10 Temmuz 1938 CUMHURİYET Deniz mahsullerimizden Namık Kemal gemisi Akıl = Para Radyo istifade Kömür havzamızda on beş yıl içinde yapılan Deniz mahsullerimizden bugün isti Babili Harbin uzaması Bir pardonun kuvveti fade ettiğimizi iddia edemeyiz. Tabia kültürünün de propagandasım yapmış Namık Kemal gemisi işler her bakımdan büyük bir inkılâbı ifade eder tin Türk toprakları gibi Türk sulanna olmuyor mu? Zonguldak (Hususî) Dünya iktısad şartlan serbest iktısad kaidelerine is tinad ettiği sıralarda kömürlerimizin istih lâk hududları tetkik edilirken Adalar denizi, İskenderiye, Suriye; Akdeniz havzası Cebelüttarıka kadar bir mmtaka göz önüne alınır, ve bu mıntakalarda Türk kömürü rakibsiz sayıldığından istihsal §ekillerini modernize ettiğimiz takdirde bu sahanın kömür stoku Zonguldak kömür havzası ad ve ıtlak olunurdu. Dünya iktısadiyatının son takarrür eden şekli nazarî ve iktısadî kaidelere değil, devletlerin malî ve iktısadî vaziyetlerine tâbi olduktan sonra iş daha çok ciddî bir ehemmiyet iktisab etmiş oldu. Burada şunu demek isterim ki; haricî piyasaya mal satmak bir rekabet ve ıhtiyac işi olmaktan bambaşka bir şekil almış, bunun için haricî piyasaya mal sat mak işini ferdî veya cem'î müesseseler değil, devlet mekanizması idare etmekte bulunmuştur. Burada bu noktai nazanmıza bir misal verelim: Zonguldak havzası karşısında 150160 mil mesafede bulunan Romanyaya kömür satamazken, yedi, sekiz bin mil mesafeye, Brezilyaya, bin beş yüz mil mesafeye Marsilyaya kömür gönderiyor, Romanya 150 mil mesafede Zonguldak havzası dururken (1500) mil mesafeden Fransız kömürü getiriyor. îktısadî şartlar düşünülünce Türkiye nin Fransaya değil, Fransanın da Ro manyaya değil, Türkiyenin Romanyaya ihracat yapması daha doğru, daha muvafık görünür. Fakat dünya iktısad şartlan o kadar değişmiştir ki, bu işler iktısadî nazariyelerle değil, devletlerin takdir ettikleri ıhtiyaclara uygun olarak çevriliyor. cü kısmı başarmak arifesinde. İlham aldığı membaın kuvveti, tevazu ve hüsnüniyeti bu müşkül işi de başaracağmda şüphe bırakmıyor. Dahilî istihlâk her yıl kendini ehem miyetle hissettirecek kadar artıyor. Ağır sanayiin faaliyete geçişi, elektrik tesisatının santralize oluşu önümüzdeki bir iki yıl içinde dahilî kömür istihlâkimîzi bir buçuk, hatta iki milyona çıkaracaktır. Dahilî istihlâkimizin muadili miktarı kemali emniyetle ihrac edebiliriz. Şu halde çok yakın bir istikbalde havza bugünkü istih salini br misli artırmak mecburiyetinde kalacaktır. îşte bu suretle 3, 4 milyona varacak oan tezayüd istihsali, memlekete bir çok taraftan, bir çok faydalar verecektir. • » * da bahşettiği zenginlik bizim için bu gün kısmen meçhul, kısmen de seyirci kaldığımız bir hakikattir. Bunlardan istifade olunması, akıp giden veya denizin altında yatan bu servet kaynaklarının memleket lehine istismarı Cumhuriyet hükumetince düşünülmemiş değildir. Senelerdenberi bu mevzular üze rinde etraflı etüdler yapılmakta ve projeler hazırlanmaktadır. Yeni tesis olunan Denizbanka bu hususta mühim vazifeler verildiği gibi ikinci beş yıllık sanayi proğramımızm bir kısmını da deniz mahsullerimizin işlenmesi mev zuu teşkil ettiği malumdur. Asırların temin ettiği kara mahsullerinin