6 Haziran 1938 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4

6 Haziran 1938 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURİYET 6 Haziran 1938 Aşk mirası Franz, yaşı yirmiye basmca, tekbaşı na, öksüz ve fakir olarak biiyüdüğü A vusturyadan ayrıldı, Fransız kültürüne pek düşkün olduğu için Montpellier'de yerleşti, ve şehrin üniversitesinde san'at tarihi şubesine devam etmeğe başladı. Kendisi gibi dünyada tekbaşına kalmış genc bir Fransız kızile arkadaş olmuştu. Seviştiler. Sonunda da evlendiler. Küçük bir kızlan oldu. Kadın kızını doğururken öldü. 1914 senesi ilkbaharı idi. Franz'ın Gabriel adlı bir Fransız ar kadaşı vardı, o da çocukluk arkadaşı bir kızla evlenmişti. Küçük bir oğlu vardı. Birbirlerini çok severlerdi, yedikleri, iç tikleri ayn gitmezdi. *** Bir akşam, her zamanki gibi, tefne ağaclarının altında buluştular. İkisinin de yüzü sapsarı idi, uzun müddet bakıştı lar. Sonra Gabriel. Çok fena! diye mırıldandı. Franz'ın gözleri yaşla doluydu: Viyanaya mı gidiyorsun? Hemen bu akşam. Peki, küçük? Bilmiyorum. Dünyada tek başımayım. Asker olacağım. Madeleine ve ben bunu düşünmüştük. Kızmı bize bırak. Onu Jacques'la beraber büyütürüz. Harb bitince gelir, çocuğunu alırsın. Hayat yeniden, daha güzel bir şekılde başlar. Opüştüler. Franz gitti. Gabriel de asker oldu, karısını iki çocukla beraber bırakıp gitti. Harb bitince, Gabriel terhis edildi, evine döndü. Küçük Jacques, küçük Nelly büyümekte idiler, kendilerini kardeş, sanıyorlardı. Franz harbden dönmedi, birkaç sene sonra, Gabriel onu Avusturyada arattı. Güçlükle arkadaşının izini bulabildi. Franz, 1915 te Rus cephesinde esir düşmüştü. O zamandanberi, kimse admı işitmemişti. Onu ölmüş sanıyorlardı. Gabriel kansına: Nelly senin kızın gibidir, dedi. Onu öyle sevelim. Yavrumuz olmadığını unutalım. O da nasıl doğduğu hakkındaki hakikatleri bilmesin. *#* Aradan seneler geçti. İki çocuk ne§e \e şefkat içinde büyüdüler. Kızın çok arkadaşı yoktu, oğlan akranlarile düşüp kalkmazdı. İkisi de ayni şehrin fakültesinde talcbe oldular. Ayni derslere devaraın doğur duğu daha sıkı bir alâka ile birbirlenne bağlandılar, ve hiç aynlmadılar. Bazıları onlarla alay ediyor, bazıları da bu iki kardeşi, kardeşlik sevgisinin nümunesi olarak gösteriyorlardı. Bu aşın sevgi, arasıra, Gabriel'i ve karısını endişeye sürüklüyordu; fakat, çocukların birbirlerile o kadar samimî, o kadar candan dost ol duklarını görünce, endişelerini unutuveriyorlardı. Şehrin zengin bir delikanlısı Nelly ile evlenmek arzusunu gö'sterdi, baba ve anneyi ikna etti. Kız şaskma döndü, iki gün odasına kapandı, kıpkırmızı gözlerile annesinin karşısına çıktıği zaman ilk söylediği söz: «Hayır, evlenmek istemiyo rum!» cümlesi oldu. Fakat, bu iki gün zarfında sararmış olan Jacques kimse ile konuşmadı. Paul Bringuier'den Siirdde zengin madenler bulundu İktısad Vekâletinin bir heyeti tetkikat yapıyor Siird (Hususî) Vilâyet