CUMHURİYET 29 Mart 1938 Ingiliz ordusu Mısırda büyük manevra yapıyor Anslustan sonra. Beşiktaşlılar arasında anlasma Almanya Yugoslavya iktisadî münasebetlerinde değişiklik olacak X şuaile yapılan ilmî filmlerin tesirleri Bu kordelâlar, insana tabiî ve hatta güzel görünen hareketlerin hakikatte ne kadar garib ve çirkin olduklarını isbat ediyor Pariste çıkan Le Temps gazetesinîn Belgrad muhabiri, oradan gazetesine yazdığı bir yazıda, Anşlus'un, Yugoslavya için siyasî ve iktisadî mahiyette olmak üzere iki ayrı safha arzettiğini söyliyerek Evvelki hafta Beşiktaş takımmın ezcümle diyor ki: «Başvekıl M. Stoyadimillî küme deplâsman maçlarım yap novic, mecliste verdiği izahatta, Orta Avmak üzere Ankaraya hareketi arifesinrupada badema kendi arzularını yaptırade birinci takım oyuncularile idare heyeti arasında çıkan ihtilâf malumdur. cak kadar kuvvetli bir komşu bulunmaTakım Ankarava gitti ve iki güzel sınm, Yugoslav hükumeti için hiçbir tehgalibiyet temin ederek döndü. Mesele like arzetmediğini, esasen hükumetin, ve bu şekilde halledilmiş nazarile ba cenuba doğru olan yürüyüşü artık nihakılırken Beşiktaş kulübü idare heyeti yet bulmuş sayılabılecek olan Üçüncü le futbol birinci takım kaptanı Hüsnü Rayh ile vakit ve zamanmda dostane den dün neşrini istedikleri aşağıdaki münasebat tesis ettiğini söylemiştir. mektubları aldık. Bu mektublar iki ta Bu tezi matbuat da tekrar etmekte ve raf arasında ihtilâfm ortadan kalktığı birçok sebeblerden dolayı btedenberi kennı spor efkârı umumiyesine bildirdiği disinden nefret edılen Avusturyanın oriçin memnuniyetle nesredıyoruz. tadan kalkmasına esef etmemektedir. Kulüb başkanlığtntn tebliği iktisadî safhaya gelince, YugoslavyaBeşiktaş Jimnastik kulübü başkan nın eski Avusturya ile olan ticarî mübaIığmdan: deleleri 1 1 marttan evvel, Yugoslavya Muhtelıf vaziyetlerin Fener maçı karsısında muvaffak olalehine mühim bir aktif gösteriyordu. 1937 X şuaile filimde tesmamanın uvandırdığı teessürle birinci Manevraya iştirak eden Mısır ordusnnun tanklarından bir kısmı bitini yukanda gÖrüde bu aktif 1931 in 220 milyon dinanna futbol takımile idare heyeti arasında yorsunuz. En aşağıkarşı 310 milyon dinara baliğ olmuştu. 5 ngiliz Başvekili, tngiltere ile Italya vası, yedinci hafif tank, sekizinci hafif vukua gelen anlaşamamazlık bir aile da solda, saçını taraBundan böyle birleşik Almanya ile AII arasında Akdeniz havza ve civarına otomobil, on birinci zırhlı otomobil Hü arasında her zaman vukuu tabiî olan van bir kadın, sağınvusturyanm tıcarî müvazenesi, Yugoslav da ayni vaziyetin aid vaziyetlerin düzelmesi için iki sar alaylarıle bir İngiliz süvari bataryası bir münakasa hududunu aşmamıştır. Kulüb mensubini kâmilen kulüb ve ıhracatı üzerinde mühim değişiklikler yafilimde görünüşü büyük devletin anlaşması maksadile Ro ve bir Ingiliz hava filosudur. spor kurumu ve devlet nizamatına ve pacaktır. mada başhyan müzakerelerin ehemmiIsmailiye hükumetinin arazisi Kahire kanunlarma hürmetkâr olup kulüb X şuaı, Almanyada yeni bir tatbik | mahsus filim almıştır ve şimdiki iskelet, Anşlus'un, bankacılık, sanayi, ticaret, yetli bir terakki gösterdiğini beyan eyle den şarka