işlen mesi etrafındaki teşkilâta mukabil pek çok iptidaî kalmış bulunan deniz mahsullerinin istihsali ve istismarı işinin teşkilâtlandırılması işine yeniden başlanılması ve başarılması elbette ki müşT küldür. Cumhuri^, et hükumetinin bunda teenni ile hareket etmesini çok ye rinde bulmak lâzımdır. Fakat bunun vanmda, bu işin artık başarılmasma doğru adım atmsk zamanımn da gelmiş olduğu muhakkaktır. Zonguldak havzasında terakki ve tekâmül İktısadî hareketler PAZAPDAN PAZABA PENCEREŞİNDE Ben! eslektaşlardan birinin üç mevzua kısa kısa tahsis ettiğ güzel bir yazıda «Ben» başlığı nı da görünce yüreğim garıb garib hoplad Muharririn tabiî ve sun'î benlerden balı sedeceğini umarak, yahud kuruntulıyara bu heyecana kapılmıştım. Çünkü (ben) nerede bulunursa bulunsun ve ne hacimd olursa olsun beni uzun uzun, hatta tat tatlı düşündürür. Gerçi şair Nedim gil; müthiş kasırgalara tutulmuş koskoc frengistanm hava girdabları arasında tat la ata ata bir «bene» tahavvül ettiğiı kabul edecek kadar ifrata varmam ve heı hangi bir bende Balkanlarile, Karpatlar le, Alplarile, Pirenelerile Avrupa kıt'as nın hem minimini, hem kapkara bir mir yatürünü görecek kadar sersemleşmişb Lâkin gökleri yıldızlarla, kuşlan çeşid ç< şid, beneklerle süsliyen tabiatin erkel lerde ben leke olduğu için o zümreyi h« saba katmıyorum kadınlan da benle tej yin ettiğine inanırım. Ben, benim inanış ma göre, kadın yüzünde siyah ışıklı b yıldızdır ve en asil bir kuş olan kadıı taşıdığı benlerle beneklenir!.. Meslektaşımın «Ben» başlıklı yazısıı işte bu sebeble içer gibi okudum ve afa layıp kaldım. Meğer onun ben dediği di pedüz benlik imiş: Fransızların moi dı dikleri ve bizim son asır filozoflanmızı ene diye tercüme ettikleri şey ki insan kı maşının içyüzü olarak da tarif olunabili Zevkim kırılmış, tevehhüm ettiğim ha yüreğimde tekevvün edememiş olmakl beraber okuduğum yazıya karşı ilgisi kalmamıştım. Çünkü «Ben» yazısını ben temas etmeden yazmış olan meslektaş o; taya orijinal bir fikir atıyor, yahud öy] bir fikri müdafaa ediyor. Fransız olduğı nu tahmin ettiğim bir filozofla gene o mi lete mensub olduğuna zahib olduğum b şairin görünüşte birbirine zıd, hakikati ise birbirine uygun olarak ileri sürdükle mülâhazalara göre insan oğlu kendiı beğenmezmiş. «Ben» başlıklı yazmı muhterem muharriri işte bu mülâhazala doğru buluyor ve birçok güzel sözler sıral dıktan sonra şu hükmü veriyor! «İnsan oj lunun tecessüsü, etrafını keşfetmek arzu su, ilmi ve san'atı yaratmış olması he kendi kendini beğenmemesinden, k kendinden kaçmak arzusundan doğ: tur. Hayvan kendi kendinden memni dur. Başka birşeyle meşgul olmaz.» Yıllardanberi minimini ve kara ışık yıldızlara benzetip fırsat düştükçe rı teleskopile seyrine dalmaktan kendimi . lamadığım benleri unutmuş şu yepye «ben» i düşünmeğe koyulmuştum. İnsa sair hayvanlardan ayırd ettiren vasıfli ve kıymetler jimdiye kadar tesbit ediltn zannolunuyordu. Meğer bu vasıfların b1 günedeğin bilinmiyen bir tanesi daha va mış ki o da insanın kendini beğenmemB öbür hayvanların ise kendilerini beğo meleri imiş!.. «Evvel yok idi işbu rivayet yeni çıkt diyip geçmek belki münasib olur amn hiç kimseyi beğenmemekle belki hak belki haksız itham olunup duran o az