mıntakasında zengin muhtelif madenler vardır. Altın, demir, kömür cevherlerini ihtiva eden madenlerimizi mahallinde tetkik için İktısad Vekâleti maden arama mühendislerinden bir grup buraya gelmiştir. Içlerinde bir de Ameıikalı mütehassıs bulunan fen heyeti birkaç gün şehrimizde kaldıktan sonra madenlerin bulunduğu yere gitmek üzere hayvanlarla hareket etmiş lerdir. Botan suyu kıyısmda ve suların altında gayet büyük bir petrol kuyusu olduğu ve hatta suların azaldığı mevsimlerde o havali köylülerinin buradan çikartıp süzdükleri mayi ile lâmbalarını yaktıkları haber alınmış ve bu vaziyetten mühen disler de haberdar edilmıştir. Bu havalide uzun müddet araştırma ve tetkiklerine devam edecek olan heyet elde edilecek, neticeyi bir raporla alâkalı Bakanhğa bildireceklerdir. RADYO Sarışın yıldız Jean Harloıv geçsn sene bugün ölmüştü Vefatının yıldönümü olduğu halde güzel ölüye hitaben dünyanın birçok taraflarından hâlâ mektublar ve hediyeler gelmekte devam ediyor Holivud'un cinsî cazibe kraliçesi sanşın yıldız Jean Harlov, geçen sene haziranm altmcı günü sinema payitahtmın en üks bir hastanesinde kanı zehirlenmek suretile hayata ebedıyyen gözlerini kapamıştı. Zaman ne çabuk geçiyor.. O meş'um haberi aldığımız sanki daha dünmüş gibi hafızamızda canlı ve tozsuz bir matem var.. Jean Harlov muhakkak ki diğer bir çok artistler gibi çok çahşmanm, çok eğenmenin ve sıhhatine karşı ihmalkâr davranmanın kurbanı oldu. Ancak yirmi altıncı baharını idrak etmekte iken aramızdan sıynhp gitti. Seri kazanılmış bir şöhret ve muvaffakiyet, hududsuz bir ihtişam ve servet içinde yüzerken, dünyasına doymadan ebediyete karışmak ne hazin 3İr akıbet! Fakat gene hayatın ne garib bir tecelisi ki, şimdiye kadar bir çok artistler uzun bir ömre sahib olmalarına rağmen beyaz perdeden çekilir çekilmez prestişkârları tarafından çarçabuk unutulup gittikleri halde bu kadının hatırası hâlâ birçoklarınm ruhunda yaşamaktadır. Bir senedenberi, cihanm beş kıt'asında eski filimlerini gösteren salonlarm dolup dolup boşalmasını bir tarafa bıraksak bile henüz ölümünü herhangi bir sebcble haber almamış prestişkârlarının Holivu da onun natnına gönderdikleri mektub Jean Harlov şöhret ve muvaffakiyetin lar ve hediyelerin ehramlar teşkil edecek en yüksek noktasında iken (daire kadar fazla olması bunu pek güzel isbat içindeki çocukluk resmidir ) etmektedir. tezkeresini alır almaz acıklı bir mektub Jean Harlov'un ölümünün akabinde yazarak bu san'at ilâhesınin son günlerimensub olduğu şirket onun adresine bir nin nasıl geçtiğine dair uzun uzadıya tafçok mektublar ve hediyeler gelmesini pek sılât istemistir. tabiî bulmuştu. Çünkü hastalandığı ha Işin daha tuhafı, bir takım meçhul imberinin her tarafa yayılması her zamanki zalarla hâlâ onun için yazılmış yüzlerce mektublan ve hediyeleri bir kaç misli ar senaryo, bestelenmiş şarkı ve dans partırmıştı. Hatta bunların bazısının içinde çaları