CUMHURİYET 27 Haziran 1938 KUçUk hikâye Yoldan geçenler Peride Celâl KtTABLAR ARASINDA: Kırım Hanları Şeceresi Türkiyat enstitüsü asistanı olup Umumî Türk Tarihinin Altınordu ve Kınm devirlerine aid derin tetkikatile maruf Hüseyin Ortekin mühim bir eser neşretmistir. Bir memleketin tarihini öğrenmek için orada hâkım olan hanedanlarm şeceresini bilmek en doğru bir yoldur. Halbuki bircok memleketlerde hanedanlarm nasıl dalbudak saldıkları ve azasından her birinin nisbeti ve hükumet zamanı sıhhat üzere malum değıldir. Elde başka bir mikyas olmadıtcından hanedanlarm şeceresi hakkındaki malumat o memleketin taıihini karanhkta bırakmaktadır. Kırım hanlarının seceresine aid şark ve garb membalarının ihtiva ettiği malumat ekseriya noksan ve hatta birbirine zıd idi. İşte bundan yüz elli sene evveline kadar yasamıs olan bir Türk devletinin tarihini tenvir için Hasan Ortekin birçok seneler tetkikatta bulunarak aldığı kat'î neticeleri «Kırım hanları şeceresi» namı altında yazd:ğı mühim eserle nesretmistir. Kırımda ilk Türk devletini kuran Rusvayı zaptetmeğe Cengiz han tarafından memur edilen Batu namı diğerle Sayın hanın küçük kardesı Toğay Timurdur. Altınordu devleti Volga'da yıkıldıktan sonra bunun devamı olarak Kırım hanhğı yasamıştır. Asıl hanedanın müessisi Hacı Giraydır. Lâkin hangi o£lu hanedanı devam ettirdıği pek malum de ğildir. İste eser sahibi Kırım tarihini tenvır etmek için istişhad ettiği umum membaları da göstererek bu kıymetli kitabi yazmıştır. Umumî Türk Tarihile alâkadar bulunanlara tavsiye ederiz. RADYO Sinema artistlerini endişeye düşüren yeni bir keşif Boğazdaki ses tellerinin hareketlerini saniyede 4000 resim almak çekmek kabil suretile oldu filme akşamki program J İSTANBUL: 12,30 plâkla türk musikisl 12,50 havadls 13,05 plâkla turk musikisi 13,30 muhtelif plâk neşriyatı 14 son. 18 30 plâkla dans musikisi 19,15 çocuklara masal: Bayan Nine 19,40 pıyano solo: Konscrvatuvarın küçük yavrularından yedi yaşında Gülseren Muhiddin Sadak tarafından. 19,55 borsa haberleri 20 saat ayarı: Grenvıç rasadhanesinden naklen; Rıfat ve arkadaşlan tarafından türk musikisi ve halk şar'ülan 20,45 hava raporu 20,48 Ömer Rıza Doğrul tarafından arabca söylev 21 saat ayarı: Fasıl saz heyeti: Ibrahim ve arkadaşları tarafından 21,45 orkestıa 22,15 ajans haberleri 22,30 plâkla sololar, opera ve operet parçaları 22,50 son haberler ve ertesi günün programı 23 saat ayaxı: son. îhsan etrafına göz gezdirdi. Kansı köşede ışığın altında beyaz bir elişile uğraşıyordu. Yanında Amcasının oğlu Cevad oturmuş, ona birşeyler anlatı yordu. Kaym biraderi Hulusi bir romana dalmış okuyor, karısmm süt kardeşi Rıfkı ise kansı Celile ile neş'eli neş'eli konuşuyordu. Kaym pederi ve kayın valdesi alçak sesle eski günlere aid bir vak'ayı karıştırmakla meşguldüler. Ihsan bakışlarını tekrar karısmm süt kardeşi Rıfkı ile karısma çevirdi. Ce lile bir kuş gibi cıvıldıyor, sık sık kahkahalarla gülüyordu. İhsan; ah şu ka dınlar, dedi, iki saat evvel kocasmdan nasıl şikâyet ediyordu. Şimdi