meslektaşın duman çıkan yerde ateş b lunur sözünü düşünerek o töhmetten sı rılmadıkça bu hükmü vermemesi lâzı geleceğini söylemekten ve ayni zamand. «İnsanların kendilerini beğenmeseler y şıyamıyacaklannı» da bir hakikat olan Ben başlıklı yazının sevgili muharririn hatırlatmaktan kendimi alamadım. m Bir de bizim îstanbul Radyosunu açıyorsunuz: Tepebaşırıdaki Rum kazinosundan rumca hiubeler, rumca şarkılar, rumca muhavereler duyuyorsunuz. Buna sinirlenen müslüman Türk vatandaşlar da var. Fakat AvTupa istasyonlarında tüîkçe neşriyatı dinledikleri zaman nekadar sevindıklprıni unubnasınlar ve bunu ona saysmlar!.. Artık yeryüzünde yalnız kendi diline aid nesriyat yapan tek bir istasyon katmadı. Bu tufan devrinde radyolann da Babil kulesini andırmasına neden şaşıyoruz? Evvelki gün Trak vapuru, limanda, Harblerin uzaması «Namık Kemal» adlı bir yelken gemisii batırdı. Bu yelkenlinin sahibini tanısaydım, kazadan sonra kendisine taziyetlerimi bildirir ve derdim ki: Affedersiniz amma geminize Namık Kemalden başka koyacak isim buZonguldak kömür havzamızda son cn amadınız mı? Biliyorsunuz ki zavallı beş yıl içinde görülen terakki ve tekâmül vatan şairi talihsiz bir adamdı. Bütün her bakımdan büyük bir inkılâbı ifade eömründe akmtıya kürek çektiği için, nider. hayet, istibdadın kayalarına çarpmış ve On beş yıl evvel Zonguldaklı için matktısad Vekâleti Deniz Mahsullerî şu batmıştı. Neden bu talihsizin adını intiden bir afetti. Yemen, reji, sıtma gibi bir besi müdürünün son zamanlardaki tethab ettiniz? Eğer şiire ve edebiyata fazşey. kiklerinden bu günlerin de çok yaklaşaca hayransanız, yelkenlinize talihli Maden; bugün bir kazanc membaı ol mış olduğu görülüyor. Bu isin nekadar bir şairimizin adını koyabılirdiniz: Memuştur. Bunun için on beş yıl evvel köylü süratle başarılırsa o kadar faydalı olalspanya ihtilâli başladığı zaman Franselâ, Namık Kemal yerine Yahya Kemadene zaptiye kuvvetile geliyordu. Şim cağını izaha lüzum yoktur. ko taraftarlan, nasyonalistlerin Madride mal diyebilirdiniz! Hem bu şairimizin di seve, sevine işbaşına koşuyor. F.G. denize dair iki nefîs manzumesi de var nihayet bir ay içinde gireceklerini iddia Cumhuriyetin on beş yıl evvel madendır; kendisi rüzgârları ve sulan bir kap ediyorlardı; cumhuriyetçiler de ihtilâlciciye kanun kuvvetile yaptırmak istediğini tan kadar iyi bilir; her devirde ve her ik lerin kısa bir zamanda perişan olacaklamillî müesseselerimiz bugün vazife olarak limde gemisini her türlü su ve hava cere nnı söylediler. Aradan iki sene geçti; ne yapıyor. Iş müesseselerinde merhametin yanına göre sevketmekte mahir, bahtiyar Madrid alındı, ne de ihtilâlciler dağıldı. değil, menfaatin yeri olduğunu bilen maKavga devam ediyor. [Basmakaleden uevam] bir şairdir. denci amelesine yaptığı sosyal yardımda Zavallı Namık Kemal! Ne mezarıÇin Japon harbi de başladığı zaman, Devletin, murakabesini üzerine aldığı karşılıklı menfaatin icablarını gözönünde ilk maddeler şunlardı: Fındık, yumurta, nı şerefine lâyık bir tarzda yaptırdık, ne Japonlar, parça bohçası gibi dağınık bulunduruyor. Havza bir asırhk hayatının kuru üzüm, palamut. İlk neticeler, ilerisi de heykelini diktirdik. Namını taşıyan Çini kısa bir zamanda