doğru Süveyşe çekilen bir hat bünyesini sarsacak hiçbir hâdise ola sahası bulmuş ve şimdiye kadar alman o sarışın, genc kadının iskeletidir. iktısad, hatta deniz ve kara seyrüsefer mişti. Siyasî noktadan Ingiltere ile ital tın şimalindeki sahadır. Bu hükumetin e mıvacağı kulübümüzü sevenlerce bilin meseleleri etrafmda mühim tebeddüllere sabit resimler yerine, hareketli filımler Gene ayni filimde, bundan daha ga • yanın arası artık iyileşiyor demektir. hnde makineleştirilmiş üç tabur bulun mek üzere bevan olunur. yol açacağı görülmektedır. çekmek imkânı elde edilmiştir. X şuaınm rib şeyler vardır. Meselâ, bir masa üs Beşiktaş Jimnastik kulübü başkanı Fakat iki tarafın umumî erkânıharbi maktadır. General Brooks'un kumandası Avusturyanın Almanyaya ilhakı keyfi sinemaya tatbikı hayli müşkül olduğun tünde koşuşan, dolaşan fareler, birden Fuad Balkan altmda bulunan bu kuvvetler birinci yeleri her ihtimale karşı fevkalâde hazıryeti, bütün Tuna havzasında ve Bal dan, âlimler, umumî alâkayı celbetmek bire fare iskeletleri haline geliyor. Nefes lanmaktan geri durmuyorlar. Bunun mi Susseks, ikinci Kamerun dağlı ve üçüncü Takım kaptanı Hüsnünün mektubu kanlarda âtisi şimdiden tahmin edilemi ten uzak, ve ufaktefek filımler yapabi alan bir maymun, yumurthyan bir tavuk, Bizce şahıslan ayrı ayrı muhterem osaü Ingilterenin yakın şarktaki umum as Coldstream hassa taburlarıdır. lan idare heyetile Ankarava gitmeden yecek olan tahavvüller vukua getirecek liyorlardı. Şımdı, Alman Millî Terbiye teneffüsün ve yumurtlama hâdisesinin Hilvaniye hükumetinin arazisi mezkur kerî ve hava kuvvetlerinin iştirakile Binevvel aramızda derin ihtilâflar olduğu mahiyette bir hâdisedir. Yugoslavya ile Nezareti, öğretici filim şubesi direktörlü bütün safahatmı gözünüzün önüne seri * hattın cenubundaki sahadır. Bu hükume şeklinde gazetelerde neşriyat yapıl Almanya arasmdaki münasebatın hiçbir gazi hududuna karşı Italyanlann kara ğünün teşebbüsile, birkaç yüz metrelik yorlar. Bilhassa, X şuaınm tesir edeme « değişikliğe uğramadığı düşünülse bile, normal bir fılım çekilmiş ve büyük bir diği bir gaz teneffüs ettirilen kedinin isdan ve havadan yapmalan muhtemel bü tin kuvvetleri birinci îrlanda hassa, birin mıştır. Biz bunu hayretle karşıladık. yük bir taarruza karşı müdafaa imkânı o ci Northumberland piyade, birinci Es İdare heyetile aramızdaki ihtilâf aile Yugoslav ihracatının yüzde 40 ı Al muvaffakiyet elde edılmiştir. keleti, teneffüs cihazlarının en ince nok seks makineleştirilmiş taburları, bir süva arasmdaki anlaşmamazlıktan başka bir manya tarafından çekilecek demektir ki, lup olmadığmı anlamak için bir aya ya talannı gösteren şayanı dikkat bir canlı X Şuaı ile sinema filmi çekme ameli resimdir. km bir zamandanberi yaptırdığı büyük ri topçu livasile üç tayyare fılosundan şey değildi. Maahaza bugün bunlar da bu da, Almanyanın bu derece kuvvetli kalmamıştır; her is iki tarafm memnu iktisadî nüfuzu altında kalacak olan Yu yesi, filmi yapüacak mevzuun ziyadar mürekkebdir. manevTalardır. Filimde, yazı yazan, nakis işliyen, çalgı goslavyanın maruz bulunacağı tehlikeyi bir ekrana aksettirilen resrnini almak suManevraların