsiyettir. Roma 19 M. Mussolini ile M. îmredi, dün akşam Duçe tarafından Venedik sarayında verilen ziyafette karşılıklı idarei akdah ederek birer hitabe irad etmışlerdır. Duçe ezcümle demiştir ki: « Macaristanla Italya arasındaki münasebetlerin esasında birçok siyasî ve iktısadî menfaatler ve ayni zamanda sulh ve adaletin çok yüksek idealine müteveccih bir temayül bulunmaktadır. iki memleket arasındaki münasebetlerin de ,'amı sebebi, temayüllerın ve menfaatlein bu müşareketinde mündemiçtir. Ayni amanda bu münasebetlerin diğer dev etlerle ve bılhassa tabiî sebeblerden doayı Italya ile Macaristanı doğrudan doğuya alâkadar etmekte olan Tuna havzadevletlerile olan münasebetlerin daha geniş çerçevesi dahılinde iki memleket münasebatının inkişafı sebebi de bu temayüller ve menfaatler müşareketi keyfifetinde mündemicdir. M. İmredi, şu suretle cevab vermiş Bir Çin muuaffakiyeti Hongong 19 (Şekiayi Ajansı) Japon kara, deniz ve hava kuvvetleri Çin lilerin Kinkiangın şarkında Lien dağın daki mevzilerine ayni zamanda taarruza geçmişlerse de Çin topçusunun isabetli endahtı sayesinde püskürtümüşler ve 7000 maktul vermişlerdir. Hava muharebeleri Hankov 19 (Şekiayi ajansı) Dün sabah 20 Japon tayyaresi Vuçang'ı bombardıman teşebbüsünde bulunmuşlar, Çin avcı tayyareleri tarafından hucüma maruz kalmışlardır. Vaki olan muharebede üç Japon tayyaresi düşürülmüş, diğerleri kaçmıştır. Şehirde 50 ev yanmış, 11 ev tahrib edılmiş ve 200 sivil ölmüştür. Sir Charles Fiüsrine geldi. İki ay, hiç ır: « Bizi uzun müddettenberi Italya ses çıkarmadan, bütün Filistin üzerinde a bağlıyan sağlam rabıtalar ve şimdi biesen tedhiş havasmı uzun uzun teneffüs zim komşumuz vaziyetine girmiş olan Aletti. Ağzmda piposu, elinde bir lobut, iki manya ile Macaristan arasında siyasî, ikay eşkiya inlerini tarıyan, şüpheli köy;ı?adî ve kültürel sahalarcîa mevcud bululerde silâh deposu araştıran efradın ıan an'anevî ve samimî dostluk, bize başında dağları kırları dolaştı. Ve niha dilâne ve devamlı bir sulh yapılması için yet bir plân hazırladı. Oyle bir plân k', arfedılen mesainın setneredar olacağını bütün tedhişçileri kanunun en şiddetli kıt'amızın müslihane tekâmülünün sağmaddelerile, amansız bir surette ezmeğe am esasl,ara istinad edeceği ümidini bahmatuf. Silâh taşıyan her ferd derhal ipe etmektedir. çekilecek. Evinde ve üzerinde cepane Macar Başvekili sefirlerle bulunan harkes ipe çekilecek. Hertürlü görüşüyor tecavüzün cezası, velev bu tecavüz kurRoma 19 M. İmredi, dün akşam ban vermemiş dahi olsa gene iptir. Filis Romadakı Alman sefirile İtalyan hükutinde çok adam asılıyor. meti nezdindekı Burgos mümessilini ka' Sir Charles Teggard, müselHih çetele )ul etmistır. (a.a.) rin Suriyeden ve Lübnandan geldiklerini DENÎZ İSLERİ bildiği için, hududun kapatılmasını em retmiştir. Hudud, yedi metre yüksekli Denîzbank Umum müdürü ğinde, üç metre genişliğinde, elektrikli ve Karadeniz seyahatinde dıkenli bir telörgü ile kapandı. Tedhisçiye yataklık eden evler dinamitle berhava edilecek; civarında b> suikasd vukua gelecek olan her kasaba ağır bir para cezasına çarpılacak ve daimî bir polis merkezini iaşe ve ibate ile mükellef olacaktır. Bu mücadeleye Filistin zabıtasmın, Ingiliz ordusunun, tayyarelerin ve zırhlı otomobillerin yardımile baslıyan Sir Teggard, şimdi meçhul bir rakible çarp.şmak vaziyetindedir. Bu meçhul şahıs da Sir Teggard'a ve onun elindeki kuvvetlere karsı mücade^e acmış bulunuyor. Bu adamı hiç kimse tanımıyor. Görenler, onun, gece karanlıgında, pürsilâh fedailerile beraber, sessiz sadasız kasaba sokaklarından geçtiğini söylüyorlar. Dikenli tel hududa gerildiği gün, cclden gelen altı yüz kişi, bu teli yerinden sökmüs, meçhul şefin emrile Suriye hududuna tasımıştı. Beş yüz kiloınetre uzunluğunda telörgünün yerinde, ertesi günü yeller esiyordu. Geçen hafta Tulkarem köyüne, gene meçhul şefin adamlan bir baskın yaptılar. Polis karakolu isgal edildi, otuz tüfek ve bin mermi iğtinam edildi. Sir Teggard'a karşı çıkan bu meçhul düşman, Filistin iğtişaş hareketini, bin lerce fedaisile birlikte tahassün ettiği çölden işte böylece idare ediyor. Bu sergerdenin gizli ve inadcı mücadelesile İngi lizlerin ayni derece azimli hareketinden hangisinin galib geleaeğini kestirmek müs.küldür. Sovyet kıt'aları takviye ediliyor Tokyo 19 Seul'den buraya gelen haberlere göre Çanfeng'in garbındaki tepelerde bulunan Sovyet kıtaatı mütemadiyen takviye kuvvetleri almaktadır Japonyanın protestosu Denizbank Umum müdürü Yusuf Zia Öniş, dün. Eğe vapurile Karadenize ıareket etmiştir. Yusuf Ziva Öniş, Hojaya kadar gidecek, bu hattm vaziye tini, yolcu ve yük alma işlerini ve Denizbanka bağlı olan Trabzon limanı işletmesini tetkik edecek ve gene ayni vaurla donecektir. Denizbank Umum müdürü bundan sonra Marmara ve Adalar denizile Ak den'z hattma da sevahatler yapacaktır. Donanma kumandanının ziyareti Donanma Kumandanı Amiral Şükrü Okan dün sabah Deniz Ticaret müdürlüğüne giderek Limanlar Umum mü dürü ve Deniz Ticaret müdürü Müfid ^ecdet Denizle bir müddet görüşmüş tür. 76 numaralı vapurun tecrübeleri bugün yapılacak Evvelki akşam kızaktan indirilen Şirketi Hayriyenin 76 numaralı yeni vapurunun tecrübelerine bugün Halicde başlanacaktır. 75 numaranın ayni olan bu vapurdan sonra, Şirketi Hayriye tezjâhlarında inşa olunan 77 numaralı yeni araba vapurunun da tecrübelerine başlanacak ve bu ay sonundan evvel 77 numara Üsküdarla Kabataş iskelesi arasmda mütemadi sefere başlıyacaktır. Çinliler, Namoa adasını istirdad Şirketi Havriye yeniden bir vapur ettiler tezgâha koymak kararmdadır. 78 nu Kanton 19 (Şekiayi Ajansı) Çin mara taşıyacak olan bu vapurun plânlan hazırlanmıştır. Plânlar tasdik kuvvetlerinin, ayın 1 1 inci günü, Kvan tung sahilinin şimal şarkında olan Namoa için Ankarava gönderilecektir. Tokyo 19 Hariciye Nazırı Ugaki, Japonyanın Moskova Büyük Elçisinfe bir telgraf göndererek derhal Litvinof ile temasa gelmesini Çangfuçeng dağının Çinlilerin tahrib ettikleri Japon Sovyet kıtaatı tarafından işgalini protesto etmesini ve bunlarm geri ahnmasını gemileri stemesini rıca etmiştir. Hankov 19 Şekiayi Ajansı: Domei ajansı neşrettiği yan resmî bir Çin ordusunun nakili kelâmı, Japonteblığde bu mülâkat meselenin müslihane ların Hankov mıntakasında fena bir vave tam olarak halledilmesine dair ümid ziyette olduklarını bildirmektedir. Her izhar eylemektedir. nekadar Japonlar Pengtseh'in şimalr şarHankov bomardımamnda kındaki dış mahallere sokulmakta iseler 1500 kişi öldü de, Çin kuvvetleri Hukov ile Pengtseh Şanghay 19 Japon hava kuvvetleri arasında altı mühim sevkülceyş noktasını muhafaza etmektedirler. Çin hava kuv bu sabah Hankovu şiddetli bombardıman vetlerinin Yangtze şehrindeki Japon ge etmiştir. Şehirde 1500 kişi ölmüş ve yamilerine yaptıkları şiddetli taarruz, düş ralanmıştır. Sığınak olarak ittihaz edilen manın vaziyetini büsbütün müşkülleştir tiyatro binasınm enkazı altından 300 cesed çıkarılmıştır. mektedir. Bugüne kadar Çin kuvvetleri 25 Japon harb gemisini batırmış ve 19 nu hizmet göremiyecek derecede tahrib et miştir. Bunlar arasında hafif kruvazör [Baştarafı 1 inci sahifede] ler, torpido muhribleri, mayin gemileri ve Tevsik ve tahkikine imkân bulamadıbir tayyare gemisi vardır. Çin ordusunun nakili kelâmi Japonların ğımız ve doğru olmamasını temenni ettibir çok Çin nakliye gemilerini batırmış ğımiz bu rivayete göre Krup müessesesi, olduklanna dair verdıkleri haberleri rek mukavelenin imzalandığı 1937 baharına zib etmektedir. Japonlar Yangse nehri nazaran, gemi malzemesi fiatlarının artnin memba taraflanna bir kaç topçeker tığını ileri sürerek inşa bedeline ayrıca göndermişlerse de bunlar Çin sahil mu zam yapılmadıkça, vapurları ikmal ve hafaza topçuları tarafından durdurulmuş teslim edemiyeceğini alâkadarlara bildirmiştir. tur. Bu sabah Çin tayyareleri Yangse nehri Ticaret hayatmda bu gibi vaziyetîer, üzerinde bulunan 18 Japon harb gemi her zaman olur. Türk müteahhidlerı içinsine taarruz etmişler, üç topçekerle bir de de, muhtelif malzemenin, bilhassa debüyük harb gemisini batırmışlardır. Bun mirin pahalanması yüzünden, ziyan edenM. TURHAN TAN dan başka bir Japon avcı tayyaresi de dü ler olmuştur. Krup müessesesi gibi muazzam bir evin, sonradan mukavele harişürülmüştür. Sarı nehrin şimal sahilinde Şarısi vilâ cinde zam istiyeceğmi tahmin etmediğiŞEHİR tSLERİ yetinin cenubunda mühim bir sevkülceyş miz ve taahhüdünü ifa edeceğini umdunoktası olan Yanşu şehrinin Çinliler ta ğumuz için, îstanbul deniz mehafiiinde Belediyenin müdahale ettiği rafından keybedildıği de tekzib edilmek dolaşan bu şayiaya inanmak istemiyoruz. bir ihrac tedir. Bu mıntakada Japonlar üç koldan Yunanistana ihrac olunmak üzere îstaarruza geçmişlerse de püskürtülmüsler Japonyanın altınla yapacağı tanbul piyasasından 1000 koyun ve 500 dır. ithalât Almanyada yapılan yeni vapurlar için a değişen zevklere uygun düşmemek, ya devrin aradığı vasıfları tasıyamamak, yahud kıymetçe daha üstün yapılıp daha ucuza satılan benzerlerile rekabet edememek gibi ebebhrle ölen san'at eserlerimizin sayısı düzineleri geçer. Bu bakımdan bizim an'at tarihimiz acıklı bir meşhere benzer ve o meşherde hemen hemen tek bir beşik yokken sıra sıra mezar görülür. Meselâ kum saatçiliği, divitçilik, yaycılık, yelpazecilik, çinicilik, altın dökücülük, müzehhiblik, kalemtraşçıîık, zarfçılık, financılık o sıra sıra mezarların bir çırpıda hatıra gelenleridir. İktısad âlemindeki göz karartıcı devrimlere kurban giden bu sınaatlere muazi olarak birçok da millî san'atlar oradan kaybolmuş ve onların ölümden ar* ta kalanlan ise zamanımızda can çekişmekte bulunmuştur. Büyücek bir cetvel dolduran bu ikinci partinin başında ortaoyunu, karagöz, tuluatçılık, kuklacılıic vardır. ' Dün gece bir sünnet düğününde Safa1 adlı bir san'atkârın kuklayı, karagözîî srileştirerek gösterdiği hünerleri seyre • * derken bu san'atların bir zamanlar gör« düğü rağbeti ve aldığı kıymeti mahzuıl mahzun hatırladım. Malum ya rahmet< li Evliya Çelebi Onyedinci asrın bu gibi an'atlarını ve san'atkârlarını yazarkenl :<Ahmed Kolu, Osman Kolu, Ser» Kolu, Babanazlı Kolu, Züm • üd Kolu, Çelebi Kolu, Akide KoIıJ* evahir Kolu, Patakoğlu Kolu, Haşund rs^olu, Samurkaş