yola getirecekleriseksen beş yılını Osmanlıhk idaresinde için parlak ümidler vadediyorlardı. Geçen bir küçücük yelkenli varmış, o da iki ni iddia etmişlerdi; Çinliler de Japonları geçirmişti. topraklanndan kısa bir zamanda kovacaksene, Kontrol müdürlüğünün tahsisaü yüz parçaya ayrıldı, battı, gitti! Osmanlıhk havzada ecnebilere kucak, doksan yedi bin liraya çıkarıldı. Akıl = Para larını ileri sürdüler. Aradan bir sene geçti; kucak imtiyazlar verdiği halde bir tek ne Çinliler yola geldiler, ne de Japonlar İlk dört madde üzerinde muvaffakiyet Bu, böyle olunca devletin meşgul ola Osmanlı nazırı bu seksen beş yıl içinde Çin topraklanndan kovuldular. Kavga tamdır. Yabancı memleketlerdeki müştecağı ihrac eşyasının da kemiyet ve keyfi bir defa havzaya ayak atmamış, kömürdevam ediyor. yet itibarile büyük bir kıymet ve değerde cülük dünyasınm ne iktısadî, ne fennî, ne rilerden memnuniyet, teşekkür ve teşvik Harb tekniğinin harikulâde terakkisi mektubları yağmaktadır. bulunması lâzımdır. de sosyal ihtiyac ve derdlerile alâkadar üzerine, askerî mütehassıslar, tnodern Bu sene, Standardizasyon müdürlüğüBugün bütün dünyada en kıymetli olmamıştır. muharebelerin eskisi kadar uzun süreminün bütçesi üç yüz bin liraya ve kontrol madde kömürdür. Kömür herşeyin anası Bunun için maden ocağı galerisi Os yeceğini, çünkü modem silâhlarm kat'î ve mayası sayılıyor. Petrolu olmıyan manlı devrinde cehenneme açılmış bir edilecek maddeler de dörtten dokuza çıneticeyi temin hususunda pek yaman şeymemleketler bile bu ihtiyaclarını kömürle dehlizdi. Millî hükumetin sihirkâr eli bu kanlmış bulunuyor. Kontrola tâbi yeni ler olduklannı iddia etmişlerdi. lspanya taımin ediyorlar. Bunun içindir ki bütün galeriyi cennete açılan bir kapı haline ihrac maddeleri şimdilik buğday, arpa, va Çin harblerinin uzaması bu iddiaların tiftik, yapağı ve portakaldan ibarettir ki dnnya devletleri siyasetlerinin başına kö koydu. da doğru olmadığını i»bat etti. evvelkilerile beraber dış ticaretimizin nürü almışlardır. Çünkü bütün bu iddialan yapanlar, Şimdi havzanın her tarafında bir tekTürkiyemiz; düşman ordularını hu nik^ekâmülü, bir imar savaşı var. Bu sa yüzde kırkını teşkil etmektedir. harblerin uramasında büyük Avrupa ve *** dudları dışına atarak askerî istiklâline, vaş çok yakmda Cumhuriyete lâyık daha Amerika memleketlerinin kârlarını hesab Lozanda imzaladığı musalâhaname ile bir çok müesseseler doğuracak. Bununla Atatürk, senebaşı nutkunda şöyle dietmemişlerdi. Bu silâh ticareti devam etTadil edilen matbuat kanunu, beş tikçe, kanh bir ahşverişten başka birşey siyasî istiklâline sahib olduktan sonra bu, beraber bu vaziyet bir intiha değil, bir yordu: bin lira teminat vermiyen vatandaşlara olmıyan harbler d« kolay kolay sonuna iki istik.la.li bütünliyen iktısadî istiklâli he iptida, bir son değil, bir başlangıcdır. Mahsullerimizin miktarım artırmak, küçük bir gazete, bir fikir mecmuası nej ermez. def yapmış malî ve ticarî sahada ileri aDevlet adamlarının havzayı her ziya kalitesini yükseltmek, istihsal masraflarını retaeyi bile yasak ediyor. Meslektaşlar dımlarla hedefe koşarken maden istihsali Bir pardonun kuvveti retleri havza için bir ilerileme ve bir yük azaltmak, hastahk