gelmejctedir. . . , muhteliî ılâçlar ve haplar tavsiye edili Haydi, uzak ve ücra yerlere bu kara yor, onları aldığı takdirde derhal iyi olahaber gitmekfe teahhur etmiş diyelim, ya cağı bildiriliyordu. Nevyorklu bir memur bir sene evvel gönSarışın artist öldü, mektubların, hedi dermiş olduğu senaryodan bir haber çıkyelerin arkası kesilmedi. Bugün küçücük madığı için iki ay evvel yazdığı bir mekkalbinin darbelerine nihayet verdiği bir tubla bizzat zavallı Jean'dan bir cevab sene olduğu halde Okyanusya, Afrika, istiyordu. Fakat bu hâdiselerin içinde en Avustralya gibi uzak yerlerde ölümünden hazin olanı Afrikadaki Belçika kongosunhaberdar olamıyanların aşk ve takdir da mühim bir müessesenin müdürünün kemektublan hâlâ adresine gelmekte devam mikleri bile çürümek üzere bulunan cinsî etmektedir. cazibe kraliçesine «1938 senesi paskal M. G. M. şirketi bunlardan bir kısmı yasını tebrik ederim!» diye gayet süslü na cevab vermekte olduğu için geçenler bir kart göndermesidir. Bütün bu yâd etde Çin Hindinde bulunan bir sinema me melerle güzel ölünün ruhu mezarında raklısı, şirketin onun ölümüne dair olan şad oluyor mu acaba? akşamki programj ANKARA: 12,30 KarLşık plâk neşriyatı 12,50 plâk; Türli mu5ikısı ve halk şarkıları 13,15 dahili ve harıci haberler 18,30 karışık plâk neşriyatı 18,50 ingilizce d^rs <Azime kj 19,15 Turk miLSikısi ve halk şarkıları (Servet Adnan ve arkadaşları) 20 saat ayarı ve arabca neşrıyat 20,15 Türk musikisi ve halk şarkıları tHaluk Recai ve arkadaşları) 21 spor konuşması CVildan Âşir) 21,15 studyo salon orkestra^sı 22 ajans haberleri 22,15 yarınkı program ve Istiklâl marşı. İSTANBUL: 12,30 plâkla Türk musikisi 12,50 havadis 13,05 plâkla Türk musikisi 13,30 muhtelif plâk neşriyatı 14 son 18,30 plâkla dans musikisi 19,15 çocuklara masal: Bayan Nine tara fından 19,55 borsa haberleri 20 Rifat ve arkadaşları tarafından Türk musikisi ve halk şarkılan 20,45 hava raporu 20,48 Ömer Rıza tarafından arabca soylev 21 fasıl saz heyeti: Ibrahim ve arkadaşları tarafından, saat ayarı 21,45 orkestra 22,15 ajans haberleri 22,30 plâkla sololar, opera ve operet parçaları 22,50 son haberler ve ertesi günun programı 23 son. Bir gün, Gabriel evine gelince, kapının köşesinden bir gölgenin kendine doğru ilerlediğini gördü, gölge adını da sö'yle mişti. Uzun senelere, ıstırablara, müca delelere rağmen, Gabriel bu altüst olmuş yüzü tanıdı: Franz. Eski dost: Silezyada esir olduğum zaman, beni Rus ihtilâli içine yollamışlardı, dedi. Anlatması bile tüyleri ürperten bir çok sergüzeştlerden sonra, ancak 1922 de Avusturyaya gelebildim. Bitkin, parasız, ümidsiz ve cesaretsiz bir halde idim. Kızımı nasıl büyütecektim? İşlerimi yoluna koymağa çalıştım. Aradan zaman geçti. Öğrendim ki, Nelly kendisini senin kızın diye biliyormuş. Saadetini daima yuva nızda bulacağını düşünerek sustum. Bugün ise, Avusturya Almanyaya ilhak edilmiş bulunuyor. Ben Alman olmak