umümî fikri şudur: Hil niyeti şeklinde halledilmiştir. Bu manevralann hedefi yalnız îtalyaçalan insan elleri, şeffaf ve bütün damarBeşlkta? birinci futbol takımı kaptanı göstermeğe kâfidir. retile icra edilmektedir. Hüsnü Savman larının, sinirlerinin hareketlerile görülü nın Bingazi hududuna değil, bütün Mısır vaniye hükumeti Berraniye hükumeti daAlmanların yaptığı filmin mevzuları yor. Sonra bir ayak görüyorsunuz ki, ülkesine teşmil edılmiştir. Süveyş kanah hilinde bulunan Natrun vadisindeki tuz Beşiktaş kulübü idare heyetinin fevkalâde şayanı dıkkattir. Meselâ, filim ve soda madenlerine goz dıkmiştir. Ismaibir Hind fakirinin ayağı gibi sivri uclu mıntakası, aşağı, orta ve yukarı Mısır tebliği Yarım asra yakm bir zamandanberi gösterilmeğe başlandığı zaman, perdede, civilere basarak yürüyor. X şuaı, kunliye hükumeti itimada şayan olmamakla Beşiktaş Jimnastik kulübü idare heve garbî Mısır büyük bir harbe sahne olsahnemize hizmet eden san'atkâr Ka önce saçını tarayan bir genc kadın görü beraber Hilvaniye hükumeti bazı şerait yetinden: duranın bütün deri ve kösele aksamını muş gibi manevralara ve askerî harekârakaş şerefine bu gece saat 21,30 da, Ge nüyor, sarışın, yirmi yaşlarında ve güzel le bundan yardım göreceğini ümid ediyorGazetenizin 27 mart 938 pazar nüs silmiş, yalnız çivileri meydanda bırak ta meydan olmuştur. dıkpaşada, Azak sinemasında büyük du. olan bu kadın ayni zamanda şarkı söyle mis.hr. hasmda sıfatı kanunisi olmıvan bir zabir müsamere verilecektir. Müsamereye Manevraları yapan kuvvetler Mısır Martın birinde Berraniye Kralı Hil tm imzasile intisar eden bir tebliğin tanınmış san'atkârlarımızla 30 kişiden mektedir. Birdenbire, bu kadının yerin Filimde yemek yiyen bir adamın lokdaki, Fılistındeki ve Kıbrıstaki İngıliz kulübümüzle alâkası olmadığı tavzi vaniye Kralile bir dostluk muahedesi akmürekeb Hılâl fanfarı iştirak edecek de, saçsız başında tarak gezdıren kor malarını birer birer saymak kabildir. piyade, süvari, topçu, tank ve tayyare han ilân olunur. tir. Ayrıca Ertuğrul Sadi Tek heyeti de kunc bir iskelet görüyorsunuz. Fakat, isX şuaınm bu yeni tatbikatı, bilhassa kuvvetlerinden ibaret değildir. Mısırm detmiş ve askerî kuvvetlerini donanmasile kelet, sanşın kadının başladığı şarkıya sanayi sahasında çok faydalı neticeler birlikte harekât yapmak üzere garbî Mı Bulgarlar Fransızlara nasıl «Cehennem> pivesini ovmvacaktır. bütün hazerî ordusu, zabıta kuvvetleri, devam ediyor ve ses ayni sestir. Çünkü, verecektir. Âlimler, bu yeni usulün, bazı sır çölündeki demiryolu boyunda bulunan yenildiler başıbozuk oyununa uymuştur. hecinsüvar jandarmalan, ihtiyatları yani Fuka'ya göndermiştir. Bulgar oyuncuları Fransızların üs operatörün makinesinde, biraz evvelki hastahkların teşhisi hususunda son de « Parlste oynanıp Bulgarların 6 1 memleketin müsellâh kuvvetleri ve mü Martın sekizinde Hilvaniyenin 3000 mağlubiyetlerile neticelenen Fransız tünlüklerini kabul etmekte ve iyi bir alelâde sinema fılminin yerini, X şuaına rece işe yarıyacağmı söylemektedirler. dafaa menabii iştirak etmiştir. hecinsüvar kuvveti (Vasta) da kurulan Bulgar millî futbol maçı hakkında futbol dersi