ve düşmanlarüe uğraş oruyorlar: sahasını da ihmal etmemiştir. mak için gereken teknik ve kanunî her Geçen gün tramselme hamlesi doğurmuş, havzamız bu Demek bu memlekette beş bin liAncak Osmanlıhk madencilik âlemi ziyaretlerle bugünkü mevkiine kavuşmuş tedbir vakit geçirilmeden almmalıdır. vayda iriyan bir arası olmıyanlar fikir sahibi olamazlar? ni de ecnebilere açık bulundurduğu cihet tur. Kontrol faaliyeti bu arzuları, ihrac Ona ne şüphe? Bu dünyada, işini be dam zayıf bir adaledir ki genc Türk Cumhuriyeti; maden maddelerimiz hakkında doğrudan doğru cerip de beş bin lira kazanacak kadar mm ayağma bastı ve Bugünkü ziyaretler ise kulaklarmv.za cilik âlemini imtiyazlarile, sermayesiîe, ya, alelumum millî mahsullerimiz hakkın aklı olmıyanlann eiâleme akıl öğretnıeğe hemen dönüp: teknisyenile ağyann kucağında bulmuş çok sıcak müjdeler fısıldıyor. Pardon! de Çok yakın bir istikbalde Cumhuriyet da da dolayısile yerine getiren tedbirlerin ne hakları vardır? tu. di. en mühimmidır. Yeni matbuat kanunu, en kapitalist hükumeti bilgisi, enerjisi, ve himmetile şu Bu vaziyet ve şart dahilinde CumhuriZayıf adam, serCelâl Bayarın söylediği gibi: rejimlerin bile keşfedemedikleri hakikati siyah toprağı altm yapacak Zonguldak yet madencilik siyasetinde istihsale hâkim çe partnağını ezen Bir maltn üzerinde Türkiye menşe buldu: Akıl = Para. olmağı birinci plâna almış, ve bunun için da, bir saadet kaynağı olacaktır. dikkatsizi affetme Radyo Babili B.G. inin görülmesini, haric nazannda, o mahn herşeyden evvel (1) Türk teknisyen yemişti. Söylenmeğe başladı: Radyoda Avru kalitesinin leminatı haline getirmek millî tiştirmek (2) millî sermaye tedarik et Ne pardonu? Ayağımı ezdiniz. Almanyada evlenme ve pa istasyonlarından bir davadır. mek, (3) ecnebi imtiyazları refetmek, İçime baygınlıklar çöküyor. Bir pardonBu şekilde çahşıldığı takdirde, o bü birini açıyorsunuz, boşanma kanunları (4) Rasyonel bir işletme meydana ge la kurtulacak mısınız? Berlin 9 Resmî gazete, evlenme ve yük davanın kazanılacağı günü uzak gör meselâ Londradan tirmek Mütecaviz, tepeden tırnağa kadar arabca bir şarkı geboşanma kanunlarının Avusturya da müyoruz. Iknza ettiği neticesine varmıştı. zayıf adami süzdü .Bu sefer onun ayağıliyor; başka bir isdahil olmak üzere bütün Almanyada NADÎR NAD1 Eseriıin içinde kemali tevazu ile kendi tevhidi hakkındaki kanunun metnini nı değil, başmı da ezecek diye korktum. tasyon açıyorsunuz, ni saklıyan ve on yedi yıl içinde yurdun neşretmektedir. Eski boşanma sebebleFakat yalnız şunları söylemekle iktifa etmeselâ Bari'de Mü bir çok löşesi gibi Zonguldağın da bahtı rine, kısırlık, çocuk doğurmaktan is ti: nir Nureddinin bir nı ak, istikbalini parlak yapan kıymetli tinkâf vak'aları da ilâve edilmiştir. Ne olacak ya? Yüzellilikler bu VÜgazel plâğı çalınıBaşbakanımız Celâl Bayar, bir zamaniar Bir maden kuyusunda infilâk tanm on binlerce evlâdını ezdiler, şerefini yor. Avrupanm bizVekil, br zamaniar bankacı ve meb'us den fersahlarca uzak bir köşesinde hicaz ezdiler, istiklâlini ezdiler de gene bir Roma 9 Cittaducale'de maden ku [Baştaraît l inci sahifede] ve bir zamaniar gene Vekil ve bugün de vularının birinde bir infilâk olmuştur. peşrevi, başka