istemiyorum. Birkaç arkadaşla beraber, yarın, uzak şarka gitmek üzere Marsilya dan vapura bineceğiz. Peki, Nelly? Onu kızmız gibi seviyorsunuz. Yanınızda kalsın. Artık iş işten geçti. Bundan sonra beni anlıyamaz, beni sevemez. Yanıma gelirse, düşünün, hayatı ne manasız hale gelecek? Hiç olmazsa son bir defacık gör! Gözlerini, bakışını görmeğe, sesini işitmeğe cesaretim yok. îçün burkuluyor. Gel, gel. Bir zamanki bahçelere gittiler, Gabriel arkadaşını, alçak yola hâkim olan trab zana kadar götürdü. Birkaç metre ileride, bir kanapeye oturmuş olan dehkanh ile genc kız yaramazlık ediyor, kitab oku yorlardı. Kız gülerken san saçlarını ballıyor, delikanlı sağlam düşünceli yüzüııü kıza doğru iğiyordu. Franz, uzun müddet kıza, iki çocuğa baktı. Sonra, kolkola gırerek geri döndüler. Fraaz işte o zaman gözyaş, döktü, büyük bir ıstırabla hıçkırmağa başladı. Yabancı merkezlerden müntehab parçalar Operalar 20,05 Layipzig: Faust (Gouno'nun). 20.35 Prag: Aida (Verdi'nin). 21,05 Belgrad: Opera blnasmdaki temsilin nakli. 21,35 Londra: Rigoletto (Verdi'nin) blrinci ve ikınci perde. 23,55 Budapeşte: Cosi fan tutte (Mo • > zart'ın). İmar faaliyeti Gelibolu orta mektebinde muvaffakiyetli bir temsil Yaz mevsiminin gelmebi üzerine Belediye faaliyete geçmiştir. Şehrin methaline büyük bir park yapılmıştır. Yollar tanzim edilmektedir. 5000 lira sarfile bir ilkmekteb yapılacaktır. Ayrıca Hususî Muhasebe idaresince de müteaddid nümune evleri inşa ettirilecektir. Onümüz deki sene içinde Inhisarlar îdaresi tara f:ndan yeni bir bina yaplırılacaktır. Havalar iyileştiğinden Oiyarbakırla münakalât otomobillerle icra edilmekte ve postalar muntazaman alınabilmekte dir. îstanbuldan ve Ankaradan Diyarbakıra hergün tren ve Diyarbakırdan da hergün birçok kamyonlar buraya geldikleri halde posta nakliyatı haftada üç güne inhisar ettirilmektedir. Yaz mevsimi için olsun posta günlerinin artırılması lüzumu muhakkak olduğundan bu işin Posta Umumî Müdürlüğünce ehemmiyetle nazarı itibara alınarak posta günlerinin çoğaltılmasına müteallik esbabın teminini çok Gabriel, ertesi gün aldığı bir mektubda ehemmiyetle dıleriz. şu satırları okudu: Bu nasıl şaki? «Gidiyorum. Madeleine'i ve seni, Şırnak kazasında soygunculuk suçun Nelly için yaptığınız iyıliklerle beraber dan hali firarda bulunan Apto (Abdi) daima düşüneceğim, her zaman kızımla nam şahıs saklandığı mahalden kaçakçıberaber içimde yaşıyacaksmız. Fakat, ların geçtiğini görmesi üzerine dört haydün, yanyana oturmuş bu iki çocuğa, oğ vandan ibaret kaçakçı kafilesini tevkif etluna ve kızıma bakarken anladım ki, ço miş ve mühim miktardaki kaçak eşyayı ve cuklükrafından berl onîarı adim adim ta bir silâhı alarak jandarma karakolunu bir vasıta ile keyfiyetten haberdar etmiştir. kib eden sen birşeyi anlamamışsm. «Nelly'de benden ve annesınden kal Jandarma kıtaatı vak'a mahalline gitmişmış bir aşk mirası var. Ona doğuşunun ler ve