aldıklarını söylemektedir Hareket ordulan birbirinden beş altı Hopa köprüsü üzerinden Nilin garbına Fransız gazeteleri tafsilât vermektedir ler. yüz kilometre uzakta bulunan üssülhare Bursada lik maçları gelecek geçmiştir. Dört gün sonra Berraniye hü ler. kelerden ilerliyerek yekdiğerini karşıla Maçm birinci devresi 2 0 Fransız kumeti düşman kuvvetlerinin Natrun vaseneye kaldı mıştır. Manevraların başlıca gayesi şu dısine yaklaşmakta olduklarını haber al larm lehine bitmiştir. İkinci devrede Bursa (Hususî) Şehrimizde yapıl dur: Büyük askerî kuvvetler Italyanların vaziyet evvelâ 3 0 olmuş, biraz sonra mıştır. makta olan lik maçlarmm Federasyongeçenlerde Fransız tabiiyetine geçen muhtemel taarruz sahası olacak garbî Berraniye hükumetinin Fuka ve Ala Avusturyalı Jordan'ın kendi kalecisine ca durdurulduğunu bildirmiştim. An Mısırdaki çöl arazide tayyare hücumla min'de tahşid olunan kuvvetleri 13 mart verdiği pas gol olmuştur. Maçm bit karadan vaki tebligata göre, futbolculanndan masun bulunarak büyük askerî rın sıhhî muayeneleri yapılmadıkça ve ta madenlerin müdafaası için hareket mesine on dakika kalmcıya kadar bu harekât yapıp yapamıyacağını öğrenmek. diğer noksanlar tamamlanmadıkca maç3 1 şekli değişmemis; fakat bir gol daemrini almıştır. lara devam edilmemesi bildirilmiştir. Çölün ortasmda büyük bir ordunun ha yiven Bulgar müdafaası birdenbire 14 martta öğleye kadar bu kuvvetler Bunun için lik maçları gelecek seneye nakliyesini, bahusus motörlü kıt'alarının çökmüş, bundan istifade eden Fransızbırakılmıştır. çakıltaşı ve müteharrik kum olan ve yü lar gol adedini altıya cıkarmıslardır. muntazam surette petrolünün tedarikini rüyüşe son derecede gayrimüsaid bulunan Bulgarların ovunu Pariste hiç beğe Yunan Kralının Olimpiyadtemin etmek mümkün olup olmadığmı öğarazide 250 mil mesafe katetmiştir. Hil nilmemistir. Bu takımm Yugoslavvavı renmek ikinci bir gaye bulunmuştur. lar idare heyetine ziyafeti vanilerle Ismailililer develerle ağır yürü güzel bir sayı farkile venisine, Polonva Atina 28 (Hususî) Kral beynelmiAskerî harekât hakikî bir harbde ya yüş yaparken Berranilerin zırhlı otomo ve Cekoslovakva ile berabere kalışma lel Olimpiyadlar idare heyeti azasma pılıyor gibi bütün Mısır hıttası mefruz üç billerle yaptıkları bir çevirme hareketile havret edilmektedir. Atletik kabilivet dün bir cav zivafeti vermiştir. Bu zi devlete ayrılmıştır. hecin kuvvetlerini mağlub etmişler ve bu leri methedilen Balkanlılar bu husus vafette Veliahd, Başvekil ve Maarif Bu devletlere de Barraniye, Ismailiye harekette ancak yüzde yirmi nisbetinde ta da bir fevkalâdelik gösterememi^ler Np^ın hazır bulunmu^tur. ve Helvaniye dıye birer isim de veril zayiat vermişlerdir. Bu manevralar ma bılhassa tamamile sistemsiz ve iptidaî Beynelmilel ruğbi maçmm bir sekilde oynaTiak suretile kimseyi tniştir. kineleştirilmiş kuvvetlerin ağır yürüven ta+Tiin edememislerdir. neticesi Barraniye devletinin arazîsi Nil nehri kuvvetlere karşı kahir tefevvukunu isbat Frankfort 28 Beynelmilel ruğbi Fransız takımma gelince; büyük bir nin garbmdaki bütün sahadır. Bu dev etmiş ve ayni zamanda tayyare hücum sayı farkile galib gelmesine