ise neredeyse bovnuna sarılacak. Sonra memnun memnun güldü. Biraz evvel garib bir endişeye düşmüştü. Evdekilerin Celile ile aralanndaki münasebeti sezmek üzere olduklarını düşünerek ü züntü icinde kalmıştı. Halbuki iste kimse hiç bir şevin farkmda de&ildi. Zaten kayın pederinden kansma kadar evde hepsi onu eskidenberi ahlâk ve namus nümunesi bir insan diye telâki edi yorlardı. Rıfkmm kansı ile seviştigine ihtimal vermelerine imkân mı vardı? Bütün kuruntuları, üzüntüleri boşu navdı. Bununla beraber birdenbire dudaklarırdaki tebessüm silindi, neş'esi kınldı. İcinden kendisine karsı derin bir istikrahm yükseldiğini hissetti. Et rafmdakiler heosi de onu seviyor, itimad edivorlardı. Buna karsılık kendisi onları çirkin bir sekilde aldatmaktavdı. Su insanlar ne iki vüzlü mahluklardı! Hele kendisi.. Sıkmtılı bir tavırla elini alnından çecirerek kendi kendine: «Ben cok fena bir insanım, diye mırıldandı. Bu güzel, temiz yuvayı mevcudiyetimle kirletiyorum.> Karısma baktı, başını işine eğmiş amcasının oğluna cevab yetiştirmeğe calışıyordu. Zavallı kadm kendisini ne de çok severdi. Yakında bir de çocukları olacaktı. Kendisine bu güzel haberi verdiği zaman pözleri sefkatten yasa rarak oru kucaklamamış mıydı? Hal buki avni gün öğleden sonra Celile ile bulusmıva kosmustu. Derin bir nismanlık icinde: «feci feci!> diye, söylen di. Halbuki onlar bana nasıl itimad ediyorlar!..» Sonra birdenbire sözleri kes kin bir ısıkla avdınlandı. Etrafına. bütün oradakileri henüz şimdi görüyor muş sibi daha dikkatle baktı. Acaba günahkâr valnız kendisi miydi? Ma demki insanların iç yüzünü anlamak çok müsküldü.. Övle ise bütün buradakilerin de gizli. vüz kızartacak bir sırra sahib olmadıklan ne malumdu? Şeriki cürmü Celilevi. bu genc şuh kadmı bir tarafa bırakarak evvelâ onun kocası Rıfkıvı ele aldı. Rıfkmm haricde bir bağlantısı olduğuna emindi. Celile de geçende ondan şüphelend:ğini söylü yordu. Bazan iş bahanesi ile küçük se yahatler icad etmesi. ortadan bir müd det kaybolması, sonra parasının hesa bım bir türlü tam olarak karısma verememesi, bunlar hep şüpheyi calib şeylerdi. Kaym pederi ile kayın valdesine ge lince belki ikisi de mazide işlenmiş bir takım günahların yükünden kurtulmak icin namaza, nivaza bu kadar düşkün düler. Derhal hayalinde kavın biraderi Hulusiyi de suçlu cıkaracak bir vak'a yarattı. Küçük evlâdlığa okadar iyi muamele etmesi biraz garib değil mi idi? Evet mademki herkesin dış yüzüne. yani görünüşüne itimad etmemek lâzım geliyordu ve mademki bizzat kendisi de bir çoklarım faziletine. namusuna inandırırken öbür taraftan kolaylıkla büvük bir suç işliyebiliyordu. Öyle ise öbürleri de avni şekilde kendisine birer namus. fazilet nümunesi görünürlerken gizlice birçok kepazelikler yapabilirlerdi. Bir aralık gözleri karısının gözlerile karşılaştı. Genc kadın gülümsedi. Sonra başını çevirerek amcasının oğlu Cevadla konuşmasına devam etti. thsan ilk defa bu amca oğlunun çok güzel bir erkek olduğunun farkma vardı. Kansı ile de nekadar fazla meşguldü. İh ı Almanyada yapılan model tayyare tecrübeleri j Samsonun tanınmış tüccarlarından biri. kızını evlendirmek üzeredir; bu babdaki resmî muamelenin yapılması için bu gibi işlerle meşgul olan bir diğer kimseye müracaat ediliyor; bu zat bir istida yazarak tüccara imza ettiri yor :faakt istida bükülerek ve imza ile istida muhteviyatı arasında boş bir yer bırakılarak bilâhara imzanın üzerine iki ayhk vadeli altı bin liralık bir se ned ilâve ediliyor ve ayni zamanda se nedin notere tescili ihmal edilmiyor ve senedin müdeti gelince de tabii imza sahibine müracaat ediliyor. Neye uğradığım bilmiyen imza sahibi parayı ödemekten imtina ediyorsa da alelusul kanunî protestoya ve akabinde Nerede kaldm!.. Karyolanm ke mahkemeye baş vuruyor. Genc adam ilerledi. Sened istida pulları üzerine yazıldığı narma çöküp, oturdu. Yavaşça mırıl için de yanlış pul ilsakı meselesinden dandı: dolayı kırk beş lira nakdî ceza ödene Sen bahçeye çıkmadın mı? rek şimdi iş mahkemeye intikal etmiş Karısı: bulunuyor. Hayır. dedi. Kendimi biraz yorgun Memleket iîeri gelenlerinin kahvelerhissedivordum. Hemen gelip yattım. Rıfkı ile Hulusi. annemle de babam çık de, şurada ve burada açık bir lisanla tılar. Cevadla Celile de bir aralık cbiraz görüştüklerine göre medyun gösterilen hava alalım» diye gittiler. Sen onları zat herkesin itimadım kazanmış çok dügörmedin mi? rüst bir tüccar olarak tanınmakla be Genc adam hâlâ şaşkm şaşkm karısı raber saf ve temiz yürekli olarak tasna bakıyordu. Ne budalaca şüphelere vir edildiği gibi iddia sahibi ile tüscar düşmüş ve ne beklemediği bir hakikatle arasmda bu yolda bir muameleye ihtikarşılasmıştı!.. Demek Celile bu şuh oy mal bile olmadığı dermeyan ediliyor. nak kadm kendisi ile olduğu gibi Ce Hâdisenin bir cephesi de daha var; vadla da gönül eğlendirmektevdi: istidayı yazan ve imza ettiren adliye ve Karısmm sesi ile kendine geldi Genc hükumet dairelerinde bu gibi işler takadm: kibile uğraşmaktadır. Sened ise daha Nen var! diyordu. başka bir kimse namına yapıldığı görülBaşını kaldırdı. Ona uzun uzun baktı. mektedir ve dava da istidayı yazan taSonra üzerine kapanıp, başını göksüne rafmdan takib olunamktadır. sakhyarak: Samson halkı davanın neticesini sa Ah seni nekadar seviyorum bil bırsızlıkla bekliyor. sen! diye mırıldandı. İçinden bir daha ona asla ihanet etAydında vergi tahsilâtı memek için en büyük yeminler ediyorartıyor du. Sözünde durdu mu? Kim bilir. Aydın (Hususî) Yeni malî senenin Peride Celâl girmesi münasebetile Aydın defterdarığı 937 senesine aid tahsilât yekunlerini kapatmış ve 938 malî senesinin taksiteri gelmiş olan vergilerin tahsilâtına başlattırmıştır. 937 senesindeki tahsilât 936 senesinden 187,156 lira fazla olarak yapılmıştır. Umum tahsil nisbeti yüzde 96 olmuştur. sanın kaşları çatıldı. Bütün bu günahkâr insanların arasmda karısı masum olacak değildi ya... Biraz sonra < çocuk benden mi?» diyecek kadar kanaati kuvvetlenmişti. Asabiyetinden, öfkeden mahvolmuş bir halde yerinden fırladı. Arkasmdan kansı «nereye?» diye seslenmişti. Sert bir sesle «bahçeye> cevabmı fırlatarak dışarı çıktı. Bahçede, mehtabm altmda uzun u zun dolaştı. Şimdi herkesi unutmuş jralmz karısını düşünüyor. «Acaba bu amca oğluna ne zamandanberi âşık» diye. şüpheler icinde kıvranıyordu. Nihayet gitti. Kumlarla döşeli "Volun kenarmdaki taflanlarm arkasma ken dini attı, yere boylu boyuna uzandı. Etrafı ağaclar kaplamıştı. Zifiri bir karanlık vardı. Parmakları titriyerek yakasını açtı. Avuçlarmı nemli toprağa ya pıştırdı. Hepsi nafile.. Vücudü ateş gibi yanıyordu. Orada öyle hareketsiz yarım saat kadar kaldı. Kendi kendine mü him kararlar veriyor: cYarm, hemen yarm bu evden kaçacağım. onu amca sının oğlu ile başbaşa bırakacağım> divordu. Tam kalkmağa davranıyordu ki kumlar cıtırdadı, ayak sesleri oldu. ku lak verdi ve pek yakmdan bir erkek se. si duydu. Ne söylediğini anlamamakla beraber Celilenin kocası Rıfkmm se sini tanıdı. Karı koca gezmive çıkmış olacaklardı. Gecip gittiler. Biraz sonra tekrar ayak sesleri işitti. Acı acı güldü. «Bunlar da her halde karımla Cevaddan başkası degildir» dedi. Fakat hemen aldandığmı anladı. Kavm pederi öksü rüklü sesile: «Bağa doğru gidelim Ha nım, hava da pek güzel..> diyordu. İk ihtiyar konuşa konusa uzaklaştılar. A radan beş dakika geçmeden gene kumlar cıtırdadı. İhsan uzandığı verden biraz doğruldu. Hevecan içindevdi. Taflanları avınp baktı. Fakat birşey göremedi. Kalkarsa kendisini göreceklerdi Bunu da istemiyordu. Kalbi çarnarak bekledi. Ayak sesleri vaklastı. İhsan Cevadın r.es'eli nes'eli sövlediaini duv du: « Ne iyi ettikte cıktık değil mi sevğilim. İstersen arkadaki vıkık dıvardan atlar. dıp&nda dolasırız. O zaman kocana tesadüf etmek korkusu da olmaz, rahat rahat konuşuruz.» İhsan ellerini yüzüne karjadı ve yere vıkıldı kaldı. Demek tahminmde aldanmamıstı.. Kendini toplar tonlamaz verinden fırladı. Hırsm dan d:<=leri birbirine vuruvordu. Eve do?ru ko^arken «derhal derhal buradan ddeceğim» diyordu. Odasma kamyı «siddetle açarak bir deli gibi girdi ve birdenbire havretten. sevincten gnzler büvüverek kapıya dayanıp kaldı. Kansı karvolada vatmıs kitab okuvordu. Genc adamı görünce basmı kaldırdı. Tatlı tatlı Pülümsiyerek sitemli bir ta vırla mırıldandı: Samsunda mühim bir dolandırıcıhk davası Samson (Hususî) Burada halkı mühim bir dolandırıcıhk meselesi iştigal ediyor, mesele şudur: İlim ve fennin her sahasında olduğu gibi sinemacılkta da hergün bir takım yeni Yabancı merkezlerden keşifler ve icadlar meydana getiriliyor. En son olarak, belki inanıimıyacak birşey müntehab parçalar gibi görünüyor, «Ses telleri» denilen ve Operalar boğazdan sesin çıkmasmı temin eden u 21,05 Belgrad: Opcra blnasmdakl temzuvların hareketlerinin resimlerinin alın silin nakli. ması imkânı hasıl olmuştur. Büyük konserler Amerikan ses mühendislerinden birkaç 20,15 Lâypzig: Haydn, Mozart, Beetho. kişi senelerdenberi bu işle uğraşmakta idiven'in eserleri. ler. Nihayet saniyede 4 bin resim almak 20,15 Hamburg: Dittersdorf, Mozart, muvaffakıyeti elde etmek suretile bu gaBeethoven'in eserleri. 