ihbarın hakikat olduğunu görmüşsırrını anlat, harbde öldüğümü söyle. Ierdir. Bir eşkıya tarafından tutulan kaJacques'ın kardeşi olmadığını öğrensin. çak eşyalar înhisarlar îdaresi tarafından Gözlerini aç. Görüyorsun ki, bu iki ço Mardin gümrük müdürlüğüne gönderilcuk, birbirlerini seviyorlar, hakikati anla miştir. Bu haydudun şu hizmetinden dolayı kanun mucibince kendisine muhbir madan ve bilmeden sevişiyorlar. Bu karhissesi verilmesi icab etmektedir. deşlik sevgisini aşktan, sadece aşktan öğrenmişlerdir. Eğer, onlara kardeş olma dıklarını söylersen, belki şaşıracaklar, fa Arasta sokağındaki hafriyata bugün başlamyor kat sonra sevincden deliye dönecekler. Kızımda ve oğlunda, kanmdan ve ben Sultanahmedde geçen ve evvel den kalmış bir miras var. Hakikati anla ki senelerde hafriyat yapan profesör tarak, bu mirası pay etmelisin. Hepinizi Bakster şehrimize gelmiştir. Öğrendiğimize göre, profesör, bugün Allaha emanet ediyorum.» •Jc Shirley Templ «Broadvay'h küçük hafriyata başlıyacaktır. Çeviren: Hafriyata komiser olarak müzeler da kız» ismindeki filmini bitirir bitirmez KaSERİF HULUS1 hiliye direktörü Bekir Şükrü Egeli ta nadaya gidecek, meşhur «beşizler» i ziyin edılmiştir. yaret edecektir. •^T Clark Gable Meksikada yapmak üniversiteye yeni doçentler ta olduğu av gezintilerinden dönmüştür. Çevireceği yeni filminde bir sinema opealınacak Üniversitenin yeni kadro işile meşgul ratörü rolünü oynıyacaktır. jf Villiam Povell küçük bir ameliyat olmak üzere şehrimize gelen Yüksek Tedrisat direktörü Cevad, yeni tedrisat geçirmiştir. Mensub olduğu M. G. M. yılı başırda haricden getirılecek profe sirketile mevcud mukavelesi de hitam sörlerle mevcud doçentlerin vaziyetleri bulmuştur. Kendisine Fox kumpanyası etrafmda tetkikat yapmaktadır. da ayrıca müsaid tekliflerde bulundu Öğrendiğimize göre, bu sene üniver ğundan yeni mukaveleyi hangi şirketîe siteye yeniden doçent de almacaktır. imzalamasmın kendisi için daha hayırlı olacağım düşünüp durmaktadır. Büyük konserler 20,15 21,05 Viyana: Senionik orkestra İle 0 * pera ve operet parçalan. Doyçlandzender: Muhteiif parça * lar. Oda musiküeri 22,05 Paris (.P. T. T.): Muhtelif parça * lar. 23,20 Stokholm: Kuvartet parçaları. 23,35 Doyçlandzender: Schubert'in trl' olan. Operetler 20,35 Stokholm: Paganini (Lehar'ın). Askerî bandolar 22,55 Mılâno: Tayyarecller bandosu. Şarkı konserleri 20,05 Layipzig: J. Passak ve M. Tescheı macher «Faust» operasmda 20,15 Hamburg: Fred. Frantz (Schuberfc ve Schumann'ın şarkılan). 21,35 Londra: B. Gigll (Rigoletto) ope> rasmda. 