rağmen. macınm nıhaî neticesi: Fransada tertib edılen güzellik kraliçesi seçiminde Paris Kraliçeler kralilelin askerî kuvvetleri General Fri larına açık olan çölde petrol tedariki hasmına nisbetle büvük bir klâs farkı Almanya, Fransayı sıfıra karşı üç çeliğine intihab edılen Fransız güzeli refakatinde vilâyetlerden seçilen kraligöstermemis ve ekseriva Bulgarlarm puvanla mağlub etmiştir. çeler olduğu halde Paris Polıs Müdıriyetini ziyaret etmiştir. end'in kumandası altındaki süvari li mümkün bulunduğu anlaşılmıştır. Harekâta Filistin ve Kıbrıstaki kıt'alar da iştirak etmektedir, manevranm maksadı İtalyanın taarİdare heyeti ile birinci ruzuna karşı müdafaa imkânlarını araştırmaktır takım anlaştılar Karakaş jübilesi Parisin Kraliçeler kraliçesi Ask ve macera romant : 2 9 Büyük bir palmiyenin arkasmda, adeta gizlenmiş gibi duran ufak masaya, yalnız başıma oturdum. Arasıra buraya gelcikçe, daima ayni masayı ışgal ederdim. Çünkü, palmiyenin arkasında tamamen gızli kaldığım için, salona girip çıkanları mükemmel surette görebiliyor, Kahirede hiç kimseyi tanımadığımddn, herkesle aypi derecede alâkadar olmaktan hoşlanı yordum. Birden, camlı kapı, sessizce açıldı, kocamın içeri girdiğini gördüm. Yanında, rauhtelif yerlerde tesadüf ettiğim, oldukça güzel, uzun boylu, kızıl saçlı bir kadın vardı. Hayretle geri çekildim; sandalyamın arkalığma yaslandım. Bu gerileyiş saye sınde, ne kocam, ne de yanındaki kadın, beni göremediler. Onların içeri girmesi üzerine, salona ilk defa olarak görüyordum. Onu, keza ren garsonu yanıma çağırdım. Uzaktan bazı duyguların tesirile, bambaşka bir etmeme kat'iyyen imkân yoktu. Yusuf ılk defa olarak bir kadınla beraber görü Yusuf Haddadı işaret ederek, yavaş ses tavır takmabileceğini hiç düşünmüş değıl Haddadın sesindeki ahengin kuruluğunu, okşayıcı hiçbir söz gideremezdi. Dudakdim. yordum. Ve itiraf edeyim ki, kocamı, hiç le sordum: Şimdi, onu, yabancı bir kadının yanın larındaki tebessümlerin hic birisi, çok iyi bu kadar tabiî, bu kadar mütebessim ve Bu zat kimdir? Tanıyor musunuz? bu kadar mültefıt görmemiştim. Evet. Meşhur bir muharrirdir. da neş'eli, güler yüzlü görüyordum. Bel tanıdığım o hakaret ve istihza dolu kıvnnki de o kadın, Yusuf Haddadın bana kar tıyı kapatamazdı. Genc kızlık hulyalarıBuradaki Yusuf Haddad, benim bil Yusuf Haddad Bey. diğim adamdan büsbütün başka biriydi. Yanındaki kadın kim? Zevcesi mi? şı takındığı soğuk edayı hiç görmemişti., mın mihveri olan erkek yüzü, kanunun beni sıkı sıkı bağlı tuttuğu bu adamın çehYeni bir Yusuf Haddad görüyordum. Hayır. Meşhur bir İngiliz dansö bilmiyordu. Nakleden: Hamdi Varoğlu Gülüyordu. Pürneş'e idi. Onun, genc bir züdür. Ismi Maud Ossy. Sis gibi, duman gibi bir şeyin bütün resine hiç benzemiyordu. adam olduğunu, pürsıhhat, pürhayat, dimağımı kapladığını hissediyor, şu ka Hayır, bu kızıl saçlı kadını kıskanmı Metresi mi? hafif bir sessizlik yayıldı. Sanki, orada heyecan duymak, cazibe yaratmak kabi Evet. Onun piyeslerini oynıyan dının vaptığı gibi, kocamın yüzünde bu yordum. bulunan herkes kendılerini tanıyor ve taO halde, birdenbire hissettiğim bu yuliyetinde bir adam olduğunu ilk defa far baş aktristk, yani. tebessümü, gözlerinde bu sıcak pırıltıyı nıdığını, bu sükutld, belli etmek istiyor kediyordum. uyandıramadığımı esefle düşünüyordum. rek üzüntüsü neden ileri geliyordu? Demek o da meşhurlardan. du. Dirseğimi masaya dayamış, çenem Acaba onu kıskanıyor muydum? KenBu keşfimin heyecanı içinde, onun ha Öyledir. Zaten beraber yaşadıklaKocam, elli çift gözün ;srarlı bakışı dısile aramda mevcud meşru rabıtanın de avcumda, gözlerim, karş:mda oturan göz reketlerini, tebessümlerini, neş'esini ta nnı herkes bilir. karsısında hiç şaşalamadan, yanındaki vamını bile istemediğim bu erkek için kıs kamaştırıcı çıftte, düşünüyordum. rassud etmeğe başladım. Çoktanberi beraber mi yaşarlar? kadını, en göze görünür masalardan biriO esnada, bir iskemle takırdısı oldu; Senelerdenberi. Ben altı senedir kanchk duymama imkân var mıydı? Fakat, bu manzara, benim üzerimde, re oturttu. Sonra, tanıdık sima arar gibi, yani onun meşru karısı, daha doğrusu onları her zaman burada görürüm. arkasmdan, bir ipekli hısırtısı, ve iki çift Kıskançlık değilse, birdenbire, bütün efrafını dıkkatle süzdü ve kendisi de ka meşru kurbam üzerinde acaba nasıl bir Garson, kendisini çağıran başka müş mevcudıyetimi kaplıyan bu his neydı? ayak sesi isitildi. Yusuf Haddadla ya « d'nm karşısına oturdu. tesir yapıyordu. Hislerimi ilk tahlıl etti terilerin yanına gitH. Ben de esasen iste Hiç beklemediğim bu acı duygu nereden ıundaki kadın, çay salonundan çıktılar. Bundan sonra, kalabalıkla artık meş ğim anda, bu tesirin, her şeyden evvel, diğim şeyi öğrenmiştim. Demek, kocam, gelıyordu? Onların, yanyana yürüyüp uzaklaş gul olmadan, etrafında pervane gibi do kocam tarafından görülmek korkusu ol evlenmeden evvel bu kadınla yaşıyormuş. Vicdanımı yokladım. Yusuf Haddad malan, zihnimde aradığım suallere aralaşan garsonlara, çay ve pasta ısmarladı. duğunu anladım. Şimdi hâlâ bu münasebeti devam edı la, hakikî bir karı koca hayatı geçirmek dığım cevabı vermiş oldu. Yirmi yaşmda, kimsesiz bir genc kız ihtimalini biran tasavvur ettim. Bu kadıŞimdi, dirseğini msaya dayamış, başıAyni zamanda, tanıdığım Yusuf Had yordu. nı, bir parmağında tek taşlı bir pırlanta dad'm tamamen zıddı olan bu yeni mahBunu düşündüğüm anda, içimde, te nm yerinde olmağı ister miydim acaba? kalbi, biribirine sıkı sıkı sokulmuş çiftler y'jzük bulunan ince, beyaz eline yasla luk karsısında şiddetli bir tecessüs duyu cessüsten daha başka bir hissin kımılda Yakıcı buseler vadeden bu erkek dudak karsısında, çabucak burkuluyor, Evet, sualimin cevabını bulmuştum. mış, bütün vücudü karşısmdaki güzel ka yordum. Tecessüsüm, bilhassa, bu fazla mağa başladığmı duydum. Bu, bir nevi larınm âşikane tebessümleri hoşuma gıdeDuyduğum his, ne kıskançlık, ne hased, bilir miydi? dına doğru eğilmiş, hafif sesle konuşu bcyalı, fazla göze çarpan kadma karşı melânkoliye benziyordu. Bu tasavvur aklımdan geçince, ürper ne esefti. yor, yalnız onunla meşgul oluyordu. Kocamdan, soğuk muamele görmeğe daha fazla idi. Yirmi yaşındaydım ve pek yalnızdımf Yusuf Haddadı, evimizin haricinde, Yakın masalardan birinde hizmet gö ahştığun için, onun, başka kimselerle vc dim. Bu dudakların busesine tahammül