21 Kolonya: Alman musikisl. yeye vâsıl olmuşlardır. Bu suretle bir sa21 Beromünster: Hândel'in eserleri. niyede alınan 4 bin resim, diğer filimlerde 21,35 Paris (P. T. T.): Ingiliz musikisi. olduğu gibi normal bir ahenk dairesinde 21,35 Nice: Stravinski'nin eserleri. yani gözönünden saniyede 24 resim geç22,35 Roma I .Senfonik konser. Oda musikileri mek suretile seçkin bir heyet huzurunda gösterilmiştır. Kordelâyı seyredenler bo21,40 Bukreş: Verdi (E: moll kuvartet)', ğazdaki «ses telleri» nin hareketlerinin en :*. J küçük teferruatma kadar farkedildiğini Bugün sesile beyaz perdeye hâkhn olan beyan eylemektedirler. artistlerden Grace Moore Tabidir ki «ses telleri» nin harehâtmı pek uzaklara kadar sesin gitmesini temin zapteden makine alelâde bir sinema maettiğini yakında pek güzel izah edecek siensi değildir. Burada izahı lüzumsuz tir. birçok hususî tertibatla mücehhez bir maŞimdiye kadar şan profesörleri sesin kinedir. Belki zâhiren siz, ses tellerinin burnun kısmı mahsusunda kuvvet peyda hareketlerini zaptemekle ne olacak? diye ederek yükseldigine kanidiler. Son keşifle buna pek de ehemmiyet vermiyeceksiniz.. bu nazariye de suya düşmüştür. Çünkü Fakat mesele hiç de öyle değildir. Bu keağızdan doğrudan doğruya ahnarak zapşif neticesi insan sesinin ne suretle husule tolunan sesin de ayni kuvvette olduğu gögeldiğine aid sırlar meydana çıkacaktır. rülmüştür. Şimdiye kadar boğazdaki ses telleri, Bu son keşfin sinemaya ne gibi bi tıpkı bir kemanın tellerine benzetilmekte fayda ve menfaat temin edeceğine gelinidi. Mütehassıslar ve şan profesörleri bu ce, bu fayda ve menfaatler muhakkak ki kanaatte idiler. Son icad bu kanaati tek çok büyüktür. Bir kere bütün artistlerin zib değil, kısmen teyid ve kısmen tashih sesleri inceden inceye kontrol edilecek, ediyor, ses tellerinin bir vapur düdüğünü her yıldızın konuşuşu ve şarkı söyleyişi andırdığını meydana çıkarıyor ve ismini ralanti şeklinde sinemaya alıancak ve kede değiştiriyor. Onlara «ses dudakları» za X şuaı ile de «ses telleri» üzerinde adını veriyor. Boğazımızdaki ses du tetkıkat yapılabilecek, tıbbî müdahalelerdaklannm birbirlerine yakınlaşma ve yek le ses tellerinde bir takım tashihler ve tadiğerinden uzaklaşma hareketleri vardır. dıller yapmak kabil olacaktır. Bu hareketler saniyede 500 defa vuku Yalnız sinemaya faydalı olan bu iş bulmaktadır. Sesin kuvvetli veya zayıf olyıldızlık ve artistlik şartlannı biraz daha duğuna göre ihtizazlar nasıl değişiyorsa tahdide tâbi tutacak gibi görünüyor.. bu hareketler de öyle değişmektedir. «Ses teleri» kabili ıslah olmıyan artistlere Maruf müzisyenimiz Muhiddin Sa Yeni keşif ancak 2 santimetre uzunlu de filim amilleri tarafından «affedersiniz, dak'ın kızı küçük piyanist Gülseren bu ğunda bulunan «ses telleri» nin nasıl olup size ihtiyacımız kalmadı!» tarzmda stüd akşam saat 19,40 da İstanbul radyosunda bir piyano konseri verecektir. Gül i da kendi boyile hiç de mütenasib olmıyan' yo kapısı gösterilecektir. seren henüz yedi yaşmdadır. Piyanoda Beethovenden, Mozartdan, Schumann dan parçalar çalacaktır. Küçük piyanistin konseri 193839 mevsimi filimlerinden Mes'ud bir evlenme Emekli Yarbay Sıtkı Işıksal'ın kızı Vlübeccel ile Türk Ticaret Bankası Mumelât şeflerinden Şadan Akerin ev lenme töreni 25 haziran cumartesi akşamı Taksimde Güneş kulübünde gü zide ve kıymetli davetliler arasında tes'id edilmiştir. Tarafeyne saadetler dileriz. Açık teşekkür Kocam ve babamız îshak Günay'ın 25 6 938 tarihinde vefatı münasebetile gerek tahriren ve gerek ziyaret suretile beyanı taziyet eden ve cenaze merasimine iştirak eden dostlanmıza ayrı ayrı teşekküre imkân bulamadı ğımızdan bu zevata alenen teşekkür etmeği vecibe biliriz. Eşi Şefika Günay evlâdlan Cemal, Rıza ve Ulviye Günay Alenen teşekkür Kocam, A. Hisarı nahiye müdürü Rifat Turgay'ın ölümü münasebetile cenazesine lutfen iştirak eden ehibba ve sevgili arkadaşlarma birer birer te şekkür etmekliğime duyduğum acının âsâbım üzerinde yaptığı teessürden ötürü imkân bulamadığımdan yazı ile cümlesine alenen teşekkürle saygılarımı bildiririm. Eşi: Halime Turgay Mahkemeye verilen franlı »Şanghay'da bir facia» nin başmümessillerinden Christian Mardayne Taksimde Nizamiye sokağmda 27 numaralı dükkânda oturan İran tebaasmTanınmış rejisör G. V. Pabst'in vü meraklı bir hâdise etrafmda cereyan et dan Yusuf oğlu Kahraman, küçük sa cude getirdiği Şanghayda bir facia» fil mektedir. Bir Rus muhaciri olan Ka natlar kanununa muhalif olarak çalıştığmdan yakalanarak mahkemeye ve minin mevzuu haricî harble meşgul olan tia, Şanghaydaki asrî barlardan birinde Çınde son zamanlarda ^^ukua gelen dansözdür. Hayatındaki bütün sıkm rilmistir. tılan 16 yaşına geîmiş olan kızı Vera için çekmektedir. Fakat Vera Siyah yılan» çetesi tarafından kaçırılıyor. Bin bir heyecanh vak'adan sonra kız bulu Köstence, Bükreş, Psşte, Prag, Viyana, Leipzig, Dresden, nuyor ve bu işin Katia'nın âşıkı tarafınBerlin, Potsdam, MUnih, Triyeste, Venedik, Miiâno, Roma, dan tertib edildiği meydana çıkıyor. Napoli. Kapri, Brindizi, Atina Eserde başrolleri Raymond Roulean, Şehirlerinde tam 32 gün gezip eğldaeceksiniz. Chritiane Mardayne, Inkijinoff, Suzanne Hareket 23 Temmuz Despree oynuyorlar. Pasaport, Vizeler, Otel, Yemek, Vapur, Tren Gezmek S^ Villy Birgel ile Zarah Leander'in i, U l ı.ı Almanyada model tayyarecilik günden güne şümullenmekte Eşya nakilleri dahil. birlikte çevirecekleri «Mavi tilki» filmine ve büyük bir rağbete mazhar olmaktadır. Burada geçenlerde yapılan ve aid faaliyete temmuz ortalarında başlanadört yüz model tayyarenin iştirak ettiği büyük tecrübeler tam bir mu » ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ Telefon : 44914 vaffakiyetle ııeticelenmiştir. cakbr. • ' Fransızca'dan Ikmale kalan talebeler derhal müracaat etsinler. Muvaffaki yetle hazırlarız. Türkçe bilen muktedir bir Almanca muallimi de tavsiye ederiz. Lisan mütehassısı Prof. ANJEL, Köprübaşı Eminönü han. 196 L lKA A İR I NOVOTNİ Serin ve gölgeli bahçesinde Öğle konseri TABLDOT: 4 kap 75 kuruş ~ Müracaat NATTA Galatasaray