2,10 Stuttgart: H. Stadelmann (Schu« bert'in şarkılan). NÖBETÇİ ECZANELER C Bir iki satırla Yeni tramvay işletme tarifesi hazırlanıyor Bu gece şehrimizin muhtelif semtlerln< deki nobetçi eczaneler: İstanbul ciheti: Eminönunde (Mehmed Kâzım), Aletn • < darda (Arlf Neş'et), Kumkapıda (Belids), Kuçukpazarda (Hıkmet Cemü), Şehzadeı basmda (I. Hakkı), Fenerde (Husameddın), Karagümrükte (Suad), Şehreminını de (Hamdi\ Aksarayda (E. Pertev), Samatyada (.Teofılos), Bakırkoyle (Hilâl), Eyübde (Hikmet Atlamaz) eczanelerl. Beyoğlu ciheti: Şişli Osmanbeyde (Şark Merkez), Tak simd'e İstıklâl caddesinde (Kemal Rebül), Tunelde (Matkoviç), Yüksekkaldırımda (Yenikopulo), Oalata Topçular caddesinde (Pıçepulos), Kasımpasada (Vasıf), Halıcıoğlunda (Barbud), Beşlktaşta (Nall Halid) eczaneleri. Kadıköy Moda cadeslnde (Bahaeddin), •^T Fransız senaryocusu Jean Stelli Pazaryolunda (Rifat), Üskudarda (Ahme«Mücevherci Durand» ismindeki piyesin dıye), Buyükadada (Şinasi Rıza), Heybesınemaya iktibas edilmesine aid mesaiyi lide (Halk>, Beykoz, Paşabahçe, Anadoluhisarı eczaneleri. bitirmiş, yeni bir faaliyete daha girişmiştir. O da, Roulvard tiyatrolarında mu Müsaade almadan Sümer vaffakiyet kazanan «Francoise'in fikri» namındaki tiyatro parçasının beyaz perBanka ilân yapanlara deye naklidir. Bu piyes sessiz filim za Sümer Bank umumî müdürlüğünden: manında da sinemaya alınmış, 1912 deki Bazı mecmua ve neşriyatm, umumi kopyasında Victor Boucher başrolü oy müdürlüğümüzün haber ve müsaadesi namıştı. Şimdi ayni rol Rene Lefevre'e olmadan, bankamız ve müesseseleri verilecektir. «Francoise'in fıkri» eserinde hakkında yaptıkları reklâmlarm bedeliyapılan küçük rötüşler onu tam zamam ni taleb ettikleri görülmektedir. Bu nemıza aid bir eser haline koymuştur. viden taleblerin nazarı itibara alınması•JC İki senedir Holivud'dan ayrılmış na imkân olmadığından beyhude yere olan Erich von Stroheim Pariste muhte müracaat edilmemesi ilân orunur. lif filimlerde rol almıştır. Son zamanlarda artist sahne vâzıhğı yapmağa karar vermiştir. Fransada çevireceği ilk fılmin ismi «Demir tac» olacaktır. Bu korde lâda Avusturyanın Yirminci asırda ge cirdiği inkılâblar gösterilecek ve Habs burg'lardan Hitler'e kadar olan zaman da hulâsa edilecektir. ^t İtalyada çevrilen ve meşhur opera bestekârının hayatım tasvir eden «Verdi» filminde, onun zamanında yaşamış bir çok Fransız edıblerinin şahsiyetleri de beyaz perdeye intikal ettirilmiştir. Kor delânın fransızca versiyonunda Henr Rollan, Victor Hugo'yu, Gabriel Gabrio, Balzac'ı ve Pierre Brasseur, Alexndre Dumas Fils'i temsil etmektedirler. "A' Sinema yıldızlarından bir kısm epeyce müddettir beyaz perdeden uzak kalmışlardır. Fredric March altı aydır Broadvay'da oynamaktadır. Joan Crav ford altı aydanberi hiçbir filim çevirme mistir. Rochelle Hudson, Ann Sothern Madge Evam, Jean Barker, Dixie Dun bar'ı artık mensub olduğu kumpanyala fazla tutmamaktadırlar. Fakat tiyatroda revüde veya herhangi diğer bir san'at şu besinde yeni bir muvaffakiyet kazanırhr sa Holivud'un onları tekrar çağırmakta gecikmiyeceği muhakkaktır. KADIKÖY SÜREYYA sinemasmda Bu gece Halk san'atkârı Naşid ve arkadaşları Macar varyetesi (Pembe Kız) operet 3 perde Dans, solo, düet, varyete SAHİR OPERETÎ Halk temsilleri Bu