Kolu» adile bir düzine eşekkül kaydetmekte ve bu kollarda ikî inden fazla san'atkânn çalıştığını söylemektedir. Halbuki zamanımızda tuluatçıhk bütün kıymetine ve san'at bakimmdan taşıdığı olgunluğa rağmen tek' 3İr Naşidi ve kuklacılıkla karagözcülük:e gerçekten san'atkâr yaratılmıs olduu halde şu Safa adlı adamcagızı ağız adile yaşatamamaktadır. Benim bu hayıflı hayıflı söylenişime ayık altından gülenlere Şehir tiyatrosile nu taklid yolunda kurulmuş müessesc ler varken tuluatçılara, karagözcülere, kuklacılara hayat hakkı istemenin pek sakat bir düşünce olduğunu söyliyenler belii bulunacaktır. Bu gibilere millî san'atarın devre, ihtiyaca ve zevke göre ısah olunarak ve tekemmül ettirilerek aşatılması lüzumunu kabul ettirmek için mantığa ve tarihe sığınıp örnekler aramayı gereksiz buluyorum. Yalnız şunu söyliyeyim ki Londrada Pikadelli gibi en şerefli, en işlek caddelerde bugün güpegündüz kukla oynatılıyor ve bu oyunar en ağırbaşlı İngilizlerden tutun da miniminilere kadar yüzlerce seyirci buvuyor. Halbuki, ben bizdeki san'atkâr * ların meselâ Naşidlerin, kuklacı Safaarın Avrupadaki benzerlerinden yüz kat daha kıymetli olduklarına inanınm. ünkü ötekiler oksayıcı bir muhit içinde bol rağbet görerek san'atlannı yaşatıyorlar. Berikiler ihmalin, kayıdsızhğın öl ^ dürücü tazyiki altında ayakta durabili • « yorlar. Bunlar biraz himaye görselef kimbilir daha neler, ne harikalar yetişe:ektir? Yazık bu imkânın heder olup gitmesîne!.. r Yunan askerî heyeti avdet etti adasını istirdad ettikleri resmen bildiril mektedir. Ada, bir ay evvel Japonlar taLondra 19 Hindistanın şimali garbî pafından isgal edilmişti. Çin taarruzu a hududunda yeni musademeler olmuştur. yın onunda vaki olmuştur. Muhtelif Ja İki Ingiliz askerile bir Hindli subay ve iki pon harb gemilerile bir gün süren bir muharebeden sonra Çin kuvvetleri ayın on asker vurulmuş ve ölmüştür. Hindistan hududunda Tokyo 19 Kabine, ihracata tahsis edilecek maddeler imali maksadile ecnebi iptidaî maddeleri satın alınması için Japon bankasm:n madenî para mevcudünün bir kısmmın kullanılması hak kmda Maliye Nazın tarafından yapılmış olan teklifi tasvib etmiştir. Hükumet, bu maksadla bankadan takriben 300 milyon altın yen kaldırmağa ve bir «ecnebi dö vizleri tedavül sermayesi» ihdas etmeğe karar vermistir. kuzunun satışı yapılmıştır. Fakat İs tanbul bir istihlâk piyasası olduğu için Belediye bu satışı piyasa üzerinde fena tesir yapacak mahivette görmüş ve işe müdahaîe etmiştir. Bu vaziyet karşısmda satışı yapanlann İktısad Vekâ a letine müracaat ettikleri söylenmekte dir. Kese kâğıdlarmda yapılan hile Bir takım seyyar esnafın saptıkları birçok hileler arasında kaba kese kâğıdlarının alt kısımlannı ağır mad delerle doldurmak suretile tartıyı azalttıkları görülmüştür. Kese kâğıdlarmm sıkı bir kontrola tâbi tutulması ve bu yolda hareket edenler hakkında takibat yapılması için alâkadarlara emir verilmiştir. Eminönünde cebrî istimlâk Valide hanı civarında bulunan bir kısım dükkân sahiblerile Belediye arasında istimlâk bedeli üzerinde uyuşulamadığı için Belediye bu dükkânlara takdir olunan kımetleri yüzde yirmi fazlasile bankaya yatırmıştır. Bu suretle bunlar hakkında cebrî istimlâk muamelesi tatbik edilecektir Ankaradaki erkânıharbiye heyetleri içtimaına iştirak eden dost Yunan zabitleri, dün Atinaya hare ket etmişlerdir * Sıcak gü nlerde Boğaziçi sahillerinde serinliyenler