bir köşesinde mahur saz «pardon» diyip kurtuldular. Sana ne oluÇinliler 50 Japon tayyaresi Başvekil olarak bu plânın ilk üç kısmını Üç amele ölmüş, iki amele ağır surette semaisi... Bütün bunlar şark memleket yor? düşürmüşler sessiz, saiasız başardı. Bugün de dördün yaralanmıştır. Zayıf adam gık diyemedi ve seke seke lerine Avrupalılann yaptıkları propaLondra 9 (Hususî) Çinliler bugün ganda neşriyatıdır; fakat, bir bakıma, tramvaydan indi. 50 Japon tayyaresini düşürdüklerini ve bu nesriyat, Avrupada şark san'ahnın ve SERVER BED1 beş Japon harb gemisini de bombardı • man ettiklerini haber vermektedirler. Komünist partisinin beyannamesi Hankeu 9 • Çin Japon ihtilâfının yıldönümü münasebetile Çin komünist partisi bir beyanname neşrederek Şan kayşek'le Çin ordusunu tebrik etmekte ve komünistlerin ilk safta müstevlilerle har be devam edeceklerini bildirmektedir. Beynelmilel müdahaleye ihtiyae var Hankeu 9 Santral Niyüz Çin A jansı bildiriyor: Radyo ile neşredilen bir nutkunda Hariciye Nazırı Uang Şuang Uei, 12 ay süren ciddî bir mücadeleden sonra Çin lilerin azim ve kabiliyetlerinden bir şey kaybetmediklerini söylemiş ve şu sözleri ilâve etmiştir. « Japonyaya sermaye ve silâh ver Orhangazili Osman isminde 60 yaşla gelen vatman İbrahimin idaresindeki mek suretile yapılan yardıma nihayet ve rında bir ihtiyar, İstiklâl caddesinden 107 numaralı tramvayın sadmesine maBisikletle Fransa turunun başladığını yazmıştık. Dünya spor âleminde geçen vatman îrfanın idaresindeki 159 ruz kalarak ağır surette yaralanmıştır. rilmelidir. Uzakşarkta sulhu tesis etmek her sene büyük bir alâka ile karşılanan bu müsaba devam etmektedir. YuYukarıki resim, mecruha yapılan ilk için beynelmilel bir müdahaleye ihtiya karıki resim, bu müsabakalara giren sporcularm Paristen hareketlerini gösnumaralı tramvayın römorkuna ters tavardır.». termektedir. raftan atlamış, hu sırada Tünelden tedaviyi göstermektedir. İhracat maddelerimizin kontrolu M. TURHAN TAm Mareşal ÇanKayŞek, nihaî zaf er Çinindir diyor Evian konferansında m Evian 9 Siyasî mültecilere yardı meselesile alâkadar teşekküller tafl fından yapüacak talebleri kabul etrm için hükumetler arası Evian konfera smın komitesi tarafından teşkil edil< teknik tâli komite, dün öğleden son komiteye muhtıralar vermiş olan di ve siyasî 33 cemiyet tarafından gönd rilen murahhasları dinlemiştir. Bu cemiyetlerin talebleri, sureti um miyede birbirine tevafuk etmekted Cemiyetler, muayyen bir muhacer plânı yapılmasmı ve ihtiyar edilec^ masraflara dair hükümler tesbit edil mesini istemektedirler. Bundan maa mültecilerin mallarmdan bir kısmı beraber götürmelerine müsaade edil mesi için Almanya nezdinde teşebbi lerde bulunulmasını arzu etmektediı ler. Tâli komite, hükumetler arası kon teye verilecek raporunu busrün tanzı edecektir. Diğer cihetten hükumet] arası komitesi umumî müzakereleri devam etmek üzere bu sabah caktır. Dikkatsızlık neticesinde bir kaza Bisikletle Fransa turu devam ediyor Feci bir otobüs kazasıi Konstantin 9 Bir otobüs, şehrij varındaki hendeklerden birine lanarak ateş almıştır. Otobüsten köm haline gelen yedi cesed çıkarılmıştır. yolcu da yaralanmıştır. Bunlardan ikisinin yaraları ağır olduğu için has1