gece, Beşiktaj Suadparkta Mevsimin en büyük eseri Ayrıca sahnede Sahir Cazm fantezı parçaları ve fantezi numaralar Eserleri yazan ve sahneye koyan Cemal Sahir Mevsim münasebetile tramvay sefer lerinin artırılmasma karar verilmiştir. Bunun için yeni bir işletme tarifesi hazırlanmağa başlanmıştır. Tarife tamamlanır tamamlanmaz derhal tatbikata geçilecektir. Yeni tarife Boğaz, Adalar. Gelibolu (Hususî) Gelibolu orta okulu mevsimin sonunu çok güzel Kadıköy vapurlarmm köprüye muvasabir temsille kapamıştır. Talebeler Çoban piyesinde her hususta muvaffak lat ve hareket saatleri esasma göre tanoln.uşlardır. Halkımız, Halkevinde iki defa gösterilen bu temsille çok edebî zim edilecektir. iki gece geçirmiştir. Gönderdiğim resim piyeste rol alan talebeleri göstermektedir. N A T T A ' " n YAZ SEYAHATi 16 Temmuzdan 20 Ağustosa kadar İzmir, Pire, Korfu, Saranta, Valona, Draç, Kotor, Dalmaçya, Dübrovnik, İspilit, Venedik, Trieste îzmir memleket hastanesi I 10 gün lüks vapurla Akdenizde II 22 gün tren ve otokarla Avrupada Münih, Kolonya, Berlin, Prag, Viyana, Peşte, Bükreş (Ren nehrinde bir günlük vapur gezintisi) III 3 gün Karadeniz plâjlarmda Köstence, Varna, Burgaz İzmir (Hususî) İzmir memleket hastanesi tevsi edilecektir. Hastane civarında boş arsa mevcud olmadığından bazı evler ve bir garaj satm alınmıştır. Bunlar yıktırılacak ve yerlerinde (50) yataklık bir paviyon inşa ettirilecektir. Bu suretle memleket hastanesinin ya tak sayısı 250 den 300 e iblâğ edilecektir. Emrazı sariye hastanesinde veremliler için inşasına başlanan elli yataklı paviyon, iki ay sonra tamamlanacaktır. ^m 35 GUN 5SE Izmirden gelecekler limanlarından vapura binebiıirler. Müracaat: NATTA Acentahğı Galatasaray, Tel. 44914 ^ 290 lira m 10 hazirandan itibaren yaz temsilleri başlıyor, HALK OPERETi •jc Fransada çocuk hapisaneleri ve sürgün yerlerindeki hayatı gösteren bir filim vücude getirilecektir. Bu kordelâ nın adı «Sukut etmiş çocuklar adası» olacaktır. Fakat sansö'rün böyle bir eser yapılmasına müsaade edip etmiyeceği he nüz malum değıldir. Jf Guy de Maupassant'ın hikâyele rinden biri filmi çekilmek üzeredir. Fakat bunun hangisi olduğu hakkında henüz ifşaarta bulunulmamaktadır. Jc Paulette Goddard, Jeanet Gaynor ve Douglas Fairbanks Junior «Kaib gencliği» isminde bir filim çevirecekler dir. •Jc Fransız piyes muharrirlerinden Maurice Donney'nin «Prensin terbiye ve tahsili» ismindeki eseri filme çekile cektir. •jf Fransız ediblerinden Henri Bor deaux'un «Cemile» namındaki eserinin filme cekilmesine başlanmıştır. Bu kordelânın haricî sahneleri Suriyede Lübnan dağlarında almacaktır. •Jc Alphonse Daudet'nin «Küçük şey» ismindeki eserinden iktibas edilerek vücude getirilmekte olan filim bitmiş ve gösterilmeğe başlanmıştır. Bu kordelâda başrolü küçük Robert Lynen oynamış tır. NOVOTNİ I TABLDOT : Serin ve gölgeli bahçesinde Öğle konseri 4 kap yemek 75 kuruş

Bu sayıdan diğer sayfalar: